TAR~H~NDEK~~ YER~~
MUSTAFA SANAL* - T~MUR DEM~R**G~R~~~
Osmanl~~ ~mparatorlu~u'nda e~itim alan~nda görülen bat~l~la~ma tesiri ilk olarak askeri okullarla ba~lam~~t~r. Bu ac~dan mühendishaneler Osmanl~~ ~mparatorlu~u'nda bat~~ tarz~~ aç~lan e~itim kurumlar~n~n ilk örne~ini te~kil etmesi bak~m~ndan önem arzetmektedirl. Devletin bat~~ kar~~s~nda u~rad~~~~ askeri ma~lubiyetler ilk olarak bu alanda ~slahatlar~n gerekli görülmesine yol açm~~t~r. Aç~lan askeri okullara ilk defa d~~ar~dan hocalar getirilmi~~ ve ilk kez bat~~ dilleri (~ngilizce ve Frans~zca) bu okullarda ö~retilmeye ba~lan-m~~t~r. Bu yönü ile askeri okullar, Osmanl~lar~n bat~ya aç~lan penceresi ol-mu~tur'.
~lk mühendishane te~ebbüsüne I. Mahmut döneminde, 1734 senesinde rastlan~lmaktad~r. Bu dönem de Comte de Bonneval'a Üsküdar'da bir humbarac~~ k~~las~~ kurdurularak burada "Humbarahane-i Mühendishane" isim-li bir dershane aç~lm~~t~r. Yeni~ehir Müftüsü Hac~~ Mehmet Efendizâde Mehmet Efendi buraya hoca tayin edilmi~tir. Buraya Haseki, Bo~aziçi ve Bostanc~~ ocaklar~ndan ö~renciler seçilerek al~nm~~t~r'. Fakat yeniçeri tehdi-di do~unca bu kurum kapat~lm~~t~r.
* Doç.Dr., Erciyes Üniversitesi E~itim Fakültesi E~itim Bilimleri Bölümü Ö~retim Üyesi, Kayseri/TÜRK~YE.
.* Bilim Uzman~, Avanos Özkonak Hac~~ Halil Türkan Anadolu Ö~retmen Lisesi, Avanos, Nev~ehirfTÜRK~YE
Ekmeleddin ~hsano~lu, "Tanzimat Öncesi ve Tanzimat Dönemi Osmanl~~ Bilim ve E~itim Anlay~~~", 150. Y~l~nda Tanzimat, Yay~na Haz~rlayan: H. Dursun Y~ld~z, TTK Yay. Ankara 1992, s. 350.
Yahya Akyüz, Türk E~itim Tarihi (Ba~lang~çtan 1999'a Kadar), 7.Bask~, ~stanbul 1999, s. 125.
Hasan Ali Koçer, Türkiye'de Modern E~itimin Do~u~u ve Geli~imi (1773 — 1923), MEB Yay~nlar~, ~stanbul 1991, s. 23.
168 MUSTAFA ~ANAL — T~MUR DEM~R
Osmanl~~ Devleti bir kara devleti oldu~u kadar ayn~~ zamanda bir deniz devletidir. Akdeniz'i çepeçevre saran s~n~rlar~, Karadeniz ve güneyde Hint Okyanusu, Osmanl~~ için donanmay~~ da önemli hale getirmi~tir. Ama süreç içerisinde Osmanl~~ gerilemeye ba~lad~~~~ vakit kara ordusu daha önemli hale gelmeye ba~lam~~, deniz gücü ise yeterli ilgiyi görememi~~ ve k~t imkanlarm~~ daha çok kara ordusuna harcamak zorunda kalm~~t~r. Mesela donanmaya büyük önem veren Sultan Abdülaziz döneminde deniz kuvvetlerinin bütçesi 24 milyon 191 lira iken, kara ordusunun bütçesi ise 95 milyon 198 bin lira idi'. Görüldü~ü gibi donanma bütçesi kara ordusunun bütçesinin 1/4'ü ka-dard~r. Bütün bunlara ra~men denizcilik konusunda da yenile~me te~ebbüs-leri de ihmal edilmemeye çal~~~lm~~t~r. Bahriye Mektebi de bu sürecin bir a~amas~~ kabul edilebilir. Osmanl~~ kara ordusunu ~slah çal~~malar~~ daha son-ra donanmaya ve donanmayla ilgili alanlason-ra da sison-rayet etmi~tir. Donanmaya nitelikli eleman yeti~tirme amac~yla e~itime önem verilmi~~ bunun sonucu olarak da önce Mither~chshane-i Hiimâytin daha sonra da Mekteb-i Bah- riye ismini alacak olan e~itim müesseseleri aç~lm~~t~r. Denizcilik e~itimi
ala-n~nda devlet eliyle yukar~da zikredilen mektep aç~ld~~~~ gibi denizcilik e~iti-mi veren özel e~itim kurumlar~~ da aç~lm~~t~r. Bu kurumlar~n baz~lar~~ izinsiz olarak aç~lm~~t~r. Son derece teknik olan böyle bir konuda rastgele e~itim verilemeyece~i için, Ayd~n, Selanik, Girit, Sayda, K~br~s, Biga, Izmit, T~rhala, Sak~z, Bozcaada, Gemlik, ~stanköy, Teke, Limni, Tekfiirda~~, Er-dek, Cezair-i Bahri Sefid vali ve mutasarr~flar~na gönderilen emirle bu okul-lar~n aç~lmas~na müsaade edilmemesi istenmi~tir5. Ayr~ca 1 Nisan 1851 tarihli bir belgede hangi ~artlarda özel Bahriye Mektebi açacaklar~~ belirtil-mi~tir. Cezair-i Bahr-i Sefid'in muhtelif yerlerinde aç~lan bahriye mekteple-rinde Fünün-~~ Bahriye okutuldu~una dair haberlerin payitahta ula~mas~~ üzerine, bu ~ekilde ruhsats~z ve habersiz mektep aç~larak talebe okutulmas~~ men edilmi~tir. Bunun için gerekli usulün belirtildi~i tezkirede, önce konu-nun mahalli idarecilere ve meclise bildirilmesi istenmi~tir. Mektebin aç~lma-s~n~n söz konusu mahal için uygun olup olmad~~~na dair yap~lacak meclis ara~t~rmas~mn ard~ndan uygun bulundu~u takdirde mahalli meclisin resmi yaz~s~yla teklif Bahriye Nezareti Meclisi'ne iletilir. Bahriye Meclisi, mektebin aç~lmas~n~~ gerekli görüp izin verdi~i takdirde, talebeler yap~lacak imtihan~n ard~ndan aç~lacak mektebe kabul ve kay~t olunurlar. Bunun haricinde bir
'~akir Batmaz, Bilinmeyen Yönleriyle Osmanh Bahriyesi, ~stanbul 2010, s. 126.
Ali ~hsan Gencer, "Özel Bahriye Mektepleri Hakk~nda Bir Genelge (1851)", ~stanbul Ü.
usül takip edilerek mahalli mekteplerin aç~lmas~~ mümkün de~ildir'. 1 ~ubat 1851 tarihli ba~ka bir belgeden de Sak~z adas~nda ruhsat verilmi~~ bir bahri-ye mektebi oldu~u anla~~lmaktad~r'.
1. HEYBEL~ADA BAHR~YE MEKTEB~N~N KURULU~U VE GE-L~~~M~~
1768-1774 Osmanl~~ — Rus sava~~~ s~ras~nda 1770 senesinde cereyan eden Çe~me facias~nda donanmas~~ Ruslar taraf~ndan yak~lan Osmanl~~ Dev-leti, denizcilik e~itimi için de reformun ~art oldu~unu görmü~~ ve bu amaçla ça~~n ~artlar~na göre bir okul aç~lmas~~ kararla~t~r~lm~~t~r. Aç~lan bu ilk okul
"Hendesehane" veya "Hendesehane-i Bahri" ismiyle Kaptan-~~ Derya Cezayirli
Gazi Hasan Pa~a'n~n gayretleriyle ~stanbul Kas~mpa~a'da Dara~ac~~ denilen mevkide 18 Kas~m 1776 tarihinde kurulmu~tu?. Okulun kurulu~unda Ba-ron de Tott ve Kampel Mustafa A~a'mn etkileri önemlidir'. Hendesehane'nin ilk hocas~~ Cezayirli Hasan Hoca isimli bir denizci idi. Bu ~ahs~n ~talyanca ve Frans~zcay~~ iyi bilen bir ki~i oldu~u bilinmektedir. Ba~-lang~çta dört s~n~f olarak kurulan mektep, biri güverte subay~~ ve kaptan, di~eri in~âiye mühendisi yeti~tirmek üzere iki k~s~mdan müte~ekkildi. Gü-verte s~n~f~nda okuyanlar okulu bitirince gemilerde s~ras~yla jurnal hocas~~ (mal sorumlusu), çorba hocas~~ (ikmal subay~), ba~~ hoca (seyir subay~) oluyor ve nihayet tekrar s~navdan geçirilerek gemi kumandanl~~~na yükseliyorlard~. ~n~âiye s~n~f~nda okuyanlar ise tersanelerde gemi in~a mühendisli~ine ayr~-hyorlard11°.
Hendesehane'nin aç~lmas~ndan bir müddet sonra Hendesehane'nin bulundu~u yer ihtiyaca cevap vermedi~inden Tersane Emini Mehmet Ataul-lah Bey döneminde 1784 senesinde ~imdiki Camialt~~ denen yerde bir kaç odadan müte~ekkil yeni bir mühendishane binas~~ yap~ld~". Ruslar K~r~m'~n içi~lerine kar~~malar~ndan dolay~~ Osmanl~~ Devleti tedbir olarak Fransa'dan kale ve istihkâm subaylar~~ getirdi. Bu subaylar~n o günün ~artlar~nda e~itim verebilecekleri ba~ka bir okul olmad~~~~ için bu hendesehanede kurs mahiye-tinde ders vermeleri uygun görüldü'. Bu mühendisler, 1788 y~l~nda Rusla-
ROA, A. MKT. UM, 54/17. 7 BOA, ~. MVL, 199/6201.
TDV Al~m Ansiklopedisi, "Bahriye Mektebi" maddesi c. 4, ~stanbul 1991, s. 509,
9 ~akir Batmaz, Bilinmeyen Yönleriyle Osmanl~~ Bahriyesi, s. 89. ~° TDV ~slâm Ansiklopedisi, "Bahriye Mektebi" maddesi c. 4, s. 509.
"Fevzi Kurto~lu, Deniz Mektepleri Tarihçesi (1928-1939), Genel Kurmay B~k. Deniz ~ubesi Yay., ~stanbul 1941, s. 3.
170 MUSTAFA ~ANAL — TIMUR DEMIR
r~n Avusturya vas~tas~yla Frans~zlara etki etmeleri sonucu geri ça~r~lm~~lar-d~r. Bunun üzerine sürekli olarak kara istihkâm ve topçu yeti~tirmek için 1795 y~l~nda Hal~c~o~luinda "Mühendishane-i Berri-i Hümâyün" ismiyle yeni bir okul aç~lm~~t~r. Bu esnada deniz mühendishanesinin ismi de "Mühen-dishane-i Bahri-i Hümâyün" olarak de~i~tirilmi~tir".
1807 senesindeki Kabakç~~ Mustafa isyan~~ mektep için tam bir durak-lama dönemi olmu~tur. Bu olay ve sonras~nda gerçekle~en taht de~i~iklikleri mektebin bir hayli ihmal edilmesine sebep olmu~~ bu durum okulun gelirle-rine de yans~m~~t~r. Bunun neticesi olarak talebeler ve hocalar paras~zl~k yüzünden okul d~~~nda i~ler bulmaya ba~lam~~lard~r". Bu s~k~nt~l~~ dönemde 1821'de Kas~mpa~a'da ç~kan yang~n tersaneye de s~çram~~, pek çok yerle birlikte mektep binas~~ da yanm~~ur". Yang~ndan sonra bir sene kadar mek-tep, Emin Kö~kü ve Çorlulu Ali Pa~a Camii gibi yerlerde e~itim yapt~ktan sonra Parmakkap~~ civar~nda bulunan Errehane (b~çk~~ ma~azas~) tadil edile-rek buras~~ mektep binas~~ olarak kullan~lmaya ba~lanm~~ur".
Mühendishane-i Bahri Hümâyûn, III. Selim zaman~nda giri~ilen re-form hareketleriyle daha da geli~tirilmi~~ ise de 1828-1829 Osmanl~—Rus harbinde ne Mekteb-i Bahriye'den yeti~mi~~ bir kaptana ne de kara mühen-dishanesinden yeti~mi~~ bir subaya rastlanmam~~t~r'.
