• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2: CHARLES JOSEPH EDMOND DE BOİS LE COMTE’UN

3.3. Osmanlı Devleti ile İran arasındaki Ticaret

3.3.3. Trabzon Pazarı

Trabzon tarihin en erken dönemlerinden itibaren, ticareti ile ön plana çıkmış bir şehirdi. Bulunduğu konum itibariyle, Doğu’da Kars’tan Güney’de Diyarbakır ve Malatya’ya, Batı’da ise Tokat’a kadar Karadeniz’in güneydoğusunda yer alan önemli bir merkezdi. Aynı zamanda Erzurum, Tahran ve Tebriz’in limanıydı.303 Avrupa’nın sanayi ürünleri Trabzon limanı ve Trabzon-Erzurum-Tebriz yolundan, Osmanlı İmparatorluğu’nun doğu eyaletleriyle İran’daki pazarlara ulaşabiliyordu. Buna karşılık, İran ve Osmanlı ürünleri –özellikle İran ipeği- Batı Avrupa’ya ulaşma yolu bulmaktaydı.304

Bu yönüyle özellikle XIX. Yüzyıldaki siyasi ve ekonomik gelişmelerle Karadeniz’in en önemli liman kenti haline gelen Trabzon, Baron de Bois le Comte’un ifadesiyle dönem itibariyle, İskenderiye, İzmir ve İstanbul’dan sonra gelen ve Doğu’nun en önemli işlerinin yapıldığı bir liman kenti olma özelliğini taşımaktaydı.305 Baron, Trabzon’un hem ekonomik hem de eşsiz konumu aracılığıyla Kuzey İran’ın ve Ermenistan’ın ürünlerini elde etme imkânını yakaladığını belirtmektedir. Bununla beraber, Baron, bugüne kadar ihtiyaçlarını Bağdat’tan, Ümit Burnu’ndan, İstanbul’dan, İzmir’den, Halep’ten veya Gürcistan’dan tedarik eden bölgelerinde artık Trabzon limanını ve Trabzon ticaret yolunu kullandıkları bilgisini vermektedir. Baron, bu değişimi, Trabzon’un avantajlı konumu ile ilişkilendirmektedir. Bu hususta Monsieur Broglie’ye; “Trabzon limanının bu avantajlı konumu hakkında bir kanıya varmak için haritaya bir

göz atmak yeterli olacaktır. Bu öyle bir konumdur ki Trabzon’a birbirinden farklı bu pazarları garanti etmektedir.”306

302AMAEF, MD, Baron de Bois le Comte’dan Monsieur Broglie’ye,16 Ocak 1834, no: 74/53. 3.kısım, s.107.

303 Özgür Yılmaz, “Karadeniz’in uluslar arası ticarete açılması ve Trabzon”, Sosyal Araştırmalar Dergisi, c.2, sayı 7, s.370.

304 Özgür Yılmaz, a.g.m, s.370.

305 AMAEF, MD, Baron de Bois le Comte’dan Monsieur Broglie’ye, 16 Ocak 1834, no: 74/53. 3.kısım, s.108.

306 “Il suffit de jeter un coup d’oeil sur la carte pour juger de l’avantage que la situation du port de

Trébisonde lui assure sur ces divers marchés.” AMAEF, MD, Bois le Comte’dan Broglie’ye, 16 Ocak

106

Trabzon ile ilgili değerlendirmelerini sürdüren Baron, Trabzon’un bu konumuna rağmen halen direkt bir dağıtım merkezi olmadığını ve halen gelen Avrupa ürünlerinin birçoğunda İstanbul’a bir bağımlılığının olduğunu belirtmektedir.

Bundan sonra Trabzon’daki uluslar arası ticarete değinen Baron, Trabzon’un ilk olarak 1830’lu yıllarda İngiltere tarafından ciddi manada bir ticaret yolu olarak açıldığını belirtmektedir. Zira özellikle İngiltere’de 1830’lu yıllarda buharlı gemilerin kullanılmasıyla Trabzon ticareti daha da hareketlenmişti. Baron’un bu hususta verdiği bilgilere göre, Avrupa’dan gelen ürünlerin büyük çoğunluğu İstanbul’daki İngiliz

