Ölümünün 70. yıldönümünde Ömer Seyfettin
‘Yeni Dil’ akımının öncüsü
Dil Konusunda Yazılar
Ö m er Seyfettin / D erleyen:
M uzaffer U y guner / Bilgi Yayınevi
178 s. / 4.000 TL / Kod N o: 152.452
ASIM BEZİRCİ
Ömer Seyfettin 1884 yılında Gö nen’de doğmuş ve 6 Mart 1920’de İstanbul’da ölmüş. (Bu ay, doğu munun 106’ncı, ölümününse 70’inci yıldönümü oluyor.) 36 yıllık yaşa mına bir yığın ürün sığdırmış. Tıp kı, 36 yaşında aramızdan ayrılan Orhan Veli, 35 yaşında canına kıyan Beşir Fuat, 41 yaşında öldürülen Sa bahattin Ali gibi o da çalışkan, verimli bir yazarmış. Kı sacık yaşamında 11 hikâye, 3 roman, 3 inceleme kitabı ile yarım kalmış ya da hepsi yayımlanmamış günceler, çeviriler, yazılar kaleme almış...
Kuşkusuz, Ömer Seyfettin’in en önemli yanı hikâye ciliğidir. Bu konuda edebiyat tarihleri ile okul kitapla rında yeterince bilgi var. Birçok yayınevinin defalarca bastığı hikâyelerini de okurlar gereğince tanıyor. Ama dil alanındaki olumlu çalışmaları bilinmiyor. Daha doğ rusu, az biliniyor. Oysa, 1910-1919 yılları arasında, Ömer Seyfettin, bu alanda bir kitap dolduracak kadar çok yazı yayımlamış...
Bunu, Muzaffer Uyguner’in derleyip düzenlediği bir kitaptan öğreniyoruz: “ Ömer Seyfettin, Dil Konusun da Yazılar" (1989, Bilgi Yayınevi).
Uyguner, derlemesinin önsözünde “ Ömer Seyfettin’in dil anlayışT’m açıklıyor. Bu özlü ve yararlı açıklamada belirtildiğine göre, Ömer Seyfettin, Divan şairleri ile Servet-i Fünuncularm ve Fecr-i Aticilerin yapay, ağdalı diline karşı çıkıyor. Temiz Türkçe yerine karma Osman- lıcayı kullanan, ürünlerinde çoğunlukla Arapça, Fars ça sözcüklere, tamlamalara, kurallara başvuran tutucu şair ve yazarları “ Enderuncu” diyerek eleştiriyor. On ların süslü, karışık, yapmacık dillerini yerip “ saf sade ve temiz Türkçe” yi övüyor:
“ Her millet kendi lisanında yaşar. Lisan vatan kadar mukaddestir. Fiili vatanımız olan Türkiye’de nasıl ya bancı düşmanlar bulunmasını istemezsek, lisanımızda da Türkçeleşmemiş ecnebi kelimeleri, ecnebi kaideleri iste meyiz.”
Ömer Seyfettin bu inançla eyleme geçip “ Yeni Lisan” akımına öncülük ediyor. Ziya Gökalp ve Ali Canip’le birlikte, Selanik’te çıkan Genç Kalemler Dergisi’nde bu akımın tanınması, benimsenmesi, güçlenmesi yolunda aşırı çaba gösteriyor. Karşıtlarıyla ateşli tartışmalara gi riyor.
“ Yeni Lisan” hareketinin amaçları şöyle özetlenebi lir:
• Arapçanın, Farsçanın kurallarına göre tamlama ya pılmamalıdır.
• Arapça, Farsça çoğul takıları kullanılmamalıdır. • Dilimize Türkçenin grameri egemen olmalıdır. • Türkçesi bulunan Arapça, Farsça sözcükler bırakıl malıdır.
• Halkın kullandığı Türkçeleşmiş yabancı sözcüklere dokunulmamalıdır.
Ömer Seyfettin'in en önemli yanı hikâyeciliğidir. Ama onun dil
alanındaki çalışmaları pek bilinmiyor.
• Arapça, Farsça sözcüklerin yazımları konuşma di line göre değiştirilmelidir.
• Şiirde ve yazıda İstanbul Türkçesi örnek alınmalıdır. • Doğal konuşma dili ile yapay dili arasındaki uzak lık azaltılmalıdır.
Günü için ileri bir atılım olan bu önerilerden çoğu nun, günümüz için de geçerli olduğu söylenebilir. Ömer Seyfettin’in bunları savunmasında o dönemde gitgide ya yılıp güçlenen ulusalcılık ve Türkçülük akımlarının da etkisi olmalıdır. İttihat ve Terakki Fırkası’nın politik gö rüşlerini benimseyen Ömer Seyfettin, edebiyatta da adı geçen akımlara ayak uydurmuştur. Osmanlıcılığa karşı ulusalcılığı tutmuştur. O günkü deyimle “ Milli Edebi- yat” tan yana çıkmıştır Böyle bir “ edebiyat vücuda ge tirmek için önce milli bir dil kurmak” gerektiğini ileri sürmüştür.
Uyguner’in derlemesi Ömer Seyfettin’in Dil Konusun da Yazılar’ının tümünü kucaklıyor. Yalnızca Yeni Li san akımıyla ilgili olanları değil, Türkçenin güzelliği, ya pısı, grameri, sözdizimi ile dilde yalınlaşma, özleşme ve dille bilimin, ulusun, halkın, edebiyatın ilişkisine deği nenleri de kapsıyor. Dolayısıyla, Ömer Seyfettin’in az bilinen bir yönünü de bütünüyle ortaya çıkarıyor.
Dil Konusunda Yazılar gerek önsözü, gerek içeriği,
gerekse sonundaki sözlüğüyle yararlı bir kitap. Hem Türkçenin özleşme tarihinin bir evresini hem de Ömer Seyfettin’in yazarlığının önemli bir yanını aydınlatıyor.
Uyguner’in Esendal ve Sait Faik derlemeleri gibi bu derlemesi de övgüye değer. □
S A Y F A 1 s
Taha Toros Arşivi