• Sonuç bulunamadı

Büyük bir kayıp:Besim Ömer Akalın vefat etti

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Büyük bir kayıp:Besim Ömer Akalın vefat etti"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Büyük bir kayıb: Besim Ömer

Akalın vefat etti

:

Tıb âlemimizin güzide siması, geçenlerde Ankaraya hareketinden

S

evvel son eserinin klişelerini aldırıp aldırmıyacağmı soran matbaa-

j

cıya şu cevabı vermişti: a Klişeler i ne yapacağım? Şurada kaç günlük

j

ömrüm kaldı!»

5 , ^

j

l o - J - 9 no

Ankara, 19 (Hususî) — Meb’us Gene­ ral Besim Ömer Akalın bugün Şehir lo­ kantasında kalb sektesinden vefat et­ miştir. Yanında Antalya meb’usu Nu- manla öğleyin lokantaya gelen tıb âle­ mimizin bu güzide siması yemeğe başla­ madan önce bir fenalık hissetmiş, lokan­ tanın diğer bir salonuna götürülerek Nü- mune hastanesinden doktorlar celbedil- ırtiş, kendisine enjeksiyonlar yapılmış ise de bir fayda temin edilememiştir.

Cenaze hastaneye nakleddmiştir. Merhum öğleden evvel Meclise gel­ miş, kütübhanede meşgul olmuş, dostla­ rı ile görüşmüş, neş’eli ve sıhhatli gö­ rünmüştür.

i?- Dünya ölçüsünde büyük, dünya ölçü­ şünde değerli, insanlık ölçüsünde güzi­ de bir ilim adamımızı kaybetmenin ıztı- rabı içindeyiz. General Profesör Dr. Be- ' (Devam* 11 inci sayfada)

Merhum Profesör General Besim Ömer Akalın

(2)

Büyük bir kayıb : Besim

• •

Ömer Akalın vefat etti

, (B aştarafı 1 inci sayfada) sim Ömer Akalın, Ankarada hayata göz­ lerini yummuş bulunuyor.

İstanbul bu acı haberi pek kısa bir za­ man sonra öğrendi. Yarım asır hocalık ettiği ilim ordusunun üzerine bir bomba gibi düşen bu karahaberin hâsıl ettiği te­ siri nasıl anlatmalı?..

Dün merhumun İstanbuldaki evinde derdü kardeşi Agâh Akalın, durmadan işliyen telefona cevab vermeğe yetişemi­ yor, kapıcı, kapıyı bir dakika kapalı tut­ mak fırsatını bulamıyordu.

Ömrünün 78 senesini yalnız insaniye­ te ve ilme hasreden, her türlü ihtiraslar­ dan, hislerden sıyrılarak şefkatini de, evlilik hayatını da, babalığı ve ev’âdlığı da yalnız ilimde bulan bu müstesna in­ sanın ölümünde hiçbir fevkalâdelik bul- j mamak lâzım! 78 yaşına gelmiş, ömrünü hayatın son iskelesine çoktan bağlamıştı. H atır’ıyoruz, geçenlerde tıb talebesine şöyle hitab etmişti:

«Sizler de ilerde vücudce zamanın pek tabiî olan tahribkâr tesirinde kaldığınız ve fakat tabiatin bu harabiye sürükle­

yen tesirine hiçbir yardım etmemeğe, fikren genç kalmağa çabaladığınız va­ kit...»

Bu sözlerle ihtiyar profesör, ruhunda- i ki genç Besim Ömeri konuşturuyordu. Zaman tahribkâr bir rüzgâr gibi onun sağlam vücudünü itikâle uğratmak için az uğraşmadı. Nitekim buna ancak ha­ yatının 80 inci kilometresini aşarken mu­ vaffak olabi'di. O ölüm yaklaştıkça, ebe­ diliğin sırrına ermeği temin eylemiş olu­ yordu. Elbette 79 yılın itikâline maruz kalan zayıf vücudü toprak olacaktı. Fa­ kat yarım asırlık hocalık hayatından, 78 yıl’ık insanlık hayatından kalan parça­ lar herhalde zamanla çok daha uzun se­ neler cenkleşecektir.

Bu her an ihtimal dahilinde olan fa­ kat beklenilmiyen haberi alır almaz, Kız lisesi karşısındaki evinde kardeşi Agâh Aka’ını ziyaret ettik.