şirketleri aracılığıyla dağıtılmakta ve Avrupa’ya gidecek ürünlerin de yine bu firmalar aracılığıyla gönderilmekteydi. Trabzon’un uluslar arası ticarette direkt transferde esasen çok fazla rol almadığını söyleyen Baron, bu hususta İngiltere ve Avusturya’nın istisnalara sahip olduğunu ve bugüne kadar bu direkt ticarete giriştiklerini belirtmektedir. Baron’a göre bu direkt ticaret Trieste liman kentindeki tüccarların

şirketlerinin yüzünü güldürmüştür.307

Bilindiği gibi, Rusların kazandığı savaş sonucunda imzalan 1774 Küçük Kaynarca Antlaşması sonucunda Osmanlıların Karadeniz ticareti üzerindeki tekeli sona ermişti ve antlaşma Rus gemilerine Karadeniz’de özgürce dolaşma hakkı ile Osmanlı Ülkelerinde ve hatta Tuna üzerinde ticaret yapma hakkını tanıyordu.308 Rusya’ya verilen bu ticari ayrıcalıklar kısa süre sonra diğer Avrupa Devletleri için de oluşturuldu ve akabinde Avusturya, İngiltere ve Fransa da Karadeniz sularını kullanma hakkını elde etti.309 Böylece Karadeniz’deki Osmanlı egemenliği son bulmuş ve bununla doğru orantılı olarak Karadeniz’de yabancı tüccarların ticari faaliyetleri de hız kazanmıştı.

Trabzon ticaretinde Rusya’nın payına da atıfta bulunan Baron, Rusya’nın, Trabzon ile yaptığı direkt “değiş-tokuş”, “takas” (échanges) ile tanınmasına rağmen, Trabzon ile yaptığı ticaret ve denizcilikte halen gerilerde olduğunu ve bu iki bölge arasında yalnızca zayıf ilişkilerin bulunduğunu belirtmektedir. Baron burada Rusya’nın Trabzon ticaretinde yaşanan düşüşün nedenine değinmese de, yüzyılın başından itibaren yaşanan

307

AMAEF, MD, Baron de Bois le Comte’dan Monsieur Broglie’ye, 16 Ocak 1834, no: 74/53. 3.kısım, s.108.

308A. Üner Turgay, “Trabzon”, Doğu Akdeniz’de Liman Kentleri (1800-1914), Edt: Çağlar Keyder, Y. Eyüp Özveren, Donald Quataert, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul 1994, s.46.

107

Osmanlı-Rus savaşları ve İngiltere’nin bölgede bulunan şirketleri ve konsolosluklarının yoğun faaliyetleri bu düşüş ile ilişkilendirilebilir.

Ardından, İngiltere’ye değinen Baron, İngiltere’nin Trabzon, Erzurum ve Kırım’da

şirketleri olan tek ülke olduğunu ve böylece İngilizlerin ticari dehalarında ve girişken yapılarında yeniden bir canlanma yaşadıklarını belirtmektedir.

Bu durum XIX. yüzyılın başında İran transit ticaret yolu üzerinde yaşanan rekabet ile ilişkilendirilebilir. Zira dönem itibariyle, tıpkı Rusya’daki Çarlık yönetimi gibi İngiltere de bölge ticaretinde hâkim güç olmak istiyordu. Çarlık yönetimi Avrupa mallarının Rusya üzerinden taşınmasına çalışırken, İngilizler ise İran’dan Rus mallarını çıkartmaya ve Avrupa transit yolunu Rusya’dan kaydırmaya uğraşıyorlardı.310 Dolayısıyla

İngilizler, Trabzon ticaretine verdikleri önemi daha da arttırmışlardı.

Buna ilaveten Baron, Avusturya’nın da bu ülkelerin hemen ardından geldiğini ifade ederek, Avusturya’nın 1833 yılında Trabzon’da 3.000.000 franklık satış yaptığı bilgisini vermektedir.311 Kendi ülkesiyle ilgili bir değerlendirme de ekleyen Baron, Trabzon ticaretinde Fransa’nın İngiltere ve Avusturya’nın oldukça gerisinde kaldığını belirtmektedir. Raporunun sonunda ise Mr. Outrey’den312 aldığı bilgiler ışığında İran’a gönderilen Avrupa ve Türk emtialarının 1834 yılındaki değerlerini vermektedir.

