• Sonuç bulunamadı

Behşemiyye ile Hüseyniyye Ekolleri Arasındaki Görüş Ayrılıkları ∗ Mehmet Fatih ÖZEROL ∗∗

12. Yeniden Yaratma

İki ekol arasında zikredilmesi gereken bir başka farklılık ise, yeniden yaratma (i‘âde) üzerinedir. İki ekolün teklifin son bulduğu kıyameti (daha teknik ifadesiyle fenâ kavramına) bakışlarındaki farklılık, yeniden yaratmanın mahiyeti ــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــ

56 İki ekol arasındaki “aslah” konusu hakkındaki farklı mülahazalar için bk. Koloğlu, “Son Dönem Mutezilesi’nde Aslah: Hüseyniyye Ekolünün Dünyevî Aslah Konusuna Yaklaşımı”, İslâm Araştırmaları Dergisi, c. 39, sayı 2 (2018), 7-27. Aslahın Allah Teâla üzerine vâcip olduğuna dair görüş Bağdat ekolüne mensup kelâmcıların tümü tarafından benimsenmiş değildir. Ekolün kurucusu Bişr b. Mu‘temir ve Dırâr b.

Amr aslahın vücûbiyeti konusunda farklı düşünürler. Allah Teâlâ’nın insanlar için en iyi şeyi yaratmasının vâcib değil, O’nun insanlara lütfu olduğunu düşünürler. Bu nedenle Kâdî Abdülcebbâr onları “ashâbü’l-lütuf” olarak isimlendirir. Bk. Kâdî Abdülcebbâr, Muğnî: el-Lutf (nşr. Ebü’l-Alâ Afîfî), Matbaatü Dârü’l-kütübi’l-Mısrıyye, 1962, XIII, 192; Mânkdîm, Ta‘lîk, s. 520; Aytepe, “Aslah Teorisi”, s. 94.

57 Kâdî Abdülcebbâr, Muğnî: en-Nübüvvat ve’l-mu’cizat (nşr. Mahmûd Muhammed Kasım), Kahire: Darü’l-Mısriyye, 1965, XV, 217-221, 242-243; Ayrıca bk. Orhan Şener Koloğlu, “İbn Melâhimî”, DİA, Ek 1, 616-619.

58 Takiyüddîn en-Necrânî, Kâmil, s. 354. Kerâmet konusunda iki ekol arasındaki ayrışma hakkında detaylı bilgi için bk. Kevser Bektaş, Mutezile Kelâmında Keramet, s. 230-233.

hakkındaki görüşlerine de yansımıştır. “Fenâ” kavramı, teklîfin sonlandırılmasının ne şekilde olacağı konusundaki tartışmaları ifade etmektedir. Bu hususta iki temel görüş ileri sürülmüştür: i) Teklîf, âlemin yok oluşuyla sona erer. Âlem, varlık sıfatından çıkar ve mutlak yokluğa (‘adem-i mahz) karışır; ii) Teklîf, varlığın cüzlerine parçalanmasıyla sona erer. Bu cüzlerin ise yokluğa karışması gerekmeyip, onlar vücûd sıfatını taşımaya devam ederler.59 İleri sürülen bu görüşlerin ilkine, varlığı yok etmeyi öngördüğünden dolayı “i‘dâm” görüşü; ikincisine ise varlığın cüzlerine ayrılmasını öngördüğü için “tefrîk” görüşü denilmektedir. Behşemiyye’nin konu hakkındaki görüşü “i‘dâm” iken; Hüseyniyye’nin aynı konudaki görüşü ise

“tefrîk”tir.60 Behşemîler fenâyı bütün varlıkların yokluğa dönmesi olarak algıladıklarından, yeniden yaratmanın da tekrar yokluktan olacağını ileri sürmüşlerdir.61 Buna karşın Hüseynîler, ma‘dûmun şeyiyyetini kabul etmedikleri için buna uygun olarak, yokluğun varlıklar arasındaki tüm farkları kaldıracağını dolayısıyla yeniden yaratılan varlığın ilk defa yaratılan gibi olmayacağını ileri sürerler.62 Bu sebeple fenânın yokluğa karışmak değil de, parçalara ayrılmak olduğunu, yeniden yaratmanın da bu ayrılmış (tefrik) parçaların tekrar bir araya getirilmesi (cem‘) olduğunu söylemişlerdir.63

Sonuç

Bu makalemizde Behşemiyye ve bu ekolden kopan Hüseyniyye’nin benimsedikleri metodolojisi doğrultusunda ortaya koydukları görüş farklılıklardan bir kısmı üzerinde çalışma yapılmıştır. İslâm kelâmının oluşumunda büyük katkısı olan Mutezilî çizgi ortaya çıkışından itibaren sürekli bir değişim yaşamıştır. Temel olarak Bağdat ekolü ve Basra ekolü olarak ayrışan Mu‘tezile kelâmcıları zaman içerisinde ayrıntılarda farklı yaklaşımlar sergileyerek kelâm ilminin gelişimine katkı ــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــ

59 Muhakkık el-Hillî, el-Meslek fî usûli’d-dîn (nşr. Rıza Üstâdî), Meşhed: Mecma‘u’l-Buhûsi’l-İslâmiyye, 1424 h., 3. bs. s. 132.

60 Orhan Şener Koloğlu, “Fenâ: Son Dönem Mutezilesinde Teklifin Sonlandırılması Üzerine Tartışmalar”, Uludağ Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Dergisi, c. 18, sy. 1 (2009), 425-471.

61 Behşemîler, varlıkların cevher ve arazlardan meydana geldiği düşüncesini temel alarak “kudret” kavramını çerçevesinde konuyu değerlendirir. Buna göre; “Bir şeye kâdir olanın onun zıttına da kâdir olması gerekir.

Allah, cevherin varlığı üzerine kâdir olduğuna göre, onun zıttı olan fenâya da kâdir olması gerekir”. Bk. İbn Metteveyh; et-Tezkire fî ahkâmi’l-cevâhir ve’l-a‘râz (nşr. Sami N. Lutf - Faysal B. Avn), Kahire: Dârü’s-Sakafe, 1975, s. 210; Kâdî Abdülcebbâr, Muğnî: et-Teklîf (nşr. M. Ali en-Neccâr - Abdülhalîm en-Neccâr), Kahire; ed-Dârü’l-Mısriyye li’t-Te’lîf ve’t-Terceme, 1965, XI, 433; Mecmû‘, II, 287.

62 İbnü’l-Melâhimî, Fâik, s. 443-444; Necrânî, Kâmil, s. 395-396.

63 Orhan Şener Koloğlu, “Mutezile Kelâmında Yeniden Yaratma (i‘âde)”, Usûl: İslâmî Araştırmalar, c. 9, sayı 1 (2008), 7-40; ayrıca bk. Schmidtke, The Theology, s. 216-217.

sağlamışlardır. Basra ekolünün temsilcisi konumundaki Behşemiyye’den metodolojik anlamda ayrışan Hüseyniyye bunun güzel bir örneğidir.

Ancak şunu belirtmek gerekir ki Ebü’l-Hüseyin el-Basrî ve onu takip eden başta İbnü’l-Melâhimî olmak üzere Hüseynîler, farklı birtakım görüş ortaya koyarken itizâl düşüncenin ilkelerinden sapmamışlardır. Ortaya konulan görüşlerde farklılık olsa da gerçekleştirilmek istenen yine Mu‘tezile’nin temel beş ilkesidir.

Esasta bir reddediş yoktur. Sadece o zamana kadar yapılan Behşemî açıklamaların yetersizliğinin tespiti ve bu eksikliğin giderilmesi amaçlanmıştır. Özellikle felsefecilerin düşüncelerinden faydalanarak onların ortaya koyduğu argümanları ve kavramları da kullanarak kelâmî problemlere çözüm üretilmek istenmiştir. Amaç yine aynı olup Allah Teâlâ’nın âlemi yokluktan yaratan yegâne varlık olduğunu ortaya koymaktır. Farklılık uygulanan metod ve metotta kullanılan kavramlardadır.

Felsefe cenahından gelen itirazların etkisiyle temel Mu‘tezile kelâmının ortaya koyduğu çizgiyi kaybetmeksizin yeni birtakım yorumlar ile mevcut düşüncenin boşlukları ve zayıf yönleri daha da sağlamlaştırılmıştır.

