• Sonuç bulunamadı

Trakya’da bulunan 24 yem fabrikası bölgenin karma yem ihtiyacına cevap vermektedir. Bu yem fabrikaları Trakya’nın çeşitli yerlerinde kurulmuştur. Trakya Bölgesi’nde devlet yem sanayii olmamasına karşın kamu iştiraklı yem fabrikaları bulunmaktadır.

Çizelge.5.1 Trakya Bölgesi’ndeki Yem Fabrikalarının Durumu, Üretim Tarihleri ve Üretim Kapasiteleri

No Fabrika Adı KuruluşTarihi KapasiteTon/H Durumu

1 Altınkoç Yem 5 Özel

2 Varnalı Yem 8 Özel

3 Eriş Yem 20 Özel

4 Marmara(Zirve) Yem 2005 8 Özel

5 Çimen Yem 10 Özel

6 Özdenler Yem 1998 10 Özel

7 Purina 20 Özel

8 Uzunlar Yem 5 Özel

9 Şampiyon Yem 5 Özel

10 Öztürkler Yem 20 Özel

11 E Yem 10 Özel

12 Çölgeçen Yem 5 Özel

13 Buzcu Yem 10 Özel

14 Uz yem 10 Özel

15 Birlik Yem 10 Özel

16 Fer Yem 5 Özel

17 Güner Yem 10 Özel

18 Özevren Yem 1995 20 Özel

19 Kar Yem 1989 5 Özel

20 C.P Yem 1991 15 Özel

21 Malkara Birlik Yem 1991 10 Kamu+Özel

22 Batı Yem 10 Özel

23 Trakya Birlik Yem 1981 40 Kamu+ Özel

Trakya Yöresi'ndeki 5 yıllık yem üretimi bakımından incelendiğinde toplam üretim 2000 yılında 584.000ton/yıl iken 2004 yılında yaklaşık 547.900ton/yıl‘a

düşmüştür. Bu düşüşün ana sebebi üreticinin yem maliyetini azaltma çabası ve bu sebeple kendi yemini yapma girişimlerinden dolayıdır. Ayrıca yeni fabrikaların devreye girmesiyle diğer mevcut fabrikaların rekabetten dolayı kapasitelerini düşürmesinde kaynaklanmaktadır.

Çizelge 5.2 Trakya Bölgesindeki Yem Fabrikalarının 2004 Yılı İtibariyle Varlığı, Üretim ve Kapasite Durumları

İl İlçe Fabrika Adı Kurulu

Kapasite (ton/yıl) Kullanılan Kapasite (ton/yıl) Kapasite Kullanım Oranı (%)

Tekirdağ Muratlı Özdenler Yem 87.600 30.000 35

Çorlu Trakya Birlik 144.000 144.000 100

Çorlu Zirve Yem 70.000 24.000 35

M.Ereğlisi Batı Yem 87.600 15.000 18

Malkara Kar Yem 70.000 8.500 13

Malkara Birlik Yem 87.600 18.000 21

Hayrabolu C.P Yem 140.000 36.000 26

Velimeşe Çimen Yem 87.600 12.000 14

İstanbul Silivri Varnalı Yem 70.000 9.600 14

Silivri Eriş Yem 175.000 30.000 18

Silivri Altınkoç Yem 44.000 2400 6

Edirne Merkez E Yem 87.600 12.000 14

Havsa Öztürkler Yem 175.000 54.000 31

Uzunköprü Uz Yem 87.600 Kapalı 0

Uzunköprü Buzcu Yem 87.600 30.000 35

Uzunköprü Birlik Yem 87.600 18.000 21

Keşan Güner Yem 87.600 8.400 10

Keşan Özevren Yem 175.000 30.000 18

İpsala Fer Yem 44.000 4.800 11

Kırklareli Merkez Tarım Kredi Koop. 87.600 18.000 21

Babaeski Uzunlar Yem 44.000 8.400 19

Lüleburgaz Purina Yem 175.000 18.000 11

Vize Şampiyon Yem 44.000 12.000 28

Alpullu Çölgeçen Yem 44.000 4.800 11

Trakya Yöresi yem fabrikalarının toplam kapasitesi 2.500.000 ton/yıl olmasına rağmen ortalama üretimleri 547.900 ton/yıl olarak gerçekleşmiştir. Bu durum bölgedeki yem fabrikalarının kapasitelerinin çok altında çalıştıklarını göstermektedir.

