• Sonuç bulunamadı

4. Araştırmanın Temel Bulguları

4.1. Suriye İç Savaşında Yaşanan Göçlerin Sosyo-Mekânsal Yansımaları

4.1.1. Ekonomik Etkiler

4.1.1.2. Turizm

“Ortadoğu’da ve özellikle Suriye’de savaşın neden olduğu yıkım ve can kayıplarının hiç şüphesiz bölge sınırlarını aşacak türden çeşitli olumsuzluklara alan açtığı bir gerçektir. Başta Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere, Akdeniz ve hatta

101

neredeyse Türkiye’nin hemen her yerinde Suriye (iç) savaşının olumsuz yansımaları olmuştur. Hiç kuşku yok ki kaos ve çatışma bölgelerindeki olumsuzluklar ve insan hayatını tehdit eden gelişmeler, turizm aktivitelerine doğrudan yansıyan sonuçlar üretmekte, hem maddi hem de manevi olumsuzluklara doğrudan veya dolaylı bir şekilde alan açmaktadır” (Özgen ve Reyhanoğulları, 2017:254). Ortadoğu’da süregelen kaos ve çatışmalar, turizmin gelişmesi önündeki en büyük engeller olarak sayılabilir. “Siyasi istikrarın tam anlamıyla yerleşmediği kanısı bölgeye yönelik turizm talebini ani ve hızlı biçimde etkileyebilir. Böyle durumlarda çoğunlukla turistler alternatif destinasyonlara yönelmektedir (Isaac 2010, akt. Kervankıran ve Çuhadar, 2014: 4002). Bu durum bölgedeki savaş nedeniyle Antakya’ya yansımıştır.

Antakya; tarihi ve kültürel değerleri kadar, doğal kaynakları, zengin mutfak kültürü ve farklı dinden ve inançtan toplumların huzur içinde yaşamlarını idame ettirdikleri; cami, kilise ve havranın aynı ortamda bulunduğu dünyadaki önemli inanç turizm merkezlerinden biridir. Anadolu’nun ilk camisi olma özelliğini taşıyan Habib-i Neccar Camii, üç büyük dinden biri olarak kabul edilen Hıristiyanlığın bir din olarak şekillendiği ve Hıristiyan toplumunun hem ortaya çıktığı hem de Hıristiyan adının ilk geçtiği yer olan St. Pierre (Aziz Petrus) Kilisesi, Musevi cemiyeti için önemli bir ibadet alanı olan Antakya Musevi Sinagogu Antakya’ya turizm yönünden başka bir anlam kazandırmaktadır.

“Eski Antakya Evleri” olarak nitelenen Antakya’nın eski dar sokakları ve tarihi binaları da ziyaretçiler tarafından çok merak edilmektedir. Özellikle yurtdışından ve yurtiçinden her turistin uğrak alanlarından birisidir. Ancak komşu ülkede yaşanan ve yedinci yılını geride bırakan iç savaş Antakya turizmini olumsuz etkilemiştir. Hem işletmecilerin hem de turizm sektörüyle bağlantılı kazanç sağlayan toplumun ekonomik yapılarında, komşu ülkede yaşanan çatışmalı ve kaos ortamının derin etkileri

102

hissedilmektedir. Sınır yakınlığı nedeniyle savaşın derin bir şekilde hissedildiği ilçede, hem basında çıkan haberler hem de bir anda kendini Antakya’da bulan mültecilerin varlığı tedirginlik yaratmış, bu durum da Antakya’nın turizm potansiyelini olumsuz etkilemiştir.

T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın istatistiki verilerine göre 2009-2017 yılları arasında hem Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayılarında hem de Türkiye’ye gelen Suriyeli ziyaretçi sayılarında önemli dalgalanmalar görülmektedir. Tablo 4’te görüldüğü gibi bu durumun yaşanmasında kuşkusuz Ortadoğu’da yaşanan Arap Baharı ile bölgedeki politik ve askeri harekâtlar etkili olmuştur. Ayrıca Türkiye’nin de bölgeye ve özellikle Suriye yönetimine karşı politik tutumu ve eylemlerinin etkisinden de bahsetmek mümkündür.

