• Sonuç bulunamadı

1. KARADENİZ EREĞLİ’NİN COĞRAFİ YAPISI VE TARİHİ

4.2. Tersane ve Gemi İnşaatı

Osmanlı merkez idaresinin himayesindeki büyük ölçekli işletmeler arasında en dikkate değer olanı tersanedir. Tersane, zanaatkâr sayısı, gemi sayısı değişse de kalıcı bir kurumdur (Faroqhi, 2006:592).

Osmanlı Devleti’nin büyük tersaneleri dışında Karadeniz ile Akdeniz kıyılarında, Süveyş ve Basra gibi uzak denizlerde, Tuna ve Fırat gibi nehirler üzerinde, gemi inşa edilebilir bütün sahillerde Tersâne-i Âmire’ye bağlı tersaneler mevcuttu. XVIII. yüzyılın başlarına kadar Karadeniz sahillerinde kırk dört, Tuna nehri üzerinde altı, Marmara ve Ege kıyılarında on beş olmak üzere toplam altmış beş tersane ve gemi inşa tezgâhı bulunduğu tespit edilmektedir (Bostan, 2011).

Tersâne; gemi inşa tezgâhları, havuzları, malzemenin korunduğu mahzenleri, iplikhâne demirhâne, lengerhâne gibi imalâthaneleri, cami, çeşme, hastane ve zindan gibi sosyal tesisleriyle bir bütün oluşturmaktadır. Bu bütün sosyal ve ekonomik yapıyı da şekillendirmektedir (Bostan, 2011).

17 Yüzyıla gelindiğinde Osmanlı giderek eski gücünü kaybetmiş ve donanmaya olan ihtiyacı artmıştır. Bu durum gemi yapımı ve tersane için gereken kereste ihtiyacını arttırmıştır. Tersane için gerekli taleplerin çoğu kuzeydoğu Anadolu bölgesinden karşılanırken, 17 Yüzyıla gelindiğinde ormanlar ihtiyacı karşılamakta yetersiz kalınca, Bolu örneğinde olduğu gibi mevcut tepelerin sonrasında ormanların iç kesimlerinde bulunan kaynaklar kullanılmıştır (Faroqhi, 2006:594). Karadeniz Ereğli’den Tersane-i amire için gerekli kereste talep edilmiştir.

Tersane’ye yakın veya uzak, ocaklık denilen orman bölgelerinden kereste, sütun, ayrıca demir, çivi, kurşun, katran, zift, balık yağı, don yağı, bal mumu, boya, keten, üstüpü, kürek, lenger, pusula, yelken, tente, çuka ve makara gibi malzemenin getirtilmesi veya üretilmesi işini Tersane emini yürütüyordu.

Tersane ve gemi yapımında kerestenin yanı sıra ihtiyaç duyulan diğer malzemeler; zift, katran, kendir, demir, ham pamuk, urgandır (Özkaya, 2010:57). H. 1037 (M.1627) senesinde, Bendereğli, Amasra, Devrek, Çarsamba, Yılanluca, Dirgine ve Hisarönü kazalarından, Tersane-i Âmire ihtiyacı için zift-bahâ ve bedel-i muavenet adı altında para toplanması hususunda hüküm yazılmıştır. Bu paranın Hazine-i Âmire'ye teslim edilmesine, edilmezse bu

paranın tahsil edilip zift satın alınarak Tersane-i Âmire'yi gönderilmesi konusunda hüküm verilmiştir (83 Numaralı Mühimme Defteri, 2001:48).43

17. ve 18. yüzyıllarda Osmanlı İmparatorluğu’nda gemi yapılan merkezlerden biri, Karadeniz Ereğli’dir. Ereğli’de dokunan bir kumaş olan elpek bezi, o yıllarda yelken bezi olarak kullanılır.

Tersanelerdeki meslek grupları; neccarlar, marangozlar, burgucular, kalafatçılar, makaracılar, baltacılar, hızarcılar, parutıraşlar, haddatlar, meremmetçiler, tucgerler, üstüpücüler, kumbaracılar, vardiyanlar, sabbağlar, nakkaşlar, oymacılar, tulumbacılar, dülger, kazgancılar, kömürcüler ve diğer mesleklerdir (Yakay, 2004:45).