Ezcümle Hüseyniyye ekolünün kurucusu olan Ebü’l-Hüseyin el-Basrî ve bu ekolün sistemleşmesini sağlayan İbnü’l-Melâhimî, ortaya koydukları eser ve düşünceler ile kelâm tarihinde yerlerini almışlardır. Ebü’l-Hüseyin el-Basrî, felsefecilerin ortaya koyduğu düşünceleri kelâmî meselelerin değerlendirilmesi esnasında kullanmış ve bu husustaki tepkilere rağmen diğer bilgi kaynaklarını alıp sistemine dâhil etmiştir. Bunu yaparken İslâm’ın getirdiği temel ilkelerden de taviz vermemiştir. Hüseyniyye ekolüne mensup kelâmcılar, İslâm düşüncesinin Allah-âlem ilişkisini izahında benimsediği yoktan yaratma yani hudûs anlayışını geliştirdikleri ahvâl metodu ile açıklama yoluna gitmişlerdir. Ayrıca tevhid ilkesi bağlamında Allah Teâlâ’nın sıfatlarını ahkâm görüşü ile tanımlayarak kelâm ilmine yeni ve özgün yaklaşımlar kazandırmıştır.

Kaynakça

Alper, Hülya. “Mâtürîdî’nin Mutezile Eleştirisi: Tanrı En İyiyi Yaratmak Zorunda Mıdır?”, Kelam Araştırmaları Dergisi, c. 11, sy.1 (2013), 17-36.

Aytepe, Mahsum. “Mu’tezile’nin Aslah Teorisi ve Basra Mu’tezile’sinin Aslah Anlayışının Tahlili”, Yakın Doğu Üniversitesi İslam Tetkikleri Merkezi Dergisi, c. 5, Sayı 1 (2019), 85-104.

Bağdâdî, Abdülkâhir b. Tâhir b. Muhammed. el-Fark beyne’l-fırak (nşr.

Muhammed Muhyiddin Abdülhamid), Beyrût: el-Mektebetü’l-asriyye, 1995.

Bektaş, Kevser. Mutezile Kelâmında Keramet (yüksek lisans tezi), Bursa:

Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2017.

Biçer, Ramazan. “Şahhâm”, DİA, XXXVIII, 270.

Cüşemî, Ebû Sa’d Muhsin b. Muhammed el-Hâkim. Şerhu’l-Uyûn (nşr. Fuad Seyyid, Fazlü’l-İ‘tizâl ve Tabakâtü’l-Mu‘tezile içinde), Tunus: ed-Dâru’t-Tunisiyye li’n-neşr, 1974.

Cüveynî, İmamü’l-Harameyn Ebü’l-Me‘âlî Abdülmelik. eş-Şâmil fî usûli’d-din (nşr. Ali Sâmî en-Neşşâr, Faysal Büdeyr Avn – Süheyr Muhammed Muhtâr), İskenderiye: Münşe‘âtü’l-Ma‘ârif, 1969.

Eş’arî, Ebü’l-Hasan Ali b. İsmail. Makâlâtü’l-İslâmiyyîn ve’htilâfü’l-musallîn (nşr. Muhyiddin Abdülhamîd), I-II, Beyrût: el-Mektebetü’l-asriyye, 1990.

Frank Richard MacDonough. “Al-Ma‘dûm wal-Mawjûd: The Non-Existent, the Existent, and the Possible in the Teaching of Abû Hâshim and his Follawers”, Mélanges İnstitut Dominicain d’Études Oritales (MIDEO), 14 (2000), 185-210.

Frank, Richard MacDonough. “Ma‘dûm ve Mevcud: Ebû Hâşim ve Taraftarlarının Öğretisinde Yokluk, Mevcut ve Mümkün” (çv. Aydın Özdemir), Din Felsefesi Açısından Mutezile Gelen-Ek-i Klâsik ve Çağdaş Metinler Seçkisi I (der. Recep Alpyağıl), İstanbul: İz Yayıncılık, 2014, 737-756.

Gimaret, Daniel. “Abu’l-Hosayn al-Basrî”, Encylopaedia Iranica, I, 1985, 322-324.

Hımmâsî, Sedîdüddîn Mahmûd b. Ali el-Hasan. el-Munkız mine’t-taklîd, I-II, Kum: Müessesetü’n-neşri’l-İslâmî, 1412.

Hillî, Muhakkık. Necmüddîn Ebû’l-Kâsım Cafer b. Hasan b. Said. el-Meslek fî usûli’d-dîn (nşr. Rıza Üstâdî), Meşhed: Mecma‘u’l-Buhûsi’l-İslâmiyye, 1424 h. , 3. bs.

İbnü’l-Melâhimî, Rüknüddîn Mahmûd b. Muhammed el-Hârezmî. Kitâbü’l-fâik fî usûli’d-dîn (nşr. Wilferd Madelung – Martin McDermont), Tahran: Iranian Institute of Philosophy – Institüte of Islamic Studies, Free University of Berlin, 2007.

İbnü’l-Melâhimî, Rüknüddîn Mahmûd b. Muhammed Hârezmî. el-Mu‘temed fî usuli’d-dîn (nşr. Wilferd Madelung – Martin McDermott), London: Al-Hoda, 1991.

İbnü’l-Melâhimî, Rüknüddîn Mahmûd b. Muhammed el-Hârezmî.

Tuhfetü’l-mütekellimîn fi’r-redd ale’l-felâsife (nşr. Hassan Ansari – Wilferd Madelung), Tahran: Iranian Institute of Philosophy – Berlin: Institute of Islamic Studies Free University of Berlin, 2008.

İbn Metteveyh, Ebû Muhammed el-Hasan b. Ahmed. Kitâbü’l-mecmû‘ fi’l-muhît bi't-teklif I (Kâdî Abdülcebbâr'a izafetle nşr. J. J. Houben), Beyrut: el-Matba‘atü'l-Katûlikiyye, 1965.

İbn Metteveyh, Ebû Muhammed el-Hasan b. Ahmed. et-Tezkire fî ahkâmi’l-cevâhir ve’l-a‘râz (nşr. Sami N. Lutf & Faysal B. Avn), Kahire, Dârü’s-Sakafe, 1975.

İbnü’l-Murtazâ, Ahmed b. Yahyâ. Tabakâtü’l-Mu‘tezile (nşr. Susanna Diwald Wilzer), Beyrut: Imprimerie Catholique, 1961.

İbnü’l-Murtazâ, Ahmed b. Yahyâ. el-Münye ve’l-emel fî şerhi’l-Milel ve’n-nihal (nşr. M. Cevâd Meşkûr), Beyrut: Dârü’l-fikr, 1979.

İlhan, Avni. “Ebû Hâşim el-Cübbâî”, DİA, X, 146-147.

İlhan, Avni. “Aslah”, DİA, III, 495-496.

Kâdî Abdülcebbâr, Ebü’l-Hasan Abdülcebbâr b. Ahmed Hemedânî. Muğnî fî ebvâbi't-tevhîd ve'l-adl, V, Fırâku gayrü’l-İslâmiyye (nşr. Mahmud M. el-Hudayrî), Kahire: ed-Dârü’l-Mısriyye li’t-te’lif ve’t-terceme, ts.

Kâdî Abdülcebbâr, Ebü’l-Hasan Abdülcebbâr b. Ahmed Hemedânî. el-Muğnî, VIII, el-Mahlûk (nşr. Tevfîk et-Tavîl – Sâid Zâyid), Kahire: el-Müessesetü’l-Mısriyyetü’l-âmme li’t-te’lif ve’t-terceme ve’t-tıbâa ve’n-neşr, ts.

Kâdî Abdülcebbâr, Ebü’l-Hasan Abdülcebbâr b. Ahmed Hemedânî. el-Muğnî, XI, et-Teklîf (nşr. M. Ali en-Neccâr & Abdülhalîm en-Neccâr), Kahire; ed-Dârü’lMısriyye li’t-Te’lîf ve’t-Terceme, 1965.

Kâdî Abdülcebbâr, Ebü’l-Hasan Abdülcebbâr b. Ahmed Hemedânî. el-Muğnî, XIII, el-Lutf (nşr. Ebü’l-Alâ Afîfî), Matbaatü Dârü’l-kütübi’l-Mısrıyye, 1962.

