• Sonuç bulunamadı

5.   ANITSAL YIĞMA BİNALARDA GÖRSEL VERİLERE DAYALI RİSK

5.2   Yapı Tespit Formunun Geliştirilmesi 68

5.2.3   Yapı Tespit Formunun Alanda Test Edilmesi 92

Yapılan literatür araştırmasına göre, mevcut çalışmalar; geometrisi kolay tanımlanabilen, çok katlı yığma kagir yapılara ilişkin olduğu için tez çalışmasında, karmaşık geometrisi olan, Türkiye'deki kubbeli yapıların risk düzeyinin tespitine ilişkin bir yöntem geliştirilmesine karar verilmiştir. Alan çalışması için pilot bölge olarak İstanbul Tarihi Yarımada seçilmiştir.

Bölgede yer alan yapıların bazılarının zaman içinde fonksiyon değişimine uğraması, yapı geometrisinin çeşitlilik göstermesi, farklı malzemelerin kullanılmış olması ve bazı yapılarda farklı dönem eklerinin bulunması, İstanbul Tarihi Yarımada’nın pilot bölge olarak seçilmesinde etkili olmuştur.

Bizans ve Osmanlı imparatorluklarına ev sahipliği yapmış olan bölgede bulunan tarihi yapılar, MS 6. yüzyıla kadar tarihlenmektedir. Tarihi Yarımada’da; kiliseler, kiliseden camiye dönüştürülen yapılar, camiler, türbeler, hanlar, hamamlar, kütüphane yapıları gibi farklı işlev,

dönem ve yapım sistemi olan; malzemesi, biçim ve geometrisi, yük aktarma sistemi, geçiş elemanları ve destek elemanları bakımından çeşitlilik gösteren yapılar bulunmaktadır. Tablo 5.2 bu bölgede tespit edilen yapı türlerini ve adetlerini göstermektedir (Arun vd., 2010, Öztepe, 2001).

Tablo 5.2 İstanbul Tarihi Yarımada’da (tespit edilebilen) yapıların türlerine göre adetleri

Yapının işlevi Yapı Adedi

Cami 127 Hamam 107 Mescit 64 Medrese 46 Kilise ve sinagog 30 Kütüphane 24 Camiye dönüştürülmüş kilise 12 Müze 10 Çarşı 4

Tez çalışmasında, seçilen pilot bölgedeki alan çalışmasında; farklı dönem, büyüklük ve geometrisi olan yapılar ile fonksiyon değişimi geçirmiş, farklı döneme ait farklı büyüklük ve geometrideki yapılar ile fonksiyonu değiştirilmiş, farklı dönem ekleri olan 12 adet yapı seçilmiştir. Yapı tespit formu geliştirilirken çeşitli aşamalarında, bu yapılarda farklı kişilerden oluşan dört çalışma ekibi ile denenmiş, geri bildirimlere göre geliştirilmiş ve işlerliği sağlanmıştır. Geliştirilen yapı tespit formu Ek 2'de verilmiştir.

5.2.3.2 Yapı Tespit Formunun Kullanılması

Yapı tespit formu, geliştirilme süresi boyunca her aşamada alanda test edilmiş ve uygulanabilirliği denenmiştir. Uygulama sırasında karşılaşılan sorunlara ve kullanıcılardan gelen geri bildirimlere göre formun yapısı değiştirilerek geliştirilmiştir. Karşılaşılan her yeni durum ve eleştiri genelleştirilerek yapı tespit formu sorgularına eklenmiştir. Yapı tespit formunun gelişimi sırasında yapılan temel değişiklikler aşağıda ele alınmıştır:

 Yapı tespit formu doldurulmaya başlamadan önce incelenecek yapıya, Bölüm 5.2.1'de anlatılan biçimde, aks şemasının verilmesi uzman olmayan ekip üyeleri ile denenmiş ve genel bir başarı elde edilememiştir. Yapılan bu denemeler sonucunda aks şemasının, tespiti yapan uzman olmayan kişi tarafından verilmesinin uygun

olmadığı ve çalışmayı koordine eden bir uzman ekip başı tarafından ya da onun kontrolünde yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Aksların doğru verilmesi ve alan çalışmasında uzman olmayan kişinin elindeki aks şemasına göre yapı elemanlarını kodlaması ve yapı tespitini yapması kolaylaşmıştır.

 Çalışmanın ilk aşamalarında, yapı tespitinde, incelenecek yapının kütlelere ayrılarak parçalar halinde incelenmesi düşünülmüştü (Şekil 5.22). Ancak kütlelere ayırma işlemi farklı kullanıcılar ile denendiğinde başarı sağlanamamış ve alan çalışmasında zaman kaybına neden olduğu tespit edilmiştir. Yapı tipolojileri çok farklı olduğu için genel bir kütle tanımı yapmak mümkün olamamıştır. Bunun yanı sıra ayrı parçalar halinde incelenen yapının bütün olarak değerlendirilmesi ve yapı kütleleri arasında ilişki kurulması güçlüğü ortaya çıkmıştır. Bu denemelerden sonra yapının bütün olarak incelenmesinin daha uygun olacağına karar verilmiştir.