2. MEKTEB~N HEYBELIADA'YA TA~INMASI VE MEKTEB~N ~N-~ASI
II. Mahmut döneminde yeniçeri oca~~n~n da kald~r~lmas~yla özellikle askeri e~itim kurumlar~~ noktas~nda yenilik faaliyetleri ba~lat~lm~~t~r. Askeri e~itim alan~ndaki bu de~i~ikliklerden Mekteb-i Bahriye de nasibini alm~~t~r. Nitekim II. Mahmut orta havuzun in~aat~~ dolay~s~yla Divanhane'ye geldi~i vakit Bahriye Mektebi'nin içinde bulundu~u s~k~nt~~ kendisine iletilmi~~ ve bunun neticesi olarak yeni bir mektep in~as~~ için müsaade al~nm~~t~r". 1828 y~l~nda ~u anda Kas~mpa~a Deniz Hastanesi olarak kullan~lan yerde bulunan Gazi Hasan Pa~a kona~~~ sat~n al~narak y~k~lm~~~ ve yerine 400 ö~renci kapasi-teli yeni bir mektep in~as~na ba~lanm~~t~r 19. Mevcut mektep geçici olarak
13 TDV ~slâm Ansiklopedisi, "Bahriye Mektebi" maddesi c. 4, s. 510.
"Safvet, Bahriyemiz Tarihinden Filasalar, Matbaa-i Bahriye, Nisan 1329, s. 71-79. 15 TDV ~slâm Ansiklopedisi, "Bahriye Mektebi" maddesi c. 4, s. 510.
'8 Fevzi Kurto~lu, Deniz Mektepleri Tarihçesi (1928-1939), s. 14.
17 Ali ~hsan Gencer, Bahriye'de Yap~lan Islahat Hareketleri ve Bahriye Nezareti'nin Kurulu~u
(I789-1867),TTK Yay~nlar~~ Ankara, 2001, s. 261.
'8 Fevzi Kurto~lu, Deniz Mektepleri Tarihçesi (1928-1939), s. 17. 19 TDV ~slâm Ansiklopedisi, "Bahriye Mektebi" maddesi c. 4, s. 510.
Heybeliada'da bulunan Levent K~~lasina ta~~nm~~t~r. Buradaki k~~lan~n ta-mir ve tadili için yap~lan çal~~malara dair elimizde bulunan bir belgede bu-raya harcanan masraf~n bir k~sm~~ belirtilmektedir. Belgede Mürefteli Oyarnoz Reisten al~nan 55300 adet kiremidin bedeli olarak 4147 kuru~un tersane hazinesi taraf~ndan kar~~land~~~~ ifade edilmektedir".
Patrona Mustafa Pa~a'n~n mektep naz~rl~~~na getirilmesi mektepte pek çok de~i~ikli~i de beraberinde getirmi~tir. 1847 senesinde naz~rl~~a getiri-len Mustafa Pa~a ilk olarak bir lâyiha haz~rlam~~t~r. Bu layiha ile okul düzen-li, planl~~ ve ça~~n gereklerini yerine getirmeye çal~~an bir e~itim kurumu olmaya do~ru yol almaya ba~lam~~t~r. Mustafa Pa~a'n~n haz~rlad~~~~ layihada mektebin durumu ~u cümlelerle ifade edilmi~tir':
Halen (1848) mektepte mevcut ö~rencilerin ço~unlu~u sabi olup henüz ne Kur'an-1 Kerim okuyabiliyorlar ne de do~ru dürüst yaz~~ ya-zabiliyorlar. Okulda bir müddet bunlar~n ö~renilebilmesi için ö~renci-lere zaman ayr~lmaktad~r. Bundan böyle okula ö~renci kaydolurken 14-16 ya~~ aras~~ ö~rencilerin al~nmas~na ve Kur'an-~~ Kerimi hatmetmi~~ ve yaz~~ yazmay~~ ö~renmi~~ olmak ~art~~ aranmas~na.
Mektep naz~r~~ Patrona Mustafa Pa~a, kaleme ald~~~~ layihada mektebin Kas~mpa~a'daki binas~n~n 400 ki~ilik olarak yap~lm~~~ olmas~na ra~men oku-lun bu kadar ö~renciyi alacak kapasitede olmad~~~n~~ belirtmi~tir". Ayr~ca mektebin fiziksel imkânlar~~ aç~lmas~~ dü~ünülen Bahriye ~dadisi'nin yap~lma-s~~ için gerekli olan alana da müsait de~ildi. Buna mukabil Heybeliada hem bahriye hem de idadiye s~mflar~n~~ bar~nd~racak mekânsal bir konuma sahip-ti. Askeri deniz hastanesi aç~lmak istendi~inde tersaneye yak~n olu~u, tepede havadar bir yer olmas~~ gibi sebeplerle Kas~mpa~a'daki Bahriye Mektebi'nin bulundu~u yer bu i~~ için uygun görülmü~tür. Heybeliada'da daha önce mek-tep olarak kullan~lan yer, daha da geni~letilerek mektebin buraya ta~~nmas~~ için çal~~malar ba~lat~lm~~t~r. Deniz Müzesi Ar~ivi'nde bulunan bir belgede bu konuya de~inilerek ve ilgili ar~iv belgesinde ~u ifadelere yer verilmi~tir:
übbehet-melzüm-~~ âsafâneleri buyuruldu~u üzere adada bulunan atik Mekteb-i Bahriye'nin tamirat~~ icabiyesi bil-icra mekteb ~âkirdân~n~n oraya nakil olunmas~...'
Bu gibi sebeplerle Mekteb-i Bahriye'nin Heybeliada'daki eski k~~las~na, ondan bo~alacak yere de Sak~za~ac~'ndaki Bahriye Hastanesi'nin ta~~nmas~-
20 C. BH, 125/6079.
2I Rasim Ünlü, Deniz Lisesi Tarihçesi, DKK Yay., s. 11.
22 Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, DKK yay~n~, s. 38.
172 MUSTAFA ~ANAL — T~MUR DEM~R
na karar verilmi~tir. Mekteb-i Bahriye'nin Heybeliada'ya nakli "Nevsal-i
Os-mani'de 14 Aral~k 1851 Cumartesi günü olarak gösterilmi~tir". 20 Haziran
1852 tarih ve 472 say~l~~ Takvim-i Vekâyi gazetesinde padi~ah~n "Mekteb-i
Bahriye'de taallüm-i fiinun etmekte olan ~akirdân~n icrâ-y~~ usul-i imtil~âniyyeleri z~mn~r~da mâh-~~ mezkürun on dördüncü günü cumartesi günü Feyz-i Bahri vapur-~~ I~iimayünu ile mezkûr aday~~ te~nf itti~i" haberi verilmektedir. Bu durum
mek-tebin 1851-1852 ö~retim y~l~n~~ Heybeliadaida tamamlad~~~n~~ göstermekte-dir. Sultan Abdülmecit'in Bahriye Mektebi'ne yak~n alâka gösterdi~i Tak-vim-i Vekâyiinin haberlerinden anla~~lmaktad~r. Mektebin fiziki durumuna gelince; bina 34 odal~d~r. Mektebin 30 yatakl~~ bir hastanesi, eczanesi, mat-baas~, mücellithanesi ve büyük bir kütüphanesi mevcuttur. Daha sonraki dönemde mektebin mevcut yap~s~n~n kifayet etmemesi sebebiyle ko~-u~lar ile okulun naz~rl~k dairesinin üstüne bir kat daha ilave edilmesine lüzum gö-rüldü~ü belirtilerek; in~aat maliyeti olarak 346 bin 526 kuru~~ Osmanl~~ liras~~ gerekti~i ifade edilmi~tir". Lüzum görüldükçe ba~ka ilaveler yap~ld~~~~ da bilinmektedir. Nitekim 1891 tarihli bir belgede mektebe Tüccar Kaptan Mektebi ve Torpido Mektebi aç~ld~~~~ için ilave in~aata lüzum görüldü~ü ve bu in~aat için ödenek tahsis edildi~i görülmektedir".
3. MEKTEBE KAYIT-KABUL ~ARTLARI 3.1. Talebenin Ya~~ S~n~r~~
1838 senesinde haz~rlanan kanunnamede mektebe al~nacaklar~n ya~~-n~n 12, nihayet 10 ya~~ndan küçük olmayacaklar~~ belirtilmi~tir". Fakat bu tarihte okulun e~itim süresi 8-9 seneyi bulmaktayd~. Bu yüzden okula küçük ya~ta talebe al~nmaya ba~lanm~~t~r. Bundan sonraki süreçte Bahriye mekte-bine genel olarak 13 il â 17 ya~lar~~ aras~ndaki ö~renciler al~nm~~t~r. Bu du-rum Patrona Mustafa Pa~a'n~n haz~rlad~~~~ layihada da ifade edilmi~~ ve mek-tebe al~nacak ö~rencilerin ya~~n~n 14 il â 16 olmas~~ gerekti~i belirtilmi~tir". Mektebe bu ya~larda al~nan talebenin mektepteki mesle~e dönük dersleri takip etmede ya~ad~~~~ zorluklar~n, e~itim-ö~retim aç~s~ndan arzu edilen hedefe ula~~lmas~n~~ geciktirdi~i fark edilmi~, bu duruma çözüm yollar~~ bu-lunmaya çal~~~lm~~t~r". Bu istenilmeyen durumu önlemek amac~yla Bahriye Mektebi'nin idadi (lise) k~sm~n~n kurulmas~na karar verilmi~tir».
24 Kenan Sayac~, a.g.e., s. 40. 2' DMA, MKT, 1305/32. 26 BOA, Y. PRK. B~K, 17/45.
27 Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, s. 25.
28
Fevzi Kurto~lu, Deniz Mektepleri Tarihçesi (1928-1939), s. 24.
29
Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, s. 43. 3° Rasim Ünlü, Deniz Lisesi Tarihçesi, s. 14.
1852 tarihli bir belgede mektebe müracaat eden bir ö~rencinin ya~~n~n büyük olmas~~ nedeniyle mektebe al~nmamas~~ kararla~t~r~lm~~t~r31. 1857 ta-rihli bir belgede ise rü~diyeyi bitiren ö~rencilerin ~aban ay~nda imtihan edilmek suretiyle gere~i kadar~n~n Mekteb-i ~dadiye-i ~âhâne'ye kabul edil-di~i, burada gerekli e~itimi alanlar~n Mekteb-i Bahriye'ye al~nd~~~~ ve bu ö~rencilerin 11 il â 13 ya~lar~nda olduklar~~ vurgulanm~~ur32. Bu ~arta daha sonraki senelerde de s~k~~ bir ~ekilde riayet edilmi~tir. 1892 tarihli bir belge-de ise mektebe kay~t için gönbelge-derilen talebelerin baz~lar~n~n ya~lar~n~n 18'i geçmesi dolay~s~yla mektebe kay~tlar~n~n mümkün olmayaca~~~ belirtilmi~-tir33. 1860 tarihli ba~ka bir belgede, Mekteb-i Bahriye'ye al~nacak ö~rencile-rin ya~lar~n~n 13'ten fazla olmamas~~ gerekti~i belirtilerek, rü~diyeyi bitiren ö~renciler aras~ndan seçilecek ö~rencilerde bu ~art~n da aranmas~~ gerekti~i ifade edilmi~tir'. 1876 tarihli ba~ka bir belgede de Girit eyaletinde bulunan bir ö~rencinin gerekli ~artlar~~ hâiz oldu~u ifade edilmi~tir'. Deniz Müze-si'nde bulunan ve 8 Ekim 1897 tarihinde Bahriye Mektebi'nden gönderildi-gine dair üzerine not dü~ülen matbu bir kitapç~kta yer alan nizamnamede, bu konuyla ilgili bilgilere de yer verilmi~tir. Kitapç~~~n içerdi~i nizamname-nin yürürlü~e girdi~i tarih belli de~ildir. Kitapç~~~n 13. sayfas~nda bu ko-nuyla ilgili olarak ~u bilgiler verilmi~tir: Mektebe kay~t olacak talebenin ya~~~ 12'den az ve 16'dan çok olmamal~d~r. Bedenen ve ruhen sa~lam olup olma-d~~~~ heyet-i s~hhiye taraf~ndan kontrol edilmelidir. 1915 tarihli nizamname-de mektebe al~nacaklar~n idadi, sultani bitirenlerin 15 ya~~ndan küçük 17 ya~~ndan büyük olmamalar~~ gerekti~i belirtilmi~tir'.
