G azi Aiım ed M uhtar P a şa 93 harbi sırasında
rid Vali ve Kumundanicğına tayin edilip gitmeden İkinci Ordu Müşirliğine tayinle Şumnuya gidecek, 1874 de de Dördüncü Ordu Müşirliği inzimamiyle Erzurum Valisi olacaktır. Bir sene sonra Istanbula celbedilcrek isyan halinde bu'unan Bosna, Hersek ve Karadağ havalisindeki kuvvetlerin kumandasına memur edilecek, bir yılı aşan bir müddet sonra Gi- rid Vali ve Kumandanlığına tekrar tayin edilip fa kat orada pek kısa bir müddet kalabllerek süratle fştanbula dâvet edilecektir: Dördüncü Ordu Müşir liğiyle Anadolu Harp Ordusu Başkumandan ığına daha Girlde giderken dâvet edilmiş bulunuyor,
/•'Z-AH.MED M U H T A R E F E N D İ, T U R Ş U C U Z A D E (1822 -1874) — Abdülâziz devri Şeyhülislâmların dan, Şeyhülislâmların da 112 ncisıdir. Safranboiu- dan Istanbula ge erek Ayasofyada bir turşucu dük kânına sahip olan, daha sonra turşucularca kâhya seçilen İbrahim A ğ a isminde birinin oğlu olup Is- tanbuıda doğmuş, babası kendisine dükkânında çı raklık ettirdiği sırada — ve rivayete göre gizlice__ cami ve medrese dersler.ne devama başlamış, dev rin meşhur ulemasından Filibeli Halil Efendiden icazet aldıktan sonra pek parlak şekilde Ruus im tihanı vererek kısa zamanda tanınmağa muvaffak o muş ve bir Ramazan, Padişah huzurunda verilen bir ders sırasında talâkati, fikirlenn.n kuvveti ve bilgisin n genişliğiyle Sultan Aziz in dikkat ve te veccühünü celbederek süratle ilerlemiş, İstanbul piyesini haiz olduğu bir sırada ve 1872 de Ahmet* Muhtar Molla Beyin yerine Meşihati ihraz etmişti Şeyhülislâmlar n Rumeli ve Anadolu Kazasker c arasından seçilmeleri usulden bulunduğu cihetle onları aşarak Şeyhülislâm yapılması da hoşnutsuz luk yaratıp dedikoduya sebebiyet vermiştir. Kak ki, Ahmed Muhtar Efendi, ilmi, dirayet ve dürüst lüğü sayesinde makamını bihakkin doldurmıyaca deği di. Kendisini tez vakitte mesleğ'nin en yükse makamına eriştiren hükümdara karşı tabasbusa d tenezzül etmıyerek hattâ kısa bir müddet sonra az1 de makamının şerefini korumak hususundaki itin, sından ileri gelmiş, Abdülâziz’in annesi Pertev niy. Valde Sultan tarafından yollanmış bir saray adam mn, bir kahvecibaşının küstahça konuşması üzerin herife haddini huşunetle biidirmesi üzerine Vald< Sultanın Sadırazam Hüseyin Avni Paşaya şikâyet azlini mucip olmuş, keyfiyete de bir bahane bulma’ icap ettiğinden Efendinin bir gün hususî kayığın tünmeden, Şirket vapuruyla tisküdara geçmesi, b> suretle de Şeyhü İslâmlık makamının şerefini koru maktaki ihmali i eri sürülmüş, Hünkâr imamı Hay- rullah Efendi de helefi olmuştur.
Ahmed Muhtar Efendi, azlüıde-R: bir senesonra, münzevî bir ha/da yo -arken-kısa bir hastalık neti ce: ,kU: ve henüz genç deneri’'-- bir vm-ta ölmüştür, tk-rıcı Meşrutiyette A Mı-, Nazırlığı edi|
M det Meclisine de iştirak euen ve < Koca taş) soya- dne man iv-cmeddin Mol’a, bu zatın oğullarındandıı.
A H M E D M U H T A R M O L L A B E Y t ! kOT-iase M e s i h Î - Abdül h; <mfd devirlerinde birer ke~t Ma- Air h ° tmÎŞ oIuP Şayhülisiâm!arın I l ı ine
(Bey, şeklinde z i k r e d i l m e s i R K « df f an sımfma mensupluğundaı, ileri gelil Babası M ekke pâyell Mahmud Bey, onun baba A is Sadnesbak Koca Yusuf Paşadır. Annesi Heybetul -l Hanım ise I. Abdülhamid’m Sehzodeliğ nde dünyav h arPJ f CebU^ tÜlmfc ve ( SuItan) unvanına mnz lun->n D ü rrü '^ (A h ire tlik Han m) diye anılmış bu ıun,n Dürrüsehvar ın k-zıdır. Ahmed Muhtar MoU oÎma'A-,mret<f -A-ööülhamid’in torununun çocuğa bu m ir lr' ,-'eybüÎ!Sİâm'1ğı ihraz edişinde kendisin bu makama getirmiş Padişahların yakın hısımiR- müessir olmuş bulunsa gerektir. Kendisi îstanbuldi doğmuş baba konağında hususî hocalardan der< ahp yetişmiş, Dlvam Hümayun Kalemine girdikter bir müddet sonra ilmiye mesleğine intisapla berabe" uzun seneler Takvimi Vokayi musahhihliği gibi ma nasız ve ilmiye mesleâfvle alâkasız bir iste bulun- muş, rütbece usulü dahilinde terfiie 1868 de Arni kan kazaskerliğine erişmiş, 1871 de Meclisi Tetki k i 1 Şer iye âzası iken Mahmud Nedim Paşanın
Sadareti ihrazından bir kaç gün sonra ve Hasarı Fehmi Efendi yerine Şeyhülislam tayın edileıek bir seneyi mütecaviz bir müddet bu makamda bulun duktan sonra azledilm.ş, yerine Turşucuzade Ah- med Muhtar Efendi gelmiştir. 1878 de, İl. Abdül- hamid devri başlarında, Kara Hali. Efendi yerine ikinci defa olarak Meşihatı ihrazla yedi ay sonra azil suretiyle makamım TJrvanizade Ahmed Esat Efendiye terketti ve ömrünün bakiyesini mazuliyetle geçirip Üsküdardaki konağında öldü.
Abdurrahman Şeref Efendinin bir yazısında (ilim ve şiire intisab etmiş, hoşsohbet ve mükrim) diye tarif ett ği Ahmed Muhtar Bey n ilmi ve siyasî bir ehemmiyete sahip bulunduğu söylenemez. II. Abdülhamid’in son zamanlarında M aarif Nazırlığı eden Hâşim Paşa, bu zatın oğludur.