• Sonuç bulunamadı

Diyarbakır koşullarında farklı zamanlarda ekilen keten (Linum usitatissimum L.) genotiplerinde agronomik ve teknolojik özelliklerin belirlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Diyarbakır koşullarında farklı zamanlarda ekilen keten (Linum usitatissimum L.) genotiplerinde agronomik ve teknolojik özelliklerin belirlenmesi"

Copied!
59
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

DİCLE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

DİYARBAKIR KOŞULLARINDA FARKLI ZAMANLARDA EKİLEN

KETEN (Linum usitatissimum L.) GENOTİPLERİNDE AGRONOMİK VE

TEKNOLOJİK ÖZELLİKLERİN BELİRLENMESİ

Nurcan TAYINMAK

YÜKSEK LİSANS TEZİ

TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

DİYARBAKIR Haziran-2019

(2)
(3)

I

TEŞEKKÜR

Bu araştırma konusunun belirlenmesinde ve tez çalışmam süresince benden desteğini ve bilgisini esirgemeyen akademik danışmanım Sayın Prof. Dr. Sema BAŞBAĞ’a teşekkür ve saygılarımı sunarım. Çalışmada kullanılan materyalin temin edilmesinde Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü’ne ve her türlü sorunun çözümünde bilgi birikimini ve desteğini esirgemeyen Prof. Dr. B.Tuba BİÇER’e ve deneme yerinin belirlenmesinde bana yardımcı olan Doç.Dr. Remzi EKİNCİ’ye teşekkürü bir borç bilirim. Tezimin hazırlanmasında her türlü desteğini esigemeyen sevgili eşim Murat HAN’a, bu günlere gelmemi sağlayan annem, babam ve ablama sevgilerimi sunar, destekleri için teşekkür ederim. Ayrıca yağ asitlerinin analizlerinin yapılmasında DÜBTAM’daki personele teşekkür ederim. Bu çalışmanın finansal desteğini sağlayan Dicle Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü nezdinde Dicle Üniversitesi Rektörlüğüne teşekkür ederim.

(4)

II

TEŞEKKÜR………. I

İÇİNDEKİLER………... II

ÖZET………... V

ABSTRACT………... VI

ÇİZELGE LİSTESİ………... VII

ŞEKİL LİSTESİ………... VIII

KISALTMA VE SİMGELER...………... IX

1. GİRİŞ………... 1

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR……… 5

3. MATERYAL ve METOT………. 9

3.1. Materyal………... 9

3.1.1. Araştırma Yeri özellikleri ..………... 9

3.1.1.1. Araştırma Yeri Toprak Özellikleri………... 9

3.1.1.2. Gübre Uygulamaları... 10

3.1.1.3. Deneme Yerinin iklim Özellikleri... 10

3.2. Metot... 10

3.2.1. İncelenecek Özellikler ve İnceleme Yöntemleri... 14

3.2.1.1. Bitki boyu (cm)... 14

3.2.1.2. Kardeş sayısı (adet/bitki)... 14

3.2.1.3. Bitkide Dal Sayısı (adet/bitki)... 14

3.2.1.4. İlk dal yüksekliği (teknik sap uzunluğu) (cm)... 14

3.2.1.5. Bitkide Kapsül Sayısı (adet/bitki)... 14

3.2.1.6. Kapsülde Tohum Sayısı (adet/kapsül)... 14

3.2.1.7. Bitkide Tohum Verimi (g/bitki)... 14

(5)

III

3.2.1.9. Tohum verimi (kg/da)... 15

3.2.1.10. Ham Yağ oranı (%)... 15

3.2.1.11. Yağ Asitleri Bileşimi (%)... 16

4. BULGULAR VE TARTIŞMA... 17

4.1. Bitki Boyu (cm)... 17

4.2. Kardeş sayısı (adet/bitki)... 19

4.3. Bitkide Dal Sayısı (adet/bitki)... 21

4.4. İlk Dal Yüksekliği (teknik sap uzunluğu) (cm)... 23

4.5. Bitkide Kapsül Sayısı (adet/bitki)... 25

4.6. Kapsülde Tohum Sayısı (adet/kapsül)... 27

4.7. Bitkide Tohum Verimi (g/bitki)... 29

4.8. Bin Tane Ağırlığı (g)... 31

4.9. Tohum Verimi (kg/da)... 33

4.10. Ham Yağ Oranı (%)... 35

4.11. Yağ Asitleri Bileşimi (%)... 36

5. SONUÇ VE ÖNERİLER... 39

6. KAYNAKLAR... 43

(6)

IV

(Linum usitatissimum L.) GENOTİPLERİNDE AGRONOMİK VE TEKNOLOJİK ÖZELLİKLERİN BELİRLENMESİ

Yüksek Lisans Tezi Nurcan TAYINMAK DİCLE ÜNİVERİSTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TARLA BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

2019

Bu çalışma, ilkbahar üretim sezonunda Diyarbakır şartlarına uyum sağlayacak keten (Linum usitatissimum L.) genotiplerinin ve en uygun ekim zamanlarının belirlenmesi amacıyla tesadüf blokları bölünmüş parseller deneme desenine göre 4 tekrarlı olarak 2018 yılında Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi deneme alanında yürütülmüştür. Araştırmada 8 farklı keten genotipi (Sandra, Zoltan, Norman, Sarı-85, TRE-KVD16-7, Milas-2, Mikael, Leinsman) 2 farklı ekim zamanında (15 Nisan ve 5 Mayıs) ekilerek genotipler, verim ve yağ kalitesi yönünden incelenmiştir. Çalışmada bitki boyu, bitkide kardeş sayısı, bitkide dallanma sayısı, kapsül sayısı, bitkide tohum verimi, 1000 dane ağırlığı, ham yağ oranı ve yağ asitleri miktarı gibi özellikler incelenmiştir. Çalışma sonucunda, bitki boyu 53.25- 31.43cm, bitkide dal sayısı 11.6 - 6.11 adet/bitki, kapsül sayısı 41.72 - 16.35 adet/bitki, ham yağ oranı %29.10-47.29; linolenik asit oranı %37.66-50.09; oleik asit oranı % 22.83-30.06; linoleik asit oranı %11.40-19.78, palmitik asit oranı %5.87-7.37 arasında değişmiştir.

(7)

V

ABSTRACT

DETERMINATION OF AGRONOMIC AND TECHNOLOGICAL PROPERTIES OF FLAX (Linum usitatissimum L.) CULTIVARS PLANTED AT DIFFERENT TIME IN

DİYARBAKIRCONDITIONS DATE

Master Thesis Nurcan TAYINMAK

DEPARTMENT OF FIELD CROPS

INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES UNIVERSITY OF DICLE

2019

This study was carried out in order to determine suitable for sowing conditions the flax (Linum usitatissimum L.) genotypes, in Dicle University Faculty of Agriculture in 2018. Two different sowing times were established according to the randomized complete block split plot design and four replications. In the study, 8 different flax genotypes (Sandra, Zoltan, Norman, Sarı-85, Tre-Kvd16-7, Milas-2, Mikael, Leinsman) were examined in terms of yield and oil components. In this study were examined in terms of properties such as plant height, branch height, first branch height, number of capsules, seed yield in the plant, 1000 grain weight, yield, crude oil content and the amount of fatty acids. According to the results of study, plant height were changed from, 53.25 to 31.43 cm; number of branches from 11.6 to 6.11 number/plant; capsule number varied between 41.72-16.35 number/plant. Raw oil ratios varied between 29.10- 47.29 %, linolenic acid 37.6650.09 %, oleic acid 22.8330.06%, linoleic acid 11.40% -19.79, palmitic acid 5.87-7.37 % .

Key words: Flax, variety, sowing time, yield, oil quality, fatty acids.

(8)

VI

Çizelge 3.1. Çalışmada kullanılan keten genotip ve özellikleri 9

Çizelge 3.2. Denemenin kurulduğu yerin toprak özellikleri 10

Çizelge 4.1. Bitki boyu ( cm ) değerlerine ait varyans analiz sonuçları 17

Çizelge 4.2. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama bitki boyu (

cm ) değerleri ve EGF test grupları

18

Çizelge 4.3. Kardeş sayısı (adet/bitki) değerlerine ait varyans analiz

sonuçları

19

Çizelge 4.4. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama kardeş

sayısı ve EGF test grupları

20

Çizelge 4.5. Bitkide dal sayısı (adet/bitki) değerlerine ait varyans analiz

sonuçları

21

Çizelge 4.6. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama bitkide dal

sayısı ve EGF test gupları

22

Çizelge 4.7. İlk dal yüksekliği (cm) değerlerine ait varyans analiz

sonuçları

23

Çizelge 4.8. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama ilk dal

yüksekliği ve EGF test grupları

24

Çizelge 4.9. Kapsül sayısı (adet/bitki) değerlerine ait varyans analiz

sonuçları

25

Çizelge 4.10. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama kapsül

sayısı ve EGF test grupları

26

Çizelge 4.11. Kapsülde tohum sayısı (adet/kapsül) değerlerine ait varyans

analiz sonuçları

27

Çizelge 4.12. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama kapsülde

tohum sayısı ve EGF test grupları

28

Çizelge 4.13. Bitkide tohum verimi (gr/bitki) değerlerine ait varyans analiz

sonuçları

(9)

VII

Çizelge 4.14. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama bitkide

tohum verimi ve EGF test grupları

30

Çizelge 4.15. 1000 tane ağırlığı (gr) değerlerine ait varyans analiz sonuçları 31

Çizelge 4.16. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama 1000 tane

ağırlığı ve EGF test grupları

32

Çizelge 4.17. Tohum verimi (kg/da) değerlerine ait varyans analiz sonuçları 33

Çizelge 4.18. Denemeye alınan keten genotiplerine ait ortalama tohum

verimi (kg/da) ve EGF test grupları

34

Çizelge 4.19. Yağ Oranı gr ve % değeri 35

Çizelge 4.20. Ekim zamanlarına ait 8 farklı keten genotipinden elde edilen

yağ asitleri bileşimi(%)