Kâdî Abdülcebbâr, Ebü’l-Hasan Abdülcebbâr b. Ahmed Hemedânî. el-Muğnî, XV, en-Nübüvvat ve’l-mu’cizat, (nşr. Mahmûd Muhammed Kasım), Kahire:

Darü’l-Mısriyye, 1965.

Kaya, Veysel. İbn Sînâ’nın Kelâma Etkisi, İstanbul: Otto Yayıncılık, 2015.

Koca, Muhammed Ali. Müteahhirûn Dönemi Eş‘ariyye Kelâmında Ma‘dûmun Şeyiyyeti ve Mâhiyetlerin Yaratılmışlığı Problemi (Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), İstanbul: Marmara Üni. Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2013.

Koloğlu, Orhan Şener. Mutezile’nin Felsefe Eleştirisi: Harezmli Mutezilî İbnü’l-Melâhimî’nin Felsefeye Reddiyesi, Bursa: Emin Yayınları, 2010.

Koloğlu, Orhan Şener. Cübbâîler’in Kelâm Sistemi, İstanbul: İSAM Yayınları, 2011.

Koloğlu, Orhan Şener. “Behşemiyye-İhşidiyye Çekişmesi: Kısa bir Tarihsel İnceleme”, Uludağ Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi, c. 18, s. 1, 285-298.

Koloğlu, Orhan Şener. “İbnü’l-Melâhimî”, DİA, Ek 1, 616-617.

Koloğlu, Orhan Şener. “Son Dönem Mutezilesi’nde Aslah: Hüseyniyye Ekolünün Dünyevî Aslah Konusuna Yaklaşımı”, İslâm Araştırmaları Dergisi, c. 39, sy.

2 (2018), 7-27.

Koloğlu, Orhan Şener. “Fenâ: Son Dönem Mutezilesinde Teklifin Sonlandırılması Üzerine Tartışmalar”, Uludağ Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Dergisi, c.

18, sy. 1 (2009), 425-471.

Koloğlu, Orhan Şener. “Mutezile Kelâmında Yeniden Yaratma (İ‘âde)”, Usûl: İslâmî Araştırmalar, c. 9, sy. 1 (2008), 7-40.

Madelung, Wilferd. “Abû’l-Husayn al-Basrî’s Proof for the Existence of God”, Arabic Theology, Arabic Philosophy, from the Many to the One: Essays in Celebration of Richard M. Frank (ed. James E. Montgomery), Leuven: Peeters, 2006, 273-280.

Madelung, Wilferd. “Ebü’l-Hüseyin Basrî’nin Tanrı'nın Varlığıyla İlgili Delili” (çev. Veysel Kaya), Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, c. 19, sayı 1 (2010), 333-340.

Mânkdîm Şeşdîv, Ahmed b. Hüseyin b. Ebî Hâşim el-Hüseynî. Ta‘lik alâ şerhi’l-usûli’l-hamse (Şerhu’l-usûli’l-hamse adıyla Kâdî Abdülcebbâr’a izafetle nşr.

Abdülkerim Osmân) Kahire: Mektebetü’l-Vehbe, 1965.

Necrânî, Takiyyüddîn Muhtâr b. Muhammed. el-Kâmil fi’l-istiksâ belaganâ min kelâmi’l-kudemâ (nşr. Seyyid M. eş-Şâhid), Kahire: Vizâretü’l-Evkâf, 1999.

Neşşâr Ali Sâmî. Neş’etü’l-fikri’l-felsefî fi’l-İslâm, Kahire: Dârü’s-selâm, 1977.

Ormsby Eric L.. İslam Düşüncesinde "İlahi Adalet" (Teodise) Sorunu: Gazali'nin

“Mümkün Dünyaların En İyisi” İfadesi Üzerine Bir Tartışma (çev. Metin Özdemir), Ankara: Kitabiyat, 2001.

Özerol, Mehmet Fatih. Mu‘tezile’de Tevhid, Bursa: Emin Yayınları, 2019.

Râzî, Fahruddîn Muhammed b. Ömer. er-Riyâzu’l-mûnika fî ârâi ehli’l-ilm (nşr. Es‘ad Cum‘a), Tunus: Merkezü’n-neşri’l-câmiî – Külliyetü’l-âdâb ve’l-ulûmi’l-insâniyye bi’l-Kayrevân, 2004.

Râzî, Fahruddîn Muhammed b. Ömer. Muhassalü efkâri’l-mütekaddimîn ve’l-müte‘ahhirîn mine’l-‘ulemâ’ ve’l-hükemâ’ ve’l-mütekellimîn (nşr. Tâhâ Abdürraûf Sa’d), Kahire: Mektebetü’l-Külliyati’l Ezheriyye, ts.

Râzî, Fahruddîn Muhammed b. Ömer. İ‘tikâdâtü fıraki’l-müslimîn ve’l-müşrikîn, nşr. Ali Sâmi en-Neşşâr, Beyrut: Dârü’l-Kütübi’lİlmiyye, 1982.

Şâhid, Muhammed. “Mukaddimetü’t-tahkîk”, Takiyüddîn en-Necrânî, (el-Kâmil fi’l-istiksâ fî-mâ beleğanâ min kelâmi’l-kudemâ içinde), Kâhire: Vizâretü’l-Evkâf, 1999.

Schmidtke, Sabine. The Theology of al-‘Allame al-Hillî, Berlin, Klaus Schwarz Verlag, 1991.

Şehristânî, Ebü’l-Feth Muhammed b. Abdülkerîm. el-Milel ve’n-Nihâl (nşr.

Muhammed Seyyid Kîlânî), I-II, Beyrut: Dâru’l-Ma‘rife, 1975.

Şeyh Müfîd, Ebû Abdillah Muhammed b. Muhammed b. en-Nu‘man el-Harisî el-Ukberî. Evâilü’l-makâlât fi’l-mezâhib ve’l-muhtârât (nşr. Mehdî Muhakkık), Tahran: Tehran University Press, 1993.

Watt, W. Montgomery. İslâm Düşüncesinin Teşekkül Devri (çev. Ethem Ruhi Fığlalı), Ankara: Umran Yayınları, 1981.

Watt, W. Montgomery. “Aslah”, The Encyclopaedia of Islam, 2nd ed., I, 713.

[ Sa y fa / P a ge s 1 4 4 – 1 6 3 ]

https://doi.org/10.5281/zenodo.3714216 https://dergipark.org.tr/tr/pub/kilitbahir

ةدیصﻗ "

ریﺴﻷا ِّمأ

"

ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ (ﺔّ�ّنﻓ ﺔّ�عوﻀوﻤ ﺔﺴارد)

M. Rami AWWAD*

Ebû Firas el-Hamdânî’nin “Esirin Annesi” Adlı Kasidesi (Şiir Sanatı Çalışması ) Öz

Hicrî IV. yüzyıl, Arap düşünce ve edebiyatının İslâm medeniyeti bünyesindeki parlak dönemi olarak bilinmektedir. Nitekim Hicrî IV. yüzyıl, birçok alanda ilim adamı ve edebiyatçı yetişmiş ve insanlık için bugün bile göz ardı edilemeyecek büyük bir düşünce ve ilim mirası bırakmışlardır.

Hamdanoğullarının emiri ve süvarisi Ebû Firas el-Hamdânî, bu dönemin en önemli şairlerinden biridir.

el-Hamdânî, şiirinin güzelliği ve üslûbunun eşsizliği yanında farklı hayat hikayesiyle de tanınmaktadır.

Bu makalede Ebû Firas el-Hamdânî’ye ait “Esirin annesi” başlıklı vicdan şiirine ışık tutulurken şairin edebî yönleri de gün yüzüne çıkarılmaya çalışılacaktır. Söz konusu şiir, Ebû Firas el-Hamdânî’nin esir düştüğü Roma hapishanesinde henüz tutuklu bulunduğu sıralarda annesinin vefat ettiği haberini alması üzerine kaleme aldığı mersiyedir. Bu çalışma, şaire ait mersiyede yer alan düşünce, ahenk ve sanat inceliklerini ortaya koymaya çalışmaktadır.

