• Sonuç bulunamadı

VZA UYGULAMA AŞAMALARI

III. BÖLÜM

3.2. VZA UYGULAMA AŞAMALARI

olmuştur. Söz konusu fabrikalardan Ereğli, Ilgın ve Bor fabrikaları 2006 yılında özelleştirme kapsamına alınmış ve 2007 yılında da aynı fabrikalar Danıştay kararı ile özelleştirme kapsamından çıkarılarak TŞFAŞ’ye yeniden bağlanmıştır. 2009 yılında ise özelleştirme kapsamına TŞFAŞ’nin tüm fabrikaları dahil edilerek süreç yeniden başlatılmıştır. 24.11.1994 tarih ve 4046 sayılı özelleştirme uygulamaları hakkında kanuna göre özelleştirmelerin gerekçesi olarak ekonomide verimlilik artışı sağlanması, kamu giderlerinin azaltılması ve işletmelerin bütçeye olan yükünün azaltılması sıralanmaktadır. Buradan hareketle 2009 yılında özelleştirme kapsamına alınan 25 tane şeker üretim tesisinin 2005, 2007 ve 2009 yıllarına ait etkinlik dereceleri VZA modelleri olan girdi yönlü CRR ve BCC ile incelenmiş ve söz konusu kanunun gerekçesi ile özelleştirilmesi hedeflenen işletmelerin durumunun ne derece örtüştüğü ortaya konulmaya çalışılmıştır.

3.2.1. KVB’lerin Seçimi

KVB’lerin seçiminde, karşılaştırma yapılabilmesi için homojen bir gözlem kümesinin elde edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle aynı girdi ve teknolojiyi kullanarak aynı türde çıktı üreten KVB’lerin seçimi temel gereksinim olmaktadır.

Çalışmanın incelemeyi hedeflediği TŞFAŞ, KİT statüsünde faaliyet gösteren bir devlet teşekkülü olup bünyesinde 25 adet şeker fabrikası bulundurmaktadır.

Fabrikalar, örgüt yapısı içinde tek elden Genel Müdürlük tarafından atanan fabrika müdürlerince sevk ve idare edilmekte, fabrikaların görev ve hedefleri yine Genel Müdürlük’çe alınan kararlar doğrultusunda fabrika müdürlerince uygulanmaktadır.

Fabrikalar, DPT onayıyla şirketin yatırım programları çerçevesinde kurulup geliştirildiğinden ortak girdi ve teknoloji kullanarak aynı çıktıları üretmektedir (TŞFAŞ, 2009).

Şeker üretiminde en önemli girdi unsuru olan pancar miktarı çiftçilerle yapılan pancar alım sözleşmesine göre belirlenmektedir. Dolayısıyla fabrikalar aynı girdi unsurunu aynı (benzer) yöntemlerle işleyerek aynı çıktıyı fabrika kapasiteleri ve kampanya dönemlerine göre farklı miktarlarda almaktadırlar. Fabrikalar bu bağlamda aynı (homojen) girdileri kullanarak homojen çıktı (pancar şekeri) üretmektedir.

Şirket, fabrikalardan aldığı şekeri bünyesinde toplayarak pazarlama bölümü aracılığıyla piyasaya veya ilgililere sunmaktadır. Dolayısıyla tek bir pazarlama politikasında çalışan fabrikalar Yönetim Kurulu yetkisinde olan fiyat politikası

doğrultusunda ürettikleri şekerlerin karşılığını kar/zarar hesaplarına aktarmaktadırlar.

Kısacası, analize tabi tutulacak tüm fabrikaların başarısını etkileyen faktör yoğunluklarının ve büyüklüklerin aynı olduğu söylenebilir.

Buna ek olarak KVB’lerin sayısı da analizlerin sağlıklı sonuçlanması açısından önemli görülmektedir. KVB’lerin sayıca fazla olması, etkinlik sınırını belirleyen yüksek performanslı birimleri artırabilirken homojenliğin bozulma olasılığına da neden olmaktadır. Girdi ve çıktı arasındaki ilişkilerin kesin bir şekilde tanımlanabilmesi için, Cooper vd., (2007)’e göre, m tane girdi ve n tane çıktının olduğu bir analizde en az (m*n) veya [3*(m+n)] kadar KVB olması gerekmektedir.

Bu çalışmada ise 25 KVB kullanıldığı için söz konusu koşulun karşılandığı söylenebilir.

3.2.2. Girdi ve Çıktı Kümelerinin Seçimi

Girdi ve çıktı unsurlarının homojen KVB’lerin gerçek etkinlik düzeylerini belirleyebilmesi için üretim sürecinin içinde bulunan, anlamlı, gerçekçi ve üretim teknolojisini temsil eden değişkenlerden oluşması gerekmektedir. Bu koşullar dikkate alınarak belirlenen değişkenler, çalışmada kullanılan iki farklı analiz yöntemine göre belirlenmiştir.

