• Sonuç bulunamadı

Hocam Prof. Corrada Gini (Prof. Corrado Gini, Mon Maitre)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Hocam Prof. Corrada Gini (Prof. Corrado Gini, Mon Maitre)"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

— 12

T

t i

Af

IIÜCAM PROF. CORRADA GİNİ (PROF. CORRADO GÎNÎ, MON MAÎTRE)

Yazan , Katip YÜ CEU LU Ğ

Bu makale Türk Heyeti Mart’da Romada İstatistik Enstitüsünde tertip edilen (Prof. Gini’nin ölümünün birinci yıldönümü toplantısı ve “Sosyal İlimlerde İstatistik metodolojisi” konulu Symposium) dan döndükten sonra toplantıya katılamıyan Devlet İstatistik Enstitüsü Araştırma Heyeti Reisi Ratip Yüceuluğ tarafından Mecmuamıza gönderilmiştir.

Merhum Ratip Beyin bu hatıra yazısını gönderdiğine dair mektubu : Prof. Z. Fahri Fmdıkoğlu

İŞ ve Düşünce Mecmuası Beyazıt - İSTA N BU L

Corrado Gini’ye âit kısa hatıralarımı ekli olarak gönderiyorum. Geç kaldığından özür dilerim.

Size Corrado Gini’den Dr. H. Mahir’in 1950 de çevirdiği (Nüfus siya­ setinin ilmi esasları) ile kendi eserim olan (Demografi, 1966) kitabını gön­ dermiştim. Onların da elinize vardığını ve kaybolmadığını ümit ederim.

Saygılarımla.

Ratip YÜCEU LU Ğ Devlet İstatistik Enstitüsü Tetkik ve Araştırma Dairesi

Başkanı

Gerek mektubunun, gerek anma yazısının 27.4.1966 da alınmasından kı­ sa bir müddet sonra Ratip Bey Ankara’da vefat etmiştir. Ayni zamanda Ankara Hukuk Fakültesinde İstatistik Hocalığı yapmış olan merhum, Tüne sosyal ilimler tarihinde hususî bir mevki sahibi idi. Ailesine, sosyal ilimlere

ve İstatistik’e mensup ilim adamlarımıza başsağlığı dileriz.

24.Mayis.1884 tarihinde doğmuş olan Prof. CORRADO GlNİ Hu­ kuk mezunudur. Bologna Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdikten son­ ra istatistik, ekonomi, matemati kve biyoloji alanlarında da öğrenim yap­ mış ve bu temellere dayanan bilimesl çalışmaları istatistik ve sosyal bilim­ ler alanlarında gelişmiştir.

O; muntazam sistemli ve yorulmak bilmeden çalışan, sosyal alanları müşahede ve incelemeden zevk duyan bir bilim adamıydı.

Fakülteden ne zaman odasına girsem, çalışma masasının üzerinde, masanın ön, sag ve sol taraflarında çeşitli dillerde yazılmış yüze yakın kitap bulunuyor, bunları birer birer okuyarak notlar alıyor ve bu notları önceden ayni büyüklükte kesilerek hazırlanmış kartlar üzerine yazıyor görüyordum. Bu karlar sonradan tasnif edilecek ve yazacağı eserlerde mehaz olarak kullanılacaktır.

(2)

— 13 —

Metodoloji derslerine devanı eden öğrencilerin imtihana girebilme hakkını kazanabilmeleri için birer eksersiz yapmaları mecburi idi. Bu maksatla öğrencileri beşer onar gruplara ayırıyor ve her gruba muayyen bir konu üzerinde başka başka memleketlere ait verileri muhtevi seriler veya tablolar vererek konu ile ilgili işlemleri ve analizleri yapmalarını ve sonuçların mânâlandırmaya çalışmalarını istiyordu, imtihandan muay­ yen bir müddet önce kendisine verilen eksersizleriıı hepsini gözden ge­ çiriyor, elde edilen sonuçların doğru veya yanlış olduklarını derhal an­ layarak imtihana kadar tashih etmeleri için öğrencilere geri veriyordu. Giııi beni bir kaç defa evine yemeğe davet etti. İlk davette herke­ sin,sigara içtiğini, herkese kahve ikram edildiğini, Profosörün ise ne kah­ ve ne de sigara içmediğini gördüm. Ve hiç içmyorlar mı diye sordum. Eşi “hayır” dedi. O kahve, çay, sigara ve benzeri şeyler içmez, onun en yakın arkadaşları kitaplardır dedi. Çocukları sofradan kendilerine bir şey sorulmadıkça katiyen konuşmuyorlardı.

