• Sonuç bulunamadı

4.1. Örneklem

Çalışmaya, Ege Üniversitesi Ruh Sağlığı Hastalıkları Konsultasyon ve Liyezon Psikiyatrisi Polikliniği’ne, Organ Nakli Koordinatörlüğü’nden yönlendirilen kişiler alınmıştır. Kişilere çalışmanın amacı ve uygulanacak yöntem sözel olarak anlatılmış, çalışmaya dahil olmayı kabul eden kişilere çalışma ile ilgili aydınlatıldıklarına dair bilgilendirilmiş olur formu imzalatılmıştır.

Çalışmaya dahil edilme kriterleri: Ege Üniversitesi Ruh Sağlığı Hastalıkları Konsultasyon ve Liyezon Psikiyatrisi polikliniğine Organ Nakli Koordinatör- lüğü’nden böbrek donör adayı olarak yönlendirilmiş, çalışmaya katılmayı kabul etmiş, aydınlatıldıklarına dair bilgilendirilmiş onam formu imzalamış, okuduğunu anlayıp, ölçekleri doldurabilecek eğitim seviyesi olan her kişi çalışmaya alınmıştır.

Çalışmadan dışlanma kriterleri: Bilgilendirme sonrası çalışmaya katılmayı ka- bul etmeyen kişiler dışlanmıştır.

4.2. Veri Toplama Araçları

4.2.1. CDDA

Canlı Donör Değerlendirme Aracı, Mount Sinai Hastanesi Recanati / Miller Transplantasyon Enstitüsü tarafından 2015 yılında geliştirilmiştir. Potansiyel canlı or- gan donörlerinin psikososyal risk seviyesinin nicel bir göstergesini sağlamak için canlı donör psikososyal değerlendirmesinin bir parçası olarak kullanılan türünün ilk ara- cıdır. Donör adaylarının kurumlar arasında değerlendirilme sürecini standartlaştırmak için oluşturulmuştur. CDDA, psikiyatristler, psikologlar, sosyal hizmet uzmanları ve değerlendirme sürecine dahil olan diğer klinisyenler için, potansiyel donörlerin, psi- kososyal uygunluk derecesini ölçmek için bir araçtır. 9 alanda değerlendirme sağlayan, 29 maddeden oluşan bir ölçektir. Ölçekte değerlendirilen alanlar bağış motivasyonları, bağış süreci hakkında bilgisi, alıcıyla ilişkisi, bağışçıya sağlanan destek, bağış hak- kındaki duyguları, bağış sonrası beklentileri, yaşamdaki istikrarı, psikiyatrik öyküsü ve alkol ve madde kullanımı olarak sıralanır. Donör adayını değerlendiren görüşmeci

tarafından madde başına 0-2 veya 0–3 puan şeklinde puanlanır ve yüksek puanlar bağış için daha fazla psikososyal uygunluğa işaret eder.

Türkçe‘ye uyarlanması Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim üyelerince yapılmış olup, ilgili öğretim üyelerinden izin alınarak halihazırda yapılmış olan Türkçe uyarlama kullanılmıştır.

4.2.2. Kısa Form 36 (SF 36)

Yaşam kalitesini değerlendirmek için Ware ve arkadaşları tarafından 1992 yılında geliştirilmiş öz bildirim tipi ölçektir (87). Ölçeğin, Koçyiğit ve arkadaşları ta- rafından 50 osteoartritli hastada Türkçe geçerlilik, güvenilirlik çalışması yapılmıştır. 36 maddeden oluşur, 8 alanda değerlendirme soruları içerir. Bu alanlar fiziksel işlev- sellik, sosyal işlevsellik, enerji, fiziksel işlevsellik kaybına bağlı rol kısıtlılıkları, emo- syonel sorunlara bağlı rol kısıtlılıkları, ruhsal sağlık, ağrı, sağlığın genel algılanması olarak sıralanabilir. Her bir alt kategori ayrı ayrı puanlanır, alt ölçekler işlevselliği 0- 100 puan arasında skorlar, “0” kötü işlevsellik durumunu, “100” iyi işlevsellik duru- munu yansıtır. Ölçeğin 34 sorusu likert tipi derecelendirme ile puanlanır, dördüncü ve beşinci sorular evet ya da hayır olarak cevaplanır.

