• Sonuç bulunamadı

3.1.1.Denemelerde kullanılan alet ve malzemeler Tartı: Dikomsan HT-600H

Değirmen: Jet değirmen (Metop-16A) Elek: 100 Mesh

63 Mikron

Fırın: Elektrikli fırın

Nüve MF 120 Kül Fırını

Çamurlar: ESC-1 Döküm Çamuru (Eczacıbaşı)

ESC-3-SD Porselen Döküm Çamuru (Eczacıbaşı) Şamotlu kil- Aslan Tuğla

Kırmızı Çamur-Ticari çamur

Sırlar: Eczacıbaşı D.D.Şeffaf

Eczacıbaşı GKP Kurşunlu sır Çini Sırı-Ticari sır

Diğer alet ve malzemeler: Fırçalar, bıçak, alçı, kavanozlar, ebejuarlar, vb. 3.1.2. Denemelerde kullanılan yardımcı maddeler ve özellikleri

Kuvars

Kuvars seramiğin iskelet yapısını oluşturduğu için hazırlanan astarların çoğunda kuvars kullanılmıştır. Kullandığımız kuvars kirli beyaz renkte ve un kıvamındadır.

Kuvars yeryüzünün bilinebilen kısmının %25’ini oluşturur. Oksijenden sonra dünyada en çok rastlanan silisyumun bir bileşimidir. Kimyasal formülü SiO2 olup mol ağırlığı 60’dır. Sertlik derecesi mohs’a göre 7 dir.(Arcasoy,1983:13)

Kuvars doğada bulunan en sert maddelerden biridir. Plastikliği azdır ve cam sanayisinin ana maddesidir.

Doğada en çok gri sarı ve beyaz renklerde bulunur. En çok rastlanan bir mineraldir. Eridiği ortamlarda genleşme katsayısını düşürücü etki eder. Tam olarak erimemesi durumunda aksine genleşme katsayısını yükseltir. Erimemiş kuvarsın genleşme katsayısı erimişine göre 150 kat büyüktür. Kuruma ve pişme küçülmesini azaltır. Seramik yapılarda iskelet görevini yapar ve deformasyonu önler. Asitlere dayanıklılığı arttırır. (Doğan,t.y.:31)

Doğada kristal olarak dağ kristali, amethyst, kuvarsit, kuvars ve kristal kuvars kumu olarak amorf olarak ise flint ve sileks taşları kizelgun şekillerinde bulunur.(Arcasoy,1983:13)

Kuvarsın erime noktası yaklaşık 1400ºC dir. Kuvars eritilip soğutulmaya bırakıldığında tekrar kristal hale gelmeyen değişik bir yapıya sahiptir. Oda sıcaklığında aşırı soğutulmuş bir sıvı gibi kalır. Koyu balı andıran kıvamlı bir sıvı haline getirilen kuvars tekrar ısıtıldığında seyrelmeye başlar. Sıcaklık arttıkça yoğunluğu azalır ve akışkanlığı da artar. Bir kalıbın içine bu hali ile dökülürse tekrar soğutulduğunda bu kez katılaşan kuvars istediği hali alır. Bu özelliğinden yararlanılarak aşırı soğutulmuş silis adı verilen bu maddeden porselen, kroze, beher, havan gibi laboratuarlar için çok önemli olan malzemeler yapılır. Silisin bu konudaki en önemli özelliklerinden biriside ısıl şoktan hiç etkilenmemesidir.(Doğan,t.y.:36)

Kuvars katkısı çamurlarda şu etkileri gösterir;

-çamurun bağlayıcı özelliği ve kuru direnci katkı oranı arttıkça azalır. -pişmiş çamurda gözeneklilik ve su emme artar..(Arcasoy,1983:15)

-kuru ve pişme küçülmesi değerlerinde azalma ortaya çıkar. Katkı oranının çok artması ile birlikte küçülme yerine büyüme görünür.(Arcasoy,1983:15)

Feldspat

Kırmızı çamur atığında erime sağlamak için, pekişmiş astar ile sinter astar denemelerinde Na-feldspat kullanılmıştır.