3.2. Kayd~~ Yap~lacak Ö~rencinin Mezun Oldu~u Okul
Mektep naz~r~~ Patrona Mustafa Pa~a 1848 senesinde haz~rlad~~~~ layi-hada mektebe rastgele ö~renci al~nd~~~n~, al~nan ö~rencilerin baz~lar~n~n okuma yazmay~~ bile iyi bilmedi~ini mü~ahede etmi~~ ve ö~renciyi haz~rlaya-cak mektepler aç~lana kadar zabitan ve bahriye mensuplar~n~n çocuklar~n~n öncelikle mektebe al~nmas~~ gerekti~ini vurgulam~~t~r. Zabitan ve bahriye mensuplar~n~n çocuklar~ndan mektebe yeteri kadar talebe temin edilemez
BOA, A. MKT. NZD, 51/48. 32
Kenan Sayac~, a.g.e., s. 43. DMA, MKT, 739/14. BOA, A. MKT. NZD, 312/49. BOA, MF. MKT, 38/70. DMA, MBN, 57/73.
174 MUSTAFA ~ANAL — T~MUR DEMIR
ise; okuma yazma bilen, Kur'an-~~ Kerim'i hatmetmi~, 14-16 ya~lar~ndaki gençlerden okula de ö~renci al~nabilece~i layihada belirtilmi~tir".
Mektebe, ö~renci haz~rlayan okullar~n aç~lmas~~ ülke genelinde zaman alaca~~~ için Patrona Mustafa Pa~a'n~n gayretleriyle 1852 senesinde Bahriye ~dadisi'nin aç~ld~~~~ görülmektedir". Bu konuyla ilgili olarak rü~diye açma te~ebbüsü de görülmü~tür. Ba~bakanl~k Osmanl~~ Ar~ivinde bulunan 1852 tarihli bir belgede, Mekteb-i Bahriye'ye ittihaz olunmak üzere Kas~mpa~a'da bulunan Piyale Pa~a Mektebi'nin rü~diye olarak aç~lmas~~ için te~ebbüs edil-di~i anla~~lmaktad~r". 1864 tarihli bir belgede ise mektebe kaydolacaklar~n rü~diye mezunu olmalar~~ gerekti~i belirtilerek bu ~artlar~~ ta~~mayan bir ada-y~n müracaat~n~n reddedildi~ini vurgulanm~~t~r40. 1877 tarihli bir belgede ise 1874 tarihinde Kasimpa~a'da Bahriye Rü~tiyesi'nin aç~ld~~~~ ifade edilmekte-dir. Bu belgede bahriyenin e~itim kalitesini art~rmak için kurulan komisyon karar~yla bu rü~diyenin ihdas edildi~i ifade edilmi~tir. Yine belgeden anla-~~ld~~~~ kadar~yla geçen üç sene zarf~nda mektep bekleneni vermekten uzak bir görünüm vermi~tir. Çünkü bahriyenin talebe ihtiyac~n~~ kar~~lamak üzere kurulan bu okul, yap~lan imtihanlar sonucunda ancak 18-20 ö~rencisini Mekteb-i Bahriye'ye gönderebilmi~tir. Oysa Mekteb-i Bahriye'nin senelik ö~renci ihtiyac~~ 50 civar~ndayd~'. Rü~tiyenin yetersizli~inin daha sonraki senelerde de devam etti~i anla~~lmaktad~r. Nitekim 1883 tarihli bir belgede de bu duruma de~inilmi~~ ve Bahriye Mektebi'ne yeterince talebe temin edemeyen Bahriye Rü~tiyesi'ne ilaveten talebenin bir k~sm~n~n Mekteb-i Harbiye'ye ba~l~~ rü~tiyelerden sa~lanmas~~ talep edilmi~tir'. Mektebin ö~-renci ihtiyac~~ için 1875 tarihli bir belgede ise sahil eyaletlerinden de ö~ö~-renci al~nmas~na karar verilmi~tir'. 1877 tarihli ba~ka bir belgede ise sahil eyalet-lerinden de mektebe ö~renci al~nd~~~~ ~u ifadelerle vurg-ulanm~~t~r44:
Kirameddin mekteb-i rü~diyesinde ikmal-i tahsil ederek bâ-~ehadetname ç~kup Dersaadet'e gelmi~~ olan Ahmet ~evki Efendinin Mekteb-i Bahriye-i ~ahane ~âkirdân~~ silkine kayd ve idhal olunmas~~ hakk~nda verdi~i arzuhal leffen takdim k~l~nd~. Sevahilde bulunan rü~diye mekteblerinden Mekteb-i Bahriye-i ~ahane'ye girmek isteyen Fevzi Kurto~lu, Deniz Mektepleri Tarihçes1(1928-1939), s. 24.
3" Rasim Ünlü, Deniz Lisesi Tarihçesi, s. 14. BOA, A. AMD, 28/51.
I° DMA, MKT, 60/38. 'J DMA, ~UB, 139/32A. ' DMA, MKT, 396/75.
DMA, MKT, 215/34. BOA, MF. MKT, 50/39.
~âkirdân~n haziran ibtidas~nda Deraliyye'de bulunmas~~ karar-~~ vaki ik-tizas~ndan bulunmu~~ oldu~undan mumaileyhin dahi ber-mûceb-i ka-rar mekteb-i mezbûra ahz ve kabulü himem-i aliyye-i kerimânelerine mütevakk~fd~r. 01 bâbda
Osmanl~~ donanmas~n~n geli~mesi için gelen subaylardan birisi olan Alman Starcke Pa~a, 1885 senesinde haz~rlad~~~~ bir layihada Bahriye tebi'ne ö~renci al~nmas~~ konusuna de~inmi~tir. Pa~a'ya göre Bahriye Mek-tebi'nin de Harbiye Mektebi gibi mektebe ö~renci haz~rlayan bir de~il daha fazla rü~diyeye ihtiyac~~ vard~. Çünkü mevcut Kas~mpa~a Rü~diyesi'ne tersa-nede çal~~an insanlar~n çocuklar~~ gitmekteydi. Bu durum, Bahriye Mektebi-ne sadece sosyo-kültürel aç~dan dü~ük seviyeli ailelerin çocuklar~n~n gitme-sine neden olmaktayd~. Bu sebepten ötürü sosyo-kültürel düzeyi yüksek olan aileler çocuklar~n~~ buraya göndermek istememekteydi. Ayr~ca Bahriyelilerle Harbiyelilerin e~it konuma getirilmesi de gerelunekteydi. Çünkü Bahriyeli bir subay Harbiyeli bir subaydan daha uzun sürede terfi etmekteydi. Bu durum mektebe olan talebi azaltan sebeplerden birisiydi'.
3.3. Gayrimüslim Ö~rencilerin Mektebe Kabulü
Osmanl~~ Devleti 19. yüzy~lda az~nl~klar meselesi ile bir hayli u~ra~mak zorunda kalm~~t~. Bat~l~~ devletlerin bask~s~yla az~nl~klarla ilgili kararlar al~nm~~~ ve uygulanmaya da çal~~~lm~~t~r. Az~nl~klarla ilgili konulardan birisi de az~nl~klar~n askerlik meselesidir. Tanzimat Ferman~~ ile birlikte az~nl~kla-r~n orduya kabul edilmeleri de karara ba~lanm~~t~. Bu durumun bir yans~-mas~~ olarak az~nl~k mensuplar~~ Bahriye Mektebi'ne girmek için müracaat etmi~lerdir. Bu konuyla ilgili olarak elimizde, Ermeni talebelerin mektebe kabul edilmeleri konusunda mektep naz~rl~~~na Tersane-i Amire kuman-danl~~~ndan yaz~lm~~~ bir tezkire mevcuttur. 1895 tarihli bu belgede, patrik-hane taraf~ndan seçilmi~~ olan alt~~ Ermeni talebenin mektebe kabul edilme-leri istenmi~~ ve bu istek ~u sözlerle dile getirilmi~tir':
Mekteb-i Bahriye harbiye s~mf~na kayd olunmak üzere patrikhane-ce intihab olunan alt~~ nefer Ermeni ~âkirdân~n esamisini... viirud eden bir pusula leffen taraf-~.... gönderilmi~~ oldu~undan usulü daire-since imtihanlar~mn icra ve memur mukteziyenin ifas~~ beyamna ibtidar olundu.
4 Selman Soydemir, Osmanl~~ Donanmas~nda Yabanc~~ Mü~avirlerin Etkileri (18 ve 19. Yüzy~llar), ~stanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (Yay~mlanmam~~~ Yüksek Lisans Tezi), ~stanbul 2007, s.120-121.
176 MUSTAFA ~ANAL — TIMUR DEMIR
Belgede alt~~ Ermeni talebenin isimleri de ayr~ca belirtilmi~tir. 1909 se-nesine ait bir belgede ise Nikola ve Mihran Efendilerin Bahriye Mektebi'ne ba~vuru yapt~klar~~ ama okul mevcudunun dolu olmas~~ sebebiyle kabul medi~i belirtilmi~tir. Fakat gayri müslim talebelerin mektebe kabul edil-memelerinin yanl~~~ anla~~labilece~i belirtilerek müracaat eden bu gayri müslimlerin imtihanlar~n~n usulünce yap~larak mektebe kabul edilmelerinin gerekti~i de vurgulanm~~t~r47.
4. MEKTEPTE E~~T~M VE Ö~RET~M 4.1. Mektebin E~itim Süresi
Mektebin e~itim-ö~retim süresi zaman içerisinde de~i~iklik göstermi~-tir. Bu durumun temel sebebi mektebin kurulu~~ y~llar~ndan itibaren tam manas~yla bir sisteme oturtulamamas~, Osmanl~~ e~itim sistemin bir bütünlük arz etmemesinden kaynakl~~ olarak mektebe ö~renci haz~rlayan okullar~n yeterli olmamas~~ ve de de~i~en teknik geli~melerin ö~renilmesi için mekte-bin süresinin defaten düzenlenmesidir. Mektemekte-bin süresi ile ilgili olarak ula-~~labilinen en eski belge 1840 tarihlidir. Bu belgeye göre okul 4 senedir. Belgeye göre bu durum mektep ile ilgili kanunnamede de mevcuttur":
Mekteb-i Ulüm-~~ Bahriyede talim-i ulf~mu bahriye me~gul ve müs- tahdem ~âkirclan ber muceb kanunname-i hümayun dört s~n~fa münkasem olup...
1846 senesinde de mektebin 4 sene olarak ö~renime devam etti~i, o sene yap~lan imtihanlarda talebenin durumu hakk~nda bilgi veren belgeden anla~~lmaktad~r". 1848 senesinde Patrona Mustafa Pa~a taraf~ndan haz~rla-nan layihada da mektebin dört seneden ibaret oldu~u anla~~lmaktad~r".
Osmanl~~ denizcili~i ile ilgili olarak önemli çal~~malar~~ olan Süleyman Nutki Bey'in hat~rat~ndan anla~~ld~~~~ kadar~yla da mektebin harbiye k~sm~~ 2 sene nazari ve 2 senesi de gemilerde olmak üzere ameli, toplamda da idadi hariç 4 sene idi". 1875 tarihli bir belgede mektep için haz~rlanan bir ~slahat raporu görülmektedir. Bu rapora göre mektep süresi 2 sene nazari ve 2 senede gemilerde uygulama olmak üzere idadi hariç 4 senedir. Bu süre ö~rencilerin iyi yeti~mesi yeterli olarak görülmemi~, mektepteki nazar
'DMA, MKT, 1672/4 48 BOA, ~. HR, 4/164. 'DMA, ~UB, 4/59 A.
Safvet, Bahriyemiz Tarihinden Filasalar, s. 14.
e~itim 3 seneye ç~kar~lm~~, amen e~itim de 2 sene olarak devam etmi~tir. Böylelikle okulun toplam süresi be~~ seneye ç~kar~lm~~t~r. Raporda talebele-rin Harbiye Mektebi talebesi gibi üçüncü s~n~f~n sonunda mülâz~m-~~ sanil rütbesini almas~~ gerekti~i vurgulanarak gemi e~itiminin sonunda da mülâ-z~m-~~ evvel olarak Bahriye'ye nasb edilmelerinin gerekti~i belirtilmi~tir". Ayn~~ raporda makine ve in~âiye s~mflar~mn e~itim süresi de 3 seneden 4 seneye ç~kar~lm~~t~r. Sebep olarak da bu s~mflar~n derslerinin daha a~~r olmas~~ gösterilmi~tir. Bu ö~renciler de di~erleri gibi üçüncü s~n~f~n sonunda mülâz~m-~~ sâni rütbesi ile mezun olacaklar ve bu rütbeyle mektepte bir sene daha e~itim gördükten sonra mülâz~m-~~ evvel olarak Bahriye'ye nasb olacak-lard~r. Böylelikle dört senelik idadl süresi ile birlikte mektep bahriye s~n~fla-r~~ için 9, makine ve in~âiye için ise 8 sene olmu~tur". Muhtemelen 1876 senesine ait bir belgede ise bu sene mektebe ba~layacaklar~n yeni nizama geçi~~ sürecinde mektepte ö~renci say~s~~ anlam~nda bir sorun olaca~~~ için eskiden oldu~u gibi 2 sene nazar, 2 sene de denizlerde ameli e~itim alacak-lar~~ belirtilmi~tir. Yine ayn~~ belgeye göre ö~renciler 2. s~n~f~n sonunda mü-lâz~m-~~ sanl rütbesini alacaklar, amen e~itimden sonra da mümü-lâz~m-~~ evvel rütbesiyle donanmaya nasb edileceklerdir." 1876 tarihli Bab~âll'ye gönderi-len bir belgede de ayn~~ duruma de~inilmi~~ ve mektebin e~itim süresinin bahriye s~n~flar~~ için 2 sene nazari ve 2 sene amen olmak üzere 4 sene oldu-~u belirtilmi~tir. Ayn~~ belgeye göre makine ve in~âiye s~n~flar~~ 3. senenin sonunda mülâz~m-~~ sâni rütbesiyle mektepte bir sene daha okuduktan sonra mülâz~m-~~ evvel rütbesiyle fabrikalar ve in~âiye resim hanesine gönderilme-leri ve mektebin tatil güngönderilme-lerinde de e~itim yapmas~~ için mektep önünde sürekli bir geminin bulundurulmas~~ konusuna yer verilmi~tir."
