• Sonuç bulunamadı

KPDS-YDS-YÖKDİL Sınavlarına Hazırlanma Teknikleri - 33 Sayfa | 91763

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KPDS-YDS-YÖKDİL Sınavlarına Hazırlanma Teknikleri - 33 Sayfa | 91763"

Copied!
33
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KPDS

TEKNİKLERİ

Genişletilmiş 2. Yayın

Hazırlayan

ukant

(2)

KPDS & ÜDS SINAVLARINA

TEK BAŞINA HAZIRLANMAK

NEREDEN BAŞLAMALI?

KPDS ve ÜDS sınavlarına girmek isteyenlerin çoğu kelime haznelerinin zayıflığından şikayet ederler. Ancak kelime ezberlemeye başlayarak sınava hazırlık yapılmaz.

1) GRAMER ÇALIŞIN

İngilizce seviyeniz Intermediate ve üstü ise kendi kendinize gramer çalışabilirsiniz. Önce İngilizcede isim, sıfat, zarf, fiil, zamir, clause gibi temel kavramların ne olduğunu hatırlayın. Gramer çalışmaya ondan sonra başlayın.

Örneğin, TIME CLAUSE, ADJECTIVE CLAUSE, NOUN CLAUSE terimlerin ne anlama geldiğini bilin.

2) SINAVI TANIYIN, SORU TÜRLERİNİ BİLİN

KPDS ve ÜDS soru türlerini ve soruların çözüm yollarını öğrenin. Sizi neyin beklediğini bilerek ve soruları nasıl çözmeniz gerektiğini bilerek hareket etmek çalışmanızı kolaylaştıracaktır. Seçenekleri elemeyi de öğrenmeli ve bol bol uygulamalısınız.

3) OKUMA ÇALIŞMASI YAPIN

Okuma çalışması yaparken düz metin değil paragraf soruları okumalısınız. KPDS'de her paragraf ile ilgili 5 soru soruluyor ve sorulardan bazı yorum bazıları ise doğrudan çıkarım sorularıdır. Okuma soruları ile ilgili teknik bilgileri İP UÇLARI kısmında bulabilirsiniz.

4) KELİME ÇALIŞMASI YAPIN

Kelime öğrenmek kolay, akılda tutmak ise zordur. Kelimeleri akılda tutmanın yolu, onlarla ilgili metinler, cümleler okumak ve bir anı sahibi olmaktır

5) BOL BOL SORU ÇÖZÜN

Gramer testleri çözüyorsanız önce konu testleri ile başlayın. Böylece hangi konularda

sorununuz olduğunu anlayabilir ve derhal müdahale edebilirsiniz. En son tüm konuları içeren gramer tarama testleri çözün. Soruları cevaplarken neden a değil? neden b değil , vs gibi sorularıda sorup cevap verebildiğinizden emin olun. Yani seçenekleri doğru eleyebildiğinizi tespit edin. Bazı sorularda doğruyu bulmak ve bazı sorularda ise yanlışı bulmak kolaydır. Siz her iki yöntemi de kullanmaya alışın.

(3)

SINAVLARA HAZIRLANANLAR İÇİN

BAZI ÖNERİLER

Gramer ile çok fazla uğraşmayın

Gramer çalışmak size puan ve birçok soru tipi ile uğraşırken zaman kazandırır. Bu yüzden önemlidir. Ama tek başına size en fazla 20 - 30 puan getirir. Bundan dolayı sadece gramer odaklı bir hazırlık evresi geçirmeyin.

Test tekniklerini mutlaka çalışın ve uygulayın.

İngilizce test tekniklerini ve sınavın bölümlerine göre ip uçlarını bilmezseniz sıkıntı yaşarsınız. . İngilizce eğitim alanların ve maalesef İngilizce eğitim verenlerin fakında olmadan yaptıkları şey sadece konular üzerinde çalışmak ve ondan sonra da soru çözmeye çalışmaktır. Bu kesinlikle yanlış bir yöntemdir.

Daha Önce KPDS'de Çıkmış Sorular Üzerinde Çalışmalar Yapın

Konu ve strateji çalışması yaptıktan sonra çıkmış tüm KPDS soruları üzerinde çalışın. Soruları kendiniz çözün ve açıklamalı çözüm veren kitaplardan faydalanın.

Gireceğiniz Sınavın Yapısını Tanıyın

Sizden sorularda ne isteniyor, kaç tane soru tipi var, okuma soruları kaça ayrılıyor gibi bilgileri mutlaka bilmelisiniz. Gireceğiniz sınavı teknik olarak tanımalısınız. Unutmayın ki size eğitim verecek kişi de bu bilgilere sahip biri olmalı ve sizi tıpkı bir antrenör gibi sınava hazırlamalıdır.

Kelime ezberlemekle vakit kaybetmeyin !

Genellikle adaylar girecekleri sınava 2 ay kala çalışmaya başlarlar. Bu saatten sonra akademik kelimeleri isteseniz de tam olarak öğrenemezsiniz. Sınavlarda salt kelime soruları zaten 10’u geçmez. Bundan dolayı sadece kelime ezberlemeye çalışmak, zamanı boşa kullanmaktır.

Sorulara baktığınızdan daha fazla seçeneklere bakın.

Bazen doğru cevabı arayacak, bazen de sadece yanlış cevapları eleyeceksiniz. Kesinlikle yanlış olduğuna emin olduğunuz seçeneklerin üstünü karalayın ve göz önünden kaldırın.

Paragraf Sorularından Korkmayın

Okuma soruları veya paragraf sorularında zor olan parça değil, seçeneklerin birbirine yakın olup olmadığıdır. Size bir bakışta çok uzun ve çok zor görünen bir parçanın soruları belki de çok basittir. Genellikle paragraf ya da metin uzun ise “ Bu Zor Bir Parça “ diye düşünüp bırakıyoruz. Halbuki, parça ne kadar uzun ise, konu hakkında o kadar çok bilgi sahibi oluruz.

(4)

KPDS VE ÜDS SORU TİPLERİNE GÖRE

SINIFLANDIRMA VE SORU SAYILARI

SORU TİPİ KPDS SORU

SAYISI ÜDS SORU SAYISI KELİME BİLGİSİ 8 (TÜM KELİME SORULARI) 8 (TÜM KELİME SORULARI)

GRAMER SORULARI 17 15

CÜMLE TAMAMLAMA 10 12

ÇEVİRİ - İngilizce / Türkçe 5 3

ÇEVİRİ - Türkçe / İngilizce 5 3

PARAGRAF TAMAMLAMA 6 5

ANLAM BÜTÜNLÜĞÜNÜ BOZAN CÜMLE 6 5

KARŞILIKLI KONUŞMA (DİYALOG) 6 5

DURUMA UYGUN DÜŞEN İFADEYİ BULMA 6 YOK

EŞ ANLAMLI CÜMLEYİ BULMA (RESTATEMENT) 6 YOK

OKUMA VE ANLAMA PARAGRAF SORULARI 25 24

TOPLAM 100 SORU 80 SORU

GRAMER (DİL BİLGİSİ) SORULARI ÇÖZERKEN NELERE DİKKAT

ETMELİ?

Gramer soruları çözülmesi en kolay olan bölümlerden biridir çünkü sizden her konu için belli konuların detaylarını ve kurallarını bilmeniz istenmektedir. İlk bakışta çokmuş gibi görünen gramer konuları ve kuralları aslında hiç de o kadar fazla değildir.

Her dilde belli başlı kurallar vardır ve bu kurallar sınırlıdır. Gramer sınırlı kurallarla, sınır sayıda cümlenin kurulabildiği bir sistemdir aslında. Öncelikle gramer eğitimi alırken dikkat etmeniz gereken hususlar şunlardır:

>> Çalıştığınız konuda hangi belli başlı yapılar kullanılıyorsa bilin, ayrıca ne tür yapılar kullanılamaz, bunlarda mutlaka bilin. Çünkü sorular bu şekilde oluşturulmaktadır. Örneğin tense çalışıyorsanız " By the time" hangi tenslerle kullanılır sorunsunu cevabını bilin ama aynı zamanda " By the time " görünce nelere elemeniz gerektiğini de mutlaka bilin ve

seçeneklerde hemen eleme yapın.

>> Verilen soruda önce seçeneklere bakın. Bu hangi gramer konusunda sorulduğunu önceden biliyor olursunuz.