Özsüz bir hammadde olmasına karşın çamurlarda belli bir pişme sıcaklığına çıkıldığı zaman çamurları pekiştirerek eriticilik özelliği gösterir. Aynı şekilde sırlarda da kullanılan çok önemli bir eriticidir.(Arcasoy,1983:15)

Bu minerallerin yapılarını birkaç metal demir oksitten oluşan kompleks silikatlar oluşturur. Yeryüzünde en çok bulunan silikat mineraldir. Taşıdıklar alkali oksitlere göre isimlendirirler. Feldspatın en çok rastlanan cinsi ortoklas veya potasyum feldspat olup formülü K2O.Al2O3.6SiO2’dir. Bunun dışında albit veya sodyum feldspat Na2O.Al2O3.6SiO2 celsian veya baryum feldspat BaO. Al2O3.6SiO2 pegmatit veya sodyum-potasyum feldspat Na2O.K2O.3Al2O3.2SiO2 bulunur. Bu grupla nefelin de anılabilir. 3(Na2O.K2O).4Al2O3.9SiO2. uzun zaman doğa koşullarında kalan feldspat karbonik asitli sularla temas ettiğinde ayrışarak potasyum karbonat, kaolin ve silise dönüşür.(Doğan,t.y.:33)

Sert potasyum feldspatın (ortoklas) erime sıcaklığı 1170ºC sodyum feldspatın (albit) ise 1120ºC’dir. Ancak ortoklasın tam erime sıcaklığı 1280 ºC dolayına ulaşmaktadır. Bu da ortoklasın geniş bir erime sıcaklığına sahip olduğunu gösterir. Bu nedenle özellikle porselen çamurlarında ortoklas daha fazla kullanma alanı bulur. Albit ve lityum feldspat(spodumen) daha fazla eriticilik özelliği nedeni ile öncelikle sırların yapısında önemli rol oynarlar. (Arcasoy,1983:17)

Wollostonit

Seramik üretiminin astar ve sır uygulamalarında eritici olarak kullanıldığı bilinmektedir.

Karbonat içeren minerallere karşın wollostonit pişirilme sırasında gaz çıkartmadığından tek pişirim çamurlarında başarı ile kullanılır.(Arcasoy,1983:20) Bu özelliğinden dolayı wollostonit, çalışmamızın pekişmiş astar ve sır denemelerinde kullanıldı.

Talk-Sabuntaşı

Bu iki maddeden sadece bir tanesi kullanılmıştır. Talk çamurun rengini açmak için astar ve pekişmiş astar reçetelerinde kullanıldı.

Her ikisi de seramik çamur ve sırlara karıştırırlar. Aynı zamanda doğrudan pişirilebilirler. Böyle ürünlere steatit denir. Pişme küçülmesi yoktur.(Arcasoy,1983:21)

Genelde değirmen kaplarında ve değirmen bilyelerinin kaplamasında

kullanılır.

Kaolin

Kaolin hammaddesini oluşturan en önemli mineral Kaolinit (Al2Si2O5(OH)4) olup alüminyum hidro silikat bileşimli bir kil mineralidir. Kaolin terimi altında çeşitli jenetik modellerle oluşmuş kaolin türleri ve kaolinitik killer yer almaktadır. (DPT,1995:3)

Kaolin pişme rengi beyaz yüksek sıcaklıklara dayanıklı bir kil mineralidir.(Şölenay,2002:4)

Al2O3.SiO2 (saf) Kaolin feldspatların doğal olarak ayrışmasından meydana gelen seramik.porselen hammaddesidir. İyi cins kaolin 1400 ºC ısıda deformasyona uğramaz ve temiz beyaz renk verir.(Şahin,1983:20)

Kaolin özlü bir hammadde olduğu için çamura şekillendirme kolaylığı sağlar. Pişmeden önce parlak değil mattır. Çalışmalarımızda kırmızı çamur atığında ergime gerçekleştirebilmek için kullanıldı.

Bentonit

Denemeler sırasında atığa plastiklik kazandırmak için ve ayrıca hazırlanan astarların bünyeye tutunmasını sağlaması için kullanıldı. Bentonit görüntü itibariyle beyaz, un yoğunluğunda bir hammeddedir. Suda kolay çözünür.

