DIVRI~I SANCA~I KANUNNAMELERI*
ZEKI ARIKANOrtaça~larda Mengücüko~ullar~n~ n 1 yönetimi s~ ras~nda parlak bir uygarl~~~ n be~i~i olan Divri~i 2, S~vas ve çevresinde hükümet kuran çe~itli hanedanlar aras~nda el de~i~tirmi~~ 3 ve bir çeki~me alan~~ olmu~tur. 1381 y~l~ nda Memluk Sultanl~~~n~ n topraklar~na kat~lan 4 Divri~i, 1398 y~l~nda S~vas, Darende, Behisni, Malatya gibi ~ehirlerlerle birlikte Osmanl~~ topraklar~ na kat~lm~~sa da 5 Timur tehlikesi kar~~s~nda yeniden M~s~r sultamna geri verilmi~tir. Divri~i, Memluk egemenli~i s~ ras~nda Halep eyaletine ba~l~~ pek te önemli olmayan ileri bir karakol ödevi görmü~, 1516 y~l~ nda Mercidab~k zaferinden sonra Osmanl~~ ülkesine kat~lm~~t~r 6. * Bu çal~~ma, X. Türk Tarih Kongresi'ne sunulan "XVI. yüzy~ lda Divri~i" ba~l~~~~ ta~~yan bir bildirinin yan ürünü olarak ortaya ç~ km~~ t~ r. Tapu-tahrir defterlerinde bulunan Divri~i sancag~~ kanunnamelerinin incelenmesi, söz konusu bildirinin s~n~r~ n~~ a~t~~~ ndan ayr~~ bir ba~l~k alt~ nda ele al~ nmas~~ yoluna gidilmi~tir. Çal~~malar~ m s~ras~ nda bu güzel yurt kö~esini yak~ ndan tan~ mama yard~ mc~~ olan Divri~i Kaymakaml~~~~ ve Belediye Ba~kanl~~~na te~ekkür etmeyi borç bilirim.
1. Bu beylik için bk. F. Sümer, "Mengücüko~ullar~", Islâm Ansiklopedisi (I A),VII, 713-18; N. Sakao~lu, Türk Anadolu'da Mengücüko~ulla~~, Istanbul, 1971; O. Turan, Do~u Anadolu Türk devletleri tarii~i, Istanbul, 1973; C.E. Bosworth, Islâm devletleri tarihi (çev. E. Merçil, M. Ip~irli), Istanbul, 1980, 279-82.
2 Bu uygarl~~~~ kan~ tlayan eserler günümüze kadar ula~m~~t~r. Bunlar~ n en önemlisi Mengücük Beyi Süleyman'~n o~lu Ahmet ~ah'~n 620 (1228/29) y~l~nda yapt~rd~~~~ Ulucami ile buna biti~ik olarak Fahreddin Behram ~ah'~ n k~z~~ Turan Melik tarafindan 628 (1231) tarihinde yapt~r~ lan darü~~ifad~r. XVII. yüzy~lda Evliya Çelebi (Seyahatname, Istanbul, 1314, III,
210-4)'nin ve geçen yüzy~ lda da birçok seyyah~n dikkatini çeken Divri~i'deki bu ve di~er eserler Halil Edhem ve Van Berchem (Mat6riaux pour un Corpus Incriptionum Arabicarum, III, le Caire, 1910) ile Albert Gabriel (Monuments turcs d'Anatolie, Paris, 1934, II) taraf~ ndan ayr~nt~l~~ bir ~ekilde incelenmi~~ ve yak~ n zamanlarda bu konuda epeyce ara~t~rma yap~lm~~t~r. Bu ara~t~ rmalar için bk. Y. önge, I. Ate~, S. Bayram, Divri~i Ulucami ve Darü~~ifas~, Ankara, 1978. "XVI. yüzy~lda Divri~i" ba~l~ kl~~ bildirimizde, bu eserlerin vak~fianyla ilgili daha ayr~ nt~l~~ bilgiler verilmi~tir.
3 R~dvan Nafiz, Ismail Hakk~, Sivas ~ehri, Istanbul, 1928; Y. Yücel, Kad~~ Burhaneddin Ahmed ve devleti, Ankara, 1970.
4 ~ . Hakk~~ Uzunçar~~l~, Anadolu beylikleri, Ankara, 1969 2 163.
3 A~~kpa~azade, Tevarih-i Osman (yay. Ali), Istanbul, 1332, 73-74; Ne~ri, Kitab-~~ Cihannüma (yay. M.A. Köymen, F.R. Unat), Ankara, 1 949-1957, ~, 334-340.
6 Hoca Sadeddin, Tacü't-Tevarih, Istanbul, 1279-80, II, 339; J. von Hammer, Devlet-i Osmaniye tarihi (çev. M. Atâ, Istanbul, 1330, V, 195.
Osmanl~~ yönetimine geçtikten sonra, bir sancak olarak örgütlenen Divri~i, önce Vilayet-i Arab'a 7, bir süre sonra da Eyalet-i Rum'a ba~lanm~~t~r 8.
Bir yüz y~ldan fazla sürekli olarak M~s~r sultanl~~~n~ n yönetimi alt~nda ya~ayan Divri~i'de Memluk sisteminden Osmanl~~ düzenine geçi~in sars~nt~ya yol açmad~~~~ anla~~lmaktad~r. Nitekim Divri~i'nin Osmanl~~ yönetimine geçmesinden hemen sonra burada say~m (tahrir) yap~lm~~~ 9, bütün vak~flar, mülkler yeniden yaz~lm~~~ ve bunlar~n eski hak ve ayr~cal~klar~~ oldu~u gibi tan~nm~~t~r. Hemen hemen bütün vak~flar~n ve mülklerin Sultan Selim Han tabe serahu'dan mukarrernameleri oldu~u belirtilmekte, Memluk sultanlar~~ zaman~nda verilen hüccetlerin de onand~~~~ anla~~lmaktad~r. Baz~~ yerlerin "Mülkiyeti tefti~~ olundukta Merhum Sultan Ho~kadem'den ve Sultan Kayabay'dan ve inat sultandan murabbaat~" oldu~u anla~~lm~~~ ve bunlar~n "kadimitzzemandan yevmü'l feth mülkiyet üzre tasarruf oluna geldi~ine vilayet halk~n~n ehl-i vukufu... ~ehadet" eylemi~lerdir ". Yine Kanuni döneminde düzenlenen bir tapu-tahrir defterinde bulunan küçük fakat önemli kay~ tlar, Osmanl~~ devletinin Memluk sultanlarm~n verdikleri beratlar~~ nas~l geçerli k~ld~klar~n~n canl~~ bir örne~i olarak görülmektedir. Bu da~~n~k kay~ tlardan anla~~ld~~ma göre, Memluk devleti zaman~nda sipahi ve sipahizade statüsünde bulunan baz~~ kimseler yine bu haklar~n~~ koruyorlard~: "Sipahiler idüklerine... Sultan-t M~s~r'dan men~urlan... var; Sipahizade ba men~ur-t O. Lütfi Barkan, "H. 933-934 (1527-1528) mali y~l~na ait bir bütçe örne~i", Iktisat Fakültesi Alecmuas~~ (~ FM), XV ~~ 1-4 (1934), 306. Kanuni Sultan Süleyman'~~ ilk y~llar~nda düzenlenen bir cetvele göre Divri~i, Vilayet-i Arab'a ba~l~~ bulunuyor ve 330.000 akça ile Okçu Sinan Bey taraf~ndan tasarruf ediliyordu.
8 M. Tayyip Gökbilgin, "XV ve XVI as~ rlarda rum eyaleti", Vak~flar Dergisi, VI (1965), 51-6 ; M. Kunt, Sancaktan eyalet e, Istanbul, 1978, 128, 139, 157. Divri~i, 1632-41 tarihli listelerde (M. Kunt, ayn. esr., 188) Sivas eyaletine ba~l~~ görünmektedir. Ayr~ca bk. Ayn-~~ Ali Efendi, Kavanin-i Osman der hülasa-i mezamin-i defter-i Divan, Istanbul, 1280, 51.