(10)

VIII

Şekil No Sayfa

Şekil 3.2.1. Keten Genotiplerinin Çıkış ve çiçeklenme Döneminden Görüntü 11

Şekil 3.2.2. Çiçeklenme Döneminden bir görüntü.. 12

Şekil 3.2.3. Keten genotiplerinin kapsül oluşturma döneminden bir görüntü 12

Şekil 3.2.4. Keten genotiplerinin sarı olgunluk döneminden bir görüntü 13

Şekil 3.2.5. Denemenin Sulama zamanı ve kapsül sayımından bir görüntü.. 13

(11)

IX KISALTMA VE SİMGELER % :Yüzde ºC :Santigrat Derece cm :Santimetre da :Dekar

EGF :En Küçük Güvenilir Fark g :Gram kg :Kilogram KO :Kareler ortalaması m :Metre Sd :Serbestlik derecesi VK :Varyans Kaynakları m2 :metrekare

(12)

1

1. GİRİŞ

Bitkisel yağ üretiminde Türkiye’deki açık önemli miktarlardadır. Bu nedenledir ki bitkisel yağ açığının kapatılabilmesi için ekim alanlarını artırmak yerine, hedefimiz birim alandan elde edilen verimi arttıracak kaliteli ve yüksek verimli çeşitlerin geliştirilip yaygınlaştırılmasını sağlamak olmalıdır (Kurt, 2002).

Son dönemlerde dünyamızda yaşanan iklim değişiklileri, yeni çeşitlerin tarımsal faaliyetlerde kullanılmasını gerekli kılmıştır. Bunlardan biri de keten bitkisidir. Ketenin hem lifi hem de yağı için yetiştirilebiliyor olması, keten kendinden sonra gelen bitkiye iyi bir tarla bırakmasından dolayı münavebede değerlendirilebilir olması ve erken hasat gibi avantajları sayesinde keten bitkisi, alternatif bir yağ bitkisi olarak ileriki zamanlarda üretim deseni içerisinde değerlendirilerek yağ açığımızın kapatılmasına katkı sunabilir. (Kurt, 1996; Bozkurt ve Kurt, 2007).

Dünya’da 2000’den fazla lif bitkisi bulunmaktadır. Bir kısmı önemini yitirmiştir. Birkaç tanesinin tarımı ekonomik olarak yapılabilmektedir. Bunlardan biri de keten (Linum usitatissimum L.) bitkisidir. Keten (Linum usitatissimum L.), Linaceae familyasına bağlı, yağlık ve liflik tipleri bulunan yağ ve tekstil endüstrisinde önemli bir bitkidir. Dünya genelinde Linum cinsinin 100 kadar türü çok ve tek yıllık bitkilerdir. Ülkemizde ise 38 türden 12 tanesi endemiktir (Davis 1988). Keten tek yıllıktır ve lif-yağ üretimi şeklinde değişik iki üretimi yapılmaktadır. Uzun boylu ve lifli formları lif üretimi için, kısa boylu formları ise yağ üretimi amacı ile yetiştiriciliği yapılmaktadır. Keten (Linum usitatissimum L.), arpa ve buğday gibi eskiden süregelen yetiştiriciliği yapılan bir bitkidir. Mısır ve Mezopotomya’da millattan öncesine kadar uzanan bir zaman diliminde tarımının yapıldığı tahmin edilmektedir. Keten lifi ve kapsülü eski Mısır piramitlerinde de bulunmuştur. Keten bezlerine sarılı mumyaların piramitlerde görüldüğü tespit edilmiştir. (Richharia 1962).

Yağlık tohumda dışa bağımlılığımızı azaltmak için; keten gibi alternatif yazlık ve kışlık yetiştiriciliği yapılabilen yağ bitkilerinin de üretim içerisinde yer alması gerekmektedir (Kurt ve ark. 2004; Anonim, 2004a). Üretimde ketenin istenilen şekilde yer alabilmesi için bu bitkinin yetiştirme tekniği, iklim ve toprak uygulaması gibi keten bitkisinin ihtiyaçlarının belirlenmesi gerekir. Çimlenme ve bitki gelişimi açısından

(13)

1.GİRİŞ

2

toprak ve hava sıcaklığı, toprak hazırlığı bakımından da yağış çok önemlidir (Kacar, 1989). Keteninin yetiştirilmesinde önemli derecede iklim koşullarının etkisinin olduğu, bitkinin gelişmesinde ve bitkinin su kullanımında sıcaklığın artışı ile azaldığı (Casa ve ark. 1999), bitkinin gelişmesini ekim zamanı önemli derecede etkilemekte ve yağışın verimi önemli miktarda arttırdığı belirlenmiştir. (Zubal, 2001)

Yağ asidi içeriği bakımından keten diğer yağ bitkilerinden farklılık göstermektedir. Keten yağı diğer bitkisel yağlar gibi mutfaklarda kullanımının yaygın olmayışının nedeni içerisinde hızlı kuruyan yağlardan kaynaklanmaktadır. Keten bitkisinde doymamış yağ asitlerinin yüksek oluşu beslenme ve sağlık açısından önemli avantajlara sahiptir. Ülkemizde keten üretimi lif elde etmek için oldukça sınırlı bir ekim alanında yapılmaktadır. Oysaki ülkemizde ithalatta ödemenin en çok yapıldığı kalemleri yağ bitkileri ve ham yağ oluşturmaktadır. Ülkemizde sınırlı alanlarda yetiştirilen ketenin bu konuda önemli bir alternatif ürün olabilme özelliğini göstermektedir. . (Awasthi ve Rao, 2005).

Tüm yağ bitkilerinde olduğu gibi keten bitkisinde de yağ oranı ve protein, kalite kriterlerinde ana etkendir. Ketende çeşitlere göre değişen yağ oranı ise % 35-45, protein oranı % 28-30’dur (Carter,1993). Uygun sıcaklığın ve ekim zamanının belirlenmesi, ekilen tohumların yeterli sayıda çimlenerek toprak yüzeyine çıkması ile birim alanda en uygun bitki sayısının oluşmasını sağlar. Ayrıca ilk gelişme dönemlerinde düşük sıcaklıklara bitkiler yeterince hassas olduklarından, bitkilerin bu ilk gelişme dönemlerindeki kritik sıcaklıkların etkisinin belirlenmesi önemlidir. Ketenin, ilkbaharda nispeten sıcaklıkların arttığı dönemlerde, generatif periyoda sağlıklı bir biçimde ulaşabilmeleri açısından da ekim zamanı önem arz etmektedir. Buğday gibi her koşulda tarımı yapılabilen, kışlık ve yazlık olarak ekim yapılan ketenin ülkemizdeki en önemli sorunu çeşit sayısı ve verim düşüklüğüdür. Verimi dünya ortalaması 800-900 kg/ha olan değerin altında olan ülkemizde (50-60 kg/da) sadece bir adet tescillenen keten çeşidimiz (Sarı-85) bulunmaktadır. Bu açıdan bakıldığında keten ülkemizde stratejik bir ürün değil fakat değişen tarımsal üretimde potansiyeli var ve bu ürünün verimin yükseltilmesi ve çeşitlerinin artırılması gerekmektedir. Verimin artırılmasında çeşit özelliklerinin rolü büyük lakin tek başına yeterli değildir. Bunun yanında yapılan tarımsal uygulamalar ve yetiştirildiği çevre önemlidir. (Awasthi ve Rao, 2005)

(14)

3

Bu çalışma, ülkemizde ve bölgemizde giderek daralan keten tarımının artırılması ve mevcut yağ açığımızın kapatılmasına katkı sunmak amacıyla bölgemizde yetiştirilebilecek keten çeşitlerinin ve ekim zamanlarının belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür.

(15)

1.GİRİŞ

(16)

5

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR

Kenaschuk (1977), Islah edilen Dufferin çeşidinin Kanada’daki 3 yıllık tescil

denemelerinde bitki boyunun 54 cm, yağ oranının % 42.1, ortalama verimin 161.4 kg/da, 1000 tohum ağırlığının 5.4 g olduğunu tespit etmiştir.

Gubbels (1978), çeşit ve bitki sıklığı arasındaki durumu incelemek için yaptığı

çalışmasında; tohum verimini, m2’de bitki sayısını, bitki başına kapsül sayısını, bitki başına dal sayısını, kapsül başına tohum sayısını inceleyerek çeşit ve bitki sıklığı arasında karşılıklı bir etkileşim oluştuğunu ve bitkilerin düşük bitki sıklığında yatmanın az ve dallanmanın daha fazla olduğunu belirtmektedir.

Diepenbrock ve Iwerson (1989), bitki sıklığı üzerine yaptıkları çalışmada;

m2’de bitki sayısını belli aralıklarda tutmuşlar, bitki sıklığı arttıkça yan dal sayısının değiştiğini, kardeşlenmenin m2’de sadece belli bir aralıkta bitki bulunduğunda görüldüğünü, bitki başına kapsül sayısının azaldığını, kapsül başına tohum sayısında ise azalmanın önemli olmadığını belirtmişlerdir. Düşük sıcaklıklardaki ekimin olumsuzluğunu, keten bitkisi telafiyi kapsülleri ve fertil çiçek sayısını artırmakla giderdiğini tespit etmişlerdir.

Santos ve Reis (1989), 1982 ve 1983 yıllarında 6 farklı zamanda ve 3 keten

çeşidiyle (Dufferin, Linott ve Taperaju) ekim yapmışlardır. 1982’de verimi en fazla Linott’an, 1983 yılında ise en yüksek verim Taperaju ve Dufferin’den elde edilmiştir. Çiçeklenmeyi azaltma ve önleme yönünden ekimin gecikmesinin, verim için kritik bir durum ortaya çıkardığını belirtmektedirler.