4.2.3. Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği

Depresif belirtileri derecelendirmek, şiddetini ölçmek için Max Hamilton taraf- ından 1960 yılında geliştirilmiştir (88). Bu ölçek birçok çalışmada kullanılmış ol- masına rağmen, geçerlilik, güvenilirliği sorgulanmış ve eleştirilmiştir (89). Ölçek başlangıçta 21 maddeden 17'sine dayanarak toplam puanı saptamak için tasarlanmıştı. Ölçeğin 17 maddelik versiyonu Max Hamilton tarafından 1967 yılında değiştirilmiştir. Depresif belirtilerin başlangıç ve takip değerlendirmelerinde, araştırmalarda yaygın olarak kullanılmaktadır (90). Ayrıca, tedavi sonuçlarının değerlendirilmesinde pratik bir önemi vardır. Ölçek başlangıçta, değerlendirici tarafından hastaya yöneltilen açık uçlu sorulardan oluşmaktaydı. Daha sonra, ölçek her madde için standart sorular içerecek şekilde değiştirilmiş bugün kullanılan Likert tipi derecelendirilen hali veril- miştir. Türkçe geçerlilik, güvenilirlik çalışması 1996 yılında Akdemir ve arkadaşları tarafından yapılmıştır. Sorular 0-2, 0-4 arasında puanlanır.

4.2.4.Durumluluk ve Sürekli Kaygı Envanteri (STAI)

Durumluk (state) ve sürekli (trait) kaygıyı ölçmek için kullanılan, 20’şer mad-

deden oluşan özbildirim ölçeğidir (91). Spielberger ve arkadaşları tarafından 1970 yılında geliştirilmiştir (92). Durumluk kaygı kişinin belirli koşullardaki kaygı düzeyini sorgularken, sürekli kaygı zamandan ve durumdan bağımsız olarak genel kaygı düzeyi hakkında fikir verir.

Likert tipi derecelendirilen bir ölçektir. 23 doğrudan ve 17 tersine çevrilmiş ifade

yer alır, bunlar 1- 4 arasında puanlanır. Düz ifadelerde dört değerinde olanlar yüksek kaygıyı, ters ifadelerde dört değerinde olanlar düşük kaygıyı ifade eder. Toplam puan 20-80 arasında değişmekte olup yüksek puan yüksek kaygı seviyesini ifade eder. Türkçe geçerlilik güvenilirlik çalışması 1983 yılında Öner ve arkadaşları tarafından yapılmıştır (93).

4.2.5. Travma Sonrası Büyüme Envanteri

“Travma sonrası büyüme” kavramı Tedeschi ve Calhoun tarafından 1996 yılında ayrıntılı tariflenmiştir. Yazarlara göre travma sonrası büyüme beş alanda gerçekleşmektedir. Bu beş alan “kişisel güç”, “yeni olasılıklar”, “başkalarıyla ilişki kurma”, “yaşamın takdir edilmesi” ve “spiritüel değişim” olarak tanımlanmıştır (94). Ölçek, travma sonrası ile başa çıkabilen başarılı bireylerin kendilik algılarını nasıl yeniden yapılandırdıklarını ya da güçlendirdiklerini belirlemede yardımcı olmaktadır. 21 sorudan oluşur. 0- 5 arası puanlandırılan likert tipi self bildirim ölçeğidir. Yüksek puanlar, olumsuz yaşam olayları nedeniyle olumlu psikolojik değişiklikler yaşandığı anlamına gelir.

4.2.6. SCID 5 (DSM-5 İçin Yapılandırılmış Klinik Görüşme)

1990 yılında DSM-III-R Eksen I bozukluğu tanılarının değerlendirilebilmesi amacıyla geliştirilmiş, yarı yapılandırılmış görüşme formudur. Aynı yıl Elbi ve ark. tarafından Türkçe’ye uyarlanıp, güvenilirliği gösterilmiştir (95). 1997 yılında DSM- IV Eksen I ve Eksen II bozuklukları için yeni bir görüşme aracı geliştirilmiş, bu ver- siyonun da 1999 yılında Türkçe’ye uyarlanması ve güvenilirlik çalışması yapılmıştır (96).

DSM-IV’ten DSM-5’e geçilmesi bir çok değişikliği beraberinde getirmiş bu nedenle First ve arkadaşları tarafından SCID-5 geliştirilmiştir (97). 10 modülden oluşan bu değerlendirme aracının uygulanması yaklaşık 30-45 dakika sürmektedir.

4.2.7. Psikososyal İzlem Soruları

Araştırma grubu tarafından kişilerin psikososyal izleminde kullanılması amaçlana-

rak hazırlanmıştır. Değerlendirilen tüm donör adaylarına, transplantasyon sonrası birinci ayda yapılacak değerlendirmede sorulması planlanmıştır. “Hem donörlere, hem donör olmayan diğer adaylara sorulacak ortak sorular”, “Sadece donörlere sorulacak sorular” ve “Sadece donör olmayanlara sorulacak sorular” olarak üç grup soru şeklinde hazırlanmıştır. Derecelendirme veya evet/hayır şeklinde cevap formu oluşturulmuş, sadece “Donör olmamak size neler hissettirdi?” sorusuna birden fazla seçenek veril- miş, kişilerin birden fazla seçim yapabileceği belirtilmiştir.