1881 tarihli bir belgede ise o seneye mahsus olmak üzere talebenin er-ken mezun edildi~i görülmektedir. Belgede bölülderdeki subay aç~~~n~n idare edilemez durumda oldu~u belirtilerek son s~n~f talebelerinin hemen gemilere ç~kar~lmas~~ ve talim gemisinde geçirilecek sürenin zabit olarak kabul edilece~i belirtilmi~tir." 1902 senesinde mektepten mülâz~m-~~ sâni olarak mezun olan ve donanma subay~~ olarak görev yapm~~~ olan Emin Yü-ce'nin hat~rat~na göre de mektep 4 sene ida" 2 sene bahriye ve iki sene de
52 BOA, ~. MMS, 52/2262, DMA, MKT, 194/18, MKT, 241/33. 53 BOA, ~. MMS, 52/2262, DMA, MKT, 194/18, MKT, 241/33. 54 DMA, MKP, 1/33, 34, 35, MKP, 1/35. "DMA, MKT, 239/13. 56 DMA, MKT, 349/12. Belleten C.LXXVI, 12
178 MUSTAFA SANAL - TIMUR DEMIR
talim gemisindeki e~itimle toplam 8 senedir." 1912-13 senesinde bahriye salnamesinde ~u bilgiye rastlanm~~t~r".
Yeni kabul edilen program mucibince Mekteb-i Bahriye'de talebe dört sene tahsil eder. Bunun ikmalini müteâkib yine talebelikle bir se-ne mekteb gemisinde ve ba'dehü mühendislikle üç sese-ne donanmada bulunarak bu suretle ceman sekiz sene tahsili müteâkib mülâz~m rüt-besine nail olur. Bundan sonra da ihtiyac ve istidâda göre seyr-i sefâin, topçuluk, torpido ve elektrik ve çarkç~l~k ihtisas~~ ~ubelerine tefrik edi-lerek ayr~ca tahsilde bulunurlar.
Yukar~daki ifadeden de anla~~laca~~~ üzere 1912-13 y~llar~~ aras~nda Bahriye Mektebi'nin ö~renim süresi, 1902 y~l~nda oldu~u gibi, 8 y~l idi. Bu sekiz y~l~n 4 y~l~~ Bahriye mektebinde, bir y~l~~ mektep gemisinde ve 3 y~l~~ da donanmada aktif görev halinde geçirilmekte idi.
4.2. Mektebin Ö~renci Say~s~~
Mektebin ö~renci say~s~~ zaman içerisinde de~i~iklik göstermi~tir. Bu durumun sebebi mektebin zaman içerisindeki geçirdi~i de~i~im ve donan-man~n subay ihtiyac~d~r. 1837 senesindeki okul mevcudu muhtemelen 200 civar~ndayd~." 1840 senesinde ise mektebin mevcudu 230 ki~idir.' 1840'lar~n ortalar~na do~ru ise talebe mevcudu 407 ki~i civar~ndad~r." 1846 tarihli bir belgede kaptanpa~a taraf~ndan mektep mevcudunun art~r~lmas~-n~n talep edildi~i ve bunun da kabul edildi~i anla~~lmaktad~r. Belgede ö~-renci say~s~n~n art~r~lmas~ndan bahsedilmi~se de say~~ belirtilmemi~tir".
1848 senesinde Patrona Mustafa Pa~a talebe say~s~n~n 140 ile s~n~rlan-d~r~lmas~~ gerekti~ini belirtmi~tir". 1855 senesine ait olmas~~ muhtemel bir belgede ise talebe say~s~n~n art~r~lmas~n~n lüzumundan bahsedilmi~tir. Bel-geye göre mektebe 40 talebe ilavesiyle mektep mevcudu 180'e ula~m~~t~r. Böylece 25 talebeden olu~an 1.s~n~f talebesi 301a ç~km~~t~r. Ayr~ca idadideki ö~renci say~s~~ 1., 2. ve 3. s~n~flarda da 25'den 301a yükselmi~tir. Belgede
'~akir Batmaz, Abdülhamit Donann~as~nda Bir Bahriyeli, s. 32.
Bahriye Salnc~mesi, On Sekizinci Tertip, Matbaa-i Bahriye, Sene 1328, s.43
5" Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, s. 23.
" Ali ~hsan Gencer, Bahriye& Yap~lan Isla hat Hareketleri ve Bahriye Nezareti'nin
Kurulu~u( 1789 1867) s. 266.
'Ali ~hsan Gencer, a.g.e., s. 269. BOA, A.MKT. NZD, 189/13.
ayr~ca bu durumun mektep kanunnamesine zeyl edilmesi de istenmi~tir". Sultan Abdülaziz döneminde okul ortalama senede 40 mezun vermektedir". 1871 tarihli bir belgede mektebin senelik 25 mezun verdi~i ve bunun yeter-siz oldu~u belirtilerek, mektebin daha fazla mezun vermesi için mevcudu-nun art~r~larak toplam mevcudun 340 ç~kar~lmas~n~n istendi~i görülmekte-dir".
1873 tarihli bir belgeden de mektebe 72 ki~ilik bir ilaveyle mektep mevcudunun 368 ki~iye ula~t~~~~ anla~~lmaktad~r.' Belgeye göre idacti k~sm~-n~n birinci s~n~f~~ olarak nitelendirilebilen ihtiyat s~n~f~~ 60, 2, 3 ve 4. s~n~flar~~ ise 44 ki~i olarak düzenlenmi~tir. Bahriye k~sm~nda ise bahriye s~n~flar~~ bi-rinci s~n~ftan dördüncü s~n~fa kadar 401ar ki~i olarak, makine ve in~âiye s~n~f-lar~~ da birinci s~n~ftan dördüncü s~n~fa kadar 4'er ki~i olarak düzenlenmi~tir. Böylece mektebin idacti k~sm~~ toplam 192, bahriye k~sm~~ ise toplam 176 ki~iden olu~mu~tur. 1888 senesinde ise mektepte bahriye k~sm~n~n birinci s~n~f~nda 32, ikinci s~n~f~nda 28, idadi s~n~flarda ise 209 talebe bulunmak-tayd~". 1889 tarihli bir belgede donanmada ki mevcut torpido istimbotlar~-n~n an be an artt~~~~ belirtilerek bunlar~n idaresi için gerekli olan zabitamn yeti~tirilmesi için Bahriye Mektebitnin mevcudunun art~r~lmas~~ gerekti~i ifade edilmi~tir. Bu belgeye göre mektebe 36 talebe daha al~narak mevcu-dun 320 ö~-"renciye ç~kar~lmas~~ kararla~t~r~lm~~t~r". 1906 senesine ait ba~ka bir belgede de ö~renci mevcudun azalt~lmas~~ istenmektedir. Belgeye göre mektebin ö~renci mevcudu mektebin kapasitesinin oldukça üstündedir. Bunun sonucu olarak da mektepten fazla zabitan mezun olmaktad~r. Bu durumun sebebi de her sene mektep kapasitesinden fazla talebenin mekte-be kabul edilmesidir. Mektebi normal bir say~ya getirmek için birkaç seneye mahsus 25 talebenin mektebe kabul edilmesi gerekti~i ifade edilmi~tir'. Osmanl~~ donanmas~n~n subay ve di~er ihtiyaç duydu~u personeli devrin ~artlar~na göre yeti~tirmek için aç~lm~~~ olan Bahriye Mektebi, bu ihtiyaca tam olarak cevap verebilmi~~ de~ildir. Nitekim hiçbir zaman Osmanl~~ Do-nanmas~inda 500'den fazla Bahriye Mektebi mezunu zabit bir arada bulu-namam~~t~r' I .
64 BOA, A. AMD, 67/95.
65 ~akir Batmaz, Bilinmeyen Yönleriyle Osmanl~~ Bahriyesi, s. 128.
DMA, MKT, 140/44.
BOA, A. MKT. MHM, 459/64.
68 ~akir Batmaz, IL Abdülhamit Devri Osmanl~~ Donanmas~, Erciyes Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, (Bas~lmam~~~ Doktora Tezi), Kayseri 2002, s. 110.
69 BOA, ~. MMS, 106/4535, DMA, MKT, 580/11.
BOA, Y. MTV, 290/17, DMA, EHB, 44/132.
180 MUSTAFA ~ANAL — T~MUR DEM~R 4.3. Mektepte Okutulan Dersler
Mektepte okutulan veya okutulacak dersler konusu mektebin kurulu-~undan itibaren önemli bir sorun olarak ortaya ç~km~~t~r. Bazen ders prog-ram~n~n içeri~i bazen dersi okutacak hocalar~n temin edilmesi konusu sorun te~kil etmi~tir. 1838 senesinde Meclis-i Bahriye ve Hükümet taraf~ndan ç~kar~lan bir kanunnamede okulda; hendese, logaritma, mesaha fenni, mü-sellesat-~~ müsteviye, hesap, cebir, müselleat-~~ küreviye, heyet, ebad-~~ kevakib, arz ve tül mechûtunu istihrac, resim, Türkçe kitabet, Arabi, Farsi derslerinin okutulmas~~ öngörülmü~tür." 1840 tarihli bir belgede ise mek-tebin dört s~n~ftan müte~ekkil oldu~u ve herbir s~n~fta ~u derslerin okutul-du~-~~~
Mekteb-i Ulüm-~~ Bahriye'de ta'lim-i ulüm-~~ bahriye ile me~gul ve müstahdem ~âkirdân ber muceb kanunnâme-i hümâyün dört s~n~fa münkasem olub s~n~f-~~ râbl ~âkirdân~~ ulüm-~~ hesab logaritma ve fenn-i mesâha ve oktant vesair alt-~~ irtifaiye ile ihzâr-~~ nefa' eylemek ve s~n~f~~ sâni ~âkirdân~~ müsellesat-~~ müstevi bahriye ve ulüm-~~ cebr ve mu- kabele s~n~f-~~ evvel ~âkirdân~~ müsellesat-~~ küreviye ve heyet ve ibâd-~~ kevâkib ile arz ve tül ve istihrac eylemek hususatlar~n~~ daima talim it-mek kanunnâme-i hümâyün muktezas~ndan
incelenen dönemle ilgili olarak Osmanl~~ Bahriyesinde bulunan yabanc~~ uzmanlardan Sir Baldwin Wake Walker (Yaver Pa~a)'in Kaptanpa~aya sun-du~u layiha dikkat çekicidir. Bu layihada Sir Baldwin Bahriye Mektebi'nde hocalar~n az olmas~~ sebebiyle talebenin bo~a vakit geçirdi~ini bu durumdan hocalar~n da rahats~z oldu~unu belirterek okula ilave hocalar gönderilmesi gerekti~ini belirtmektedir. Yine ayn~~ layihada Frans~zcan~n zorunlu ders olarak okutulmas~~ gerekti~i de ifade edilmektedir. Sir, mektepteki ameli derslere de önem verilmesi gerekti~ini belirterek, birinci s~n~f (son s~n~f) ve ikinci s~n~f talebelerinin haftada bir gün ö~leye kadar denizcilik dersi gör-dükten sonra ö~leden sonrada denize aç~larak ö~rendilderini tatbik etmesi gerekti~ini de vurgulam~~t~r. Ayr~ca ameli olarak, mektep meydan~na gere-ken alet vesairenin konularak meydan~n bir güverteye benzetilmesini ve talebenin burada e~itim yapmas~n~~ da tavsiye etmi~tir. Yine mektepte i~leyi-~in mevsimlere göre belirlenmi~~ bir vakit çizelgesi ile düzenlenmesi lüzu-muna da de~inmi~tir'. 1847 senesine ait bir belgede ise mektepde "fünün-~~
72 Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçes~, s. 25. 73 BOA, ~. HR, 4/164.
