• Sonuç bulunamadı

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM KURUMLARINDA GÖREV YAPAN ÖĞRETMENLERİN OYUN İLE ÖĞRETİM YETERLİLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "OKUL ÖNCESİ EĞİTİM KURUMLARINDA GÖREV YAPAN ÖĞRETMENLERİN OYUN İLE ÖĞRETİM YETERLİLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

IHEAD is licensed under a Creative Commons Attribution-ShareAlike 4.0 International License. Araştırma Makalesi

Alındı: 18 Ekim 2019 - Düzeltildi: 25 Aralık 2019 - Kabul Edildi: 29 Aralık 2019 - Yayımlandı: 31 Aralık 2019 Kaynakça Bilgisi: Turak, E. T. & Demir, M. K. (2019).Okul öncesi eğitim kurumlarında görev yapan

öğretmenlerin oyun ile öğretim yeterliliklerinin değerlendirilmesi. Ihlara Eğitim Araştırmaları Dergisi, 4(2), 274– 287.

Citation Information: Turak, E. T. & Demir, M. K. (2019).Evaluation of teaching-with-game competence of teachers in pre-school education institutions, Ihlara Journal of Educational Research, 4(2), 274–287.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM KURUMLARINDA GÖREV YAPAN

ÖĞRETMENLERİN OYUN İLE ÖĞRETİM YETERLİLİKLERİNİN

DEĞERLENDİRİLMESİ

Elmast Tuğçe TURAK1, Mehmet Kaan DEMİR 2

Öz

Bu çalışmada, okul öncesi öğretmenlerinin sahip oldukları oyunla öğretim yeterlilikleri öğretmenlerin kendi görüşleri çerçevesinde değerlendirilmiştir. Çalışmanın evrenini Çanakkale Merkez ve ilçelerinde bulunan bağımsız anaokulu ve bünyesinde ana sınıfı bulunduran özel ve devlet okullarında görev yapan 100 okul öncesi öğretmeni oluşturmaktadır. Tarama modelinde betimsel bir araştırma olarak gerçekleştirilen çalışmada katılımcılara Kadim (2013) tarafından geliştirilen "Okul Öncesi Dönemde Oyun Öğretimi Öz Yeterlik Ölçeği" uygulanmıştır. Verilerin analizinde ilk olarak katılımcıların demografik özellikleri kapsamında frekans analizleri, daha sonra ise kullanılan ölçekteki her madde katılımcıların geneli için birer birer incelenerek öz yeterlilikleri incelenmiştir. Elde edilen verilerin dağılımlarına bakarak öncelikle normal dağılıp dağılmadığına ve hangi analiz tekniğinden faydalanılması gerektiğine karar verilmiştir. Daha sonra betimsel analizler için aritmetik ortalama ve standart sapma, farklılık analizleri için t-Testi ve ANOVA testi yapılmıştır. Araştırmadan elde edilen verilerin analiz sonuçlarına göre; katılımcıların öz yeterlilik bulgularına bakıldığında genel öz yeterlilik puanı 3.932’dir. Bu puan katılımcıların genel olarak “yüksek” düzeyde bir öz yeterliliğe sahip olduklarını belirtmektedir. Okul öncesi öğretmenleri için kullanılan değişkenlerden “yaş”, “eğitim durumu”, “kıdem”, “mezun olunan alan” ve “çalışılan kurumun niteliğinin (Kamu/Özel) okul öncesi öğretmenlerinin oyun öz yeterliliklerinde anlamlı bir farklılık oluşturmadığı anlaşılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Okul öncesi öğretmeni, Öz yeterlilik, oyunla öğretim.

EVALUATION OF TEACHING-WITH-GAME COMPETENCE OF TEACHERS IN

PRE-SCHOOL EDUCATION INSTITUTIONS

Abstract

In this study, it is aimed to explore and evaluate the teaching-with-game competence of pre-school teachers. The study population consists of 100 pre-school teachers, working in the independent kindergartens and private and

1 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü. e.tugceturak@gmail.com, https://orcid.org/0000–0001–5761–6832

2 Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Temel Eğitim Bölümü, Sınıf Eğitimi AD, mkdemir2000@yahoo.com, https://orcid.org/0000–0001–8797–0410

(2)

275

public schools that have a kindergarten located in Çanakkale city center and its districts. “The Game Teaching Self-Efficacy Questionnaire in Preschool Period” scale developed by Kadim (2013) was applied to the participants. Firstly, the frequency analyzes were performed in the analysis of the data, within the scope of the demographic characteristics of the participants. Each item in the scale was examined on an individual basis for all participants and their self-efficacy was evaluated. It was decided which analysis technique should be used by looking at whether the obtained data is normally distributed or not. t-Test and ANOVA tests were then performed to test whether demographic characteristics cause differentiation on self-efficacy. According to the analysis results of the data obtained in the study, there was no significant difference in demographic characteristics used for pre-school teachers such as age, educational status, seniority, major, type of the institution (public / private). Based on the self-efficacy findings of the participants, the overall self-self-efficacy score is 3.932. This score indicates that the participants generally have a “high” level of self-efficacy.

Keywords: Pre-school teacher, self-efficacy, teaching-with-game

GİRİŞ

Çocuklar edindikleri bilgileri, yaşayıp gözlemledikleri becerileri oyun yolu ile kazanırken aynı zamanda yaşıtlarına da yine oyun yolunu kullanarak kolaylıkla aktarabilirler. Oyun çocuklarla iletişime geçme ve onların içinde bulunduğu dünyalarını anlamada en çok başvurulan ve en iyi sonuç veren yoldur. Bununla birlikte oyun artık çocukların günlük yaşamlarında yaptığı bir eylem olarak kalmamış, eğitim öğretim programlarında da öğretim yöntemi olarak yerini almıştır. Oyun, okul öncesi dönem çocukları için anlamlı bir eğitim aracıdır.

Oyun, neredeyse insanlığın başlangıcından beri var olan bir kavramdır. Arslan’ ın (2017) aktardığına göre oyunun, insanlığın oluşturduğu kültürden de öncesine dayandığını ifade edilmektedir. Ak’ın (2006) Caillois’dan (1961) aktardığına göre oyunu sınıflandırma çalışmaları yapan kuramcılardan biri olarak oyunu, gönüllü olarak yapılan, zaman ve ortam olarak birbirinden ayrı, bağımsız, belirsiz, verimsiz, kurallar tarafından yönetilen, öykünmeci bir eylem olarak tanımlamaktadır. Oyun, yaş gruplarına ve ırklara ayrıcalık tanımazken aynı zamanda evrensel, ulusal ve kültürel sınırları olmayan zihin ve dil gelişimi için önemli ve kültür aktarımında temel bir öğe olarak açıklanmıştır (Frost ve Sunderlin, 1985'den akt. Özdemir, 2014). Oyun, belli bir amacı olan ya da olmayan, kuralları belli olabildiği gibi kuralsız da olabilen, her şartta çocukların isteyerek ve zevk alarak içinde bulunduğu, tüm gelişim alanlarının temeli olan, gerçek hayatlarının bir parçası ve çocuklar için en etkili öğrenme süresidir (Baykoç, Dönmez, 1992'den akt. Duman., Temel, 2011).