Diri (1996), ketenin verim ve verim öğelerine etkisi üzerine tohumluk miktarı ve

azotlu gübre dozlarıyla yürütmüş olduğu çalışmasında, kuru ve sulu şartlarda yürütmüş olduğu denemelerde yetiştirilen ketenlerde bitkide dal sayısı, bitki boyu, ilk dal yüksekliği, bin tohum ağırlığı, meyveli dal sayısı, meyvede tohum sayısı, sap verimi, tohum verimi, yağ oranı gibi özellikleri incelemiştir. Kuru denemede en fazla tohum verimini kontrol parselinde elde edilmiştir, sulu denemede ise en fazla tohum verimi 4 kg/da azot uygulanan parselden elde ettiğini belirtmiştir.

(17)

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR

6

Gur (1998), susuz koşullarda Harran ovasında verim ve verim unsurlarını

belirlemek amacıyla 10 keten çeşidiyle yaptığı çalışma ile, bitki boyunu 67.8-81.8 cm, 1000 tane ağırlığını 5.2-6.6 g, kapsül sayısını 16.4-22.2 adet, tohum verimini 107.4-146.7 kg/da ve yağ oranını 30.7-46.6 olarak tespit etmiştir.

Zubal (2001), yaptığı çalışmada, erken ekimin yüksek verim ile bağlantılı

olduğu belirtmektedir (yağmur dağılımının yetiştirme periyodu boyunca etkisi büyük önem taşımaktadır). Uygulanan gübre dozlarında elde edilen yüksek verimin, bitki boyunu artırdığı ve aynı zamanda bitki başına düşen kapsül sayısının artmasından etkili olduğunu belirtmektedir.

Karaaslan ve Toncer (2001), 1997 ve 1998 yıllarında Diyarbakır şartlarında

kışlık olarak 11 keten çeşidiyle yürüttükleri denemede; bitki boyunu, kapsül sayısını, dal sayısını, tohum verimini, 1000 tane ağırlığını ve yağ oranını incelemişlerdir.

Akcakalıcan ve ark. (2003), Bornova iklimsel koşullarda Türkiye kökenli 2

adet ve Almanya kökenli 10 adet keten çeşidi ile verim, verim özellikleri ile kalite kriterleri arasındaki ilişkiyi belirlemek için yaptıkları çalışma sonucunda, tane verimi üzerinde önemli etkileri bulunan kapsülde tohum sayısı, 1000 tane ağırlığı, bitki boyu ve m2 de bitki sayısı gibi karakterler arasındaki korelasyon incelenmiştir. Tane verimi ile kapsülde tohum sayısı arasında (r= 0.30*), 1000 tane ağırlığı arasında (r= 0.33*), bitki boyu arasında (r= 0.37*) ve m2 de bitki sayısı arasında (r= 0.52*) istatistiksel olarak önemli pozitif korelasyonlar tespit etmişlerdir.

Copur ve ark. (2005), Harran Üniversitesinde 2000-2002 yetiştirme döneminde

11 keten çeşidi ile (Antares, Barabara, Linetta, Colal-Marchanal, Blue Chip, Jupiter, Atalanta, Oliver, Mikael, Mcgregor ve Linda) yaptıkları çalışmada tohum verimi ile kapsül sayısı (r=0.797**), 1000 tane ağırlığı (r=0.346**), yan dal sayısı (r=0.271**) ve bitki boyu (r=0.401**), arasında olumlu ve önemli bir ilişki olduğunu belirtmektedirler.

Yıldırım (2005), yazlık ekilen keten bitkilerinde elde edilen verilerin karakterler

analize göre; bitki boyu 48.6 cm– 63.1 cm, kardeşlenme 1.6 adet– 2.9 adet, ilk dallanma yüksekliği 29.7 cm – 44.1 cm, bitki başına meyveli dal sayısı 23.97 adet – 37.45 adet, meyvede tohum sayısı 7.98 adet – 9.03 adet, bitki başına dal sayısı 29.0 adet – 45.5

(18)

7

adet, 1000 tohum ağırlığı 3.52 g– 7.17 g, bitki başına tohum verimi 0.94 g – 1.96 g, tohum verimi 52.70 kg/da– 84.39 kg/da, yağ oranı % 30.02– % 37.15 arasında değiştiğini belirlemiştir.

Bozkurt ve Kurt (2007), Samsun’un iklimsel koşullarında Ekim 2003-Temmuz

2004 sezonunda en uygun toprak sıcaklığında ekim zamanını belirlemek için, ketenin verim ve verim unsurlarına nelerin etki ettiğini tespit etmek amacıyla yürüttükleri araştırmada, bitki boyu, 1000 tane ağırlığı ve tohum verimi bakımından çeşitler, bitki boyu, tohum verimi ve bitkide kapsül sayısı bakımından ekim zamanları ve bitki boyu, 1000 tohum ağırlığı ve kapsülde tohum sayısı bakımından çeşit x ekim zamanı interaksiyonunun önemli olduğu tespit etmişlerdir.

Anonim (2006), ekim zamanının tohum ve yağ verimi üzerine etkilerini

değerlendirmek için 2005 yılında Iowa’da 2 farklı lokasyonda yapılan araştırmada; erken ekimde veriminin en yüksek seviyede olduğu saptanmıştır. Ekimin her bir gün gecikmesiyle tohum veriminin ortalama 3,8 kg/da düştüğünü tohumdaki yağ oranının ortalama % 41,9 olduğu ve yağ oranının ekim zamanından etkilenmediği tespit edilmiştir.

Tuncturk (2007), Van ekolojik koşullarında 2 yıl sure ile 11 keten çeşidi ile

yaptığı çalışmada, çeşitlerin her iki deneme yılında en yüksek tohum verimi Linda ve Norman çeşitlerinden; 28,7-149.0 kg/da arasında bulunmuştur. Bu çeşitlerin dışında Atalanta ve Sarı 85 çeşitlerininde önemle değerlendirilebilecek çeşitler olduğunu bildirmiştir.

Karasu (2016), Iğdır ili Tuzluca ilçesi Ortabucak köyünde yaptığı araştırmada

bitki boylarının 50.93 – 61.50 cm arasında değiştiğini, meyveli dal sayısının 7.10 – 11.73 adet arasında değiştiği, teknik sap uzunluğunun 31.23 – 41.13 cm arasında değiştiği, bitki başına tohum sayısının 164.60 – 275 adet arasında değiştiği, bitki başına meyve sayısının 22.83 – 35.23 adet arasında değiştiği, 1000 tane ağırlığı 4.86 – 7.30 g arasında değiştiği, bitkide tohum verimi 0.94 – 1.53 g arasında değiştiği, tane verimi 48.86 – 90.43 kg/da arasında değiştiği, ham yağ oranı % 31.76 – 37.33 arasında olduğunu belirtmektedir.

(19)

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR

8

Örs ve Öztürk (2018), Çalışmalarında kullandığı ketenlerin tohum verimi

108.8-243.8 kg/da, bitki boyu 54.2-38.7 cm, bitkide kapsül sayısının 46.7-24.1 adet, 1000 tane ağırlığı değerleri 6.52-5.46 g, teknik sap uzunluğu değerleri 12.9-25.7 cm arasında olduğunu belirtmektedir.

(20)

9

3. MATERYAL VE METOT 3.1. Materyal

Bu çalışmada, Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsünden temin edilen toplam 8 keten genotipi kullanılmıştır. Çalışmada kullanılan keten genotipleri Çizelge 3.1.’de verilmiştir.

Çizelge 3.1. Çalışmada kullanılan keten genotipleri ve özellikleri

Genotipin adı Orjin ülke Yetişme

formu

Çiçek rengi

Tane rengi

SARI-85 Türkiye Yazlık Beyaz Sarı

Milas-2 Edirne-Türkiye (saf hat) Yazlık Açık mavi

Kahve

TRE-KVD16-7 Edirne-Türkiye (İleri kademe saf hat)

Yazlık Beyaz Kahve

NORMAN ABD Yazlık Mavi Kahve

ZOLTAN Macaristan Yazlık Mavi Kahve

SANDRA Macaristan Yazlık Mavi Kahve

Mikael - Yazlık Mavi Kahve

Leinsman Almanya Yazlık Mavi Kahve

Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü

3.1.1. Araştırma Yeri ve Özellikleri

Araştırma Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi Deneme alanında 2018 yılında yürütülmüştür.

3.1.1.1.Araştırma Yerinin Toprak Özellikleri

(21)

3.MATERYAL VE METOT

10

Çizelge 3.2. Denemenin kurulduğu yerin toprak özellikleri Derinlik

(cm)

Su ile Doyg.(%)

Bünye Top. Tuz (%) pH (SÇ) Kireç (%) Organik madde (%) 0-30 73.1 Killi 0.009 Tuzsuz 7.62 Hafif alkali 15.36 Fazla kireçli 0.88 Çok az 30-30 71.2 Killi 0.009 Tuzsuz 7.62 Hafif alkali 14.98 Fazla kireçli 1.09 Çok az

Deneme alanına ait toprak: ağır yapılı (killi), organik maddece fakir, fazla kireçli, tuzsuz, hafif alkali özelliktedir (GAP UTAEM, 2019).

3.1.1.2. Gübre Uygulamaları

Bitkiler için gerekli olan gübre, 10 kg/da saf azot ve 10 kg/da saf fosfor olarak hesaplanmıştır. Denemede saf olarak 10 kg/da N, 1/3 ü ekimle DAP (Diamonyum fosfat) şeklinde, 2/3 ü ilk çapadan önce amonyum nitrat olarak uygulanmıştır. Fosfor ise 10 kg P2O5 (DAP) olmak üzere ekimle birlikte verilmiştir.

