• Sonuç bulunamadı

TAKSİM KABATAŞ

6.2 Mekansal Çözümleme

6.2.1 Yaya Güvenliğ

Araştırmanın 5. bölümünde, yürünebilirlik ölçütleri kapsamında ele alınan yaya güvenliği kavramı, mekansal çözümlemenin yapılabilmesi açısından önemlidir. Yaya güvenliği iki şekilde ele alınmaktadır. Birincisi yayaların taşıtlar tarafından engellenmemesi ve fiziksel zarar görmemesini, ikincisi ise kişilerin bulundukları mekanda maddi ve manevi olumsuzluklarla karşılaşmamasını içermektedir.

Ankette yaya güvenliği, mekanda karşılaşılan sorunların belirtildiği 8. sorudaki yaya geçitleri bölümüne cevap verenler üzerinden değerlendirilmiştir. Yaya geçitleriyle ilgili sorunlar daha çok yaya geçitlerinin düzensiz olmasından kaynaklanmaktadır. Şekil 6.8’De görüldüğü gibi, yaya geçitlerinde sorunlar olduğunu belirtenlerin % 44’ü, yaya geçitlerinin düzensiz olduğunu, % 28’i caddelerden geçişlerde ve geri kalan % 28’i ise trafik ışıklarının zamanlamasında sorunlar olduğunu belirtmiştir.

22 14 14 0 5 10 15 20 25

Yaya geçitleri düzensiz Caddelerden geçmek zor Trafik ışıklarının zamanlamasında sorunlar var

Şekil 6.8 Yaya Geçitlerinde yaşanan zorluklar

Yapılan gözlemler sonucu, tramvayı kullanan yolcuların, alt geçidi kullanmadan, cadde yüzeyinden karşıya geçmekte olduğu görülmüştür. Deniz yoluyla ya da otobüsle Kabataş’a gelen yolcular, alt geçidi kullanmak yerine, hızlı aktarma yapabilmek için

yüzeyden geçiş yapmaktadır. Ancak yüzeyde, yolcuların geçtiği kesitte, yaya geçidi ya da trafik ışıkları bulunmamakta ve bu durum yaya güvenliği açısından sorun teşkil etmektedir. Ankette güvenlik soruları kapsamında, yaya geçitlerinin düzensiz olduğunun ve caddelerden geçmenin zor olduğunun belirtilmesinin nedeni bu şekilde açıklanabilmektedir. Yayalarla taşıtların bir arada hareket etmesine neden olan bu uygulama, yaya hareketliliği bölümünde detaylı olarak incelenecektir.

Kabataş’ta karşılaşıldığı belirtilen yaya güvenliğiyle ilgili diğer bir önemli sorun, sürücülerin trafikteki davranışlarıyla ilgilidir. Ankette sürücülerin davranışları ile ilgili soruya cevap verenler arasında % 69 oranında büyük bir kesim, sürücülerin trafik kurallarına uymadığını belirtmiştir. ‘Yaya hareketlerinin dağılımı’ bölümünde detaylı bir şekilde ele alınacağı gibi, mekanda yapılan gözlemler sonucu, yayaların karşıdan karşıya geçtiği alanlarda trafik işaretlerinin bulunmadığı belirlenmiştir. Bu durum sürücülere serbestlik tanımaktadır. Sürücüler, yönlendirici ve sınırlandırıcı elemanların olmadığı bir mekanda, yavaşlama ya da durma ihtiyacı hissetmemektedirler. Bunun sonucu olarak yayalarla taşıtların karşı karşıya gelmesi, yayalar için olumsuz bir durum yaratmaktadır. Bununla birlikte aynı soruya cevap verenler arasından % 26 oranında bir grup, sürücülerin, yayalara karşı trafikteki davranışlarından rahatsızlık duymaktadır.

Yaya güvenliği açısından bir diğer önemli konu, mekanın yayaların güvenli bir şekilde hareket edebilmesine olanak tanıyacak şekilde tasarlanmasıdır. Ankete katılan birçok kişi anketin çevresel öğelerle ilgili olan bölümünde, deniz ulaşımından sonra yolculuklarına devam ettikleri güzargahın güvenli olmadığını belirtmiştir. Bu soruya cevap verenler içinde % 26 oranında bir kesim güvenlik sorunundan şikayetçi olmuştur (Şekil 6.9). Bununla birlikte detaylı açıklama yaparak, yolculuğuna yürüyerek devam ederken geçtiği yeşil alanın güvenli bir mekan olmadığını belirten katılımcılar bulunmaktadır. Mekanın güvenli olup olmaması, toplu taşıma sisteminin tercih edilebilirliğini belirleyen önemli bir unsurdur.

15 13 8 12 2 0 2 4 6 8 10 12 14 16 Yürümeyi keyifli kılan unsurlar yetersiz Güvenli bir güzergah değil Çok gürültülü bir mekan, rahatsız ediyor İskele çıkışı çok kalabalık o yüzden karışıklık yaşanıyor Diğer

Şekil 6.9 Çevre Koşulları ilgili eksiklikler

Toplu taşıma sistemlerinin tercih edilebilirliğini etkileyen bir diğer önemli unsur, mekanı çekici kılacak özelliklerin bulunmasıdır. Ankette çevresel öğelerde bir takım eksiklikler olduğunu belirtenler arasında, alt başlıklara göre bir ayrım yapıldığında, % 30 oranında kullanıcının, yürümeyi keyifli kılan unsurları yetersiz bulduğu görülmektedir. Ankette çevresel öğelerle ilgili ortaya çıkan diğer bir önemli sonuç, iskele çıkışlarının kalabalık olduğu (% 24) ve bunun karışıklığa yol açtığıdır. Bu durum, iskele çıkışlarındaki mekanın, deniz ulaşımıyla gelen yolculara yetersiz geldiğini göstermektedir. Aynı zamanda mekanın kalabalık olması güvenlik sorunlarını ortaya çıkarabilmektedir.