74 Selman Soydemir, "Osmanl~~ Donanmas~nda Yabanc~~ Mü~avirlerin Etkileri (18 ve 19.Yüzy~llar )", s.8-10.
bahriye, usül-~~ hendese, ulüm-1 Arabi, ulitm-~~ hikmet ve cebir, cerr-i eskal, cebirin hendeseye tatbiki, ressaml~k, Frans~zca, ~ngilizce" derslerinin okutuldu~-'u
anla-~~lmaktad~r. Ayn~~ belgeden bu derslerin baz~lar~n~n hocalar~n~n olmad~~~~ ve bu durumun giderilmesi gerekti~i de vurg-ulanm~~t~r". Patrona Mustafa Pa~a'n~n haz~rlad~~~~ 1848 tarihli layihada da bu konuya de~inilmi~tir. Layi-hada hâlihaz~rda mektepte "resim, cebir, cerr-i eskal" hocas~~ bulundu~u, bun-lar~n mektebin düzenini sa~lamak için yetersiz oldu~u ve mektebe yeni ho-calar~n da tayin edilmesi gerekti~ini belirtilmi~ti'''. Yine ayn~~ layihada Mustafa Pa~a, gerek güverte, gerek çarkç~l~k ve gerekse in~âiye ö~rencileri-nin 4. s~n~ftan 2. s~n~fa kadar s~n~flara ayr~lmadan ortak ders olarak hepsine Arapça, hesap, usulü hendese, cebir, resim ve Frans~zca derslerinin okutul-mas~~ gerekti~ini ifade etmi~tir. Fakat ikinci s~n~fa geçtiklerinde donanmada istihdam olacaklara heyet, müsellesat~~ kürevI, navigasyon (seyr-i sefain) derslerinin verilmesinin uygun olaca~~n~~ belirtmi~tir. Çarkç~~ olacaklara ise; cerr-i eskal ilmi, teknik resim dersleri; ~n~aiye s~n~f~ndakilere ise gemi ya-p~m~~ ve di~er gerekli tatbikat~n tahsilinin gerekli oldu~u bu layihada aç~k-lanm~~t~r. Logaritma ve irtifa tashihi için gerekli cetvellerinin Frenk dilleriy-le kullan~ld~~~, ancak bunlarla ve di~er hususlarla ilgili olarak Türkçe kitap-lar~n bulunmad~~~~ da layihada ifade edilmi~tir. Bu amaçla 100 adet mühen-dislik mecmuas~~ ve 100 adet geometri usülü kitab~n~n al~nmas~~ gerekti~ini ifade eden Mustafa Pa~a, bu derslerin Frans~zca olarak ö~retilmesini, ancak Türkçelerinin de elde bulundurulmas~~ gerekti~ini ifade etmi~tir. Ayr~ca gerek bu dokümanlar ve gerekse derslerde laz~m olacak di~er ders kitapla-r~n~n ehliyetli hocalar taraf~ndan tercüme edilerek mektep matbaas~nda bas~lmas~n~n gerekti~i konusu da layihada belirtilmi~tir." Bu layihaya Bah-riye Meclisi taraf~ndan verilen cevapta layihada dile getirilen hususlar~n do~ru oldu~u beyan edilmi~~ ingilizcenin mecburi ders, Frans~zcamn da seçmeli ders olmas~~ gerekti~i belirtilmi~tir. Gerekli hocalar~n ~ngiltere'den getirilmesi için giri~imlerde bulunulmas~~ da yine Bahriye Meclisi taraf~ndan talep edilmi~tir. Bahriye Meclisi ayr~ca layihaya verdi~i cevapta mektebe iki adet talim gemisi verilmesini de karara ba~lam~~t~r". 1863 tarihli bir bel-geden o tarihe kadar mektepte Rumca dersinin de oldu~u anla~~lmaktad~r. Belgeye göre o tarihte Rumca dersleri kald~r~lmas~~ nedeniyle art~k Rumca hocas~na gerek olmad~~~~ ifade edilmi~tir". Sultan Abdülaziz döneminde
DMA, ~UB, 4/111 A.
76 Safvet, Bahriyemiz Tarihinden Filasalar, s. 13-14. " Safvet, a.g.e, s. 15.
78 Safvet, Bahriyemiz Tarihinden Filasalar, s. 20. BOA, A. MK. T. MHM, 270/98.
182 MUSTAFA ~ANAL - T~MUR DEMIR
mektepte buhar ve in~âiye s~n~flar~n~n da oldu~u anla~~lmaktad~r. Bu dö-nemde mektepteki bölümler ve bu bölümlerde okutulan dersler ise ~unlar-d~"
Güverte S~n~flar~: Felekiyât, seyr-i sefain, ameliyat-~~ harita, lisan-~~ ~ngi-liz, kitabet, arma tarifi, top talimi, yaz~-i ~ngiliz.
~n~âiye S~n~flar~: Cerr-i eskal, ecsâm-~~ seyyâle, lisan-~~ ~ngiliz, resm-i mücessem, kitabet, yaz~-i ~ngiliz, resm-i in~âiyye.
Buhar S~n~flar~: Fenn-i makine, cerr-i eskal, ecsam-~~ seyyale, lisan-~~ ~ngiliz, kitabet, yaz~-i ~ngiliz, resm-i makine, resm-i mücessem.
Bu derslere ve bölümlere bak~ld~~~nda devrin teknolojisinin gere~i olarak buhar s~n~flar~mn aç~ld~~~~ ortaya ç~kmaktad~r. Çünkü geli~en z~rh teknolojisi ve geli~en buhar teknolojisi, devrin padi~ah~~ Abdülaziz'in dikka-tini çekmi~~ ve bu teknolojinin Osmanl~'da da geli~mesi için çaba harcanm~~-t~r. Buhar s~n~f~, gemi makineleri i~letme mühendisi yeti~tirmek için kurul-mu~~ s~n~flard~~ ve özellikle de vapurlar~n ~ngiliz olan teknik personelinin etkinli~ini k~rmak amac~yla aç~lm~~~ bir s~mft~".
1868 senesine ait bir belgeye göre mektep naz~rl~~~~ görevini E~inli Sait Pa~a üstlenmi~tir". Belgede Sait Pa~a'n~n faziletleri ve kabiliyetleri övülmek-te ayr~ca pa~an~n mekövülmek-tebin e~itimi ile ilgili olarak haz~rlad~~~~ 26 maddelik bir nizamnameden de bahsedilmektedir". Ancak bu nizamnameye ula~~la-mam~~t~r. 1874 senesine ait bir belgede ise mektepte jimnastik dersinin olmas~~ gerekti~i vurgulanm~~t~r". Belgeye göre Mekteb-i Harbiye'de oldu-~u gibi Bahriye Mektebi'nde de jimnastik dersinin yap~lmas~n~n faydal~~ ola-ca~~~ belirtilmi~tir. Ders hocas~n~n temini amac~yla Mekteb-i Harbiye'de gö-rev yapan jimnastik dersi hocas~n~n Mekteb-i Bahriye'ye getirilerek çözül-dü~ü yine ayn~~ belgeden anla~~lmaktad~r. 1874 senesine ait bir belgede mektebin talim gemisinde olan üçüncü ve dördüncü s~n~f talebelerinin bu süre zarf~nda gördü~ü dersler belirtilmi~tir". Belgede Hüdâvendigâr e~itim gemisindeki talebelerin imtihanlar~n~n sonuçlar~~ da belirtilmi~tir. Bu belge-ye göre okulda talebelerin gördü~ü dersler ~unlard~: Bahribelge-ye üçüncü s~n~f
" Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, DKK Yay., s. 45.
HI Ali ~hsan Gencer, Bahriye'de Yap~lan Islahat Hareketleri ve Bahriye Nezaret~'n n Kurulu~u( I 789-1867), s. 286.
" BOA, ~. DU~T, 185/85. " BOA, A. MKT. MHM, 427/34. 84 DMA, ~UB, 69/143 A.
Alât-~~ rasadiyenin us isti'mâli, rasat vas~tas~yla usül-~~ navigasyon, parakete ile navigasyon, tertibat ve manevra-i bahriye, ameliyât-~~ melahiye, talr~fat-~~ fener, lisan-~~ ~ngiliz, top talimi, seyf talimi, tüfenk talimi, buhar fenni, tarih-i Osman i ve kitabet, resm-i mücessem, i~aret talimi.
Dördüncü s~n~f talebeleri de ayn~~ dersleri görmektedir. Derslerin ço-~unlu~u uygulama dersleridir. Ö~renciler muhtemelen derslerdeki uygu-lama becerilerine göre not alm~~~ olmal~d~rlar. Ö~rencilerin ders esnas~ndaki disiplinsizliklerinin de dikkatle takip edildi~i görülmektedir. Bu konuyla alâkal~~ olarak 1875 tarihli bir belgede ~ngilizce dersinde sorulara cevap veremeyen talebelerin cezaland~r~ld~~~~ görülmektedir". Belgede bahriye birinci s~n~f talebesi 4 ö~rencinin ~ngilizce dersinde Mrs. Woods'un sordu~u sorular~n hiçbirine cevap veremedikleri için pa~a taraf~ndan be~~ kere de~-nek vurulmas~~ cezas~yla cezaland~r~ld~~~~ ve bu cezalar~n tatbik edildi~i belir-tilmektedir. 1876 senesine ait bir belgeden ise mektepte "torpido" dersinin okutuldu~-u anla~~lmaktad~r. Belgede mektebin üçüncü s~n~f talebelerine torpido dersinin okutulmas~n~n irade-i seniyye gere~i oldu~u vurgulanm~~-t~r. Yine ayn~~ belgede ders için ihtiyaç duyulan malzemenin de mektebe gönderilece~i belirtilmi~ti'''.
1884 senesine ait bir belgede ise mektepteki derslerin say~s~n~n art~-r~lmas~n~n talep edildi~i görülmektedir. Belgede mektepte okutulan torpi-do, fenn-i harbi bahri ve ~ngilizce dersinin yan~nda son s~n~f~n program~na "tercüme" dersinin de konulmas~mn önerildi~i görülmektedir. Bu dersle ilgili olarak da mektebin ~ngilizce hocas~~ Arif Efendi'nin görevlendirildi~i belirtilmi~tir". Mektepte teknolojik geli~melerin yak~ndan takip edilmeye çal~~~lmaktad~r. Bu durum torpido e~itiminde oldu~u gibi ba~ka alanlar içinde geçerlidir. 1887 senesine ait bir belgeye göre bahriye ve tüccar kap-tan mekteplerine "foto~raf" dersi konmu~tur. Belgeye göre Sanay-i Nefise Mektebi talebelerinden ~hsan Efendi, 500 kuru~~ maa~la foto~raf dersinin hocal~~~na getirilmi~tir". 1887 senesine ait bir belgeden mektebi ilk üç de-rece içinde bitirenlerin kurmay subay olduklar~n~~ anla~~lmaktad~r".
1888 senesinde "Peygamber menk~beleri" dersinin programa eklendi~ini görülmektedir'. Bu dersin programa konulmas~n~n gerekçesi olarak hem
88 DMA, MKP, 2/10 87 DMA, MKP, 1/15. 88 DMA, MKT, 449/94. "DMA, ~UB, 290/14 A. 9° DMA, MKT, 519/75. 91 DMA, MKT, 517/81.
184 MUSTAFA ~ANAL - T~MUR DEM~R
devletin teokratik yap~s~~ hem de II. Abdülhamit'in izledi~i panislamist siya-seti gösterilebilir. 1889 senesine ait bir belgeden mektepte bir torpido s~n~f~~ aç~ld~~~n~~ anla~~lmaktad~r. Belgede mektepte var olan torpido derslerinin yetersiz oldu~u belirtilmi~, torpido için ayr~~ bir s~n~f~n aç~lmas~na karar ve-rilmi~tir".
Mektepte nazari dersler yan~nda amell dersler de yap~lmaktayd~. Nite-kim 1892 tarihli bir belgede talebelere talim için silah ve palaska verildi~i belirtilmektedir". 1892 senesine ait ba~ka bir belgede ise mektep talebesi-nin talim derslerinde yeterince ba~ar~l~~ olmad~klar~~ ifade edilmi~tir. Belgeye göre ba~ar~s~z olunan dersler; Jimnastik, yüzmek, filika çekmek dersleriydi. Belgede bu derslere yeterince önem verilmemesinin ba~ar~s~zl~~a sebep oldu~u ifade edilmi~tir. Ayn~~ belgede talebelerin ~ngilizce dersinde okuyup yazd~klar~~ ama telaffuz ba~ar~lar~n~n dü~ük oldu~u da ifade edilmi~tir". 1893 tarihli s~nav çizelgesine göre mektepte ~u dersler okutulmu~tur":
Bahriye birinci s~n~f: Hey'et-i felekiye, seyr-i sefain, co~rafya-y~~ tabi, akaid-i diniye ve fezâil-i askeriye, kitabet, lisân-~~ ~ngiliz, Osmanl~~ Bahriye Tarihi, tarama, tüfenk talimi, k~l~nç talimi.