Oyun oynamak çocuğu dinlendirirken aynı zamanda keyif veren bir unsur olarak karşımıza çıkar. Bu süreçte çocuğun kişilik gelişimini destekleyerek, bağımsızlığını kazanmasına yardımcı olurken dikkat müddetini arttırarak problemlere çözüm yolu bulmasına ön öğrenmeler oluşturur. Özetle; oyun yolu ile çocuk hayata hazırlanırken gelişimini destekleyen her türlü beceriyi kazanabilmektedir.

Aynı zamanda oyun çocuğun en önemli bağlantı dili olup kendi dünyasından kareleri yansıttığı yerdir. Zira oyunun gerçeğinde çocuğa göre asıl hayat vardır. Oyunda yer alan her şey onun dünyasında gerçekliği olan mevzulardan oluşmaktadır. Oyun, çocuğa dış dünyadaki uyaranlarla aynı zamanda iç dünyasındaki düşünce ve duygularını yönetmesine yardımcı olur. Bu bağlamda çocuk, kendi iç dünyası ile asıl dünya arasında anlamlı bir iletişimi oyun yolu ile sağlarken, yarattığı dünyanın tek hâkimidir.

Dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan arkeolojik kazılarda çocuk oyunlarının klasik Yunan ve Atina’ya kadar uzandığı bulgular arasındadır. Farklı ülkelere bakılacak olduğunda (Antik Çin, Peru, Mısır) yapılan kazı çalışmalarında topraktan ve metalden yapılmış oyuncaklar çıkarılmıştır. Devam eden bu kazı sürecinde oyunun sahnelerinin resimlendiği duvar resimleri ve seramiklerde bulunmuştur. Bu

(3)

276

bulgulardan yola çıkarak geçmiş dönemlerde de günümüzde olduğu gibi drama, dans, şarkı gibi etkinliklerin olduğu ifade edilmiştir (Sultanberk, 2017).

Oyun, çocukların öğrenme-öğretme sürecine aktif katılımını sağlayan etkinliklerdir. Oyun ile çocuklar gerçek yaşamı keşfeder, fiziksel ve zihinsel yeteneklerini kullanır. Başka bir deyişle çocuklar arasında maddi bir yarar sağlamayan, kendine özgü belli kurallara sahip olan ve katılanları tümüyle etkisi altında tutan eğlenceli faaliyetler bütünüdür (Gözalan ve Koçak, 2014). Özellikle oyunların eğlenceli olması çocukların gerçek yaşantılarındaki olayları keşfetmesi ve öğrenmesi açısından önemli görülmektedir.

Oyun çocuklara keşfetmeleri, gelişmeleri ve günlük hayatta olmasını istediklerini kurgulayabilmeleri için imkânlar sunar. Oyun yoluyla çocuklar güçlüklerle baş edebilme eforu, bulunduğu ortama ve çevreye uyum sağlama, yaratıcılık gibi hünerlerini geliştirirken, kendini, dünyayı keşfederek tecrübe kazanma imkânı bulabilirler. Aynı zamanda oyun, çocukların sorunları görme ve çözme becerisini kazanmalarını, başkalarının duygularını anlamalarını, diğer bireylerle sağlıklı iletişim kurmalarını, yaşamı kavrayarak gerçek olan ve olmayanı ayırt edebilmelerini kolaylaştırıcı özellikler taşımaktadır. İnsan ilişkileri, yardımlaşma, iş birliği yapma, bilgi edinme, sözel yönergelere uyma, alışkanlık ve deneyim kazanma, toplumsal kurallar ve bu kurallara uyma, bir gruba dâhil olma gibi olguları oyun içinde kavrayabilir, benimseyebilir ve pekiştirebilir.

Oyun, bazen yapılandırılmış bazen de doğal bir öğrenme ortamı olduğu kadar çocukluğun gelişim kaynağı ve doğal bir parçasıdır. Çocuklar dünyayı oyun yolu ile anlamaya çalışırlar. Oyunda geçirdikleri zaman dilimleri çocukların o anlarının verimli olmasını sağlarken gelecek yaşantılarını oyunlarında deneyimleme fırsatı yakalarlar. Çocuklar oyun oynarken sosyal yaşantılarını da şekillendirmektedirler. Oynadıkları oyunlarda çocuklar gelecek yaşantılarında olan rolleri öğrenmeye başlarlar. Akran grupları ile birlikte oyunlarında onlarla uyum içerisinde olmayı, oyun arkadaşları ile yakın ilişkiler kurmayı öğrenirken oyun arkadaşlarını yakından tanıma fırsatı bulur. Çocuğun olumlu oyun davranışları gösterebilmesini etkileyen önemli faktörlerden biri olan akran ilişkileri çocuğun sahip olduğu sosyal becerilerden biri olarak bu süreçte yerini alır. Bunun içindir ki çocuğun sosyal becerilerini etkileyen etmenler arasında çocuğun zamanının çoğunu geçirdiği oyun süreci çok önemli bir yere sahiptir.

Çocuk için en iyi doyum kaynaklarından biri oyundur. Birçok bilim insanı erken çocukluk eğitiminde oyun üzerine çalışmalar yapmıştır. Bu çalışmalar sonucunda da öğrenme için oyunun öneminin farkına varmışlardır. Plato, çocukların gelişimlerini dönemlere ayırmıştır ve 3-6 yaş aralığında olan çocuklar için oyunun önemine değinmiştir. Aynı zamanda Aristo da çocuğun gelişimini dönemsel olarak incelemiş ve çocuğun eğitiminde oyun ve fiziksel alıştırmaların öneminden söz etmiştir (Sultanberk, 2017).

