• Sonuç bulunamadı

Cihan Ünal: Önemli olan gelinlik değil

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Cihan Ünal: Önemli olan gelinlik değil"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İki gün sonra evden çıktılar

Cihan Ünal:

Önemli olan

gelinlik değil

beyazlık

MANTILI BASIN

~

TOPLANTISI

Eşinin elinde alyans

yoktu, Türkan Ünal “al­

maya vaktimiz olmadı”

dedi.

Cihan Ünal önce gazete­

cilere küskünlüklerini

belirtti, eşi de aynı fikir­

de olduğunu söyledi.

Cihan Ünal, “Türkan’ı

çok seviyorum” dedi,

çocuk konusunda, “Bu

planla programla olacak

şey değil. Allah’la ara­

mızda bir konu” açıkla­

masını yaptı.

ANKARA (Cumhuriyet Bü­ rosu) — Türkan Ünal (Şoray) ve

Cihan Ünal dün 48 saattir bir arada oldukları evden çıkarak Dikmen’deki bir lokantada şampanya içti ve mantı yediler. Burada gazetecilerin çeşitli so­ rularını yanıtlayan Cihan Ünal

“ Türkan’ı çok seviyorum ve onu mutlu edeceğime inanıyorum’’

dedi. Kaç çocuk istedikleri konu-

(Arkası Sa. 6

.

Sü. 6 'da)

- 7 7

sıt? 9 u 3'

H E L E GELDİLER — Türkan-Cihan Ünal çifti sürpriz evlilikten sonra ilk kez gazetecilerin karşısına Ankara’da bir mantıcıdaki “ba­ sın toplantısı’’ ile çıktılar. Yeni evliler salona elele girdiler.

(2)

Cihan Ünal:

(Baştarafı I. Sayfada)

sundaki bir soruya “ Bu planla programla olacak iş değil. Bu Allahla bizim aramızda bir iş”

yanıtını veren Ünal, bazı gazete­ lerin doğru olmayan haberler vermesini eleştirerek, “ Buraya sizin sorunlarınızı halletmeye geldik bizim değil” şeklinde ko­ nuştu.

Türkan ve Cihan Ünal geçen cuma günü önce Kastamonu’­ nun Araç ilçesinde evlendikten sonra Cihan Ünal’ın Ankara Or- An sitesindeki evine geldiler.

O günden bu yana Ünalların evden çıkmasını bekleyen gaze­ teciler, konuşmak için çeşitli yol­ lara başvurdular. Ancak hepsi başarısızlıkla sonuçlandı. Bazı gazetelerin muhabirleri, yumur­ tacıların arkasına saklanarak ka­ pının açılmasını bekledi. Ancak açılan kapıdan Türkan Ünal’ın akrabası Şenay Ülkü göründü.

“ Yumurta lazım mı abla” diye soran yumurtacıya “ bize lazım değil” yanıtını veren Ülkü, ga­ zetecilerin soru sormaya başla­ ması üzerine de “ yorum yok”

yanıtını verdi. Bir gazeteci

“ Hangi konuda yorum yok. İş­ sizlik konusunda mı enflasyon konusunda mı?” diye sorunca Ülkü şu yanıtı verdi:

— Ütü fişte takılı duruyor. Vallahi yangın çıkacak.

Komşuları Ünalların ne yap­ tıklarını çok yakında izlediler. Örneğin, Gökkuşağı Kreş ve Gündüz Bakımevi’nde çalışan kızlar “ Işıklar dün gece, gece 11.00’e kadar yandı sonra sön­ dü. Sönükten sonra ne yaptılar bilmiyoruz” dedi.

Çevrelerinde, Bülent Ecevit, Alpaslan Türkeş, Gürer ve Duy­ gu Aykal, Ziya Müezzinoğlu gi­ bi komşular bulunan Ünallar’ın evi iki gün boyunca kalabalık bir gazeteci topluluğu tarafından kuşatıldı. Dün sabah gazetecilere yaklaşan bir Or-An sakim sordu:

— Başbakan mı geldi?

Gazeteci yanıtladı:

Önemli olan gelinlik değil

— 4. Murat geldi.

Ünallar dün saat 13.00’te ilk kez evlerinden ayrılarak 34 T 1093 plakalı beyaz bir otoyla Dikmen sırtlarında ki “ Hatçe Ana'nın Yeri” adlı lokantada mantı yediler ve şampanya içti­ ler.