Hatay ilinin Suriye’ye sınır komşusu olması nedeniyle çatışma ortamından kaçan veya başka nedenlerle göç eden kitlelerin kente olan akını bölgesel ve ulusal çapta krizler yaratmıştır. Bu durum da Antakya’nın turizm potansiyeline olumsuz yansımıştır.

Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayılarındaki değişimde, ülkemizde yaşanan birkaç hadisenin etkili olduğu açıktır. Çünkü herhangi bir bölgedeki siyasi çalkantılar, savaş hadiseleri ya da terör eylemleri hem ulusal hem de uluslararası turizm destinasyonunu tercih etme durumlarını doğrudan etkilemektedir. Her şeyden önce tüketici can güvenliğini güvence altına almaya çalışır. Bu bağlamda “Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013’te gerçekleşen terör saldırısıyla birlikte, yöreye yönelik turizm yönelimlerinin önemli ölçüde sekteye uğradığı ve bu bağlamda turizm eksenli faaliyetlerde önemli düşüşlere neden olduğu belirlenmiştir” (Özgen, Reyhanoğulları, 2017:255). Ayrıca 24 Kasım 2015’te Rus Hava Kuvvetlerine ait savaş uçağının Türkiye’nin hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle düşürülmesi iki ülke arasında ciddi gerginliklere yol açmıştır. Rusya’nın Türkiye’ye yönelik yaptırımları nedeniyle Rus

103

turistlerde önemli bir azalma olmuştur, bu durumun doğal sonucu olarak turizm sektöründe ciddi ekonomik kayıplar yaşanmıştır.

Tablo 4: Yıllara Göre Türkiye'ye Gelen Yabancı Ziyaretçilerin Sayısı ile Türkiye'ye Gelen Suriyeli Ziyaretçilerin Sayısı (2009-2017)

Yıllar Türkiye’ye gelen yabancı

2009 27.077.144 509.679 251.014

2010 28.632.204 899.494 469.333

2011 31.456.076 974.054 425.818

2012 31.782.832 730.039 321.977

2013 34.910.098 1.252.826 ---

kulturturizm. gov.tr/ TR-201114/ yillik - bultenler.html (21.08.2017).

Türkiye’nin günümüzde 3.577.752 Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaptığı ve Türkiye’ye gelen Suriyeli turistlerin mülteci sayısından ayrı tutulup tutulmadığı dikkat edilmesi gereken temel bir husustur. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sınır İstatikleri verilerinde Hatay’a gelen Suriyeli ziyaretçi sayısı 2009’dan 2014’e kadar verilmiştir.

Çünkü çatışma ve kaos ortamının seyrine bağlı olarak Hatay sınır kapılarının açık tutulmasıyla giriş-çıkışların hesaplanması mümkün olmamıştır.

104

Tablo 5: Tesislere Giriş Sayısı ve Tesislerin Doluluk Oranlarının Yıllara Göre Dağılımı (Antakya-Hatay Yabancı-Yerli Turist Toplamı)

Tesise Giriş Sayısı Doluluk Oranları (%)

Yıllar Antakya Hatay Antakya Hatay

2009 45.926 73.722 21.36 18.05

2010 61.134 143.080 23.75 21.52

2011 74.321 145.139 29.29 24.92

2012 69.752 138.311 28.73 22.69

2013 79.388 179.093 29.99 24.72

2014 59.977 154.636 29.29 24.16

2015 42.646 145.576 21.43 20.43

2016 39.431 142.628 18.92 19.17

2017 142.624 352.546 41.92 33.33

Kaynak: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Belediye Belgeli Tesislerde Konaklama İstatistikleri (2017b): http:// yigm. kulturturizm.gov.tr/ TR-201122/ belediye - belgeli- tesis konaklama - istatistikleri. html(21.08.2017).