Bahriye ikinci s~n~f: Hey'et-i bahriye ve ameliyat-~~ rasadiye, gemicilik fenni, topçuluk fenni, mesaha-i bahriye, fenn-i harbi bahri, hukuk-~~ bahriye, elektrik, kitabet, lisan-~~ ~ngiliz, foto~rafya, tüfenk talimi, matrak talimi.
~dadi birinci s~n~f: Cebir-i adi, usillu-~~ hendese, tarih-i osmani, kavaid-i kkavaid-itabet, lkavaid-isan-~~ ~ngkavaid-ilkavaid-iz, kara kalem resmkavaid-i, ayak talkavaid-imkavaid-i.
~dadi ikinci s~n~f: Cebir-i âla, usül-~~ hendese, tarih-i umûmi, co~rafya-y~~ Osmani, kitabet, lisan-~~ ~ngiliz, kara kalem resmi, ayak talimi.
~dadi üçüncü s~n~f: Müsellesat-~~ müsteviye, cerr-i e~kâl, tarih-i umumi, kitabet, lisan-~~ ~ngiliz, suluboya resim, tarama, jimnastik.
~dadi dördüncü s~n~f: müsellesat- ~~ küreviye, hikmet-i tabliye, hendese-i resmhendese-iye, muhtasar tefazhendese-il ve temamhendese-i, khendese-itabet, lhendese-isan-~~ ~nghendese-ilhendese-iz, suluboya re-sim, tarama, jimnastik.
92 DMA, EHB, 14/56.
93 BOA, Y. PRK. ASK, 81/20. "DMA, MKT, 723/56.
1896 senesinde mektebin program~na "Hukuk-~~ Düvel-i Bahri" dersinin eklendi~i görülmektedir'. Bu dersin eklenmesinden Bahriye Mektebi'nde ö~rencilere sadece sava~~ ile ilgili bilgilerin de~il devrin uluslararas~~ deniz hukukunun da ö~retildi~i anla~~lmaktad~r. Bu durum oldukça önemlidir. Nitekim bu durum Hobart (Hampden Augustus Charles) Pa~a'n~n Girit isyan~~ s~ras~nda ~ahit oldu~u bir olaydan da anla~~lmaktad~r'. Girit isyan~~ s~ras~nda abluka alt~nda bulunan Girit'e gönderilen Hobart Pa~a, burada bulunan Türk subaylar~n yabanc~~ gemilerin tacizleri kar~~s~nda uluslararas~~ hukuku yeterince bilmedikleri için uluslararas~~ hukuka ayk~r~~ davranmak korkusuyla oldukça pasif kald~klar~n~~ görmü~tür. Uluslararas~~ hukuka hâkim olan Hobart Pa~a, yapt~~~~ baz~~ manevralarla uluslararas~~ hukuka ayk~r~~ dav-ranan yabanc~~ gemileri haks~z ç~kararak ablukay~~ k~rmaya muvaffak olmu~-tur".
1896 senesinde Bahriye Mektebi'nde de di~er mekteplerde oldu~u gi-bi Tarih-i Umûmi derslerinin okutuldu~unu görülmektedir'. Deniz Müze-si'nde 823 demirba~~ numaras~~ ile kay~tl~~ ve üzerinde Bahriye Mektebi'nden 8 Ekim 1897 tarihinde gönderilmi~~ oldu~una dair not dü~ülen matbu kitap-ç~kta mektepte okutulan derslere yer verilmi~tir. Bu belgeye göre mektebin bahriye birinci s~n~f~nda, seyr-i sefain, topçuluk, hey'et-i adiye, mübadif in~a, tar~fat-~~ makine, ganaim-i kavaid, co~rafya-y~~ tabi, ~ngilizce, kitabet, kd~nç talimi, ihtiyari Frans~zca, tar~fat-~~ arma dersleri okutulmu~tur.
Bahriye ikinci s~n~f~nda, hey'et-i bahriye, topçuluk, gemicilik fenni, torpido, fenn-i harbi bahri, karaya asker sevki, hukuku düvel, ~ngilizce, kitabet, harita-i bahriye, k~l~nç talimi, ihtiyari Frans~zca dersleri okutulmu~tur. 1893 y~l~~ dersle-riyle k~yasland~~~nda bu programda kar~~m~za yeni bir ders daha ç~kmakta-d~r. "Karaya asker sevki" dersi muhtemelen yeni bir derstir. De~i~en sava~~ ~artlar~~ böyle bir dersin mektep program~na girmesine yol açm~~~ olmal~d~r. Ayr~ca 1848 senesinde Patrona Mustafa Pa~a'n~n haz~rlad~~~~ layihadan beri Frans~zca dersi ise seçmeli bir derstir. Bunun sebebi ise Ingilizlerin dünya denizlerindeki üstünlü~üdür. 1910 senesinde ~ngiltere'de bulunan ~brahim A~ki Bey'den ~ngiltere'de bulunan bahriye mektepleri hakk~nda bir rapor
' DMA, MKT, 1009/69, ~UB, 491/116
97 Selman Soydemir, Osmanl~~ Donanmas~nda Yabanc~~ Mü~aviderin Etkileri (18 ve 19.Yüzy~llar
), s. 73-74.
" Sir Henry F. Woods, Türkiye An~lan, Çev: Fahri Çoker, Milliyet Yay. ~stanbul 1976, s. 203.
186 MUSTAFA ~ANAL — T~MUR DEM~R
haz~rlamas~n~n istendi~ini bilinmektedir'''. ~brahim A~ki Bey Londra'dan döndükten sonra haz~rlad~~~~ raporu Bahriye Nezareti'ne takdim etmi~tir. Bu hususun müzakere edilmesi ve konuya ili~kin kararlar al~nmas~~ yolunda bir komisyon olu~turulmu~tur. Komisyonda ~brahim A~ki Bey, Kol A~as~~ Ahmet Tevfik Bey, Kol A~as~~ Mehmet Ali Bey, Yüzba~~~ Rahmi Bey yer al-m~~lard~r. Bu komisyon bir layiha haz~rlam~~t~r. Layihada özet olarak ~u konulara yer verilmi~tir101:
Deniz kuvvetleri için ehliyet sahibi memurlar yeti~tirmek önemle halledilmesi gereken ilk ve son meseledir.
Süvariden dümen neferine kadar bütün gemi mürettebat~n~n gemi-de göreve ba~lamadan önce lay~k~yla e~itilmesi anlam~na gelen bahriyegemi-deki e~itim-ö~retim meselesi esas ~slahat~n temelidir.
Heybeli'deki Mekteb-i Bahriye'de talebe alt~~ sene gibi uzun bir süre dört duvar aras~nda ve yaz~~ tahtas~~ kar~~s~nda ders görmektedir. Dersler, eksiklerle dolu ve düzensiz olman~n yan~~ s~ra, ruhsuz olup öngörülen amac~~ sa~lamaya kesinlikle uygun de~ildir.
— Konular~n birbirleriyle ilgisi yoktur. Derslerin gemi hayat~yla ve ge-lecekteki görevlerle ili~kisi hiç görülmemektedir.
Talebe ilme ve ö~renmeye istekli de~ildir. Ö~retmenlerin ise ger-çekten bilgili ve ehliyetli olup olmad~klar~~ ~üphelidir.
Haddehane Mektebi ise gemilerdeki makineleri güzelce idare ede-cek ve çarkç~dan ziyade ancak fabrikalarda çal~~acak ustalar yeti~tirmektedir. Haddehanenin gerek e~itim ö~retimle ilgili gerekse idaresiyle ilgili birçok noksanl~k da bulunmaktad~r.
Ayn~~ ~ekilde i~aretçilik ve ser dümenlik gibi güverte hizmetlerinde ö~retmen ve uzman yeti~tirmek için de özel mektepler aç~lmas~~ gerekmek-tedir.
— Gemici olacak genci karada alt~~ sene okutmak pek fazlad~r. Bu süre dört seneye indirilmeli, mektep gemisinde geçirilen sürede bir seneye indi-rilerek genç, bir an önce as~l harp gemilerine ve gerçek filo hayat~na dahil edilmelidir.
— Mektepte bir müdür, dört s~n~f subay~, bir yaz~~ i~leri ve bir de muha-sebe kâtibinden olu~turulacak idare heyeti sadece askeri i~lerin idaresinde
~' DMA, MBN, 673/59.
sorumlu tutulmal~; mektep nezareti makam~, "Tedrisat-~~ Bahriye
Müdürlü-~ü" nam~yla Bahriye Dairesi'ne nakledilmeli ve bu müdürlük, bütün Bahriye
okullar~n~n e~itim-ö~retim i~lerinden sorumlu olmal~d~r.
— Talebe Mekteb-i Bahriye'de 4 sene tahsil gördükten sonra gemicilik,
topçuluk, torpidoculuk gibi as~l meslek derslerini ve fen bilimlerinin daha
yüksek konular~n~~ ö~renmek üzere bir senelik bir süre için mektep gemisine
gönderilmelidir.
— Talebe, mektep gemisinde tahsilini tamamlay~p imtihan olduktan
sonra mühendis olarak filoya gönderilmeli ve çe~itli gemilerde, hem ders
görerek hem de zaman ve mekâna göre vazife üstlenerek üç sene müddetle
bulundurulmal~d~r.
Bu layihada öngörülenleri gerçekle~tirmek üzere Tedrisat-~~ Bahriye
Müdürlü~ü 14 ~ubat 1911 tarihinde kurulmu~tur. Mekteb-i Bahriye
Nezare-ti de Tedrisat-~~ Bahriye MüdüriyeNezare-ti olarak an~lmaya ba~lanm~~t~rl".
4.4. Ders Araç Gereçleri
Mektebin kurulu~undan itibaren ders araç gereçleri konusunda s~k~nt~~
oldu~u bilinmektedir. Özellikle ders kitab~~ temini önemli bir sorundur.
Bunun en temel sebebi; dem-in denizcilik ilmini aktaracak Türkçe yaz~lm~~~ kitap
azl~~a~l~r. Nitekim bu sorunun çözümü için mektepte bir tercüme birimi
ku-rulmu~tur~". Bu birimin hendese, navigasyon, co~rafya gibi bahriyeye dair
kitaplar~~ tercüme ederek istifadeye sunmas~~ planlanm~~t~r. Mektep ile ilgili
olarak bir layiha kaleme alan Sir Baldwin Wake Walker (Yaver Pa~a) bu
konuya de~inmi~tir'. Sir, mektepteki mevcut matbaamn eksilderinin
gide-rilerek okutulan kitaplarm bas~lmas~mn yararl~~ olaca~~n~~ belirtmi~tir. Sir, bir
talebenin ders görece~i ilme dair kitaptan mahrum kal~rsa s~k~nt~~ çekip
tahsilinin uzayaca~ma dikkat çekmi~tir. Ayn~~ layihada talebelerin Frans~zca
ö~renmeye te~vik edilmesi gerekti~i belirtilerek, gerekli kitaplarm da devlet
taraf~ndan kar~~lanmas~~ gerekti~i ifade edilmi~tir."
Sir, layihas~nda mektebin birinci s~mf~ndaki talebelere devlet
taraf~n-dan bir oktant, bir ustuç ve bir adet Karadeniz ve Akdeniz haritalar'
veril-mesini, mektepteki e~itimini tamamlayan talebelere te~vik için kendilerine
102 DMA, FB, 83/183.
103 Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, s. 77 .
1" Selman Soydemir, Osmanl~~ Donanmas~nda Yabanc~~ Mü~avirlerin Etkileri (18 ve 19. Yüzy~llar), s. 8.
188 MUSTAFA ~ANAL — T~MUR DEM~R
bunlar~n hediye edilmesini tavsiye etmektedir. Ayr~ca Sir, Türkçe kitaplarm
ço~alt~lmas~n~n gerekti~inden bahsederek mektepte kitap ve harita
bas~lma-s~~ için gereken bütün aletlerin toplan~p bahriyeye dair gerek Türkçe, gerek
telif gerekse tercüme kitap yaz~p getirenlere kitab~n önemine binaen
padi-~ah taraf~ndan ihsanda bulunulmasm~~ ve bu durumun Takvim-i Vekayi'de
yay~nlanmas~n~~ tavsiye etmi~tir'''. Sir Baldwin Wake Walker'in bu layihas~~
1840 tarihinde yürürlü~e girmi~tir'. 1848 senesinde haz~rlad~~~~ layihada
Patrona Mustafa Pa~a da bu duruma de~inmi~tir". Mustafa Pa~a dersler
için gerekli olan 100 adet "Mecmuat-ül Mühendisin" ve 100 adet "Us6.1-1
Hendese" kitab~n~n sat~n al~nmas~~ gerekti~ini belirtmi~tir. 1852 tarihli bir
belgede Londra'da Bahriye Mektebi için yapt~r~lan alet ve edevat~n
ekserisi-nin teslim almd~~~~ ifade edilmi~tir". 1853 tarihli ba~ka bir belgeden ise
Bahriye Mektebi için Londra'da alet edevat yapt~r~ld~~~~ ve bunlar~n
baz~lar~-n~n gönderildi~ini anla~~lmaktad~r'''. 1854 tarihli bir belgede ise Londra
sefirine bir mektup yaz~larak 351 cilt ~ngilizce kitab~n sat~n al~nmas~n~n
istenmi~tirl 1.