Oyun gelişimsel açıdan bir doyum kaynağı olarak kalmamış eğitim açısından da etkin bir doyum kaynağı olmuştur. Oyun, okul öncesi dönem çocuklarının eğitim ve öğretiminde tercih edilen en temel yöntem olduğu için okul öncesi eğitimde hedeflenen amaçlara uygun öğretim yöntemi olan oyunu dâhil etmek önem teşkil etmektedir. Bu yaş grubuna eğitim veren okul öncesi öğretmenlerinin oyun yolu ile öğretimi etkinliklere entegre etmeleri beklentiler arasındadır. Eğitim kademesinde yer alan okul öncesi öğretmenlerinin ise bu konuda rolü oldukça büyüktür. Bu çalışmada Çanakkale ilinde kamu ve özel sektörde meslek hayatlarına devam eden okul öncesi öğretmenlerinin oyunla öğretim öz yeterliliklerinin incelenmesi ve öğretmenlerin sahip oldukları oyun ve öğretim öz yeterliliklerinin sahip oldukları bazı demografik özelliklere göre farklılaşıp farklılaşmadığı araştırılmıştır. Yurtiçi literatür

(4)

277

incelendiğinde öğretmenlerin oyun ve öğretim öz yeterliliklerinin araştırıldığı çalışmalar oldukça kısıtlıdır.

Özellikle okul öncesi dönem ileriki eğitim dönemleri içinde basamak niteliği taşımaktadır. Okul öncesi eğitime yapılan tüm yatırımlar eğitim sonucunda önemli bir dönüt olarak ülkeye geri dönecektir. Bu sonuca ulaşılmasında okul öncesi öğretmenlerinin payının da önemli olması beklenebilir. Bu bağlamda okul öncesi öğretmenlerin okul öncesi dönem çağı çocuklarının ihtiyacı olan oyun ve oyun yolu ile öğretim hakkında yeteri miktarda doğru bilgiye sahip olmaları önemlidir.

Bu araştırmanın temeldeki amacı, okul öncesi öğretmenlerinin oyun etkinliklerini uygulamaya yönelik öz yeterlikleri ile oyun öğretimine dair mesleki öz yeterlikleri incelenmiştir. Bu amaçlardan yola çıkarak şu sorulara cevap aranmıştır: Okul öncesi öğretmenlerinin oyunla öğretim öz yeterlilikleri;

1. ne düzeydedir?

2. yaşlarına göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

3. eğitim durumlarına göre anlamlı farklılık göstermekte midir? 4. kıdemlerine göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

5. mezun oldukları alana göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

6. çalıştıkları kurumun niteliğine göre anlamlı farklılık göstermekte midir?

Yöntem Araştırma Modeli

Bu çalışma okul öncesi öğretmenlerinin oyun yöntemine dair öğretim yeterlilikleri ve bu yeterlilik algısının belirlenmiş olan çeşitli değişkenlere göre anlamlı olarak değişip değişmediğini incelemek amacıyla yapılmıştır. Bu amaç ışığında çalışma, betimsel bir araştırma olarak tarama modelinde düzenlenmiştir. Tarama modellerinde örneklem üzerinde yapılan çalışmalar sonucunda bulunan verilerin seçilen evrenin özellikleri dâhilinde çıkarımlarda bulunmaya yardımcı olur (Creswell, 2014)

Çalışma Grubu

Araştırma Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı özel ve devlet okullarındaki okul öncesi eğitim kurumlarında yapılmıştır. Bu doğrultuda çalışma grubunu 2017–2018 eğitim-öğretim yılında Çanakkale Merkez ve ilçelerinde bulunan bağımsız anaokulu ve bünyesinde anasınıfı bulunduran ilkokullarda görevli okul öncesi öğretmenleri oluşturmuştur. Bu grup içerisinden 100 okul öncesi öğretmeni random olarak seçilmiş ve örnekleme alınmıştır. Tablo 1’de araştırmaya katılan okul öncesi öğretmenlerinin, demografik özellikleri ışığında frekans ve yüzde durumları verilmiştir.

Tablo 1. Katılımcıların Demografik Özellikleri

Yaş f % 18-25 16 16,0 26-30 26 26,0 31-35 23 23,0 36-40 22 22,0 41-45 ve üzeri 13 13,0 Toplam 100 100,0

(5)

278 Eğitim Durumları Lise 9 9,0 Ön lisans 21 21,0 Lisans 65 65,0 Yüksek Lisans 5 5,0 Toplam 100 100,0 Kıdem 1-5 yıl 33 33,0 5-10 yıl 26 26,0 10-15 yıl 25 25,0 15-20 yıl 10 10,0 25 yıl ve üstü 6 6,0 Toplam 100 100,0 Mezun Oldukları Bölüm

Okul Öncesi Öğretmenliği 68 68,0

Ön lisans Çocuk Gelişimi 32 32,0

Toplam 100 100,0 Çalışılan Kurumun Niteliği Devlet 53 53,0 Özel 47 47,0 Toplam 100 100,0

Tablo 1 incelendiğinde araştırmaya katılanların %26’sı 26–30 yaş aralığında, %23’ü 31-35 yaş aralığında, %20’si 36-40 yaş aralığında, %16’sı 18-25 yaş aralığında %13’ü ise 41-45 yaş ve üzeri durumdadırlar. Devamında ise araştırmaya katılanların %65’i lisans mezunu, %21’i ön lisans mezunu, %9’u lise mezunu ve %5’i ise yüksek lisans mezunudur. Kıdem durumlarına bakıldığında araştırmaya katılanların %33’ü 1–5 yıl arası kıdeme, %26’sı 5-10 yıl arası kıdeme, %25’i 10-15 yıl arası kıdeme ve %6’sı ise 25 yıl ve üstü kıdeme sahiptirler. Mezun olunan alanlara yönelik dağılım incelendiğinde araştırmaya katılanların %68’si okul öncesi öğretmenliği mezunu, %32’si ise ön lisans çocuk gelişimi bölümü mezunudur. Son olarak araştırmaya katılan okul öncesi öğretmenlerinin çalıştıkları kurum niteliğine bakıldığında ise %53’ü devlet okullarında çalışmakta iken %47’si özel okullarda çalışmaktadır.

Veri Toplama Araçları

Araştırmada verileri toplamak için Kadim (2013)’ün geliştirdiği ve 34 sorudan oluşan "Okul Öncesi Dönemde Oyun Öğretim Öz Yeterlik Anketi" kullanılmıştır. Anket geliştirilme süreci şu şekilde gerçekleşmiştir (Kadim, 2013): Öğretmenlerin oyun etkinlikleriyle ilgili planlama, uygulama, değerlendirme, öğretmenlik mesleğine ilişkin öz yeterliklerine ilişkin maddeler ankete eklenmiştir. Böylece 48 maddelik bir taslak form hazırlanmıştır. Hazırlanan taslak form 8 alan uzmanına sunulmuştur. Uzmanların inceleme sürecindeki geri bildirimlerinden sonra maddeler üzerinde ekleme ve çıkarma işlemleri yapılmıştır. Düzenlemeler yapıldıktan sonra 34 maddelik uygulama formu hazır hale gelmiştir. Bu formu farklı şehirlerde görev yapan 40 okul öncesi öğretmenine uygulanmıştır. Uygulama verilerine göre güvenirlik çalışmaları yapılmıştır. Güvenirlik verilerinde anketteki alfa katsayısından yararlanılmıştır. İstatiksel çalışmaların ışığında güvenirlik kat sayısı α = .90 olarak bulunmuştur. Ön uygulamanın ardından 5 haftalık bir süre sonrası araştırma uygulamasına katılan 40 öğretmenden 32 öğretmene tekrar uygulaması yapılmıştır. Toplanan verilerin ışığında test tekrar test uygulamasıyla pearson korelasyon katsayısı r=.94 olarak bulunmuştur.

