^7.5 "2 & 9
¡P
Et ithalinde öncü
■ ■ ■ ■ ■ ■ i • « -c :,..
İzmir Belediyesi ısrarlı
Özfatura: “ Et,
Kasım’da gelecek”
Haberi 6. Sayfada )
Devletle iş yapacaklara,
artık paradan önce
nasihat var...
Kendin yap,
kendin işlet
Türkân Şoray, kızı çektiren sanatçı', a n n e olm anın m u tlu lu ğu n u yaşıyordu. H afif bir “ Yağm ur "u dün m akyaj yapan Şdray, pem be üzerine beyaz puantiyeli geceliği için- gazetecilerle tanıştırdı. D o ğ u m d a n so n ra kızıyla ilk kez fotoğraf de, objektiflere gü lü m sü y o rd u . (Fotoğraf: B ülent H içyılm az)
Yıllardır hayal ettiği mutluluk
“Yağmur” ne güzel...
• Günde 3 kez bebeğini em zirerek annelik özlemi-
• Hastanedeki gecelerini kardeşi Nazan şoray'la bir-
ni giderm eye çalışan Türkân şoray, Cum artesi gü-
likte geçiren ünlü sanatçıyı, g ü n düz d e eşi Cihan
nü taburcu edilerek O r-An'daki evine gidecek
Ünal yalnız b ırakm ıyor
r ~ Haberi 3. S ayfad a ' )# "A r s a karşılığı kat sa
hipliği'ne benzer bir
uygulamayla, nükleer
santral, 2. Boğaz Köp
rüsü, tüp geçit, met
ro ve paralı otoyol
için yabancı firmalara
"y a p -işle t-d e v re t”
formülü öneriliyor
• Büyük yatırımlarda,
dış ve İç kaynak bul
ma koşulundan son
ra, şimdi de İşletme
sermayesini şart ko
şan yeni model için,
şimdiye kadar "evet"
diyen firmanın çık
madığı belirtiliyor
★
"Kendin yap,
kendin işlet”
için ne dediler
•Prof. Haydar Kazgan:
'Karar, 1914 öncesin
deki OsmanlI imtiyaz
larını hatırlatıyor"
• Prof, şerif Mardin:
"Modern çağın imti
yazlarına kapitülas
yon demek yanlış"
iMF,*son
te ftişte
• Uluslararası Para Fo
nu heyeti, yarın An
kara'ya gelerek Ha
zine, Maliye ve DPT
yetkilileriyle birer
görüşme^yapacak
Faizler, yılbaşına
kadar değişmeyecek
• Hazine ve Dış Ticaret
Müsteşarlığının bir
yetkilisi, "Son anda
yukarıdan bir değişik
lik yapılmaması halin
d e ", faiz oranlarının
yılbaşına kadar aynen
korunacağını söyledi
# i9 8 4 'ü n ilk 6 ayında S.
Arabistan’a 7 bin 620,
Libya’ya 7 bin 564,
iraka da 1225 işçi
gönderildi. Aynı dö
nemde F. Almanya'ya
4, Belçika'ya 1, Hollan
da'ya 2, İsviçre’ye ise
ancak 6 işçi gitti
• Maliye ve Gümrük Ba
kanlığımın hazırladı
ğı ekonomik rapora
göre, önümüzdeki
yıllarda da "İstihdam
sorunu" önem ve
ağırlığını sürdürecek
A N K A R A ,ÖZEL t i i t İLE planlaması” konul u s u n d a k i çalışm alara rağ men yine de yüksek bir nüfus artış hızına sahip bulunan, ancak bu hıza paralel olarak ye ni iş sahaları açılması yetersiz kalan ülkem izde, yurt dışına gi den işçi sayısı yeniden tırm anışa geçti.
1962 yılından itibaren Iş ve İşçi Bulm a K urum u aracılığıyla
“ resmî” bir nitelik kazanan ve
Bebeğini, bir günde üç kez emzirdi
M u t l u t M H O Aylar sûren, endişeli ve heyecanlı bekleyiş mutlu sonla bitince,
Türkân
Şoray’la Cihan Ünal,
anne ve baba olmanın sevinci içinde birbirlerini kutladılar.Türkân şoray, "Yağmurla
anneliğin tadını çıkarıyor
özellikle F. A lm anya’ya yapılan işçi ihracı, petrol fiyatlarındaki artışın yarattığı bunalım sonucu 1973 yılından beri düşüş göste rirk en , son yıllarda “ işgücü
göçü” yön değiştirerek, başta
Libya ve Suudi A rabistan olmak üzere bu kez A rap ülkelerine doğru yöneldi.
