• Sonuç bulunamadı

Tevzî Defterlerinden Tenzîl Edilen Mahallelere Ait Masraflar

Mahkeme harçları (Kuruş)

4.5. Tevzî Defterlerinden Tenzîl Edilen Mahallelere Ait Masraflar

Mahalle kelimesi ‘’hulûl kökünden gelmekte olup, "bir yere inmek, konmak,

yerleşmek" anlamlarına gelmektedir243. Osmanlı Devleti’nde mevcut bulunan

mahalle yapısı Asya’dan gelen Türk şehircilik anlayışının devamı olmakla birlikte, İslam’a geçiş ile birlikte Türk-İslam şehircilik anlayışından ve Anadolu’ya geliş ile birlikte Bizans’ta bulunan şehircilik anlayışından da etkilendiği de bilinmektedir.

Osmanlı Devleti’ndeki mevcut mahallelerin oluşumuna bakıldığında genellikle mescit ve camiler etrafında teşekkül ettikleri görülmektedir244. Bu duruma örnek olarak Balıkesir’de Elhac İshak, Şeyh Lütfullah vs. mahalleleri verilebilir. Bir diğer oluşum şekli ise şehrin belirli bir noktasına yerleştirilen esnaf kollarının adı geçen noktaya yerleşmelerinin ardından o noktanın zamanla bir mahalle haline dönüşmesi şeklindedir. Buna örnek olarak ise Balıkesir’de ki Börkciler, Kasaplar, Eski Kuyumcular vs. mahalleleri verilebilir. Bunların dışında bir mahalle kurulduğu yerin coğrafi durumuna göre ya da mahallin Bizans döneminden kalan isminin Türk diline uyarlanması şeklinde de adlandırılabilmektedir245.

Osmanlı Devleti’nde mahalle, devlet teşkilatı içerisinde yönetim basamaklarının temel birimi olarak teşkilatlandırılmıştır. Osmanlı klasik döneminde mahalle imamları mahallelerden sorumlu olan en yetkili kişilerdir. Bu durum 19. yüzyıl’da yapılan değişikliklerle kadar bu şekilde devam etmiştir. Aynı dönemlerde gayrimüslim mahallelerinden sorumlu olan kişiler ise papazlar ya da hahamlar

243 Sami, s. 1003., bkz. Nejat Göyünç, ‘’Hane’’, DİA, XV, İstanbul: TDVY, 1997, s. 552-553. 244 Ali Murat Yel, Mustafa Sabri Küçükaşçı, ‘’Mahalle’’, DİA, XXVII, İstanbul: TDVY, 2003, s. 324. 245

Zeycan Gündoğdu, İzmir’de Kasap Hızır Mahallesi, Adnan Menderes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Aydın 2008, s. 45.

81

olmuşlardır. 19. yüzyıl’dan itibaren mahallelerde en yetkili kişiler ise muhtarlar olmuştur. Mahalle imamlarının en önemli görevi, mahallelerden toplanacak olan vergilerin mahalle sakinleri arasında düzenli bir şekilde paylaştırılmasını ve paylaştırılan vergilerin düzenli bir şekilde toplanmasını sağlamaktır. Ayrıca doğum, ölüm, evlenme, mahalleye gelen ya da mahalleden ayrılanların kayıtlarını yapmakta mahalle imamlarının görevleri arasındadır246.

Osmanlı Devleti’nin çoğu şehrinde Müslüman mahallelerinden ayrı olarak gayrimüslim mahalleleri bulunsada, genel olarak Müslümanlar ile gayrimüslimlerin aynı mahallelerde oturdukları ve birbirleriyle komşuluk ilişkilerinde bulundukları ve alış-veriş yaptıkları bilinmektedir247.

Mahallelerde beraber yaşayan sakinler birbirlerinin hareketlerinden sorumludurlar. Mahalleye yeni bir sakin gelmek istediğinde hem mahalle imamı hem de mahalleden bir sakin kendisine kefil olurdu. Mahalle sakinleri için camiye gelmek toplum nezdinde güvenilir bir şahıs olmanın ölçüsü sayılmıştır. Mahalle içerisinde meydana gelecek bir olayda mahalle sakinlerinin tanıklığı büyük önem arz etmekteydi. Ayrıca mahalle sakinleri kendilerini rahatsız eden bir mahalle sakinini mahalleden uzaklaştırma yetkisine de sahiptiler. Bu saydığımız nedenlerden dolayı Osmanlı mahallelerinde çok sıkı bir otokontrol mekanizmasının bulunduğu söylenebilir248.

Mahalle sakinleri sakin oldukları mahallenin giderlerini karşılamakla yükümlüydüler. Bu giderler; câmi, mescid, mekteb, çeşme vb. yapıların yapılması ve onarılması, imam, müezzin ve muallim ücretlerinin ödenmesi ve ‘’tekalif-i örfi’’ ve

‘’avârız-ı divaniyye’’ gibi vergilerdir. Bu nedenlerle Osmanlı mahallelerinde yaşayan

sakinler birbirleriyle yardımlaşmak ve mahallenin ihtiyaçlarını karşılamak için

‘’avarız akçası’’ adıyla bir fon oluşturmuşlardır249

.