Çizelge 5.2'de bölgedeki yem fabrikalarının ortalama üretim ve kapasiteleri belirtilmiştir.Çizelgenin incelenmesinden de anlaşılacağı üzere bölgedeki yem fabrikalarının toplam kapasitelerinin yaklaşık %23 kullanabilmektedir. Türkiye yem fabrikalarının kapasite kullanım oranı %54 olarak gerçekleştiği düşünülürse Trakya Bölgesi yem fabrikalarının %23 ile Türkiye ortalamasının çok altında kapasitelerini kullandıkları anlaşılmaktadır.

Trakya Yöresi’ndeki yem fabrikalarının kapasite kullanım oranları yıllara göre bazı fabrikalarda artış gösterse de çoğu fabrika üretim kapasitesini düşürdüğü için yıllara göre kapasite kullanım oranları düşüş göstermiştir. Trakya Yöresi’ndeki yem üretimi 1991 yılında 144,5 ton/yıl olmasına rağmen 2003 yılında 547.900 ton/yıl a ulaşmıştır. Bu durum son 12 yılda üretim artışı eğiliminde olduğunu göstermesine rağmen kapasite kullanım oranı 1991’de %60.7 olan 2003’de %23’e kadar düşmüştür. Kapasite kullanım oranının yıllara göre düşmesi buna karşılık yıllara göre üretim artması fabrika sayısının bölgedeki artışına neden olmuştur.

Trakya Yöresi’nde karma yem üretimi artışına özellikle son yıllarda devletin teşviki ile yüksek verim kapasiteli düve ithali neticesinde bölgedeki hayvancılığın yaygınlaşmasına sebep olduğu düşünülebilir.

Trakya Yöresi’ndeki yem fabrikalarının büyük-küçük baş ve kanatlı yem üretiminin 2004 yılındaki üretimini incelersek ortalama küçük-büyük baş hayvan üretimi 539.047 ton, kanatlı yem üretimi 8853 ton olarak üretimi gerçekleştiği anlaşılmıştır. Ana yem gruplarının toplam üretimdeki payları ise %98 ile büyükbaş-küçükbaş hayvan yemi ve % 2,08 ile kanatlı hayvan yemi gelmektedir.

5. 1 Trakya Bölgesinde Yem Fabrikalarının Çalışma Durumu

Trakya Bölgesinde yapılan araştırmalar sonucunda mevcut çalışan yem fabrikalarının 3’ü kamu iştirakli özel fabrika olduğu diğer 21’ününde özel fabrika olduğu saptanmıştır.Bölgede kamu iştirakli fabrikaların bulunması nedeniyle devlet yem sanayine gereksinim duyulmamıştır.Zaten bölgede yem fabrikalarının fazla olması ihtiyaca fazlasıyla yetmektedir.Gerek üretim ve gerekse sayı olarak fazla sayıda bulunan özel sektör yem fabrikaları karma yem piyasasında belirleyici rol oynadığının bir göstergesi durumundadır. Trakya’daki yem fabrikalarının 23 yarı otomatik sistemle üretimde bulunmasına karşın 1 tanesi otomatik olarak yem üretmektedir.Fabrikanın işlev durumu fabrikada çalışan işçi sayısı ile yakından ilgilidir.Fabrika otomotikleştikçe işçi sayısı azalmakta ve verim artmaktadır.

Trakya Yöresindeki yem fabrikalarının kapasitelerinin çok altında çalışmaları fabrikaların vardiya durumundan da anlaşılmaktadır.Fabrika sayısının ve kapasitesinin bölge yem ihtiyacının üzerinde olması fabrikaların vardiyasız çalışmasının bir göstergesidir.Üç vardiya çalışan Trakya Birlik Yem Fabrikası Kamu iştirakli özel teşebbüs oldukları için geniş bir pazar olanağı bulduğundan ürettikleri yemleri kolayca satmaktadırlar.

5.2-Trakya Bölgesindeki Yem Fabrikalarının Yem Hammaddelerini Temin Yolları ve Karma Yemi Pazarlama Durumları

Yöredeki yem fabrikalarının yem hammaddeleri temininde yörede yem hammadde ofislerinin oluşmuş olmaması ve fabrikaları hammadde depolama olanaklarının kısıtlı olması yem hammaddesi temininde önemli bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır.