Verilerin Analizi

Araştırma kullanılan ölçekte yer alan sorular 5’li likert şeklindedir. Ölçekte bulunan her bir sorunun ortalama puanı ve her soruya ait puanlama aşağıdaki tablodaki gibidir.

(6)

279

Tablo 2.Aritmetik Ortalama Değerlerinin Yorumlanma Kriterleri

Tablo 2 'de ölçekte bulunan her bir sorunun ortalamasının denk geldiği aralığa göre katılımcıların öz yeterlikleri hakkında genel yorumlamalar yapılmıştır.

Bulgular ve Yorumlar

Bu araştırmada 6 alt problem ele alınmıştır. Her bir alt problem için yapılan analizler alt başlıklar halinde verilmiştir

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun ve Öğretim Öz Yeterlilik Düzeyleri

Araştırmada ele alınan ilk alt problem “Okul öncesi öğretmenlerinin oyun ve öğretim öz-yeterlilikleri ne

düzeydedir?” sorusudur. Bu alt problem için okul öncesi öğretmenlerinin araştırmada kullanılan ölçeğe

verdiği yanıtların aritmetik ortalamaları ve standart sapmalarına bakılmıştır. Veriler Tablo 3’de sunulmuştur.

Tablo 3. Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun ve Öğretim Öz Yeterlik düzeyleri

Puanlar Puan Aralığı Değerlendirme

1 1,00-1,79 Çok Düşük Öz yeterlilik

2 1,80-2,59 Düşük Öz yeterlilik

3 2,60-3,39 Orta Öz yeterlilik

4 3,40-4,19 Yüksek Öz yeterlilik

5 4,20-5,00 Çok Yüksek Öz yeterlilik

Madde No x̅ S 16 2,20 1,34 17 2,98 1,1 15 3,07 1,01 14 3,29 1,00 20 3,31 1,18 7 3,50 1,34 13 3,51 ,94 34 3,56 ,98 23 3,57 1,03 11 3,72 ,91 19 3,72 1,13 22 3,79 ,95 3 3,80 1,08 32 3,85 ,86 33 3,90 ,85 18 3,99 1,01 12 4,04 ,80302 21 4,05 ,80873 26 4,12 ,91320 24 4,21 ,80773 31 4,23 ,67950 4 4,28 ,72586 25 4,31 ,77453 28 4,31 ,76138

(7)

280

Tablo 3’ deki veriler Okul Öncesi Öğretmenlerinin Düşük Düzeyde, Orta Düzeyde, Yüksek Düzeyde ve Çok Yüksek Düzeyde Öz Yeterlilik Gösterdiği Durumlar olmak üzere 4 yan başlıkta incelenmiştir.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Düşük Düzeyde Öz Yeterlilik Gösterdiği Durumlar

Tablo 3’ de ölçekteki sorulara verilen cevapların ortalamalarına göre düşük öz yeterlilik düzeyi olarak “1,80-2,59” puan arasında ifade bulunmaktadır. Bu puanı alan tek ifade 16. madde olan oyun etkinliklerinin sonucunda kazanan ve kaybeden gruba yönelik uygulanan ödül ve ceza yöntemidir. 34 ifadeden sadece birinin düşük düzey öz yeterlilik içermesi dikkat çekicidir. Okul öncesi öğretmenlerinin önemli bir kısmı bu ifadede ceza ibaresinden dolayı düşük puan vermiş olabilir.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Orta Düzeyde Öz Yeterlilik Gösterdiği Durumlar

Tablo 3’ de ölçekteki ifadelere verilen cevapların ortalamalarına göre orta öz yeterlilik düzeyi olarak “2,60-3,59” puan aralığındadır. Bu aralıkta 17, 15, 14, 20. maddeler vardır. 34 ifadeden sadece dördünün orta düzeyde öz yeterlilik içerdiği görülmektedir.

Öğretmenlerin orta düzeyde öz yeterlik gösterdiği durumlar; oyun etkinliklerini uygulama aşamalarında süreç ve kuralları kendi kişisel kontrollerinde tutma durumları, oyun süresi ile ilgili tutumları, oyun kurallarına harfiyen uyum gösterilmesi ve oyun sırasında güvenliği sağlamak için yardımcı personel ve öğretmenlerden yardım alma konusunda yoğunlaştığı görülmektedir.

Yer alan ifadeler incelendiğinde okul öncesi öğretmenlerinin bir kısmı muhtemelen oyunu süreç ve kontrol açısından öğrencileri rahat bırakırken, süre bitse bile oyunu sonlandırmayabildikleri, oyunu kurallarına harfiyen uyulması konusunda çok sıkmayabildikleri, oyun esnasında da başka ilgililerden yardım almayabildikleri için bu şekilde sonuç çıktığı düşünülebilir.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Yüksek Düzeyde Öz Yeterlilik Gösterdiği Durumlar

Tablo 3’ de ölçekteki ifadelere verilen cevapların ortalamalarına göre yüksek öz yeterlilik düzeyi olarak “3,40-4,19” puan aralığı belirlenmiştir. Bu puan aralığında 7, 13, 34, 23, 11, 19, 22, 3, 32, 33, 18, 12, 21, 26. maddeler yer almaktadır.

