Sahífe 12
MEŞRUTİYETTE SARAY ve BABIALİ
Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM — Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur. Tefrika No. 64 _ ı<ııııı_-ıi>iiı>—__-ııııııı^ ^
İtalya 12 adayı iade edecekti. Balkan harbi
başladığından bunlar emanet şeklinde bırakıldı
OsmanlI delegeleri sıkıştılar.
Reşid paşa Hariciye Nazırı Noradon kiyan efendinin kendisine Türene git mesini yazdığını, fakat sarih bir tali mat göndermediğini, Noradonkiyan efendi ile Gazi Ahmed Muhtar ve Kâ mil paşalar sulhün akdini arzu eyle mekte iseler de şeyhislâm Cemaleddin efendinin İslâm unsurunun menafii namına buna muarız bulunduğunu söyledi. Nabi ve Fahreddin beyler giz li anlaşma şemasında Osmanlı devle tine müsaid bazı tadiller istediler.
İtalyan murahhaslar Osmanlı mu rahhaslarının (evet veya hayır) ceva bını vermelerini hükümetlerinin em ri üzerine tebliğ ettiler ve İtalyan do nanmasının Rumeli sahillerine yapı lacak askerî nakliyatı menetmesi için emir aldığını da bildirdiler. Bu teb liğ tesirini gösterdi. Osmanlı delege leri hükümetten kati salâhiyet istedi ler; Babıâliden bir kurye vasıtasile ye ni talimat verildi.
Almanya hükümeti elçisi vasıtasile vakit geçirilmemek lüzumunu Babıâli- ye ihtar etti. Bu haberler birer, birer İtalya Kabinesine geliyordu. İstanbul- daki Fransa elçisi de hükümeti vası- tasile Babıâlinin Reşid paşaya hüküm- ranlık esasında İsrar edilmemesi için talimat verdiğini İtalya hüküme tine bildirdi. Teşrinievvelin dördünde Türk delegeleri İtalyan delegelerine gizli anlaşma şemasının Osmanlı Ka- binesince mühim tadilâta uğratılma dan kabul edildiğini tebliğ ettiler.
Bu şema şu maddeleri ihtiva ediyor du:
1 — Padişah kendiliğinden neşre deceği bir ferman ile Trablusgarp ve Bingaziye istiklâl verecek;
2 — Şemseddin beyi kendisinin mü messili olarak -Naibüssultan- tayin ey- liyecek;
(Uhtesine vezaret payesi verilecek olan Şemseddin beyin muttaki ve tab an mülâyim bir zat olduğu İtalyanlar- ca öğrenilmişti. )
3 — Bunun üzerine İtalya dahi hü kümranlık hakkında neşrettiği kanu nu esas tutarak muharip yerlilere mütareke ilân edecek, padişahın mü messilini bütün dinî işlerde tanıyacak, ve tam bü mezhep hürriyeti kabul edilecek;
4 — İtalyanlarca işgal edilmiş ada lar halkına neşredilecek bir irade ile affı umumî ilân olunacak. Bu adalarda esaslı ıslahat yapılacak.
İtalyanların Ege adalarım tahliye etmeleri Osmanlı askerinin Trablus- garp ve Bingaziden çekilmesini takip edecel (i. İtalya hükümeti müttefiki olan İdıisi açıkta bırakmağâ razı ol- mıyarak Osmanlı hükümetinden İd- rise de Yemen İmamı Yahya gibi bir vaziyet tammasını, Osmanlı heyeti de Trablusgarp ve Bingaziye isabet eden düyunu umumiye hissesinin İtalyaca kabul edilmesini talep ediyorlardı.
Bu şartların ifasile iki hükümet arasında harpten evvelki hal avdet ey- liyecekti. Fakat mesele bununla bit medi. Babıâli yeni bir tereddüd dev resine girdi.
8 teşrinievvelde Babıâli nümayişi üzerine İstanbulda bir askerî kıyam dan korkulmuştu.
Hariciye Nazırı Noradonkiyan efen di tehdid mektupları alıyordu; kork muş, pek bitkin bir hale gelmişti. İtal yan ültimatomunun müddeti bittiği nin ertçsi günü, teşrinievvelin on iki sinde, Türk delegeleri gizli itilâf şe masında yapılmış tadilleri İtalyan de legelerine tebliğ ettiler. Buna göre:
Evvelâ bir sulh muahedesi imzala nacak, Trablusgarp ve Bingaziye veri lecek istiklâle dair ferman ile Türk kuvvetlerinin geri çekilmesi bu mua hedenin Osmanlı parlâmentosunca tasdikinden sonraya bırakılacak idi; İtalya Osmanlı diyarında kalacak Trablus ve Bingazililer üzerinde bir hak iddia etmiyecek, muahededen İtal yan kuvvetlerde vuruşmakta devam edecek yerlilere Osmanlı diyarından silâh ve mühimmat gönderilmemek kaydı kaldırılacaktı. Giolitti bunları şiddetle reddetti
Uşideki İtalyan delegeleri Balkan harbi başladığı takdirde İtalya tara fından yapılabilecek hareketlerin ken disine ne büyük zararları bâdi olaca ğını takdir eden Osmanlı hükümetinin son saatlerde İtalyan metalibine bo yun eğeceğini anlamışlardı.
