• Sonuç bulunamadı

4. TÜRKİYE‟DE UYUŞTURUCU MADDE KULLANMA SUÇUNUN ÖNLENMESİNE YÖNELİK

4.5. İl Uyuşturucu Eylem Planları

2012 yılı itibari ile 81 ilin 78‟ inde (%96,7) İl Uyuşturucu Koordinasyon Kurulları‟nca İl Uyuşturucu Eylem Planı hazırlanmıştır. Bitlis, Burdur ve Muğla illeri İl Uyuşturucu Eylem Planı hazırlamamıştır.

Uyuşturucu madde kullanımı ile mücadelede, ulusal ve uluslararası literatüre bakıldığında geliştirilen en iyi strateji, “önleme stratejisi”dir. Bunun temel nedeni, bazı uyuşturucu maddelerin bağımlılığı geliştikten sonra artık ömür boyu sürecek olan bir tedavi

271 Ay, 37, 38.

115

sürecinin zorunlu hale gelme durumunun varlığıdır. Türkiye‟de uyuşturucu madde politikaları 3 temel başlıkta gruplandırılmaktadır. Bu gruplar; birincil önleme, ikincil önleme ve üçüncül önleme şeklindedir. Birincil önleme, henüz uyuşturucu madde ile tanışmamış ancak tanışma riski olan gruplara dönük gerçekleştirilen çalışmaları içermektedir. İkincil önleme, uyuşturucu madde ile tanışmış fakat henüz bağımlılığı gelişmemiş olan gruplara dönük çalışmaları içermektedir. Üçüncü önleme grubu ise, uyuşturucu madde kullanan kişilerin madde kullanmayı bırakmasını, madde kullanmayı bırakanların yeniden bağımlılığını önlemeyi ve uyuşturucu madde kullanımı ile meydana gelen fiziksel ve ruhsal zararların azaltılmalarına dönük gerçekleştirilen çalışmaları içermektedir.273

Uyuşturucu madde kullanımı sebebi ile gelişen uyuşturucu madde bağımlılığıyla mücadelede Sağlık Bakanlığı, ulusal eylem planı ve stratejileri geliştirmekte ve ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği içerinde yürütmektedir. Sağlık Bakanlığı tarafından 2011-2023 yıl aralığı için “Ulusal Ruh Sağlığı Eylem Planı” oluşturulmuş ve 2011 yılı içerisinde de bu eylem planı yayımlanmıştır. Eylem planında uyuşturucu madde kullanımı ve bu kullanım ile birlikte gelişen bağımlılığının tedavisi hakkında şu ifadelere yer verilmiştir;274

“Madde bağımlılığı sadece sağlık boyutu olan bir konu değildir. Sağlık dışında, kamusal, sosyal, hukuki ve idari birçok yönü vardır. Bağımlılığın sıklığı bölgesel farklılıklar gösterdiğinden, bağımlılıkla mücadele için merkezi bir yapılanmadan çok yerel yaklaşımlar ön planda olmalıdır. Halen birçok belediye, kaymakamlık veya özel sektör temsilcisinin bu konuda yerel olarak yürüttüğü projeler vardır. Bu soruna çok boyutlu yaklaşmak gerektiğinden, planlamanın tek bir kurum veya merkez tarafından değil, ilgili tüm yerel paydaşların katılımıyla tek çatı altında yapılması daha doğrudur. Madde bağımlılığı tedavisinin uzun süreli ve daimi olması gerekmektedir. Hastane merkezli tedavi modelinde tedavisi sağlanan çoğu olgu eve döndüğünde tedavi programına devam edememekte, bu da başarıyı çok düşürmektedir. Tüm

273 Nadir Koçak, Uyuşturucu Maddeler Politikası: Yasalar, Stratejiler ve Ekonomik Analizler, s. 60, 61. 29

Temmuz 2014 <http://www.tubim.gov.tr/Tr/DuyuruDetay.asp?DId=138>.

116

dünyada hastanelerde hizmet verme yerine toplum temelli müdahale merkezleri modeline geçiş artmaktadır.”

TUBİM‟in illerdeki irtibat noktası olan personel tarafından, yıl içerisinde kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak suçları ile ilgili olarak haklarında polis tarafından yasal işlem başlatılan ve araştırmaya katılan reşit ve gönüllü kişileri kapsayan, “Bağımlılık Yapıcı Madde Suçlarında Kullanıcı Profili Anketi – U Formu” olarak adlandırılan bir çalışma yapılmaktadır. Söz konusu çalışmada yüz yüze görüşme tekniği esas alınmıştır. Çalışma ile amaçlanan, Türkiye‟deki uyuşturucu madde kullanıcılarının genel profilini çıkartmaktır. Uyuşturucu madde kullanımı ile mücadelede stratejilerin belirlenmesinde söz konusu anket çalışmasından da fayda sağlanmaktadır.275

U – Formu verilerine göre uyuşturucu madde kullanıcılarının maddeye sebepleri %41,48 arkadaş etkisi, %26,84 merak, %13,72 kişisel sorunlar, %12,46 aile sorunları, %3,32 eğlence amaçlı, %0,13 internetin etkisi, %0,13 görsel-işitsel medyanın etkisi ve %1,92 diğer nedenler olarak belirlenmiştir. Madde bağımlılarının %27,80‟i uyuşturucu maddenin zararları hakkında bilgi sahibi olmakla birlikte, %72,20‟si ise bu konuda bilgi sahibi değildir. Ancak bu kişilerin %94,49‟u, “uyuşturucu maddenin zararları hakkında bilgim olsaydı başlamazdım” şeklinde görüş bildirmiştir. Uyuşturucu madde kullanıcılarının %52,97‟si tedavi olmak istediğini, %42,96‟sı tedavi olmak istemediğini belirtirken, tedavisi devam eden yalnızca %4,06‟lık bir dilimi oluşturmaktadır.276

U – Formu verilerine göre uyuşturucu madde kullanıcılarının tedavi olmak istememelerinin sebepleri arasında, uyuşturucu maddeyi bırakabileceklerine inanmamaları ilk sırayı almaktadır. Madde kullandıklarının bilinmesinin istenmemesi ise ikinci sırayı takip etmektedir. Diğer sebepler ise maddeyi bırakmak istememeleri, tedavisinin mümkün olduğunu düşünmemeleri, yaşadıkları yerde bir tedavi merkezinin bulunmayışı, tedavi

275

Bülent Demirci, Uyuşturucu Madde Bağlantılı Suçlar, Uyuşturucu Madde Bağlantılı Suçların Önlenmesi ve Cezaevleri, s.131. 6 Ağustos 2014 <http://www.kom.gov.tr/Tr/Dosyalar/2013_TURKIYE_UYUSTURUCU_RAPORU.pdf>.

117

giderlerini karşılayacak bütçeye sahip olmayışları şeklinde belirlenmiştir. TUBİM raporunda madde kullanıcılarının tedaviye başvurmalarını sağlamak amacıyla birtakım önerilere yer verilmiştir. Bağımlılara, özel birimlerde uzmanlar tarafından yapılması halinde bilimsel olarak madde bağımlılığının tedavisinin mümkün olduğunun anlatılması, toplum içinde bağımlıların deşifre edilmeden tedavilerinin sağlanması, uyuşturucu maddelerin zararlarının uzmanlarca doğru yöntemlerle anlatılması, tedavi merkezlerinin sayı ve kalite bakımından arttırılması, tedavi sonrasında bağımlıların topluma yeniden entegrasyonunda her türlü ihtiyacın karşılanması gibi hususlarda iyileştirmeler yapılması öngörülmüştür.277