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın istatistiki verilerine göre (Tablo 5); Hatay iline gelen turistlerin neredeyse yarısını Antakya ilçesine gelenler oluşturmaktadır. Bu veriler baz alındığında aslında turizm sektörünün Antakya ve Hatay ekonomisi için nasıl bir öneme sahip olduğu anlaşılmaktadır. Bölgede yaşanan çatışmalardan ve korku atmosferinden, yıllar içinde gelen turist sayısında dalgalanmaların yaşandığı görülmektedir. Özellikle 2014-2016 yılları arasındaki ciddi düşüş dikkat çekmektedir.

Tesislerdeki konaklama değerlerinin de sığınma sürecinde olan kitlenin mi yoksa turizm amaçlı gelen turistlerin mi olduğu da ayrıca bilinmesi gerekmektedir. Suriye iç savaşı birçok olumsuzluğa yol açmış, sınır illerinde kültürel ve doğal kaynaklara yönelik

105

turizm talebini hem Hatay hem de Antakya özelinde önemli oranda düşürmüştür. Yerel halkla yapılan görüşmeler de durumu özetler niteliktedir. Antakyalı katılımcıya (K8) göre yaşanan savaştan ve göç dalgasından kaynaklı turizm sektöründe bir duraklama yaşanmıştır. Farklı kimlik ve kültürel değerlere sahip Antakya’nın eskisi gibi turist ağırlamadığı ve otel sahiplerinin de eskisi gibi kazanç sağlamadığı ifade edilmiştir.

Katılımcının ifadesi şu şekildedir:

“ Savaş ekonomik yapıda tarımı, gıda, tekstil ve sanayi sektörünü etkilediği gibi turizmi de önemli oranda etkiledi. Bilindiği üzere Antakya kozmopolit bir yerdir. En eski yerleşim alanlarından bir merkezdir. Çoğu medeniyetin izlerini taşımaktadır. Bundan dolayı her millet de kendi kültürüne ait tarihi ve kültürel eserleri, mekânları görmek ve ziyaret etmek için Hatay’a gelmekteydi. Çoğu da Antakya merkezindeki otellerde konaklardı. Gelenlerin büyük bir kısmı Batı ve Arap ülkelerinden olurdu. Turistler grup halinde gelirdi, hatta yoğunluk nedeniyle rezervasyonlarını bir ay öncesinden alırdık.

Günübirlik ziyaretler çoktu. Vize uygulaması kalktıktan sonra çok iyi çalışma koşulları oluşmuştu. Buradan giden vatandaşlar olduğu gibi Suriye’den de çok gelen olurdu. Ama şimdi o günlerden eser yok.

İşlerimiz çok düştü. Oteldeki doluluk oranı düşük oluyor genelde.

Anlayacağınız eski tat yok artık.” (K8, K, 59 yaşında, Üniversite Mezunu, Arap Alevi).

Antakya’da turizm sektöründeki bir başka katılımcı yaşanan sürece ilişkin benzer ifadeler kullanmıştır:

“ Ben daha çok turizme odaklı bir esnafım. Takı, toka, süs eşyası ve ipek kumaştan yapılmış eşarp, atkı satıyorum. Turistler tarafından çok

106

da rağbet görüyordu. Ancak savaş koşulları diğer sektörlerde olduğu gibi bizi de etkiledi. Ekonomik anlamda ciddi sıkıntılar çekiyoruz.

Çünkü bankadan ev satın almak için kredi çekmiştim, birkaç yıl önce işlerim yolunda gidiyordu. Yabancılar iyi kazanç sağlıyordu. Ne yazık ki yerli turistler o kazancı sağlamıyor.” (K9, K, 37 yaşında, Lise Mezunu, Türk Sünni).