Volkanik kayaçların alterasyonu sonucu oluşan montmororillite içeren killerdir.(Doğan,t.y.:29)

İçeriğindeki demir miktarı çok azdır, pişme rengi kremdir. Bentonit sır tanelerinin askıda kalmasına yardımcı olur. Sır reçetesine az miktarda ilavesi ile sır çökelmesi engellenmektedir.(Kahraman,2007:20)

Boraks

Bu madde özellikle aventürin sır denemelerinde kullanıldı. Boraks içine karıştırılan maddenin erimesini kolaylaştıran sırlaştırıcı bir hammaddedir. Görüntüsü sofra tuzuna benzemekte ve sofra tuzu gibi su ile karıştırıldığı zaman kolayca erimektedir.

Na2O.2B2O3.10H2O Kütahya seramik atölyelerinde sırça yapımında kullanılır. (Şahin,1983a:11)

Na2B4O7.10H2O formüllü boraks, prizmatik kristal gösterirken

Na2B4O7.5H2O sekiz düzlemli olarak kristalleşir. Ticari boraksın saflığı %99,5’tir. Ergimiş boraks (Na2O.2B2O3) dehidrat formüllü olup, hidratlı forma oranı 53:100 olmaktadır. (Sümer,2002:10)

Boratların sırda kullanımı suda çözünürlüğüne göre değişir. Suda yüksek oranda çözünen bor minerali boraks ve bor bileşiklerinden borik asit, boraks pentahidrat gibi maddelerdir. (Uğur,t.y:8)

Firit

Pekişmiş astar ve sinter astar yapımında kullanıldı.Açık yeşil,küçük cam kırıklarına benzeyen bir yapısı vardır. Elde öğütmesi zor olduğu için değirmende, değirmenin kullanım süresi uzun tutularak öğütülmüştür.

Öğütülüp toz haline getirilmiş seramik hammaddelerin bir reçeteye göre tartılıp karıştırıldıktan sonra eritilmesi ve eriğin hızlı bir şekilde soğutulması neticesinde ortaya çıkan cam yapılı ara mamule firit denir. 1200 ºC gibi düşük sıcaklıkların altında pişirilen mamullerin sırlarında önemli oranda firit bulunur. (Ağaoğlu,2006:32)

Sülyen (Kurşun Oksit)

Kurşun oksit çok güçlü bir ergitici olmasının yanında sıra yüksek parlaklık vermektedir. Kristal sırlarda kullanılır fakat fazla miktarı kristal oluşumunu azaltır. Sırın viskozitesini düşürür ve renk veren oksitlerin sırın içerisinde daha iyi dağılmasını sağlar. Kurşun oksit sırlarda, sülyen (Pb3O4), PbO, kurşun karbonat (PbCO3) olarak bulunur. (Göncü,2006:13)

Kursun bileşikleri toksik özellik gösteririrler bu yüzden firitlestirilerek kullanılırlar. Buna rağmen gıda maddeleri ile ilişiği olabilecek ürünlerin sırlarında PbO kullanılmaz. (Ağaoğlu,2006:31)

Sır yapımında kullanılan en önemli kurşun bileşiği ise sülyen diye adlandırılan ve toksik özelliği çok yüksek olan 2PbO. PbO2 ’dir. Rengi açık kırmızıdır. (Kartal,1998:22)

Kurşun bileşiklerinin çoğunluğu zehirlidir. Gıda maddeleri için üretilen seramik kapların sırları içinde PbO kullanılacaksa, gerekli olan PbO hiçbir zaman sülyen, mürdesenk veya kurşun karbonattan alınmamalıdır. (Arcasoy,1983:166) Çalışmalarda kırmızı çamur atığında ergime gerçekleşip gerçekleşmeyeceğine bakılmak amacı ile atık içerisine belli oranlarda sülyen ilavesi yapılmıştır.

Çinko Oksit

Çinko oksit astar olarak hazırlanan kırmızı çamur atığının rengini açmak için kullanıldı.

