• Sonuç bulunamadı

Vlaherna Mıntakasının Surları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Vlaherna Mıntakasının Surları"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AĞUSTOS 1947

T T

13

Vlaherna Mmtakasimn Surları

1203 de Haçlıların Bizans’a girişi — Entrée des Croisés à Constantinople (Tableau d’E. Delacroix)

Vlaherna mmtakası Bizans’ın son asırlar­ daki İmparatorların saraylarını ve meşhur Vla­ herna kilise ve ayazmasını ve daha birçok mü­ him mebaniyi havi olduğundan dolayı, Bizans tarihinde büyük bir ehemmiyet kazanmıştı. Bu mıntakanın evvelce Teodosios surlarından ha­ riç kaldığı cihetle, İmparator İraklios bu mü­ him yeri, yeni bir sur ile kapatmak suretile, hariçten gelecek düşmanlardan muhafaza et­ miştir.

Yedikule’den itibaren Halic’e kadar inşa olunan Teodosios surlarının, Konstantin Por-

firoyenitos (Tekfur) sarayına kadar geldiğin­

de, istikametini değiştirmeden iki kat ve hen­ dek olarak Lonca’ya doğru gittiği malûmdur. Bu istikameti gerek Mordtmann ve gerek Mil-

lingen kabul etmiyerek, Teodosios surlarının

istikametini daha şarka doğru getirerek Kons­ tantin sarayından Avcılar kapısına doğru gö­ türmektedirler. Bu tarihçilerin mütalâaları mevcut eserlere pek tevafuk etmiyor. Zira Loncaya doğru takip olunan istikamette eski surların bakiyesi mevcut olduğu gibi>

Eğrika-pı Rum kilisesi, hendeğin hariç kısmı üzerinde inşa olunmuş olduğundan dolayı, (Panayıa tis

Sudas), yâni hendekteki Panayia kilisesi adı­

nı almıştır. Bizans lisanında Suda hendek de­ mektir. Bu kiliseden 30 metre kadar mesafede halk arasında (Mumhane) adı verilen sur ba­ kiyesi bir evin bahçesinin içindedir.

Teodosis suru, Loncaya yakın bir yere ka­ dar vardıktan sonra, şarka doğru istikametini değiştirerek Avcılar kapısında sahil surlarile birleşiyordu. Pashalion Hronikon (1) ve Pisi-

dis’e (2) göre, surlardan hariç kalmış olan Vla­

herna mmtakasını yukarıda yazdığımız gibi İmparator İraklios Avarların muhasarası za­ manında ayrı bir sur inşa etmek suretiyle şeh­ rin içerisine almıştır.

İraklios’un inşa eylediği surlar Konstantin (Tekfur) sarayından başlayarak Vlaherna ki­ lisesi arkasına kadar uzanmıştır. Surlar ara­ sına alınmış olan bu kısım arazinin en geniş yeri 150 metre olup, Kaligaria kapısı mevkiin­ dedir ve Halice doğru indikçe Vlaherna kapısı mevkiinde 120 metre genişliğindedir. Bu veç­ hile tedricen darlaşarak Avcılar kapısına kadar gider. Bu sur 625 tarihinde ve İmparator İrak­ lios’un 15 inci senei saltanatında inşa olunmuş­ tur.

200 sene sonra İmparator Ermeni Leon (813 - 820) Vlaherna surlarının garp tarafında 100 metre uzunluğunda diğer bir sur yapmıştır. Bu suretle Vlaherna büyük kapısını emniyet altına almıştır. Leon bu surun haricinde ga­ yet geniş bir de hendek yapmıştır (3). Halbuki İraklios surlarını yapanlar hendek kazmak lü­ zumunu görmemişlerdir.

Vlaherna mmtakasını emniyet altına alan

İraklios surunun Konstantin sarayından başla­

yarak ve Halic’e doğru inerek ve sahili takip ederek Avcılar kapısına Teodosios’un sahil

sur-(1) Pashalion Hronikon — Yedinci asrın ortala­ rında isimleri malûm olmayan kimseler tarafından ka­ leme alınmıştır. Hilkati âlemden itibaren İmparator İraklios’a kadar tarihî vak’aları yazmaktadır.

(2) Les Citernes et le fossé des murailles de B y­

zance, Jean Papadopoulo 1919 § Yorgi Pisidis, Diako-

nos, İraklios tarihini yazmıştır ve Avarlar ile İstanbul ahalisinin, İstanbul surları üzerindeki harplerden bah­ setmektedir. Pisidis 630 da vefat etmiştir.