>> Gramer bölümünde çok hızlı olmalısınız. Seçenekleri elemeye mutlaka önceden alışmış olun. Bu kısmı hızlıca geçip, paragraf sorularına ve Close test kısmına ağılık vermelisiniz. >> Önceden bol bol gramer testi çözün. Önce her konu için tek tek ama sonra karışık gramer testleri çözün.

(5)

Cümlelerde Zaman Uyumu

Time Clause / Zaman Cümlecikleri Clause bilgisi

Bağlaçlar ve Bağlaç Türleri DİKKAT :

Gramer sorusu çözerken kelime anlamına takılıyorsanız YANLIŞ YOLDASINIZ demektir ! Gramer sorularını çözmek için cümleyi anlamak gerekmez.

VERİLEN CÜMLEYE ANLAMCA

EN YAKIN İFADEYİ BULMAK

Aşağıda örneklendirdiğim gibi bu soru tipinde sizden verilen cümleye anlam bakımından en yakın olan seçeneğin hangisi olduğunu bulmanız isteniyor. Bir cümlenin benzer anlamı yani tekrar ifade edilmesine " Restatement" denir.

Tekrar ifade etmek yani restatement farklı şekillerde yapılabilir:

Gramer yapısını değiştirerek: Örneğin Active - Passive değişikliği yaparak Eş anlamlı kelimleler kullanarak

Benzer bağlaçlar kullanarak: Ör: Although yerine Eventhough kullanarak. Sadeleştirmeler Kullanarak: Ör: If we do not hurry, we will be late = We had

better hurry, otherwise we will be late ( IF yerine Otherwise)

NELER YAPMAK GEREKLİ

Her şey değişir ama TENSE DEĞİŞMEZ !. Verilen cümle ile sizden istenen seçeneğin zamanı (TENSE) aynı olmak zorundandır. O zaman sorudaki zamanla örtüşmeyen seçenekleri hemen eleyebilirsiniz.

Sorunun sizden ne istediğine dikkat edin " Anlamca En Yakın Cümle" isteniyor. Yani bire bir aynısı istenmiyor. Bundan dolayı verilen cümlenin tıpa tıp aynısı seçeneklerde olmayabilir. Kafanız karışmasın.

Bu soru tipi ile baş edebilmek için kelime öğrenmeniz gerekmiyor. Ancak gramer bilginiz iyi olmalı. Adverb Clasue, Modal, Tense, Adjective ve Noun Clause'ların çeşitleri hakkında bilgi sahibi olmalısınız.

ÖRNEK:

1) Steven was accused of starting the fire that burned down the two factory buildings.

A) It is certain that the fire that had burned down the two factory buildings was started by Steven.

B) Although they had no proof, Steven was the one suspected of starting the fire which burned down the two factory buildings.

C) The accusations against Steven were dropped after the two buildings burned down at the factory.

D) They accused Steven after they had proof that the two factory buildings had been burned

(6)

E) Steven denied the accusation that he had started the fire that burned down the two factory buildings.

KELİME SORULARI NASIL ÇÖZÜLÜR?

Sınavlardaki kelime sorularını 3 başlık altında değerlendirebiliriz. Anlama dayalı kelime soruları:

Bu sorularda boşlukta bizden istenen kelimenin ya eş anlamlısı ya da kelimenin açıklaması ya da istenen kelimeyi gerektiren durum cümle içerisinde bize verilmektedir. Bu yüzden bu sorularda cümlenin tamamına hâkim olmamız gerekmektedir. Aynı zamanda sorulan kelime türü de bizim için önemlidir. Örneğin seçeneklerde verilen zarflardan hangisi cümlede verilen hangi fiili nitelemektedir.

Örnek: More women are entering ________ male jobs and it is a clear fact that these jobs are losing their convention in that matter.

relatively fortunately traditionally spectacularly recklessly

Açıklama: Bu soruda “and” den sonra verilen kısımda bu işlerin bu anlamda geleneklerini kaybettiği ifadesi verilmektedir, bu yüzden doğru cevabımız “C” seçeneğidir.

Kalıba dayalı kelime soruları:

Bu tür kelime sorularında, boşluk için verilen seçeneklerdeki kelimelerin hepsi anlam olarak uyabilir ancak İngilizce açısından kalıp olduğu için buraya sadece tek bir seçenek uygun olacaktır.

Örnek: There are many literary figures who went further in their educations with the

_________ to study a branch of science, but they all ended up being interested in literature. association

remark emotion sentiment intention

Açıklama: Bu soruda, “with the intention to” kalıbı sorulduğundan bu sorunun cevabı “E” seçeneğidir.

Preposition’a dayalı kelime soruları:

Bu tür kelime sorularında, bize boşluktan sonra bir preposition verilir. Anlam olarak diğer seçenekler sorulsa da bir tek seçenek sadece bu preposition’ı almaktadır.

Örnek: According to new regulations of Turkish television broadcasting, films _______ on horror and violence can only be aired after midnight.

(7)

interested based enthusiastic concerned regarded

Açıklama: Bu soruda, boşluktan sonra verilen “on” preposition’ı sadece “based” için uygundur. Bu yüzden doğru cevabımız “B” seçeneğidir.

ÇEVİRİ SORULARI NASIL ÇÖZÜLÜR

Çeviri soruları sınavlarda en çok puanı toplayabileceğiniz bölümdür çünkü zaten cümleler çevirlmiş olarak seçeneklerin arasında hazır beklemektedir. Bu nedenden dolayı kelime sıkıntısı da çekilmez.

Çeviri sorularını çözerken dikkat etmeniz gerekenler şunlardır: Zaman uyumuna dikkat edin. Verilen cümledeki fiilin atlını çizin

İngilizcedeki VERB Türkçe'de cümle sonundaki Yüklem, eylem, Fiildir. Onu bulun Active - Passive (Etken - Edilgen Uyumuna) bakın

To be ( am, is, are, was, were) = - dır, dir , idi

ÖRNEK 1

36.-40. sorularda, verilen İngilzce cümleye anlamca en yakın Türkçe cümleyi bulunuz. (KPDS Mayıs 2003)

36. At the 1994 Brussels NATO summit a "partnership for peace" programme was formally launched, enabling the old Warsaw Pact members and former Sovlet republics to take part in a wide range of military cooperation with NATO.

a) Eski Varşova Paktı üyeleri ve önceki Sovyet cumhuriyetleri, 1994 Brüksel NATO

zirvesinde kabul edilen "barış için ortaklık" programı sayesinde NATO ile askeri alanda çok kapsamlı işbirliği yapma olanağı buldular.

b) Eski Varşova Paktı üyelerinin ve önceki Sovyet cumhuriyetlerinin NATO ile geniş kapsamlı askeri işbirliği yapmalarını sağlamaya yönelik "barış için ortaklık" programı, ancak 1994 Brüksel NATO zirvesinde resmen hayata geçirilme olanağı buldu. c) 1994 Brüksel NATO zirvesinde ilk kez önerilen "barış için ortaklık" programı, eski Varşova Paktı üyelerine ve önceki Sovyet cumhuriyetlerine NATO ile askeri alanda sıkı bir işbirliği yapma olanağı sağlamayı amaçlıyordu.

d) 1994 Brüksel NATO zirvesinde, eski Varşova Paktı üyelerine ve önceki Sovyet cumhuriyetlerine NATO ile geniş kapsamlı bir askeri işbirliği yapma olanağı sağlayan "barış için ortaklık" programı resmen yürürlüğe kondu.

e) "Barış için ortaklık", ilk kez 1994 Brüksel NATO zirvesinde resmen kararlaştırılıp

yürürlüğe konan ve eski Varşova Paktı üyeleri ile önceki Sovyet cumhuriyetlerine NATO ile askeri işbirliği olanağı sağlayan geniş kapsamlı bir programdır.

(8)

Çözüm:

Verilen cümledeki fiil PASSIVE oldugu iiçin, bizde cümle sonunda passive arıyoruz ve tabiki tek seçenek D.