Malmquist TFV endeksi yöntemi olarak belirlenen ilk uygulamada, KVB’lerin şeker üretiminde girdi olarak kullandığı bazı faktörleri aynı zamanda çıktı

olarak kullanmasından hareketle değişkenler iki aşamada tanımlanmıştır. Fabrikalar öncelikle şeker üretiminde girdi olarak kullandığı elektrik, su, kireç taşı ve buharı üretmekte, ikinci aşamada bu ara girdileri ana mamul olan şekerin üretiminde kullanmaktadır. Bu nedenle endeksi oluşturan çıktı değişkenleri; elektrik, su, buhar ve kireç taşı olarak seçilmiş ve girdi olarak ta çıktıların üretiminde kullanılan işçilik, malzeme, amortisman ve hisseler kullanılmıştır. Çalışmada kullanılan ikinci uygulama yöntemi olan CCR ve BCC modellerinde ise girdi değişkenleri; mevsimlik ve daimi işçilik, hammadde, malzeme, nakliye ve finansman giderleri, hisseler, polar şeker varlığı, kampanya süresi, fabrikaların nominal kapasiteleri olarak tanımlanırken çıktı değişkenleri şeker ve melas üretimi olarak tanımlanmıştır.

3.2.3. Veri Setinin Güvenilirliği ve Ölçümü

Verilerin güvenilir kaynaklardan alınması analiz sonuçlarının yorumu açısından ciddi öneme sahip olmaktadır. Analizlerde kullanılan veriler birincil kaynaklardaki kayıtlarla karşılaştırılarak Yüksek Denetleme Kurulu Raporları, TŞFAŞ Faaliyet Raporları ve TŞFAŞ’nin Hizmete Özel Şeker Sanayi Maliyet ve Analizleri Raporlarından derlenmiştir.

Çalışmada kullanılan birinci uygulama Malmquist TFV Endeksi dinamik bir analiz olduğu için bir panel veri setine ihtiyaç duymaktadır. Bu nedenle ilgili değişkenler için 1994-2009 dönemi verileri hazırlanmıştır. Başlangıç yılının 1994 olmasının nedeni Türkiye’de 1994 yılından itibaren Tekdüzen Muhasebe Standartları

Sistemi’nin başlamış olması ve bu tarihten ibaren kayıt sisteminin değişmiş olmasıdır. 1994 yılı öncesi belirli hesaplara kaydedilen girdi değerleri 1994 yılı sonrası farklı hesaplara aktarılmıştır. Bu durum 1994 öncesi ve sonrası karşılaştırıldığında bazı tutarsız rakamların ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Çalışmada verilerin tutarlılığı ve geçerliliği açısından başlangıç yılı 1994 baz alınmış ve şirket bilgilerinin yayınlandığı 2009 yılı dönem sonu olarak kabul edilmiştir.

Çalışmada yer alan ikinci uygulamada ise VZA için kullanılan CCR modeli ölçeğe göre sabit getiri, BBC modeli ise ölçeğe göre değişen getiri varsayımına göre etkin sınırları hesaplamaktadır. Buna ek olarak söz konusu bu iki yöntem bir panel veri setine ihtiyaç duymadan belirli bir yıla ait girdi ve çıktı değerlerini kullanarak performans analizi yapabilmektedir.

CCR ve BCC yöntemlerinin sağladığı bu imkân TŞFAŞ’ye ait fabrikaların özelleştirme kapsamına alınma sürecini değerlendirebilmek için kullanılmıştır.

TŞFAŞ’ye ait Bor, Ereğli ve Ilgın fabrikaları 2006 yılında etkinsizlik ve kamu kaynaklarını israf gibi sebeplerle özelleştirme kapsamına alınmıştır. Şeker-İş sendikasının açtığı yürütmeyi durdurma kararı gereği özelleştirme işlemi iptal edilmiş ve 2007 yılında bu fabrikalar TŞFAŞ’ye tekrar bağlanmıştır. Özelleştirme kapsamına alınan üç şeker fabrikasına ait 2006 yılı verilerine ulaşılamadığından, çalışmada öncelikle özelleştirme kapsamına alınmadan önceki (2005) ve özelleştirme kapsamından çıkarıldıktan sonraki (2007) dönemlerine ait etkinlik dereceleri hesaplanmıştır. Dolayısıyla özelleştirme programının da fabrikaların çalışmaları üzerindeki etkinlikleri de hesaplanmış olmaktadır. 2008 yılında ise TŞFAŞ’ye ait 25

fabrika coğrafi bölgeler baz alınarak portföy gruplarına ayrılarak 2009 yılında tamamı özelleştirme kapsamına alınmıştır. Benzer nedenlerle özelleştirme kapsamında olan bu işletmelerin 2009 yılı performans analizleri CCR ve BCC yöntemleri ile analiz edilerek 2005 ve 2007 yıllarındaki etkinlik dereceleri ile karşılaştırılmıştır.

Tablo 3.1. Çalışmada Kullanılan Modeller ve Çözüm Setleri

I. Analiz II. Analiz

Model Seçimi Malmquist Toplam Faktör Verimliliği Endeksi.

Girdi yönlü VZA Analizi, (BCC – CCR)

Değişkenler / Çıktılar Elektrik, su, buhar, kireç

taşı Şeker, Melas

Değişkenler / Girdiler İşçilik, malzeme, amortisman, hisseler

Mevsimlik ve daimi işçilik, hammadde, malzeme, nakliye ve finansman giderleri, hisseler, polar şeker varlığı, kampanya süresi, fabrikaların nominal kapasiteleri

KVB 25 adet şeker fabrikası 25 adet şeker fabrikası İncelenen Dönem 1994 – 2009 arası 2005, 2007 ve 2009 yılları Paket Program DEAP 2.1 versiyonu DEA Solver