Anahtar Kelimeler: Ebu Firas el-Hamdânî, Esirin Annesi, Mersiye şiiri, Arap edebiyatı.

The Poem (Umm Al-Asir) by Abu Firas Al-Hamdani (An Objective Technical Study) Abstract

The fourth century AH was known for the flourishing of Arab thought and literature in the embrace of Islamic civilization. Scientists and writers in various sciences have succeeded in leaving the human heritage a great intellectual and scientific heritage that cannot be ignored to this day, and Abu Firas al-Hamdani is one of the most important of all. With his unique autobiography, he was also known for the beauty of his poet and the excellence of his style.

In order to highlight the high literary value of this poet, we highlight in the following an important and emotional poem of the aforementioned poet, which is the poem “The Mother of the captive”

our poet mourned hıs mother after the news of her death reached him, When he was far from her. The research aims to highlight the aesthetics of this text Intellectual, rhythmic and artistic

Keywords: Abu Firas Al-Hamdani, Mother of the captive, elegiac poetry, Arabic literature.

ــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــ

* Dr. Öğretim Üyesi, Uşak Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, Arap Dili ve Belagati Anabilim Dalı, mahammed.rami@usak.edu.tr, orcid.org/0000-0002-5660-9857, Research Article/Araştırma Makalesi, Received/Geliş Tarihi: 20.12.2019, Accepted/Kabul Tarihi: 25.02.2020, Published/Yayım Tarihi: 18.03.2020.

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|145

ارﺎـــــــــــــــــــــــمِﻬﻨا ُرـــــــــــــــــــــــمﻬنَﺘ ِتارِ ـــــــــــــــــــــــبَﻌﻟا ِعدَ M. Faruk Toprak, “Arap Şiirinde Rumiyyat” Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, Ankara, 1999, C. 39, sayı (1-2).

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|147

ِتُﺨَو ٍكِﻠَمِ� ُرﻌّشﻟا َئِدُﺒ :ُلوُﻘَ� ُبﺤﺎ ﱠصﻟا َنﺎ�َو))

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|149

ّﻤُﻷ ِنﺒﻻا ُءﺎﺜِر ُﻪّﻨﻷ ُﻪُﻗدﺼأ ؛ُﻩﱡرَﻤَأو ِءﺎﺜّرﻟا ُقدﺼأ ﻪّﻨإ ﻞﺒ ،ٍءﺎﺜر ﱠيأ َس�ﻟ ِﺔ�ﺘﻵا ِتﺎ�ﺒﻷا ﻲﻓ سارِﻓ ﻲﺒأ َءﺎﺜر ّنإ ،ِﻪ

َﺴ ىوﱠنﻟا ﱠنﻷ ُﻩﱡرَﻤأو ِتﻟﺎﺤو ،ًارسﻗ ﺎمﻬنیﺒ ُ تﺎﻓﺎسمﻟا ِتَﻠصَﻓ ْدَﻗو ،ﺎﻬنﻋ ٌدَﻌ�ُﻤ ٌریﺴأ ُدﻟوﻟاو َةﺎ�حﻟا ِتَﻗرﺎﻓ ﱡمﻷﺎﻓ ، َتومﻟا َقَب

. ِریﺨﻷا ﺎﻫاوثﻤ ﻰﻟإ ﺎﻬَﻌِّ�شُ� وأ ﺎﻫارﯿ نأ َنود ُفورظﻟا ﺔ�ﺘﻵا ﻲﻫ ،ًﺎتیﺒ رشﻋ ﺔﻌسﺘ ﻲﻓ رﻓاوﻟا رح�ﻟا ﻰﻠﻋ ﻪﺘدیصﻗ سارﻓ ﻲﻓ وﺒأ َمَظَﻨ دﻗو

: 19

ــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــ

19 ﻲﺒأ ناوﯿد :ص ، ّﻲﻬ�ودﻟا قیﻘحﺘ ،سارﻓ 161

ﺔّﻗدو ﺎﻬﺘدوج� ﻪتﻋﺎنﻘﻟ نﺎﻫّدﻟا ﺎﻬﻘﻘﺤ ﻲتﻟا ناوﯿدﻟا ﺔخسﻨ ﻰﻠﻋ ﺎﻫرﺜآو ،ﺔخسنﻟا ﻩذﻫ ثح�ﻟا دمتﻋا دﻗو ،162

.ﺎﻬ ِط�ﻀ .(ث ي غ) :ةّدﺎﻤ ،برﻌﻟا نﺎسﻟ .رطمﻟا :ثیﻐﻟا20 ﺎﻤ ،برﻌﻟا نﺎسﻟ . ٍرﺸ وَأ ریﺨ رﻤَﺄ� موﻘﻟا ُر ِّشَ�ُﯿ يذﻟا ُر ِّشَ�مﻟا :ریش�ﻟا 21 .(ر ش ب) :ةّد

.(ب أ ذ) :ةّدﺎﻤ ،برﻌﻟا نﺎسﻟ .سأرﻟا ِمﱠدﻘُﻤ ﻲﻓ رﻌشﻟا ﻲﻫو ،ﺔ�اؤذ ﻊمﺠ :بﺌاوذﻟا22 .(ر ش ع) :ةّدﺎﻤ ،برﻌﻟا نﺎسﻟ .ءارَشُﻋ :ﻊمجﻟاو ،قﯿدصﻟاو ب�رﻘﻟا :ریشﻌﻟا23 .(ر ج ه) :ةّدﺎﻤ ،برﻌﻟا نﺎسﻟ . ّرَحﻟا ِدادتﺸا دنﻋ ِرﺎﻬنﻟا ُﻒصِﻨ :ریجﻬﻟا24

ٌثــــــــــــــــــــیَﻏ ِكﺎﻘــــــــــــــــــــﺴ ِریَ ــــــــــــــــــــﺴَﻷا ﱠمُأ ﺎــــــــــــــــــــ�َأ.ِ 1 ٌثــــــــــــــــــــیَﻏ ِكﺎﻘــــــــــــــــــــﺴ ِریَ ــــــــــــــــــــﺴَﻷا ﱠمُأ ﺎــــــــــــــــــــ�َأ.ِ 2 ٌثــــــــــــــــــــیَﻏ ِكﺎﻘــــــــــــــــــــﺴ ِریَ ــــــــــــــــــــﺴَﻷا ﱠمُأ ﺎــــــــــــــــــــ�َأ.ِ 3 4

،ﻰـــــــــــــــــــــ�َرُﺘ نّ ـــــــــــــــــــــمِﻟ ِریَ ـــــــــــــــــــــﺴَﻷا ﱠمُأ ﺎــــــــــــــــــــ�َأ.ِ ٍرـــــــــــــــحَ�َو ٍّر َـــــــــــــــﺒ ﻲـــــــــــــــﻓ َرﺎـــــــــــــــﺴ ِك ُـــــــــــــــنﺒِا اذِإ.5 ٍنیـــــــــــــــــــــﻋ َرــــــــــــــــــــ�رَﻗ َتـــــــــــــــــــــیبَﯿ نَأ ٌمارَ ــــــــــــــــــــﺤ.َ 6 ﺎـــــــــــــــــــــ�ﺎنمﻟاَو ﺎـــــــــــــــــــــ�از َرﻟا ِتـــــــــــــــــــــﻗُذ دـــــــــــــــــــــﻗَو.َ 7 َبﺎــــــــــــــﻏَو.8 ٍنﺎــــــــــــــكَﻤ ن َــــــــــــــﻋ ِكــــــــــــــ�ﻠَﻗ ُبــــــــــــــیبَﺤ ِ

9 ِﻪــــــــــــــــ�ف ِتمــــــــــــــــﺼ ٍموُ ــــــــــــــــﯿ ﱡﻞَ ــــــــــــــــ� ِكُ ــــــــــــــــك�َیِﻟ.ِ ِﻪــــــــــــــــ�ف ِتــــــــــــــــمُﻗ ٍﻞــــــــــــــــیَﻟ ﱡﻞــــــــــــــــ� ِكُ ــــــــــــــــك�َیِﻟ.ِ 10

! ُریـــــــــــــــــﺴَﻷا َﻲ ِـــــــــــــــــﻘَﻟ ﺎـــــــــــــــــﻤ ِكـــــــــــــــــنِﻤ ٍﻩرـــــــــــــــــكِ�ُ