4.3. Veri Toplama Araçlarının Uygulanması

Ege Üniversitesi Ruh Sağlığı Hastalıkları Konsultasyon ve Liyezon Psikiyatrisi polikliniğine Organ Nakli Koordinatörlüğünden böbrek donör adayı olarak yönlendi- rilen kişilere çalışmanın amacı ve uygulanacak yöntem sözel olarak anlatılmış, çalışmaya dahil olmayı kabul eden kişilere çalışma ile ilgili bilgilendirilmiş olur formu imzalatılmıştır. Çalışmaya alınan tüm kişilere çalışmaya katılmayı reddetme haklarının olduğu, çalışmaya katılıp katılmama kararlarının, donör olmaya uygunluk ile ilgili kararı etkilemeyeceği bildirilmiştir.

Araştırmada veri toplama aracı olarak kullanılan Canlı Donör Değerlendirme A- racı birbirinden bağımsız iki araştırıcı tarafından aynı görüşmede eş zamanlı olarak, biri görüşmeci, diğeri gözlemci olacak şekilde uygulanmıştır. Katılımcılara tanısal değerlendirme için SCID-5 uygulanmış, Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği görüşmeci tarafından, Durumluluk ve Sürekli Kaygı Envanteri, SF-36, Travma Son- rası Büyüme Envanteri öz bildirim ölçekleri olması nedeni ile donör adayları taraf- ından doldurulmuştur. Kişilerin izlemde opere olup olmadıkları hastane bilgi sistemin- den kontrol edilmiştir.

Daha önce değerlendirilmiş, opere olmuş kişiler transplantasyon sonrası birinci ayda tekrar görüşmeye çağırılmış, Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği araştırmacı tarafından uygulanmış, Durumluluk ve Sürekli Kaygı Envanteri, SF-36, Travma Son- rası Büyüme Envanteri kişiler tarafından doldurulmuştur. Aynı alıcı içeren diğer donör adaylarının da operasyon sonrası tekrar değerlendirilmesi planlanmıştı. Ancak opere olmuş tüm alıcıların tarafımızca değerlendirilen tek donör adayı olması sebebiyle yalnızca donörler değerlendirilmiştir. Araştırma ekibi tarafından oluşturulan psikoso- syal izlem sorularının “Hem donörlere, hem donör olmayan diğer adaylara sorulacak ortak sorular” ve “sadece donöre yöneltilecek sorular” kısmı donöre yöneltilmiştir.

4.4. İstatiksel Analizler

Toplanan tüm veriler SPSS (Statistical Package for the Social Sciences) 24 bil- gisayar programı ile değerlendirilmiş, görüşmeciler arası uyum ve kappa katsayısı he- saplanmış, kappa katsayısı değeri >0,80 mükemmel, 0,60-0,79 çok iyi, 0,40 -0,59 iyi, 0,20-0,39 kabul edilebilir ve <0,20 kabul edilemez önerisiyle kullanılmıştır (98). Ça- lışmada güç analizi yapıldığında %95 güç elde etmek için α=0,05 anlamlılık düze- yinde, d=0,05 hata payı ile korelasyon katsayısı 0,80 kabul edildiğinde gerekli olan örneklem büyüklüğünün 35 kişi olduğu hesaplanmış, çalışmaya toplam 46 kişi alın- mıştır.

Çalışmadaki bağımlı değişken Canlı Donör Değerlendirme Aracı puanı, ba- ğımsız değişkenler; Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği puanı, Durumluluk ve Sürekli Kaygı Envanteri puanı, Travma Sonrası Büyüme Ölçeği puanı, SF-36 pu- anı, yaş, cinsiyet, eğitim durumu, medeni durum, istihdam durumu, sigara alkol ve madde kullanımı olarak belirlenmiştir. Sayısal değişkenlerden normal dağılım göste- renler ortalama ve standart sapma (SS) ile, normal dağılım göstermeyenler medyan ve minimum-maksimum değer ile tanımlanmış, normal dağılımı test etmek için Shapiro Wilk testi kullanılmıştır. Niceliksel verileri karşılaştırırken gruplar arasında fark olup olmadığını belirlemek için normal dağılım gösterenler için student t testi, normal da- ğılım göstermeyenler için Mann Whitney U testi kullanılmıştır. Gruplar arası farkları belirlemek için χ2 ve fisher kesin testi kullanılmış, sayısal değişkenlerin birbirleriyle ilişkileri, normal dağılım gösterenlerde Pearson korelasyon analizi ile, normal dağılım göstermeyenler Spearman korelasyon analizi ile değerlendirilmiştir. p<0,05 olması ha- linde istatistiksel anlamlı kabul edilmiştir.

4.5.Etik Kurul Onayı

Çalışma için Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu’ndan onay alınmıştır.

Benzer Belgeler