(3) Anonim sahife 348 - Bon basması, Cilt 108, sah. 1009.

(2)

14 TÜRKİYE TURİNG VE OTOMOBİL KURUMU

Vlaherna Surları — Les murailles des Blachernes

lariyle birleşmiş olduğunu yukarıda izah ettik. İraklios surunun Teodosios surlarının devamı olmadığı gerek Konstantin sarayından itibaren istikametinin tebdili, gerek hendeklerin bir­ denbire kesilmesi, ve gerek tarzı inşasının de- ğişmesile sabittir.

Teodosios surlarının inşa tarzına göre, dört köşe ufak taşlardan 8 - 1 0 sıra dizildikten sonra 5 sıra kırmızı tuğla vazolunmaktadır. Gerçi bugün Yedikule’den itibaren Tekfur sa­ rayına kadar böyle dört köşe taşlar ile kırmızı tuğla olarak görünmüyor ise de, bu hal surla­ rın çok defa ve muhtelif zamanlarda tamir görmüş olmalarından ileri gelmektedir.

İraklios surlarının tarzı inşası Teodosios’un inşa tarzından külliyen farklıdır. Bir kere kul­ lanılan taşlar dört köşe halinde, fakat daha büyüktür. Burçları yuvarlak ve çok köşelidir ve yükseklikleri Teodosios’unkinden fazladır.

İraklios surlarının Avcılar kapısına kadar bu şekilde inşa olunmaları icap ederken, pek garip olarak Vlaherna kapısının köşesi burcu­ na kadar aynı halde, ve bu köşeden Avcılar kapısına kadar sahil surlarının Teodosios’un eski surları şeklinde inşa olundukları görül­ mektedir, yani bu surlar 6 - 1 0 sıra dört köşe ufak taşlar ve 5 sıra kırmızı kiremit olarak in­ şa olunmuşlardır. Bu sahil kısmı surlarının malzemesini tetkik edersek, Teodosios surları­

nın gayet metin olan malzemesine katiyyen benzemiyor. Bundan anlaşılıyor ki bu surlar Teodosiyos’un eski surlarına benzetmek sure- tile bilâhare yapılmıştır. Zira İraklios’un sa­ hilde gayet cesim ve ağır olarak Avcılar ka­ pısına kadar yaptırdığı surlara zemin muka­ vemet etmiyerek, murüru zaman ile yıkılmış ve yerlerine eski Teodosios hafif surları şek­ linde yeniden (4), bütün surları tamir eden İmparator Teofilos’un zamanında yapılmış ol­ dukları zannediliyor.

İraklios’un Vlaherna köşesinden yukarıya

doğru Konstantin sarayına kadar olan Kara kısmının surları da çok defa tamir görmüştür. Bu tamirat en ziyade burçları ve surları ve mazgalları yükseltmek için yapılan ilâveler­ dir. Bu tamirin Manuil Komninos tarafından yapıldığı muhakkaktır (5). Zira tarzı inşaları bu İmparatorun zamanına ait inşa tarzıdır.

İraklios surunun Manuel Komninos tara­ fından inşa olunduğunu en evvel Patrik Kons-

tantinos yazmıştır ve iddiasını Nikitas

Honya-Vlaherna’da Eski Eserleri Koruma Heyeti

tis’in (6) bir yazısına istinat etmiştir. Patri­

ğin bu fikrine Mortmann ve Millingen de mey­ letmiştir (7).

(4) Denizin Haliç sahilindeki surlara kadar gel­ diğini ve bu sahilin bataklık olduğunu fetihten sonra İstanbul’a gelmiş olan Gillios yazmaktadır.

(B) Zamanın tahrip ettiği kısımları Manuil Kom­

ninos tamir etmiştir ve bu surların alçak olanlarını Mihail Paleólogos yükseltmiştir. (Konstantinias sah. 9).

(6) Nikitas Honiatis, Birinci Kitap sah. 580. (,7) Bazı kimseler Honiatis’in bu ibaresinden Manuel Komninos’un ilk defa bu yerleri tahdit ettiği

mânasını çıkarmaktadırlar - Paspati, Bizans tetebbüle-

(3)

AĞUSTOS 1947 15 Vlaherna kapısında bulunan üç büyük

burcun inşa tarzının başka başka olduğu göze çarpmakta ise de, her üç burcun ve ittisallerin­ deki surun birinci katının ve merdivenlerinin aynı tarzda, yani İraklios surları tarzında, inşa olundukları ve halbuki büyük burcun ikinci ve üçüncü katlarının yalnız tuğladan yapıldığı ve üzerine yazılmış olan yazıda Teófilos’un babası

keke Mihail tarafından tamir olunduğu görül­

mektedir.

