• Sonuç bulunamadı

Beyoğlu'nun gerçek kurtuluşu kültürel yapının güçlendirilmesinde:Hedef birahaneler mi?

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Beyoğlu'nun gerçek kurtuluşu kültürel yapının güçlendirilmesinde:Hedef birahaneler mi?"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

15 TEM M UZ 1988

KULTUR

SİNEMA

ATİLLA DORSAY

Beyoğlu’nun gerçek kurtuluşu kültürel yapının güçlendirilmesinde

Hedef birahaneler mi?

Beyoğlu’ndan

birahaneler

kaldırılacak, yerine

lüks restoran ve

dükkânlar

yapılacakmış. Onu

açtım, bunu kapattım,

şuna izin verdim,

buna vermedim

anlayışı, bana çağdaş

bir belediye başkanını

değil, Osmanlı

kadılarının fetvalarını

anımsatıyor.

Bizim belediye başkanlanmız il­ ginç kişilikler. Kimi zaman çok ba­ şardı işler yapıyorlar. Ardından bir uygulama veya bir beyanat geliyor. Sanki o işleri yapanlar onlar değil. Hemen hepsinde olumlu ve olum­ suz “icraat”ın çarpıştığı birer Dr. Jekyll ve Mr. Hyde kişiliği var sanki!

Beyoğlu Belediye Başkam Sayın Haluk Oztürkatalay da öyle.. Be- yoğlu’nu gerçekten sevdiğini, bir şeyler yapmak için çırpındığını gördüğümüz, halkın içinden gel­ miş başkan, olumlu olumsuz işle­ ri ve sözleriyle bizi şaşırtıyor. İs­ tiklal Caddesi üzerindeki binaların onarımı ve caddenin “ihyası” için gösterdiği çabayı, nedense Beyoğ­ lu’nun tümü, arka ve yan sokak­ ları için göstermiyor başkan. Tü- nel-Galatasaray arası çoktan yapı­ lıp biten kaldırım ve ışıklandırma çabası, Galatasaray-Thksim arasın­ da nedense bir türlü yapılamıyor. Çiçek Pasajı’mn restorasyonu için esnafı teşvik ederek yapılan ve 3 ayda biten onanm çalışması olağa­ nüstü. Yalnız bir eski yapı değil, Beyoğlu’nu Beyoğlu ve İstanbul’u

haneleri kovmaktan önemli işler var. Örneğin, bomboş duran ya da yanlış amaçlarla kullanılan geçmişin görkemli binalarını, salonlarını kurtarmak. Bir dönemin ünlü Cercle D'Orient binası da bunlardan biri. Bıi görkemli ve sağ­ lam binanın onarılıp kültürel, sanatsal etkinliklere ayrılması kötü mü olur?

İstanbul yapan öğelerden biri ye­ niden kazandırıldı kente Ama aynı başkanın son beyanatına bakınız: Beyoğlu’ndan tüm birahaneler kal- dınlacak, yerlerine “lüks restoran­ lar veya dükkânlar” yapılacakmış. İşin hukuksal yanını, başkanın

Beyoğlu’nu birahanelerden “temizlemek” için hangi yasaya dayanacağım bilmiyorum, öyle ya, birahane açmak yasak olmadığına göre, “Beyoğlu’nda birahane aç- mak/işletmek yasağı”nı nasıl ge­ tirecek sayın başkan? Ama işin ru­

BEYOĞLU’NU BEYOĞLU YAPAK — Artık bomboş duran Markiz Pastanesi de Beyoğlu’ nu Beyoğlu. İstanbul’ u İstan­ bul yapan mekânlardan biri. Anılarla -yüklü koca bir tarih. Zamanında edebiyatın, kültürün merkezlerinden biri ol­ muş. Ama bugün, kendisine bir işlev kazandırılmasını bekliyor. Beyoğlu düzenlemesinde Markiz'in yeri olsa gerek.

huna bakalım. Birahane sevdalısı hiç değilim. Hatta Beyoğlu’nun ve tüm kentin birahaneler tarafından istila edildiği geçmiş yıllarda, bu “ayakta, çabuk, yalnız ve kötü” iç­ ki tüketme yerlerinin geleneksel meyhane kültürünün yerini aldığı konusunda benim de naçizane kaygılarımı belirten birkaç yazım çıktı. Ama bir sokağı, bir cadde­ yi, bir semti “temizlemek” için “zecri” önlemlerden, baskıcı uygu­ lamalardan yana da hiç değilim.. Beyoğlu’nu birahanelerden, lahma­ cunculardan “temizleyerek” bu caddenin kurtarılacağına hiç inan­ mıyorum. Bırakalım, birahane de, lahmacuncu da kalsın.. Bunlar da, Beyoğlu gibi yaşama dönük olan, olması gereken bir caddede birer çeşittir, birer çeşnidir. “Beyoğlu’n-