PARAGRAF VE OKUMA SORULARI İÇİN ÖNERİLER

Tüm sınavlarda adayların en çok çekindikleri bölümlerden biri okuma soruları ya da paragraf soruları diye adlandırılan kısımdır. Bu durumun aslında bir kaç temel nedeni var:

Kelime bilgisi yetersizliği Soru köklerini tanımamak

İngilizce okuma deneyiminin olamaması Şıkları elemeyi bilmemek

Paragrafta nereye bakacağını bilmemek Zamanı Kullanma becerisinin olmamamsı Psikolojik nedenler

METNİ OKURKEN :

Önce soruları okuyun ve size ne sorulduğunu bilin :Soruların tamamını

aklınızda tutamazsınız ama paragraf ile ilgili bir fikriniz olacak ve size ne sorulduğunu az çok bileceksiniz.

Paragrafta bilmediğiniz kelimelerle vakit kaybetmeyin

Gördüğünüz bağlaçların altını çizin (Therefore, because, However...) Ana fikre odaklanın, detaylara takılmayın

SORULARI OKURKEN BİLMENİZ GEREKENLER

Paragraf ve Okuma sorularında 2 tip soru türü vardır.

1) Direkt Bilgi soruları: Ne zaman, Kim, Nerede, Hangi vb. Bu sorularda yorum yapılamaz ve direk metinden cevaplar bulunabilir. (bu sorular kaçmaz)

Örnek Soru Kökleri:

• According to the writer/ author,... • According to the passage

• It is stated in the passage that... • It is argued in the passage that... • It is suggested in the passage that • The writer author/ points out that... • The author argues that...

• The writer explains that... • The writer suggests that

• The writer is of the opinion that... • The passage explains that...

• The passage makes the point that... • The point made in the passage is that...

• One essential point made in the passage is that... • The writer makes the point that...

(9)

• It is explained in the passage that... • It is suggested in the passage that... • It is obvious from the passage that... • It is clear from the passage that... • As (it is) pointed out in the passage,... • As (it is) mentioned in the passage,... • As explained in the passage that... • We see in the passage that...

2) Yorum Soruları: Bu sorular sizi uğraştıracak olanlardır. Yorum yaparak

seçeneklerden hangisinin doğru olduğunu soran soru türüdür. (Anlamıyorsanız vakit kaybetmeyin)

Örnek yorum Soru Kökleri:

• One understands from the passage that... • One infers from the passage that...

• One can/ may conclude from the passage that... • One can/may infer from the passage that... • The author concludes that

• From the passage we undewrstand that... • From the passage we learn that...

• We learn from the passege that...

• We can undewrstand from the passage that... • We can infer from the passage that...

• As (it) can be understood from the passage... • As we learn from the passage...

• As we can understand from the passage... • It can be inferred from the passage that... • It is understood from the passage... • The passage implies that

• It is implied in the passage that • It is shown in the passage that..

3) Ana Fikir Soruları: Parçanın en genel cümlesi onun ana fikridir. Ana fikir sorularının genellikle geniş zamanda olduğuna dikkat ediniz ( İp Ucu)

Ana fikir Sorularına Örnekler:

• The passage is mainly concerned with... • The pasage largely deals with...

• The main concern of the passage... • The main subject of the passage... • The main idea of the passage is that... • Tha main point of the message is that... • Tha main argumant of the passage is that... • The passage describes...

• The passage emphasizes...

• The passage gives a general account of... • In this passage, the writer has set out...

Cloze Test soruları

nasıl Çözülür?

(10)

İlk önce bu soru türünün sınavlara neden konulduğunun cevabını öğrenelim. Daha önceki sınavlarda öğrencinin kelimenin doğru halini bilip bilmediği sorulamıyordu. Yani kelimenin sıfat, zarf, fiil ve isim halini sorulamıyordu. Gramerdeki belli başlı yapılar sorulamıyordu. Örneğin, gerund/infinitive, bazı fiillerin özel durumları (help sb to do sth, help sb do sth, help to do sth, help do sth) vb.

• Bu sorularda önemli olan unsur parçanın tamamını anlamak değildir. Boşluğun verildiği cümleyi anlamak yeterlidir. Eğer bize bağlaç soruluyorsa iki ayrı cümleyi de anlamak gerekmektedir.

• Bu sorularda yer alan kelime soruları “this, that, these, those, the, another, other” gibi kalıpların arkasından gelen kelimeler sorulur. Çünkü bu kelimeler bir önceki cümleye gönderme yapar.

• Bazı kelimelerin birbirleriyle sık kullanımı bize sorulabilir. • Sıfat cümleciklerinin daha farklı türleri bize sorulabilir.

• Boşluktan sonra yer alan preposition (ilgeçler)’e dayalı kelime soruları bize sorulabilir. • Phrasal verbs konusunda çeşitli sorular sorulabilir.

• Many/some people think __________ . Others bize sorulabilir. Ancak parça olarak yer aldığı için aradaki cümleler uzun olabilir.

• Not only(just,merely,solely) …….. but also / not only ……. but …….. as well / not only ………. but ……. too / not only ……. but ya da neither ……. nor / either ……. or / both …….. and yapıları sorulabilir. Ancak bu yapıların arasında kullanılan ifadeler uzun olabilir ve bu yüzden cümleleri iyi takip etmek gerekmektedir.

• Bu sorunun bir diğer özelliği çok basit bir ifadeyi bile bize sorabilir ancak karmaşık bir formda sunarak bize sorar.

• Bu soruları rahat bir şekilde cevaplayabilmek için bol bol parça çalışması yapmamız gerekmektedir. Okuduğumuz her cümleyi gramer ve kelime olarak incelemeliyiz. • Aşağıdaki cloze teste bir göz atalım.

Ralph Waldo Emerson (1803- 1882 ) was a sage, not a scientist, but he was more keenly interested in the scientific advances of his day than is commonly realized . One of his early aspirations was to be "a naturalist", and he started his career (21)….. a lecturer- essayist by giving talks on natural science, (22)…… one focused on the chemical composition of water. (23)…….. Emerson went on to make his mark primarily in the areas of literature, religion, philosophy and social reform,* he remained an eager lifelong student of both traditional and contemporary natural and social science. To date, however, this side of Emerson's thought and life (24) …….only a handful of significant scholarly discussions. Emerson's life in science is the best of books (25)…….. this aspect of Emerson that have marked the bicentennial of his birth, and it is one that will endure. (2004 kpds cloze test)

(11)

benzeyen parçalar olduğu için sorulan sorularda aşağı yukarı aynıdır. 21. a) more

b) so c) such

d) as [kariyerine konferansçı olarak başladı] e) only

22. a) describing

b) including [içeren ifadesi arada “on natural science” olmasına rağmen “talks” ifadesini nitelemektedir]

c) considering d) intending e) defining

23. a) although [Seçeneklerde verilen tek iki ayrı cümleyi birbirine bağlayan yapı “-e rağmen] *buradaki virgül iki cümleyi birbirinden ayırmaktadır ve bu bağlaç sadece bağlayabilir.

b) therefore c) so that d) but e) since 24. a) should attract b) is attracting c) will attract

d) has attracted [“to date” şu ana kadar anlamı verir ve present perfect kullanımı

gerektirmektedir. Normalde gramer kitaplarında bu yapıyı göremezsiniz ancak parçalarda görebilirsiniz.]

e)had attracted 25. a) to b) for

c) on [hakkında anlamı veren bir preposition] d) with

e) at

İNGİLİZCE OKUMA VE PARAGRAF SORULARINDA

DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BAĞLAÇLAR

Eğer size verilen paragraf veya cümlede "that is", "in other words", "namely", "that is

to say" bağlaçları kullanılmış ise daha önce verilen cümlenin açıklaması verilmiş demektir. Bu

bağlaçları gördüğünüz zaman önceki cümle ile ilgili soru beklemelisiniz.

Bu bağlaçların yardımı ile sadece paragraf veya okuma soruları değil, ayrıca verilen cümleyi en iyi tamamlayacak cümleyi bulma soruları da çözülebilir. Örneğin eğer bize "That is" gibi bir bağlaçtan önceki cümlenin ne olduğu soruluyorsa soruyu çözmek gayet kolaydır.

Örnek

(12)

a) The murderer was sentenced to death.

b) The murderer was arrested

Bu bağlaçların Türkçe tam karşılıkları şöyledir: That is = yani...

On other words = başka bir değişle Namely = yani

That is to say = diyeceğim o ki, yani

Örnekler:

- The murderer was sentenced to death. That is, he was punnished to be executed. " sentenced to death = punnished to be executed"

- All the newspapers were trying to influence the minister. In other words, they were trying to change his mind.