Yöre yem fabrikaları yem hammaddelerini ithalat yoluyla tüccarlardan T.M.O’dan ve direk çiftçilerden sağlamaktadır.

Özellikle bitkisel kaynaklı yem hammaddelerinde T.M.O.’nun devlet desteği ile alım yaparak bitkisel ürünleri bedellerinin üzerinden alması hammadde ofislerinin oluşmasında olumsuz yönde etki yaptığı anlaşılmıştır.

Ayrıca yöre yem fabrikaları yöneticilerine uygulanan anket sonuçlarından,özellikle hayvansal kaynaklı yem hammaddelerinin temininde kalite sorunu bulunması yem fabrikalarını güç durumda bıraktığı anlaşılmıştır.

Bunun yanında yöre yem fabrikaları ürettikleri karma yemi kendi olanakları ,bayi sistemi ve alıcı tarafından yem tüketicilerine karma yemleri pazarladıkları belirlenmiştir.

Yaptığımız anket çalışmalarında yöre yem fabrikalarının yöre gereksinimlerinin üzerinde olması yemlerin pazarlanmasında büyük güçlükler yaratmaktadır.Bu nedenle Bölge de rekabet ortamının çok yoğun bir şekilde yaşandığı tespit edilmiş ve aynı zamanda işletme yöneticileri tarafından dile getirilmiştir.Bazı fabrikalar büyük firmalarla rekabet için kalitesiz ürettikleri yemi ucuza satarak ayakta durmaya çalışıyorlar.

Ayrıca fabrikaların bir çoğunun faturasız karma yem satışında bulunması bu sektörde haksız rekabet ortamının bulunduğunun bir göstergesi durumundadır.

5.3 Türkiye ve Trakya Bölgesinde Karma Yem Sanayiinin Sorunları ve Çözüm Önerileri

1. AGROENDÜSTRİ olarak adlandırılan, çiftçiden aldığını yine çiftçiye satan, hayvancılık sektörünün girdilerinin %70’i olan karma yemi üreten, Karma Yem sektörünün problemleri halledilmeden, hayvancılığımızın geliştirilmesinin imkansız olduğu mutlaka göz önünde tutulması gerekmektedir.

2. Karma yem sektörünün ihtiyacı olan hammaddelerin üretiminin ihtiyaca yetecek seviyelere yükseltilmesi zorunludur. Bu durum hem kalite hem de fiyat rekabeti yaratacaktır.

3. Nüfus artış oranı yüksek olan ülkemizde, genç nüfus oranının yüksekliği dikkate alınarak, bunların ucuz hayvansal ürünlerle beslenmesi gerekmektedir. Hayvansal ürün fiyatlarının makul düzeyde tutulabilmesi için karma yem hammaddelerinin de yem sanayiine uygun fiyatlarla mal olması için gerekli önlemlerin zamanında alınması sağlanmalıdır.

4. “Bitkisel üretim hayvansal üretim içindir” prensibi doğrultusunda Tarımsal üretim ve fiyat politikaları tekrar gözden geçirilmelidir. Bu bağlamda hububat taban fiyatı politikasından, Dünya fiyatları + prim sistemine geçilmelidir.

5. Tüm hayvansal ürünler dahil olmak üzere; gerek karma yem hammaddelerinde ve gerekse karma yemde uygulanan %8’lik KDV oranının %1’ler seviyesine çekilmesi gerekmektedir. Böylece; Devlet vergi gelirleri azalmayacak, aksine artacak, haksız rekabet önlenecek, hayvansal ürün tüketimi artacaktır.

6. KDV oranının düşürülmemesi durumunda, hem hayvansal ürün maliyetini aşağıya çekmek hem de tüm yem sektörünü kayıt altına alarak vergi gelirini artırmak bakımından karma yemlere % düzeyinde iade verilmelidir.

7. Sektörün ihtiyacı olan ve ithali için yüksek bedel ödediğimiz soya, mısır, ayçiçeği vb. stratejik ürünlerin, kısa vadede ülkemiz üretimi alternatiflerinin kullanılması için gerekli kolaylaştırıcı önlemler alınırken, uzun vadede birim alandan alınan verim düzeylerinin artırılması dahil olmak üzere gerekli desteklerle üretimin artırılarak sektör ihtiyacına yeter düzeye getirilmesi hayati öneme haizdir.