20

! ُریــــــــــــــــــــــــــــــــــسَ� ﻻَو ُم�ــــــــــــــــــــــــــــــــــقُ�ﻻ َرــــــــــــــــــــــــــــــــــیَحَﺘﱠ ﻟا ﻲﺘﺄــــــــــــــــ� ادَ ــــــــــــــــﻔﻟﺎِ� نِ ــــــــــــــــﻤ ﻰــــــــــــــــﻟِإَ

؟ ُریــــــــــــــــشَ�

21

؟ ُروﻌــــــــــــــــــــشﻟاَو ُبِﺌاوَذــــــــــــــــــــﻟا ، ِّتُ ــــــــــــــــــــﻤ دُ ــــــــــــــــــــﻗَوَ

22

؟ ُریجَتــــــــــــــــــــــسَ� وَأ ُﻪــــــــــــــــــــــﻟ وﻋدَ ــــــــــــــــــــــﯿ نَ ــــــــــــــــــــــمﻓَ

! ُرورــــــــــــــــــــــــسﻟا ِﻪُ ــــــــــــــــــــــــ� ﱠمِ ــــــــــــــــــــــــﻠُﯿ نَأ ٌمؤِ ــــــــــــــــــــــــﻟَوُ ُریـــــــــــــــــــــــــــــــشَﻋ ﻻَو ِك�َدـــــــــــــــــــــــــــــــﻟ ٌدَ ـــــــــــــــــــــــــــــــﻟَو ﻻَوَ

23

ُروـــــــــــــــــــــــضُﺤ ِﻪـــــــــــــــــــــــ� ِءﺎمِ ـــــــــــــــــــــــسﻟا ُﺔﱠ ـــــــــــــــــــــــكِﺌﻼَﻤَ

! ُرـــــــــــــــــــــیجَﻬﻟا َﻲـــــــــــــــــــــمَﺤ دِ ـــــــــــــــــــــﻗَو ًةَرِﺒﺎـــــــــــــــــــــصُﻤَ

24

ُرـــــــــــــــــــــجَﻔﻟا َيدـــــــــــــــــــــتبَﯿ نَأ ﻰـــــــــــــــــــــﻟِإَ

! ُرـــــــــــــــــــــینمﻟا

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|151

ﺠو ىر ْــــــــصُ� َنی َــــــــﺒ اًرــــــــبَﻗ ُثــــــــیَﻐﻟا ﻰﻘ َــــــــﺴ

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|153

ﺎ�ازرﻟا

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|155 ت

-:بیﻛارتﻟا

ﺴو ت ُﺔﺴاردﻟا رصﻘ َمﻼكﻟا ﻲﻨﺎﻌمﻟاو ،ةدیصﻘﻟا ﻲﻓ تدرو ﻲتﻟا ﺔّ�ﺌﺎشﻨﻹا بیﻛارتﻟا ﻰﻠﻋ ﻲﺘﻵا ﻲﻓ تﻻﻻدﻟا وأ

ﻲتﻟا

تﺠرﺨ : ّيرﻌشﻟا ﺎﻬﻗﺎ�ﺴ ﻲﻓ ﺎﻬیﻟإ

1 -:ءادنﻟا :ﺎمﻫ ،نیینﻌﻤ ﻰﻟإ رﻋﺎشﻟا ﺔﻐﻟ ﻲﻓ جرﺨ ءادنﻟا ّنأ ﻻإ ،ءﺎﻋدتﺴﻻا ءادنﻟا ﻲﻓ ﻞﺼﻷا

دیﻬشﻟا ّمأ ﺎ�أ :ﻪﻟوﻗ ﻲﻓ كﻟذو ،ﻊّﺠوتﻟاو ةرسحﻟا -.

.ءﺎﺜرﻟا عوﻀوﻤ نﺎ�ﺴﺎنﯿ ّكﺸ ﻰﻨدأ نودﺒ نﺎ�نﻌمﻟاو ،ُﻩﺎّﻤأ ﺎ� :ﻪﻟوﻗ ﻲﻓ كﻟذو ،ﺔ�دنﻟا -2 -مﺎﻬﻔتﺴﻻا :

:ﺔ�ﺘﻵا مﺎﻬﻔتﺴﻻا ُبیﻟﺎﺴأ ةدیصﻘﻟا ﻲﻓ تدرو (؟ ُریشَ�ﻟا ﻲﺘﺄَ� ادِﻔﻟﺎِ� نَﻤ ﻰﻟِإ) (؟ ُروﻌُشﻟاَو ُبِﺌاوَذﻟا ﻰّ�َرُﺘ نَمِﻟ) (؟ ُریجَتسَ� وَأ ُﻪَﻟ وﻋدَﯿ نَمﻓ) (؟ﻲِﺠﺎﻨُأ نَمِﻟَو ﻲِكَتﺸَأ نَﻤ ﻰﻟِإ) (؟ﻰّﻗَوُأ ٍﺔَ�ِعاد ِءﺎﻋُد ِّيَﺄِ�) ٍﻪﺠَو ِءﺎ� ِﻀ ِّيَﺄِ�) (؟ ُرینَتﺴَأ

(؟ﻰّﻓَومﻟا ُردَﻘﻟا ُﻊَﻓدَتسُ� ْنَمِ�) (؟ ُری ِسَﻌﻟا ُرﻤَﻷا ُﺢَتﻔَتسُ� ْنَمِ�) ، ِنﺎتنﺜا ِنﺎتﻘ�قﺤ ﺔﻠئﺴﻷا ﻩذﻫ ّﻞ� ءاروﻓ ،مﻟﻷاو ِﻊﱡجﻔتﻟا ﻰنﻌﻤ ﻰﻟإ بیﻛارتﻟا ﻩذﻫ ّﻞُ� ﻲﻓ مﺎﻬﻔتﺴﻻا جرﺨ دﻗو

ُبﺎ�غ ﻲﻨﺎثﻟاو ،ِةﺎ�حﻟا ِمﻌط ِنادﻘُﻓ ﺎمﻫادﺤإ . ِنﺎﻤرِحﻟاو ِدﻘَﻔﻟﺎ� ّرمﻟا سﺎسﺤﻹا اذﻫ ﻩدنﻋ دّﻟو ﺎﻤ ، ِرﻋﺎشﻟا ِّمُأ ِﻞیِﺤرِﺒ ِدَنﱠسﻟاو ِمِﻋاّدﻟا

3 -:رﻤﻷا

:تاّرﻤ ﻊ�رأ ًارركﻤ ( ِكك�یﻟ) :وﻫ ٍدﺤاو ﻞﻌﻔﻟ تاّرﻤ ﻊ�رأ ةدیصﻘﻟا ﻲﻓ رﻤﻷا بوﻠﺴأ رﻋﺎشﻟا مدختﺴا (ِﻪ�ف ِتم ُﺼ ٍموَﯿ ﱡﻞُ� ِكِك�َیِﻟ) ٍﻞیَﻟ ﱡﻞُ� ِكِك�َیِﻟ) (ِﻪ�ف ِتمُﻗ

( ٍفوُخَﻤ ٍدَﻬَطضُﻤ ﱡﻞُ� ِكِك�َیِﻟ) ( ٍریﻘَﻓ ٍنیكسِﻤ ﱡﻞُ� ِكِك�َیِﻟ) َر�ذ ﺎﻤ ﱠﻞ� ّنأ ُرﻋﺎشﻟا ىرﯿ ذإ ،بﻠطﻟا وﻫو ،ﻪنﻤ ّﻲﻘ�قحﻟا ﻰنﻌمﻟا رﻤﻷا نﻤ د�رأ اذﻫ ّﻞ� ﻲﻓو ﻞیﻟو ٍموﯿ نﻤ

