• Sonuç bulunamadı

Vergi Daireleri Yönünden Yapılması Gerekenler

TÜRKİYE’DE ELEKTRONİK DENETİM

4.5. Görü ş ve Öneriler

4.5.2. Vergi Daireleri Yönünden Yapılması Gerekenler

Mükellefler ile vergi arasındaki bağın kurulduğu en önemli yerlerden biriside vergi daireleridir. Bununla birlikte vergi daireleri, vergi idaresinin mükellefe bakan yüzü olarak da tanımlanmaktadır. Dolayısıyla, mükellefin vergi idaresinin tamamı hakkındaki düşünce ve tutumlarını bağlı bulundukları vergi daireleri hakkındaki düşünce ve tutumlarından etkilendiği söylenebilir. Bu nedenle mükelleflerin bağlı bulundukları vergi dairelerinden aldıkları hizmetten memnun kalmaları önemlidir (Tuay, Güvenç, 2007:136). Ancak, uygulamada vergi dairelerinin günümüz şartlarına göre fonksiyonlarını tam olarak icra edemedikleri görülmektedir.

Mevcut uygulamada vergi dairelerindeki masa sistemi günümüz ihtiyaçlarına cevap verememektedir. Vergi dairelerinde dosya memuruna (Değerlendirme masası), bakmakla yükümlü olduğu mükellefler vergi numarası bazında verilmektedir. Bu mükelleflerin adresleri birbirinden uzak ve dağınık durumdadırlar. Yoklama işlemleri sicil yoklama servisince yapıldığından dosya memuru mükellefinin işyeri ile adresleri ve diğer bilgilerine tam olarak hakim olamamaktadır. Ayrıca, işe başlama yoklamasından sonra mükellef işyerlerine düzenli aralıklarla gidilmemektedir. Mükelleflerle ilgili olumsuzluk durumunda aradan uzun zaman geçtikten sonra yapılan yoklamalarda da mükelleflerin gerçek durumu tam olarak kavranamamaktadır.

Üç yılda bir yapılan toplu yoklamalar ise etkinliğini kaybetmiştir. Mükelleflerin toplu yoklamalar sırasında mükelleflerin denetim yapıldığı haberini aldıklarında duruma göre pozisyon aldıkları da toplu yoklamalarda gözlenen bir durumdur.

Sonuç olarak, vergi dairelerinin iş akış süreçlerinin yeniden düzenlenmesi suretiyle, masa sistemi kaldırılarak yerine uzman memurluk sistemi getirilmelidir. Bu sistemde, her mükellefin işine uzman memur/memurlar bakmalı ve birçok işlem bir, en fazla iki imza ile en kısa sürede bitirilmelidir. Mükelleflere göre uzman memurlara dağılımında da; cadde ve sokak esas alınmalıdır. Böylece belli bir mahaldeki mükelleflere

belirli sayıda uzman memur hizmet tahsis edilmelir ve işe başlamadan itibaren tüm işlemlerini belirlenen memur yapmalıdır.

Bu sistem sayesinde; toplu yoklamanın zaafları giderilecek ve memurunun mükellefi her şeyi ile birebir tanıması sağlanacaktır. Bununla birlikte, vergi dairelerinde kullanılan bilgisayar programı olan e-VDO’nun da önerdiğimiz bu sisteme uyarlanması sağlanmalıdır.

Mevcut uygulamada adres bazında sorgulama dahi yapılamamakta ve bir işyerinde geçmişte hangi mükelleflerin hangi tarihlerde faaliyette olduğu uzun araştırma ve tespitler yapılmadan bilinmemektedir. Bu sistemin işlemesi için yasal düzenlemeye ihtiyaç olmayıp sadece işlem yönergesinin değiştirilmesi ve e-VDO programının uyarlanması yeterli olacaktır. Elektronik tahsilat, e-beyanname gibi uygulamalarla artık mükelleflerin vergi dairelerine gelmeden bir çok işlemi internet üzerinden yaptıkları ve bunun da vergi dairelerinin iş yükünü hafiflettiği, dolayısıyla vergi dairelerinde ortaya işgücü fazlası çıktığı/çıkacağı dikkate alındığı takdirde önerdiğimiz sistemin uygulanmasının mümkün olacağı düşünülmektedir.