8. Karma yem sektörünün özellikle kullandıkları hammaddelerin hasat döneminde düşük faizli kredilerle desteklenmesi gerekmektedir.

9. Karma yem hammaddeleri ithal ve ihracında “katma değerin ülkemizde kalması” politikası çerçevesinde gerekli kararların alınması gerekmektedir. Bunun için hububat ihracı yerine hayvansal ürün, karma yem, un vb.lerinin ihracının önü açılmalıdır. Yağ veya küspe ithali yerine yağlı tohum ithali için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. 10. Yem üretimimizi düzenleyen halen yetersiz kalan 1734 sayılı Yem Kanunu, Yem

Yönetmeliği ve Ekleri gerek günümüzde hayvan besleme ve sosyo-ekonomik durumdaki gelişmeler ve gerekse AB yem müktesebatı dikkate alınarak, sektörün önünü açacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Tabii’dir ki bu düzenlemeler Devlet, sektörü temsil eden Sivil Toplum Örgütleri, Üniversiteler, tüketici temsilcilerinin görüşleri alınarak ve tüm kesimleri tatmin edecek şekilde yapılmalıdır.

11. Yeni yem fabrikası kurulması yerine, kurulu fabrikaların modernize edilmesi için teknoloji ve donanım sistemleri teşvik edilmelidir.

12. Üniversite-Sanayici ilişkisi düzenlenerek, işbirliği mutlaka sağlanmalı, yem ve hayvan besleme ile ilgili araştırmalara ağırlık verilmeli, sektör, hizmet verdiği hayvancılık sektörünün eğitimine özel önem vermelidir.

5.3.1 Plan Organizasyon ve Para İle İlgili Sorunlar

Yem sanayi açısından en büyük sorun bu kadar geniş bir hayvan populasyonuna sahip olmamıza rağmen ,hali hazırdaki hayvan başına düşen yem tüketiminin düşük seviyede olmasıdır.AT ülkelerindeki 1kg süt satışı ile 1kg yem alınabilirken Ülkemizde 1kg süt satışına karşılık 2 kg yem alınmaktadır.

Ancak hayvanlarımızın yem ile beslenmesi yerine bunlar çayır ve meralarda beslenmektedir.Üreticilerimizi buna iten en büyük neden kaynaklarının kıt olmasından dolayıdır.(Çağlayan 1990)

Bazı karma yem fabrikaları her şeyden önce kuruluş yeri bakımından ulaşım olanakları,hayvan sayı ve türü ile hammadde üretim durumları dikkate alınmadan kurulmuşlardır.Yanlış yer seçiminin kapasiteyi etkilemesi bir tarafa taşıma güçlülüğü ve taşıma gideri dolayısıyla bir sıkıntı ve sorun yaratacağı doğaldır.(Cebe ve Polat 1992)

Bazı karma yem fabrikaları hammaddeyi iyi koşullar altında depolamaktan uzaktır.Bu durumda hammaddelerde kızışma ve dolayısıyla bozulmalar olmaktadır.

Her yem fabrikasının kendine özgü sorunları olduğu gibi birçok fabrikaların ortak olan sorunları da vardır.Birçok ülkede ortak sorunlar yanında bireysel sorunları da çözümleyen güçlü dernekler veya birlikler vardır.Ülkemizde buna benzer bir dernek kurulmuştur.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı karma yem sanayisinin,birçok sorununu,bu arada hammadde niteliği ile ilgili sorunları en aza indirmede etkin bir rol oynamakla birlikte hammadde darlığını giderecek veya hafifletecek bir organizasyon yoktur.

Hammadde üretiminin arttırılması yönündeki önlemler hep devletten beklenmekte karma yem üreticileri belli bir çaba göstermemektedirler.

Fabrikaların çoğunda yeterli ve gereği kadar hammadde siloları bulunmamaktadır.Böyle olunca da gereksinime yetecek kadar hammadde depolanamamasının yanında,hammaddelerin uygun koşullarda depo edilmesi söz konusu olmamaktadır.