Şekil 5.22 Yapının kütlelere ayrılması

 Fiziki Tanım Bilgileri bölümünde, kütlelere ayrılmış yapının planda ve kesitte komşuluk bilgisi sorgusu yapılmıştır. Ancak bu ilişki varyasyonlarının tek bir formda toplanamayacak kadar çok sayıda olduğu ve birbirine benzer çok sayıdaki şeklin algıyı zorlaştırdığı belirlenmiştir. Bunun yerine, üst paragraflarda verilen Şekil 5.15'te gösterilen biçimde; cephede duvar önünde, kendisine bitişik ve daha alçak bir kütle olma durumunun sorgulanmasına karar verilmiştir.

 Tespit formunu denemek üzere yapılan ilk alan çalışması için yapı tespit formu ile birlikte "yapı tespit formu kullanım kılavuzu" oluşturulmuştur. Ancak alan

çalışmasında bir yanda kullanım kılavuzu bir yanda tespit formu sayfaları ile birlikte çalışmanın güç olduğu ve kullanım kılavuzunun tam olarak kullanılamadığı ifade edilmiştir. Bu durum dikkate alınarak yapı tespit formu üzerinde gerekli açıklamaların yapılması daha uygun görülmüştür (Ek 2).

 Yapı tespit formunda bozulma ve hasar durumu incelenirken çatlak bilgisinde ilk aşamada çatlak genişlikleri sorulmuştur. Ancak farklı ekiplerle alan çalışması yapıldığında gözleme dayalı tespitte çatlak genişliği hakkında verilen kararın sağlıklı olmadığı ortaya çıkmıştır. Özellikle çatı döşemesi seviyesindeki çatlakların genişliğinin çıplak göz ile algılanmasının olanaklı olmadığı saptanmıştır. Tez çalışmasında geliştirilen yöntemin öndeğerlendirme yöntemi olduğu göz önünde bulundurulunca çatlağın yeri ve konumu bilgisinin yeterli olacağı düşünülmüştür.  Cephe duvarları incelenirken çatlak dağılımını belirtmek için, plan düzleminde

olduğu gibi, cephe düzleminde de aks verilmesi düşünülmüştür. Alan çalışmasında yapılan tüm denemeler başarısız olmuştur. Cephe duvarlarının parçalara ayrılarak, hem yapı dışından hem yapı içinden incelenmesi ve duvardaki girinti çıkıntıların her birinin bir cephe oluşturması cephe düzleminde aks verme işlemini başarısız hale getirmiştir. Bunun yerine incelenen her katta boşluklara numara verilerek, çatlak yeri belirtilirken boşluk koduna referans verilmesi uygun görülmüştür.

Ek 2'de verilen yapı tespit formunun düzeninden de anlaşıldığı gibi bir yapının tespiti için önce aks şeması verilmeli ve alan çalışması yapılmalıdır. Buna göre bir yapının tespit çalışması en az üç gün sürmektedir. İlk gün yapı planı var ise alanda doğruluğu kontrol edilir (Şekil 5.23), yok ise alanda şematik kat planları çizilir. İkinci gün, aks kodu verilen yapı elemanlarının ölçüleri alınır ve üçüncü gün bozulma ve hasar tespiti yapılır. Yapı büyüklüğüne bağlı olarak bu işlemlerin süresi değişir.

Şekil 5.23 Alan çalışmasında yapı planı çizimlerinin kontrolü

Bir yapının tespiti için alan çalışmasının süresini belirleyen en önemli faktör yapının geometrik karmaşıklığı ve yapı elemanı sayısının fazla olmasıdır. Geometrisi karmaşık olan yapının algılanması ve aks şemasının verilmesi ve inceleme için düzen oluşturulması basit bir yapıya göre daha çok zaman almaktadır. Her bir yapı elemanı ayrı ayrı incelendiği için çok sayıdaki yapı elemanının gerek ölçüsünü almak gerekse bozulma ve hasarlarını incelemek uzun zaman almaktadır. Tez çalışmasında incelenen yapılar anıtsal tarihi yapı olduğu için inceleme sırasında yapıda tam gün çalışmak mümkün değildir. Yapıya sınırlı zamanda erişim olduğu için tespit süresi uzamaktadır.

Formun geliştirilmesi sırasında farklı ekiplerle incelenen ve aynı yapı için farklı kişilerin çalışmalarının karşılaştırıldığı yapılar Tablo 5.3'te verilmiştir.

Tablo 5.3 Alan çalışmasında incelenen yapılar

Yapı Adı Yapım Yüzyılı

Firuz Ağa Cami 15. Yüzyıl

Bali Paşa Cami 15. Yüzyıl

Davut Paşa Cami 15. Yüzyıl

Atik Ali-Çemberlitaş Cami 15. Yüzyıl

Murat Paşa Cami 15. Yüzyıl

Atik Ali-Zincirlikuyu Cami 16. Yüzyıl

Cerrah Mehmet Paşa Cami 16. Yüzyıl

Hekimoğlu Ali Paşa Cami 18. Yüzyıl

Pertevniyal Valide Sultan Cami 19. Yüzyıl

Fatih Cami 15. ve 18. Yüzyıl