1795 senesinde Kastamonu kadısına Karadeniz Ereğli’de inşa edilecek tersane için neccar, dülger ve duvarcı olmak üzere 40 nefer amelenin Kastamonu’dan temin edilmesi hususunda bir emir yazılmıştır.44

Ereğli limanı yakınlarında Bababurnu mahallesindeki fenerin tamiri için El-hac Mustafa marifetiyle tamir edilmesi hakkında ferman yazılmıştır.45

43

“Amasra ve Devrek ve Çehârsenbe ve Yılanluca ve Dirgine ve Hısâröni ve Bendereğli kâdîlarına hüküm ki:

"Bundan akdem bin otuz ( ) târîhında ebnâ-i sipâhiyândan ( ) sâkinlerinden olan İbrâhîm nâm kimesne olıgelene muhâlif Tersâne-i Âmire mühimmâtıyçün; "zift-bahâ" ve "bedel-i mu‘âvenet" diyü serdâr-ı sâbık tarafından bir hükm ibrâz itmekle taht-ı kazânuzda vâkı‘ olan re‘âyâdan küllî akça cem‘ u tahsîl itmis iken henüz teslîm-i Hazîne itmeyüp zimmetinde olduğı" re‘âyâ tarafından i‘lâm olunmağın, sen ki Amasrı Kâdîsı MevlânâNihâlî zîde fazlühûsın; "husûs-ı mezbûra mukayyed olup mezbûr İbrâhîm vech-i mesrûh üzre zift-bahâ ve bedel-i mu‘âvenet nâmıyla re‘âyâdan cem‘ eyledüği akçayı teslîm-i Hazîne eyledüğine defterdârum imzâsıyla mumzâ elinde ma‘mûlün-bih temessüği yoğısa re‘âyâdancem‘ eyledüği akçayı hâliyâ ebnâ-i sipâhiyândan Hüseyin zîde kadruhû mübâseretiyle tahsîl idüp Tersâne-i Âmirem mühimmâtı içün esvâkda satılduğı bahâ üzre zift istirâ eyleyüp Tersâne-i Âmirem'e irsâl ü îsâl itmen" bâbında fermân-ı serîfüm sâdır olmısdur.” (83 Numaralı Mühimme Defteri, 2001:48).

44 “Kastamonu ve havalisinde vâki kazaların kadıları ve nâibleri zîde fazlühüm tevkî-i refî-i hümâyûn vâsıl olacak ma’lum olaki bu defa sevahil-i Bahr-i Siyahda vâki Eregli sahasında bina ve insasına îrâde-i âliyyem taalluk eden tersaneye bina emini nasb ve tâyin olunan dergâh-ı muallam kapıcıbasılarından Ali dâme mecdühûnün arzuhâli mefhumunda memur-u insası oldugu tersane-i mezkûre ebniyesinde istihdamı muktezi olan neccar ve divarcı amelesinin kaza-i mezbûrdan tedariki emr-i amir idügünü beyan-ı birle Âsîtâne-i âliyyemden kırk nefer neccar ve divarcı amelesi tedarik ve irsâl olunmasını tahrir ve istida etmegin” (BOA, Kastamonu Şer’iyye Sicili, No.69/2, H.1210-11).

45“Bahr-ı siyah canibinde vaki’ Bendereğli limanı kurbunda Baba burnu nam mahallinde kain-i mürür-u ezman ile feneri muhtac-ı ta’mir olmağla canib-i miriden tamiri hususu mahallinde istid’a olundukda ibtiya-ı mezkure lazımesiçün iktiza eden ecnas-ı mehabet mütevve’anın sabık Muammer ağa mağrifetiyle kıat vaz’ ve hesab etdirdikde dört yüz elli guruş masraf ile vucud-u pezir olacağını i’lam etmekden naşı mesarif-i mezkure içün ale’l hesab iki yüz elli üç guruş i’ta

Ereğli, Anadolu yarımadasının kuzeybatısında Karadeniz sahilinde denizden korunaklı olan az sayıda limandan biridir. Çok eski dönemlerden beri denizcilik ve bağlantılı işkolları ekonomik olarak en önemli faaliyetlerdir (Hançer, 2010:37). Ereğli limanından İstanbul’un zahire ihtiyacı karşılanmakla beraber aynı zamanda özellikle Osmanlı’nın donanmaya ihtiyaç duyduğu anlarda imparatorluğun gemi ihtiyacını karşılandığı bölgelerden biridir.

