c
TZesim
Salih Acar’ın dünyası
Ahmet KÖKSAL
ENİ mevsimin İlk sergilerinden biri de
Salih Acar'ın Edpa Galerlsl’nde sergi-
____ İlenen resimlerinden oluşuyor. Çok hız lı, üretken bir çabanın ve doğa tutkusunun ürünü olan on desenle, kırktan çok akrlllk res mi bir araya getiren bu sergide yıllardır "kuş ressamı" olarak tanınan Salih Acar'ın resim dağarcığından derlenmiş yeni bir uzantıyı bu luyoruz.
Sofya Güzel Sanatlar Akademisi fresk bö lümünde beş yıllık eğitimden sonra 1950’de Türkiye'ye yerleşen Acar, İstanbul D. Güzel Sanatlar Akademlsl'ni bitirmiş; ayrıca Zühtü
Müritoğlu atölyesinde İki yıl heykel çalışma-
lârına da katılmıştı. On yıl kadar figürsel dü zenlemeler, portreler, büyük oteller, sinema ve tiyatrolara değişik teknikli dekoratif pano lar yaptıktan sonra 1966’dan bu yana doğaya yönelmiş, özellikle ormanlar, deniz ve göl kı yılarındaki kuşları İşleyen resimleriyle özgür, bağımsız bir resim anlayışını benimsemiştir Çocukluğunda babasının Bulgarcada "deniz kırlangıcı” anlamına gelen “Çayka” diye ça ğırdığı Salih Acar, uzun süredir doğanın ko runması yolundaki çalışmalarda da gönüllü bir öncü olmuş; Dünya Tabiatını Koruma Der neği üyesi ve Türkiye Tabiatını Koruma Der- neğl'nln kurucusu olarak etkinlik göstermiş tir. Çoktandır benimsediği doğal düzenden kopmayan bir yaşam biçimi ve doğal çevreyi koruma yolundaki uğraşıyla uyum gösteren bir resim anlaşını sürdürmesiyle de Acar, sa natı ve yaşamıyla bütünlük kuran az rastlanır bir sanatçı tipini örnekliyor.
On beş yıl önce açtığı bir sergide Birecik' te yaşayan ve soyları tükenmekte olan “ Kel
aynakların korunması üzerinde kamuoyunun
İlgisi çekmişti. Şimdiye değin çok sayıda aç tığı sergilerle, tükenmez bir doğa sevgisinin ürünü olan resimlerini “Göçmen Kuşlar”,
“Kuğular", “Kelaynaklar”, “Leyleklerin Dünya- aı”, “Yaban Hayvanlan", “Kelebekler, Böcek ler”, “Sahil Kuşları" gibi dizilerde çeşltlemiş-
tlr. Bu resim dizilerini gerçekleştirmek İçin Şi le'den Artvin’e, Karadeniz yörelerine, Toros- lar'a kadar uzayan geziler ve hayvanat bahçe lerinde gözlem ve İncelemeler de yapmıştır. Turnalar, leylekler, yaban kuşları ve yav rularını konu alan yeni sergisi de öteden beri tanıdığımız ve alıştığımız kuşlar temasının ye ni bir çeşitlemesi. Salih Acar yirmi yılı aşkın bir süredir rutinleşmiş bir ustalıkla geniş ve rahat fırça, spatül vuruşlarıyla oluşan resim lerinde doğanın gerçekliğinden esinlenip ya lınlaştırarak kendi dünyasının görsel oluşum larını çoğaltıp genişletiyor, önceki resimlerin de de tanık olduğumuz pratik bir tutumla ya rı "expressionlste" ve soyutlanmış, çok işlek bir çizgi gücü, arınmış bir biçim ve renk be ğenisiyle —belirli bir konunun sağladığı gü ven ve rahatlıkla— son yıllarda gittikçe uzak laştığımız doğal yaşamın nostaljisine blzlerl çağırıyor. Yerle gökyüzünü mavi, gri, pembe gibi uçucu tonlarla birleştiren bir sonsuzluk ta ikili, üçlü ve çok sayıda kuş grupları uzun İncelmiş boyunları, kıvrak gövdeleri, ritmik ka nat vuruşlarıyla Acar'ın dünyasını şiirsel bir atmosfere ulaştırıyor. Uçuşan kuşların birbi rini izleyip yalınlaşan görüntüleri, resimlerin bir bölümünde birörnekleşen nakışsı. deko ratif etkiler bırakmakla birlikte kimilerinde le keci bir soyutlamanın sınırlarına, doğanın li rizmine uzanan yalın bir form anlayışıyla plas tik bir niteliğe erişmekten de geri kalmıyor.