"influence the minister = "change his mind"

- All the newspapers were trying to influence the minister. Namely, they were trying to change his mind.

"influence the minister = "change his mind"

PARAGRAF TAMAMLAMA SORULARI NASIL

ÇÖZÜLÜR?

Paragraf tamamlama soruları sınavlarda bana göre rahatça puan toplayabileceğiniz

bölümlerden biridir. Asla "benim İngilizce seviyem yeterli değil, ben anlamam" fikirine kapılıp bu soru bölümünü boş bırakmayın.

Aksine biraz dikkat ederek ve seçenekleri eleme yoluna giderek doğru cevapları bulabilirsiniz. Unutmayın ! Sizden tüm paragrafın çevirisini yapmanız beklenmiyor.. yapmanız gereken şey, sizden istenilen boşluğu seçeneklerden hangisinin dolduracağını bulabilmek. Temel okuma tekniklerini edinerek ve seçenekleri eleyerek bu kısımda başarılı olmamanız için hiç bir neden yoktur.

** NOT: KPDS, ÜDS, TOEFL veya sınav hazırlık kurslarına gidiyorsanız mutlaka " OKUMA TEKNİKLERİ" eğitimi verip vermediklerini öğrenin ve bunu nasıl yaptıklarını sorun ***** Paragraf Tamamlama Sorularında ilk önce dikkat etmeniz gerekenler:

(13)

Zaman Uyumu: boşluktan önce ve sonra zaman uyumuna bakmalısınız. This, that, these gibi işaret sıfatlarına dikkat edin

Because, eventhough, but, gibi bağlaçlara dikkat edin

ÖRNEK 1

.... sorularda, boş bırakılan yerlere, parçanın anlam bütünlüğünü sağlamak için getirilebilecek cümleyi bulunuz . (KPDS MAYIS 2003)

In Japan, the brighter economic picture of the first 6 months of 2002 failed to carry over into the second half of the year. ___________. This was no doubt influenced by rising unemployment which is now at a record high.

a) External demand supported Japan's exporters to some degree, but the domestic market was at a low ebb.

b) The year 2003 will doubtless be another difficult year for the Japanese economy c) Recovery looks like being slow

d) This uncertainty gave rise to a cut in interest rates

e) Once global investor confidence returns, equity markets will, in all likelihood, start to perform well again

Çözüm:

İlk önce birinci cümlenin ve ikinci cümlenin zamanlarına bakın (TENSE) , bizden PAST istiyor. Bundan dolayı sadece A ve D seçeneği doğru cevap olabilir. İşte size 5 saniyede 2 Şık ... Sonra This = ? diye düşünün, bize TEKİL AD lazım. O da A Seçeneğinde olduğu için DOĞRU CEVAP A'dır diyoruz.

ÖRNEK 2 (KPDS MAYIS 2003)

A recent survey carried out by the UK lecturers' union shows that almost a quarter of respondents rate their academic freedom as limited, poor or non-existent. ___________. In 30% of cases, that pressure had come from the organization paying for the research. a) Researchers in every sector know that they must get positive results into journals b) Most worrying is the results of this loss of integrity on medical research

c) Some researchers said they had been pressurized to alter results, delay their publication or even bury them

d) The public loss of confidence in science has reached serious proportions and must be faced squarely

e) Those with access to the truth are too often those with most to gain from avoiding it

ÇÖZÜM:

Bu soruyu 10 saniyede çözebilirsiniz.. Sadece fiillerin zamanlarına bakmanız yeterlidir. İlke cümle past, son cümle past, ve tabiki ikinci cümlede past olmalıdır. Seçeneklerde tek past cümle C olduğu için düşünmeden işaretleyin.

BİR CÜMLENİN ANLAMINI BULMA

(14)

Her dilde olduğu gibi İngilizce'de de her bir cümlenin bir ana anlamı vardır ve buna ana fikir denir. Elbette ki cümlelerin içerisinde bulunan farklı yapılar bize olaylar, kişiler, bulunulan yer ve zaman hakkında ek bilgiler verir, ancak her zaman için KİM - NE YAPTI sorusunun cevabı tektir. Yani basitçe tekrar etmek gerekir ise; bir cümlenin bir öznesi ve o öznenin yaptığı bir iş vardır. Önce bunu anlamak gerekir.

Ana fikri bulmak deyince ilk önce aklınıza paragraf soruları veya okuma parçaları gelebilir. Ama ben size burada cümlelerin ana fikirlerini bulmaktan daha çok bahsedeceğim. Çünkü gördüğüm kadarı ile İngilizce öğrenmek için uğraş verenlerin ve sınavlara hazırlananların çoğu cümle bazında sıkıntılar çekmektedir. Ve bu sebepten dolayı da, okuma bölümlerinde başarısız olmaktadır.

Yukarıdia da bahsettiğim gibi karşınızdaki cümle ne kadar uzun ve karmaşık görünürse görünsün, sonuçta basit tek bir anlamı vardır. Ek bilgi veren yapıları ayırt edebilmek için İngilizce gramer eğitiminizi tamamlamanız gerekir.

Örnek:

a) The boy saw the man Basit Özne ve yüklem var. Ana fikir: Çocuk adamı gördü

b) The young boy saw the old man özne ve fiil de birer sıfat var ama temel anlam aynı.

Ana fikir: Çocuk adamı gördü

c) The naughty young boy saw the angry old man özne ve fiil de ikişer sıfat var ama temel anlam aynı.

Ana fikir: Çocuk adamı gördü

d) The naughty young boy saw the angry old man in the room

Cümlede ek olarak yer belirtilmiş ama temel anlam aynı.

Ana fikir: Çocuk adamı gördü

d) The naughty young boy saw the angry old man in the room yesterday

Cümlede ek olarak zaman belirtilmiş ama temel anlam aynı.

Ana fikir: Çocuk adamı gördü

Yukarıdaki basit örneklerde de görülebileceği gibi, bir cümlenin temel anlamı içerisine katılan diğer bilgilere rağmen değişmemektedir. Cümleye içerisine giren sıfatlar, zaman zarfları ve yer tamlamaları bize ek olarak nerede, nezaman, hangi özne hangi nesne gibi bilgiler verirler. Dilerseniz örneğimizi biraz daha karmaşık hale getirelim. Basit bir cümle "CLAUSE" yani YAN

CÜMLELER ile zenginleştirilir.

e) The boy whom I met in class A saw the man whose mother lives next to us

HE HIM

Özne de bulunan ismin sonuna ve nesnenin sonuna birer ADJECTIVE CLAUSE (SIFAT CÜMLECİĞİ/ YAN CÜMLE) getirerek isimler hakkında ek bilgi verilmiş. Ancak temel anlam aynı.

(15)

e) The boy whom I met in class A saw the man whose mother lives next to us in the house where a terrible murder took place several years ago.

(E) örneğindeki cümlenin sonuna uzun bir yer tamlaması ekleyerek yer ve o yerde olan ek bir olay hakkında da NOUN CLAUSE

kullanılarak bilgi verilmiş. Ama temel anlam aynı.

Ana fikir: Çocuk adamı gördü

Örnekler çok daha fazla şekilde artırılabilinir. Cümle içerisine "accidentally gibi bir zarf yerleştirilebilinir veya daha karmaşık görünen gramer yapıları eklenebilir ama unutmayın ki temel anlam hep aynıdır.

1996 KPDS KELİME SORULARI VE

ÇÖZÜMLERİ

1. Among the problems facing bridge engineers, the most serious ones are those of ________ and repair. A) improvement B) reassessment C) determination D) distinction E) maintenance ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soru metninde yer alan mevcut kelimelerden hareket edersek, bazı çağrışımlardan yararlanılabilir. Şöyle ki, soru metnindeki “among the problems..” ve “the most serious ones” bize bazı sorunların olduğunu, verilen boşluktan sonraki “and” bağlacının işlevi ve görevi de düşünülerek (“and” , “but”, “or” gibi bağlaçlar aynı yapı ve özellikteki sözcüklerin

bağlanmasında kullanılır) bu bağlaçtan sonra gelen sözcük “repair” (onarım) sözcüğü olduğu için,

“maintanence” (bakım) sözcüğünü çağrıştırmaktadır.