9 Malatya, Gerger, Kâhta, Behisni (Besni), Divri~i ve Darende kazalar~nda bulunan
evkaf ve emlakin yaz~l~~ bulundu~u 937 (1530-31) tarihli tapu defteri s~k s~k iptidai f~th~le ketb olunan defter'den al~ nt~lar yapmakta, hattâ sonraki defter'den de söz edilmektedir. Köhne defter, eski defter terimlerine de rastlanmaktad~r (Ba~bakanl~k Osmanl~~ Ar~ivi, Tapu-tahrir defteri no. 156, s. 180-234, bundan böyle Tl'). Oysa bugün elimizde bulunan Divri~i'ye ait en eski defter Kanuni zaman~ndan öteye gitmemektedir. Anla~~ld~g~na göre fetihten hemen sonra Divri~i'de bir tahrir yap~lm~~, bir süre sonra yeni bir say~m yap~lmas~~ yoluna gidilmi~, 1530 y~llanna do~ru da sanca~~n evkaf, emlak, nüfus ve timarlan yeni bir tahrir konusu olmu~tur. Osmanl~~ Imparatorlu~unda yap~lan tahrir i~lemleri için bk. 0. Lütfi Barkan, "Türkiye'de imparatorluk devirlerinin büyük nüfus ve arazi tahrirleri ve hakana mahsus istatistik defterleri", /FM, II ( 94 ~~ ), 20-59, 214-247; H. Inalc~k, Hicri 835 tarihli suret-i defter-i sancak-: Arvanid, Ankara, 1954,
XVIII-XXIII. TT 1.56, 234.
DIVRI~I SANCA~I KANUNNAMELER~~ 763
Sultan-~~ M~s~r; Köhne sipahi idügüne elinde Sultan-~~ M~s~r'dan men~uru var 10,
gibi notlar Memluk sisteminin nas~l korundu~unu ortaya koymaktad~r. Hattâ M~s~r sultan~n~n men~uruyla Divri~i'ye kad~~ olan Sadeddin o~lu Mevlana Mehmed'in rüsum ve avar~z'dan tamamen muaf tutuldu~u da anla~~lmaktad~ r 11. Öte yandan Karaman, S~vas, Amasya, Tokat, Malatya ve Suriye taraflar~ nda daha do~rusu önceden çe~itli ~slam ve Türk devletlerinin egmenli~i alt~ nda bulunan yörelerde uygulanan ve Osmanl~~ timar~ ndan farkl~~ bir yap~s~~ olan Malikdne-Divani sisteminin 12, yani iki ba~tan
tasarruf biçiminin Divri~i'de de yayg~n oldu~u görülmektedir. Sistemin
bütünüyle Memluk yönetiminden devral~ nd~~~na ~üphe bulunmamaktad~ r. Malikâne-Divani hisselerine ili~kin kay~ tlar~n çok gerilere gitti~ini tapu-tahrir defterlerindeki veriler aç~kça ortaya koymaktad~r.
Öte yandan a~a~~da biraz daha ayr~nt~l~~ olarak üzerinde duraca~~m~z gibi 937 ( '53o-3 ) tarihli Divri~i livas~~ kanunnamesi 13, Kanunname-i cedid-i
padi~ahi ba~l~~~n' ta~~makta ve zaman zaman kanun-~~ kadim'e 14 at~flarda
bulunmakta; birtak~ m bid'atlerin de ref olundu~unu belirtmektedir. Bütün bu aç~klamalar~n Osmanl~~ öncesi Memluk yönetiminin etki ya da izlerini ta~~d~~~ na ~üphe bulunmamaktad~r. Kald~~ ki Türk ve ~slam devletlerinden al~ nm~~~ olan ülkelerde öteden beri yürürlükte olan eski kanunlar~n adlar~n~n dahi de~i~tirilmeksizin oldu~u gibi al~n~p uyguland~~~n~~ gösteren y~~~nla örnek bulunmaktad~r. Nitekim Osmanl~~ imparatorlu~u Do~u ve Güneydo~u Anadolu'da Akkoyunlu hükümdar~~ Uzun Hasan'a ait pek çok kanunu Hasan Padi~ah Kanunu 15 ad~~ alt~nda aynen yürürlükte b~rakm~~, M~s~r sultan~~ Kay~ tbay 16, Dulkaci~ro~lu Alaüddevle Bey 17 kanunlar~n~~ da
10 -r-r „o o 501-504, uU defter, o 937 (1530-31) tarilidir.
I° TT 408, 584.
12 Bu konuda bk. Ö. Lütf~~ Barkan, "Türk-~slam toprak hukuku tatbikat~ n~n Osmanl~~
~ mparatorlu~unda ald~~~~ ~ekiller I: Malikâne-Divani sistemi", Türk Hukuk ve Iktisat Tarihi
Mecmuast, II (1939), 119-184; I. Beldiceanu-Steinherr, "Fiscalit et formes de possession de la terre arable dans l'Anatolie pr .eottomane", journal of the Economic and social History of the Orient (JESHO), XIX /3 (1976), 232-322; N. Beldiceanu, Le timar dans ['Etat ottoman ( Mut XIVe-ddn~t
XVe Wiesbaden, 1980, 33.
13 TT 4o8, 576-77.
14 "Kadim k~ rk elli y~ la denilmez, kadim oldur ki an~n evvelin kimesne bilmeye", Milli
Tetebbular Mecmuas~, I (1331), 98.
15 0. Lütfi Barkan, "Osmanl~~ devrinde Akkoyunlu hükümdar~~ Uzun Hasan Beye ait
kanunlar", Tarih Vesikalar~,1 (1941), 91-106, 14-197; Ayn. yazar, XV ve XVL as~rla~da Osmanl~~
Imparatorlu~unda zirai ekonominin hukuki ve mali esaslar~, I, Kanunlar, ~stanbul, 1943, 145-170
(Bundan böyle, Kanunlar; N. Güyünç, XVI. yüzy~lda Mardin sanca~~, ~stanbul, 1969, 157-168.
16 Sarkan, Kanunlar, 200-203.
ayn~~ ~ekilde benimsemi~tir. Y~llardan beri yerli halk~n al~~~ k oldu~u vergi düzeni ve kurallar~ n~n de~i~tirilmemesi, yerel bir tak~ m gelenek ve dengelerin "ihtilalci" bir yöntemle alt üst edilmemesi o zaman~ n ak~lc~~ ve tutarl~~ bir siyasetinin sonucu olarak görülmektedir. Hattâ Osmanl~lar~n Balkan yar~madas~ndaki Kratova ve Novaberda (Novo Brdo) maden ocaklanyla ilgili kanunlar~~ da eski S~rp ve Alman yasalar~ ndan çevirerek uygulad~klar~~ bilinmektedir 18.
Konuya bu aç~dan yakla~~nca Osmanl~~ sancak kanunlar~n~n 19 önemi kendili~inden anla~~lmakta, bunlar~n Osmanl~~ öncesi sosyal ve ekonomik yap~ya ili~kin zengin bir malzemeyi içerdi~i görülmektedir. Baz~~ sancaklar~n, tahririn yap~ld~~~~ ko~ullara göre derlenmi~~ ya da düzenlenmi~~ birden fazla kanunnamelerinin bulundu~u fark edilmektedir 2°. Bu kanunnamelerin zamanla biribirini tamamlayarak ortaya daha derli toplu bir metnin ç~kt~~~ n~~ görüyor; böylece Barkan'~n deyimiyle "tipik Osmanl~~ kanunnamelerine" geçi~in sa~land~~~na tan~k oluyoruz. Nitekim XVI. yüzy~l~ n ortalar~na do~ru Do~u Anadolu'nun birçok yerinde Hasan Padi~ah kanunlar~~ yerlerini art~k Osmanl~~ kanunlar~na b~rakm~~lard~.
Öte yandan XV. yüzy~lda yap~lm~~~ olan çe~itli yörelerin say~ m sonuçlar~n~~ kapsayan mufassal defterler de bize Osmanl~~ kanunnamelerinin kökeni konusunda az çok bir fikir vermektedir. Sözgelimi XV. yüzy~lda Hamid sanca~~n~ n çe~itli nahilerinde uygulanmakta olan çift resmine ait deftere serpi~tirilmi~~ olan kurallar, sonradan telif edilerek bir kanunname
18 N. Beldiceanu, Les Actes des premiers sultans, Rtglements miniers (139o-1512), Paris-La
Haye, 1964, 53-74.