daki tüm eğlence yerlerini kaldı­ rıp Talimhane’ye toplamak” veya “tüm birahaneleri kapatmak” gi­ bi sosyalist ülke uygulamalarını anımsatan tutumların, ne gerçek demokrasiyle ne yasalarla ne de çağdaş bir şehircilikle bağdaşabi­ leceğini sanmıyorum. Birahaneyi teşvik etmezsin veya meyhaneyi, lokantayı ona kıyasla daha çok teş­ vik edersin. Edebiliyorsan.. Ama onu açtım, bunu kapattım, şuna izin verdim, buna vermedim dav­ ranışı bana çağdaş bir başkam de­ ğil, Osmanlı kadılarının fetvaları­ nı anımsatıyor...

Kuşkusuz ki asıl amaç Beyoğlu1- nu, özellikle de İstiklal Caddesi ni “ rant” sahiplerine, sermayeye açmak, buranın sımfsal yapısını, buraya gelip gidenlerin sımfsal ya­ pısını değiştirmek.. Doğrusu, ay­ lar önce sevgili Doğan Hızlan’m da yazmış olduğu gibi, Beyoğlu’nun gerçek “kurtuluşu” bence bu sem­ tin kültürel yapısının güçlendiril­ mesine bağlı gözüküyor. Beyoğlu, kültür, ticaret ve turizmin iç içe ol­ duğu, yaşayan, canlı bir semt ol­ malı; lokanta/meyhaneleriyle, si- nema/tiyatrolarıyla, galeri/kitap- çılanyla, çiçek, takı, elişi sergile­ meleriyle... Ama bunun için örne­ ğin kapalı duran salonların, Kara­ ca Tiyatrosu’nun, eski Komedi Ti- yatrosu’nun, Yeni Melek’in yeniden kente kazandırılması, koca Cerc­ le D’Orient binasına bir işlev ge­ tirilmesi, seks sineması ticaretine terk edilmiş bulunan geçmişin o paha biçilmez salonlarının Alka- zar’m, Ses (eski Fransız) Tiyatro­ su’nun, Rüya’mn, Elhamra'nın el­ den geçirilip gerçek sanat merkez­ lerine dönüştürülmesi gerekiyor. Bu kültürel altyapı yönünde hiçbir etkinlik yokken, birahane ve eğlen­ ce yerlerine yöneltilen tehditler, sü­ rekli “dükkân, işyeri” sözcükleri, am acın Beyoğlu’nu gerçekten “kurtarmak” değil, halkı, küçük insanları buradan kovmak ve ye­ rine büyük rant artışı kazanmış bir işyeri/büro semti kurmak olduğu­ nu düşündürüyor insana... Halkın içinden gelen bir başkanın, biraha­ nede akşam bir tek atan garip va­ tandaşı değil, daha başka şeyleri kendine hedef alması gerekir sa­ nıyorum.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Biz burada makale düze- yini aşmamak için sadece Mevlânâ’nın Mesnevî’si bağlamında onun dört halife ile ilgili görüşlerine yer vereceğiz..

Methali gayet dar olan bu binanın iç salonu da dar ve uzun­ dur ve bu ince uzun salondan kaldırılan masa ve iskemlelerin yerine, ortada bir geçit bırakarak

pal›lar içinse, hem baflar›l› olmak, hem de iyi vakit geçirmek önemli." Science, 6 Temmuz 2001 Normal verici yumurtadan genetik malzeme al›n›r Anne olacak normal

Cornsweet uyar›s›yla, geleneksel eflzamanl› parlakl›k kontrast› uyar›s›- n›n ortak paydas› flu: Farkl› yans›t›c›- l›ktaki alanlar› s›n›rlayan, ayn›

Fransa’da Atom Enerjisi Komisyo- nu (CEA) ve Fransa Devlet Bilim- sel Araştırma Merkezi’nin (CNRS) katıldığı iki uluslararası program şunu ortaya koydu: Bize yakın iki gökadaya

Mü- ( sabaka bittikten sonra yazıları tet-( kik ederek kararınızı verecek ve< (kadını anlatan erkek muharrir - lerden birinci olarak şunu, ikinci olarak şunu,

Suriyeli sığınmacılara ilişkin olarak politik başarı, genel sorun kaynağı, sosyal ve ekonomik katkı ile toplumsal sorun kaynağı konularındaki katılımcı algıları

Ces promesses ont été tenues et même amplifiées, grâce au second « événement » qui nous proposait une rencontre avec le Soufisme et l’étrange confrérie