نیكسﻤو دﻬطضﻤو ،ﻪِّﻤأ ِﻞضﻓ ﻰﻠﻋ ٌدﻫﺎﺸ

ٍرﺎ�تﺨا نود ﻪ�ﻠﻋ بج�و ﻬیك�ﯿ ْنأ

.ﺎ

4 -:ﺔ�ریثكتﻟا ﺔ�ربخﻟا (مﻛ) :تاّرﻤ ثﻼﺜ رﻋﺎشﻟا ﺎﻬﻤدختﺴا

(!... ٍﻞ�وط ٍّمﻫ م� ،ﻩﺎﻤأ ﺎ�أ) (!... ٍنوصَﻤ ٍّرﺴ م� ُﻩﺎّﻤأ ﺎ�أ) (!... ﻲ�رﻘ� ىرش� م� ،ﻩﺎّﻤأ ﺎ�أ) ِﻞﻤاوﻋ ةرث� نﻋ َریبﻌتﻟا ِرﻋﺎشﻟا ُد ْصَﻗ ﺎﻬﻤادختﺴا نﻤ ﺢﻀاوو ُحﻟا

سﺄ�ﻟﺎ� مادطﺼﻻا ّمﺜ ﺎﻬﺘّدﺸو نز ؛مﻟﻷاو

ُمومﻬﻟﺎﻓ ﺎﻬنﺒا ةدوﻌ� تﺎ�رشُ�ﻟاو ،روﻬظﻟا ﺎﻬﻟ بتكُ� مﻟ ٌﺔّمﺠ ﺎﻬِبﻠﻗ ﻲﻓ ُﺔنیِﻓّدﻟا رارﺴﻷاو ،ﺎﻬیﻠﻋ ُنیﻌُ� ْنَﻤ دجﺘ مﻟو ﺔﻠ�وط ةریث�

رشُ�ﻟا ِقﱡﻘحَﺘ َﻞبﻗ ﻞیﺤرﻟا ءﺎﺸ َردﻘﻟا ﱠنكﻟ ىرتﺘ تﺎ�

.

ًﺎثﻟﺎﺜ :ّﻲﻋﺎﻘ�ﻹا ءﺎنبﻟا

مسﻘُ�

ّﻲﻋﺎﻘ�ﻺﻟا ءﺎنبﻟا ﻲﻠﺨاد ٍعﺎﻘ�إ ﻰﻟإ

ﺴو ،ﻲﺠرﺎﺨ رﺨآو تاوﺼﻷا زرﺒأ ﺔﺴارد ﻰﻠﻋ ّﻲﻠﺨادﻟا عﺎﻘ�ﻹا ﻲﻓ ز�رن

ﻰﻠﻋ ّﻲﺠرﺎخﻟا عﺎﻘ�ﻹا ﻲﻓ زّ�رنﺴ ﺎم�ف ،ّيورﻟا فرﺤ ﺔﺴارد ﻰﻟإ ِﺔﻓﺎﻀﻹﺎ� ِﻪِﺘدیصﻗ تادرﻔﻤ ك�ﺴ ﻲﻓ رﻋﺎشﻟا ﺎﻬﻤدختﺴا ﻲتﻟا ﻰﻟإ ﺔﻓﺎﻀﻹﺎ� ،رﻋﺎشﻟا ىدﻟ ﺔّ�سﻔنﻟاو ﺔّ�روﻌشﻟا ﺔﻟﺎحﻟﺎ� اذﻫ ّﻞ� ﺔﻗﻼﻋو ،نزوﻟا ﺔﺴارد :ىرﺨأ ﺔّ�عﺎﻘ�إ رﻫاوظ

أ -ﺔ�ﻟﺎﻐﻟا تاوﺼﻷا :

:دودمﻟا ﻞكش� ﺎﻬﻋاوﻨﺄ� دودمﻟا مادختﺴا ةرث� ةدیصﻘﻟا ﻲﻓ ظﺤﻼﯿ ﺎﻤ لّوأ ریب�

تیﺒ وﻠخ� ﻼﻓ ،

ّدﻤ نﻤ يذﻟا ﱡدمﻟا كﻟذ ، ،ﻩرارمتﺴاو مﻟﻷا دادتﻤا نﻋ ﺊبنتﻟ ،ﺎنﻌﻤﺎسﻤ ﻲﻓ ﺎﻬبص�و ﻪسﻔﻨ قﺎمﻋأ نﻤ رﻋﺎشﻟا ةرﻓز ﻞمح�

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|157

ﺎسِكُﻨ ْبَذإ

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|159

ب

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|161

TOPRAK, M. Faruk. “Arap Şiirinde Rumiyyat”. Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, Ankara, 1999, C. 39, sayı (1-2).

دمحﻤ دیﻔﻤ :قیﻘحﺘ ،لّوﻷا ءزجﻟا ،ﻰﻟوﻷا ﺔﻌ�طﻟا ،رصَﻌﻟا ِﻞﻫأ نﺴﺎحﻤ ﻲﻓ رﻫّدﻟا ﺔم�تﯿ .روصنﻤ وﺒأ ،ﻲبﻟﺎﻌّثﻟا

،توریﺒ ،ّﻲ�رﻌﻟا بﺎتكﻟا راد ،ّﻲﻬ�ودﻟا ﻞیﻠﺨ :حرﺸ ،ﺔ�ﻨﺎثﻟا ﺔﻌ�طﻟا .ّﻲﻨادمحﻟا سارﻓ ﻲﺒأ ناوﯿد

ةدیصﻗ ّﻲﻨادْمَحﻟا ٍسارِﻓ ﻲﺒﻷ "ریﺴﻷا ِّمأ"|163

[ Sa y fa / P a ge s 1 6 4 – 1 9 5 ]

https://doi.org/10.5281/zenodo.3714218 https://dergipark.org.tr/tr/pub/kilitbahir

ّيوحﱠنﻟا ﺎﻬﻬیﺠوﺘو ﺔﱠ�رﻌ ِّشﻟا ةرور ﱠضﻟا ریﯿﺎﻌﻤ كﻟﺎسمﻟا ﺢﻀوأ" بﺎت� ﻲﻓ

ّيرﺎصﻨﻷا مﺎشﻫ نﺒﻻ "كﻟﺎﻤ نﺒا ﺔ�فﻟأ ﻰﻟإ

Hafel ALYOUNES*

İbn Hişâm eL-Ensârî’nin Evdahu’l-Mesâlik ilâ Elfiyyeti İbn Mâlik Adlı Eserinde Şiirde Dil Sapmalarının Ölçütleri ve Gramatik Açıdan İncelenmesi

Öz

Şiirde “zarûret” (dil sapmaları) problemiyle yakından ilgilenmişlerdir. Bahse konu problemle ilgili pek çok görüş bulunmaktadır. Bu çerçevede kimi alimler, şairin zorunlu olarak gerçekleştirip gerçekleştirmediğine bakmaksızın şiirdeki tüm dil sapmaların zarûret diye adlandırılacağı yönünde bir görüş benimsemiş, kimi alimler ise bunu şairin başkaca bir seçeneğinin bulunmadığı zorunlu durumlardaki kullanımlarıyla sınırlandırmıştır.

Şiirde zarûret probleminin pek çok türevi bulunmaktadır. Bu çalışmada söz konusu problem, es-Sîrâfî tarafından temelleri atılarak zaruret meselesiyle bütünleşen ve zaruretin dilsel formunun ve yorumun bina edildiği dilbilimsel ölçütler doğrultusunda İbn Hişâm’ın (ö. 761/1360) Evdahu’l-Mesâlik ilâ Elfiyyeti İbn Mâlik adlı eseri üzerinden ele alınmıştır. Bu arada İbn Hişam’ın diğer eserlerinde serdettiği görüşlere ve nahiv literatüründeki temel metinlere atıfla, alimlerin, dilin ve sözdizimin sıhhatiyle ilgili görüşlerine dair açıklamalar yapılmıştır. Diğer yandan zarûret olgusunun doğuşu, gelişimi ve önde gelen dilcilerin konuyla ilgili görüşleri incelenecek, ardından İbn Hişâm’ın şiirle istişhatlarında açıklamış olduğu zaruret ölçütlerine yer verilmiştir. Onun örnekleme kabilinden kullanmış olduğu şiirler bu çalışmanın metoduna uygun olarak zarûrâtu’z-ziyâde, zarûrâtu’l-hazf, zarûrâtu’t-takdîm ve’t-te’hîr ve zarûrâtu’l-ibdâl şeklinde taksim edilmiştir. Çalışmada temel kaynaklardaki bilgi malzemesinin bir araya getirilip incelenmesi ve alimlerin görüşlerinin detaylandırılarak analiz edilmesi esasına dayanan kronolojik ve deskriptif bir yöntem takip edilmiştir.