19 Sancak kanunameleri genellikle her sanca~~ n mufassal tapu tahir defterinin ba~~nda yer al~rd~. Bu kanunnamelerin yüzden fazlas~~ 0. Lütfi Barkan (Kanunlar..) taraf~ndan yay~ nlanm~~ t~r. Ayr~ca Hadiye Tuncer (Osmanl~~ Imparatorlu~unda toprak hukuku arazi kanunlar~~ ve kanun aç~klamalar~, Ankara, 1962) Ankara Tapu Kadastro Genel Müdürlü~ü Ar~ivi'ndeki defterleide yer alan kanunnameleri yay~nlam~~t~r. Ancak bu yay~nda bilimsel yöntemlere ba~l~~ kal~nmam~~, metinler ço~u kez eksik verildi~i gibi bir çok terimler de yanl~~~ okunmu~tur. Sancak kanunnameleriyle ilgili çe~itli incelemeleri burada teker teker belirtmeyece~iz. Kanunnamele-rin toplu bir listesi için bk. Heat W. Lowry, "The Ottoman liva kanunnames contained in the Defter-i HakanI", Osmanl~~ Ara~t~rmalar~~ (OA), II (1981), 43-74.
20 Kr~. R. Mantran-J. Sauvaget, Rtglements fiscaux ottomans tes provinces syriennes, Beyrouth, 1951; R. Mantran, "RCglements fiscaux ottomans. La province de Bassora", JESHO, X/2-3 (1967), 224-277; N. Göyünç, Mardin, 157-175, N. Beldiceanu = I. Beldiceanu Steinherr, "Recherches sur lâ province de Qaraman au XVI e sicle", JESHO,XI I ~~ (1968), 1-129; Heat W. Lowry, "A corpus of extant kanunnames for the island of Limnos as contained in the Tapu-Tahrir defter collection of the Ba~bakanl~ k Archives", OA, I (198o), 40-61.
DIVRI~I SANCA~I KANUNNAMELERI 765 haline getirilmi~tir 21. Ayn~~ ~ekilde Ayd~ n sanca~~n~n oldukça ayr~nt~l~~ olan
kanunnamesine 22 esas olan bir tak~m maddeleri de da~~n~k olarak XV. yüzy~l tapu defterlerinde 23 bulmak mümkündür. Biribirine yak~n olan sancaklar~n kanunnameleri aras~nda büyük benzerlikler göze çarpmakta-d~r. Nitekim a~a~~da görece~imiz gibi Divri~i kanunnamesiyle Gerger, Malatya sancak kanunlar~~ aras~nda farklar pek azd~r. Ayd~n kanunnamesi-nin birçok hükümleri bu sanca~a kom~u olan livalar~ n kanunlar~na uymaktad~r 24.
Divri~i livas~ n~ n elimizde üç kanunnamesi bulunmaktad~r 25.
Bunlardan birincisi 937 ( 53o-31) tarihli Malatya, Gerger, Behisni, Divrik, Darende ve H~sn~mansur kazalar~nda bulunan evkaf ve emlakin tahrir defteri ba~~nda yer almaktad~r 26. ~ kinci kanunnamede yine ayn~~ tarihli Malatya ve Gergerle birlikte yaz~lm~~~ Divri~i sanca~~n~n mufassal defteri içinde bulunmaktad~r 27. Üçüncü ve sonuncu kanunname ise Tapu Kadastro Genel Müdürlü~ü Ar~ivi (Kuyud-~~ Kadime)'ndeki Divri~i mufassal~n~ n ba~~ na konulmu~tur 28. ~imdi s~ras~yla bu kanunnameleri gözden geçirelim.
"Suret-i Kanunname-i Cedit" olarak adland~r~lan birinci kanunname, Malatya, Gerger, Divri~i sancaklar~ ndaki evkaf ve emlak gelirlerinin tasarruf biçimine ~~~k tutmaktad~ r. Yukar~da de~indi~imiz gibi Malikâne-Divani sistemi Karaman, Suriye vilayetleriyle Amasya, Çorum, Tokat, Sivas, Divri~i ve Malatya'y~~ kapsayan Rum eyaletinde oldukça geni~~ bir alanda uygulanmakta idi. Bu sisteme göre, imparatorlu~un di~er yörelerinde gördüklerimizden farkl~~ olarak, vak~f ya da mülk olan ~ey, 2' TT no 30, 994, 121. Kr~. Z. Ar~ kan, XV- XVL yüzj~llarda Hamid sanca~~ , Izmir, 1982
(bas~lmam~~~ doçentlik tezi).
22 Barkan, Kanunlar, 6-18; H. Ak~n, Aychno~ullar~~ tarihi hakk~nda bir ara~t~rma, Ankara, 1968 2, 197-215.
23 TT ~~ M; TT 8; Ba~bakanl~k Osmanl~~ Ar~ivi, Maliyeden Müdevver (MM), 232. 24 Saruhan sanca~~n~n kanunnamesi ~imdiye kadar bulunamam~~t~r. Manisa'n~n
numaral~~ ~er'iye sicilinde (Manisa Müzesi) bulunan ba~~~ ve sonu eksik bir metnin buraya ait oldu~unu san~yoruz (Z. Ar~kan, "Bir kanunname sureti", Tarih incelemeleri Dergisi, III ( 1987), 49-61). Kr~. E. Ziya Karal, "Yavuz Sultan Selim'in o~lu ~ehzade Süleyman'a Manisa sanca~~n~~ idare etmesi için gönderdi~i siyasetname", Belleten, VI/21-22 ( 1 942 ), 37-44; Hadiye Tuncer,
Osmanl~~ imparatorlu~unda toprak kanunlar:, 1299-1730, Ankara 1965, 127-148. 25 Kr~. Heat W. Lowry, "The ottoman livas kanunnames...", 59-60. 26 TT 156.
27 TT 408, 576-577.
28 Tapu Kadastro Genel Müdürlü~ü Ar~ivi (Kuyud-~~ Kadime), Defter-i mufassal-t livay-z
topraktan ve toprak üzerinde ya~ayan köylüden al~nan her türlü vergiler olmay~ p, yaln~zca topra~~n kuru bir mülkiyet hakk~d~r. Bu bak~mdan vak~f ve mülk sahipleri; bu topraklar~~ i~leyen köylülerden yaln~z bir toprak kiras~~ istemek hak ve yetkisine sahip bulunmaktad~r. Malikâne hissesi denilen bu toprak kiras~, elde edilen ürünün be~te, yedide, onda biri olarak kabul edilmi~tir. Bunun d~~~ nda topra~~n ve toprak üzerinde bulunan köylülerin devlete vermek zorunda olduklar~~ di~er bütün hak ve resimler Divant ad~~ alt~ nda do~rudan do~ruya devletin temsilcisi olan sipahiye ait bulunmakta-d~r 29. 982 (1574) tarihinde Rum eyaletini tahrir etmi~~ olan Trabzon sancakbeyi Ömer Beyin yapt~~~~ aç~klamaya göre, "...Mesela bir çiftli~in elli yedi akça ve n~sf~ndan yirmi sekiz akça harac-z muvazzafindan gayn hububattan ve sair has~lattan iki ö~ür alznup birine ö~r-i divant derler Sipahi taifesi alur Birine ö~r-i Malikâne derler eshab-~~ emlak ve evkaf alurlar..." 30 Yine Ömer Beyin verdi~i bilgilere göre, bu gibi mülk sahipleri, topraklar~ n~~ kendileri i~lemeyip toprak üzerinde oturan reayaya kiralam~~~ olduklar~ndan reaya; bu çe~it mülk topraklar~n her türlü rüsum ve harac~n~~ devlete verdikten sonra, ayr~ca bir hisse de toprak kiras~~ olarak malikâne sahibine ödemektedir: "...Her biri mülkü olan nahiyeleri evvelden tasarruf eden reayadan ve gaynlardan baz~~ taifelere icare tarik~yla virüb her biri elinde olan yeri eküb ve biçüb harac-~~ muvazzaf ve mukasemesin si pahiye verdükden sonra hububdan ve ba~~ ve ba~çadan ve bostandan has~l olan gallat~n ö~rünü dahi icar-~~ arz deyü maliklere vermek üzere..." 31
~~te yukar~da sözünü etti~imiz ve bir numaral~~ olarak ele ald~~~m~z Gerger ve Malatya sancaklann~~ da ilgilendiren Divri~i kanunnamesi, Malikâne-Divani sistemini tan~mlamakta, elde edilen has~l~n bölü~ümüyle ilgili kurallar~~ kapsamaktad~r. Buna göre, söz konusu sancaklarda bulunan köy, mezraa, çiftlik ve di~er yerlerden elde edilen üründen " kadimüleyyamdan ilayevmine hazâ iki ba~~ ö~ür alunagelüb bir ba~~na i malikdne ve bir ba~~na canib-i dcanib-ivant" dencanib-ilmektedcanib-ir. Bu kanunname, tcanib-imar erbab~n~n alaca~~~ vergilere de aç~kl~k getirmekte ve buna göre resm-i çift 32, resm-i bennak ve caba 33,
29 Barkan, "Malikâne-Divani", 122.
3° Metin için bk. Barkan, "Malikine-Divani", 126-27. 31 Göst, yer., I 27.