Almancılardan sonra,
Arapçılar
M aliye ve G üm rük Bakanlı ğ ın ın hazırladığı 1984 yılı eko nom ik rap o ru n a göre, 1973 yı lından beri Avrupa ülkelerine işçi gidişinde azalm a olduğu halde, Suudi A rabistan ve L ibya’ya, özellikle inşaat sektöründe çalış mak üzere çok sayıda işçi gönde rild i.1968 yılında iş ve işçi Bulma K urum u aracılığıyla yurt dışına gönderilen işçi sayısı 43' bin 204 olarak belirlenirken, bu sayı 1982 yılında 49 bin 388’e, 1983 yılın da da 52 bin 470’e yükseldi.
1982 yılında yurt dışına gön derilen 49 bin 388 işçinin, 26 bin 686’sı Libya’ya, 12 bin 325’i Su udi A rabistan’a, 1983 yılında ise gönderilen 52 bin 470 işçinin, 23 bin 292’si Libya’ya, 20 bin 238’i Suudi A rabistan’a gitti. 1983 yı lında A vrupa ülkelerine ise çok az sayıda iş göçü oldu.
1984’ün ilk 6 aylık dönem in de ise Suudi A rabistan’a 7 bin 620, L ibya’ya 7 bin 564, Ira k ’a d a 1225 işçi gönderilirken, aym dönem de F. A lm anya’ya 4, Bel çika’ya 1, H o llanda’ya 2, İsviç re’ye ise ancak 6 işçi gitti.
• Hastane'deki günleri
ni kardeşi Nazan şo-
ray’la geçiren ünlü
sanatçı, cumartesi
günü evine gidecek
ANKARA, ÖZELS
İNEMAMIZIN ünlü sanat çısı Türkân Şoray, kızı“Yağmur” ile birlikte anne
liğin tadını çıkarıyor. Doğum için hastaneye yattığından bu yana ga zetecilere giriş izni verilmeyen H a cettepe Hastanesi’nde kapılar, dün
Şoray ve bebeği için açıldı.
Hacettepe Hastanesi Kadın Hacettepe Hastanesi Kadın Has talıkları ve Doğum Kliniği’ndeki 17 numaralı odasında dün gruplar
han Ünal- Türkân Şoray çifti, be
bekleri ile ilk kez fotoğraf çek tirdiler. Yanlarında sanatçı kardeş leri Nazan Şoray ve Hepşen Akar’ ın da bulunduğu karı-kocanın odasında yapılan fotoğraf çekimin den sonra bir günlük bebek “ Yağ
mur” ayrı bölüme alındı.
Sakin gece
Türkân Şoray, önceki gün sa
bah sezeryenle gerçekleşen doğum dan sonra, bebeği ile birlikte sakin bir gece geçirdi. Önceki gün ilk kez öğle yemeğini annesinden alan ve günde üç kez emzirilen Yağ
mur, daha sonra, akşamüzeri
bir kez daha süt emdi. Şoray ve be beğin bundan sonra başlayan ay rılıkları, sabah saat 06.00’ya kadar sürdü. Gece 22.30 sıralarında din lenmeye başlayan Türkân Şoray, bebeğiyle ancak dün sabah yeniden bir araya gelebildi.
Doğum için hastaneye yattığın dan bu yana hiçbir şey yemeyen
Türkân Şoray’a da ilk yemek dün
verildi. Dikişli bir ameliyat geçiren
Şoray, dün öğle yemeğinde şehri
ye çorbası ile komposto suyu içe rek beslenmeye başladı.
Cumartesiye kadar
hastanede kalacak
Türkân Şoray, doktorlardan
alman bilgiye göre, cumartesi gü nüne kadar Hacettepe Hastanesi’n de kontrol altında tutulacak.
Şoray’m bu süre içinde ziyaretçi
leri de kontrol edilecek. Kliniğin koridorunun dip tarafında bir oda da bulunan Şoray’ın odasının ka pısında bekleyen görevli, ziyaret çilerin trafiğini düzenleyecek.
Doğumdan sonra ilk kez gaze tecilerle görüşen Türkân Şoray’ın makyajlı ve saçlarını taramış oldu ğu gözlendi. Sanatçının, üzerinde pembe üzerine beyaz puantiyeli sa de bir gecelik bulunuyordu.
Geceleri Nazan Şoray’m yanın da kalacağı sanatçı, cumartesi gü nü Or-An semtindeki evine gide cek. Normal yaşama dönen Şo-
ray’ı, kardeşi Nazan Şoray, görüm-
cesi Hepşen Akar ve yardımcısı
Şenay ile eşi Cihan Ünal hiç yal
nız bırakmadığı gözlendi.