Yeterli depolama olanakları bulunsa dahi bu depoları üretimi aksatmayacak nitelikte hammadde ile doldurabilmek için gerekli para veya kredi sağlanamamaktadır.Böyle olunca da iki hasat mevsiminin ortasında bazı hammaddelerin sağlanmasında güçlüklerle karşılaşılmakta,fiyatlarda dalgalanmalara neden olmaktadır.

5.3.2-Hammadde Üretimi ve Temini ile İlgili Sorunlar

Karma yem sanayiinde en çok sıkıntı çekilen hammaddeler mısır, yağlı tohum küspelerinden soya küspesi ve hayvansal kökenli yemlerdir.

Ülkemiz istatistiklerine göre 1 milyon tonun üzerinde mısır üretimi olduğu halde özellikle kanatlı kümes hayvanları yemleri için gereksinim duyulan mısır,yurt içi üretimle karşılanamamakta ve dışardan ithal edilmektedir.Hızla artan karma yem üretiminde,yalnızca kanatlı yemlerinde değil büyükbaş hayvan yemlerinde de mısır kullanılabilmesi için ülkemiz mısır üretimini arttırılması sağlanmalıdır.

Karma yem sanayiinde protein kaynağı olarak pamuk küspesi,ayçiçeği tohumu küspesi ve soya küspesi kullanılmakta olup bazı yıllarda az da olsa fındık küspesi devreye girmektedir.Son yıllarda kanola küspesi adı verilen erusik asit yönünden ıslah edilmiş kolza küspesi de yeni yeni üretime alınmaktadır.Yağlı tohumların üretim alanları ve verimlerine bağlı olarak bazı yıllarda küspe gereksinimi karşılanamamakta,temininde darboğaz olmakta fiyatlar aşırı bir şekilde yükselmektedir.Ancak son yıllarda yalnızca süt besi yemlerinde sınırlı ölçüde üre kullanılması küspe temininde rahatlık sağlanmıştır.Bu uygulamaların yaygınlaştırılması başta kolza üretimi olmak üzere diğer yağlı tohum üretimlerinin arttırılması sorunu çözecektir.

Küspeler içinde en fazla sorun soya küspesinde bulunmaktadır.Her ne kadar soya üretimi son yıllarda projeli bir şekilde arttırılmış ise de kanatlı yemi üretiminin artması, kalitenin de gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşmış olmaması nedeniyle sektörün soya küspesi gereksinimi karşılamamaktadır.Tabii ki ithalat karma yem maliyetini arttırmaktadır.İkinci ürün projesi çerçevesinde soya üretiminin bugünkü üretim seviyesinin en az 2-3 misline çıkarılması gerekmektedir.

Hayvansal kökenli yemlerden başta balık unu, et-kemik unu olmak üzere üretimin yetersiz oluşu nedeniyle temininde sıkıntı çekilmektedir.Ülkemizde yeterli sayıda ve kapasitede balık unu tesisi olmasına rağmen balık bulunmadığından tam kapasite hatta bazen hiç çalışamamaktadırlar.Yıllık yaklaşık 30.000 ton olan balık unu gereksiniminin büyük bir kısmı ithal edilmektedir.Et-kemik ve kemik unu üretimi yetersiz olup bulunduğunda rasyona girmektedir.

Bunların dışında birkaç yıl öncesine kadar tamamen yurt dışından ithal edilen Di kalsiyum fosfat (D.C.P.) artık yurt içinde üretilmeye başlanmış,problem temin yönünden büyük ölçüde giderilmiştir.

5.3.3 Hammadde Kalite Sorunları

Karma yem sanayiinde bilhassa sanayi ürünü hammaddelerinde kalite sorunları bulunmaktadır.Yağlı tohum küspeleri ve hayvansal kökenli yemlerden et-kemik ve kemik unu kalitelerinde önemli varyasyonlar görülmektedir.Pamuk tohumu küspesi ve ayçiçeği

küspelerinde zaman zaman kalite değişmekte ( hatta aynı fabrikalarda dönem dönem ) selüloz düzeylerinin artışına paralel olarak protein seviyeleri ve biyolojik değerliliği düşmektedir.Bu durumun giderilmesi ancak üretimlerinin arttırılması,yeterli denetim ve uygun teknoloji ile

Soya küspesi kalitesi nispeten stabil olmasına rağmen , bazı işleme tekniğinden ileri gelen sorunlarla karşılaşılmaktadır. Bilindiği gibi soya küspesi üretiminde işleme teknolojisi çok önemli olup soya fasülyesinde bulunan istenmeyen faktörlerin belli işlemle yok edilmesi gerekir. Ülkemizde soya fasülyesi yağ fabrikalarında işlendiğinde zaman zaman rutubet ve alkoloidler faktör yönünden sorun yaratmaktadır.