Mahallelerde yaşayan sakinlerin üzerine düşen vergilerin özellikle 18. yüzyıl’dan itibaren artış göstermiştir. Başlarda olağanüstü durumlarda talep edilirken zamanla sürekli hale gelen avârız vergileri reayâ üzerindeki baskıyı arttırmıştır.

246

Yel-Küçükaşçı, s. 325.

247 Özer Ergenç, “Osmanlı Şehrindeki Mahallenin İşlevi Üzerine”, Osmanlı Araştırmaları Dergisi, C. 4, (1984), İstanbul, s. 71.

248

Ergenç, s. 75. 249 Ergenç, s. 76.

82

Yüzyılın ortalarından itibaren tutulmaya başlanan tevzî defterlerinde de mahalle halkının üzerine çeşitli sebeplerle yüklenen harcamaların sonucunda halk bu masrafları karşılayamaz olmuştur. Bu sebeplerle, bazı durumlarda tevzî defterinde adı geçen masrafları sıkıntı içerisinde bulunan mahalle sakinlerinin ödememesi için ilgili masraflar şehirdeki diğer mahalle, esnaf ve köylere pay edilmiştir.

4.5.1. Balıkesir Mahallelerinden Tenzîl Edilen Masraflar

İncelediğimiz dönem olan 1750-1800 yılları arasında Balıkesir şehrinde 20 mahalle bulunmaktadır. Şehirlerde mevcut olan mahalle, köy ve esnaflar kendilerine tevzî edilen masrafları ödeyemedikleri durumlarda, ilgili masraflar şehirde ve köylerde meskun olan diğer vergi yükümlülerinin üzerine yüklenmekteydi. Bu dönemde farklı yıllarda şehirdeki mahallelerden bazıları kendilerine tevzî edilen masrafları ödeyemediklerinden dolayı, ilgili mahalleye düşen masraflar diğer mahallelerin, esnafların ve köylerin üzerine pay edilmiştir. Yapılan bu düzenlemelerde adı geçen masraflar şehre gelen paşaların ve onların kapı halklarının konaklama masrafları için verilmiştir.

1755-56 senesinde Cidde valisi Abdi Paşa’nın Balıkesir’e gelmesi sebebiyle yapılan harcamalardan dolayı şehirdeki İzmirler mahallesi sıkıntıya düşmüştür. Kendilerinden paşanın atları için arpa temîn edilmek istenmiştir. Ödemelerini aynî olarak yapmaları ya da istenen emtianın karşılığını nakit olarak vermeleri beklenen mahalle sakinleri bu ödemeyi yapamamışlardır. Bu yüzden tevzî defterinde ödemeleri gereken tutar olan 50 kuruşluk arpa ücreti İzmirler mahallesi sakinleri üzerinden düşülmüş ve şehirdeki diğer mahallelerin, köylerin ve esnafların ödeyecekleri tutara eklenmiştir250.

1778-79 senesinde Vezir Sürücü Çerkes Hasan Paşa’nın ve beraberinde kapı halkının Balıkesir’e teşrifleri sebebiyle paşa ve kapı halkının ihtiyaçlarının karşılanması ve konaklaması için masraflar yapılmıştır. Bu masraflar çerçevesinde İzmirler mahallesinin üzerine Hasan Paşa’nın konaklayacağı paşa konağının masrafları tevzî edilmiştir. Ancak, İzmirler mahallesi sakinleri bu meblağı ödeyememişlerdir. Bu yüzden, kendilerine tevzî edilen 20 kuruşluk masraf

83

üzerlerinden düşülmüş ve şehirdeki diğer mahallelerin, köylerin ve esnafların ödeyecekleri tutara eklenmiştir. Görüldüğü üzere İzmirler mahallesi sakinlerinin ekonomik durumu ilgili senelerde iyi olmadığından dolayı, üzerlerine yüklenen masraflar bazı dönemlerde tenzîl edilmiştir251.

1798-99 senesinde Maraş valisi Esseyid Mustafa Paşa ve beraberinde kapı halkı Balıkesir’e teşrif etmiştir. Paşa ve kapı halkı için çeşitli masraflar yapılmıştır. Bu masraflar nedeniyle Oruçgazi mahallesi sakinleri sıkıntıya düşmüşlerdir. Bu sebeple, Oruçgazi mahallesinin ödeyeceği tutar olan 50 kuruş tenzîl edilmiştir. Meblağ şehre bağlı köylere, şehirdeki esnaf ve mahallelere pay edilmiştir252

50 senelik süreç içerisinde şehirdeki diğer mahalleler için ise bu şekilde düzenlenen kayıtlara rastlanmaması şehir sakinlerinin en azından üzerlerine yüklenen şehir masraflarını ödemekte büyük sorunlar yaşamadıklarını göstermektedir.