• Sonuç bulunamadı

Editörden

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Editörden"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

editörden / from the editor

Eğitim Bilim Toplum Dergisi olarak; yeni yaşımızın heyecanıyla yayınımızı sürdürüyoruz. 66. sayımızla karşınızdayız.

Bu sayımız güncel ve farklı bir makaleyle başlıyor. Fatih Güngör, “Türkiye’de Kitlesel İşsizlik: Kamu-Özel Ortak Projesi mi?” adlı makalesinde “Türkiye’de işsizliğin dünya genelindeki ortalamaya kıyasla çok daha yüksek oranlarda seyretmesine yol açan etkenlerden ikisi”ni inceliyor. Bu iki etkeni de “iş gününün hukuka aykırı bir şekilde uzatılması; kamuda istihdam edilenlerin sayısının nüfusa kıyasla son derece düşük tutulması” olarak belirtiyor. Makalede bu iki etken incelenirken, “niceliksel çözümlemelere yer verilmekte” ve “nicel bulgular sunulmakta.” Sonunda da başlıkta sorduğu sorunun yanıtı verilmekte.

Sırada “Türk Edebiyatında Ne Yana Yaslamalı? Nihal Atsız’ın Milli Kanonu” başlıklı Nuri Fudayl Kıcıroğlu’nun makalesi var. “Nihal Atsız’ın Türk Edebiyatı Tarihinin hem milli kanon tartışmalarındaki hem yazarın düşünce dünyasındaki yerini tespit etmeyi” amaçlayan bir çalışma. İlginç bir makaleyle karşı karşısınız. Ardından İrem Özgören Kınlı ve Onur Kınlı’nın “Etnik Kalıp Yargılar ve Avrupa’da Türk İmgesi (16.-18. Yüzyıl)” başlıklı makaleleri geliyor. Çalışmalarında “… etnik kalıp yargıların Türk imgesinin oluşum sürecindeki rolü”nü sorgulamakta. Ve “16. ve 18. yüzyıllar arası dönemde kimi Avrupalı yazar ve gözlemcilerin Türklere ilişkin çeşitli değerlendirmelerinin, genel kanaatin aksine bir önyargı ya da peşin hükümlülükten kaynaklı olmadığı ve fakat etnik kalıp yargılar çerçevesinde yorumlanabileceği savunulmakta.” Makalenin amacı, “kalıp yargı, peşin hükümlülük ve önyargı kavramlarının ayrıştırılarak sosyal bilimlerde daha çözümleyici yaklaşımlar üretimi konusunda bir farkındalık yaratmak.”

Bu sayımız Saadet Aydın’ın “Konut Sorununa Devletin Müdahale Aracı Olarak Emlak Bankası” adlı makalesiyle sonlanıyor. Aydın, iki soruyla başlıyor: “Geçmişte olan geçmişte mi kalmalı yoksa geçmiş deneyimlerden ders mi çıkarmalı? Tarih, elbette egemenler tarafından yaz(dır)ılır ama bu tarih yazımı belleksizleştirmeye hizmet ediyorsa tersine çevirmek ve geçmişi unutturmamak gerekmez mi?” Yazarın bu soruları yalnızca bu çalışmaya özgü olmayıp tüm Sosyal ve Beşeri Bilimlerin sorularıdır diye düşünmeden edemiyor insan! Aydın çalışmasında “Emlak Bankası”nı ele alıyor. Ki, banka “yaklaşık 20 yıl önce tasfiye programına alınarak bankacılık faaliyetleri sonlandırıldı. Sahip olduğu gayrimenkuller ise TOKİ’ye devredildi. Böylece, Atatürk ile başlayan modern mimari ve çağdaş kentçilik ilkelerini oluşturan bir dönem sona erdirilerek Emlak

(2)

editörden / from the editor

Bankası toplumsal bellekten silinmeye çalışıldı.” Aydın, makalesinde şu iki sorunun “Dünyanın ve Ülkenin en zor koşullarında ortaya çıkıp 75 yıl boyunca hizmet verdikten sonra, IMF’ye verilen bir niyet mektubu ile tasfiye edilmeyi hak etmiş miydi? Milyarlarca liralık mal varlığına varis olan TOKİ ile birlikte çalışamaz mıydı? TOKİ’yi ve özel kesim ağırlıklı bankacılık sektörünü kurtarma operasyonuna mı feda edildi?” yanıtlarını vermeye çalışıyor ve “soruları daha da çoğaltmayı amaçlıyor.” Bakalım siz ne düşüneceksiniz?

Yeni bir sayıda buluşmak dileğiyle esen kalın…

Referanslar

Benzer Belgeler

Ve kısa bir süre sonra da A tatürk’­ ün önerisini bir emir gibi kabul edip, yurt dışına çıkış için çare­ ler aramaya başlayacaktı..... O günlerde Harry Pee

Keti’ Cevad’ııı iyi muharrirliği işte bu tarihten sonra başlar, tik gazetecilik dev­ ri R efik Halici merhum gibi par­ lak değildir.. He­ le tttihadcılar

Araştırmacılar, nötron yıldızlarının kütleleri ve çapları ile ilgili gözlemsel verilerden yararlanarak nötron yıldızlarındaki basınç ve enerji yoğunluğu

(Roux, 2005: 252-253) Görülüyor ki arslanın İslamiyet’ten sonra da önemi devam etmiş ve Türk yiğitlerine arslan adı

yüzyıllar arası tezimiz kapsamına dâhil ettiğimiz dinî-tasavvufî halk şairlerimizden olan sırasıyla, Yunus Emre, Said Emre, Âşık Paşa, Hacı Bayram-ı Velî,

Ayrıca bazı kaynaklara göre tekkenin bulunduğu yerde Ali Paşa Tekkesi ya da Kasım Subaşı Tekkesiyle anılan bir tekke olduğu bu tekkenin zamanla harabeye

Ege, özdeş kaplara farklı hacimlerde tuz ruhu (HCl) çözeltisi koyuyor. Uzayda havanın bulunmamasının yanı sıra uzayın aşı- rı soğuk olması, yüksek enerjili

kuruluktan da duman oluşur. Buna göre buhar yükselince incelir ve hava olur. Soğuk tabakaya ulaşarak orada yoğunlaşır ve bulut olur, sonra da yağmur şek- linde damlar. Bulut