DOĞRU CEVAP (E)

2. The two major political parties in Britain are currently _______ to extreme and radically different approaches.

A) referred B) obsessed C) committed

(16)

D) implied E) meant

ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soruda boşluktan sonraki edat “to” bir ipucudur. Bu edat ile kullanılan iki eylem “a” ve “c” seçeneklerinde verilmektedir.

“a” seçeneği “-den söz etmek” anlamındadır ve verilen seçenekler fiilin 3. hali olduğundan yapı “passive” dir. “refer” eylemi “passive” yapıda kullanılmamaktadır. “c” seçeneğindeki “be committed to” (kendini bir şeye adamak) bir kalıptır ve bu yapı ya bir isim (N) ya da isim tamlaması (NP) veya ulaç yapı “gerund:Ving” ile kullanılır.

DOĞRU CEVAP (C)

3. It now appears that while US leaders are still willing for the nation to exert itself abroad and give large amounts of foreign assistance, the American public is _____ to go along with these policies.

A) spontaneous B) precarious C) competitive D) reluctant E) deliberate ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soruda verilen bağlaç (while) işimizi çok

kolaylaştırmaktadır. Çünkü bu bağlaç zıt iki duygu ve düşünceyi ya yapı açısından ya da anlam bakımından (ki burada sözcük kullaımları çok önemlidir) birbirine bağlar.

Dolayısıyla “while….still willing…” (hala…istekli iken) tam tersi (isteksiz) “reluctant” “d” seçeneğinde bulunmaktadır.

DOĞRU CEVAP (D)

4. It is _____ surprising that the art of ancient America reaming the most mysterious and the least accessible

A) urgently B) vaguely

(17)

C) indifferently D) elaborately E) hardly

ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soruda boşluktan sonra gelen sözcük “şaşırtıcı” tek başına kullanıldığında beklenilmeyen bir durumu ifade eder.

Bu bağlamda ise “hemen hemen” (hardly) Eski Amerikan sanatının esrarengiz ve en az ulaşılabilir olması hemen hemen şaşırtıcı olmayışını anlatmaktadır. Çünkü “hardly” olumsuz bir sözcük ya da yapı ile kullanıldığında anlam olumlu olur.

DOĞRU CEVAP (E)

5. Bartok was influenced as much by the musical innovations of Debussy and Stravinsky as by East European, _______ Hungarian, folk music.

A) exceedingly B) notably C) appropriately D) vehemently E) adequately ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soruda en son kısımda yer alan ifadeye dikkat etmeliyiz. “…by East European, --- Hungarian….” Doğu Avrupa tarafından ifadesinden sonra gelen virgül özellikle (notably) her hangi bir Doğu Avrupa örneğini istemektedir ki burada “Hungarian” (Macaristan) bir örnek olarak verilmiştir.

DOĞRU CEVAP (B)

6. Due to industrialization and colorization, the nineteenth century _____ the greatest expansion of wealth the world had ever known.

A) brought about B) put off C) held up D) looked E) set off ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

(18)

arasında sebep-sonuç ilişkisini göstermektedir. Tekrar kullanılan sözcüklerde (industrialization and

colonization) yoğunlaşırsak, ikinci cümlede bunların neden (brought about) olacağı (ya da yol açacağı) sonuçların (refahın bütün dünyada büyük ölçüde yaygınlaşması) verildiğini görebiliriz.

DOĞRU CEVAP (A)

7. The two archaeologists have tried hard to read the inscription in old Latin, but I do not think they have ______what it really means.

A) got over B) written off C) taken after D) made out E) brought up ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soruda yer alan amaç ifadesi (infinitive of purpose: ..to read the inscription:yazıtı (kitabeyi) okumak için) den yola çıkarak kitabelerin okunup anlaşılması oldukça zor bir iştir.

Yapı da olumsuz verildiğine göre (I do not think…) “anlamak” anlamındaki “make out” doğru seçenektir.

DOĞRU CEVAP (D)

8. The children of today are healthier and better ______ than those of the past, and far fewer of them die in infancy.

A) disposed of B) fed up C) rounded up D) looked into E) cared for ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soruda sıfatların karşılaştırılmasında kullanılan yapı ile “and” bağlacı işimizi kolaylaştırmaktadır. “and” bağlacı “healthier” ve “better” gibi iki olumlu sıfatı bağlamaktadır.

Dolayısıyla, bu anlamı destekleyici koruma/özen gösterme anlamlarına gelen “care for” en doğrusudur, çünkü karşılaştırılan gruptan bir çoğu ise daha

bebeklikte öldüğü anlaşılmaktadır.

(19)

9. Naturally I will come to you for advice whenever I feel in need of ______. A) them B) one C) some D) none E) another ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soru tiplerinde hemen seçeneklere bakıp bizden istenileni anlamaya çalışalım. Bu sorunun seçeneklerine baktığımızda dört seçenekte sayılabilir, bir seçenekte ise hem sayılabilir hem de sayılamayan isimlerle kullanılan bir durum söz konusudur.

Soru metninde verilen“advice” sözcüğü ipucudur. Bu sözcük sayılamayan bir isimdir. Dolayısıyla ancak “some” ile birlikte kullanılabilir.

DOĞRU CEVAP (C)

10. We’ve had some pretty good directors over the years but Dr. Radcliff is _____ the most capable of them.

A) by far B) over all C) just in D) as much E) too much ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

Bu soruda kullanılan zaman (tense) en büyük ipucudur. Ancak “a” seçeneğindeki “by far” Present Perfect Tense ile kullanılır.

DOĞRU CEVAP (A)

11. The committee showed their wholehearted approval of the designs he submitted, and ______. A) me too B) so did I C) so have I D) so we do E) we also have ÇÖZÜM & AÇIKLAMALAR

(20)

verilen zaman ile uyumlu olan seçenek “B” doğrudur.

DOĞRU CEVAP (B)

KPDS’DE EN ÇOK ÇIKAN KELİMELER

Abandon terk etmek. Vazgeçmek. bırakmak

Abruptly aniden; ani ve nezaketsiz biçimde

Absolute mutlak; tamamen

Absurd saçma. gülünç

Abundant bol. çok

Accomplish başarma, tamamlama

Accord uzlaşma

Accountant muhasebeci

Accurate kesin. doğru. yanlışsız

Accused sanık

Accustomed alışkın. Alışılmış, her zamanki

Achieve başarma. Elde etme

Acknowledgement onay. Kabul etme. Tasdik

Acute keskin (düşünce). Şiddetli; dar açı; çok çabuk tehlikeli bir biçime gelen hastalık

Adapt uyum sağlamak

Adequate yeterli. Uygun. Elverişli

Adjust ayarlamak. Uydurmak. Uymak

Adjustable ayarlanabilir. Uyarlanabilir

Administrate yönetmek. İdare etmek

Admirable takdire değer

Advanced ilerlemiş. İleri

Affable Agreeable. Rahat. Dostça. Anlaşılabilir

Affair olay. mesele. sorun

Affectionate müşfik. sevecen

Affluent Wealthy. varlıklı

Agreeable razı. hoş. iyi

Aid; yardım

Aisle sıralar arası. yol. geçenek

Alliance ittifak

Ally müttefik. dost

Alter Change

Ambiguous müphem. birden fazla anlama gelebilen

Amend düzeltme. değiştirme

Ample gerektiğinden çok. bol

Annual yıllık. yıldönümü

Anticipate tahmin etmek. ve ona göre davranmak

Apparel Clothing. kılık kıyafet

Appetite Desire for food. iştah. arzu

Appreciate takdir etmek

Apprehension Fear; korku. endişe; anlayış. kavrayış

Approach yaklaşım. tarz

Approval tasvip. onay; resmi izin

Argue tartışma. münakaşa. iddia etme

(21)

