Geçmişe bakıldığı zaman terörün birden ortaya çıkmadığı görülmektedir. Terörün gelişerek ortaya çıkmasında siyasi, askeri, toplumsal, dini, ekonomik ve psikolojik etkenlerin neden olduğunu belirtebiliriz. Bu açıdan kitle iletişim araçlarının ortaya çıkması terörün oluşmasına neden olmamış ancak terörün gelişmesine ve
kitleler üzerinde yıldırıcı bir etki oluşturmasına olanak sağladığından dolayı suçlanmıştır. Günümüzde silahlı eylemlere başvurarak propaganda yapan terör örgütlerinin hedefleri; var olduklarından insanların haberdar olmalarını sağlamak, güçlerini göstermek, devletin otoritesini sarsmak, devletin halk üzerinde baskı yapmasını sağlama, kendine karşı olanları sindirmek ve onları duyarsız duruma getirmek, toplumu korkutma, örgüt yanlılarına moral verme, örgüt üyelerinde otorite kurma ve kaos meydana getirmektir (Alkan, 2006: 3).
Terör örgütlerinin gerçekleştirdikleri eylemler toplumu da yakından ilgilendirdiği için medya bu eylemlere kayıtsız kalamaz. Kendi propagandalarını yaymaya çabalayan terör örgütleri gerçekleştirdikleri eylemlerle medyada yer almak amacındadır. Gerçekleştirdikleri eylemlerin propagandasını yapmak isteyen terör örgütleri kitle iletişim araçlarını ve son zamanlarda internetin beraberinde getirdiği sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanmaya çalışmaktadır. Kitle iletişim araçlarının yaygın olmadığı dönemlerde terör örgütleri birbirinden farklı yöntemler uygulamışlardır. Adam kaçırma, önemli isimlere ve vatandaşlara suikast düzenleme ile rehin alma gibi yöntemlerle kamuoyunun dikkatini kendi üzerlerine çekmeye çalışan teröristler teknolojinin gelişmesine paralel olarak propagandalarını yapmak için başka mecralara yönelmişlerdir. Teröristler film, kısa videolar, gazeteler, dergiler, televizyonlar, radyolar ve diğer kitle iletişim araçlarını aktif bir şekilde kullanarak kendi propagadalarını yapmaya çalışmaktadır. Durum böyle olunca terör örgütlerinin gerçekleştirmiş olduğu eylemleri insanlara aktaran medya birçok eleştirinin odak noktası olmuştur (Kazan, 2016: 117 ).
Terörizmin propaganda yapmak ve kamuoyu oluşturma için verdiği önem medya ile terör arasında olan ilişkinin hareket noktasıdır. Terör örgütleri toplumun dikkatini çekmek ve kendilerinin toplum tarafından tanınmasını sağlamak, yetkili mercilere kendilerini bir güç şeklinde kabul gördürmek ve meşruluk kazanmak amacını güderler. Tüm bunların yanı sıra teröristler kamuoyunun haberdar olmasını sağlayarak gündemde kalma çabasında olur. Medya ise toplum içerisinde meydana gelen olayları topluma doğrudan iletme ve olayla ilgili bilgileri aktarma amacındadır. Bu yönden bakıldığında medya ile terör birbirlerine bağımlıdır. Terörün medya ile olan
ilişkisine yönelik uzmanlar iki farklı görüş belirtmektedirler. Bu görüşlerinden ilkine göre medyanın toplum, devlet, uluslararası sistemler ve meslek ilkelerine karşı bazı sorumluluklara sahiptir. Bu sorumluluklara sahip olan medyanın bu anlayışa göre terör eylemlerine ilişkin haberlere yer vermemesi gerekir. Bu görüşün tam tersini iddia eden bir diğer anlayışa göre sorumlulukları olan medyanın aynı zamanda halkı bilinçlendirmek olduğu belirtilerek medya teröre olduğu gibi yer vermelidir. Anlayışlarda olan ayrıklıklar devam ederken pratikte olan medyanın terörü kullanabilmesinden ziyade terörün medyayı kullanmasıdır (Pazarbaşı ve Koç, 2009: 164 ).