3.1.1.3.Deneme Yerinin İklim Özellikleri

Diyarbakır ili karasal iklim özellikleri göstermektedir. Uzun yıllar yapılan gözlemler sonucu Diyarbakır ilinin yıllık ortalama yağış miktarı 486.7 mm olup, bu yağışın %50’ye yakını kış; %35 civarı ilkbahar; %15 civarı sonbahar aylarında olmaktadır. Diğer bir deyişle yağışlar en çok kış ve ilkbahar aylarında düşmektedir. Ortalama en yüksek sıcaklık 22,6 0C ve ortalama en düşük sıcaklık 8,8 0C’dir.Yıllık sıcaklık ortalaması 15.8 0C olup, en kurak ve en sıcak aylar Temmuz ve Ağustos aylarıdır ( Diyarbakır Meteoroloji 15. Bölge Müdürlüğü 2018).

3.2. Metot

Bu çalışma; Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü deneme alanında 2018 yılında Tesadüf Bloklarında Bölünmüş Parseller Deneme Deseni’ne göre 4 tekerrürlü olarak kurulmuştur. Denemede materyal olarak kullanılan keten

(22)

11

genotipleri, 2 farklı ekim zamanında (15 Nisan ve 5 Mayıs) ekilmiştir. Ekim zamanları ana parselleri, çeşitler ise alt parselleri oluşturmuştur.

Deneme parsellerinin sıra uzunluğu 5 m, sıra arası mesafeleri 20 cm ve her parsel 4 sıralı olarak ekilmiştir. Parsel alanı ekimde 5x0,8 = 4 m2 olarak belirlenmiş ve parsel aralarına 1 m boşluk bırakılmıştır.

2018 yılı bahar döneminde sırasıyla pulluk, kültivatör ve diskaro ile işlendikten sonra tapan çekilmiştir. 15 Nisan ve 5 Mayıs 2018 tarihinde ekim yapılmış olup bitkinin ihtiyacı olan su yağmurlama sulama şeklinde verilmiştir. Yabancı ot mücadelesi mekanik yöntemlerle yapılmıştır. hasat olgunluğuna gelen genotipler el ile Eylül sonu ve Ekim başı olmak üzere 2 zamanda hasat edilmiştir. Hasat edilen bitkiler iyice kuruduktan sonra harmanlama işlemleri yapılmıştır.

(23)

3.MATERYAL VE METOT

12

Şekil 3.2.2. Çiçeklenme Döneminden bir görüntü.

(24)

13

Şekil 3.2.4: Keten genotiplerinin sarı olgunluk döneminden bir görüntü.

(25)

3.MATERYAL VE METOT

14

3.2.1. İncelenen Özellikler 3.2.1.1. Bitki boyu (cm)

Gelişmesini tamamlayan 10 bitki alınarak her bitkinin toprak seviyesinden en üst noktasına kadar olan mesafe ölçülmüş ve ortalamaları hesaplanmıştır.

3.2.1.2. Kardeş Sayısı (adet/bitki)

Her parselden alınan 10 adet bitkinin toprak seviyesinden oluşan dalların sayımı yapılarak ortalaması bulunmuştur.

3.2.1.3. Bitkide dal sayısı (adet/bitki)

Her parselden 10 adet bitki alınıp kapsül bağlayan dallar sayılarak ortalaması hesaplanmıştır.

3.2.1.4. İlk dal yüksekliği (teknik sap uzunluğu) (cm)

Her parselden 10 adet bitki alınıp ilk dallanmanın başladığı noktadan toprak seviyesine kadar olan kısım ölçülerek bulunmuş ve ortalamaları hesaplanmıştır.

3.2.1.5.Bitki Başına Kapsül Sayısı (adet/bitki)

Her parselden 10 adet bitki alınıp üzerindeki kapsül sayılarak ortalaması hesaplanmıştır.

3.2.1.6. Kapsülde Tohum Sayısı (adet/kapsül)

10 adet bitkiden rastgele alınıp her bir bitkiden de 10 adet kapsül alınarak tohum sayısı bulunmuş ve ortalaması alınmıştır.

3.2.1.7. Bitkide Tohum Verimi (g/bitki)

Her parselden 10 adet bitki alınıp tohumları temizlenerek her biri 0.1 g hassas tartı ile tartıldıktan sonra g cinsinden ağırlıkları bulunmuştur.

(26)

15

3.2.1.8. 1000 Tane Ağırlığı (g)

Her parsele ait tohumlardan 4x100 adet sayılıp, hassasiyetle tartılmış ve elde edilen değerlerin ortalaması 10 ile çarpılarak hesaplanmıştır.

3.2.1.9.Tohum verimi (kg/da)

Her parselin hasadı yapıldıktan sonra keten tohumları harman edilip daha sonra ise temizlenerek ayrı ayrı tartılmış, elde edilen bu değerler birim alan değerleri üzerinden kg/da’a çevrilerek hesaplanmıştır.

3.2.1.10. Ham Yağ oranı (%)

Hasat yapılan her parselden tohumlar alınarak öğütülmüş ve hazırlanan numunelerin ‘‘Soxhelet Yöntemi’’ ile yağ oranları bulunmuştur.

4.10.Ham Yağ Oranı

Harmanlama işlemi sonucunda; elde edilen keten tohumları öğütüldükten sonra soxhlet ekstraksiyon yöntemiyle yağ elde edilmiştir.

(27)

3.MATERYAL VE METOT

16

3.2.1.11. Yağ Asitleri Bileşimi (%)

İki farklı ekim zamanı uygulaması sonucu 8 faklı keten genotipinden alınan yağ miktarları gaz kromatografisi (GC) ile yağ asitlerinin metil esterlerinin elde edilmesi Dicle Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜBTAM)’nde yapılmıştır.

Keten örneklerine ait yağlardan 0.1 g 15 mL’lik kapaklı santrifüj tüplerine alınıp üzerlerine 10 mL hekzan eklenip iyice çalkalanmıştır. Daha sonra örneklerin bulunduğu tüplerde 0.5 mL 2 N metanolde çözülerek hazırlanan KOH ilave edilmiştir. İyice çalkalandıktan sonra üst faz berraklaşıncaya kadar 2 saat karanlık ortamda bekletilmiştir. 2 saatin sonunda berraklaşan üst fazdan bir miktar alınarak GC viallerine bırakılmıştır.Viallere alınan örnekler araştırma merkezi bünyesinde bulunan alev iyonlaşma dedektörü (FID) bulunan TRCN-100 kapiler kolon (100 m x0.25x0.20 µm) takılı Shimadzu marka GC-2010 Plus model GC’de yağ asidi metil esterlerinin analizi yapılmıştır. Enjeksiyon portu ve FID sıcaklığı 250 ºC, split enjeksiyon modunda 250 kPa basınçta 1/100 split oranındadır. Kolon sıcaklığı 140 ºC’de 5 dakika bekledikten sonra dakikada 4 ºC artarak 240 ºC’ye ulaşıp 15 dakika bekledikten sonra 250 ºC’ye çıkılmıştır. Helyum taşıyıcı gaz olarak kullanılmıştır.Cihaza 1 µL enjekte edilen örnekler “Supelco Fame mix 37” standart karışımının toplam 50 dakikalık analizinde elde edilen GC-FID kromatogramı ile karşılaştılmıştır. Palmitik asit (C16:0), palmitoleik asit (C16:1), stearik asit (C18:0), oleik asit (C18:1n9c), linoleik asit (C18:2n6c), linolenik asit (C18:3n6), miristik asit (C14:0), araşidik asit (C20:0) yağ asitleri miktarları % olarak bulunmuştur.

(28)

17

4.BULGULAR VE TARTIŞMA

Farklı keten genotipleri kullanılarak uygulanan farklı ekim zamanının keten bitkisinde agronomik ve teknolojik karekterler üzerine etkisinin belirlenmesi amacıyla yürütülen çalışmada incelenen özelliklere ilişkin sonuçlar aşağıda verilmiştir.

4.1.Bitki Boyu (cm)

Ketende bitki boyu varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.1.’de, bitki boyu ortalama verileri ile EGF testine göre ouşan gruplar, Çizelge 4.2.’de verilmiştir.

Çizelge 4.1. Bitki boyu (cm) değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F Değeri Önemlilik Tekrar 3 44.953 1.1988 Ekim zamanı 1 1591.511 42.4417 0.0073** Hata-1 3 37.499 Genotip 7 22.438 0.6889 0.4425 öd Ekim zamanı x genotip 7 74.775 2.2958 0.0448* Hata-2 42 32.570 Genel 63 DK (%) 13.00 *p<0,05, ** p<0,01

Ekim zamanlarının bitki boyu özelliği bakımından istatistiksel olarak %1 seviyesinde önemli olduğu varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir (Çizelge 4.1.). Aynı çizelgeden ekim zamanı ile genotipler arasındaki interaksiyonun da bitki boyu bakımından istatistiksel olarak %5 düzeyinde önemli olduğu, genotiplerin ise önemsiz olduğu görülmektedir.

