• Sonuç bulunamadı

Saray ve Babıalinin iç yüzü:Filibede ihtilal, Vali Gavril Paşa hapsediliyor, hudud kapatılıyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Saray ve Babıalinin iç yüzü:Filibede ihtilal, Vali Gavril Paşa hapsediliyor, hudud kapatılıyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A K Ş A M

¡Bahife $

SARAY ve

BABIÂLİNİN

İÇYÜZÜ

Y a za n : S Ü L EY M A N KÂNI IRTEM — T*rcOme, iktibas hakkı mahfuzdur • Tefrika No. 420

Filibede ihtilâl, vali Gavril paşa

hapsediliyor, hu dud kapatılıyor

RusLar artık prens Batembergra kendilerine boyun eğmekten, im ti­ na eylem ekte olduğunu görüyorlar­ dı, Bu hali hisseyledilderi günler­ d e Bulgarlara bu prensi başîarın­ dan atacak olurlarsa Rusyaca milli ittihad gayesinin hu sülüne yardım edilebileceğim i anlatmışlardı. A n ­ cak bunun faydası olm am ıştı; çün­ kü Ruslar Bulgaristan Bulgarlara- nın da Rus vesayetinden kurtul­ mak em elini takibe başladıklarını görm ekte gecikm em işlerdi.

Bu sebeble Rusya hükümeti Bul­ garistan ve şarkî Rumeli Buîgarla- nndaki ittihad heveslerinden şim­ di tevahhuş ediyor, kendisine sa­ dakatlerinden em in olm adığı fır­ kaları tutup kuvvetlendirmekte m enfaat görem iyordu. Bunun için şarkî Rum elililere devletlerin ka­ rarlarına muhalif bir hedefe şid­ det vasıta«ile vâsıl olmak isteme­ nin tehlikelleTİni, gerek Avrupa devletlerinin, gerek Rusyamn a r­ tık Bulgarlar için bir damla bile kan dökmek istemediklerini an­ latmağa başladı.

Bulgarlar da kendilerine ken­ dilerinden başka yardım cı olama­ yacağına kanaat getirdiler.

Eyaletin tanzim i bir kaç sene sürmüştü. Bundan sonra şarkî Ru­ meli Bulgarlarının bütün arzular» Bulgaristan ile birleşm e hususun­ da tekasüf ve temerküz eyledi.

Bul gar i «tanda da ittihad fikri­ nin müre w içleri günden güne ar­ tıyordu. Prens Batomberg Rusya- nm Bulgaristan emaretinim dahili işlerine m üdahalesinden bıkmış, Rusyadan yüz çevirmişti.

Prens Rusya politikasını ilti­ zam ettiği, Rusya nüfuzunun Bul- garistamda bir aleti m enzilesinde kaldığı günlerde Bulgarların mu­ habbetimi kaybetmişti. Şim di ar­ tık Bulgarlar aleyhinde Ruslar ile müttehid bulunmaktan İse Rusya aleyhine Bulgarlar ile birleşm eyi tercih ediyordu.

Şarkî Rumeli ile birleşmek fik­ rini d e bir türlü bırakmaıyordu. Bu­ nun için Sofyadan geçen Filibe Bulgar m uteberlerine daim a ilti­ fatlarım ibzal ediyor, şarkî Rumor İlde bazı gazetelere gîzM tahsisat veriyordu.

1880 ilkbaharında prens Batsın- berg şarkî Rum elide tahrikat ya­ panlara 800,000 leva göndermişti. Bulgar m ütefekkirleri ve komi­ tecileri prense manevî ve m addi yardımlarım günden güne kuvvet­ lendiriyorlardı.

Şarkî Rum eli için kabul edilen ve Babı âliye veto hakkı veren ni­ zam tebeddüllere müsatd değildi.

Babıâîi bu eyaletin akdini İste­ d iğ i 5,000,000 franklık b ir istikra­ za, Bulgaristan ü e aralarında bir gümrük itilâfı husulün» razı o l­ m uyordu; Karadeniz© doğru bâr dem iryolu yapılması, bir bark a kurulaması dâ BabıâÜc© reddolun­ muştu, Bulgarlar BabıÂHnân bu hareketlerini eyaletin inkişafına! mümanaat siyaseti olarak telâkki eylediler.