32 Çift resmi: Osmanl~~ Imparatorlu~unda bir çiftlik yer tasarruf eden reayan~n sipahisine ödedi~i vergidir. Bunun için bk. H. ~~ nalc~k, "Osmanl~larda raiyet rüsumu", Belleten,XXIII 192 (1959), 577-586; Ayn. yazar, "Çift resmi", EncyclopIdie de l'Islam (El) 2, II, 32-33.
33 Bennak resmi: Yar~ m çiftlikten az yer tutan ya da hiç topra~~~ olmayan evli raiyetin ödedi~i vergidir. Elinde topra~~~ olan raiyete ekinli, hiç topra~~~ olmayana çaba bennak denirdi. TK 153'de Divri~i-de ekinli ve çaba bennaklerin kesin olarak biribirinden ay~rt edildi~i görülmektedir. Buna göre ekinli bennak 18, caba bennak 12 akça ödüyordu. Bennak için bk. H.
Inalc~k, "Bennak", E12, I, 1204. Bennak teriminin kökeni konusunda yeni bir aç~klama için bk. L. Bazin, "Note sur... bennâk", Turcica, XVI (1984), ~~ 29-i 3o.
DIVRI~I SANCA~~ I KANUNNAMELERI 767 gerdek 34, a~nam 35 ve badihava gibi rüsum-~~ örfiyenin timar sahibine ait oldu~u belirtilmektedir. Bütün bu vergilere vak~f ve mülk sahipleri "dahi" edemezlerdi. Ancak "rüsum-~~ örfiyesi" olmayan mezraa, arazi ve çiftlik gibi yerlerden al~ nan ö~rün vak~f sahibi, mülk sahibi ve timar sahibi aras~nda bölü~türülmesi öngörülüyordu. Bu kanunname Ömer Lütfi Barkan tarafindan yay~ nland~~~~ için burada yeniden yay~ nlamak yoluna gitmeyece~iz 36.
~ki numaral~~ olarak adland~rd~~~ m~z Divri~i livas~~ kanunnamesinde Malikâne-Divani sistemi üzerinde pek durulmamakta, yaln~z "kanun-z kadim üzre iki ba~~ ö~ür al~ndukdan sonra salariye 37 deyü k~rk kilede bir kile" 38 al~nd~~~n~~ bunun da "bid'at oldu~u sebebden ref' olundu~unu belirtmektedir. Bunun d~~~ nda Divri~i sanca~~ndan al~nan vergiler, reaya, sipahi ili~kileri; cürüm ve cinayetten al~ nan resimlerin ayr~nt~l~~ bir aç~klamas~~ yap~lmaktad~r. Dikkati çeken bir konu da Divri~i sanca~~nda sipahilerin reaya üzerindeki bask~lar~n~~ önlemeye yönelik hükümlerin bu kanunnamede yer alm~~~ olmas~d~r. Nitekim sancakbeyi ve sipahilerin raiyetlerini ot biçmeye zorlad~klar~, bu yüzden kendi i~~ ve güçlerinden ettikleri belirtilmekte bid'at oldu~undan ötürü bunun yasakland~~~~ aç~klanmakta, askeri s~n~f~n, akça ile rençber tutmalar~~ gerekti~i üzerinde durulmaktad~r. Öte yandan y~lda bir kez reayadan ya~, keçe, odun, otluk, saman, kömür vb. al~nd~~~~ fakat bunlara kar~~l~k çok az bir para ödendi~i dile getirilmekte, bunun da
34 Gerdek resmi: Evlenme vergisi anlam~na gelen bu vergiyi hem müslüman hem de gayrimüslim reaya ödemek zorunda idi. Bk. N. Beldiceanu, Les Actes..., II, 302.
35 A~nam resmi ya da âdet-i a~nam~n hesaplanmas~nda, kuzulu koyun kuzusuyla bir kabul edilmekteydi. Genellikle iki koyuna bir akça al~n~yordu. Bk. C. Orhonlu, Osmanl~~ Imparatorlu~unda a~iretleri iskân te~ebbüsü, 1691-1696, Istanbul, 1963, 21. Ayr~ca bk. Kanunname-i
Osman (yay. M. Arif), Istanbul, 1329, 30. 36 Barkan, "Malikâne-Divani", 163-164.
37 Salariye, salari ve bazan da salarl~k denilen bu vergi ö~ür gibi ürünün miktar~na ve ö~üre kat~lm~~~ olarak al~nmak tayd~. Osmanl~lara herhalde Ilhanl~lardan geçmi~~ bir terim olup köye gidip harman ba~~nda, sipahiler ad~na ürünü ölçerek bunlar~n ö~ürlerini toplayan bir memurla ilgili vergi olarak görünmektedir. Bu bak~mdan salariyenin ö~ür toplama giderlerine kar~~l~k köylüden al~nan bir vergi oldu~u anla~~lmaktad~r. lk.z~~ sancaklarda salariyenin yemlik ad~~ alt~nda topland~~~~ belirtilmektedir. Bk. L. Güçer, XV-XV//. as~rlarda Osmanl~~ ~mparatorlu~unda hububat meselesi ve hububattan al~nan vergiler, ~stanbul, 1964, 52-53; Kr~. Barkan, Kanunlar, 66-78, 198.
38 Kilenin ölçüsü yöreden yöreye de~i~ebiliyordu. Istanbul kilesi 20 okka (25, 656 kg.) idi. Amid ve Çermik kilesinin Istanbul kilesinin yar~s~~ oldu~u anla~~lmaktad~r (Barkan, "Uzun Hasan'a ait kanunlar", göst. yer., I, 103, 194. Kile için ayr~ca bk. W. Hinz, Islamische masse und Gewichte umgerechner ins metrische system, Leiden, 1955, 41-42; H. Inalc~k, "Introduction to Ottoman metrology", Turcica, XV (1983), 311-348.
yasakland~~~~ ve bu gibi ihtiyaçlar~n günlük narh 39 üzerinden sat~n al~nmas~~ gerekti~i hükme ba~lanmaktad~r. Sancak suba~~lar~ n~n reayan~n evine konduklar~~ ve onlardan zorla yem ve yiyecek ald~klar~na ili~kin hükümler de göze çarpmaktad~r. Üstelik sancakbeyi ve suba~~lar~n ava ç~kt~ klar~~ zaman reayay~~ da birlikte götürdükleri böylece onlar~~ i~~ ve güçlerinden al~koyduklar~~ gibi uygulamalar~n yasakland~~~n~~ yine bu kanunnameden ö~reniyoruz.
Sancakbeyi, suba~~~ ve sipahilerin reaya üzerindeki bask~lar~ mn kald~r~lmas~na yönelik hükümlere daha ba~ka sancak kanunnamelerinde de rastlanmaktad~r 4°. Ancak 1530 tarihli Divri~i kanunnamesinde bulunan, ehl-i örfün reayay~~ incitmesini yasaklayan buyruklarla daha sonra yay~ nland~~~m bildi~imiz adaletnamelerde 41 yer alan hükümler aras~ ndaki benzerlik gözden kaçmamaktad~r. Bu hükümler en az~ndan Divri~i sanca~~nda reaya-sipahi ili~kilerinin daha XVI. yüzy~l~n ba~lar~nda bozulmaya yüz tuttu~unu ve devlet merkezinin bunu önlemek için çaba gösterdi~ini ortaya koymaktad~r. Bu kanunname ~imdiye kadar yay~nlan-mad~~~~ için a~a~~da oldu~u gibi verilmesi yoluna gidilmi~tir.