(29)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

18

Çizelge 4.2. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen bitki boyu (cm) ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar 1.Sandra 46.93 abcd 41.60 cdefg 44.26

2.Zoltan 47.29 abcd 38.55 efgh 42.92

3.Norman 53.25 a 31.43 h 42.34

4.Sarı-85 48.85 abc 36.83 fgh 42.84

5.TRE-KVD16-7 48.40 abc 35.53 gh 41.96

6.Milas-2 45.80 abcde 42.88 cdefg 44.34

7.Mikael 48.72 abc 44.45 bcdef 46.59

8.Leinsman 51.75 ab 39.95 defg 45.85

Ortalama 48.87 a 38.90 b

EGF % G:öd EKZ: 5.75 GxEKZ:8.144

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.2. incelendiğinde, farklı keten genotiplerinin iki farklı ekim zamanına ait bitki boylarına ilişkin değerlerin 31.43 cm ile 53.25 cm arasında değiştiği, en yüksek bitki boyunun 1. zamanda Norman (53.25 cm) genotipinden, en düşük bitki boyunun ise ikinci zamanda yine Norman (31.43 cm.) genotipinden elde edildiği görülmektedir. İki ekim zamanında da en yüksek ve en düşük bitki boyunun Norman genotipinden elde edilmiş olması Norman genotipinin iklimden diğer genotiplere göre daha fazla etkilendiği kanısını oluşturmuştur. Ortalama bitki boyu değerleri bakımından genotipler arasında önemli farklılık olmadığı görülmüştür. En düşük bitki boyu 41.96cm (TRE-KVD16-7), en yüksek bitki boyu 46,59cm (Mikael) olarak saptanmıştır. Bozkurt ve Kurt (2007 b) farklı ekim zamanlarında bitki boyundaki değişim hızının, toprak sıcaklığı 20 oC olduğunda (15 oC’ye göre) daha yüksek, bitki boyundaki değişimin ise yüksek sıcaklıklarda oldukça hızlı, düşük sıcaklıklarda daha yavaş olduğunu tespit etmişlerdir. Sonuçlarımız araştırıcıların bulgularıyla farklılık göstermektedir. Aynı çeşitte bile aşırı sıcaklığın bitki boyunun kısa kalmasına sebep olabileceğini göstermektedir. 15 Nisan’da yapılan birinci ekimde, 5 Mayıs’ta yapılan ekime göre bitki boyu 9,97 cm daha uzun olmuştur. Bu durumun ekimlerin yapıldığı Nisan ve Mayıs

(30)

19

ayları arasındaki sıcaklık farkından kaynaklandığı düşünülmektedir. Nitekim, Bozkurt ve Kurt (2007 ) bitki boyu bakımından ekim zamanları arasında farklılıkların ortaya çıkmasında genetik, sıcaklık ve ışıklanma gibi çevre faktörlerinin etkili olduğuna belirtmişlerdir. Tarman (1950), bitki boyuna kalıtsal özelliklerin yanında iklim, tohumluk, ekim zamanı, gübreleme gibi birçok faktörlerün etkili olduğunu belirtmektedir. Aynı zamanda bitki boyunun farklı genler tarafından kontrol edildiği ve çevreden etkilendiği birçok araştırıcı tarafından da ifade edilmiştir (Culbertson 1954; Kurt 2002; Yılmaz ve ark. 2007).

4.2.Kardeş Sayısı (adet/bitki)

Ketende kardeş sayısı varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.3.’de, kardeşlenme ortalama verileri ile EGF testine göre oluşan gruplar, Çizelge 4.4.’de verilmiştir.

Çizelge 4.3.Kardeş sayısı (adet/bitki) değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F değeri Önemlilik Tekrar 3 0.305 0.4517 Ekim zamanı 1 0.581 0.8606 0.0009** Hata -1 3 0.676 Genotip 7 1.578 4.4188 0.1464 öd

Ekim zamanı x genotip 7 0.591 1.6565 0.0009**

Hata -2 42 0.357

Genel 63

DK% 53.79

*p<0,05, ** p<0,01

İki farklı zamanda ekilen keten genotiplerinin kardeşlenme bakımından istatistiksel olarak %1 seviyesinde önemli olduğu varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir. Aynı tablodan ekim zamanı ile keten genotipleri arasındaki interaksiyonun da kardeşlenme bakımından istatistiksel olarak %1 düzeyinde önemli olduğu, genotiplerin ise önemsiz olduğu görülmektedir. (Çizelge 4.3.)

(31)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

20

Çizelge 4.4. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen kardeşlenme ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar

1.Sandra 0.95 cde 0.70 de 0.83 bc

2.Zoltan 0.38 e 0.68 de 0.53 c

3.Norman 0.55 de 0.98 cde 0.76 bc

4.Sarı-85 1.78 abc 1.68 abc 1.73 a

5.TRE-KVD16-7 0.78 de 1.85 ab 1.31 ab

6.Milas-2 0.50 de 1.13 bcde 0.81 bc

7.Mikael 2.00 a 1.33 abcd 1.66 a

8.Leinsman 1.20 abcde 1.33 abcd 1.26 ab

Ortalama 1.02 b 1.21 a

EGF % EKZ:öd Ç:0.603 ÇxEKZ:0.853

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.4. incelendiğinde,farklı keten genotiplerinin iki farklı ekim zamanına ait kardeşlenme değerlerin 0.38 adet ile 2.00 adet arasında değiştiği, 1.ekim zamanında en yüksek kardeş sayısını Mikael (2.0) genotipinden, yine en düşük kardeş sayısı 1. Ekim zamanından Zoltan (0.38) genotipinden elde edilmiştir.En düşük ve en yüksek kardeş sayısının 1. Ekim zamanından elde edilmiştir.Ekim zamanı ortalamasına göre en yüksek kardeş sayısı TRE-KVD16-7 (1.73) ve Mikael (1.66) genotiplerinden en düşük kardeş sayısı Zoltan (0.53) genotipinden elde edilmiştir. İstatiski olarak ikinci ekim zamanında kardeşlenme birinci ekim zamanına göre daha fazla bulunmuştur.Bunun nedeni de ekimin gecikmesi ve kuraklıkta bitkinin kardeş sayısını arttırması. Araştırmada kullanılan genotiplerde tespit edilen kardeş sayısı 0.375-2.0 adet arasında değişmiş olup, bu değerler 1.7 adet ile 3.4 adet (Gubbels 1978), 0.07 adet ile 2.28 adet (Gubbels ve Kenaschuk 1989), 1.3 adet (Yıldırım 1998), 1.8-3.5 adet (Akçalı Can 1999) olduğunu tespit eden araştırmacılara göre benzer bulunurken, 6.9 adet (Yıldırım 1998) arasında olduğunu belirten araştırmacıdan daha az olmuştur.Nitekim, bazı araştırmacılara göre kardeşlenme; atılan tohum sayısı ve bitki sıklığıyla alakalıdır. Keten sık ekimde tek saplı, seyrek ekimde çok saplı olabilmektedir. Seyrek ekimde bir

(32)

21

bitki 10’dan fazla kardeş oluşturabilir. Kardeşlenme çeşit özelliğidir ( İncekara 1979). Kardeşlenme sadece m2’de 200-400 adet bitki bulunduğu seyrek ekimde görülmekte (Diepenbrock ve Iwerson 1989), bitki ekimde seyrekliği telafi etmek içinde kardeş sayısını arttırmaktadır (İncekara 1979).

4.3.Bitkide Dal sayısı (adet/bitki)

Ketende bitkide dal sayısı varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.5.’de, bitkide dal sayısı ortalama verileri ile EGF testine göre oluşan gruplar, Çizelge 4.6.’da verilmiştir.

Çizelge 4.5.Bitkide dal sayısı (adet/bitki) değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F değeri Önemlilik Tekrar 3 12.554 3.1874 0.1833 Ekim zamanı 1 58.141 14.7620 0.0311 * Hata -1 3 3.939 Genotip 7 8.585 1.6355 0.1520 öd Ekim zamanı x genotip 7 9.062 1.7264 0.1289 öd Hata-2 42 5.249 Genel 63 DK% 28.83 *p<0,05, ** p<0,01

İki farklı zamanda ekilen keten genotiplerinin dal sayısı değerleri bakımından istatistiki olarak %5 seviyesinde önemli olduğu varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir. Aynı tablodan ekim zamanı ile keten genotipleri arasındaki interaksiyonun ve genotiplerin dal sayısı değerleri bakımından istatistiki olarak önemsiz olduğu görülmektedir. (Çizelge 4.5.)

(33)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

22

Çizelge 4.6. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen bitkide dal sayısı ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar 1.Sandra 7.80 bcd 7.45 bcd 7.63 abc 2.Zoltan 6.10 cd 6.40 cd 6.25 bc 3.Norman 9.53 7.63 bcd 8.58 ab 4.Sarı-85 11.60 6.88 cd 9.24 a 5.TRE-KVD16-7 7.45 bcd 6.28 cd 6.87 bc 6.Milas-2 7.35 bcd 7.85 bcd 7.60 abc 7.Mikael 11.18 a 6.28 cd 8.73 ab 8.Leinsman 10.20 ab 7.20 bcd 8.70 ab Ortalama 8.9 a 6.99 b

EGF % EKZ:öd Ç:2.312 ÇxEKZ:3.269

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.6. incelendiğinde, farklı keten genotiplerinin iki farklı ekim zamanına ait dal sayısı değerlerin 6.10 adet ile 11.60 adet arasında değiştiği, 1. Ekim zamanında en yüksek dal sayısı Sarı-85 (11.60) genotipinden, en düşük dal sayısı Zoltan (6.10) genotipinden elde edilmiştir. 2. ekim zamanında en yüksek dal sayısı Milas-2 (7.85) genotipinden, en düşük dal sayısı TRE-KVD16-7 ve Mikael (6.28) genotiplerinden elde edilmiştir. İki ekim zamanı ortalamasına göre en yüksek dal sayısı Sarı-85 (9.24) genotipinden en düşük dal sayısı Zoltan (6.25) genotipinden elde edilmiştir.Farklı zamanlarda ekilen keten genotiplerinde 1. Zamanda ekilen keten genotiplerindeki dal sayısı 2. Zamanda ekilen keten genotiplerindeki dal sayısına göre daha fazla bulunmuştur. Bunun nedeni ekim zamanı geciktikçe yan dal sayısı kısmen azalmıştır. Yan dal sayısının ilk ekim zamanında yüksek olmasının sebebi, bu ekim zamanında bitki sıklığının düşük ve sıcaklığın olması ile açıklanabilmektedir. Nitekim, Tarman (1950), tohum veriminin artması dal sayısı artmasına, dal sayısı ve dağılımının en önce bitki sıklığı ve çeşide bağlı olduğuna; İncekera (1979), ketende dallanma yağ veya lif keteni olmasına göre değiştiğine, azotun kapsül bağlayan birinci ve ikinci dal sayısını arttırdığına, düşük sıcaklıkların dallanmayı teşvik ettiğini belirtmektedirler. (Gubbels

(34)

23

1978, Diepenborck ve Iwerson 1989, Gubbels ve Kenaschuk 1989, Akçalı Can 1999). Ketende dal sayısı, özellikle yağlık çeşitlerde bitki başına kapsül sayısının artışına katkıda bulunduğu için istenen özelliklerdendir.Araştırmada kullanılan genotiplerin yan dal sayısı 6.10-11.60 adet arasında değişmiş olup, bu değerler 3.5-12.5 adet (Diepenbrock ve Iwerson 1989), 3-10 adet (Kurt ve ark. 2004) olduğunu belirten araştırmacılarla uyum içerisinde benzer olmuştur. 4.0-5.4 adet (Akçalı Can 1999) , 4.3-6.6 adet (Karaaslan ve Tonçer 2001) , 2.9-4.1 adet (Tunçtürk 2007) gibi araştırmacılara göre fazla olmuştur. Endes (2010), meyveli dal sayısının 4 – 6 adet arasında olduğunu bulmuştur. Bibib ve ark. (2013), meyveli dal sayısının 5 – 7 adet bulmuştur.