Bulgari «tanda ik i parti m eyda­ na çıkm ıştı; M uhafazakârlar, ra­ dikaller. İki parti de «şim alî ve ce­ nubî Bulgari«tanın birleşm esine»

taraftar idi. Ancak m uhafazakâr­ lar bunun için münasib zaman ve fırsat beklemek, devletlerin mu­ vafakati arım almak istiyorlardı.

Başında meşhur ihtilâlci Kara- v elof bulunan ikinci parti ise he­ men işe girişmek fikrinde bulunu­ yordu. Bu parti diğer taraftan Rus nüfuzile de m ücadele halinde id i

Bismarkın 1881 de Avusturya, Rusya, Alm anya imparatorlarına ak tei t irdiği (üç imparator itilâf un­ d a ) Bulgaristan ile şarkî Kümeli­ ye birleşm ek hakiki kabul edilm iş­ ti. Bulgarlar ancak mücavir mem­ leketlere, bahusus M akedonya ya tecavüzden mened ileceklerdi.

Şarkî Rumeli valisi V ogorİdi paşa muayyen beş senelik valilik m üddetinden sonra şarkî Rumeli prensi olm ak hayal ve üm idinde id i

A lek o V ogorİdi paşanın müd­ deti 1884 nisanında dolacakta

M uhafazakârlar Bulgar prensi Batembergin şarkî Rumeli valisi olmasına, radikaller de kendile­ rine m eyyal olup Rus konsoloslle uğraşan V ogorİdi paşanın memu­ riyetinin tecdidine taraftar İdiler. Fakat A lk o paşanın ümidi kûsufa uğradı.

Babı âli Rusya sefaretinin ısra- riile V ogorİdi paşanın memuriye­ tini tecdid etmedi. Şarkî Rumeli dahiliye müdürü Kresteviç Gavril paşa vaü oldu. Yeni infihabda mu­ hafazakârlara mağlûb olan rad i­ kaller yeni valinin aleyhine dön­

düler ve şiddetle m illî tahrikâta koyuldular; valilik rejim ini mu­ vakkat addeyled iklerini ilân ey­ lediler.

Bunlar İçin sözden filiyata geç­ m ek icab ediyordu. 1883 de Sob- ranya reisi olan doktor Stransfei- nin riyaseti altında Filibede gizli bir kom ite teşekkül ett».

Meşhur ihtilâlci binbaşı Paniça bu komitenin ruhu idi. Her vesile ü e m itingler birikirini takib e d i­ yordu.

Prens Bafcembergden tahsisat elan ( Borba-M ücadele) gazetesi halkı açıktan açığa ihtilâle davet ©diyordu.

Bulgarlarda in k 'ıa f ve terakki için ittihadın elzem olduğu kana­ ati iyice yekleşiyordu.

A leko Vogorİdi paşanın idaresi akanda şarkî Rum elide devleti aîî- yeyi yoracak mühim bir mesele hadis olmamışta. Fakat Gavril pa­ şanın zamanı böyle geçm edi. 1885 d e adedleri daha pek çok olnuyan Bulgar ihtilâlcileri şarkî Rumeli- nin Bulgaristanla ittihadı yolunda bazı teşebbüslerde bulundular. Bunların Rusyada panislâvistlere istinad etmekte oldukları hissolun- masÜe BabaâlHce Rusya devleti nezdinde teşebbüste bulunuldu. Rusya iki eyaletin birleşmesine ka­ tiyen m uhalif okluğunu Sofyada konsolos vasıtası!*} v© beyanname­ lerle bildirdi.

Fakat tesiri görülmedi'.

' Nihayet 6 ağustos 1888 de F Hi­ beye bir kaç kilom etre m esafede

(D eğinuendere) d© giz>K bir İçti- m ada eylülün 17-18 in ci gecesi ih­ tilâl ikama karar verildi.

İhtilâlciler Varnada bulunan

prens d ö Batemberge hareketin başına geçm esini teklif için bir heyet gönderdiler. Prens red ile işi kendileri başarmalarını beyan etti.

A cele etmek lâzım geliyordu. Tahrikât vali Gavril paşanın g ö ­ zünü açıyordu.

