• Sonuç bulunamadı

3. DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE TERMAL TURİZM, TERMAL

3.3. TERMAL TURİZMİN SAĞLADIĞI İMKANLAR

Türkiye’de yaklaşık yedi milyon kişi, tatil, dinlenme, tedavi amacı ile termal tesislere giderek yararlanmaya çalışmaktadır. Yine Türkiye’de on milyonun üzerinde romatizmalı hasta bulunmakta ve bu da büyük bir talep ve pazar oluşturmaktadır. Bu çerçevede 450 binin üzerinde termal yatak potansiyeline sahip Türkiye’de, Turizm Bakanlığı tarafından yapılan planlama çalışmaları ile 44.800 yatak kapasitesi yaratılmıştır (T.C. Turizm Bakanlığı, 1994: 6).

Termal tesis yatırımları 4-5 yıl gibi kısa bir sürede kendini finanse edip, geri ödemektedir. Termal otel-kür merkezi entegrasyonu karlı bir işletmedir. Bunu onaylayan kamu kuruluşları halka ve özel sektöre açık anonim şirketler kurmak suretiyle; öz kaynak sağlayıp yatırımları gerçekleştirmektedir (Thermal Tourism in Turkey, 1996: 25).

Turizm Bakanlığı bünyesinde kurulan “Sağlık ve Termal Turizm Planlama ve Altyapı Uygulamaları Projesi” kapsamında termal alanların potansiyel belirleme ve geliştirme çalışmaları, mevcut tesislerin alt ve üst yapılarının iyileştirilmesi, yatırım ve işletmecilerin yönlendirilmesi, turizm alan ve merkezlerinde yatırımcı ve işletmecilerle termal su temini, yasal düzenlemeler, yurt içi ve dışı Pazar araştırmaları gibi sektörle ilgili pek çok yönde çalışmalar yapılmaktadır (T.C. Turizm Bakanlığı, 1994: 7).

Termal turizmin; tesislerde yüksek doluluk oranları, 12 ay turizm yapma, termal tesislerde insan sağlığını iyileştirici aktiviteler yanı sıra sağlıklı insan yaratma, diğer alternatif turizm türleri ile kolay entegrasyon oluşturarak bölgesel turizmin gelişmesine olanak sağlaması, eğlence ve dinlenme olanaklarının da bulunması, kür merkezi entegrasyonuna sahip tesislerin maliyetini çabuk geri ödeyen karlı ve rekabet gücüne sahip yatırımlar olması gibi imkanları bulunmaktadır (T.C. Turizm Bakanlığı, 1994: 8).

Sağlık turizmi merkezlerinde kurulan; termal sular, deniz suları, çamur gibi doğal kaynakların şifa verici özelliklerinden doktor gözetiminde yararlanılmasını sağlayan ve çağın gerektirdiği elektrikli ve mekanik donanımları da bünyesinde bulunduran tesisler termal konaklama işletmelerinin özelliklerini muhteva

etmektedir. Bu işletmeler, doğal kaynaklardan şifa verici özelliklerini kaybetmeden yararlanılabilmesi amacıyla kaynakların olduğu yerlerde kurulur. Bu durum termal sağlık turizmine katılanların bu tesislere giderek orada tedavi olmaları gereğini ortaya çıkarır. Uygulanacak tedavilerin belirli bir süreyi kapsaması ki genelde bu süre üç hafta olarak belirtilmektedir, bu tesislerdeki konaklama süresini de arttırmaktadır. Bunun dışında termal turizm işletmelerinden yılın her döneminde yararlanılabilmesi turizm sezonunun uzatılması açısından önemlidir. Termal sağlık turizmine katılanların sağlıklarına yeniden kavuşması, fiziki ve ruhsal açıdan yenilenip güç kazanmaları onların sağlıklı bir yaşam sürdürmeleri açısından belirli dönemlerde tekrar aynı tesislere gelme isteğini arttıracaktır (Çevirgen, 1996: 16).

Sonuç olarak termal turizm, diğer turizm şekilleri içinde ülke ekonomisine sağladığı katkıları nedeniyle öncelikle değerlendirilmesi gereken bir turizm türüdür. Termal turizmin ülke ekonomisine en önemli katkısı sağladığı gelirlerdir. Yatırımlarında il kuruluş giderleri, diğer konaklama tesislerine göre daha fazla olsa da, tedaviye yönelik olarak sunulan her hizmet tesisin ekstra kazanç elde etmesini sağlar. Çünkü sağlık turizmi normal turizmin üç kat daha fazlasını kazandırmaktadır. Tesiste konaklayarak kür merkezlerinden yararlananlardan başka, doğrudan kür merkezi ve rekreatif amaçlarla gelen günübirlikçiler de tesis için önemli oranda gelir kaynağı olmaktadır. Bu nedenle ilk kuruluş giderleri yüksek olmasına rağmen, termal tesisler maliyeti kısa sürede ödeyen verimli yatırımlardır (T.C. Turizm Bakanlığı, 1993: 20-21). Ayrıca termal tesislerdeki jeotermal enerji kullanımı da ülke ekonomisine olumlu etkiler yapmaktadır. Jeotermal mahal ve kullanım, sıcak suyu ısıtması ile fueloil, kömür yakmayan, bacasız, dumansız turistik tesis, temiz hava, temiz çevre sağlanmaktadır. Ucuz ve iyi ısınma ile tesisin kışın da işletmede olması sağlanarak tesisin doluluk oranına ve genel ekonomisine katkıda bulunulmaktadır (Mertoğlu ve Mertoğlu, 1993: 25).