Hayvansal kökenli yemlerde ise üretim teknolojisinden kaynaklanan kalite ve hijyenik problemler hemen hemen yok denecek düzeydedir. Et-kemik ve kemik ununda standartların çok üzerinde yağ ihtiva etmeleri , ayrıca bir kısım sağlıksız koşullarda üretilmesi nedeniyle bunların dışında kan unu, tüy unu ve tavuk unu gibi kaynakların kaliteli bir şekilde üretimine geçilmelidir

Karma yem hammaddelerinden özellikle ikinci ürün mısırda rutubet oranı yüksek olduğundan hemen mikrobiyal faaliyet başlamakta ve bu tür hammaddelerinde yemde kullanılması mümkün olmamaktadır. Bu nedenle rutubetli mısırların zaman geçirilmeden kurutulması ve nem düzeyinin düşürülmesi sağlanmalıdır.Son yıllarda mısır kurutma tesislerinin sayısı artırılmış ise de problem tam olarak çözülmüş değildir.

Hammadde üreticilerin önemli bir kısmında teknik bilgi yetersizlikleri niteliğin düşmesine neden olmaktadır. Bunun yanında yeterli denetim ve teknik koşulların olmaması nedeniyle bilinçli olarak yapılan hileler karma yem niteliğini olumsuz etkilediği önemli üzerinde durulması gereken bir konudur.

Yağlı tohum küspelerinde yağ oranının yüksek olması , acılaşma yapmasının yanında korunmasında-saklanmasında önemli güçlükler doğurmaktadır. Yağ fabrikalarının gittikçe modernleşmesi adi presle çalışmaların azalması bu yöndeki sorunları asgariye indirmiştir.

Küspelerdeki nem oranı fiziksel yapısı ve depolama şekline göre değişmekle beraber % 12’nin üzerine çıkınca sorun yaratmaya başlamaktadır.Depolama süresi uzadıkça kızışma hatta yanma tehlikesi de o oranda artığı için nem kalitede önemli ölçüt olmaktadır.

5.3.4 Talep Yetersizliği Sorunları

Ülkemizde karma yem kullanan üreticilerin desteklenmemesi karma yem talebini olumsuz etkilemektedir. Ayrıca yatırım safhasında olan ve yeni faaliyete geçecek fabrikalarda dikkate alınırsa sektör kapasitenin çok altında çalışmaktadır. Bunun asıl nedeni talep yetersizliğidir. Halbuki ülke hayvan sayısı dikkate alındığında talebin daha fazla olması gerekmektedir.

Karma yem talebinin artırılması hayvansal ürün fiyatları rantabıl hayvan yetiştiriciliği diğer bir ifade ile ülke hayvancılığının entansifleşmesi ve daha hızlı gelişmesi ile mümkündür.

5.3.5-Finansman Sorunları

Karma yem sanayiinde yer alan fabrikaların işletme sermayelerinin yetersiz oluşu sonucu fabrikaların yeterli hammadde stok edememeleri üretim maliyetini arttırmakla bu da kardan zarara yol açmaktadır.

Yem sanayi sektörü hayvancılığı finansa eden bir sanayi durumundadır.Hammadde fiyatlarının yükselmesi bazı hammaddelerde stoklu çalışma zorunluluğu ve aynı zamanda enflasyonist baskı yem sanayiinde işletme sermayesini küçültmekle ve finansman darlığına neden olmaktadır.Bilhassa ithalata bağlı hammaddelerin peşin ödeme yapılarak satın alınması finansman gereksinimini daha da arttırmaktadır.Yem sanayi tarımın içinde olmasına rağmen zirai kredilerden istifade edememektedir.Yem sanayiinin finansman sorununun çözülmesi için düşük faizli tarım sanayi kredisinden yararlandırılmalıdır.