Do~rudan do~ruya Divri~i sanca~~na ait üçüncü bir kanunname yukarda belirtti~imiz gibi Tapu Kadastro Genel Müdürlü~ü Ar~ivinde bulunan Divri~i mufassal~n~n ba~~nda bulunmaktad~r. önce bu kanunna-menin hangi tarihte ç~kar~ld~~~n~~ tespit etmeye çal~~al~m. Gerek Barkan 42, gerek Tuncer 43 söz konusu kanunnamenin tarihsiz oldu~unu
39 Narh için bk. Y. Yücel, 164o tarihli Es'ar defteri, Ankara, 1982; Mübahat S. Kütüko~lu, Osmanhlarda narh müessesesi ve 1640 tarihli narh defteri, Istanbul, 1983, 3-34.
4° "Ve Çelebi Sultan ve Karaman ve Hamid sipahileri Konya'ya gelicek cebr ile
~ehürlünün evlerine konmayalar... "Barkan, Kanunlar, 43)•
41 H. Inalc~k, "Adaletnaler", Belgeler, III 3-4 ( 1 965) , 49-145: "...Vüzera ve beylerbeyiler
ve voyvodalar~~ ve sancakbeyleri ve suba~~lar ve emlak ve evkaf ve ba~makl~ k karye zabitleri ve ümena ve ummal ve müba~irin-i emval daima [on] on be~~ atlu ile üzerlerine ç~kub ve naibler dahi hevalar~ na tabi olub vilayetdan müft ve meccanen yem ve yemeklerin ve s~~~r ve koyunlar~ n ve kuzu ve tavuklar~ n ve cebren emval ve esbablar~n ve mal buldun deyü bigayr-i subut-~~ ~er' akçalar~n alub ve o~lanlar~ n ve k~zlar~ n çeküb... "(s. 105); "...Reaya ve berayan~n müft ve meccanen at ve kat~r ve deve ve kul ve esbab ve mallar~n ve arpa ve saman ve odun ve otluk ve koyun ve kuzu ve tavuk ve ya~~ ve bal vesair mekâlat k~sm~n çeküb alub ve bunun emsali nice salgunlar salub..." (s. 126). Ayr~ca bk. M. Akda~, Türk halk~n~n dirlik ve düzenlik kavgas~, Ankara, 1975, 330-333, 337-343, 382. Ayr~ca bk. I. Beldiceanu-Steinherr, J.-L. Bacqu6-Grammont, "A propos de quelques causes de malaises sociaux en Anatolie centrale aux XVIe et XVII sicles", Archivum Ottomanicum, VII (1982), 71-115.
42 Kanunlar, 118.
DIVRI~I SANCA~I KANUNNAMELERI 769 belirtmi~lerdir. Ne var ki bu kanunnamenin yer ald~~~~ defterin ba~~ taraf~nda tarih olmamakla birlikte, ilk sayfada Sultan II. Selim'in (1566-1574) tu~ras~~ bulunmaktad~r. Bu bize gerek tahririn yap~ld~~~~ gerekse kanunnamenin düzenlendi~i tarih hakk~nda bir fikir vermektedir. Kald~~ ki defterin içinde bu konuda bizi ayd~nlatacak tarihler de bulunmaktad~r. Nitekim Divri~i livas~ nda bulunan memlehalar~n (tuzla) 44 tahririn yap~ld~~~~ s~rada düzenli bir i~letme haline konulmas~~ için yap~lan yeni uygulamayla ilgili kay~tlar~n alt~ nda fi 22 ~abanülmuazzam 976 ( ~~ 2 ~ubat 1569) tarihi yaz~lm~~t~r 45. Burada bulunan iki kayd~n da defterin sürekli bir parças~n~~ olu~turdu~u ve sonradan eklenmedi~i kesin olarak anla~~lmaktad~r.
Öte yandan Divri~i sanca~~n~ n say~m i~leminin yukar~da verdi~imiz tarihte yap~ld~~~ n~~ ba~ka kaynaklarla da do~rulamak mümkün görülmekte-dir. ~öyle ki bu mufassal defterin icmalinin son yapra~~nda bulunan bir kay~t 48,Divri~i livas~ n~n 976 tarihinde tahrir ettirildi~i ve il yaz~c~s~n~n da Sad~k Çelebi oldu~u konusunda ~üpheye yer b~rakmamaktad~r. Bununla ilgili olarak elimizdeki bir ba~ka önemli kan~ t ta Mühimme kay~ tlar~d~r. Burada 976 tarihinde Divri~i sanca~~n~~ tahrir eden " Muharrir-i vilayet Sad~k Çelebi"ye gönderilen bir hüküm sureti yer almaktad~r 47 ki bütün bunlar sanca~m ~~ 568 / ~~ 569 tarihinde yeniden yaz~ld~~~m, kanunnamesinin de ayn~~ s~rada yeniden düzenlenerek defterin ba~~na konuldu~unu ortaya koymaktad~r 48.
Üçüncü olarak adland~rd~~~m~z bu sonuncu kanunname, yukar~da içeriklerini tan~ tmaya çal~~ t~~~m~z di~er iki kanunnamenin yeni birtak~m hükümlerle derli toplu bir ifadesi, bir bile~kesi olarak görülmektedir. Ba~ka bir deyimle bu kanunname, hem kendinden öncekilerde bulunan hükümleri kapsamakta hem de birtak~m yeni maddelerin yürürlü~e konuldu~unu göstermektedir. Böylece Osmanl~~ yönetiminin ba~lamas~ndan a~a~~~ yukar~~ yar~ m yüzy~ll~k bir dönemde Divri~i livas~~ kanunnamesinin kesinle~ti~ini, Barkan'~n anlat~m~yla "tipik Osmanl~~ kanununa" geçi~~ sürecinin tamamland~~~~ anla~~lmaktad~r.
44 A~a~~ya bk.
45 TK 153, 656, iki kay~ t ve iki tarih söz konusudur.
46 TK354, 4.ob: "Hurire bemarifet-i Ez'afii'l ibad Sad~k elfakirfi evah~r-i Ramazanii'l mübarek min ,suhur sene 976".
47 Ba~bakanl~k Osmanl~~ Ar~ivi, Mühimme Defteri, no 7, s. 777, hüküm no. 2127. 48 Gerek mühimme defterlerinde bulunan da~~n~k kay~ tlar, gerekse inceledi~imiz tapu-tahrir ve evkaf defterleri, Sultan II. Selim'in saltanat~ n~ n ilk y~llar~nda Osmanl~~ imparatorlu~unda genel bir say~ m~ n yap~ld~~~n~~ do~rulamaktad~r.
Bu kanunnamenin ilk maddelerinde t~ pk~~ Malatya-Gerger-Divri~i sancaklar~n~ n ortak evkaf ve emlak kanununda oldu~u gibi Malikâne Divani sisteminin i~leyi~ine ili~kin bilgiler verilmektedir. Ancak bu sonuncu kanunnamedeki bilgilerin oldukça kapsaml~~ ve ayr~nt~l~~ oldu~u aç~kça görülmektedir. Bu hükümlere bak~l~rsa Malikâne-Divani sisteminin iyice oturmu~~ oldu~u sonucuna var~labilir. ~l yaz~c~lar~n~ n ya da kanun koyucular~ n, de~i~ik sancaklarda uygulanmakta olan sistemin i~leyi~ini ayn~~ kal~ pla~m~~~ formüllerle anlatt~klar~~ gözden kaçmamaktad~r. Nitekim 967 ( 1559) tarihli Malatya livas~~ mufassal~nda 49 bulunan kanunname de 50 Malikâne-Divani sistemiyle ilgili olarak yer alan f~kralar hiç bir de~i~ikli~e u~ramaks~z~ n 1568 / 1569 tarihli Divri~i kanunnamesinde de yer alm~~~ bulunmaktad~r. Böyle bir kanunun ortaya ç~k~~~ nda her iki sanca~~n biribirine yak~n olu~unun yan~nda di~er ortak tarihsel, sosyal ve ekonomik ko~ullar~ n da rol oynad~~~n~~ belirtmek gerekir.