Termal işletmelerde sağlık turizmi, sağlığı koruma ve iyileştirme amacıyla belirli bir süre için yer değiştiren insanların doğal kaynaklara dayalı turistik bir tesise giderek kür uygulaması, konaklama, beslenme, dinlenme ve eğlence gereksinimlerini karşılamaları olayıdır (Kahraman, 1991b: 10). Dolayısıyla sağlık turizmine katılan turistler sadece sağlıklarını kaybetmiş kimseler değil, sağlıklarını korumak ve geliştirmek arzusunda olan ve kür uygulamalarından arta kalan zamanlarında tatil

ihtiyaçlarını karşılamak ve rekreatif faaliyetlerden de faydalanmak ihtiyacı duyan kişilerdir. Günümüzde sağlık turizmi kapsamında özellikle kaplıca ve deniz kürleri uygulaması ile tatil gereksiniminin birleştirilebileceği merkezlere yönelik talep dünyada ve ülkemizde artma eğilimindedir (T.C. Turizm Bakanlığı, 1993: 12).

Sıcak su kaynakları insanlık tarihinde her zaman önemli bir yer teşkil etmektedir. İlkçağlardan beri yerleşim yeri seçiminde önemli bir kriter olmuş, içme suyu, kullanma suyu ve şifalı su olarak bu kaynaklardan yararlanılmıştır (Şimşek, 1991: 5).

Dünyada yaşanan küreselleşme süreci, ülke sağlık sistemlerinde yaşanan problemler, tüketicilerin bilinçlenmesi ve Avrupa Birliği gibi dinamiklerin bir sonucu olarak hızla büyüyen bir sektör olan sağlık turizmi, çok genel anlamda hem tatil hem de tedavi unsurlarını bir arada bulunduran bir kavramdır (Yıldırım, 2006: 3).

İnsanların özellikle sağlık problemlerini giderebilmek isteğiyle su, iklim, deniz, mağara, çamur vb. değerlerden faydalanmak amacıyla yer değiştirmeleri ve gittikleri yörede sağlık turizmi arzına katılmaları sonucu (Ülker, 1988: 24) termal işletmelerin sağlık ve tedavi hizmetleri hızla artarak gelişmiştir. Oluşan bu turizm hareketleri “ sağlığı koruma, iyileştirme amaçlarıyla belirli bir süre için yer değiştiren insanların, doğal kaynaklara dayalı turistik bir tesise giderek kür uygulaması, konaklama, beslenme ve eğlenme ihtiyaçlarını karşılaması sonucu ” ortaya çıkmıştır (Kahraman, 1978: 5).

Günümüzde de insanlar içlerinde bulundukları sağlıksız ve monoton kent ortamlarından uzaklaşarak doğaya dönmekte, doğal turizm kaynaklarından yararlanmak üzere insan sağlığına etki eden, mineralli termal suların bulundukları yerlere giderek bir süre konaklamaktadırlar (Özbek, 1991: 15). Özellikle sanayileşmenin yoğun olarak yaşandığı ülkelerde insanlar, sağlıklarını koruma, sağlıklı olma, nitelikli zaman geçirme, farklı aktivitelerde bulunma amacıyla termal turizm faaliyetlerine katılmaktadırlar (Tunçsiper ve Kaşlı, 2008: 121).

Doğal çevre ile sosyokültürel çevre olanaklarının dinlenme, rekreasyon, eğlence ve spor gibi özellikle insan sağlığını korumak, zinde kalmak veya

hastalıkları tedavi ve rehabilite etmek amacıyla bu dalda uzmanlaşmış tıp, teknik, işletme gibi çeşitli disiplinlerin entegre olarak yaptıkları çalışma ve hizmetler sağlık turizmi kapsamında yer almaktadır (Özbek, 1991:16). Başka bir ifadeyle, sağlık turizmi, fizik tedavi ve rehabilitasyon gereksinimi olanlarla birlikte uluslararası hasta potansiyelini kullanarak sağlık kuruluşlarının büyümesine olanak sağlayan turizm türüdür. Sağlık turizmi hastaların ve hasta ailelerinin rahatlığını sağlamak için tıbbi seçenekleri sunmayı hedeflemektedir. Gelişmiş ülkelerdeki eğitim ve refah seviyesinin yüksek olmasına paralel olarak sağlık hizmetleri sunumu da yüksek maliyetli olmaktadır. Sosyal güvenlik maliyetlerinin artan giderleri sosyal güvenlik kurumlarını zorlamaktadır. Bu sıkıntıları aşmak için, gelişmiş ülkelerde bulunan sosyal güvenlik kurumları ve özel sigorta kurumlarının kaliteli tıbbi hizmet sunan ve yakında yer alan ülkelerle paket anlatmalar yaparak sağlık hizmetlerini düşük maliyetli alma çabaları görülmektedir (Özsarı ve Karatana, 2013: 140).

Nitelikli bir sağlık turizmi yapılabilmesi için aşağıdaki standartların dikkate alınması gerekmektedir (Sandıkçı, 2008: 7):

Etik değerler içerisinde sağlık hizmeti,

Fiziki ve ekonomik açıdan kolay ulaşılabilir sağlık hizmeti,

Sağlık hizmeti gereksinimi olanlar ile sağlık hizmeti sunucuları arasında kültürel iletişim,

Fiziki standartlar (sağlığa uygunluk, ulaşım ve altyapı hizmetleri, çevresel etkenler,

Yeterli tıbbi teknoloji,

Uluslararası tıbbi teknolojiler,

Uluslararası ortak tedavi protokolleri, Yeterli bilgi teknolojileri,

Ulaşım ve transfer standartları, Personel standardı,