5.3.6 Üretilen Karma Yemin Kalite ve Kontrol Yönünden Sorunları

Karma yem üretiminde hızlı artışa karşılık hammadde üretimi başta hayvansal kökenli yemler olmak üzere soya ve yemlik mısır gereksinimi karşılayacak düzeyde artmamaktadır ( Cebe ve Polat, 1992).

Hayvansal üretimde girdilerin büyük bir kısmını yem oluşturduğundan kalite ve kontrole gereken önem verilmelidir.

Ülkemizde yem israfı ve kaybı önemli düzeydedir.Bu durum kaliteli karma yem kullanılmasını gerektiren tavukçuluk işletmelerinde daha fazla görülmektedir.

Karma yemlerin kaliteleri incelenirken karma yemi meydana getiren kamponetlerin kalitelerini bundan ayırmak olanaksızdır.Zira kaliteli ve yeterli hammadde bulunmadan kaliteli yemden söz etmek mümkün değildir.

Ülkemiz tarımında bugüne kadar araziye halkın beslenmesine ve gereksinimlerine uygun bir üretim planlamasının yapılmamasının olumsuz sonuçları yem sanayiine de yansımaktadır.Zira üretici bugün ne kar getiriyorsa elindeki arazinin durumuna ve iklimine bakmadan onun üretimine yönelmektedir( Cebe ve Polat, 1992) .

müdür bir Ziraat Mühendisi veya Veteriner Hekim çalıştırılması zorunluluğu geliştirilmiştir.Böylece göreve gelen elemanların bilgili ve başarılı çalışmalarıyla olumlu katkıları pratikte izlenmektedir.

Yemlerdeki kalite bozukluğuna üretimde çalışan bireylerin dikkatsizlik ve eğitimsizliğinden ötürü yaptıkları hatalarda önemli etken olmaktadır. Örneğin karma yem alınacak komponetlerden birinin unutulması yada değişik komponetlerin katılması gibi . Kaliteye doğrudan doğruya etkili olan bir sorunda makine ve donanımların düzenli ve sağlıklı çalışmamaları da önemli hususlardan birisidir.

Karma yem Sanayi,yan yem sanayi araştırma kurumları ve konu ile ilgili kişiler yada kuruluşlar arasındaki yayım ve haberleşme yeterli değildir.Yem sanayi gelişmiş yada gelişmekte olan ülkelerde yem ve yemleme konusunda yapılan araştırmalar ve öneriler hemen yayınlanmakta ve ilgili sektörde araştırma sonuçlarını devamlı izleyerek uygulamaya koymaktadır( Cebe ve Polat, 1992 ).

Karma yem fabrikalarının tümünün kendi laboratuarlarında satın aldıkları hammaddelerin analizlerini yapmaları bu analiz sonuçlarına dayanarak rasyon hazırlamaları ve ürettikleri karma yemleri tekrar analize tabi tutarak kontrol etmeleri karma yemlerin ve hammaddelerin kalitesini yükseltmesini sağlayacaktır.Yem yöneltmeliğinin 32.maddesi “beyan ve tescile tabi yemlerin laboratuar analiz yöntemlerinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca saptanarak ilgililere duyurulması”hükmünü getirmektedir.Resmi ve özel yem kontrolü yapan laboratuarların tümünün aynı yöntemleri uygulamaları ile sonuçlarda birlik sağlanabilir. Farklı analiz yöntemlerinden ötürü farklı sonuçlar elde etmeleri kalite kontrolünde amaca ulaşmayı engellemektedir.

Özellikle Trakya Yöresinde karma yemin kalitesini saptayacak güçlü bir referans laboratuarın kurulması kalite kontrol konusundaki eksikliği giderecek ve yakınmaları önleyecek iyi bir girişim olacaktır.

Karma yemlerde kullanılacak hammaddelerin ham besin maddeleri değerlerinin saptanması sırasında yapılacak hatalarda kaliteyi önemli ölçüde etkilemektedir ( Cebe ve Polat, 1992 ).

Kaliteye etkili olan faktörlerden birisi de fiyattır.Ancak Türkiye’de genelde olduğu gibi karma yem hammaddelerinde de fiyatları sabit tutmak olanağı çok azdır.Hammadde

Benzer Belgeler