Öğretmenlerin yüksek düzeyde öz yeterlik gösterdiği durumlar; oyun etkinliklerini planlarken çocukların sosyo-ekonomik düzeylerini dikkate alma durumları, grup oyun etkinliklerini oluşturmada çocuklara fırsat verme, oyun etkinlikleri için hizmet içi eğitime katılma durumları, etkinlikleri planlama ve uygulama aşamasında kendilerini sorgulamaya ait tutumları, oyun etkinlikleri öncesinde bilinen oyunları tekrarlama, oyun etkinlikleri için kullanılacak olan araç-gereçlere ait görüşleri, oyun

1 4,35 ,71598 2 4,35 ,64157 10 4,40 ,69631 29 4,40 ,73855 5 4,44 ,64071 27 4,44 ,80804 30 4,44 ,70094 8 4,47 ,67353 9 4,49 ,67412 6 4,49 ,6371 Toplam 3,93 ,35410

(8)

281

etkinlikleri sonunda çocukların değerlendirilmesi, oyun etkinliklerinin çocukları eğlendirme amacıyla kullanma durumları, ilgili kaynaklara ait görüşleri, görev yapılan kurumun fiziksel şartlarına dair görüşleri, çocukları oyun etkinliklerine hazırlama durumları, kendilerini oyun etkinlikleri sonunda değerlendirme ve sürenin yetip yetmediğini, mekanın uygunluğunu, araç-gereçlerin işlevselliğini sorgulama durumları üzerine yoğunlaşmıştır. 34 ifadeden 14’ünün yüksek düzeyde öz yeterlilik içerdiği görülmektedir. Bu durum okul öncesi öğretmenleri için olumludur.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Çok Yüksek Düzeyde Öz Yeterlilik Gösterdiği Durumlar

Tablo 3’ de ölçekteki ifadelere verilen cevapların ortalamalarına göre çok yüksek öz yeterlilik düzeyi olarak “4,20-5,00” puan aralığı belirlenmiştir. Bu puan aralığında 24, 31, 4, 25, 28, 1, 2, 10, 29, 5, 27, 30, 8, 9, 6. maddeler yer almaktadır. Öğretmenlerin çok yüksek düzeyde öz yeterlik gösterdiği durumlar; oyun etkinliklerinin çocukların gelişim düzeylerine uygunluğu, yaş grubuna ait bilinen oyun sayısı, oyun etkinliklerini süreç ve amaç bakımından planlama, planlanan amaçlara ulaşılıp ulaşılmadığını kontrol etme durumları, yeterli düzeyde bilgive beceri birikimine sahip olma düşünceleri, etkinliklerin kullanım amaçları, oyun etkinliklerine gün içerisinde yer verme, oyun etkinliklerini anlatma konusunda gerekli yeterlilik, oyun etkinliklerinin planlanmasında uygulanan planda yer alan amaç kazanımları göz önünde bulundurma durumları, sonlanan oyun etkinliklerinde çocukların vakitlerinin nasıl geçtiği, etkinlikler için model olma yeterliliği, günlük planda yer verilen oyun etkinliklerinin aktif- pasif sıralamasına özen gösterilmesi, oyun etkinliklerini planlama aşamasında belirlenen yaş grubunun ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde hazırlanma durumları etrafında yoğunlaşmıştır. 34 ifadeden 15’inin okul öncesi öğretmenleri için çok yüksek öz yeterlilik algısına sahip olması çok önemlidir. İfadelerin yaklaşık yarısı için kendilerini yüksek düzeyde yeterli görmek oyun ve öğretimi açısından iyi bir başlangıçtır.

Tablo 3' ün son satırında toplam öz yeterlilik puanı bulunmaktadır. Toplam öz yeterlilik puanı tüm soru puanlarının toplanıp 34’e bölünmesi ile elde edilmiştir. Katılımcıların genel öz yeterlilik puanı 3,93’dür. Bu puan, katılımcıların genel olarak “yüksek” düzeyde bir öz-yeterliliğe sahip olduklarını belirtmektedir.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Yaş Değişkenine göre Oyun ve Öğretim Öz Yeterlilikleri

Okul öncesi öğretmenlerinin oyun ve öğretim öz yeterliklerinin yaş değişkenine göre anlamlı bir farklılık oluşturup oluşturmadığının test edilmesi için parametrik testlerden ANOVA testi yapılmıştır. Tablo 4’de okul öncesi öğretmenlerinin oyun ve öğretim öz yeterliklerinin yaş değişkenine göre betimleyici istatistikleri verilmiştir.

Tablo 4. Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun Ve Öğretim Öz Yeterliklerinin Yaş Değişkenine Göre Betimleyici İstatistikleri Değişken aralığı n 18-25 yaş 16 3,93 26-30 yaş 26 4,01 31-35 yaş 23 3,81 36-40 yaş 22 3,99 41 ve üzeri yaş 13 3,85 Toplam 100 3,93

(9)

282

Tablo 4’e göre katılım sağlayan okul öncesi öğretmenlerin 18-25 yaş aralığında olan 16 kişinin 3,93 aritmetik ortalama puanına, 26-30 yaş aralığında olan 26 kişinin 4,01 aritmetik ortalama puanına, 31-35 yaş aralığında olan 23 kişinin 3,81 aritmetik ortalama puanına, 36-40 yaş aralığında olan 22 kişinin 3,99 aritmetik ortalama puanına, 41-45 yaş üzeri yaş aralığında olan 13 kişinin 3,85 aritmetik ortalama puanına sahip olduğu görülmektedir. Yani aritmetik ortalama değerlerinin hepsi 3,40-4,19 aralığında olduğundan yüksek düzey özyeterlik anlamına gelmektedir. Bu değerler arasında anlamlı bir fark olup olmadığı da Tablo 5' de verilmiştir.

Tablo 5. Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun ve Öğretim Öz Yeterliliklerinin Yaş Değişkenine Göre Farklılığı

Tablo 5' e bakıldığında okul öncesi öğretmenlerinin yaş değişkeni baz alınarak yapılan ANOVA testi bulguları yer almaktadır. Buna göre "p"değeri 0,31 çıkmıştır. Bu değer 0.05’den büyük olduğu için katılımcıların yaşları oyun ve öğretim öz yeterlilikleri üzerinde anlamlı bir farklılığa sahip değildir. Yani okul öncesi öğretmenleri yaşları değişse de birbirine yakın düzeyde bir öz yeterliliğe sahiptir.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Eğitim Durumları Değişkenine göre Oyun ve Öğretim Öz Yeterlilikleri

Okul öncesi öğretmenlerinin eğitim durumları değişkeni ile oyun ve öğretim öz-yeterlilikleri üzerinde farklılık oluşturup oluşturmadığının test edilmesi için ANOVA testi yapılmıştır. Tablo 6’daokul öncesi öğretmenlerinin oyun ve öğretim öz yeterliklerinin eğitim durumu değişkenine göre betimleyici istatistikleri verilmiştir.

Tablo 6. Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun Ve Öğretim Öz Yeterliklerinin Eğitim Durumları Değişkenine Göre Betimleyici İstatistikleri

Tablo 6' ya göre araştırmaya katılım sağlayan okul öncesi öğretmenlerinden lise mezunu 9 kişinin 3,94 aritmetik ortalamaya, önlisans mezunu olan 21 kişinin 3,86 aritmetik ortalamaya, lisans mezunu olan 65 kişinin 3,98 aritmetik ortalamaya ve yüksek lisans mezunu olan 5 kişinin 4,01 aritmetik ortalamaya sahip olduğu görülmektedir. Yani aritmetik ortalama değerlerinin hepsi 3,40–4,19 aralığında olduğundan yüksek düzey özyeterlik anlamına gelmektedir. Bu değerler arasında anlamlı bir fark olup olmadığı da Tablo 7’de verilmiştir.