Vergi dairelerinin yeniden yapılandırılmalarına paralel olarak ek düzenlemelerle vergi dairelerinin daha fonksiyonel çalışması sağlanmalıdır. Örneğin; mükelleflere yıllık gelir ve kurumlar vergisi e-beyannameleri ekinde ayrıntılı olarak dönem sonu envanteri verme zorunluluğu getirilmelidir. Böylece, önerdiğimiz uzman memurluk sisteminde, beyanname kabulü sırasında uzman memurunca yıl içerisinde yapılan tespitlere göre stok şişkinliği olan mükelleflere beyanlarının doğruluğunun sağlanması için gönüllü uyum yapılabilecektir. Mevcut uygulamada ise, kaydi olarak stok şişkinliğinin önlenmesi amacıyla belirli sektörlerde yıl içerisinde devamlı olarak fiili envanter çalışması yapılmalıdır. Fiili envanter çalışmaları cari dönemi ilgilendirdiğinden sonuçlandırılması kolay olmaktadır. Ayrıca, belgesiz olarak alınan ve satılan malların kayıt altına girmesine imkan vermektedir.

Gelir İdaresinde uygulanan E-VDO’da (Vergilendirme Bölümü-Sürekli Yükümlülükler Servisi-Değerlendirme Masası) sadece vergi dairelerince incelemeye alınan mükelleflerin giriş kaydının yapıldığı İncelemeye Sevk

Girişi, İncelemeye Sevk Günleme, İnceleme Sevk İptal menüleri ile Liste Raporlarda İncelemeye Sevk Fişi Sorgulama ve İncelemeye Sevk Listesi menüleri bulunmaktadır. Bu menülere kayıt ile her vergi dairesi, kendi mükellefine ait incelemeye sevk ettiği mükellefleri görebilmektedir. Fakat, bu menüleri diğer denetim birimleri görememektedir. Diğer yandan, incelemesi biten mükelleflere ilişkin olarak rapor ve denetim elemanı bilgileri de Rapor Kayıt Defterine kayıt edilebilmektedir. Bu menüyü ise diğer inceleme elemanları görebilmektedirler. Belirtilen bu menüler dışında herhangi bir menü olmaması ve mevcut menülerin de belirttiğimiz problemleri çözememesi nedeniyle daha bütüncül, daha hızlı ve entegre bir program oluşturulması gerekmektedir.

E-VDO’da, Vergi Daireleri Tarama Kontrol Bölümü için konumuzla ilgili herhangi bir menü bulunmamakta olup, Vergi Dairesi Müdürlerinin inceleme yapma yetkileri ile, Tarama Kontrol Bölümlerinin fonksiyonlarına uygun olarak (Vergi Dairesi Müdürünün kendi şifresi ile bir kısım iş ve işlemi yaptığı), bilgisayar sisteminde (E-VDO) aşağıda belirttiğimiz şekilde ilave yazılım programı geliştirilmesi faydalı olacaktır. Önerdiğimiz çözüm önerimizde, konumuzla ilgili tüm menülerin Vergi Daireleri Tarama Kontrol Bölümü çatısı altında toplanması yerinde olacaktır.

Yukarıdaki bölümde, Vergi Dairesi Müdürlerince inceleme talep edilen tüm mükelleflerle ilgili inceleme talebi ve ekleri ile ihbarların İhbar ve İnceleme Talepleri Değerlendirme Komisyonu’na (İncelemeye Sevk Fişi vs. ile) otomasyon üzerinden gönderilmesi gerekmektedir.

İhbar ve İnceleme Talepleri Değerlendirme Komisyonu’nca Vergi Dairesine inceleme veya inceleme yapılmaksızın işlem yapılmak üzere gönderilen İhbar ve İnceleme Talepleri Değerlendirme Komisyonu Kararının da otomasyon üzerinden Vergi Dairesine gelmesi sağlanmalı ve komisyon kararı inceleme yönünde ise iş emri olarak Vergi Dairesi Müdürünce kendi şifresi ile kayıt edilmelidir. Ayrıca, inceleme dışında işlem önerilmiş ise Vergi Dairesi Tarama Kontrol Bölümü gelen evrağına iş emri olarak kayıt edilerek gerekli işlemler yapılmalı ve işlem iş emri kapama ile sonuçlandırılmalıdır.

Bu önerdiğimiz yapıda, Vergi Dairesi Müdürlerinin iş emirleri, yazdıkları tüm raporlar (Gönüllü Uyum Raporları dahil), inceleme verileri ve istatistikleri aynen VEDOS’da olduğu gibi E-VDO’da Tarama Kontrol Bölümü altında otomasyona girmiş olacaktır. Bu sayılan inceleme ile ilgili işlemler ise müdür (ve/veya yetki verilecek müdür yardımcısı) şifresi ile yapılabilmelidir. Müdürlere açılacak bu menülerdeki iş akışı ile ilgili yazı ve rapor türleri, istatistik v.s. VEDOS’dakine benzer olmalıdır.