Her üç burcun üst taraflarının ve bilhas­ sa büyük burcun üçüncü defa tamir görmüş ol­ duğu görülmektedir.

Leon surunun da İmparator Romanos Le-

kapinos tarafından tamir edilmiş olduğu köşe­

deki burcun üzerinde bulunan şu kitabeden anlaşılmaktadır:

Aya Nikola burcu Hazretı İsa’yı seven Despot Romanos tarafından temelinden tecdiden tamir olunmuştur.

Yine Leon surunun cenup tarafındaki ki­ tabede:

Büyük İmparator Mihail ve Teófilos Anema burcunda da (Teófilos) kitabesi

vardır.

740 tarihinde İstanbul’da vaki olan zelze­ leden kara ve deniz surları yıkılmış olduğun­ dan, İmparator Leon İsavros bunları mükem­ mel olarak tamir etmiştir.

Kezalik İmparator Teófilos (829 - 842)

Vlaherne Sarayının içi — L’Intérieur du Palais des Blachernes

bütün kara ve deniz surlarını tamir etmişti. İraklios surlarının muhafaza eylediği yer­ ler Bizans tarihinin son üç asrı zarfında Bizans hükümetinin en resmî bir mevkiidir. Bu surun 20 burcu vardır. Surun genişliği 3,70 metredir. Muharipler böyle geniş bir sur üzerinde iste­ dikleri gibi hareket edebilirlerdi. Burçları ise o derece cesim ve metin idi ki, inşalarından itibaren aradan 13 asır geçtiği halde mevcudi­ yetlerini muhafaza etmektedirler. Burçların ekserisinin kubbeleri bugüne kadar inşa olun­ dukları gibi durmakta, ve büyük kapıları sur­ daki mazgallar ile ittisal peyda eylemektedir­

ler. U

İraklios surlarının Konstantin sarayından

Eğri kapıya kadar bulunan bütün burçları yu­ varlak ve sekiz köşelidirler. Bu şekildeki burç­ lar dört köşe burçlardan daha metindir.

BizanslIların, dört köşe burçlarının yanı­ na gâh yuvarlak ve gâh sekiz köşeli diğer burç­ lar inşa ettiklerinin sırrını bilmiyoruz. Vlaher­ na sarayının yakınında bulunan burçlar kâmi- len dört köşelidir. Düşmanların her taarruzu

buralara yapılıyordu. f

Fetihten çok zaman evvel Bizans İmpara­ torları Vlaherna saraylarında oturmağa başla­ mış olduklarından dolayı, bu surlar hakkında daha ziyade izahat vermek gereklidir.

1453 senesinin Martında İmparator Kos-

tantin OsmanlIların Vlaherna saraylarına taar­

ruz etmelerinden korkarak, Venedikli Diyedo’-

ya, maiyetindeki bahriye askerleriyle 8 kadem

derinliğinde ve 100 adım uzunluğunda bir hendeğin hafrolunmasım ihale etti. Bu ame­ liye 14 Martta başlıyarak ayni ayın sonuncu Cumartesi günü, yani muhasaranın başladığı günden altı gün evvel hitam bulmuştur. Düş­ manın anî gelmesini tarassut için de karşıki tepeye iki nöbetçi koymuştur. Mortman’a göre (Sahife 89) hendek bugüne kadar mevcuttur. Bu hendeğin hafrını tarihçi Nikola Barbaros (Sa. 14) muvazzahen yazmaktadır. Hafriyata her gün İmparator bizzat nezaret ediyordu.

Fetihten bir gün evvelki gece (29 Mayıs 1453) Francis diyor ki (sahife 280) : “ Ve İm- (iparator atma binerek saraydan (Vlaherna sa­

lt rayından) çıktık. Ve muhafızları uyandırmak «ve uyanık olarak vazifelerini ifa etmek üzere «surları gezmeğe koyulduk. O gece muhafızla-

ıirin kâffesi surlar ve burçlar üzerinde idiler...