KT Sd KO F p Gruplar Arası ,657 4 ,164 1,209 ,312 Gruplar İçi 12,902 95 ,136 Toplam 13,559 99 Değişken aralığı n Lise 9 3,94 Ön lisans 21 3,86 Lisans 65 3,98 Yüksek lisans 5 4,01 Toplam 100 3,95

(10)

283

Tablo 7. Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun ve Öğretim Öz Yeterliklerinin Eğitim Durumu Değişkenine Göre Farklılığı

Tablo 7' ye göre ANOVA testi bulguları sonucu "p" değeri 0,62 çıkmıştır. Bu değer 0.05’den büyük olduğu için katılım sağlayan okul öncesi öğretmenlerinin eğitim düzeyleri ile oyun ve öğretim öz yeterlilikleri üzerinde anlamlı bir farklılık yoktur. Yani okul öncesi öğretmenleri eğitim durumları değişse de birbirine yakın düzeyde bir öz yeterliliğe sahiptir.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Kıdem Durumları Değişkenine göre Oyun ve Öğretim Öz Yeterlilikleri

Okul öncesi öğretmenlerinin kıdemleri ile oyun ve öğretim öz yeterlilikleri üzerinde farklılık oluşturup oluşturmadığının test edilmesi için ANOVA testi yapılmıştır. Tablo 8'de okul öncesi öğretmenlerinin oyun ve öğretim öz yeterliklerinin kıdem değişkenine göre betimleyici istatistikleri verilmiştir.

Tablo 8. Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun Ve Öğretim Öz Yeterliklerinin Kıdem Durumları Değişkenine Göre Betimleyici İstatistikleri

Değişken aralığı n 1-5 yıl 33 3,98 5-10 yıl 26 3,89 10-15 yıl 25 3,99 15-20 yıl 10 3,90 21yıl ve üstü 6 4,08 Toplam 100 3,95

Tablo 8’e göre 1-5 yıl arası kıdeme sahip olan 33 kişinin okul öncesi öğretmenlerinin 3,98 aritmetik ortalamaya, 5-10 yıl arası kıdeme sahip olan 26 kişinin 3,89 aritmetik ortalamaya, 10-15 yıl arası kıdeme sahip olan 25 kişinin 3,99 aritmetik ortalamaya, 15-20 yıl arası kıdeme sahip olan 10 kişinin 3,90 aritmetik ortalamaya ve 21yıl ve üstü kıdem aralıklarında yer alan 6 kişinin 4,08 aritmetik ortalamaya sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Yani aritmetik ortalama değerlerinin hepsi 3,40-4,19 aralığında olduğundan yüksek düzey özyeterlik anlamına gelmektedir. Tablo 9’da ise bu aritmetik ortalama değerleri arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığı yani kıdem değişkeninin ANOVA analizi bulguları yer almaktadır.

Tablo 9.Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun ve Öğretim Öz yeterliklerinin Kıdem Durumu Değişkenine Göre Farklılığı

Tablo 9'a göre ANOVA testi sonucu "p" değeri 0,734 çıkmıştır. Bu değer 0.05’den büyük olduğu için katılımcıların eğitim düzeyleri ile oyun ve öğretim öz yeterlilikleri üzerinde anlamlı bir farklılığa sahip

KT sd KO F p Gruplar Arası ,247 3 ,082 ,593 ,621 Gruplar İçi 13,313 96 ,139 Toplam 13,559 99 KT df KO F p Gruplar Arası ,281 4 ,070 ,503 ,734 Gruplar İçi 13,278 95 ,140 Toplam 13,559 99

(11)

284

değildir. Yani okul öncesi öğretmenleri kıdem durumları değişse de birbirine yakın düzeyde bir öz yeterliliğe sahiptir.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Mezun Oldukları Alan ile Oyun ve Öğretim Öz Yeterlilikleri

Okul öncesi öğretmenlerinin mezun oldukları alan değişkeni ile oyun ve öğretim öz yeterlilikleri üzerinde farklılık oluşturup oluşturmadığının test edilmesi için bağımsız gruplar için t-Testi yapılmıştır. Tablo 10’da okul öncesi öğretmenlerinin oyun ve öğretim öz yeterliklerinin mezun oldukları alan değişkenine göre durumu verilmiştir.

Tablo 10. Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun ve Öğretim Öz yeterliklerinin Mezun Olunan Alan Değişkenine Göre Farklılığı

n SS t p Okul Öncesi Öğr. 68 3,95 ,37281 1,047 0,29 Çocuk Gelişimi 32 3,87 ,30921

Tablo 10’ a göre araştırmaya katılım sağlayan okul öncesi öğretmenliği mezunu 68 kişinin 3,95 aritmetik ortalamaya, çocuk gelişimi bölümü mezunu 32 kişinin ise 3,87 aritmetik ortalamaya sahiptir. t-Testi sonucuna bakıldığında “p” değeri 0,29 çıkmıştır. Bu değer 0.05’den büyük olduğu için katılımcıların eğitim düzeyleri açısından oyun ve öğretim öz yeterlilikleri arasında anlamlı bir farklılık yoktur. Yani okul öncesi öğretmenleri mezuniyet durumları farklılaşsa da birbirine yakın düzeyde bir öz yeterliliğe sahiptir.

Okul Öncesi Öğretmenlerinin Çalıştıkları Kurumun Niteliği (Devlet/Özel) ile Oyun ve Öğretim Öz Yeterlilikleri

Araştırmaya katılım sağlayan okul öncesi öğretmenlerinin çalıştıkları kurum niteliği (kamu/özel) değişkeni ile oyun ve öğretim öz yeterlilikleri üzerinde farklılık oluşturup oluşturmadığının test edilmesi için de bağımsız gruplar için t-Testi yapılmıştır. Tablo 11' de okul öncesi öğretmenlerinin oyun ve öğretim öz yeterliklerinin çalıştıkları kurumun niteliği değişkenine göre betimleyici istatistikleri verilmiştir

Tablo 11. Okul Öncesi Öğretmenlerinin Oyun ve Öğretim Öz Yeterliklerinin Çalıştıkları Kurumun Niteliği Değişkenine Göre Farklılığı

Tablo 11'e göre araştırmaya katılım sağlayan okul öncesi öğretmenlerinden kamu kurumlarında görev yapan 53 kişi 3,96 aritmetik ortalamaya, özel kurumlarda görev yapan 47 kişi ise 3,88 aritmetik ortalamaya sahiptir. t-Testi bulgularına bakıldığında p değeri 0,257 çıkmıştır. Bu değer 0.05’den büyük olduğu için katılımcıların çalıştıkları kurumun niteliği (devlet/özel) ile oyun ve öğretim öz yeterlilikleri üzerinde anlamlı bir farklılığa sahip değildir. Yani okul öncesi öğretmenleri çalıştıkları kurumlar farklı olsa da birbirine yakın düzeyde bir öz yeterliliğe sahiptir.