Sırlarda matlaştırıcı, kararlılık sağlayıcı, kristallendirici ve kimyasal reaktiflere direnci artırıcı rol oynar. 1100 ºC’nin altında 0,05-0,2 mol oranlarında parlaklığı artırır, 0,3 mol’den başlayarak artan oranlarındaki ilavelerinde matlığı artırmaya, erime derecesini geciktirmeye başlar. Sırın elastiklik özelliğini artırarak, düşük genleşme katsayısına sahip olduğu için çatlamaları engelleyici rol oynar. Sır bileşiminde az oranda özellikle mavi ve yeşil renklerin gelişimini sağlar. Beyazlığı artırır. Özellikle Al2O3 ile birlikte, borsuz ve CaO içeriği az olan (alkalili sırlar)

sırlarda beyazlık ve opasiteyi düzenler. Fazla miktarda özellikle bazik sırlarda sırın devitrifikasyon eğilimini güçlendirerek yüzeye mat bir görünüm verir. Sırın soğuma aşamasında çinko silikat (villemit-ZnSiO4) kristalleri oluşur. Çinko silikat kristalleri oluşurken sır bünyesinde bulunan pigment veya renk verici oksitleri bünyesinde toplayarak yüzeye dekoratif özellikler kazandırır. Kristalleşme, kimyasal bileşime ve pişme sıcaklığından soğutulması esnasındaki ısıl işleme bağlıdır. Borlu sırlarda, bor tülü oluşumunu hızlandırır. Çinko matı sırlarda ZnO oranının daha fazla artırılmasıyla artistik sır türü olan “deri kraklesi” sırlar elde etmek mümkündür. (Göncü,2006:13)

Nefelin Siyenit

Silisce fakir kristalin bir kayaç olup albit ve mikroklin türü feldspat ile nefelinden oluşur. Az miktarda mafik silikatlar ve diğer aksesuar mineralleri içerir. Dünyada geniş yayılımlıdır. Ancak ticari olarak halen Kanada, Norveç ve ABD'de işletilmektedir. Kanada'da 1930'larda, Norveç'de ise 1950'lerde işletilmeye başlanmıştır. Serbest silis içermemesi, yüksek alkali ve alümine içerdiği, yüksek ergitme gücü ve dar erime aralığı, cam endüstrisine ideal uyum gösteren karakteristiklerdir. Bu mineralin feldspata kıyasla daha yüksek alümina ve alkali katılımı anlamına gelmektedir. Kayacın endüstriyel özelliklerini temin eden nefelin minerali Na3KAl4Si4O16 kimyasal bileşimine sahip, Na/K=3/1 olan, hekzagonal sistemde kristallenen, Moh's sertliği 5, 5-6 ve özgül ağırlığı 2,5 -2,7 gr/cm³ olan bir mineraldir. Alterasyon sonucunda sodalit, kankrinit, zeolit türleri ve özellikle de analsime dönüşür. Nefelinli siyenitin bazı türleri: kongressit, kregmantit, ditroit, fenit, foyait, iyolit, laurdalit, litfieldit, melteigit, miyaskit, monmoutit, raglanit, rouillit ve urtit'tir. Nefelinli siyenit, Türkiye açısından da potansiyel feldspat kaynağı olarak istikbal vaad etmekte olup, Kırşehir masifindeki sodalitli siyenit ve miyaskit türü kayaçlar, zenginleştirme çalışmaları sonucunda Norveç nefelinli siyenitine eşdeğer alkali zenginleşmesi ve demir oksit/karbonat impüriteleri alt limit değerlerinde oldukça iyi verimle kazanılmış bulunmaktadır. (DPT,1995:100)

Kimyasal adı sodyum ve potasyum alüminosilikat olan nefelinin formülü

Kullanılan bu yardımcı malzemeler ile kırmızı çamur atığı astar,sır ve bünye için denenmiştir.