Önceki kanunnamede oldu~u gibi bu sonuncu kanunname de Divri~i sanca~~ndaki tuzlalardan 51 reayan~n evlerine tuz götürebilece~ine ili~kin bir f~kra yer almaktad~r. Öte yandan bu kanunname Divri~i livas~ndaki raiyet rüsumunu da ayr~nt~l~~ olarak tespit etmi~~ bulunmaktad~r. Bunu ~öyle özetleyebiliriz:
Raiyet Rüsumu Miktar~~
Çift resmi 50 akça
Yar~m (nim) çift 25 akça
Evli bennak 1 2 akça
Ekinlü bennak 18 akça
Mücerret 6 akça
Dönüm (2 dönüme) ~~ akça
Buradaki rakamlar hem 153o hem de 1568/ 1569 tarihli kanunnameler-de ayn~d~r. Bu da bize Divri~i sanca~~nda raiyet rüsumunda XVI. yüzy~l boyunca önemli bir de~i~ikli~in söz konusu olmad~~~n~~ ortaya koymaktad~r. 49 Barkan, Kanunlar, 115-117; Refet Yinanç, Mesut Elibüyük, Kanunf devri Malafya fakir
defter: (1560), Ankara, 1983, 3-7.
30 Barkan, "Malikk~e-Divani", 164; Barkan, Kanunlar, 115.
91 Evkaf kay~tlar~ndan anla~~ld~~~na göre Divrigi'de "Merhum Sultan Ho~kadem ve Sultan Inal ve Sultan Kay~ tbay" zamanlar~nda i~letilen tuzlalar bulunuyordu ( TT 156, 232). Fakat 976 tarihli defter kay~ tlar~na göre bu tuzlalardan" iptidai fetihden ila yevmüne heza bir akça has~l" olmam~~ t~. Hatt "ihya" edilmesine de kimse "talib ve rag~b" olmad~~~~ için battal
DIVRI~I SANCA~I KANUNNAMELERI 771 Divri~i'de al~ nan çift resmi ve türevlerinin XVI. yüzy~lda Malatya, Diyarbekir, Erzurum, Musul, Harput, Çemi~gezek ve Mardin sancaklanyla ayn~~ oldu~u gözden kaçmamaktad~r 52. Söz konusu livalarda çift resminin Anadolu ve Rumeli sancaklar~ndan biraz daha yüksek oldu~u anla~~lmaktad~ r. Bu, Osmanl~lar~n belirtilen yörelerde çift resmini birtak~m a~~r vergilere kar~~l~k tutarak koymu~~ olmalar~ndan ileri gelmektedir 53.
Yukar~da belirtti~imiz gibi bu kanunname hem Barkan hem de Hadiye Tuncer taraf~ndan yay~nlanm~~~ bulunmaktad~r. Ancak Barkan, bu kanunnameyi bütün olarak vermemi~, birçok maddelerini yay~nlad~~~~ metne almam~~t~r. Bu konuda herhangi bir aç~klama da yap~lmam~~t~r. Hadiye Tuncer'in yay~ nlad~~~~ metinde de birçok yanl~~l~klar bulundu~u için kanunname anla~~lmaz bir k~l~~a bürünmü~tür. Bu yüzden iki numaral~~ kanunname yan~nda bu üçüncü kanunnameyi de bütün olarak yay~nlama yoluna gitmeyi uygun bulduk. Böylece iki kanunname aras~ ndaki fark ve benzerlikler kolayca anla~~lacakt~r.
Ba~bakanl~ k Osmanl~~ Ar~ivi Tapu-Tahrir Defteri 4138, 576-577. Suret-i
Kanunname-i cedid-i padi~ahidir ki zikr olunur Livay-~~
Divri~i
Divri~i ve Darende kazalar~ nda resm-i yatak 54 kaydolunan mahallerde sancakbeyi ve sipahiler yerlü
raiyyet k~~latt~~~~ koyundan resm-i yaylak 54° alurlar imi~~ bid'at oldu~u sebebden ref olundu
kalm~~lard~. 976 tahriri s~ ras~nda Seyir nahiyesinde bulunan üç k~ t'a tuzlay~~ Hac~~ Ali Bey, Mevlana Sinan (müderris) ve Mevlana Hac~~ Mehmed (hatip) "kendü akçalanyla ihya ve abadan" etmek için ba~vurmu~lard~. Ayn~~ ~ekilde Divri~i'de bulunan üç k~ t'a tuzla suyu da Sivas'ta oturan zaviyedar Ali Baba'ya "humas-~~ miri içün zabt olunmak üzre" verilmi~i (Bk. TK 153, 65b), Öte yandan XVI. yüzy~lda Divri~i'de i~letildi~ini bildi~imiz (Bk. Mühimme Defteri, n. 7, s. 725, 777), XVII. yüzy~ldada Katip Çelebi (Cihannuma, Istanbul, 1145, 624.)'nin "yer yer hufr" edildi~ini, yerli beylerin ba~l~ca gelir kayna~~~ oldu~unu söyledi~i demir madeninden kanunnamelerde ve tapu-tahrir defterlerinde söz edilmemektedir.
52 H. Inalc~ k, "Raiyet rüsumu", göst. yer., 584-585. 53 H. Inalc~ k, "Raiyet rüsumu", 585.
54 "Ve ta~radan gelen koyundan ve keçiden resm-i yatak deyü her sürüden ki üç yüz ola bir
al~ nub..." (Barkan, Kanunlar, 68, 146, 200, 206).
544 Sürü sahiplerinin timar ya da miri yaylaklarda yaylayan sürüler için y~lda bir defa
Kanun-~~ kadim 55 üzre haricden k~~layanlardan 56 al~ na yaz~lu raiyetlerden resm al~nmaya
Resm-i yaylak kayd olunmayan yerlüden resm al~nur imi~~ resm-i yaylak kayd olunan yaylak
larda yay~lan kimesnelerden kanun üzre resm al~ na yaylak kayd olunmayub reaya kadimden
yaylayu geldi~ü yerlerde yaylasalar resm-i yaylak al~nmaya ve livay-~~ mezburda kanun-~~
kadim üzre iki ba~~ ö~r al~ ndukdan sonra salariye deyü k~rk kilede bir kile al~nur imi~~
bid'at oldu~u sebebden ref olundu iki ba~~ ö~rlerin aldukdan sonra artuk nesnelerin
almayalar ve sancakbeyi ve sipahiler raiyetlerin bir nice gün ot biçmeye deyü alub gidüb i~lerinden
~ o. korlar imi~~ bid'at oldu~u sebebden ref olundu Akçalanyla rençber tutub biçdüreler
. raiyeti incitmeyeler ve zikr olunan sancakda reayadan y~lda bir kere ya~~ ve keçe ve odun
ve arpa ve otluk ve saman ve kömür sal~ nub cüz'i nesne virürler imi~~ bid'at oldu~u
sebebden ref olundu Her ne hacetleri olur ise narh-~~ ruzi üzre pazardan satun
alalar Reayay~~ incitmeyeler ve sancak suba~~lar~~ reaya taifesine konub cebrle yem ve yemek
alurlar imi~~ bid'at oldu~u sebebden ref olundu Güçle kimesnenin evine konub yem
ve yemek almayalar ve alduklar~ nda her ne alurlar ise de~er bahalanyla alalar Reayadan güçle
do~u illerinde sürü ba~~na yani üç yüz koyuna otuz akça al~ nmaktayd~. Bk. C. Orhonlu, Osmanl~~ ~mparatorlu~u'nda a~iretleri iskdn..., 23; H. Inalc~ k, Arvanid, XXVIII, XXXIV; Barkan, Kanunlar,
67, 82, 134., 175, 190.
55 Burada Memluk yönetimi zaman~nda yürürlükte olan hükümlerden söz edildi~ine
~ üphe yoktur.