Ort. Öz

Yeterlik n SS T P

Kamu 53 3,96 ,37221 1,133 0,257

(12)

285

Sonuç, Tartışma ve Öneriler

Okul öncesi öğretmenlerinin oyunla öğretim öz yeterliliklerine yönelik yapılan bu araştırmada; okul öncesi öğretmenlerinin öz yeterlilik düzeylerinin genel öz yeterlilik düzeyleri, yaş, kıdem, mezun olduğu alan, eğitim durumu, çalışılan kurumun niteliği (kamu/özel) değişkenleri arasındaki ilişki incelenmeye çalışılmıştır.

Çalışmaya katılan okul öncesi öğretmenlerin ölçekte yer alan her bir maddeye verdiği cevaplar incelendiğinde öğretmenlerin oyun yolu ile öğretim öz yeterliliklerinin ortalama puanı 3,93’dür. Bu puan katılımcıların genel olarak “yüksek” düzeyde bir öz yeterliliğe sahip olduklarını belirtmektedir. Katılımcıların hepsinin kadın olması nedeni ile değişkenler arasına cinsiyet dâhil edilmemiştir. Yapılan bu çalışmada alt problem olarak okul öncesi öğretmenlerinin yaş değişkenine göre oyun yolu ile öğretim öz yeterlilikleri arasında anlamlı bir fark olup olmadığı incelenmiştir.

Araştırmadan elde edilen bulgulardan yararlanılarak okul öncesi öğretmenlerinin yaşlarına göre oyun yolu ile öğretim öz yeterlilikleri arasında anlamlı bir farklılığın olmadığı ortaya çıkmıştır. Akmeşe ve Kayhan'ın (2017) yaptığı araştırmada özel eğitim öğretmenlerinin oyun öğretimi özyeterlik düzeylerinin, oyun etkinliklerini planlama, uygulama ve değerlendirme özyeterlikleri ile mesleki özyeterlikleri açısından incelenmiştir. Katılım sağlayan özel eğitim öğretmenlerinin yaş değişkeni ile mesleki öz yeterlilik puanları ve oyun öğretimi toplam puanları arasında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Kadim'in (2013) yaptığı araştırmada okul öncesi öğretmenlerinin oyun etkinliklerine ilişkin özyeterlikleri incelenmiştir. Katılım sağlayan okul öncesi öğretmenlerinin yaş değişkeni ile oyun öğretimi planlama, uygulama ve değerlendirme alt boyutları puan değerleri karşılaştırılmış ve farkın anlamlı olmadığı saptanmıştır. Aslan'ın (2019) yaptığı araştırmada okul öncesi öğretmenlerinin oyun öğretimine ilişkin özyeterliklerini incelemiştir. Öğretmenlerin yaş değişkenine göre oyun öğretimine ait özyeterliklerinde mesleki alt boyutta istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmıştır. Planlama, uygulama ve değerlendirme alt boyutlarında ise anlamlı farklılık bulunmamıştır

Araştırmada okul öncesi öğretmenlerinin oyun öğretimine ilişkin öz yeterliklerinin eğitim durumları değişkenine göre anlamlı farklılık göstermediği saptanmıştır. Kadim'in (2013) yaptığı çalışmanın diğer bir değişkeni olan eğitim durumu değişkeni ile katılımcıların oyun öğretimi özyeterliği puanı arasında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır.

Araştırmaya katılan okul öncesi öğretmenlerinin oyunla öğretim öz yeterliklerinin kıdem yılı değişkenine göre anlamlı bir farklılık göstermediği saptanmıştır. Akmeşe ve Kayhan'ın (2017) yaptığı çalışmada mesleki öz-yeterlik puanları ve oyun öğretimi toplam öz-yeterlik puanları arasındaki farklılıklar incelendiğinde, her iki öz-yeterlik puan türünde de, mesleki kıdemleri 11–15 yıl ile 16 yıl ve üzerinde olan öğretmenlerin lehine bir farklılık tespit edilmiştir. Kadim'in (2013) yaptığı araştırmada oyun öğretimi özyeterlik puan değerleri karşılaştırılmış ve kıdem değişkeni ile arasındaki farkın anlamlı olmadığı saptanmıştır. Aslan'ın (2019) yaptığı araştırmada öğretmenlerin mesleki kıdem değişkenine göre oyun öğretimine ait özyeterlikleri arasında değerlendirme ve mesleki alt boyutlarda istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır. Planlama ve uygulama alt boyutlarında herhangi bir anlamlılık bulunmamıştır. Gömleksiz ve Serhatoğlu (2013) tarafından yapılan araştırmada okul öncesi öğretmenlerinin özyeterlik inançlarına ilişkin görüşleri incelenmiştir. Yapılan bu çalışmaya katılım sağlayan öğretmenlerin yaş değişkeni ile özyeterlik puanları arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır. Araştırmada katılımcı okul öncesi öğretmenlerinin oyunla öğretim öz yeterliklerinin mezun olduğu alan değişkenine göre anlamlı bir farklılık göstermediği saptanmıştır. Ertan’ın (2016) yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre mezuniyet türleri değişkeninden okul öncesi öğretmenlerinin öz yeterlik

(13)

286

inanç düzey ve algılarında anlamlı bir farklılığın olduğu kanısına varılmıştır. Akmeşe ve Kayhan'ın (2017) yaptığı çalışmada açık öğretim okul öncesi öğretmenliği mezunu olan öğretmenler ile örgün öğretim lisans mezunu(okul öncesi öğretmenliği, zihinsel/işitme engelliler öğretmenliği, sınıf öğretmenliği) öğretmenlerin mesleki özyeterlik puanları arasında anlamlı bir farklılık olduğu belirlenmiştir.

Çalışma grubunda yer alan okul öncesi öğretmenlerinin oyun yolu ile öğretimine ilişkin öz yeterliklerinin, öğretmenlerin görev yaptıkları okul türüne göre anlamlı bir farklılık göstermediği saptanmıştır. Kadim'in (2013) yaptığı araştırmada katılımcıların özyeterlik puanı ile okul türü değişkeni arasındaki ilişkinin uygulama, değerlendirme ve mesleki alt boyutlar arasında farkın anlamlı olmadığı saptanmış, planlama alt boyutunda ise anlamlı bir farkın olduğu belirlenmiştir.