Argument tartışma; sav. iddia

Article makale; tanımlık; madde-fıkra; eşya-parça

Artisan zanaatçı. esnaf

Ashamed utanmak

Assassinate suikast yapmak

Asset Advantage kıymetli şey. beceri. erdem

Asset servet; değerli nitelik

Astonished hayret etmek. şaşkın olmak. şaşırmak

At once derhal; aynı anda

Attack saldırmak

Attainment Achievement. başarı. elde etmek. marifet

Attempt teşebbüs etmek. denemek

Attract cezbetmek. çekmek

Available elde edilebilir. müsait

Avidity gayret. heves. hırs

Award ödül. Mükâfat

Base temel. esas; askeri üs

Beneficial faydalı

Benefit fayda. yarar

Blame suçlamak

Blink Open and close. gözlerini kırpıştırmak

Bloom çiçek açmak

Blossom çiçek açmak. canlanmak. gelişmek

Blunder gaf. gaf yapmak

Border sınır

Break off kırılıp ayrılmak. ilişiğini kesmek; birdenbire durmak

Breakthrough cepheyi yarıp geçmek; büyük buluş

Briskly Quickly. Energetically canlı ve istenilen tarzda; enerjik

Bruise berelemek. ezmek; bere. ezik

Brush up Review tazelemek

Brutality Cruelty vahşilik

Budget bütçe

Bump vurma. toslama; şiş. tümsek

Burglar (ev. dükkan) soyan hırsız

Bury gömmek. defnetmek; gizlemek. örtmek

Call at uğramak

Call off iptal etmek

Call on ziyaret etmek; talep etmek

Call up telefon Etmek

Candidate aday. namzet

Capable yetenekli. ehliyetli

Captivate büyüleme. esir etme, cezbetmek

Cautious ihtiyatlı. tedbirli

Chance şans. tesadüfen olmak

Charge ücret; itham; hamle; şarj

Charity sadaka; hayırseverlik. hayır kurumu

Cheer neşe. tezahürat

Chemist kimyager; eczacı

Choice seçmek

(22)

Choir koro

Clammy yapış yapış; soğuk nemli

Clarify açıklamak. açıklık getirmek

Clear temizlemek. aklamak. izin vermek

Clerk memur. tezgahtar. sekreter

Cliff uçurum. sarp kayalık

Clog tıkamak. tıkanmak; takunya

Coast kıyı

Coincidence tesadüf

Collar yaka; tasma

Collide çarpışma. çarpma

Combine birleşmek. birleştirmek

Commerce ticaret

Compare mukayese etmek

Compensation bedel. tazminat. telafi

Compete yarışmak; rekabet etmek

Competent Capable ehil. yetenekli. yetkili. -

Competition yarışma. rekabet. sınama

Complaint şikayet etmek

Complete tamamlamak; tamamen

Composed birleşmiş; bestelenmiş; kendine hakim olmak

Compromise uzlaşmak

Conceal gizlemek. saklamak. örtmek

Concurrence Agreement. aynı olan. birlik olma, uyuşma; aynı zamana rastlama

Condense yoğunlaşma; sıvıya dönme; çözeltme

Confidence güven. itimat

Confidence kendine güven

Confidential Secret gizli. sır

Confirm teyit etmek. pekiştirme. onaylama. sürekli. müzmin

Confiscated Seized müsadere etmek. haczetmek; istimlak etmek

Conflict çelişmek

Congratulate tebrik etmek

Conscientious Careful vicdanlı; dikkatli

Consequence netice ; önem

Conserve koruma muhafaza etme

Consider hesaba katmak; göz önünde tutmak; saymak

Consist of müteşekkil olmak. oluşmak

Consistently mütemadiyen. devamlı

Constitute teşkil etmek. tesis etmek; tayin etmek

Constitution anayasa

Contaminate kirletmek; zehirlemek. bozmak

Contented halinden memnun. mutlu

Cooperation işbirliği

Courteous nazik. kibar. saygılı

Coward korkak

Creative yaratıcı

Crime suç. cürüm

Criminal suçla ilgili; suçlu; cezalı

Crooked eğri. çarpık. virajlı. hilekar

Crop mahsul

(23)

Crowd kalabalık

Cruelty zulüm. acımasızlık

Dabble su serpme; amatörce uğraşma

Deadline son teslim tarihi

Decade on yıl

Deception aldatma. hile

Deceptive aldatıcı. yanıltıcı

Dedicate adamak; ithaf etmek

Defeat yenme. bozguna uğratmak

Deficient eksiz yetersiz. noksan

Delicate nazik. hassas. narin

Delight sevinç. zevk. haz,

Denial inkar. yok sayma

Deny inkar etme

Depict göstermek. dile getirmek

Deplore teessüf etmek. üzülmek

Dept borç

Desperate ümitsiz; gözü dünmüş

Despondent ümitsiz. meyus

Determine belirlemek. tespit etmek azimli. kararlı

Detest nefret etmek. tiksinmek

Device alet. aygıt

Devote ..-e adamak

Diluted sulandırılmış. su katılmış

Diminish azaltmak. küçültmek. eksiltmek

Discipline Punish disiplin; cezalandırma

Discourteous nezaketsiz. kaba

Discreet saygılı. dikkatli ve nazik

Discretion basiret. sağduyu. tedbir. ihtiyat

Discuss talk about tartışma. münazara etmek

Disease hastalık

Disgraced Ashamed gözden düşmüş; itibarsız; yüz karası

Disgust iğrenme. tiksinme. midesini bulandırma

Dishonest sahtekar

Disintegrate parçalamak. bölünmek

Disposition eğilim. mizaç. düzen. tertip

Dispute tartışma

Dissolve çözmek. dağıtmak. yok olmak

Distinguish Ayırmak, ayırt etmek, seçkin. ünlü. kendine yer edinmiş

Distrust güvenmemek

Ditch hendek. ark. kanal

Divert başka yöne çevirmek; saptırmak

Divide bölmek. ayırmak

Divulge Reveal ifşa etmek. açığa vurmak

Doubt şüphe. kuşku

Drift sürüklenmek

Drowsy Sleepy uykulu. uyku veren

Duplicate Copy kopyasını yapmak

Dwindle Diminishes. giderek azalmak

(24)

Eagerness şevk. istek. arzu

Edge kenar; avantaj

Efficient verimli. randımanlı

Elevation kaldırma. yükseltme; terfi

Embark (on) gemiye binmek; başlamak

Embarrassment utanma. mahcubiyet

Emerge meydana çıkmak

Emit yaymak. çıkarmak

Employer iş veren

Encouraging teşvik edici. cesaretlendirici

Endearing sevdiren

Enhance değerini. gücünü. güzelliğini arttırma, süslemek, genişletmek

Enlarge büyütmek. genişlemek

Enlighten aydınlatmak

Enthusiastically şevkle. hararetle

Envy kıskanma. gıpta etme

Equivocal Ambiguous iki anlama gelebilen

Espionage casusluk

Essential gerekli

Examine Inspect, tetkik. muayene etmek. sorguya çekmek

Excessive aşırı. haddinden fazla

Exchange karşılıklı değişmek

Excuse mazeret

Exempt bağışık; muaf; hariç tutmak

Exhausted bitmiş. tükenmiş. yorgun

Exhibition sergi

Existence varlık

Exotic Unusual

Expand genişle(t)mek. büyümek

Expedition yolculuk; sefer

Explicit Definite açık. sarih

Explore keşif. inceleme gezisi

Explorer kaşif seyyah

Expose ifşa etmek; ışığa tutmak; korunmasız bırakmak, maruz bırakmak; teşhir etmek;

pozlamak

Exposure ifşa; korunmasızlık; poz

Extensive büyük. derin. kapsamlı

Extremely; oldukça fazla

Fabric kumaş. doku

Fact gerçek. olgu

Faint Indistinct donuk. baygın

Far uzak; çok

Fatigue yorgun. bitkin; yormak

Fearsome dehşetli. korkunç

Feasible yapılabilir. mümkün

Feeble Weak zayıf. kuvvetsiz

Fever ateş. hararet; humma

Firing. Ateşleme; pişirme; işten atma

Fiscal mali

(25)