İki ay evvel de diğer erkek kardeşini kaybeden bedbaht kardeş, bu acının a- ğırlığı altında çok bitab görünüyordu. Fakat Akalmlar ailesine mahsus vakıır bir ıztırab içinde bizi karşıladı:

«— Halimi görüyorsunuz, dedi. Duy­ duğum acıyı ifadeden âeizim. Öyle genç, öyle sağlamdı ki., hiçbir şikâyeti yoktu. Kendini gayet iyi hissediyordu. Millet Meclisi içtimama iştirak etmek üzere ayın 17 sinde Ankaraya gitti. Aııkaradan her dönüşünde memnun olduğunu söy­

ler, Ankara havasının üzerinde müsaid

tesirler yaptığından bahsederdi. Meclisin ilk celsesinde bulundu. Hattâ Hüseyin Cahid Yalçına, Ankaraya giderken rica etmiştim. Aman, bizimkine bir göz kulak oluverin, diye., herhalde ölümüne zâfı kalb sebeb olmuş olacak. Hemşirezadem bu akşam Ankaraya hareket etti. Cuma­ ya kadar cenazesini İstanbu'a getirecek­ tir. Bu ölümü hiç beklemiyorduk. Ölüm her an beklenir, hele insan 78 yaşında o- Iursa. Fakat onda öyle bir hal vardı ki, ölümü insanın akima getirmezdi. Genç bir insanın ölüm haberini almış kadar şaşkın bir ıztıraba düştük.»

Tercüm eihali

General Profesör Dr. Besim Ömer Akalının 78 yı’lık hayatını kısa bir yazı­ da hülâsa edivermek hayli müşkül bir iş.. Besim Ömer, 1278 de îstanbulda doğ­ du. Babası Ömer Şevki Paşadır. İlk tah­ silini evde yapan küçük Besim Ömer Kosova Mülkiye ve İstanbul Askerî Rüş­ tiyesinde, sonra da Askerî Tıbbiye İda­ disinde okudu. Askerî Tıbbiyede tahsili­ ni ikmal eden genç Besim Ömer 1301 de diplomasını almış bulunuyordu.

Haydarpaşa tatbikat hastanesinde yüz­ başı rütbesi’e doktorluk ederken, Tıbbi­ ye mektebindeki imtihanı kazanarak Kı- bale fennî muallim muavinliğine seçil­ miştir. Bu vazifede pek az kaldı, kendi arzusu üzerine Yunan hududuna Serfice hastanesine tayin edilmiştir.

Burada ağır bir tifo hastgftığı geçi­

ren Besim Ömer tahsilini ilerletm ek ü- zere Parise gitti. 304 te, mezun olu - şundan 3 sene sonra genç doktoru ve - fat eden hocanın yerinde görüyoruz. 311 c’e Ebeler muallimliği, 1313 te vilâdî seririyat hocası, umumî sıtma meclisi, Tıbbî m ülkiye meclisi azası, 1325 te um um î sıhhat meclisi reisi, Tıbbı Adlî, 1328 de Sıhhat um-um m ü­ dürü ve H ilâliahm er ikinci reisi, 1330 da Tıb Fakültesi reisi. 1331 de Verem- Miicadele Cem iyeti reisi, 1335 te Da - rüîfünun Emini ve nihayet foeynelmi - lel ihm adamı general profesör doktor, m e t'u s Besim Ömer Akalın.. Bütün bu faaliyet arasında beynelm ilel kon­ grelerde T ürk m urahhası ve tıb kütüb- b a ^ s m in en velûd kalemi..

Üstadın en az m uhtelif tıbbî m ev - zularda yazılmış 80 eseri, sayısız m a­ kaleleri vardır.

En son eseri yeni basdıms+ır. Bu son esere si!d bir de küçük hikâve v ar­ dır ki, ölümile alâkadar gördüğümüz için buraya alıyoruz.

Üstad, eserleri basıldıktan sonra ki­ taba giren klişeleri a ld ırtır ve bunları ■tina ile saklardı. Son kitabı Ahmed îhsan m atbaasında b asılnrs, klişeleri 'steteceği bilindiği için, paket vapıla - rak hazırlanm ış ve kendisine telefon e- dilerek sorulmuş:

— K üsleri aldırtm ıvacak mısınız? H er zaman adam ım gönderip aldır­ tan iis!ad, bu defa:

— Lüzum yok, cevabım vermiş?.. Ne yanacağım artık bunla'rı.. B ir ava- Sım çukurda... Şurada kaç günlük öm­ rüm kaldı,

B ir avağının h av atta kaldığmı bi - len İnsanın son günlerinde verm ece ça­ lıştığı son eserin böyle bir hikâyesi var.