Yapılan araştırmanın sonuçları ışığında; eğitim sistemine gelecekte öğretmen olarak katılacak gençlerin oyunla öğretim becerilerinin gelişmiş olarak sisteme başlamaları için üniversitelerin eğitim programına okul öncesi etkinlikleri oyun yolu ile öğretme ve uyarlama içerikli dersler eklenmesi, öğretmenlere var olan öz yeterlilik düzeylerini koruyucu, arttırıcı ve bu düzeylerini geliştirici hizmet içi teorik ve uygulamalı eğitimler verilmesi, öğretmenlerin üniversite staj dönemlerine oyun yolu ile öğretim etkinliği planlama ve uygulama çalışmaları yapması, öğretmenlere oyun yolu ile öğretimi kullanarak hazırlanmış etkinlik kitapları ek kaynak olarak verilmesi, araştırmanın Türkiye genelinde ya da ekonomik olarak daha geri kalmış il ya da ilçelerde yapılması, ilgili alanda öğrenim gören üniversite son sınıf stajyer öğrencilerininde dâhil edilerek yapılması ve gözlem yoluyla da veri toplanması daha sağlıklı sonuçlar elde edilebilmesi adına önerilebilir.

Kaynakça

Aral, N. (2011). Okul öncesi eğitimde kaynaştırma. İstanbul: Morpa.

Aral, N., Kandır, A. ve Can Y. M. (2002). Okulöncesi eğitim ve okul öncesi eğitim programı. İstanbul: YA-PA.

Ak, D. (2006). Oyun ve oyuncak kavramlarının tarihsel ve kültürel değişimine endüstriyel tasarım açısından bir bakış (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Anadolu Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Eskişehir.

Arslan, M. (2017). Geçmişten günümüze uzanan süreçte oyun ve oyuncaklardaki farklılaşmanın incelenmesi (Sivas ili

örneklemi). International e-Journal of EducationalStudies, 1(2), 69-87.

Akınbay, H. (2014). Okul öncesi dönemde oyunun önemi ve çocukların motor gelişimi üzerine etkileri ( Yayımlanmamış

yüksek lisans tezi ). Selçuk Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Konya.

Akandere, M. (2004). Eğitici okul oyunları.Ankara: Nobel Yayın.

Akmeşe, P., Kayhan, N. (2017). Özel eğitim öğretmenlerinin oyun öğretimine ilişkin özyeterlik düzeylerinin incelenmesi.Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Özel Eğitim Dergisi,18(1),1-26.

Aslan, H. (2019).Okul öncesi öğretmenlerinin oyun öğretimine ilişkin özyeterliklerinin incelenmesi (Nevşehir ili örneği) (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Aksaray Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Aksaray. Bozan, N. (2014). Okul öncesi eğitimde oyunun öğretmen görüşlerine göre değerlendirilmesi (Yayımlanmamış yüksek

lisans tezi). Atatürk Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Erzurum.

Duman, G. ve Temel, F. Z. (2011). Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri’nde anasınıfına devam eden çocukların oyun davranışlarının incelenmesi. Sosyal Bilimler Dergisi, 1(1), 279-298.

Demir, T. (2015). Okulöncesi öğretmenlerinin öz yeterlik algılarının ve sınıf yönetimi stratejilerinin çocuk – öğretmen

ilişkileri üzerindeki etkileri (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi ). Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü,

İzmir.

Ekici, Y, F. (2017). Okul öncesi öğretmen adayları ile pedagojik formasyon eğitimi alan öğretmen adaylarının öğretmenliğe yönelik öz yeterlik inançlarının karşılaştırılması. İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 6(5), 3003-3022.

(14)

287

nedensel karşılaştırma araştırması.21. Yüzyılda Eğitim ve Toplum Dergisi, 5(14), 223-249.

Erbay, F. ve Saltalı, N. (2012). Altı Yaş Çocuklarının Günlük Yaşantılarında Oyunun Yeri ve Annelerin Oyun Algısı.

Ahi Evran Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi, 13(2), 249-264.

Gözalan, E. (2013). Oyun temelli dikkat eğitim programının 5-6 yaş çocuklarının dikkat ve dil becerilerine etkisinin

incelenmesi (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya.

Gazezoğlu, Ö. (2007). Okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden 6 yaş çocuklarına öz bakım becerilerinin

kazandırılmasında oyun yoluyla öğretimin etkisi (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Dokuz Eylül Üniversitesi,

Eğitim Bilimleri Enstitüsü, İzmir.

Gömleksiz, M., Serhatoğlu, B. (2013). Okul Öncesi Öğretmenlerinin Öz-Yeterlik İnançlarına İlişkin Görüşleri. International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, 8(7),201-221, Kadim, M. (2013). Okul öncesi öğretmenlerinin oyun öğretimine ilişkin öz yeterliklerinin incelenmesi (Yayımlanmamış

yüksek lisans tezi). Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Bolu.

Koçyiğit, S. ve Baydilek, B,N. (2015). Okul öncesi dönem çocuklarının oyun algılarının incelenmesi. Yüzüncü Yıl

Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 26(1),1305-2020.

Referanslar

Benzer Belgeler

Fitoplazma hastalıklarının esas olarak floemde beslenen ve özellikle Deltocephaline altfamilyasına bağlı cicadellidler tarafından taşındığının bilinmesi nedeni

Bu doğrultuda, Sivas Atıksu Arıtma Tesisinden elde edilen arıtma çamurunun farklı dozlarda (%0, %1, %2, %3, %4, %5 ve kimyasal gübreleme) kullanılmasının domates

Roman yazmayı daha rahat bulan Refik Hafit, sosyal, aşk ve macera gibi değişik konula­ rı işleyen on dört kadar roman yazmıştır.. Sosyal konulu

[r]

7 bölge bazlı formant frekans değerlerinin istatistiksel analizi uygulamasında, Marmara (1), Ege (2), İç Anadolu (3), Karadeniz (4), Akdeniz (5), Doğu Anadolu (6) ve Güneydoğu

E) workers are denied the right to discuss proposals in detail.. 89-91 soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The disease is caused by a virus and it affects many

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 1948 yılında sağlığı şöyle tanımlar: “Sağlık; yalnızca hastalık ve sakatlığın olmaması değil, bedenen, ruhen ve

“İstismar ve ihmale uğrayan çocuklar ebeveynlerden ve diğer yetişkinlerden korkma, kaçınma gösterebilirler”, “İstismar ve ihmale uğrayan çocuklar sıklıkla göz