3.2.Kırmızı çamur atığı ile ilgili yapılan ilkin denemeler ve

gözlemler

Bu atık hakkında yapılan literatür araştırmalarından, atığın içerisinde bulunan metal oksitlerden dolayı seramikte kullanımı için farklı alanlarda çalışmalar yapıldığı görüldü. Atık içinde %30 oranında bulunan hematit tez çalışması için birçok kapının açılmasına sebep oldu. İlk düşünce hematit oranı yüksek olan bu atığı uygun şekillerde kullanıma hazır hale getirmek oldu. Bu nedenle atıla ilgili yapılan ilk denemeler ve ilgili gözlenenler aşağıdakilerdir.

Atığın Ph seviyesinin tespiti

Bir maddenin ph seviyesini ölçmek için iki yöntem uygulanır. Bunlardan ilki ph seviyesinin özel vazitesiyle ölçülmesidir. Diğeri ise ph metre kağıtlarının yardımı ile ölçülmesidir. Bu çalışmada kullanılan atığın ph seviyesini ölçmek için Merck marka pH 1-10 arası ph metre kağıdı kullanıldı.

Resim.1. Merck marka Ph metre kağıdı

Ph metre kağıdı iki kısıma ayrılır.Resimdeki ph metre kağıdında sağ tarafta bulunan yeşil renk ve tonları 7-8-9 ve 10 olarak numaralandırılmıştır ve 7’den 10’a çıktıkça renk koyuya doğru gitmiştir. Bunun anlamı 7’den 10’a doğru çıktıkça ph’ı ölçülen maddenin bazik olduğunu gösterir. Resimde görüldüğü gibi sol tarafta yukarıya doğru 6-5-4-3-2-1 olarak numaralandırılmış ve sarıdan koyu kırmızıya

doğru bir renk geçişi verilmiştir. Bunun anlamı ise ph seviyesinin 6’dan 1’e düştükçe maddenin Ph’ının giderek asidik olmasıdır. Nötr ph seviyesi ise 7’dir. 7’nin üstü bazik, 7’nin altı ise asidiktir. Bu kağıt şu şekilde kullanılır;

Ph seviyesi ölçülecek olan malzeme kuru halde ise ıslatılarak sıvı hale getirilir. Yukarıdaki resimde de görülen ph metre kağıdı, sulandırılmış malzeme içerisine batırılarak bir süre bekletilir. Bu kağıt malzeme içerisinde bekletildikten sonra kağıt üzerinde bir renk değişimi olur. Rengi değişen ph metre kağıdı, kağıdın bulunduğu kutu üzerindeki değerlerle karşılaştırılır. Kağıt üzerindeki renk hangisine yakınsa malzemenin ph seviyesi odur.

Bu çalışmada kullanılan atık, ph seviyesi ölçülmek üzere, ilk olarak sulandırılarak sıvı hale getirildi. ph seviyesi ölçüldüğünde ph seviyeninin 10 olduğu görüldü. Aynı atık bir hafta boyunca her gün yıkanarak suyu süzüldü. Bundaki amaç; atığın içeriğinde bulunan kostik sodanın yıkanarak suyu süzülen atıktan ayrılarak ph seviyesini düşürmek oluşudur. Bir hafta sonunda ph seviyesinin 10’dan 9’a düştüğü görüldü. Ph seviyesinin yüksek olması, seramikte elde şekillendirme yaparken ve diğer işlemlerde kullanımı zor bir malzeme olacağı kanısına varıldı. Bunun sebebi ise,bu atık ciltte yanmalara sebep olmakta ve cilt yüzeyinde yaralar oluşturması dolayısı ile cilt hastalıklarına sebep olabilmektedir. Bu atığı kullanmanın en avantajlı yolu ona mümkün olduğu kadar çıplak elle dokunmamak ve plastik eldiven kullanmaktır. Fakat bir seramikçinin en büyük hüneri ellerindedir ve bütün seramikçiler ellerinin çamurla temas etmesini isterler. O halde atık çamurunu kullanmadan önce, birçok defa su ile yıkayarak süzmeli ve ph seviyesinin mümkün olduğunca nötr’e (Ph=7) yaklaştırmakta fayda vardır.