Anketlerde belirtilen tüm bu sorunlar, kullanıcının mekanda birebir karşılaştığı güvenlik sorunlarını yansıtması bakımından önemlidir.

6.2.2 Süreklilik

Mekanda karşılaşılan sorunlara yönelik olarak yapılan değerlendirmelerde belirtilen bir başka önemli konu mekanın sürekliliğidir. Mekanda sürekliliğin sağlanması araştırmanın 5. bölümünde de belirtildiği gibi, ulaşım sisteminin bir bütün olarak algılanması açısından önemli olmakla birlikte, sistemi kullanan kişilerin konforuyla ve buna bağlı olarak o sistemi tercih etmelerinde devamlılığın sağlanmasıyla yakın ilişkilidir.

Kabataş’ta süreklilik kapsamında elde edilen veriler, anketlerde mekansal sorunlar altında ele alınan, kaldırımlardaki kesintiler ve seyir – park halindeki araçlarla yayaların ilişkisi soruları üzerinden şekillenmiştir.

Kaldırımlar, araştırmanın 4. bölümünde de belirtildiği gibi, yayalara ait en temel mekanlardır. Kaldırımlardaki kesintiler ya da bozukluklar, yaya güvenliğinden ulaşım sisteminin etkinliğine kadar birçok alanda olumsuzluk yaratabilmektedir. Ankette, mekansal sorunlar kapsamında, kaldırımlarla ilgili sorunları belirten katılımcıların arasında % 50’lik bir kesim, kaldırımların kesintiye uğradığını, % 41 oranında bir kesim, kaldırım döşemelerinde sorunlar olduğunu, geriye kalan % 9 oranında bir grup ise yolların düzensiz ve dar olması gibi sorunlar olduğunu belirtmiştir (Şekil 6.10). Mekanda özellikle yayaların yüzeyden tramvay durağına geçtiği noktada kaldırımların düzenli olmadığı belirlenmiştir. Bu durum mekan kullanımlarını olumsuz yönde etkilemektedir. 17 14 3 0 2 4 6 8 10 12 14 16 18

Kaldırımlar kesintiye uğruyor Kaldırım döşemelerinde sorunlar var ve yürümemi engelliyor

Diğer

Şekil 6.10 Yaya yolları ile ilgili sorunlar

Kaldırımlardan başka, mekanın sürekliliğini engelleyen diğer bir unsur araçlardır. Yapılan çalışmalar sonucu, araçların, yayaların mekanda rahat hareket edebilmesini engellediğini göstermektedir.

Araçların mekanda yayalar üzerinden etkisi, ankette iki şekilde ifade edilmiştir. Bunlar, park halindeki ve seyir halindeki araçların yaya ulaşımı ile olan ilişkisidir. Ankette mekansal sorunlar kapsamında araçlar ile ilgili olan bölüme cevap veren katılımcılar

arasında deniz ulaşım araçlarından diğer ulaşım türlerine giden yayaların, en çok park halindeki araçlardan olumsuz yönde etkilendiği görülmüştür (Şekil 6.11). Park halindeki araçlardan etkilenen katılımcıların oranı % 62’dir. Kabataş’a deniz ulaşımıyla gelen yolcuların en fazla park halindeki araçlardan etkilenmesinin nedeni, iskeleden çıktıkları zaman öncelikle otopark ile karşılaşmakta olmalarıdır. İskeleden funikulere ya da tramvaya, alt geçitten ya da yüzeyden gitmek isteyen yolcular, öncelikle park eden araçlarla karşılaşmakta ve ancak dar mekanlarda, dikkatli olmaya çalışarak geçiş şansı bulabilmektedir. Bu durum genellikle bir yere yetişme telaşında olan insanları olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bununla birlikte, aynı soruya yanıt verenlerin % 38’i seyir halindeki araçlardan olumsuz yönde etkilendiğini belirtmiştir. Bu durum, otopark alanını kullanmak isteyen araçların otoparka girip çıkarken yarattığı durumlardan kaynaklanabileceği gibi, karşıdan karşıya geçişlerin kontrollü olmaması nedeniyle, yaya ve taşıtların sürekli karşılaşması sonucu oluşan sıkıntılardan kaynaklanmaktadır.

15 24 0 5 10 15 20 25 30

Seyir halindeki araçlar yürümemi engelliyor Park halindeki araçlar yürümemi engelliyor

Şekil 6.11 Araçların mekandaki durumlarına ilişkin soruya verilen yanıtlar

Tüm bu analizler çerçevesinde, Kabataş’ta mekanda tespit edilen sorunlar, yaya geçitlerinin düzensizliği, yürümeyi keyifli kılan unsurların yetersizliği ve güvenli bir güzergah olmayışı, sürücülerin trafik kurallarına uymuyor olması, park halindeki araçların yürümeyi engellemesi ve kaldırımların kesintiye uğraması şeklinde sıralanmaktadır. Sorunların bu şekilde gruplanması, 5. bölümde yürünebilirlik ölçütleri

çerçevesinde belirtilen yaya güvenliği ve devamlılık kapsamında olumsuz yönde değerlendirilmekte ve mekanda bu yönde sorunlar olduğunu göstermektedir.