Zaten onun 78 vıllık ömrü b ir şahe­ ser değil nT*’. B ütün iüm âtemine ve Türk m illetine tazivet1e T”'mİ7İ sunuvo

"U Z. N ı ı c ^ o t Co«kun

Sıhh'veiı yani tayin vQ- nakiller

A nkara 19 ("Hususî) — Sıhhat m ü ­ fettişlerinden Said A kkirm an başm ü - fettişliğe F aik Yargıcı birinci sınıf, Hik m et F ırat ikinci sınıf m üfettişliğe te r­ fian tayin edilmişlerdir. D iyarbakır Sıhhat M üdürü Fazıl Gökçeören Kay- serive, Erzincan m üdürü Celâl Bay - sun K ütahvaya, K ütahya m üdürü Resi d Talimcioğlu Erzincana, Edim e m üdürü Osman M ünir Arık Coruma, Urfa m üdürü Hilmi Tamkoç Maraşa, Mivras m üdürü Ragıb Sünbül TJrfaya, Zonguldak m üdürü Abdiilbaki Afvo - na, K ayseri m üdürü Zühtü Diyarba - kıra naklolunm uslardır.

fırıırovada sıtma

Adana (Hususî) — Cenub bölgesi sıt­ ma mücadele reisliğinin yaptığı istatisti­ ğe göre, Çukurovanın büyük bir kısmın­ da çeltik (pirinç) zeriyatımn menedilmesi üzerine sıtma yüzde yirmi azalmıştır. Ka­ dirli, Ceyhan, Osmaniye, Kozan köylü - leri hu vaziyetten çok memnundurlar.

Zabıtaca araban bir kadın

dolap içinde yakalandı

Zinadan mahkûm olup bir müddet- tenberi zabıta tarafından aranmakta olan Pakize adında bir kadın, dün Kasımpa- şada Zincirlikuvu caddesinde 280 sayılı Nadidenin evinde bir dolabın içinde ya­ kalanmıştır.

Pakize adliyeye teslim edilmiş, ken­ disini saklıvan Nadide hakkında kanunî takibata başlanmıştır.

r

Y e r i reşri^at

Sağlam Çocuk — Bu isimdeki Çocuk ga - zetesinin beşinci sayısı Mart ünitelerile çık. mistir.

Yeni Hoca Nasreddin — Bu isimdeki halk mizah gazetesinin birinci sayısı karikatürlü:

ve mütenevvi münderecatlı olarak intişar etmiştir.

Referanslar

Benzer Belgeler

3 Defa Millî Eğitim Bakanlığı (1867,1873,1878 yıllarında) 2 Defa Maliye Nâzırlığı. 5 Defa

Çizelge 4.33’de gösterilen varyans analizi sonuçlarına göre yağı azaltılarak yağ ikamesi ilave edilen bisküvi örneklerinin enerji değerleri üzerinde, ikame

Faili meçhul bir cinayet için, vehmedilen fa­ illere karşı bir protesto söz konusu ise, onun da yeri, herhalde bir cenaze töreni değil, başka yer­ lerdir.. Gidenin kişiliğine

Ortada bir şayia var: «Me safeler»i satın alıyormuş, tabii sonra da bize satacak.İnsan Ticarelten mezun olur­ da ticaretin yolunu bilmez mi?. Havadan para kazanmak

Mustafa Takî, Nevevî’nin (ö.676/1277) mana yönüyle do ru kabul edip sened bakımından zayıf olarak de erlendirdi i, 64 bn Hacer’in (ö.852/1448) ise bütün

Sanatta, hendesede olduğu gibi isbat değil, telkin; hüküm değil, teb­ liğ; yübuset cağii yumuşaklık; hissiz­ lik değil, duygu; durguluk değil, tit­ reyiş ve

Yeni yönetim şöyle: Şeref Başkanı Rahim Koç, Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Başkan Vekilleri Suna Kıraç ve Temel Atay, Üyeler, Semahat Arsel, Sevgi Gönül,

Bu çalıĢma haziran ayında alınan ve 3500 ppm indol bütirik asit (IBA), temmuz ayında alınan ve 4000 ppm IBA uygulanan farklı kızılcık genotip ve çeĢitlerine