Plastikliğin tespiti

Kırmızı çamur atığının plastiklik özelliklerine bakmak amacı ile yapılan denemelerde atık suda hiç bekletmeden biraz ıslatarak yoğurabilecek kıvama getirildi. Yoğururken tam bir özleşme olmadığı ve atığın sürekli olarak dağıldığı görüldü. Yoğrulabilen kısmı kare şeklinde kesildi kurumaya bırakıldı fakat kuruduktan sonra kopmalar olduğu görüldü. Bunun yanında 1 hafta suda bekletilerek yıkanan çamurda yoğurma sırasında daha iyi bir özleşme olduğu gözlendi. Fakat her iki durumda da atığın seramikte kullanılan plastik çamurlar gibi şekil almadığı ve yer

yer kopmalar olduğu görüldü. Bu atık, içerisine plastikliği arttırmak için gereken bir medde ilave edilmediği takdirde, elle şekillendirme için uygun değildir.

Döküm çamuru özelliğinin tespiti

Bu atık, alçı kalıp yöntemi kullanılarak döküm özelliği olup olmadığına bakılmak üzere döküm çamuru kıvamında sulandırıldı. İçerisine hiçbir katkı maddesi ilave etmeden kalıp içerinse döküm yapıldı. Yaklaşık olarak 3dk. gibi bir sürede kalıp çamurun suyunu aldı ve çamur kalıp içinde çökme yaptı. Bu nedenle atık kendi başına saf halde sulandırıldığında, döküm çamuru gibi kullanıma uygun olmadığı görüldü.

Astar kullanım tespiti Şamot bünyede

Bu atığın astar olarak kullanılıp kullanılmayacağına bakılmak amacı ile şamot bünye üzerine iki tane astar hazırlanarak uygulama yapıldı. Uygulamalar şu şekildedir:

80gr. Toz (kuru) kırmızı çamur atığı 100gr. Su

Bunlar tartılarak üç tane karışım hazırlandı. İlki değirmende 15 dakika karıştıktan sonra 100 mesh’lik elekten geçirildi.Şamot bünye üzerine akıtma ve fırça yöntemi ile iki ayrı numune şeklinde uygulandı.

İkincisi aynı reçetenin değirmende karıştırılmadan doğrudan 100 mesh’lik elekten geçirilmesi ile yapıldı. Numune şamot bünye üzerine fırça ve akıtma yöntemi ile iki ayrı numune şeklinde uygulandı.

Üçüncüsü ise ilk yapılan reçetenin su oranını %20 oranında arttırarak yapıldı. Bu karışımda şamot bünye üzerine fırça ve akıtma yöntemi ile iki ayrı numune şeklinde uygulandı.

Bu üç çalışma 1000 derecede elektrikli fırın ortamında pişirildi. Sonuç olarak bünye üzerinde kavlama ve dökülme yaptığı görüldü.

Döküm çamuru bünyesinde

Aynı reçeteler ESC-1 döküm çamuru üzerinde de denendi. ( Resim.2.) döküm çamuru üzerinde herhangi bir çatlama yada dökülme görülmedi. Aynı deneme kurşunlu sır ve şeffaf sır ile sırlanarak sonuçları gözlendi. ( Resim.3.)

Bu atık kendi başına saf halde sulandırıldığında ESC-1 döküm çamuru ve ESC-3-SD porselen döküm çamuru bünyesinde astar kullanımına uygundur. Şeffaf sır ile sırlandığında ise renklerin daha canlı olduğu görülmüştür. Kurşunlu sır ise, astar haline getirilen atığı, 1000 ºC’ de yemeye başladığı için farklı efektler olduğu gözlenmiş bu yüzden düküm çamuru üzerine bütünüyle kapatılan sulandırılmış atık ilk olarak 1000 ºC’ de bisküvi pişirimine girmiş ardından da kurşunlu sır ile kapatılıp tekrar 1000 ºC’ de sır pişirimi yapılmıştır. Resim.4.’de bu pişirimin etkileri görülmektedir.