Öte yandan, önerdiğimiz bu sistemde, müdürlerce yazılan inceleme raporları Vergi Dairesi Başkanının atayacağı bir müdür veya Vergi Denetmenleri Bürosundaki Rapor Değerlendirme Komisyonu (R.D.K.) üyesince okumaya tabi tutulmalıdır. Bu kapsamda, müdürlerce yazılan raporlar; eğer Vergi Denetmenleri Bürosundaki Rapor Değerlendirme Komisyonunda okunacak ise R.D.K. başkanının ekranına, eğer okuma için başka bir müdür görevlendirilir ise bu kişinin bilgisayar ekranına düşmelidir. İş emri ve ekleri ise tarayıcıda taranarak raporla birlikte otomasyon sistemi üzerinden gönderilmeli ve okumalar tamamen elektronik ortamda yapılarak kağıt israfı önlenmelidir.

Uygulamada ise, müdürlerce yazılan raporlara istinaden yapılan uzlaşmaların Tarhiyat Öncesi Uzlaşma Komisyonu sekreteryasını genellikle Büro Başkanlıkları, Tarhiyat Sonrası Uzlaşma Komisyonlarının sekreteryasını ise ilgili Vergi Daireleri yapmakta olup (1), söz konusu uzlaşma işlemleri manuel olarak yapılmaktadır.

Bu nedenle, okumadan gelerek işleme konulacak müdürlerce yazılan raporlarda tarhiyat öncesi uzlaşma talebi var ise söz konusu raporlar yine otomasyon üzerinden ilgili komisyonun ekranına düşmeli ve uzlaşma işlemleri ise otomasyon üzerinden yapılmalıdır. Uzlaşma komisyonun kararı neticesinde, uzlaşma tutanakları da ilgili vergi dairelerine otomasyon üzerinden gönderilmelidir. Öte yandan, tarhiyat sonrası uzlaşmalar da otomasyon üzerinden yapılabilmelidir. Diğer yandan, inceleme dışındaki, ihbar değerlendirme, beyan düzelttirilmesi vs. tarzındaki iş değerlendirme

1

komisyonundan gelen inceleme dışındaki işlerin otomasyon üzerindeki iş ve işlemleri ise Tarama Kontrol Bölümü tarafından yapılmalıdır.

Teknolojinin hızla geliştiği, bir çok iş ve işlemin bilgisayar üzerinden yapıldığı günümüzde artık Gelir İdaresinde tahsilat ve denetim ön plana çıkmaktadır. Teknolojik gelişme ile açığa çıkan/çıkacak personelin tahsilat ve denetim ile ilgili birimlere kaydırılması ve buna paralel politikalar geliştirilerek hizmet kalitesinin ve nihai hedef olan, kayıtdışılığın azaltılarak vergide adalet ve eşitlik prensipleri doğrultusunda, vergi gelirlerinin artırılması düşünülmelidir.

Bu nedenle, gerekli uzmanlaşmanın sağlanması yolunda çalışan personelin mesleğe alımı, mesleğe alım sonrası hizmet içi eğitim ve çalıştırılacak birim yönünden gerekli düzenlemelerin ve uygulamaların yapılması önemlidir.

Önerdiğimiz bu sisteme veya benzer bir sisteme geçilebilmesinin önünde, personelin bir kısmının eğitim durumunun ve donanımının uygun olmaması gibi engeller olduğu, bunları aşmak için ise insan kaynakları yönetim sisteminin güçlü olması gerekmektedir.

Tarama Kontrol Bölümlerinde görev yapan personellerin, Vergi Dairesi Müdürünün sahip olduğu inceleme yetkisini tutanak ve rapor düzenlemede yazıya dökme görevini yüklediği uzman kişiler olması ve incelemenin de vergi mevzuatının yanında iyi derecede muhasebe bilgisini gerektirmesi seçilecek personelin gerekli bilgilerle donanmış olmasını gerektirmektedir.

Bu doğrultuda, otomasyon yönünden gerekli düzenlemelerin yapılması, Tarama Kontrol Bölümlerinde ağırlıklı olarak gerekli bilgilerle uzmanlaşmış Gelir Uzmanlarının görevlendirilmesi, personel sayısının ve eğitime ayrılan sürelerin artırılması ve daha sık eğitim faaliyetlerinin yapılması uygun olacaktır.