4.4.İlk Dal Yüksekliği (cm)

Ketende ilk dal yüksekliği varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.7.’de ilk dal yüksekliği ortalama verileri ile EGF testine göre oluşan gruplar Çizelge 4.8.’de verilmiştir.

Çizelge 4.7. İlk dal yüksekliği (cm) değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F değeri Önemlilik Tekrar 3 45.389 1.9244 0.3022 Ekim zamanı 1 659.206 27.9493 0.0132** Hata -1 3 23.586 Genotip 7 37.589 1.8531 0.1022 öd Ekim zamanı x genotip 7 53.893 2.6569 0.0228* Hata -2 42 20.284 Genel 63 DK% 16.63 *p<0,05, ** p<0,01

İki farklı zamanda ekilen keten genotiplerinin ilk dal yüksekliği bakımından istatistiksel olarak % 1 seviyesinde önemli olduğu varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir. Aynı tablodan ekim zamanı ile keten genotipleri arasındaki

(35)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

24

interaksiyonun ilk dal yüksekliği bakımından istatistiksel olarak % 5 düzeyinde önemli olduğu, genotiplerin ise önemsiz olduğu görülmektedir. (Çizelge 4.7.)

Çizelge 4.8. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen ilk dal yüksekliği ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar 1.Sandra 26.84 cdef 24.73 defg 25.78

2.Zoltan 27.56 cde 21.10 fg 24.33

3.Norman 35.90 a 23.42 defg 29.66

4.Sarı-85 32.25 abc 24.83 defg 28.54

5.TRE-KVD16-7 34.92 ab 21.92 efg 28.42

6.Milas-2 28.91 bcd 27.35 cdef 28.13

7.Mikael 27.48 cdef 28.58 bcd 28.02

8.Leinsman 28.46 cd 19.05 g 23.76

Ortalama 30.29 a 23.87 b

EGF % EKZ:öd Ç:4.544 ÇxEKZ:6.427

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.8. incelendiğinde farklı keten genotiplerinin iki farklı ekim zamanına ait ilk dal yüksekliğine ait değerlerin 19.05 cm ile 35.90 cm arasında değiştiği, ilk dal yüksekliği en yüksek 1. Ekim zamanında Norman (35.90) genotipinden, ilk dal yüksekliği en düşük 2. ekim zamanından Leinsman (19.05) genotipinden elde edilmiştir. İki ekim zamanı ortalamasına göre ilk dal yüksekliği en yüksek Norman (29.66) çeşidinden, ilk dal yüksekliği en düşük Leinsman (23.76) genotipinden elde edilmiştir. Bu çalışmadaki ilk dallanma yüksekliğine ilişkin elde edilen bulgular 19.05-35.90; ketende ilk dallanma yüksekliği Tarman 1950, Yıldırım 1998 gibi araştırmacıların verileri ile uyum içerisinde bulunmuştur.Tarman (1950)’a göre, bitki sıklığının bitki boyuna ve ilk dal yüksekliğine etkisi farklı olmaktadır. Bitkilerin seyrekliği artıkça ilk dal yüksekliği de o oranda azalmaktadır. Endes (2010),Teknik sap uzunluğunun 15 – 19 cm arasında olduğunu belirtmiştir.

(36)

25

4.5.Bitkide Kapsül Sayısı (adet/bitki)

Ketende Kapsül sayısı varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.9.’da kapsül sayısı ortalama verileri ile EGF testine göre oluşan gruplar, Çizelge 4.10.’da verilmiştir.

Çizelge 4.9. Kapsül sayısı (adet/bitki) değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F değeri Önemlilik Tekrar 3 56.385 0.9373 Ekim zamanı 1 40.960 0.6809 Hata -1 3 60.155 Genotip 7 393.039 6.4109 0.0000** Ekim zamanı x genotip 7 62.163 1.0140 0.4355 öd Hata -2 42 61.308 Genel 63 DK% 30.94 *p<0,05, ** p<0,01

İki farklı zamanda ekilen keten genotiplerinin kapsül sayısı bakımından istatistiksel olarak %1 seviyesinde önemli olduğu varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir. Aynı tablodan kapsül sayısı bakımından ekim zamanı ile keten genotipleri arasındaki interaksiyonun ve ekim zamanının ise önemsiz olduğu görülmektedir. (Çizelge 4.9.)

(37)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

26

Çizelge 4.10. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen kapsül sayısı ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar 1.Sandra 19.27 efg 18.60 fg 18.94 b

2.Zoltan 16.35 g 19.52 egf 17.94 b

3.Norman 22.50 defg 23.27 defg 22.89 b

4.Sarı-85 34.53 abc 28.65 bcdef 31.59 a

5.TRE-KVD16-7 21.67 defg 23.40 cdefg 22.54 b

6.Milas-2 17.67 fg 22.02 defg 19.85 b

7.Mikael 41.72 a 29.23 bcde 35.47 a

8.Leinsman 35.13 ab 31.35 abcd 33.24 a

Ortalama 26.11 24.51

EGF % EKZ:öd G: 7.901 GxEKZ:11.17

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.10. incelendiğinde, farklı keten genotiplerinin iki farklı ekim zamanına ait kapsül sayısı değerlerin 16.35 adet ile 41.72 adet arasında değiştiği, kapsül sayısı en yüksek 1. Ekim zamanında Mikael (41.72) çeşidinden, kapsül sayısı en düşük 1. Ekim zamanında Zoltan (16.35) çeşidinden elde edilmiştir. İki ekim zamanı ortalamasına göre kapsül sayısı en yüksek Mikael (35.47) çeşidinden, kapsül sayısı en düşük Zoltan (17.94) çeşidinden elde edilmiştir.Yıllar ortalamasına göre, genotiplerin bitki başına kapsül sayısı değerleri 16.35-41.72 adet arasında değişmiştir. Elde edilen bulgular, Diepenbrock ve Iwerson 1989, Kurt 1996 a, Yıldırım 1998, Casa ve ark. 1999, Siddique ve ark. 2002, Yıldırım 2005, Kurt ve ark. 2006, Bozkurt ve Kurt 2007 , Tunçtürk 2007 gibi araştırmacılara göre fazla bulunurken, Akçalı Can 1999, D’Antuono ve Rossini 2006 gibi araştırmacılara göre az bulunmuştur. genotiplerin kapsül sayılarının diğer araştırma bulgularına göre daha fazla olmasında çeşit farklılığı başta olmak üzere, çeşitli faktörler etki etmiştir. Nitekim, Yıldırım (2005), kapsül sayısının yetiştirme tekniğiyle ile hat ve genotiplerin genetik yapısına göre değiştiğine, Bozkurt ve Kurt (2007 ) ise genetik etkinin yanında, yetiştirme tekniği ve çevre faktörleri olmak üzere pek çok etkenden etkilendiğine vurgu yapmıştır. Ketende yan dallar, özellikle yağlık

(38)

27

genotiplerde bitki başına kapsül sayısının artışına katkıda bulunmasından dolayı istenen özelliklerdendir. Bibib ve ark. (2013), Bitki başına meyve sayısının 62 – 112 adet arasında olduğunu bulmuştur. Endes (2010), bitki başına meyve sayısının 39 – 54 adet olduğunu bulmuştur.

4.6.Kapsülde Tohum Sayısı (adet/kapsül)

Ketende kapsülde tohum sayısı varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.11.’de kapsülde tohum sayısı ortalama verileri ile EGF testine göre oluşan gruplar Çizelge 4.12.’de verilmiştir.

Çizelge 4.11. Kapsülde tohum sayısı (adet/kapsül) değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F değeri Önemlilik Tekrar 3 0.362 1.1523 Ekim zamanı 1 0.118 0.3757 0.4550 öd Hata -1 3 0.315 Genotip 7 0.800 2.5966 0.0255* Ekim zamanı x genotip 7 0.477 1.5470 0.1782 öd Hata -2 42 0.308 Genel 63 DK% 8.51 *p<0,05, ** p<0,01

İki farklı zamanda ekilen keten genotiplerinin kapsülde tohum sayısı bakımından istatistiki olarak %5 seviyesinde önemli olduğu varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir. Aynı tablodan ekim zamanı ile keten genotipleri arasındaki interaksiyonun da kapsülde tohum sayısı ve genotipler bakımından istatistiki olarak ise önemsiz olduğu görülmektedir.( Çizelge 4.11.)