Bir gün beni evindeki kütüphanesini gezdirdi. Kütüphanesi evinin bodrum katını tamamiyle işgal ediyordu. Bunlar muntazam bir şekilde bizzat kendisi tarafından tasnif edilmişti. Kütüphanede mevcut kitapla­ rın sayısı 10 000 leri asıyordu.

ilim hayatında çok velût bir insandı. Bütün hayatı boyunca istatis­ tik metodolojisi, sosyal bilimler, demografi ve ekonomik alanlarında 87 ders ve araştırma kitabı ve 827 yazı, makale yazmış ve yayınlamıştır.

İtalya’da öğrenim yapmak üzere benden sonra Türkiye’den İtalya ya üç öğrenci daha gönderilmişti. Prof. Gini bilhassa Türk öğrencilere karşı büyük ilgi gösterirdi. Bununla beraber diğer üç öğrenciden birincisi iki senelik tahsilini yaptıktan sonra okul diploması aldı, geri geldi, lkncisi Lehistan hududunda kendisini trenin altına atarak intihar etti. Üçüncü arkadaş harp dolayısiyle tahsiline devam edemedi, sonradan öğrenimini Amerika’da ikmal etti.

İkinci Cihan Harbini takip eden günlerde Profesöre bir mektup ya­ zarak hal ve hatırını sormuştum, bana verdiği cevapta harbi müteakip İtalya sınırları dışından ilk mektubu benden aldığını, bu mektubumdan İtalya’nın dış memleketlerle irtibatının başladığını öğrendiğini ve bun­ dan son derece de memnun kaldığını yazıyordu.

Türkiye’de 1938 yılında yayınlanan Antropometri anketinin 1936-37 senesindeki hazırlıklarında merhum istatistik umum müdürü Celâl Ay- bar, Porf. Şevket Aziz ve Afet inan H. ile teşrik mesai etmiştir. 1950 ve 1951 senelerinde İstanbul Üniversitesinin daveti üzerine Edebiyat ve İk­ tisat Fakültelerinde, iki semester tedrisatta bulunmuştur.

İtalyan milleti dünya ölçüsünde şöhret yapmış bu ayarda bir ista­ tistikçi yetiştirmekle her zaman iftihar edebilir.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Kıtlık ve sonucunda ortaya çıkan salgın hastalıklar döneminde vücudundan kan aldıranların hastalığı kısa sürmüşken aldırmayanların ise uzun sürmüştür

Deney grubunun öntest ve sontest puan ortalamaları karşılaştırıldığında ise; farkın (p =.000, p< .01) anlamlı olduğu ve yaratıcı drama ile bütünleştirilmiş

Bağırdı çağırdı, nihayet bizim Millî Eğitim yetkililerini, bedeli Vasfı Bey tarafından ödenmek üzere binaya Vasfı Rıza Zobu İlkokulu diye bir mermer

Orta Karadeniz Bölgesi'nde Protohistorik Ça~'da, yani ~Ö 4500 ile ~Ö 500 y~llar~~ aras~n~~ kapsayan yakla~~k 4000 y~ll~k bir zaman süreci içinde ma- den sanat~n~n ortaya ç~k~~~~

Daha sonra (s.43-55) Azerbaycan, Irak-~~ Acem ve Irak-~~ Arab'daki geli~meler ile Timur'un buralan idaresine tevdi etti~i Mirza Ömer, Miran~ah ve Ebu Beitir'in yapt~klar~,

tarlası başında vaz’ olunan taşa andan yine kaş sıra hassa sazlık kurbunda. pınar başında

7 Nisan 1324 (20 Nisan 1908) tarihinde Manastır merkezde milliyet düşmanlığı sebebiyle gerçekleşen olayda bir Rum, bir Bulgar tarafından katledilmiş,