• Sonuç bulunamadı

Bu bölümde yıldırma sürecinde yapılması gerekenler, yıldırmayla bireysel başa çıkma yolları ve yıldırmayla örgütsel başa çıkma yolları şeklinde iki alt başlıkta incelenecektir.

1.8.1. Yıldırmayla Bireysel Başa Çıkma Yolları

Yıldırmaya uğrayan bireyler çoğunlukla bu durumla nasıl baş edeceklerini, nasıl davranacağını bilemez bir haldedir. Genellikle bunu çevresiyle paylaşmama yoluna giderek, iç dünyasına çekilmekte ve hatayı kendinde aramaya başlamaktadır. Bir süre sonra ise çaresizlik duygusuna kapılmaktadır. Müdahale gecikir ise yıldırma daha da şiddetlenerek ciddi olumsuz sonuçları beraberinde getirebilmektedir.113

Cemaloğlu (2007), yıldırmayla karşılaşan bireyin nasıl davranması gerektiğini şu şekilde sıralamaktadır:

 Mağdur birey durumu sakin bir şekilde karşılamalıdır.

 Yaşanılan durumun yıldırma olup olmadığı doğru tanımlanmalıdır.

 İlk etapta böyle bir durum yaşanmamış gibi hareket edilmeli, bu duygunun bireyin ruh halini olumsuz etkilemesine izin verilmemelidir.

 Birey kendine acıyarak kurban rolüne girmemelidir.

 Olayların dengeleri ve boyutu iyi tartılmalıdır.

 Yönetimin de bu sürecin içinde olup olmadığı iyi analiz edilmeli, bu süreçteki aktörler iyi gözlemlenmelidir.

 Yıldırma yapan bireylerle birebir konuşulmalı, durum değişmiyor ise içinde bulunulan örgüt toplantılarında sorun anlatılmalıdır.

 Birey dikkate alınmadığını hissediyor ise ortam acilen değiştirilmelidir.

 Bu süreçte birey kendisine telkinlerde bulunarak çalıştığı ortamı güzelleştirmeli veya iş dışı sosyal aktivitelere katılarak içinde bulunduğu kötü durumu fırsata dönüştürmeye çalışmalıdır.114

Yaşanılan yıldırma davranışı karşısında asla pasif kalınmamalıdır. Arpacıoğlu (2003) mağdur bireylerin aktif şekilde hareket ederek eylemlerde bulunması gerektiğini savunarak uygulanması gereken stratejiyi aşağıdaki gibi ortaya koymaktadır.

 Yıldırma uygulayan kişi ile açıkça konuşarak bu davranışlarına son vermesini istemek

113Tınaz, a.g.e., s.65

114Necati Cemaloğlu, “Mobbing“, www.saglikçalisanlarisagligi.org/sunumlar/mobbing_necati.pdf (Erişim

27

 Yaşadığı her durumu yazılı bir şekilde kaydetmek ya da belge altına almak

 Fail kişiyi yetkili birine bildirmek

 Durumu çevresindekilerle paylaşmak

 İhtiyaç duyuluyor ise psikolojik destek almak

 Eğer yıldırma baş edilemeyecek boyuta gelmiş ise işten ayrılmak115

Davenport, Schwartz ve Eliott’un (2003) yıldırma ile bireysel olarak başa çıkmada bulduğu yöntemler aşağıdaki gibi sıralanmaktadır:

 Yaşanan duygu durumlarını doğru bir şekilde yaşayabilmek. Bu gibi olaylar karşısında üzüntü duymak ve strese girmek normaldir. Farkındalıkla yaşanmalı, kesinlikle ümitsizliğe kapılmamalıdır.

 Kendini sosyal çevresinden soyutlamamak. Bu davranış tarzı

yıldırmanın neden olduğu olumsuz süreci uzatmaktan başka şeye yaramaz. İnsanlarla bir araya gelerek fikirlerine danışılabilir, uzman bir kişiden yardım alınabilir.

 Özgüveni koruyabilmek. Kişi yıldırma durumunda en başta kendine olan güven duygusunu kaybeder. Buna izin verilmemeli ve yıldırma karşısında güçlü durulmalıdır.