«Kaligarya ■ mevkiine geldiğimizde horozların «ötmesi saatlarından saat bir idi; atlarımızdan

(4)

TÜRKİYE TURİNG VE OTOMOBİL KURUMU

Vlaherna Sarayının dış görünüşü — Vue extérieure des Blachernes

eden ve Kaligarya mevkiinde bulunan bu bur­ cun mazgallarından Eğri Kapıya kadar olan yerler göründüğü gibi, Konstantin sarayından Edirne Kapı mevkiine kadar olan bütün hen­ dek te görülmektedir. İyi bir kumandan olan İmparator o vadide karargâh kurmuş olan düş­ manlarının harekât ve istihzarlarını teftiş için daha münasip bir burç intihap edemezdi. Zira düşman harp malzemesini, Mortman’m dediği gibi hendeğin içinde değil, hendeğe yakın yer­ lere getiriyordu. Şu takdirde Francis ile Bar-

baro bu hususta ihtilâf etmiyorlar. Burcun üs­

tünden yapılacak bir bakış meseleyi halledi­ yor.

İraklios surlarından ve Eğri Kapıdan iti­ baren şimale doğru sekizinci burç, îsaakios

Angelos burcudur (1185 - 1195). Gerek bu burç

hakkında ve gerek ittisalinde bulunan Anema hapishanesi hakkında tafsilât vermek mevzuu- muz haricinde olduğundan, bunlar hakkında izahat vermeği lüzumsuz gördüm.

V. MIRMIROĞLU

t ■

«indik ve burca çıktık. Oradan sur haricinden «çok konuşmalar ve büyük gürültüler duyduk, a Muhafızlar, bütün gece bu gürültüleri duy- ııduklarını bize söylediler. Bu gürültüler düş- ıı manın kaleye taarruz harbma mahsus maki- ııne ve alâtu edevatı surlara yakın hendeğe «nakletmesinden ileri geliyordu.«

Mortman eserinde bunları naklederken

(sahife 145) diyor ki: «Kaligarya mevkiine «vardıklarında atlarından indiler ve kapının «yanındaki burca çıktılar; bütün gece gürültü- «ler devam ediyordu, çünkü Türkler taarruz i- «çin muktezi levazımı hendek içerisine nakle- «diyorlardı.« Mortman bu yazılara şunları ilâ­

ve ediyor: «Eğri Kapıda hiç bir hendek bulun­

amadığından, Francis’in Kaligaryası ile Nikola «Barbaros’un Kaligaryası’nm ayni olmadığı an- «laşildığmdan, bu hendeğin ve mevkiin başka «yerde aranması lâzımdır.«

Francis, fethin en hakikî tarihçisi oldu­

ğundan, ne dediğini biliyordu. Francis Kali­

garya mevkiine geldiklerini yazıyor, Kaligar­ ya kapısına demiyor. Kapının yanındaki burca

çıktık demiyor, yalnız burca çıktık diyor. Eğri Kapı Rum kabristanının önünde ve Teodosios surlarının İraklios surlarına birleştiği yerden üçüncü burç hâlâ mevcuttur. Bir köşe teşkil

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

SİMİT YEDİ Edincik’te çay bahçesinde danışmanı Mahir Uçar ile birlikte üreticilerden sorunlarını din leyen Vehbi Koç, çayla simit yedi. Üreticiler, “Vehbi

Rusumat Emanet-i behiyyesinin fî 3 Receb sene [1]282 ve fî 7 Teşrin-i sani sene [12]81 tarihiyle Meclis-i Vâlâ'ya havale buyurulan bir kıta takriri meâlinden müsteban olduğu

Hidrojen enerji sis- temi, kullanılan diğer enerji sistemleri ara- sında en yüksek enerji içeriğine sahip olan- dır.. Sistemde kullanılan hidrojen, doğada bulunma yüzdesi en

Rusya’nın bu durumundan ha­ berleri olmayan Dr. Zavriyef ve Bogos Nubar Paşa. Paris’teki faaliyetlerine devam ediyorlar ve bir gün Rusya Büyükelçisine gelerek

Bu bölümde- ki güncel makale özetleri ise terminal dönem hastalıkta cinsellik ve cinsel ilişki deneyimleri, yine sık görülen bir durum olan polikistik over sendromlu

Bu bölümde- ki güncel makale özetlerinde ise Flibanserin ile ilgili bir maymun çalışması ile birlikte kadınlarda kronik obstruktif pulmoner hastalık ve cinsel

mikro RNA’ların erkek infertilitesindeki rolünü ele alırken yine varikoselle ilgili hem klinik hem de deneysel güncel makale özetleri bu bölümün konu başlıkları

Dergimizin hakemli dergi formatına dönüşümü ile ilgili çalışmalar- da sona yaklaştığımızı 2017 yılı itibariyle makale gönderimi ile ilgili bütün işlemlerin web