Çalışmanın ulaştığı önemli bulgular sonuç bölümünde zikredilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Arap Grameri, Şiir, Gramatik İnceleme, Zaruret, İbn Hişam.

The Standards and Syntactic Orienting of Poetic Necessity In the Book

“Awdahulmasalik ila Alfiyti Ibni Malik” by Ibni Hisham Al-Ansari ــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــــ

* Dr. Öğretim Üyesi, Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, Arap Dili ve Belagati Anabilim Dalı, hafel@selcuk.edu.tr, orcid.org/0000-0002-8125-2298, Research Article/Araştırma Makalesi, Received/Geliş Tarihi: 09.01.2020, Accepted/Kabul Tarihi: 24.02.2020, Published/Yayım Tarihi: 18.03.2020.

Abstract

The early grammarians paid much attention to the issue of poetic necessity, so some of them have applied it to everything that came in poetry, whether or not the poet had it, others said that it is what the poet is obliged to do.

As the question of necessity has many forms, so the researcher chose to search for at Ibni Hisham al-Ansari (761 H) in his book "Awdahulmasalik ila Alfiati Ibni Malik," according to the grammatical criteria to which the Serafi originated. These criteria determine the necessity, and its formulas and guidance. The researcher used the opinions of Ibn Hisham, which he mentioned in his other books, and what also noted in the grammar references. He investigated emergence of the necessity, and views of the most prominent grammarians till reaching to the opinion of Ibn Hisham, which he showed in his poetic examples which classified to extra, deletion, precedence and delay, and substitution′s necessities.

He has followed in this research the descriptive historical approach, which depend on the collecting scientific material from its original sources, analysing them, and detailing statements of the grammarians according to their deaths. The study was then ended with the prominent findings.

Keywords: Arabic Syntax, Poem, Syntactic Orienting, Necessity, İbn Hisham.

ص ﱠﺨﻠ ُﻤ ﺎًﻐﻟﺎ� ﺎﻤﺎمتﻫا ةرورضﻟا ﺔﻟﺄسم� نوّ�وحنﻟا ّمتﻫا ﻪنﻋ رﻋﺎشﻠﻟ نﺎ� ٌءاوﺴ رﻌشﻟا ﻲﻓ ءﺎﺠ ﺎﻤ ﻞ� ﻰﻠﻋ ﺎﻬﻗﻼطإ ﻰﻟإ ٌق�رﻓ بﻫذﻓ ،

،ﻪنﻋ ﺔﺤودنﻤ ﻪﻟ نوكﺘ ﻼﻓ ؛اًرارطﻀا ﻪ�ﻟإ رﻋﺎشﻟا رطض� ﺎﻤ ﺎﻬﻨإ لﺎﻗ رﺨآ ٌق�رﻓو ،نك� مﻟ مأ ٌﺔﺤودنﻤ ةرور ﱠضﻟا ﺔﻟﺄسﻤ تﻨﺎ� ﺎمنیﺤو

) يرﺎصﻨﻷا ٍمﺎشﻫ نﺒا دنﻋ ﺎﻬﻟُوﺎنﺘ ثﺤﺎ�ﻟا رﺎتﺨا ؛ًﺔ�عشتﻤ 761

ﻔﺴ ﻲﻓ (ه ﺔ�وحنﻟا ریﯿﺎﻌمﻟا قﻓو ؛"كﻟﺎﻤ نﺒا ﺔ�فﻟأ ﻰﻟإ كﻟﺎسمﻟا ﺢﻀوأ" ﻩر

و ،ﻲﻓاریسﻟا ﺎﻬﻟ ﻞ ﱠﺼأ ﻲتﻟا ثﺤﺎ�ﻟا نﺎﻌتﺴاو ،ﺎﻬﻬیﺠوﺘو ﺎﻬﻐ�ﺼ ﺎﻬیﻠﻋ سﺴﺄت�و ،ةرورضﻟا دﱠدحتﺘ ﺎﻬ�

ِﻪِﺘﺎﻔﱠنصﻤ ﻲﻓ ﺎَﻬﱠثﺒ ﻲتﻟا مﺎشﻫ نﺒا ءارﺂ�

َةدﻻو دﺼر نأ دﻌ� ،وحﱠنﻟا تﺎﻔﱠنصﻤ ِتﺎﱠﻤُأ ﻲﻓ ﻩدﺼر ﺎﻤو ،ىرﺨﻷا مﺎشﻫ نﺒا ىدﻟ ﺎﻫریﯿﺎﻌﻤ ﻰﻟإ ًﻻوﺼو ةﺎحﱡنﻟا زرﺒأ َءارآو ،ﺎﻬﺘﺄشﻨو ةرور ﱠضﻟا

ﻘتﻟا رﺌارﻀو ،فذحﻟا رﺌارﻀو ،ةدﺎ�زﻟا رﺌارﻀ :ﻰﻟإ ًﺔﻋزوﻤ ثح�ﻟا ﺞﻬنﻤ قﻓو ﺎﻬﺒ ُﻞیثمﱠتﻟا ءﺎﺠو ِﺔﱠ�رﻌ ِّشﻟا ِﻩدﻫاوﺸ ﻲﻓ ﺎﻬَنﱠیﺒ ﻲتﻟا ،ریﺨﺄتﻟاو م�د

ا ﺞﻬنمﻟا ثﺤﺎ�ﻟا ﻞ ﱠﺴوﺘ دﻗو ،لادﺒﻹا رﺌارﻀو ،ﺎﻬﻠیﻠحﺘو ،ﺔ�ﻠﺼﻷا ﺎﻬﻨﺎظﻤ نﻤ ﺔ�مﻠﻌﻟا ةدﺎمﻟا ﻊمﺠ ﻰﻠﻋ دمتﻌ� يذﻟا ﻲخ�رﺎتﻟا ﻲﻔﺼوﻟ

.ﺞﺌﺎتنﻟا زرﺒﺄ� ثح�ﻟا متﺨ ﱠمُﺜ ،ﺎﻬیﻓ ةﺎحنﻟا لاوﻗأ ﻞیصﻔﺘو ﺔ ﱠﻟا ﱠدﻟا تﺎﻤﻠﻛﻟا

.مﺎشﻫ نﺒا ،ةرورضﻟا ،يوحنﻟا ﻪ�ﺠوتﻟا ،رﻌشﻟا ،ﻲ�رﻌﻟا وحنﻟا :

ﺔﻤِّدﻘُﻤ

فرﺼ نﻤ ،مﻼكﻟا ﻲﻓ زوج� ﻻ ﺎّمﻤ ،رﻌ ِّشﻟا تارورﻀ نﻋ ثﯿدﺤ نﻤ ﻪ�ف ﺎﻤ ﱠنأو ؛يوﻐﱡﻠﻟا ثارتﻟاو ﺔ��رﻌﻟا بادﻵا سراد دیﻔﺘ

؛ٌﺔﺤودنﻤ ﻪنﻋ رﻋﺎشﻠﻟ س�ﻟ

َتیبﻟا ُرسك� ﻻ َبصﱠنﻟا ﱠنﻷ ؛رﻌ ِّشﻟا ریﻏ ﻲﻓ ﻪتﻟزنم� وﻫو ،ف�عﻀ اذﻬﻓ

) ﱡﻲبطﺎﱠشﻟا ﱠدر اذ�و

ٌدْﻋَد ﺎَﻫِرَزْئﻤ ِﻞ ْضَﻔِ� ْﻊﱠﻔَﻠَتَﺘ ْمَﻟ

رارطﻀﻻا دنﻋ ﻪ�ﺎكﺘرا مﻬیﻠﻋ ﻞُﻬ ْسَ� نأ ةدارإ ،ٌﺔﺤودنﻤ ﻪنﻋ

نﺒا ﺎﻫآر ﻲتﻟا ةرور ﱠضﻠﻟ ﺎﻬنﻋ َﻲنﻐُتﺴا دﻗو ،ﺎﻫركش� �ﺎﻓ :يأ ،طرشﻟا باوﺠ ﺔط�ار ءﺎﻔﻟﺎ� ﻲﺘﺄ� نأ ﻞﺼﻷﺎﻓ