1850 senesinde Amerika Birle~ik Devletleri'ne gönderilen Binba~~~
Emin Bey, dönü~ünde denizcilikle ilgili 437 kitap getirerek mektebe önemli
bir katk~~ sa~lam~~t~r'''. 1854 tarihli ba~ka bir belgeden ise sab~k ders naz~n
müteveffa Halil Efendi'nin Türkçeye tercüme etti~i "Navigasyon" kitab~n~n
bas~larak mektepte ders kitab~~ olarak okutulmas~na karar verildi~i
belirtil-mektedirl". 1869 tarihli bir belgeden tatbikat dersleri için Londra'dan iki
tak~m Akdeniz haritas~mn sat~n al~nmas~n~n istendi~ini görülmektedir'''.
4.5. Talim Gemisi ile E~itim
Mektebin ameli e~itim k~sm~n~n en önemli bölümünü mektep gemisi
ile aç~k denizlere ç~karak ö~renilen bilgilerin tatbik edildi~i talim
gemisin-deki e~itim olu~turmaktayd~. Talebeler, e~itimlerinin son iki senesini
mek-tep gemisinde tatbikat ile geçiriyorlard~. Patrona Mustafa Pa~a'n~n 1848
" Selman Soydemir, a.g.e , s. 9-10.
107 Ali ~hsan Gencer, Bahriye'de Yap~lan Islalkat Hareketleri ve Bahriye Nezarednin Kurulu~u (1789-1867), 266.
" Safvet, Bahriyemiz Tarihinde Filasalar, s. 15. " BOA, A. MKT. NZD, 71/78.
II° ROA, A. MKT. MHM, 52/46.
DMA, MKT, 22/65.
112 Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, s. 40. "3 BOA, A. MKT. MHM, 73/72.
senesinde haz~rlad~~~~ layihaya Bahriye Meclisi taraf~ndan verilen cevapta talebelerin ameliyat~~ için ~imdilik Akdeniz'de, ileride de okyanusta dola~-mak üzere mektebe bir iki talim gemisi tahsis edilmesi kararla~t~r~lm~~t~'''. 1847 senesine ait bir belgede ise talebenin sadece nazari ilimle e~itilemeye-ce~i amen e~itimin gerekli oldu~u belirtilmi~~ ve bu durum ~u sözlerle dile getirilmi~tir''':
Tersane-i Amire'de funiln-~~ bahriyeye vak~f birkaç mümtaz zevat dahi mevcut oldu~undan onlar~n z~ir-i irade ve kumandas~nda olmak üzere bir iki münasib sefine talim gemisi ittihaz olunub da içlerine lüztimu mikdar ~âkirdân yaz' olunarak Bahr-i Sefid'de ke~t ü güzar et-tirilse ileride bir aral~k birkaç sefine dahi Bahr-i Muhit'e ç~kar~larak Fransa ve Ingiltere'ye do~ru gönderilse hem ziyade menfaatli ve hem veli ni'meti bi minnetimiz padi~ah~m~z efendimizin... olan ~an-~~ all-i hazret-i hilafet-penâhllerine tamam~yla muvaf~k keyfiyet-i hasene ola-ca~~...
1848 senesine ait bir belgede de mektep talebelerinin ameli e~itimle-rinin yetersiz oldu~u belirtilerek bunun giderilmesinin gerekti~i ifade edil-mi~firm. Mü~avir Pa~a ad~yla an~lan Sir Adolphus Slade, 1851 senesinde Peyk-i Zafer kalyonunun mektep gemisi haline getirilerek talimlere ba~la-mlmas~na dair bir layiha kaleme alm~~t~r'''. 1870 tarihli bir belgeden
Hüdâvendigâr e~itim gemisinin Girit'in Suda liman~nda bulundu~unun
Bahr-i Sefid kumandanl~~~na bildirildi~i görülmektedir'''. 1873 senesinde Bahriye üçüncü s~n~fa geçen Süleyman Nutki Bey hat~rat~nda Hüdâvendigâr mektep gemisi ile yapt~klar~~ geziden de bahseder. Süleyman Nutki Bey bu hat~rat~nda ~stanbul'dan yola ç~k~larak Çanakkale'ye geldiklerini ve Çanak-kale'de bir ay kadar kald~ktan sonra Selanik ve Golos'a u~rayarak orada günlerce kald~klar~n~n oradan Arnavutluk sahilindeki Vivarta yolun büyük bir k~sm~n~~ da yelkenle olmak üzere gittiklerini ifade etmi~tir. Süleyman Nutki Bey, talim gemisi ile seyahat esnas~nda da derslerin devam etti~ini belirtmi~tir.' Bu durum 1874 tarihli ba~ka bir belgede de belirtilmekte- Belgede Hiklâvendigâr gemisindeki üçüncü ve dördüncü s~n~f talebe-lerinin imtihan sonuçlar~~ verilmi~tir. Süleyman Nutki Bey hat~rat~nda k~~~~
"5 Safvet, Bahriyemiz Tarihinden Filasalar, s. 19. 116 BOA, ~. MSM, 16/368.
117 DMA, ~UB, 4/209 B.
118 Selman Soydemir, Osmanl~~ Donann~as~nda Yabana Mü~avirlerin Etkileri (18 ve 19.
Yüzy~llar), s. 61.
119 DMA, MKT, 112/118, MKT, 112/26.
120 Süleyman Nutki Bey'in Hahralan, Haz~rlayan, Nurcan Bal, s.5- 6. 121 BOA, HRT. h, 132.
190 MUSTAFA ~ANAL — T~MUR DEM~R
geçirmek için Girit'in Suda liman~na gittiklerini ve bahara kadar orada kal-d~klar~n~~ belirtir. Baharda Bingazi'ye oradan da Trablusgarb'a ve nihayet oradan da Tunus'a gittiklerini ifade etmi~tir. Buradan tekrar üs olan Suda liman~na ve oradan da 1874 senesi bahar~nda ~stanbul'a dönmü~lerdi'''. Eylül 1874 tarihli bir belgede ise o güne kadar Akdeniz'de yap~lan e~itim gezilerinin Muhbir-i Sürur gemisi ile Hint Okyanusu'na kadar uzat~ld~~~~ gö-rülmektedir'''. Bu gezi ile ilgili olarak da Süleyman Nutki Bey'in hat~rala-r~nda bilgilere rastlanmaktad~rl". Hat~rata göre gemi Istanbul'dan ç~kt~ktan sonra Portsaid'e hareket etmi~tir. Oradan Hudeyde ve Kamaran adas~na oradan Aden körfezine ve Basra'ya oradan da Karaçi'ye gitmi~tir. Bu bölge Müslüman olmakla birlikte ~ngiliz i~gali alt~ndad~r. Burada bölükler halinde karaya ç~kan talebelere polis nezaret etmi~~ ve ~ehirde gezen bu talebelerin Frans~z oldu~u söylentisi yönetim taraf~ndan halk aras~nda yay~lm~~t~r. Sü-leyman Nutki Bey, bu durumu arkada~lar~ndan yabanc~~ dili iyi olan birinin halk aras~nda konu~ulanlardan anlad~~~~ ve halka biz Frans~z de~il Müslü-man Türküz demesi üzerine kendilerinden Fatiha Suresi'nin okunmas~n~n istendi~ini ve bu surenin okunmas~~ üzerine halk~n kendilerin çok büyük teveccüh gösterdi~ini ifade etmi~tir. Trenle bir haftal~k yoldan gemiyi gör-meye gelenlerin oldu~unu ifade eden Süleyman Nutki, bu durumun kendi-lerini son derece etkiledi~ini ve kendikendi-lerinin sadece Osmanl~~ Devleti'ne kar~~~ de~il ~slam âlemine kar~~~ da sorumluluklar~n~n artt~~~n~~ dü~ündükleri-ni belirtmi~tir. Gemi ayn~~ yolla Istanbul'a dönmü~~ ve son s~n~f talebeleridü~ündükleri-ni zorunlu olarak yapt~klar~~ ~zmit'teki top talimi, o seneki ö~rencilerin uzun bir yolculuk yapt~klar~~ için kald~r~lm~~t~r. 1876 tarihli bir belgede de Mekteb-i Bahriye önünde e~itim için sürekli bir gemi bulundurulmas~~ zaru-retinin oldu~u belirtilerek münasip bir geminin mektebe verilmesi gerekti~i belirtilmi~tir.'"
1887 sene sine ait bir belgede talebelerin imtihanlar~mn son buldu~u için tatile girmelerinin mecburi oldu~u belirtilerek bu dönemin bo~~ geçiril-memesi için bahriye s~mflar~ndan iki s~n~f~n Gemlik ve ~zmit körfezinde ameliyâtla u~ra~malar~~ maksad~yla Nüilid-i Fütûh gemisiyle oraya hareket etmelerinin uygun olaca~~~ ifade edilmi~tir'''. 1889 tarihli ba~ka bir belgede de mektep talebelerinin ikmal-i malt~mat etmek üzere Hint, Çin ve Japonya taraflar~na götürülmesi konusunda bir irade-i seniyyenin oldu~u belirtilerek
I" Süleyman Nutki Bey'in Hat~ralar~, Haz~rlayan, Nurcan Bal, s. 7-11.
~ " DMA, MKT, 207/116.
124 Süleyman Nutki Bey'in Hat~ralar~, Haz~rlayan, Nurcan Bal, s. 12- 20.
125 DMA, MKP, 1/17.
bu gezi için de Ertu~rul F~rkateyni'nin görevlendirildi~i belirtilmi~tirl". 1896 senesine ait bir belgede de Mekteb-i Bahriye son s~n~f talebesinin ameliyât-~~ melâhiye için Nüzlid-i Fütûh berikiyle yirmi günlü~üne Izmit körfezi ve civa-r~nda dola~aca~~~ belirtilmi~tir'. 1907 tarihli bir belgede ise mektebe al~n-mas~~ planlanan talim gemisinin pahal~~ olmas~ndan ve ~u anda da buna büt-çenin elvermemesi nedeniyle mevcut vapurlardan birinin mektep gemisi olarak kullan~lmas~na karar verildi~i belirtilmi~tir." Süleyman Nutki Bey'in hat~ralar~ndan son s~n~f ö~rencilerinin ~zmitite top at~~~~ e~itimi ald~klar~~ da anla~~lmaktad~r.' Yukar~da bahsedilen bu gemiler d~~~nda Heybetnümâ, Mehmet Selim F~rkateyni,131 Feth-i Bülend Korveti, A'sâr- ~~ Tevfik, Muin-i Zafer Korveti, Tir-i Müjgân, ~clâliye Korveti, Preveze Gambotu, Peyk-i ~evket Torpido Kruvazörü gibi gemiler de mektep gemisi olarak kullamlm~~t~rl".
4.6. Yurtd~~~na Gönderilen Talebeler
Osmanl~~ devletinde yurt d~~~na ö~renci gönderme dü~üncesi 18. yüzy~l sonlar~na do~ru ba~lam~~t~r. Bu dönemde Halil Hamit Pa~a 1784 senesinde ~stanbul'da bulunan Fransa büyükelçisi ile 30 ö~rencinin gönderilmesi ko-nusunda anla~maya varm~~t~rl". Osmanl~~ Devleti'nde Avrupa'ya gruplar halinde e~itim-ö~retim için ö~renci gönderen ve bunu devlet politikas~~ haline getiren ki~i II. Mahmut'tur'34. Bu dönemde Avrupa'n~n çe~itli ülke-lerine Harbiye, Bahriye gibi askeri okullardan ö~renci gönderildi~i gibi di~er alanlardan da ö~renci gönderilmi~tirl". Avrupa'ya ö~renci gönder-menin temel amac~~ ülkeyi her alanda ilerletmekti. Bu ilk önce askeri sahada ba~lat~lm~~n. Çünkü devrin devlet adamlar~~ yeni ve modern bir devlet kur-mak arzusundayd~. Ö~rencilerin gönderilmesi sadece bu amaca yönelik olmam~~t~r. Avrupa'ya ö~renci gönderilmesi Osmanl~'n~n modernle~me te~ebbüslerinde önemli bir yer tutmu~tur. Devrin padi~ahlar~~ Avrupa'ya giden ki~ilerden çok ~ey beklemi~lerdir. Çünkü bu ki~iler oralarda ald~klar~~ e~itimle memleketin içinde bulundu~u s~k~nt~l~~ durumdan ç~kmas~na öna-
127 BOA, Y. MTV, 38/136. 128 BOA, Y. PRK. ASK, 114/37.
'BOA, MV, 117/35.