56 Defter kay~ tlar~ ndan anla~~ld~~~ na göre, ~am dolaylar~ ndan gelen yörükler, Divri~i
çevresinde yaylamaktayd~lar. Bunlardan y~lda io.000 akça tutar~ nda bir yaylak resmi al~ n~yordu: Resm-i yaylak-~~ yörükan-~~ ~am ve gay~ihi der kaza-i Divri~~. Kadimden al~nu geldi~inden ziyade almmaya fi sene ~~ o.000 ( TK 153, 1413; kr~. TT 408, 587).
DIVRI~I SANCA~I KANUNNAMELER ~~ 773 nesne almayalar ve sancakbeyleri ve suba~~lar ve sair sipahiler av murad edüb nice
defa reayay~~ sürüb i~lerinden korlar imi~~ ve nice günler dahi tutub güçle atlar~ n
bekletürler imi~~ bid'at oldu~u sebebden ref olundu Sayd murad edindüklerinde
halka nida edeler Kendü ihtiyanyla varan yara Güçle kimesneyi ava sürmeyeler ve at dahi
bekletmeye ve resm-i âsiyab y~l yürüyen de~irmenlerden altm~~~ akça ve alt~~ ay yürüyen de~irmenlerden
otuzar akça ve üç ay yürüyenlerden on be~er akça alma Ziyade al~nmaya ve her ne al~nur ise
sahib-i mülk ve sahib-i timar beraber üle~eler ve livay-~~ mezburda memleha olub reaya ol memlehadan
evlerine yemek içün tuz getürseler ol yerin amili tuz getürdün deyü bac 57 alurlarm~~~
ve kendü ba~~ndan ve ba~çesinden has~l olan yemi~lerden 58 yükledüb ahar yere satma~a gider
olduklar~ nda âmilleri bac alurlar imi~~ Kadimden olagelmedük bid'at oldu~u sebeden ref
olundu 01 as~l evleri harc~~ içün tuz alsalar ve kendü yemi~leri ahar yere satma~a
gitseler anlarun gibilerden bac al~nmaya ve resm-i çift tamam çift yaz~lan reaya elli~er
akça ve nim çift yaz~lanlardan yirmibe~er akça ve evlü bennakden on iki~er akça ve ekinlü
bennakden on sekizer akça ve mücerredden alt~~ar akça al~ na artuk al~nmaya ve ~ol deftere yaz~lmayan
mücerredler ki madem ki atalar~~ hidmetlerinde olalar ve atalar~~ etmeklerin yiyeler Anlar~n gibilerden
57 Bac, pazarlarda sat~lan e~yadan yerel geleneklere göre belirli oranda al~nan bir muamele vergisidir: "Ve dahi her kim bazara nesne getürse kanunnamem mucebince âdet üzre bac~n vere" (R. Anhegger, H. ~nalcik, Kanunname-i sultant ber muceb-i Osma«, Ankara, 1956, 59; F. Köprülü, "Bac", 151, II, 187-190.
58 Divri~i ~ehri ve çevresi meyveleriyle ünlüydü. Evliya Çelebi (ili, 213) Divri~i'nin siyah, mor, beyaz dutlar~ n~n "rubu' meskü' nda" bulunmad~~~ n~~ yazmaktad~r. Kr~. B. Darkot, "Divri~i", tA, ili, 596-99.
nesne al~ nmaya ve ~ol mücerred ki defterde mücerred kayd olunmu~~ ola veyahut müstakil kisbi ola ve raiyet ki
fakir ola anlarun gibilerden alt~~ar akça resm al~ na ve cürm-i cinayet hususunda 59 bir kimesne katl-i nefs etse
yerine k~sas olunmaya dört yüz akça cürüm al~ na ve k~l~ç ve b~çak ç~karsa iki~er yüz akça
cürüm al~na Amma mecruh edüb dö~e~e dü~ürse iki yüz akça cerimeden gayri mecruhun
melhem bahas~n ve ücret-i tabibin vere ve ba~~ yar~lsa otuz akça cerime al~na ve reaya biri
biriyle dö~ü~seler kad~~ kat~ nda sabit olub tazir olunsa iki a~aca bir akça cürüm al~na
Ve âdet-i a~namdan iki koyuna bir akça resm al~na amma mevsimi may~sd~r may~s girüb
koyun kuzuya kar~~tukda ikisinden bir akça resm al~na Ve resm-i küvare 6° kadim
ül-eyyamdan kovan ba~~ na iki~er akça alurlar imi~~ yine öyle al~ na amma ö~r mikdar~~ bal
eyleyen kovanlardan al~na Ö~r mikdar~~ eylemeyen kovanlardan hesab~ nca resm al~na artuk
al~nmaya Ve resm-i küvarei sahib-i mülk ile sahib-i timar n~sf alalar ve kovan bal~~ ne yerde
eyler ise resm-i kovan bal eyledü~ü yerindür. Raiyet sahibi benim raiyetim kovan~d~r deyü
resm taleb eylemeye Ve livay-~~ mezburda olan kura ve mezari s~nurlar~ nda haric
reaya ziraat etdükleri yerlerden kanun-u kadim üzre iki dönüme 61 bir akça resm
59 Burada cürüm ve cinayet resimleriyle ilgili olarak yer alan hükümler, di~er kaynaklarda
verilen bilgilere uymaktad~r: Kanunname-i Osman (yay. M. Arif), 3-4; N. Beldiceanu, Code de bis coutumib-es de Mehmed II, Wiesbaden, 1967, 3v-4v; U. Heyd (yay. V.L. Menage), Studies in old Ottoman criminal law, Oxford, 1973, 64-72.
60 Kr~. Kanunname-i Osman (yay. M. Arif), 37-38.
61 Dönüm resmi, zemin resmi ayn~~ anlama gelmektedir. Bir dönüm a~a~~~ yukar~~ '000 M 2
lik bir toprak parças~na e~ittir. Timar sahipleri kendilerine ait bir köyün s~n~rlar~~ içinde d~~ardan gelip ziraat edenlerden ö~ür ve dönüm resmi allyorlardr~. Kanunname-i ;41-i Osman (yay. M. Arif), ~~ 6; Beldiceanu, Code..., ~~ 4r.