(39)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

28

Çizelge 4.12. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen kapsülde tohum sayısı ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar 1.Sandra 6.32 bcde 5.96 e 6.14 c

2.Zoltan 6.54 abcde 6.79 abcd 6.66 abc

3.Norman 6.56 abcde 6.97 ab 6.76 ab

4.Sarı-85 6.02 de 6.24 bcde 6.13 c

5.TRE-KVD16-7 6.83 abc 5.89 e 6.36 bc

6.Milas-2 6.15 cde 6.61 abcde 6.38 bc

7.Mikael 6.82 abc 7.13 a 6.97 a

8.Leinsman 6.62 abcde 6.96 ab 6.79 ab

Ortalama 6.48 6.57

EGF % EKZ:öd G:0,56 GxEKZ:0.7920

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.12. incelendiğinde, farklı keten genotiplerinin iki farklı ekim zamanına ait kapsülde tohum sayısı değerlerin 5.89 adet ile 6.97 adet arasında değiştiği, kapsülde tohum sayısı en yüksek 2. ekim zamanından Mikael (7.12) çeşidinden, kapsülde tohum sayısı en düşük TRE-KVD16-7 (5.89) genotipinden elde edilmiştir. İki ekim zamanı ortalamasına göre kapsülde tohum sayısı en yüksek Mikael (6.9) çeşidinden, kapsül sayısı en düşük Sarı-85 (6.12) çeşidinden elde edilmiştir. Farklı ekim zamanı ve farklı genotiplerde kapsülde tohum sayısı değerleri 5.89-7.12 adet arasında değişmiştir. Elde edilen bu değerler, kapsülde tohum sayısının 7.1-7.4 adet (Gubbel 1978), 6-8 adet (Crowley 1988), 7.0-7.8 adet (Diepenborck ve Iwerson 1989), 6.1-8.1 adet (Yadav ve ark. 1990), 6.1-7.7 adet (Siddique ve ark. 2002), 8-9 adet (Yıldırım 2005), 4.1- 8.0 adet (D’Antuono ve Rossini 2006), 8.2 adet (Diri ve Arslan 1997), 7.7-8.5 adet (Kaynak 1998), 9.2 adet (Bozkurt ve Kurt 2007 ), 8.1 adet (Yılmaz ve ark. 2007) 7.1-8.5 adet (Tunçtürk 2007) olduğunu belirten araştırıcıların bulgularından düşük olurken; 5-8 adet (Kurt ve ark. 2004), 4-7 adet (Casa ve ark. 1999), 3.9-9.7 adet (Yıldırım 1998), 4.9-8.3 adet (Akçalı Can 1999), olduğunu tespit eden araştırıcılarla uyum içinde olmuştur. İncekara (1979), kapsülde karpel sayısına göre 10 adet tohum bulunması gerekirken bu sayının 5-9 adet arasında değiştiğine belirtmiştir. Bazı araştırmacılar ise kapsül başına düşen tohum sayısının çok fazla değişim gösterdiğini, bu değişimde genotip, ekim zamanı, çevre koşulları, yetiştirme tekniği

(40)

29

yanında biyolojik, fizyolojik, kalıtsal faktörlerin etkili olduğunu belirtmişlerdir (Akçalı Can 1999; Bozkurt ve Kurt 2007 ).

4.7.Bitkide Tohum verimi (gr/bitki)

Ketende bitkide tohum verimi varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.13.’de bitkide tohum verimi ortalama verileri ile EGF testine göre oluşan gruplar, Çizelge 4.14.’de verilmiştir.

Çizelge 4.13.Bitkide tohum verimi değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F değeri Önemlilik Tekrar 3 1.709 0.5224 Ekim zamanı 1 3.802 1.1623 0.3600 öd Hata -1 3 3.271 Genotip 7 21.570 5.8123 0.0001**

Ekim zamanı x genotip 7 5.187 1.3978 0.2317 öd

Hata -2 42 3.711

Genel 63

DK% 34.17

*p<0,05, ** p<0,01

İki farklı zamanda ekilen keten genotiplerinin bitkide tohum verimi bakımından istatistiksel olarak %1 seviyesinde önemli olduğu varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir. Aynı tablodan ekim zamanı ile keten genotipleri arasındaki interaksiyonun da bitkide tohum verimi ve genotipler bakımından istatistiksel olarak ise önemsiz olduğu görülmektedir. (Çizelge 4.13.)

(41)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

30

Çizelge 4.14. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen bitkide tohum verimi ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar 1.Sandra 4.92 bcdef 4.11 def 4.52 c

2.Zoltan 3.74 ef 4.97 bcdef 4.36 c

3.Norman 3.40 f 4.43 def 3.91 c

4.Sarı-85 7.63 ab 6.45 bcde 7.04 ab

5.TRE-KVD16-7 4.52 cdef 4.032 def 4.28 c

6.Milas-2 5.36 bcdef 5.97 bcdef 5.66 bc

7.Mikael 10.24 a 6.42 bcde 8.33 a

8.Leinsman 7.26 bc 6.78 bcd 7.02 ab

Ortalama 5.88 5.39

EGF % EKZ:öd G:1.944 GxEKZ:2.749

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.14. incelendiğinde, bitkide tohum verimi en yüksek 1. ekim zamanından Mikael (10.24) çeşidinden, bitkide tohum verimi en düşük 1. ekim zamanından Norman (3.39) çeşidinden elde edilmiştir. İki ekim zamanı ortalamasına göre bitkide tohum verimi en yüksek Mikael (8.33) çeşidinden, bitkide tohum verimi en düşük Norman (3.91) çeşidinden elde edilmiştir. Farklı ekim zamanı ve farklı genotiplerde bitkide tohum verimi değerleri 3.39-10.24 adet arasında değişmiştir. Yıldırım (1998)’ın yaptığı çalışmaya göre fazla çıkmıştır. Bitkide tohum veriminin yüksek çıkması çeşit özelliğinden kaynaklanmaktadır. Freer (1992)’e göre ketende bitki sıklığının artması bitkide tohum veriminde azalmasına neden olmuştur.

(42)

31

4.8.1000 Tane Ağırlığı (g)

Ketende bin tane ağırlığı varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.15.’de bin tane ağırlığı ortalama verileri ile EGF testine göre oluşan gruplar, Çizelge 4.16.’da verilmiştir.

Çizelge 4.15. 1000 tane ağırlığı (gr) değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F değeri Önemlilik Tekrar 3 3.959 0.6104 Ekim zamanı 1 10.206 1.5735 0.2985 ÖD Hata -1 3 6.486 Genotip 7 45.496 6.8479 0.0000** Ekim zamanı x genotip 7 11.428 1.7201 0.1304 ÖD Hata -2 42 6.644 Genel 63 DK% 29.97 *p<0,05, ** p<0,01

İki farklı zamanda ekilen keten genotiplerinin bin tane ağırlığı bakımından ekim zamanının istatistiksel olarak önemli olmadığı varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir. Aynı tablodan genotiplerin bin tane ağırlığı bakımından istatistiksel olarak % 1 düzeyinde önemli olduğu, ekim zamanı ile keten genotipleri arasındaki interaksiyonun da ise önemsiz olduğu görülmektedir. (Çizelge 4.15.)

(43)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

32

Çizelge 4.16. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen bin tane ağırlığı ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar 1.Sandra 7.74 cdefg 6.75 defg 7.25 cd

2.Zoltan 5.52 fg 7.29 defg 6.40 cd

3.Norman 5.15 g 6.35 efg 5.75 d

4.Sarı-85 12.66 ab 10.28 bcd 11.47 ab

5.TRE-KVD16-7 6.66 defg 6.95 defg 6.80 cd

6.Milas-2 8.64 cdefg 9.26 bcde 8.95 bc

7.Mikael 14.63 a 8.98 cdef 11.80 a

8.Leinsman 11.00 abc 9.74 bcde 10.37 ab

Ortalama 8.99 8.20

EGF % EKZ:öd G:2.601 GxEKZ:3.678

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.16. incelendiğinde bin tane ağırlığı en yüksek 1. ekim zamanında Mikael (14.63) çeşidinden, bin tane ağırlığı en düşük 1. ekim zamanında Norman (5,14) çeşidinden elde edilmiştir. İki ekim zamanı ortalamasına göre bin tane ağırlığı en yüksek Mikael (11,80) çeşidinden, bin tane ağırlığı en düşük Norman (5,75) çeşidinden elde edilmiştir. Tarman (1950)’a göre, çeşit özelliklerinden biri de 1000 dane ağırlığıdır. Kıraç ve sulu yerde yetişmiş ketenlerin 1000 dane ağırlıkları arasındaki fark önemli bulmuştur. İncekara (1963), 1000 tane ağırlıklarının 4-9 g arasında değiştiğini söylemektedir. Gubbels ve Kenaschuk (1989), m²’deki bitki sayısının artması 1000 tohum ağırlığını azalttığını söylemiştir.

(44)

33

4.9.Tohum verimi (kg/da)

Ketenin tohum verimi (kg/da) varyans analiz sonuçları ve değişim katsayısı Çizelge 4.17.’de tohum verimi (kg/da) ortalama verileri ile EGF testine göre oluşan gruplar Çizelge 4.18.’de verilmiştir.

Çizelge 4.17. Tohum verimi (kg/da) değerlerine ait varyans analiz sonuçları Varyasyon Kaynakları SD Kareler Ortalaması F değeri Önemlilik Tekrar 3 2810.836 3.2342 Ekim zamanı 1 5623.687 6.4707 0.1804 Hata -1 3 869.106 Genotip 7 4602.869 3.1717 0.0444* Ekim zamanı x genotip 7 1335.050 0.9199 0.0087** Hata -2 42 1451.237 Genel 63 Dk% 41.34 *p<0,05, ** p<0,01

İki farklı zamanda ekilen keten genotiplerinin tohum verimi bakımından istatistiksel olarak % 5 seviyesinde önemli olduğu varyans analiz tablosundan izlenebilmektedir. Aynı tablodan ekim zamanı ile keten genotipleri arasındaki interaksiyonun da tohum verimi bakımından istatistiksel olarak % 1 düzeyinde önemli olduğu, ekim zamanının ise önemsiz olduğu görülmektedir. (Çizelge 4.17.)