Flee from Run away kaçmak. firar etmek

Flip fiske atmak; keçileri kaçırmak; hayran olmak; küstah

Float aimlessly Drift. yüzmek. su üstünde kalmak. bir şeyi oluruna bırakmak

Floor zemin

Fluctuate inip çıkmak

Flushed Red kızarmak. utanmak

Foggy Misty, sisli

Fool aldatmak. şaka yapmak. kandırmak

Foolishness aptallık. budalalık

Forecast tahmin etmek

Forestall erken davranıp önlemek

Fortunate şanlı. talihli

Frank açık sözlü. içten. samimi

Frightened korkmuş

Fume pis kokulu gaz. yaymak

Futile boşuna. beyhude

Gain kazanmak. elde etmek

Gash Deep cut derin yara

Germinate Grow çimlenmek. çimlendirmek

Gift hediye; yetenek

Giggle kıkırdamak

Gist Main idea ana fikir

Gleeful neşe dolu

Globe küre

Goods mallar. eşya

Govern yönetmek. idare etmek

Grievance Complaint

Grumbles Complains şikayet. yakınma

Halt mola. durma

Harsh sert. kaba. haşin

Hasten acele etmek. ettirmek

Have faith in inancı olmak

Hazardous tehlikeli. zararlı

Heat ısı. ısıtmak

Hectic Very busy heyecanlı. telaşlı

Hence bu nedenle. bundan dolayı

Herd sürü; ayak takımı

Hesitate tereddüt etmek. çekimsemek

Hide sakla-n-mak

Highway anayol

Hike Walk uzun yürümek; fiyatını artırmak

Hinted Indirectly suggested. ima etmek

Hoax Trick şaka. oyun; hile

Homeless evsiz

Honest samimi. dürüst

Hug kucaklamak. sarılmak

Huge kocaman. büyük

Humorous komik. güldürücü

Hurl Throw, fırlatmak. sav

(26)

Ignore pay no attention to. aldırmamak. bilmezden gelmek

Impartial yansız

Imprecise kesin olmayan. dikkatsiz. özensiz

Impression izlenim. etki

Impromptu Unrehearsed hazırlıksız. doğaçlama

Improve ilerletme. geliştirme

In charged sorumlu. görevli

Inadvertent kasıtsız. elde olmayan

Incline eğilme. aşağı eğilme

Inconsiderate başkalarını düşünmez. düşüncesiz

Incredible inanılmaz

Incurable tedavi edilmez. çaresiz

Indecisive kararsız. kesin olmayan

Indication anlatma. belirti. gösterge

Indifferent kayıtsız. umarsız

Indispensable vazgeçilmez. zorunlu

Indistinct belirsiz. bulanık

Induce kandırmak. ikna etmek

Industrious çalışkan. gayretli

Inert Inactive hareketsiz. uyuşuk. eylemsiz

Inflammable kolay tutuşan. parlayıcı

Influence etki

Initial First ilk. başlangıç

Insignificant Değersiz önemsiz. belirsiz.

Insist ısrar etmek

Insolent Rude küstah. terbiyesiz

Inspire telkin etmek. ilham etmek

Instructive öğretici. eğitici

Insult hakaret etme. hor görme

Intensity güçlülük. yoğunluk

Intention niyet

Interfere müdahale etme. çatışma. engelleme

Interfere with yoluna çıkmak. engellemek. karışmak

Intermittent kesik kesik. aralıklı

Intrepid Yılmaz, korkusuz. cesur

Intricate Complicated karışık. girift

Investigator dedektif. araştırıcı

Investment yatırım. sağlanan gelir

Irrelevant konu dışı. ilgisiz

Irresponsible sorumsuz

Issue konu; yayım-baskı

Item adet. tane; madde; konu-fıkra

Jam sıkıştırmak. kilitlemek. izdiham

Landscape manzara

Lane dar yol; şerit

Law hukuk. kanun

Leading önde olan. kılavuzluk eden

Leak sızıntı. çatlak

Lecture ders. konferans

(27)

Limp topallamak. aksamak

Lingered kolay kolay ayrılmak;

Litter çöp

Locate bulunma. bir yerde yerleşmiş olma

Lofty High yüce. yüksek. azametli

Lonely yalnız. kimsesiz. tenha

Look up to Respect hayran olmak. örnek almak

Luck şans. talih. uğur

Majority çoğunluk

Management idare. yönetim

Manufacture imal etmek

Means yol. yöntem. araç

Meddle Interfere karışmak. burnunu sokmak

Medicine tıp. ilaç

Meditative Thoughtful derin derin düşünen

Melt eri-t-mek. yumuşa-t-mak

Memorize ezberlemek

Mend Repair tamir etmek

Merge Become one birleşmek. içine katmak

Messy dağınık. düzensiz

Mild ılımlı. hafif. ılıman

Misty sisli. bulanık

Misuse suiistimal; yanlış kullanım

Moderate ılımlı

Moist nemli. ıslak

Mold şekil vermek. kalıp

Monster canavar

Mud çamur; iftira

Neglect ihmal etmek

Negligible ihmal edilebilir

Nod onaylamak. başını sallamak

Notify bildirmek. haber vermek

Notorious adı çıkmış. kötü şöhretli

Novelist romancı

Object itiraz etmek

Objection itiraz; sakınca

Obligation mecburiyet

Obscured Hidden, saklı. anlaşılması güç,

Obsess aklına takılmak. fikri sabit yapmak

Obstinate Stubborn. inatçı

Occasion fırsat. vesile. önemli gün. özel olay

Odorless kokusuz

Of his own accord Voluntarily. kendi isteğiyle

On strike grevde

Open-minded Açık fikirli

Opinion fikir

Orchid orkide

Outline ana hat. taslak

Output ürün. verim. çıktı

(28)

Outrageous nefret uyandırıcı. öfkelendirici

Overdue vadesi geçmiş. gecikmiş

Overemphatic fazla vurgulu. çok fazla çarpıcı

Overseas deniz aşırı

Oversimplify aşırı basitleştirme

Overturn Flipped over devirmek. tepe üstü getirmek

Owing to sayesinde; yüzünden dolayı

Pace Speed adım. hız

Pain acı. sızı. ağrı

Pale solgun

Participate iştirak etmek

Partner ortak

Passageway pasaj. geçit

Pay attention to dikkatini vermek

Peculiarity özellik; ...-e özgü olma; tuhaflık

Percent yüzde

Personality şahsiyet

Pessimistic kötümser

Phony sahte. düzmece

Pick up toplama. devşirme

Plentiful bol; bereketli

Plunge dalma. fırlama

Poetic şiirsel

Point of view bakış açısı

Policy politika; davranış biçimi; poliçe

Polish cilalamak. boyamak

Poll oylama. anket

Pollute kirletmek

Postpone ertelemek

Praised övmek

Precaution tedbir. önlem

Precisely tam olarak; kesinlikle

Prediction tahmin

Premium sigorta primi; ödül. prim

Presume varsaymak

Pretense rolüne girme. bahane

Pretext bahane

Prevent engellemek. korumak

Preview ilk gösterim

Previous önceki. sabık

Pride gurur. iftihar

Prior to öncelikli. daha önemli

Private özel; şahsa ait

Prodigious Huge, şaşılacak, müthiş, kocaman

Profilic çok eser veren

Profound derin; bilgili; etkileyici

Promote terfi ettirmek

Promotion terfi

Propose önerme. niyet etme. evlilik teklifi

Prospects başarı şansı

(29)

Prove kanıtlamak; çıkmak

Punctual dakik

Punctuality Being on time

Purify temizlemek. arındırmak. saflaştırmak

Pursue peşine düşmek. izini sürmek, takip

Put off elbisesini çıkartmak

Quarter çeyrek; bölge. semt; askeri kışla

Quartet dörtlü

Raise yukarı kaldırmak; artırmak; çocuk yetiştirmek

Rate oran

Readily Easily kolayca. seve seve

Readily isteyerek. gönülden

Recast yeniden çıkarmak. değiştirmek

Recent yakında olmuş

Recession gerileme. durgunluk. azalma

Reckless aldırışsız. kayıtsız

Reckon hesaplamak. tahmin etmek

Recover iyileşmek. yeniden elde etmek

Recruit üye yapmak; işe almak

Refrain from kendini tutma. sakınma

Refugee mülteci

Refute yalanlamak. çürütmek

Regarded as gibi görülmek. kabul edilmek

Region bölge

Rejection ret

Relent yumuşama. gevşeme. merhamete gelme

Relentless amansız; acımasız. merhametsiz

Reliance geven. itimat

Relief Ferahlama, kurtarma- takviye-; nöbet kişileri

Relieve hafiflemek. rahatlamak

Reluctant isteksiz. tereddütlü

Reluctantly gönülsüzce

Remark söz söyleme; fark etme

Remarkable dikkate. sözü edilmeye değer

Remove çıkarmak. temizlemek. alıp götürmek

Renovation yenileme. tecdit. onarım

Represent temsil etme

Reprimand azar. paylama

Reprove azarlama. paylama

Reputation ün. itibar

Require gerektirmek; istemek

Reservation yer ayırtma; şart; ihtiyat

Resign istifa etmek. ayrılmak

Resignation istifa; kabullenme

Resonance tınlama

Respect saygı. hürmet

Restored onarılmış; iyileşmiş; işine iade edilmiş

Restraint zaptetme. sınırlama. hakim olma

Restriction sınırlama

(30)