DIVRI~I SANCA~I KANUNNAMELERI 775 alma ziraat olunmayan yerlerden resm-i zemin
al~ nmaya ve kazay-~~ Darende'de olan mülk debba~~ dükkanlar~ ndan resm alurlar imi~~ bid'at oldu~u
sebebden ref olundu nesne al~ nmaya ehl-i örf olanlar kanun-~~ mezburdan tecavüz etmeyeler ederler ise hakimü'l vakt olanlar yazub 6o. der-i devlete
arz ede ler
Tapu Kadastro Genel Müdürlü~ü Ar~ivi, no 153, ~~ b- 5b Kanunname-i Livay-~~ Divri~i
~ . Livay-~~ mezburda vaki olan ekserya kura ve mezari ve k~ t'a-1 arazide
hisse-i malikâne ve divani deyü ziraat ve h~raset ile has~l olan gallat~ n
be~te birisi ç~kub iki defa ö~r al~nmak beynennas âdet-i kadimeleri olmu~dur
Mesela külliyen ziraat olunan yerlerde tasarruf-~~ arz malikâne ile tabir olunur ki
bihasbe~~er'i ~erif mülk ve vak~f etdükleri ol tasarruf-~~ arzd~r ve meunet-i
arz divani deyü tahrir olunur ki beytülmal-i müslimine aid olacakd~ r
Pes her karye ve mezari ve arazideki malikane ve divani deyü i~aret olunur bihas
be~~er' mülkiyeti ve vakfiyeti sabit olanlara hisse-i malikâneden istihkak~~
9. her ne ise tayin olunur istihkaklar~ ndan zaid malikâneden hisse kalursa
~~ o. ol zaid kalan hisse-i malikâne ile canib-i divanisinin baz~~ hisse-i hümayuna
1. ve baz~~ timara kayd olunmu~dur Reayamn cümle has~l olan gallat~~ be~te bir k~sm~~
olunub vak~f ve mülk olan kura ve mezaride ne has~l olursa iki bölük olub bir bölü~ünden evkaf ve emlak sahibleri badessubut defter-i cedide kayd ettürdükleri hisselerine
göre mahsullerine mutasarr~f olalar Ve be~te bir has~ldan gayri sab~ ka k~ rk kilede bir kile salariye deyü al~nurm~~~ mukaddema ~~ 7. vilayet kitabet olundukda bid'atdir deyü ref olunmu~~
vak~a salariye yaln~z ö~r al~nan yerlerde laz~m olub
livay-~~ mezburda ziraat olunan gallat be~de bir k~s~ m olunma~la salariye zulm olma~~n geru merfu kayd olunmu~dur reayaya asla salariye teklif olunmaya ve livay-~~ mezburda vaki olan ba~çeler ö~rü defter-i atikde ekserya maktu' kayd olunub sâl be sâl ba~çe ö~rün bervech-i nakd vere
gelmi~ler sebebi meyve zaman~nda ekser reaya evladile ba~çelerin- de
mütemekkin olma~la ö~r-i meyve hak üzre zabt olunma'ga kabil olmayub ol ecilden bervech-i nakd yaz~lm~~~ haliya
dahi mütehammil oldu~u üzre giru bervech-i nakd kayd olunub kura ve mezari mahsulat~~ içinde mahalline kayd olunmu~dur ana göre amel oluna Ve resm-i yatak kayd olunan mahallerde sancakbeyi
ve sipahiler yerlü raiyet k~~latdu~u koyundan resm-i yatak alurlar imi~~ Bid'at oldu~u sebebden defter-i atikde ref olunub kanun-1 kadim üzre haricden k~~layanlardan alma Yaz~lu raiyetlerden resm al~ nmaya deyü kayd olunma~~n ol~geldü~ü
üzre ibka olundu Ve resm-i yaylak kayd olunmayan yerlerden Zulmen resm-i yaylak taleb ederler imi~~ 01 dahi bid'at ve zulm-i sarih olma~~n ref olundu Minbaad defter-i cedide resm-i yaylak kayd olunan yaylaklardan al~ nub defter-i cedide resm-i
DivRI~I SANCA~I KANUNNAMELERI 777
yaylak kayd olunmayan yerlerden al~ nmayub yerlü reaya kadimden
yaylayu geldü~ü yerlerde yaylayub defter-i cedide ve ol~gelene muhalif ve resm-i yaylak taleb olunmaya Ve sancakbeyleri ve sipahiler
raiyetlerin birkaç gün ot biçme~e deyü alub gidüb i~lerin battal ederler imi~~ Bid'at oldu~u sebebden ref olundu
Akçalanyla rençber tutub biçdüreler raiyeti incitmeyeler ve zikr olunan sancakda reayadan y~lda bir kere ya~~ ve keçe ve odun ve arpa ve otluk ve saman ve kömür salub cüz'i nesne verürler imi~~ Bid'at oldu~u sebebden ref olundu Her ne haccetleri olursa narh-~~ ruzi üzre pazarda satun alalar Reayay~~ incitmeyeler Ve sancak suba~~ lar~~ reaya taifesine konub yem ve yemek alurlar imi~~ Bid'at oldu~u sebebden ref olundu Güçle
kimesnenin evine konub yem ve yemek almayalar Alduklar~ nda her ne
olursa de~er bahalarile alalar Reayadan güçle nesne almayalar Ve sancakbeyleri ve suba~~ lar~~ ve sair sipahiler av murad edinüb nice defa reayay~~ sürüb i~lerinden korlar~~ imi~~ Ve nice günler dahi tutub güçle atlar~ n bekledürler imi~~ Bid'at oldu~u sebebden ref olundu Sayd murad etdüklerinde halka nida edeler kendü ihtiyarile varan yara Güçle
kimesneyi ava sürmeyeler Ve at dahi bekletmeyeler Ve livay-~~ mezburda
memleha olub reaya ol memlehadan evlerine yemek için tuz götürseler yerün amili tuz götürdün deyü bac alurlar imi~~ 6o. Ve kendü ba~~ndan ve ba~çesinden has~l olan yemi~lerden
yükledüb ahara satma~a gider olduklar~ nda âmilleri
bac alurlar imi~~ Kadimden ol~gelmedü~ü sebebden ref olundu 01 as~l evleri harc~~ içün tuz alsalar ve kendü yemi~lerin ahara satma~a gitseler anlar~ n gibilerden bac al~nmaya
Zikr olan merfuat~ n cümlesi defter-i atikde merfu' kayd olunub ve hakikat-i hal zulm olma~~n girü merfu' kayd olunmu~dur Ehl-i ~er' olan mucibile amel edüb hilafina cevaz
göstermeye Ve resm-i çift tamam çift yaz~lan reayadan elli~er akça ve ilim çift yaz~lanlardan yirmi be~~ akça
ve evlü bennakden on iki~er akça ve ekinlü bennakden on sekiz akça
ve ekinlü bennakden on sekiz akça ve mücerredden alt~~ar akça 7 al~ na Artuk al~ nmaya Deftere yaz~lmayan mücerredler madem ki
atalar~~ hizmetinde olalar Ve atalar~~ etmeklerin yiyeler anlarun gibilerden nesne al~nmaya Ve ~ol mücerred ki defterde mücerred kayd
olunmu~~ ola veyahut müstakil kisbi olanlar~n gibilerden
alt~~ar akça resm al~na Ve livay-~~ mezburda olan kura ve mezari s~ norlar~ ndan haric reaya ziraat etdükleri yerlerden
kanun-~~ kadim üzre iki dönüme bir akça resm al~na Ve âdet-i a~namdan iki koyuna bir akça al~ na amma mevsimi may~sd~r may~s
girüb koyun kuzuya karu~dukda ikisinden bir akça resm al~na Ve resm-i küvare kadimü'l eyyamdan kovan ba~~ na iki~er akça resm al~nurmu~~
8 ~~ . yine öyle al~na Amma ö~ür mikdar~~ bal eyleyen kovanlardan al~na ö~ür mikdar~~ bal eylemeyen kovanlardan hesab~ nca resm al~na Artuk
al~nmaya Ve bir raiyet mülk koyan~ n kendü karyesi topra~~ndan ç~karub
ahar topra~a iledüb anda yaylayub bal yerse n~sf resmin raiyet sahibi ve msf resmin toprak sahibi alur ~ki resm taleb etmeyeler Ve resm-i âsiyab y~l yürüyen de~irmenlerden altm~~~ akça ve alt~~ ay yürüyen de~irmenlerden otuz akça al~ na Ziyade al~nmaya Ve cürüm ve cinayet
hususunda bir kimesne katl-i nefs etse yerine k~sas olunmasa dört yüz akça cürm al~na ve k~l~ç ve b~çak ç~ karsa iki~er yüz akça cürm al~ na Amma mecruh edüb dö~e~e dü~ürse iki yüz akça cerimeden gayri mecruhun melhem bahas~ n ve ücret-i tabibin vere ve ba~~
yarsa otuz akça cerime al~na ve reaya biribirile dö~ü~seler kad~~ kat~ nda sabit olub tazir olunsa iki a~aca bir akça cürm al~na Ehl-i örf olanlar kanun-~~ mezburdan tecavüz eylemeyeler ederlerse
DIVRI~I SANCA~I KANUNNAMELERI 779 NOT
Bu yaz~m~z~~ bas~ma verdikten sonra, Ba~bakanl~k Osmanl~~ Ar~ivi (Maliyeden Müdevver, no 3332)'nde Akçada~, Divri~i ve Darende'nin "merkez, muhtelif nahiye ve köylerinde bulunan cami, mescit, medrese, zaviye ve di~er baz~~ evkaf, emlak ve akarat~n... has~lat~n~~ ve yektinlar~n~~ ihtiva" eden bir defter bulduk. Defterin ba~~ taraf~~ eksik olup 925/1519 tarihini ta~~maktad~ r. Ayr~ca il yaz~c~s~~ defterin Yavuz Sultan Selim zaman~nda düzenlendi~ini belirtmektedir (s. 16). Bu belge, fetihten sonra Divri~i'de yap~lan vak~f ve mülklerin ilk tefti~inin sonuçlar~~ olarak görülmektedir. Bu aç~dan büyük bir de~er ta~~maktad~r. Ayr~~ br ara~t~rma konusu olarak ele alaca~~m~z bu defterin ~imdilik varl~~~n~~ bildirmekle yetiniyoruz.