Ereğli de mavna inşaatı46

yaygın ve meşhurdur. Mavna inşaatı Alaplı ve Ereğli iskelelerinde icra ediliyordu (Birgören, 2008:45).

17 yüzyılın sonunda Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde irili ufaklı 87 tersane bulunmaktadır. Bendereğli bu bölgelerden biridir.

Ereğli özellikle 17 yüzyılda gemi inşa faaliyetleriyle de dikkat çekici bir gelişmeye sahne olmuştur. 1655 -1656 yıllarında dört kalyon, 1657'de dört kadırga, 1691 - 1692 yıllarında üç kalyon yapılmıştır. Ayrıca gemicilikle ilgili malzemeler de imal edilmektedir. Üstüpü imali yanında katran da hazırlanıyor ve bunlar zaman zaman donanmanın ihtiyacı için gönderiliyordu. Gemi yapımı 18. yüzyılda da devam etmekte ve 1703'te gemi inşası emredilen yerler arasında Ereğli’nin adı geçmektedir (Uzunçarşılı, 1998:447). Bu emir uyarınca Ereğli'deki tezgâhlarda iki adet fırkateyn inşa edilmiştir (Tuncel, 1995:290).

11 Şaban H. 1194 (M. 1780) senesinde tersane için Bendereğli ve Alaplı’dan iki bin kantar katran mübayaası ve ahaliye merhameten on para zam edilerek ellişer paradan bahası Mübaşir Hacı İbrahim Efendi tarafından verilmesine karar verilmişti. (BOA, C.BH, Dosya No:117, Gömlek No:5697, H. 1194).

“H.1199 (M. 1784-85) tarihli belgede kanyon inşaatı için; Ereğli ve Bartın iskelelerinden kereste istenmiştir.47

Tersane-i amire için gereken kerestenin

ve irsal olunub kusur-u mesarifi tekmilinde verilmek şartıyla fener-i mezkur Bendereğli iskelesinde elhacc Mustafa nam kimesne ma’rifetiyle ta’mir ba’de’t-tekmil keşf-ü sani defteriyle keyfiyeti der aliyyeye i’lam olunmak babında derkenarda mestur-u sadır olan emr-ü şerif mucebince fener-i mezbur-u merkum elhacc Mustafa ma’rifetiyle dikkat olunarak ta’mir ve tekmil etdirülüb…” (BOA, C.BH., Dosya no:215, H.1200).

46 Mavna: denizcilik Gemilere ve yakın kıyılara yük taşıyan, güvertesiz büyük tekne.

Kocaeli, Bartın ve Bendereğli dağlarından istenmiştir. İstanbul’un gerek iaşesi gerek tersane için gerekli kereste ihtiyacı açısından Kuzeybatı Anadolu ve Bendereğli önemli konumdadır.

Ereğli coğrafyası, hem iskele olması hem de zengin orman kaynaklarının bulunmasından dolayı Kuzeybatı için stratejik noktadadır. Gemi yapımı için Tersane-i amirenin önemli bölgelerinden biridir. Meslek grupları da gemi ve tersane çevresinde yoğunlaşmıştır. Gemi yapımı ve tersane Ereğli’nin sosyal ve ekonomik hayata yansımaları bulunur.

Bolu sancağına bağlı bir nahiye konumunda bulunan Ereğli’ye hayat veren deniz kıyısı olma özelliğidir. Denizcilikle ilgili hem şehre her açıdan hayat vermekte ve hem de Osmanlı donanması için gereken gemi ve tersane ihtiyacını karşılamaktadır