) ﻲﻓاریسﻟا ﱡدَﻌُ�

.ءﺎ�ﻟﺎ� ﻊمجﻟا ﻪمكﺤ س�ﻟ ﺎم�ف ﻊمجﻟا ﻲﻓ ًءﺎ� ترطﻀا نإ رﻌشﻟا ﻲﻓ برﻌﻟا د�زﺘ ذإ

.ةﺎنﻘﻟا ردﺼ َقِر َﺸ ﺎم� :ﻪ�ف ﻞﺼﻷاو

ا�وُﻠُﻏ ﻪﻠبﻗ ﻲتﻟا ﺔ�رحﻟا ﻰﱠمﺴو شﻔﺨﻷا ﻪتبﺜأ دﻗ

ﻰﻟإ رﻋﺎشﻟا رطﻀا اذإ ، ِبصﱠنﻟا وأ ِّم ﱠضﻠﻟ قحتسمﻟا ىدﺎنمﻟا مﺴﻻا ُن�ونﺘ مﺎشﻫ نﺒا دنﻋ ةدﺎ�زﻟا تارورﻀ نﻤو

ِﻩِرﺎَﻨ ِءْو َﻀ ﻰﻟإ وُشْﻋَأ ٍكِﻠَﻤ ﻰﻟإ ِﻪِﻟﺎَتِﻗ ْنَﻋ ًﺔَ�ْغَر اًدْنِﻫ ُتْزَوﺎجﺘ

ﻼْیَكِﻟ﴿ :ﻰﻟﺎﻌﺘ ﻪﻟوﻗ وحﻨ ﻲﻓ كﻟذو ، ًﻼمﻋو ًﻰنﻌﻤ ﺔ�ردصمﻟا ( ْنأ) ﺔﻟزنم�" نوكﺘ (ﻲﻛ) ﱠنَأ ﱡقحﻟﺎﻓ

لوﻘ� ،ةرورضﻠﻟ مﻠكتمﻟا ءﺎ�ﺒ ﻪﻟﺎصﺘا دنﻋ ﻞﻌﻔﻟا قحﻠﺘ ﻲتﻟا ﺔ�ﺎﻗوﻟا نوﻨ ُفذﺤ فرحﻟا فذﺤ رﺌارﻀ نﻤو

ﻲﻓ ﻪﺘرثكﻟ ءادنﻟا ﻲﻓ كﻟذ نﺎ� ﺎمﱠﻨإ ، ٌرﻋﺎﺸ رطضُ� نأ ﱠﻻإ ءادِّنﻟا ﻲﻓ ﱠﻻِإ نوك� ﻻ" يذﻟا م�ﺨرتﻟا كﻟذ نﻤو

س�ﻟ ذإ ؛ةرورﻀ فرصﻟا نﻤ بیبﺸ ﻊنﻤ

فرﺤ رﺎمﻀإ ﻪنمﻓ ،ﺔمﻠكﻟا صﻘﻨ ﺎﻤأو" :روﻔصﻋ نﺒا لوﻘ� ﻪ�فو ،ﻪﻠمﻋ ﻲﻘ�و رﺎجﻟا فذحﻓ ، ٍبْیَﻠُ� ﻰﻟإ :رﯿدﻘتﻟا

ریمﻀ فذﺤ تارورضﻟا نﻤو

،رورجمﻟا ﻪ�ﺤﺎﺼ ﻰﻠﻋ لﺎحﻟا مدﻘتﻓ ،(نﻋ)ـﺒ �ﻼحﻤ رورجمﻟا (مكنﻋ) ﻲﻓ بطﺎخمﻟا ِفﺎ� نﻤ ًﻻﺎﺤ (ا�رُط) ْتءﺎﺠ

َءاَزَﺠ ٍمِﺘﺎَﺤ َنْﺒ ﱠيِدَﻋ ﻲِّنَﻋ ُﻪﱡ�َر ىَزَﺠ

:ﻪﻟوﻘ� ﻪ� ًﻻوﻌﻔﻤ ﻞﺼﺎﻔﻟا نوك� نأ نكم�و

وأ ﻩد�رﯿ ﻰنﻌمﻟ ؛رثنﻟا ﻲﻓ ﻩوحﻨ ُلدبﯿ ﻻ ٍّﻞحﻤ ﻲﻓ ،ىرﺨأ نﻤ ٍﺔمﻠ� وأ ،رﺨآ نﻤ فرﺤ لادﺒإ ﻰﻟإ ُرﻋﺎشﻟا ﺄجﻠﯿ

ﻪ�ﻠﻋ ﻪّ�ﻨ ﺎﻤ وﻫو ثیﻨﺄتﻟا يزﺎجﻤ ٍﻞصتﻤ ریمﻀ ﻰﻟإ دنسمﻟا ﻲﻀﺎمﻟا ﻞﻌﻔﻟا نﻤ ءﺎتﻟا تﻓذﺤ ؛( ْتَﻠَﻘْ�َأ) ﻞﺼﻷﺎﻓ

ضﻌ�و

ﻊﺠارمﻟا ﺔمﺌﺎﻗ

Abdülhamid, Muhammed Muhyîddîn. Şerhu İbn Akîl alâ Elfiyyêti İbn Mâlik. 2 Cilt. Dimaşk: Müessesetü’r-risâle Naşirûn, 2017.

Abdüllatîf, Muhammed Hamâse. Lüġatü Alş’ir Dirâsetün fi Aldarûrati Alşi’riyyê. Kâhire: Dâru’ş-Şürûk, 1996.

el-Ahves. Divânu’l-Ahves. Thk. Âdil Süleymân Cemâl. Kâhire: el-Heyêtü’l-Mısrıyyêti’l-Amme li’t-te'lîf ve’n-neşr, 1970.

Âlûsî, Mahmûd Şükrî. ed-Darâ'ir ve mâ Yesûġu li’ş–Şşâ’ir dune’n-Nâsir. Şrh:

Muhammed Behcet el-Eserî. Mısır: el-Mektebetü’s-Selefiyyê, h. 1341.

el-Aynî, Bedrüddîn. el-Makâsid el-Nahvîyye fî :Şerhi Şevâhidi Şurûhi’l-Elfîyye.

Thk. Muhammed Alî Fahir ve diġerleri. 4 Cilt. Kâhire: Dâru’s-Selâm, 2010.

el-Baġdâdî, Abdülkâdir b. Ömer. Şerhu Ebyâti Mugnî’l-Lebîb. 2. Baskı. Thk.

Abdülazîz Rebâh ve Ahmed Yûsuf ed-Dekkâk. 8 Cilt. B.y.: Daru’l-Me’mûn li’t-Türâs, 1988.

el-Baġdâdî, Abdülkâdir b. Ömer. Hizânetü’l-Edeb ve Lübbü Lübâbi

Llisâni’l-’Arab. 4. Baskı. Thk. Abdüsselâm Hârûn. 13 Cilt. B.y.: Mektebetü’l-Hâncî, 1997.

el-Buhârî, Muhammed b. İsmâ’îl. el-Câmi’ul-Müsned’üs-Sahîhu’l-Muhtasar min Umûri Rasûlillah Sallâllahu Alêyhi ve Sellem ve Sünenihi ve Eyyamih. Thk.

Muhammed Züheŷr b. Nâsîr en-Nâsîr. 9 Cilt. B.y.: Dâru Tavûki’n-Necât, h. 1422.

Büseŷne, Cemîl. Dîvanu Cemîli Büseŷne. Thk. Hüseŷin Nâssâr. B.y.:

Mektebetü Mısr, t.y.

Daŷf, Şevkî. el-Medârisü’n-Nahviyye. 6. Baskı. Kâhire: Dâru’l-Meâ’rif, T.y.

Ed-Duba’î, el-Mütelemmis. Divânu’l-Mütelemmis ed-Duba’î. Thk. Hasan Kâmil es-Saŷrâfî. Kâhire: Ma’hadi’l-Mahtûtâti’l-Arabiyye, 1970.

el-Ensârî, Celâlüddîn İbn Hişâm. Tahlîsü’ş-Şevâhid ve Telhîṣü’l-Fevâ'id. Thk.

el-Ensârî, Celâlüddîn İbn Hişâm. Tahlîsü’ş-Şevâhid ve Telhîṣü’l-Fevâ'id. Thk.