“ Sezaryenin zaran yok”
Zeynep Kamil Hastanesi Baş hekimi Dr. Burhanettin Üstünel,
“ Sezaryenin yerinde ve zamanın da yapılması halinde hiçbir zararı olmadığını, hatta yararlı bulundu ğunu” belirtti.
Sezaryenin bilhassa çocuğun doğarken kafa travmalarından kurtarılması için de yararlı bir yön tem olduğunu vurgulayan Dr. Üs
tünel, “ Hem çocuğa, hem de anneye yararlı olan bu yöntem, her geçen gün Batı'da daha da tercih edilir hale gelmiştir” dedi.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Ka dın Hastalıkları ve Doğum Ana- bilim Dalı öğretim üyelerinden Prof. Dr. Turgay Atasü, “40 ya
şında doğuran bir kadının ilk ço cuğu, 30 yaşında ilk çocuğunu doğuran kadının çocuğundan da ha kıymetlidir” dedi.
Maliye ve G üm rük Bakanlı ğı tarafın d an hazırlanan rap o r da, istihdam sorununun önem ve ağırlığının önüm üzdeki yıllarda da süreceği vurgulanıyor. Buna gerekçe olarak da, T ürkiye’nin ve bizden işgücü isteminde bulu nan öteki ülkelerin ekonom ik koşulları gösteriliyor.
T e y s e l l H s e v i n c i
Nazan Şoray’ın sevincine diyecek
yok... Teyze olmanın mutluluğunu yaşayan genç sanatçı, ye ğeni Yağmur’un gönüllü dadılığını şimdiden üstlenmişdi.
Rüçhan Adlı, bebek için konuşmadı
S e v i n s i n m İ . U s û l s ü n m ü 7 Türkân Şoray’ın kızı Yağmur’la çekilmiş fotoğrafını uzattık Rüçhan Adlı'ya. Yüzünde bir gülüm sem e belirdi. Bir eliyle sıkıca tuttu fotoğrafı, gözlüğünü ara yan diğer eli masa üzerinde dolaştı kısa bir süre. Zor, çok zor bir iş yapıyormuş gibiydi Adlı.
“Tüıkân’m sağlıklı oluşuna sevindim”
S A V A S A Y
G
ALATASARAY’m maçını izlediniz mi sa yın Adlı?—Gidemedim... Ne yazık ki, gidemedim.
—Erdal çok güzel oynadı. Hıncal Uluç haklı çıktı değil mi?
- —Evet... Zaten çok iyi futbolcu.
—Pardon, şey... Bebekle ilgili bir cümle lütfen...
—Hangi bebek acaba?
—Türkân Hanım’ın bebeği efendim. —Çok rica edeyim. Sadece bir cümle...
—Türkân’a geçmiş olsun, hayırlı olsun. Ayrıca Türkân’ın sağlıklı olmasına sevindim.
—Bebekle ilgili efendim.
—Türkân’ın sağlıklı oluşuna sevindim.
—Efendim. Çok özür dilerim. Bebekle, lütfen... Eliyle ceketinin yakasını düzeltir gibi yaptı. Son ra iki elini ensesinde kilitledi ve geriye doğru attı ken dini. Koltuğa gömüldü iyice. Ve...
“ Sanırım” dedi. “ Sanırım beni ilgilendiren kıs mını yanıtladım olayın.”
—Peki telgraf çektiniz mi acaba, Türkân Ha- nım’a?
—Hayır.
—Telefon ettiniz mi?
—Hayır, sadece bir dostumuz aracılığıyla geçmiş olsun dileğimi ilettim.
Bu konuşma Rüçhan Adlı’nın Harbiye’deki işye rinde, çalışma odasında geçiyordu. Sonra A nkara’ da Bülent Hiçyılmaz’ın çektiği fotoğrafı gösterdim
Rüçhan Adlı’ya. Bebeğine sarılmış, loğusa yatağın
da yatan Türkân Şoray’ın resmini. Bir eliyle fotoğ rafı tutup, diğeriyle gözlüğünü takmaya çalıştı. Çalıştı diyorum. Çünkü ağır bir iş yaparmış gibi yaptı bu nu. Z or... Zor, çok zor bir işti yaptığı. Onu hisset tim, onu yakaladım tavrından. Fotoğrafa baktığında patladı makinemin flaşı. Ve resmi yerine bırakıp doğ ruldu anide,
“ —Lütfen... Lütfen çekmeyin” dedi.
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toras Arşivi