(45)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

34

Çizelge 4.18. Denemeye alınan farklı keten genotiplerine ait iki farklı ekim zamanından elde

edilen tohum verimi (kg/da) ve EGF test grupları

Genotipler 1. Ekim Zamanı 2. Ekim Zamanı Ortalamalar 1.Sandra 102.7 bc 78.05 bcd 90.40 b 2.Zoltan 113.3 abc 75.20 bcd 94.23 b 3.Norman 82.04 bcd 63.74 cd 72.89 b 4.Sarı-85 94.24 bcd 91.74 bcd 92.99 b 5.TRE-KVD16-7 78.28 bcd 40.42 d 59.35 b 6.Milas-2 167.5 a 118.3 ab 142.9 a 7.Mikael 97.60 bc 85.33 bcd 91.47 b 8.Leinsman 76.49 bcd 109.4 bc 92.93 b Ortalama 101.51 82.77

EGF % EKZ:öd G:38.44 GxEKZ:54.36

Aynı harfteki farklılıklar önemli değildir

Çizelge 4.18. İncelendiğinde, tohum verimi en yüksek 1. ekim zamanında Milas-2 (167.5) çeşidinden, tohum verimi en düşük Milas-2. ekim zamanında TRE-KVD16-7 (40.4Milas-2) genotipinden elde edilmiştir. İki ekim zamanı ortalamasına göre tohum verimi en yüksek Milas-2 (142.9) genotipinden, tohum verimi en düşük TRE-KVD16-7 (59.35) genotipinden elde edilmiştir. Gubbels (1978), ketende çeşit ile bitki sıklığının ilişkisini araştırdığı çalışmasında, üç kültür çeşidinin tohum verimini dekara 100 - 141 kg arasında bulmuştur. Ketende ekim zamanının verim ve verim öğelerine etkisini belirlemek amacıyla yapılan araştırmasında erken ekimin geç ekime göre daha yüksek çıkmıştır. Bundan dolayı ekimin mümkün olduğu kadar erken yapılması gerekmektedir.

(46)

35

4.10.Ham Yağ Oranı (%)

Çizelge 4.19 ‘da 8 farklı Keten (Linum usitatissimum L.) genotipinin ekstraksiyon cihazı ile bulunan yağ oranları verilmiştir.

Çizelge 4.19. Yağ Oranı gr ve % değeri

Sandra Zoltan Norman Sarı-85 TRE-KVD16-7 Milas-2 Mikae l Lein sman YAĞ (Gr) 1.Ekim Zamanı 3.58 3.46 2.95 3.86 2.91 3.68 3.04 3.07 Yağ % Değeri 35,8 34.6 29.5 38.6 29.1 36.8 30.4 30.7 YAĞ (Gr) 2.Ekim Zamanı 2.91 3.24 3.42 4.21 3.91 4.24 4.01 4.73 Yağ % Değeri 29.1 32.4 34.2 42.1 39.1 42.4 40.1 47.3

Yapılan bu çalışmada yağ oranına ilişkin elde edilen bulgular da 1. Ekim zamanında %29.1- %38.6 arasında, 2. ekim zamanında ise %29.1-%47.3 arasında değiştiği görülmektedir.En yüksek yağ oranı 2. ekim zamanı Leinsmen (% 47.3) genotipinden, en düşük yağ oranı 1. ekim zamanı TRE -KVD16-7 (% 29.1) genotipinden elde edilmiştir. 2. ekim zamanı 1. ekim zamanına göre yağ oranı yüzdesi fazla çıkmıştır. Bunun nedeni hem sıcaklık hem de çeşitten kaynaklanmaktadır. Nitekim ketende yağ oranının Chow ve Dorell 1977, Kenaschuk 1977, Yadav vd 1990 ve Qiang vd 1996 gibi araştırıcıların bulgularıyla paralellik göstermektedir. Keten tohumları protein ve doymamış yağ asitleri bakımından önemli bir kaynaktır. Tohumlarındaki yağ oranı genotiplere bağlı olarak % 35 ile %45 arasında değişmektedir (Carter 1993). Anonim (2006), Ekim zamanının tohum ve yağ verimi üzerine etkilerini belirlemek için 2005 yılında Iowa’da 2 farklı lokasyonda yapılan çalışmada; erken ekimde veriminin en yüksek seviyede olduğu tespit etmişlerdir. Ekimin her bir gün gecikmesiyle ortalama tohum verimi 3,8 kg/da düşmüş ve tohumdaki yağ oranının ortalama % 41.9 olduğu ve yağ oranının ekim zamanından etkilenmediği tespit edilmiştir.

(47)

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

36

4.11.Yağ Asitleri Bileşimi (%)

Keten (Linum usitatissimum)’da 8 farklı genotipin ve farklı ekim zamanı uygulamasının verim ve kalite kriterleri üzerine etkisinin belirlenmesi konusunda yapılan çalışmada, D.Ü. Merkezi Araştırma Laboratuvarından alınan sonuçlar Çizelge 4.20. ve Çizelge 4.21.’de verilmiştir.

Çizelge 4.20. Ekim zamanlarına ait 8 farklı keten genotipinden elde edilen yağ asitleri bileşimi(%)

Ekim

zamanı Genotipler

YAĞ ASİTLERİ Sandra Zoltan Norman Sarı-85 TRE-KVD16-7 Milas-2 Mikael Leinsma n palmitik asit (C16:0) 1. 6,84 6,83 6,02 6,50 7,07 7,37 6,93 7,11 2. 6,95 6,81 5,87 6,21 7,16 6,95 6,57 6,45 palmitoleik asit (C16:1 1. 0,14 0,14 0,09 0,09 0,11 0,13 0,13 0,12 2. 0,13 0,13 0,08 0,1 0,10 0,12 0,12 0,10 stearik asit (C18:0) 1. 6,53 7,09 4,36 6,66 7,57 8,11 7,60 7,28 2. 6,59 7,81 4,57 6,86 7,48 7,53 7,07 7,21 oleik asit (C18:1n9c) 1. 28,64 26,96 30,81 22,83 27,53 26,33 28,66 27,92 2. 29,60 28,05 30,06 23,50 29,71 24,37 25,01 26,78 linoleik asit (C18:2n6c) 1. 14,29 13,10 16,75 11,46 17,17 12,47 15,21 13,87 2. 13,76 12,58 17,15 11,40 15,99 12,50 19,78 14,26 linolenik asit (C18:3n6) 1. 41,09 43,98 39,26 49,74 38,72 43,28 40,11 41,45 2. 41,57 42,13 40,44 50,09 37,66 46,49 39,32 42,89 miristik asit (C14:0) 1. 0,98 0,75 1,30 1,36 0,32 0,83 0,02 0,85 2. 0,08 0,94 0,61 0,44 0,36 0,67 0,69 0,93 araşidik asit (C20:0) 1. 0,25 0,26 0,21 0,26 0,29 0,31 0,30 0,29 2. 0,32 0,19 0,25 0,33 0,27 0,28 0,28 0,26 Diğerleri (%) 1. 1.24 0.89 1.2 1.1 1.22 1.17 1.04 1.11 2. 1.06 1.23 1.03 1.15 1.21 1.1 1.16 1.1

1.Ekim zamanında keten genotiplerinde yağ asitleri bakımından sırasıyla linolenik asit (% 38.72-49.74), oleik asit (% 22.83-30.81), linoleik asit (%11.46-17.16), stearik asit (%4.36-8.11), palmitik asit (%6.03-7.37) değerleri diğer yağ asidi oranlarına göre daha yüksek olduğu tespit edilmiştir.1.Ekim zamanında yağ asit % değerleri: palmitik asit (C16:0) değeri en yüksek 7.37 ile Milas-2 genotipi, en düşük 6.03 ile Norman çeşidi olmuştur. Palmitoleik asit (C16:1) değeri en yüksek 0.14 ile Sandra

Şekil

Çizelge  3.1. Çalışmada kullanılan keten genotipleri ve özellikleri
Çizelge 3.2. Denemenin kurulduğu yerin toprak özellikleri  Derinlik
Şekil 3.2.1. Keten Genotiplerinin  Çıkış ve çiçeklenme Döneminden Görüntü
Şekil 3.2.3: Keten genotiplerinin kapsül oluşturma döneminden bir görüntü.
+7

Referanslar

Outline

Benzer Belgeler

Haltercilerde capitatum ve hamatum kemik hacimleri sedanterlerden yüksek sayısal değerlere sahip olmasına rağmen, karpal kemiklerin hacim ve yüzey alanı

Fisyon ürünlerinin kütle ve kinetik enerjisi üzerindeki deneysel verilerin analizinden, bile ik çekirde in kütleleri ve uyar lma enerjilerinin geni bir aral nda kullan labilen yakla

“Sanıkların, kocası cezaevinde tutuklu bulunan R.G.den, sanık A.D.'nin davaya bakan ceza hakimi olduğunu, kefaletle tahliye edebileceğini söyleyerek 20.000 lirayı

Çizelge 4.1 Tuz stresi altında yetiĢtirilen kavun genotiplerinden ve bunların kontrollerinden elde edilen fide yaĢ ağırlığı ortalamaları (g),

significant order anıd they dıo not develop steadily to the · finaJl.. Tıhe fluent .conversatıional ma ı nneır, I dare say, ıis

Gerek Ramstedt gerekse onu izleyen öbür Altayistler (Poppe, Aalto vb.), bu görüşü desteklemek için Altay dillerinden pek çok tanık getirdiler.. Z'leşme bugün

Yapılan analizlere göre risk yönetimi performans kriterleri olan tanımlama, kültür, süreç, deneyim ve uygulama faaliyetleri şirketi holding olmasına, yurtdışı

A total of nine different roasted snack foods, namely hazelnut, pistachio, peanut, sunflower seed, pumpkin seed, white chickpea (white leblebi), yellow chickpea