Tablo 6

İran’a gönderilen Avrupa-Türk ticari ürünleri

Ürünler İthalat İhracat

Dokunmuş Kumaşlar 13.468.000 Frank 12.392.000 Frank

Silah, Hırdavat 230.000 F 155.000 F

Şeker 90.000 F 25.000 F

310

Hüseyin Kaleli, “XIX. yüzyılda İran Transit Ticaret Yolu İçin Osmanlı-Rus Rekabeti”, Dumlupınar

Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, sayı 9, 2003, s.4.

311 AMAEF, MD, Baron de Bois le Comte’dan Monsieur Broglie’ye, 16 Ocak 1834, no: 74/53. 3.kısım, s.108.

312

Monsieur Outrey, XIX. yüzyıl başında İstanbul’daki Fransız Büyükelçiliğinde tercümanlık görevinde bulunan Fransız bir diplomattır. 1805 yılında İran, Tahran’da da bulunmuştur. Bkz: Against Massacre: Humanitarian Interventions in the Ottoman Empire, 1815-1914, s.30.

108 Tablo 6’nın devamı

Şarap, Rom, Bira 48.000 F 36.000 F

Saatçilik ve malzemeleri 5.000 F 4.000 F

13.840.000 Frank 12.612.000 Frank

Kaynak: AMAEF, MD, Bois le Comte’dan Broglie’ye, 16 Ocak 1834, no: 74/53. 3.kısım, s.108313

Tabloların sonuçlarından hareketle Baron, Trabzon transit ticaretinin yerel tüketim için yalnızca 1-2.000.000 frank ithalat ve yine aşağı yukarı aynı değerde bir ihracatın yapıldığını belirtmektedir. Buna ek olarak, A. Üner Turgay’ın makalesinden elde ettiğimiz, O’nun da Fransız Dış İşleri Bakanlığı’ndan naklen belirttiği bilgiler ışığında 1837 yılında Trabzon’un toplam ithalatı 38.434.400 frank, ihracatı ise 35.133.200 frank idi. Buradan yola çıkarak Baron’un verdiği rakamları da göz önünde bulundurarak ilk bakışta Trabzon ticaretinde 1837 yılında ciddi bir artış yaşadığı söylenebilir. Ancak göz önünde bulundurulması gereken en önemli nokta, Baron’un verdiği rakamların Trabzon’un tüm ürünleri ile yapılan ithalat ve ihracat gelirleri olup olmadığıdır. Zira tablodan da anlaşıldığı üzere, Baron yalnızca Türk ve Avrupa’dan gelen dokunmuş kumaş, silah, hırdavat, şeker, şarap, bira, rom ve saatçilikten elde edilen ithalat ve ihracat değerlerini vermiştir. Eğer bu rakamlara, burada adı geçmeyen diğer ürünlerin eklenirse, aşağı yukarı 1837 yılındaki değerlere yakın bir değer elde edilebilir. Dolayısıyla bu iki kaynağın temelde ciddi farklılar barındırmadığı ortaya çıkmaktadır. Bunun yanında, İran’dan gelen ticari ürünlerin değerini, İngiliz ticaret belgeleri ile ilişkilendirerek değerlendiren Baron, Erzurum’dan direkt olarak İstanbul ve İzmir yolu kullanılarak gönderilen ürünlerin değerinin 12 ila 15.000.000 frank arasında değiştiğini belirtmektedir.314

Raporunun sonunda Baron, şehirdeki ihracatı arttırmak noktasında, sarı sülfür, tütün, buğday, mısır, ravent bitkisi, keten, sıvı yağ, şarap, portakal ve limon gibi bitkilerin ticaretinin daha fazla yapılmasının, kolaylık sağlayacağını eklemektedir. Baron, bunun

313

Baron, bu tabloda ithalat değerinin toplamını verirken toplama işleminde yanlışlık yapmış; ithal edilen ürünlerin toplamı 13.841.000 frank ederken, bu değeri 13.840.000 frank olarak vermektedir.

314 AMAEF, MD, Baron de Bois le Comte’dan Monsieur Broglie’ye, 16 Ocak 1834, no: 74/53. 3.kısım, s.109.

109

yanında Trabzon’un genel ticareti ile ilgili bir tablo vermektedir. Ekler kısmında yer alan bu tablolarda, Trabzon’dan Avrupa’ya gönderilen ürünler, İstanbul’a gönderilen ürünler, Trabzon’un genel ihracat, ithalat ve denizciliği tabloları bulunmaktadır. (Bkz: EK 18, EK 19, EK 20, EK 21, EK 22)