Bu sebeple hükümetlerine Babıâliye kısa bir mühlet daha vermeği bildir diler. Giolitti bu müddeti 15 teşriniev- evvel gece yarısına kadar temdit et ti. Osmanlı delegeleri İtalyadan daha fazla birşey alınamıyacağım Babıâliye bildirdiler. Almanya ve Avusturya el çileri sulh akdinin tesrii yolunda Ba bIâli üzerinde müessir müracaatlarda bulundular.
Teşrinievvelin on dördünde inikad eden vükelâ meclisinde sulha karar verildi.
Osmanlı delegeleri o akşam iptidaî sulh mukavelesini küçük bazı tadil ler ile imza eylemeğe hükümetlerince mezun olduklarını İtalyan delegelerine tebliğ ettiler.
Uşide tedkikat neticesinde Osman
lI murahhaslarının ellerindeki vesika
ların sulhü imzaya kâfi salâhiyeti ih tiva etmediği görüldü. ’İşin tesrii için Babıâliden tam salâhiyetle verilen ve sika İstanbulda Almanya sefaretinde hıfzedildi. Bu suretle teşrinievvelin on beşinci günü saat altıda İtalyanm verdiği son mühlet bitmeden evvel, iptidai sulh mukavelenamesi iki taraf delegeleri tarafından imza edildi.
Padişahın fermanı, adalara ve İdrise müteallik iradeler ertesi günü isdar olundu.
İtalya kralı da ayni günde umumî af ve mezhep hürriyeti hakkındaki kararnameyi imzaladı.
Sulh muahedesi Uşide teşrinievvelin on sekizinde Osmanlı devleti namına Mehmed Nabi, Rumbeyoğlu Fahreddin beyler ve İtalya namına mebus Piyetro Bertoiini, mebus Gnido Fusinato ve Giuseppe Volpi tarafından saat üçü kırk beş geçe imzalandı.
On bir maddeyi ihtiva eden bu mua hede ile İtalya Osmanlı devletinin as kerden ve memurdan tahliye ettiği Trablusgarp ve Bingazi kıtalarını il hak edebilmek serbestisini kazanmış oldu.
İtalya işgal etmiş oluğu On İki ada yı Osmanlı devletine iade edecekti. Ancak Balkan harbi başladığı için Yu nanlıların buraları işgal eylemesine meydan bırakılmamak üzere bu adalar İtalya elinde emanet bırakıldı. Umu mî harp neticesinde bu emanet İtal- yanın mülkiyetine geçtiği gibi Uşi mu ahedesinin Trablusta Osmanlı padişa hına bıraktığı cüzî hak da kaldırıldı. 9 zilhicce 1330 da beş sene müddetle vezaret ıütbesile, esbak Evkaf Nazırı Mehmed Şemseddin paşa Trablusgarp ve Bingaziye (Naibüssultan) tayin o- lunmuştu. İtalya hükümeti ilânı harbi müteakip Şemseddin paşayı İstgn- bula iade etti.
Büyük Fredrik (Saltanat sanatı) eserinde politikadan bahsederken (İn sanlar arasında hemcinsini aldatmak umumen alçakça bir hareket diye ka bul edilmiş bulunduğu için bunu biraz tatlılaştırmak, cilâlandırmak üzere başka bir tabir aranılmış ve politika kelimesi bulunmuştur.) diyor.
Bismark da kendi tecrübelerine bakarak:
— Dünyada riyadan ve yalandan başka şey yok! demişti.
Diplomasi farkları yalnız derece ve şekillerinde olmak üzere ihanet, ahde vefasızlık, döneklik, hiyanet gibi si lâhlarını kullanmak için hep fırsatlar bekler; kuvvete karşı müraî ve mü- tebasbıs, zaafa karşı sert ve merhamet siz, kahhar davranır.
Kırılmamak için eğilir; avına hü cum için dolambaçlı yollarda yürü mek zahmetinden çekinmez.
Bunlar onun usulleridir.
Taleyran, Meternih, Bismark, Kavur pek uzak olmıyan bir mazide bu yolda ne incelikler, meharetler gösterdiler!; Makyaveli yetiştirmiş olan İtalya Mü selles ittifaka girdiğindenberi bu ııgp i lerle kendisine ne büyük menfaatler temin ettiL ' (Arkası var)
Taha Toros Arşivi