X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
X
l
S a h i f e 8Ä f-
'S.
tT T T T T I T I I I I I I i r
GalatasaraylI»
X
X
S. Hamei!
Galatasarayın ellinci kuruluş yılına girmek üze reyiz. Cemiyetlerin hayatında elli sene büyük bir şey değildir, Fakat bizde sporculuğun doğuşu pek yeni olduğu için, Türk sporculuğunun büyük oğlu olan Ga- latasarayı olgun bir çağda mütalâa etmekte mahzur yoktur.Galatasaray denince, haklı bir tedai ile akla bü yük irfan yuvamızın gelmemesine imkân yoktur. Na sıl ki, mektebi kasdederek Galatasaray dediğimiz za man da, aklımıza Sarı-Kırmızı yuva gelir. Bir benzer lik değil, bir beraberlik ifade eden müşterek ismi, her iki taraf için de bir mazhariyet saymakta hata yok tur.
X
X
X
M
XX
X
X
Galatasaray sadece memlekette ilk kurulmuş ve arkasında çığır açmış bir kulüp değildir. Spor bünye mize kök salmış bir teşekkül, büyük sporcular ve şampiyonlar yetiştirmiş bir ocaktır. Şu ömrü elli yılı henüz dolduran Türk sporunun tarihine bir göz atar sak orada Sarı-Kırmızı harflerle yazılmış destanlar görürüz.
Memlekette Galatasaray! tu' anlar ve tutmayan lar vardır. Fakat, partizanlık icabı Sarı-Kırmızı renk lere karşı cephe alanlarda bile, Türk sporuna büyük hizmetle yapmış bu müesseseye karşı sempatisi ve hürmeti vardır,
M
Bundan elli sene evvel Galatasarayı kuranlardan pek azı bugün hayattadır. Ali Samiler, Abidin Daver- ler, Emin Bülentler Hakkın rahmetine kavuştular. Bu mutlu günü görmek, emekverdikleri çocuklarının bugün delikanlılık çağını bile geçirmiş mütekâmil bir varlık haline yükseldiğini müşahade etmek, bu bü yük sporcular için ne sonsuz bir zevk olurdu. Aynı zamanda Türk sporunun da ululan olan bu ölülerin mânevi varlığı önünde eğilmek hepimizin vazifesidir.
Galatasarayın memleket sporu hizmetinde ge çirdiği elli sene, bu sahadaki tarihimizin tümünü teş kil eder. Esasen sporun hangi şubesi vardır ki, onun bünyesinde San-Kırmızı renklerin heyecanı olmasın?
X
Futbol, atletizm, deniz, boks, hokey, atıcılık, tenis veX
u
M
M
M
X
^ daha bütün sporlar..GalatasaraylIlar bu şubelerin hepsiyle meşgul olmuşlar, bu sporları memlekete ya bizzat getirmiş ler, yahut o sporda en öne ve en başa geçmenin yolu nu bulmuşlardır.
Bu elli senelik ömrün safahatını toptan bilen ne silden henüz yaşayanlar çoktur. Onların nakledeceği menkıbeleşmiş hâtıralar olmasa bile, bir tarih demek olan arşivler silinse bile, bugünün genç nesli Aslan Nihadı, kaleci Ulviyi, Leblebi,Mehmedi, Ömer Besi mi, Semihi, Unvanı, Raufu ve daha ismin: sıralayabi leceğim yüzleri, binleri, görmeden tanımak mevkiin dedir. Bu isimler âbideleşmiştir ve daha yıllarca ku laktan kulağa naklolunacak, birer dua halinde dudak larda dolaşacaktır.
Galatasaray, bünyesinde hususiyet bulunan bir kulübümüzdür. Aynı irfan uçağından nür almış, aynı sıralarda yetişmiş olmanın tesis ettiği bir an’ane, bu kulüpte, bütün kitlenin kader birliği halinde teces- süm eder ve görülmemiş bir tesanüt ahengi, bütün beşeri hislerin üstündedir.
îşte Galatasarayı ebedileştiren de budur.
d
Galatasarayın ellinci kuruluş yıldönümü müna sebetiyle hazırlanan program, hattâ memleket çapım aşan bir spor faaliyeti ihtiva ediyor. San-Kırmızıh- iar, ellinci yaşlarım tes’it ederken, bu hayranlarını spor tarihimize ayni zamanda bir “Bayramların bay ramı” olarak nakşetmek istiyorlar. Filhakika hazır lıkların şekline ve mahiyetine bakılırsa bunun böyle olacağı anlaşılmaktadır.
GalatasaraylIların elline! yıldönümlerini Mecidi- yeköyündeki kendi stadlannda kutlamaları mukar rerdi. Fakat galiba buna imkân hasıl olamıyacak. Gönül isterdi ki, bunca emek verilen bu stad, şu mut lu güne yetişsin de GalatasaraylIlar ve onları seven ler, 50 yılın bayramı içinde bu başarınm hazzmı da hissetsinler..
Mecidiyeköyü stadının neden hâlâ tamamlanma mış olduğu anlaşılmaz bir muammadır. Bu sahanın inşaatı, bugünkü malzeme buhranı devrinden çok evvel başlamış ve daima sektelere uğramıştır. Gala tasaray gibi bol ve iyi idareciye malik olma bahtiyar lığına vsah ip bir kulübün bu işi sürüncemede bırakmış olması cidden hayrete değer.
Bir stadın, büyük bir kulüp için ne demek o'ıdu- (Devamı 5. sayfada)
G. SARAYIN 50. YILDÖNÜMÜ
(Baş tarafı 6. sayfada) ğunu izaha lüzum yok sanırız. Bir kere Galatasaray takımının antrenman için tâ Kâğıthaneye kadar git mek zorunda olduğunu düşünün Sonra kulüp en ta biî bir gelir kaynağından da mahrum oluyor.. Fener bahçe kulübü, sezona başlarken iki hafta üst üste dört, antrenman maçı yaptı ve 30.000 lirayı geçen bir hasılat temin etti. Galatasaray da, eğer sahası hazır olsaydı. Duna yakın bir şey yapamaz mıydı?
★ Hulâsa:
Ellinci yıl bayramının başlamasını bütün İstan bul bekliyor, GalatasaraylIların sevincini paylaşaca ğız.