13° Süleyman Nutki Bey'in Hat~ralar~, Haz~rlayan, Nurcan Bal, s. 12- 21.
"' ~akir Batmaz, Bilinmeyen Yönleriyle Osmanl~~ Bahriyesi, s. 73.
32 Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, s. 44-49, 53-60.
13' Hasan Ali Koçer, Türkiye'de Modern E~itimin Do~up ve Geli~imi (1773 — 1923), s. 26. 134 Mustafa Genço~lu, Osmanl~~ Devleti'nce Bat~'ya E~itim Amac~yla Gönderilenler (1830-1908)
—Bir Grup Biyografi Ara~t~rmam-, Hacettepe e. Sosyal Bilimler Enstitüsü, (Yay~mlanmam~~~ Doktora Tezi), Ankara 2008, s. 20.
192 MUSTAFA ~ANAL — 'TIMUR DEMIR
yak olacak ki~iler olarak görülmü~lerdir. Avrupa ülkelerinde aç~lan ilk daimi elçiliklerin bile en önemli vazifelerinden biri o ülkelerdeki geli~meleri takip ederek bu geli~meleri ülkelerine aktarmakt~. Bu dönemde askeri denizcilik e~itimi için gönderilen ilk ki~i Ahmet Efendi isimli bir ki~idir. Bu ~ah~s Brest Bahriye Mektebi'ni bitirdikten sonra Frans~z donanmas~na ait bir ge-mide staj yapm~~~ ve 1839 senesinde Istanbul'a dönmü~türl". Yurt d~~~na denizcilik e~itimi için gönderilenlerin ço~u Ingiltere'ye gönderilmi~tirl". Bu ülkeye gönderilenler yabanc~~ subaylara kapal~~ oldu~u halde ~ngiliz Do-nanmas~'nda ihtisas yapabilme imkan~~ bulmu~lard~r'''. Ingiltere'ye bahriye tahsili için gönderilen ö~rencilerin oradaki dersler esnas~nda not tutmalar~-n~n yasak oldu~u da anla~~lmaktad~r'''.
1835 tarihli bir belgede ~ngiltere'de bulunan dört tane mühendis hak-k~nda bilgi verilmektedir'''. Belgeye göre mühendislerin kontradar~n~n tutar~~ olan 15.616,5 kuru~~ masrafm Tersane-i Âmire hazinesinden kar~~-lanmas~n~n gerekti~i ifade edilmektedir. Bu durum bu ki~ilerin denizcilik e~itimi için Ingiltere'ye gönderildikleri izlenimi vermektedir. 185011i y~llar-da iyi dereceli mezunlar be~er sene müddede staj ve tahsil yapmak üzere Londra'ya gönderilmi~tirm". 1851 tarihli bir belgede de Londra'da bahriye ö~rencilerinin oldu~u anla~~lmaktad~r'''. Belgeye göre Kaptanpa~a taraf~n-dan Londra'daki ö~rencilerin durumu Londra sefirine sorulmu~, bunlartaraf~n-dan üçünün Istanbul'a do~ru yola ç~kt~~~~ belirtilmi~tir. Ayn~~ belgede ~ngilte-re'den dönen ö~rencilerin tersanede ve donanma& istihdam edilmesinin faydal~~ olaca~~~ da belirtilmi~tir. Belgenin devam~nda ise üç ö~renci hariç kalan dokuz ö~rencinin de geri gelmesi Kaptanpa~a taraf~ndan istenmi~~ ve üçünün tahsillerini devam ettirdikten sonra dönmeleri gerekti~i ifade edil-mi~tir. Muhtemelen ayn~~ döneme ait ba~ka bir belgeden Londra'da 18 ö~-rencinin bulundu~u anla~~lmaktad~r'''. Ayn~~ belgeden ö~rencilerden üçü-nün bir müddet daha orada ikmal-i malümat için kalmas~~ istenirken di~er-lerinin ise ülkeye ça~r~ld~~'~~ anla~~lmaktad~r. 1854 tarihli bir belgede ise Londra'da tahsilini tamamlayan Mekteb-i Bahriye talebesi olan Hasan
'Mustafa Genço~lu, a.g.t., s. 22. "7 Mustafa Genço~lu, a.g.t., s. 85. "8 Mustafa Genço~lu, a.g.t., s. 87. "9 Mustafa Genço~lu, a.g.t., s. 108. '40 BOA, C. BH, 67/3163.
'Hala Y. ~ehsuvaro~lu, Deniz Tarihine AÜ Makateler, DKK Yay., ~stanbul 1965, s. 5. "2 DMA, ~UB, 12 /5A, Ayr~ca BOA, A. AMD, 52/21.
Efendi'nin Dersaadet'e do~ru Paris'ten yola ç~kt~~~~ belirtilmi~tirl".1856 ta-rihli oldu~u tahmin edilen bir belgede de Londra'ya gönderilen bahriye talebeleri hakk~nda bilgi verilmektedir. Belgede Londra sefiri Kostaki Efen-di tahsil için Bahriye Mektebi ve Efen-di~er mekteplerden gelen ö~rencilere bir naz~r tayinin gerekli oldu~unu belirtmektedir. Bunun üzerine Umur-u Ec-nebiye Nezareti mütercimli~inde müstahdem Mösyö Redhouse'un daha önceki hizmetleri ve tecrübelerinden dolay~~ ayl~k 20 lira ile bu göreve tayin edildi~i ifade edilmi~tir'''. Bu makam~n ihdas edilmesinin sebebi, buradaki ö~rencilerin her türlü denetimini sa~lamak ve sorunlar~n~~ da takip etmek-tir'''. Belgede ayr~ca ö~rencilerin ayl~k 15 lira 3 ~ilin 4 pence olan ücretleri-nin kendileriücretleri-nin hüsnü tahsilleri için verilecekleri mektebin ücreti ile birlik-te ö~renci ba~~na ayl~k 22,5 lira olarak art~r~ld~~~~ ifade edilmekbirlik-tedir. 1858 tarihli bir belgede ise Londra'ya gönderilmi~~ 18 Mekteb-i Bahriye talebesi-nin tahsillerini bitirdikleri ancak bunlar~n fabrika, donanma gibi yerlerde pratik yapmalar~n~n gerekti~i üzerinde durulmu~, bunlar~n bu s~radaki mas-raflar~n~n 1041 lira tuttu~u ve bunun Tersane-i Amire hazinesinden gönde-rilece~i ifade edilmi~tir'. Osmanl~~ Devleti yurt d~~~na sadece talebe gön-dermemi~, zabitandan da e~itim için yurt d~~~na gönderilenler olmu~tur. Yurt d~~~na gönderilen zabitan~n bir k~sm~~ ülkeye döndükten sonra donan-ma içerisinde erat~n e~itimi, donandonan-man~n teknik anlamda ilerlemesi ve ayr~ca modern cihazlar~, silahlar~~ kullanmay~~ ö~renmesi gibi i~lerde istih-dam edilmi~tir. Bir k~sm~~ ise Bahriye Mektebi'nde muallimlikle vazifelendi-rilmi~tir. Bu konuyla ilgili olarak ula~~lan belgelerden birisinde Amerika Birle~ik Devletleri'ne gönderilen bir subay ile ilgili bilgi verilmektedir'. Avrupa ülkelerinin pek ço~una e~itim amac~yla zabit ve talebe gönderilmi~-se de ABD bu konuda s~kça ili~ki içerisinde olunan bir devlet de~ildir. 1850 tarihli belgede ise Mekteb-i Bahriye hocalar~ndan Binba~~~ Emin Bey'in ABD'ye gidecek olan sefaret ba~~ tercüman~~ ile birlikte ABD'ye hareket ede-ce~i ve orada tahsil-i fünun eyleyeede-ce~i vurgulanm~~t~r. Emin Bey, denizcilik e~itimi ile alâkal~~ 437 adet kitapla ABD'den dönmü~~ ve dönü~ünde Mekteb-i BahrMekteb-iye ders naz~r~~ olarak tayMekteb-in edMekteb-ilmMekteb-i~tMekteb-ir'. 1904 senesMekteb-inde BahrMekteb-iye Mek-tebi talebeleri de ABD'ye gönderilmi~tir".
144 BOA, HR. MKT, 77/99. 145 BOA, A. AMD, 71/80.
146 Mustafa Genço~lu, Osmanl~~ Devleti'nce Bat~'ya E~itim Amac~yla Gönderilenler(1830-1908),
s. 78.
l' DMA, ~UB, 31/105 A. 148 DmA, ~UB, 9/180 B.
'Kenan Sayac~, Deniz Harp Okulu Tarihçesi, s. 40.
15° Kenan Sayac~, a.g.e., s. 71.
194 MUSTAFA ~ANAL - T~MUR DEM~R
4.7. Mektepte ~mtihanlar
Mektep talebeleri e~itimleri sonunda imtihana tabi tutuluyorlard~. Bu-nun süresi zaman zaman de~i~iklik göstermi~tir. 1846 tarihli bir belgede imtil~anlann her sene yap~lmas~n~n mektebin nizam~~ gere~i oldu~u belirtil-mi~tirlm. S~navlar~n mektebin ders nann, mektep naz~rlan ve bahriye mecli-si taraf~ndan görevlendirilen ki~iler taraf~ndan olu~turulmu~~ imtihan heyeti
taraf~ndan yap~ld~~~~ yine ayn~~ belgeden anla~~lmaktad~r. Belgeye göre 2.
3.
ve 4. s~n~f talebelerinefinun-~~ bahriye, co~rafya, heyet, ulum-t felekiye derslerin-den sorular sorulmu~tur. Sorulann üç tanesini bilene Al (iyi), iki tanesini bilene orta, bir tanesini bilene de zay~f notlar verilmi~tir. imtihan sonucun-da 15 ö~renci ikinci s~n~ftan birinci s~n~fa, 36 ö~renci üçüncü s~n~ftan ikinci s~n~fa, 18 ö~renci de dördüncü s~n~ftan üçüncü s~n~fa geçmi~tir. 1846 sene-sine ait bir belgede de yine imtihanlarla ilgili olarak bilgiler verilmektedir. Bu belgeye göre, Mekteb-i Bahriye talebesinin imtihan~~ usulüne göre her sene yap~lmaktad~r. Fakat talebelerden tersane ve ona ba~l~~ birimlerde
çal~-~an mektep talebeleri tersanede olmalar~~ dolay~s~yla imtihanlara
gireme-mekte ve gireme-mekteptekiler gibi terfi edemegireme-mektedirler. Bu durumun düzeltil-mesi tersane yönetimi taraf~ndan talep edilmi~, Bahriye Meclisi'nin de ona-y~yla tersanedekilere Bahriye Mektebi taraf~ndan ayr~ca bir imtihan yap~l-mas~~ kararla~t~nlm~~t~r". Mustafa Pa~a'n~n layihas~m haz~rlad~~~~ 1848 se-nesinde mektepte dört s~n~f olmas~na ra~men imtihanlarm üç s~n~f için iki senede bir yap~lmas~ndan dolay~~ mektebin süresi en zeki ve çal~~kan bir talebe için bile yedi seneye ç~k~yordu'". Mustafa Pa~a'n~n layihas~nda bu durumun düzeltilerek ö~rencilere her sene sonunda imtihan yap~lmas~n~~ imtihanda ba~ar~s~z olan ö~rencilerin bir sene daha okuduktan sonra yine ba~ar~s~z olurlar ise mektepten at~l~p bahriye neferi olarak askerlik hizmetini tamamlamas~~ gerekti~i de ifade edilmi~tir'TM.
Bundan sonra imtihanlann daha düzenli bir hale getirildi~i görülmek-tedir. 1850 senesine ait oldu~u tahmin edilen bir belgede resim dersinin imtiharun~n tersanede yap~lmas~~ istenmi~tir". ~mtihanlara zaman zaman padi~ahlann da kat~ld~klar~n~~ görülmü~tür. Sultan Abdülmeciein imtihanla-ra kat~ld~~~~ biinmektedirlTM. Padi~ah Abdülaziz'in de imtihanlaimtihanla-ra kat~ld~~~~
'DMA, ~UB, 4/59 A.
152 BOA, ~. MVL, 86/1760.
153 Fevzi Kurto~lu, Deniz Mektepleri Tarihçesi(1928-1939), s. 23.
I' Safvet, Bahriyerniz Tarihinden Filasalar, s. 14.
135 BOA, A. AMD, 26/24.