Reveal açığa çıkarma; ilhamla bildirme

Revere Loved saymak. saygı göstermek

Revise gözden geçirmek

Revive yeniden canlan-dır-mak

Reward ödül

Ridiculous Absurd. Gildings derecede saçma

Rim Edge kenar

Rival rakip

Rot çürüme. çürük ; zırva

Rub ovma. ovalama

Rugged zor. kaba. yontulmamış. pürüzlü

Rule out Reject

Runaway kaçak

Rush aceleyle koşmak. hücum etmek

Saucer çay. fincan tabağı

Scattered dağınık

Scheme plan. tasarı

Scholarly çok derin. bilgili. bilimsel

Scholarship burs; irfan. ilim

School board okul yönetimi

Scold azarlama. paylama

Scorch yakmak. kavurmak; acı sözlerle incitmek

Scratch tırmalamak. kazımak. kaşınmak

Sealed mühürlü

Seam dikiş yeri. bağlantı yeri

Seed tohum

Seek araştırmak. bulmaya çalışmak

Seize tutmak. yakalamak. zaptetmek

Select; seçmek. ayırım

Selfish bencil

Sensitive duyarlı

Separate ayırmak

Serene sakin; yüce

Severe acı. sert. şiddetli

Shade gölge

Shape şekil

Shareholder hissedar

Shattered mahvolmuş. bitmiş; yorgun

Shield Protect, kalkan; korumak

Shift vardiya; rüzgarın yönünü değiştirmesi

Shipping gemiler; sipariş alıp gönderme

Shout bağırmak

Shrewd Clever, kurnaz. açık göz

Sinful günahkar

Sink dibe batmak

Skillful becerikli

Skip atlamak

Slope eğim

Sly sinsi

(31)

Sneer dudağını bükmek. küçümsemek

Soothe Comforted sakinleştirmek. rahatlatmak

Sophisticated karmaşık. girift,

Spectacle görülecek şey.

Sphere. Globe küre

Spokesperson sözcü

Sporadic Intermittent (düzensiz aralıklarla olan)

Squeeze sıkmak. ezmek

Staff personel. çalışanlar kadrosu; kurmay

Statue heykel

Stature boy-pos; önem; kişilik

Stayed late Lingered. oyalanmak

Steady düzenli. sabit

Stem from -den ileri gelmek. doğmak. çıkmak

Step adım. basamak

Stern sert. müsamahasız

Stiff katı. sert. kıran kırana

Stingy cimri. eli sıkı

Stockholder hissedar

Straighten doğrultmak

Strain kendini zorlamak. gayret göstermek

Stray başıboş. Homeless

Stretch germek. esnetmek

Struggle çabalamak. mücadele etmek

Stubborn inatçı dik başlı

Subsidize Para vermek. desteklemek

Subtle ince. narin; zeka işi

Sufficient yeterli

Summary Özet

Superficial yüzeysel. üstünkörü

Superior daha üstün

Supplementary takviye. ek

Surgeon cerrah. operatör

Surmount üstesinden gelmek. alt etmek. yenmek

Surpass aşmak. üstün olmak

Survive hayatta kalmak; hayatını idame ettirmek

Susceptible to kolay etkilenen. dayanıksız. hassas

Suspicion şüphe. zan

Sustain devam ettirmek. korumak

Swell Grow şişmek. kabarmak; artmak. büyümek

Symptom Sign semptom. belirti

Synopsis Summary özet

Tackle çaresine bakmak; üstesinden gelmek; topu ayağından almak;

Talent yetenek

Tax vergi

Tax-exempt vergiden muaf

Tear (teyr) yırtmak; (tiıyr) gözyaşı

Tempt ayartmak. yoldan çıkartmaya çalışmak

Testimony tanıklık. ifade

(32)

Thoughtful düşünceli

Thrifty tutumlu. idareli

Throng Crowd kalabalık; kalabalık olarak gitmek

Tilted Crooked yatırmak. eğmek, ; meyil

Tiny küçük. ufacık

Top üst. zirve

Torn yırtık

Tower kule

Trace Indication iz. eser ; kopyasını çıkarmak. ipuçlarından olayı çözmek

Trail sürüklemek. gezdirmek; izlemek

Tramped Walked heavily kuvvetli adımla yürümek

Tranquil serene sakin. huzurlu

Transaction iş görme

Treachery ihanet

Treatment muamele. davranış; tedavi

Treatment muamele, davranış; tedavi

Trial deneme; duruşma

Triumph zafer. başarı

Trivial abes; bayağı; cüzi

Trust güvenmek

Tunnel Underground passageway altgeçit

Underestimate az/düşük olarak tahmin etmek

Underground metro; yer altı

Undermine baltalamak. çökertmek. temelini çürütmek

Underrate hafife almak. küçümsemek

Unhesitatingly tereddüt etmeden

Union birlik; sendika

Unique biricik; tek; eşsiz

Unpardonable affedilemez

Unpleasant nahoş ; tatsız

Unrehearsed provasız

Unrestrained denetimsiz. frenlenmemiş. serbest

Unwillingly istemeyerek

Unwillingness isteksizlik

Vacant boş. açık; dalgın

Vague müphem. belirsiz. şüpheli

Vanity Pride, kibir. kendini beğenmiş; abes şey. beyhudelik

Varied değişik. çeşitli; değişken

Vast çok geniş. engin. pek çok

Versatile çok yönlü; elinden birden fazla iş gelen

Vexed Annoyed, bir şeye canı sıkılmak

Victim kurban

Victory Triumph. zafer

Violent sert. şiddetli. zorlu

Vital hayati önemde

Voluntarily gönüllü olarak

Vote oy vermek

Vulnerable Susceptible saldırı veya tenkide açık / maruz olan

Wasteful savurgan. müsrif

(33)

Wealthy zengin; varlıklı

Wheel tekerlek

Whip kamçı; kamçılamak

Wise akıllı. akıllıca. mantıklı

Withdraw çekmek. çekilmek. ayrılmak

Wither Dry up solmak. soldurmak. sindirmek

Witness Şahit

Wrinkle buruşmak. kırışmak

Yield to kazanç. gelir. ürün. meyve vermek; boyun eğmek. teslim olmak

Zinnia zenya çiçeği

NOT:

Bu belge KPDS ve ÜDS gibi yabancı dil sınavlarına hazırlanan

arkadaşlara yardımcı olması açısından çeşitli bilgi kaynaklarından

yararlanılarak

ukant

tarafından hazırlanmıştır. Ücretsiz olarak

kullanma ve kopyalama hakkına sahipsiniz. Umarım verilen bilgiler

işinize yaramıştır.

Başarılar Dilerim…

Referanslar

Benzer Belgeler

Verilen Gönderme Emirleri Hesabı Tübitak Özel Hesaplarına İlişkin Gönderme Emirleri Hesabı.. Farabi

Bizim kelime- lerimiz, bizim düşüncelerimiz, bizim kültürümüz, gönülden kâğıda ahenk- le damlayan bizim mürekkebimiz.. Sorulduğu zaman “Aman benden uzak

[r]

 Kromatografi, biri geniş yüzeyli ve sabit faz, diğeri hareketli olan iki faz arasında analizi yapılacak kimyasal bileşiklerin farklı davranmaları temeline

• İntermedier trofoblastlardan gelişen ve HPL (Human Plasental Laktojen)-HCG sentezleyebilen tümör nedir... Plasental yatak trofoblastik tümörü. • Preeklampsi ve

1- Pistonlu (silindirli) kompresörler : Silindir durumuna göre yatık veya düşey (dikey) tipleri olan bu kompresörlerin elektrik motoru ve yağ kısmı sızdırmaz kapalı

Serbest yazma görevinde öğrenciler, bir konu veya projeyle ilgili yazma konusunda teşvik edilirler, an- cak belirli bir yapıya veya metin türüne bağlı kalmak zorunda

Bu dersin temel amacı, geleceğin öğretmenlerinin ana-babalarla çocuklarının sağlıklı bireysel gelişimi için işbirliği yapmayı ve onları desteklemeyi öğrenmesidir.