Lokontaya elele giren Türkan ve Cihan Ünal yemek yiyen An­ karalIların alkışlarıyla yerlerine oturduktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladılar. Gizli ev­ lenmelerini soran bir gazeteciye Cihan Ünal şu yanıtı verdi:

“ Bugün konuşacaklarımızın yarın sizin gazetelerinizde nasıl çıkacağını bilmiyoruz ve bilme­ den konuşuyorum. Çünkü bu­ güne kadar biz bir iki cümle dı­ şında basına hiçbir açıklama yapmadık. Açıklama yapmadı­ ğımız halde her gün değişik ha-

' berler çıktı gazetelerde. Ben ga­

zeteciye gittiğim zaman (abi bu­ gün şunu şunu yapmışsın) diyor­ du. Ben de hayretle ne yapmışım diye okuyordum. Yaptıklarım aldığım üç gazetede ayrı ve çe­ lişkili oluyordu. Onun için bizim şu anda konuşmamızın bir yara­ rı olacağını zannetmiyorum. Ya­ rın herkes kendi doğrultusunda bir şey yazacak ve bizim söyle­ diklerimiz olmayacak. Bu bizim size biraz küskünlüğümüzün ifa­ desidir. Bugüne kadar hiç ko­ nuşma yapmadığımız halde her- gün değişik haberler çıktı. Benim ağzımdan Türkan’ın ağzından olsun hikâyeler yazdılar. Bunla­ rın hiçbirisini söylemedik. Nikâh tarihinden iki üç gün önce bir iki gazetede benim ağzımdan söy- leıımişcesine "oyuna geldim” gi­ bi haberler çıktı. Bunları söyle­ yen insan iki gün sonra evlenir mi? Onun için benim bugün söy­ leyeceklerim yarın yayınlanacak­ ları değiştirmez. Ne yayınlanaca­ ğına siz karar vermişsiniz. Siz­ den ricamız; bu küskünlüğümü­ zü gidermek açısından bizim mutluluğumuzu paylaşın, çünkü şahsen ben, Türkan’ı çok seviyo­ rum, onu mutlu edeceğime ina­

nıyorum.

Gazetecilerin, kadehleri kal­ dırmalarını istemeleri üzerine,

“ Şimdi kaldırmayalım, benim bu söylediklerimi doğru bulup yazdığınız gün kadeh kaldıra­ lım” diyen, Ünal “ Ben bundan önce (zamana bıraktığımızı söy­ lemiştik) ama bu zamanı siz bi­ ze tanımadınız. Bizim adımıza her gazete değişik şeyler yazdı. O zaman 20 lira veren bir vatan­ daş gazetesini alırken aldanmış oldu. O yüzden buraya biz sizin sorunlarınızı halletmeye geldik. Bizim sorunlarımızı değil. Bu halkla sizin aranızda bir sorun”

şeklinde konuştu.

“ Cihan benim bütün söyle­ mek istediklerimi çok güzel özet­ ledi. Zaman içinde çok çeşitli ha­ yali yazılar yazıldı, önemli olan neticeydi” diyen Türkan Şoray, Cihan Ünal’ın parmağında al­ yans olmadığını hatırlatan bir gazeteciye “ Yüzük almaya vak­ timiz olmadı. Alacağız tabii.”

cevabını verdi.

Bir soru üzerine gelinliksiz ev­ lenmenin kendisinde bir buruk­ luk uyandırmadığını belirten Türkan Ünal’ı Cihan Ünal da destekleyerek “ Önemli olan ge­ linlik değil, o beyazlıktır. Tür­ kan beyaz giyinmedi ama o be­ yazlığı yaşayacak” dedi. Bir baş­ ka soru üzerine artık Ankara’da oturacaklarını açıklayan Cihan Ünal ideallerinde kaç çocuk ol­ duğunu soran bir gazeteciye şu cevabı verdi:

“ Bu planla programla olacak şey değil. Biz sağlıklı ve mutlu çocuklar istiyoruz. Bu Allahla aramızda bir konudur” .

Ünallar daha sonra yemekle­ rini yiyerek Dikmen sırtlarında­ ki lokantadan ayrıldılar.

• Çiftehavuzlar’da satılık 3 odalı daire. 527 61 27 - 527 55 80 - 338 33 26

• Evlenme cüzdanımızı kay­ bettik. Geçersizdir. SIRMA BULUT—M E H M E T BU L U T

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Ünal, Hititçe-Türkçe, Türkçe-Hititçe Büyük Sözlük, Hattice, Hurrice, Hiyeroglif Luvicesi, Çivi Yazısı Luvicesi ve Palaca Sözcük Listeleriyle Birlikte, Bilgin Kültür

CK-MB serum değerleri: Hastalardan test öncesi, testten 2., 4., 6., 24 saat sonra kan alınarak bekletilmeksizin has- tanemiz biyokimya laboratuarında CKMB serum değerle­..

Professor 1995-2010 Civil Engineering METU (Emeritus Prof.) Professor 1994-1995 Hydrology Dept.

1987 – 2000 yılları arasında Mimar Sinan Üniversitesi Devlet KonservatuvarıTiyatro Bölümünde rol, diksiyon, mimik ve sahne derslerine girerek, öğretim görevliliği

Mustafa DEMİR (Sosyal Bilimler Editörü) Uzm.Murat TUNA (Teknik Editör-Koordinatör) Sakarya: Sakarya Üniversitesi: Fen Edebiyat Fakültesi. Bu kitabın yayın hakları

Sakarya Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dergisi’nin bu sayısı (2010/2), fakültemizin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde uzun yıllar öğretim üyeliği ve

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ FEN EDEBİYAT DERGİSİ JOURNAL OF ARTS AND SCIENCE..

 Devamlı genişleyen, ama serviks veya uterusu kapsamayan bir supralevator hematom varsa internal iliyak arter. bağlanmasından ziyade selektif arter embolizasyonu tedavide