 Kişisel ve mesleki yönden kendini geliştirmek. Bu şekilde öz saygı ve özgüven artacaktır.

 İş dışı sosyal aktivitelere katılmak. Stresin azaltılmasında etkilidir.

 Örgütü dışarıdan gözlemlemek. Süreci algılamak böylelikle daha kolay olabilir.

 Örgüt içerisinde destek istemek. Durumunu açıklayarak yıldırmanın farkına varılması sağlanmalıdır. Örgütün çözüm sunması beklenir. Büyük örgütlerde İnsan Kaynakları’na başvurulabilir.

 Hukuksal olarak hakkını aramak. Bu yola başvurmadan önce elde durumu kanıtlayabilecek bulguların olması gerektiği unutulmamalıdır.116

1.8.2. Yıldırmayla Örgütsel Başa Çıkma Yolları

Yıldırma her örgütte ortaya çıkabilecek bir durumdur. Ortaya çıktığında ise çözüme kavuşturulması gereken önemli bir sorundur. Eğer önlem alınmaz ya da problemler nihayetlendirilmez ise sorun daha da büyüyüp yayılacaktır.

115Gülcan Arpacıoğlu, “Mobbing – İşyerinde Zorbalık“, 2003, htpp://www. insankaynaklari.com/CN/

ContentBody.asp?BodyID=2384vessp=2 (Erişim tarihi 02.05.2015)

116

28

Davenport, Schwartz ve Eliott (2003) örgütlere yıldırma ile başa çıkmada on iki ilke önermiştir. Bunlar:

 Örgütler, hedef ve misyonlarını net olarak belirlemelidir. Bütün çalışanlara eşit mesafede olan bir tutum sergilemelidir.

 İş tanımları ve sorumluluklar doğru bir şekilde tanımlanmış olmalıdır.

 Örgütün yapısındaki raporlama düzeyleri açıkça tanımlanmış

olmalıdır.

 Örgütün çalışanlarla ilgili belirlediği politikalar yasal, kapsamlı olmalı, ahlaki değerleri içermelidir.

 Örgütün disiplin sistemi doğru işletilmelidir.

 Çalışanlar da örgütün misyon ve vizyonunu benimsemiş olmalı, bu konuda gerekli eğitimler verilmelidir. Yıldırma davranışını doğru tespit edebilmeleri için bilgilendirilmelidirler.

 Çalışanların işe alımlarında duygusal zekası yüksek, sorunlarla başa çıkabilecek nitelikte bireyler tercih edilmelidir.

 Personel insan ilişkileri konusunda da eğitilmelidir.

 Örgüt iyi işletilmeli, ortaya konan her fikre ve düşünceye gereken önem verilmelidir.

 Örgüt belirlenen hedeflere ulaşmada çalışanların katılımına hassasiyet göstermelidir.

 Çatışmalar doğru yönetilerek sorunlar çözüme kavuşturulmalıdır. Böylelikle bir çok yıldırma davranışının önüne geçilerek büyümesi engellenebilmelidir.

 Örgüt içinde personelin yardım ve destek alabileceği birimler olmalıdır.117

Yıldırma karşısında doğru seçilen stratejilerle örgüt içindeki sorunların önüne

geçilebilmekte, ortaya çıkan sorunlar ise olması gereken biçimde

sonlandırılabilmektedir. Tutar’a (2004) göre yıldırma davranışları örgütlerde entropiye (çürüme) yol açmaktadır. Örgütü yok olmaktan kurtarmanın en önemli yolu ‘açık yönetim’ uygulamasıdır. Bir örgütün yönetim tarzının açık, anlaşılır olması o örgütün donanımlı ve güçlü olduğunu göstermektedir. Bireyleri karar mekanızmasına katan, onlara değer veren, düşüncelerini önemseyen, personelinin ruh haline önem veren, sorunlara çözüm sunabilen örgütler her zaman karlı çıkmaktadırlar. 118 117 Davenport, a.g.e. s.16 118 Tutar, a.g.e., s.158

29

Benzer Belgeler