Resim.2. döküm çamuru üzerine Resim.3. yapılan denemenin 3 kat halinde denenen sulandırılmış 1000ºC’de pişirilen sırlanmış Kırmızı çamur atığı. (1000 ºC) şekli. Solda D.D.şeffaf sır sağda

ise GKP kurşunlu sır vardır

Resim.4. Atıktan hazırlanan astar

üzerinde GKP kurşunlu sır

Kurşunlu sır’ın pişme sıcaklığı 900-950 ºC iken 1000 ºC’ de pişen sır 950 dereceden sonra astarı yemeye ve onun rengini değiştirmeye başlar. Bu etki Resim.4.’ de artistik bir çalışma için güzel bir etki olarak görülmektedir.

Kırmızı çamur bünye

Aynı astar kırmızı çamur üzerinde de denenmiş ilk olarak 1000 ºC de bisküvi pişirimi hemen arkasından da yine 1000ºC de sır pişirimi yapılmıştır. Resim.5. de ve Resim.6. da bu denemeler görülmektedir.

Resim.5. Kırmızı çamur üzerine Resim.6. Yapılan denemenin 3 kat halinde denenen sulandırılmış 1000ºC’de pişirilen sırlanmış Kırmızı çamur atığı. (1000 ºC şekli. Solda D.D.şeffaf sır sağda ise GKP kurşunlu sır

Resim.5. Kırmızı çamur üzerine uygulanan atıktan hazırlanan astar 1000ºC de pişirildi. Üzerine çok derin olmayan çatlaklar ve kavlamalar görüldü.

Resim.6. bisküvi pişiriminin ardından bünye üzeri sağ tarafı GKP kurşunlu sır ile sol tarafı D.D şeffaf sır ile sırlandı. Bunun sonucunda atığın kırmızı çamur üzerinde istenilen etkiyi vermediği ve çatlaklar olduğu görüldü. Fakat, akıtma yöntemi ile uygulamalarda, atığın kırmızı çamur üzerine uygulandığında olumlu sonuç alabilme ihtimali göz önüne alınmıştır. Ve atık içerisine ilave edilen metal oksitlerle yapılan denemelerde kırmızı çamur üzerine de uygulamalar yapılmıştır. Bu uygulamalar ileriki bölümlerde sunulacaktır.

Atığın ısı direncinin tespiti

Kırmızı çamur atığının 1200 ºC’ de eriyip erimediğine bakmak amacı ile döküm çamuru ve şamotlu kil üzerine sulandırılmış atık, akıtma yöntemi ile uygulandı. Resim.7.’de ESC-1 üzerinde ve Resim.8.’de şamotlu kil üzerinde etkileri görülmektedir.

Resim.7.ESC-1 üzerine Resim.8. Şamot üzerine uygulanan sulandırılmış atık uygulanan sulandırılmış atık 1200 ºC 1200 ºC

Resim.7.: ESC-1 Döküm çamuru üzerine yapışan astarın 1200 ºC de erime yapmadığı görüldü.

Resim.8.: Şamot üzerinde erime yaptığı görülen astarın bünye üzerine yapışmadığı görüldü. Bunu şu şekilde açıklayabiliriz; atıktan hazırlanan astarın şamot üzerine erime yapmasına rağmen,kavlama yapmasının sebebi bu atığın refrakter özelliklere sahip olması ve şamot ile birbirine yakın olmamasıdır.

Bütün bu ön hazırlıklardan ve ilkin denemelerden sonra sonra kırmızı çamur atığının seramik sanatında ilk olarak astar olarak değerlendirilmesine karar verildi. Bu denemeler sırasında ESC-1 ve ESC-3-SD döküm çamurları ile Eczacıbaşı D.D şeffaf ve GKP kurşunlu sır yardımcı malzemeler olarak kullanıldı. Bunun yanında astar yapımında atık içerisine belirli hammaddeler ilave edildi.

3.3. Kırmızı çamur atığının seramik sanatında değerlendirilmesine

yönelik yapılan denemeler

Araştırmanın temel kısmını oluşturan bu bölümde, kırmızı çamur atığının seramik sanatında değerlendirilmesine yönelik yapmış olduğumuz denemelere yer verilmiştir. Kırmızı çamur atığı seramik astarları, seramik sırları ve seramik bünye olarak denenmiştir. Bu deneyler ve onların sonuçları konu ile ilgili bölümlerin konu başlıkları altında tablolar ve resimler halinde sunulmuştur.

Benzer Belgeler