Bir kaç köyde hasıl olan gale­ yan üzerine bazı tevkifler icra edilm işti. Meşhur kom iteci binba­ şı Paniça faaliyete geçmiş İdi.

Vakanın zuhurundan iki gün evvel Gavril paşa Babıâliye şu malûmatı vermişti ı

(Bulgaristan ordusunda müs­ tahdem Paniça şim dilerde mezu- nen buralarda bulunuyor; etvar ve harekâtından şüphelenildiği içk i serian Bulgaristana celbini Bulgar hariciye müdürlüğüne yaz­ dım . Paniça Otluk köyü hadisesi gibi fesadlara iştirak eyledikten başka geçen cülûs şenliklerinde müslümanlarm astıkları bayrak­ lara hakaret edenlerle birleşmek İçin Çupana giderek bir takım mu­

zır tefevvühatta da bulunmuştu. Zara m utasarrıflığından asker gönderilerek mütecasirler dağıdıl- d ı; Paniça da gizlenmiştir. Ara- t ila yor.»

Paniça bulunamadı. Vaka da m eydana çıktı.

Eylülün 17 in ci akşamı Konar© köyü ahalisi başlarında (N edelâ G ilâva) isminde hir kadın - Bul­ garlar hu kadına Bulgar Jan Dan­ kı derler - olduğu halde Filibe üze­ rin© yürüdüler. Rusya konsolos vekili bunları geri çevirm ek iste­ d i ise d e m uvaffak olamadı.

Kom ite reislerinden binbaşı Ni- kofayef askerleri!© bunları Filibe­ de bekliyordu.

N ikolayef FMibeye gelen ihtilâl­ cilerin başına geçti; ihtilâlciler hü­ kümet konağı avhsına girdiler. T elgraf telleri kesildi. VaB Gav­ ril paşa yatak odasında uyandırı­ larak (muvakkat hükümet) namı­ na esir alındı.

Bir zabit avluda Batembergi b i­ rinci Aleksandr namile müttehid Bulgaristan prensi ilân eden bir beyannam eyi alkış gürültülerine karışan m ızıka havalan, kilisele­ rin çan sesleri arasında okudu.

N ikolayef valiyi bir arabaya bindirdi. Yanında elinde yalın kı­

lıç Nedelâ olduğu halde asker mu­ hafazasında Tuna cihetinde eya­ let hududuna sevk ve orada bir köyde hapsetti; (G avril paşa son­ ra serbest bırakılarak Tunayı öte­ ye geçti; esaretten kurtuldu.)

Bir fırka m ilis askeri (Cesri M ustafa paşaya) dayandı; dina­ mit île köprüyü attı; İstanbul üe müvarede ve muhabere tamamen kesildi. İstanbul treni tevkif ed il­ di. (A rkası var)

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

□ 6 ay önce iş dönüşü bir taksi kapısında sol elinin orta parmağı ezilen Neca­ ti Tokyay, bugün felçli kız kardeşi ve yeğeniyle bü­ yük bir dram

Anemia of prematurity (39%, n=17), respiratory illness (24%, n=10), urinary tract (24%, n=10) infections are the most common reasons for rehospitalization in premature infants,

Hansa kentindeki kapahçarşıyı anlatır. Han- sa’nın 6 ilçeye ayrıldığını, bu 6 ilçeden üçün- cüsünde Müslümanların yaşadığını, burada kurulan,

Hepsini burada larutamadığırnız için üzgünüz..-; Doğan Kardeş bundan 20 yıî önce tan ittiği küçük kardeşleri­ n e güvendiği gibi bu yen!. üm itlerine

[r]

Mercekli, aynalı ya da katadioptrik te- leskoplar arasında, aynalı teleskoplar ama- tör teleskop yapımcıları tarafından diğer- lerinden çok daha fazla tercih edilir.. Çün-

1934'te Ürdün'ün Ankara Büyükelçisi Prens Emir Zeid'le yaptığı evlilik nedeniyle “ Prenses Zeid” olarak da tanınan sanatçı, diplomat, hattat ve tarihçi Şakir

Ön sahne elemanlarının bu değişkenliği, sah­ ne mekanik ve elektrik tesisatı ile bir­ likte, büyük opera ve müzikal tiyatro kü­ çük ve büyük tiyatro,