Terör örgütleri gerçekleştirdikleri eylemlerle medyada kendine yer bularak toplum içerisinde yer alan bazı kesimlerin meşru temsilcisi olabilmek için birçok yola başvurmaktadır. Bu açıdan terör örgütleri medyanın kendilerini legal, kabul görmüş bir muhatap olması, teröristlerin görüşlerinin röportaj ve programlara konuk alınması yoluyla halka aktarılmasını sağlamaya gayret etmektedir. Bu süreç içerisinde terör örgütünün yönetici sınıfındakilerin ifade edilme şekilleri ve bu yönde kullanılacak olan dil, örgütün meşrulaştırılmasına neden olmaktadır (Devran, 2015: 91).
Toplum üzerinde fiziksel zarardan ziyade psikolojik zarar amacında olan terör örgütleri psikolojik savaş yöntemiyle varlığını devam ettirebilir, hedef olarak gördüğü kişileri ve toplumu etkisi altına alabilir. Bundan dolayı terör örgütleri psikolojik savaşta başarı gösterebilmek için akıl almaz katliamlara ve vahşet derecesinde eylemlere yönelebilir. Örgütler bu eylemleri ile medyada kendine yer bulmayı amaç edinir (Acar, 2012: 180).
Toplumu korkuya ve paniğe sevk etmeye çalışan terör örgütlerinin günümüzdeki saldırılarının temel hedefi, medyada yer alma sürelerini uzatarak isimlerinin toplum tarafından bilinmesini sağlamaktır. Bu amaçla gerçekleştirilen eylemlerin hedefinde ise toplum vardır. Bu duruma örnek olarak 11 Eylül 2001 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde terör örgütü El-Kaide’nin gerçekleştirmiş olduğu saldırısıdır. Terör örgütü bu saldırı ile 3 bine yakın insanın hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Teröristler dünya çapında ses getiren bu eylemiyle kitaplarda, filmlerde ve haberlerde kendilerinin yer bulmak amacındadırlar. Medyayı
eylemlerinin bir parçası haline getirmeyi başaran teröristler saldırıları kendilerinin yaptıklarını belirten bildiriler sunduklarında, basına açıklamalarda bulunduklarında, saldırı anını kayda alıp medyaya verdiklerinde amaçları medyada yer alarak güdülerini tatmin etmektir (www.stratejikortak.com, 22.02.2018).
Teröristler gerçekleştirecekleri eylemin hedefini, zamanını ve yerini basının görüntü ve mekan açısından ulaşabileceği göz önünde bulundurarak planlar. Başka bir ifadeyle terör örgütleri eylemlerini bilinçli olarak medya kurallarına ve yöntemlerine uygun bir şekilde gerçekleştirmektedir (Gökçe ve Demiray, 2006: 3). Medya toplumda meydana gelen gelişmeleri hızlı ve doğru bir şekilde topluma aktarma sorumluluğu taşır. Bu sorumluluk çerçevesinde medya terör saldırılarını/eylemlerini göz ardı edemediğinden medya ve terör arasında resmi olmayan zorunlu bir bağ oluşur. Böyle bir durumda basın kamuoyunun faydası doğrultusunda bilgilendirmeye yönelik haberleri yaparak teröristlerin yarar sağlamasının önüne geçmelidir(Gezgin, 2006: 14 ).
Teröristlerin gerçekleştirdiği her eylemin bir haber değeri taşıdığını belirtmek gerekir. Bu noktada bir kişinin hayatına kıyarak milyonlarca insanı korkutmayı, yıldırmayı ve telaşlandırmayı amaçlayan teröristlerin hedeflerine ulaşmasına medyanın engel olması gerekir. Toplum içerisinde meydana gelen olayları olduğu gibi aktaran medya terör örgütlerine çanak tutmamalıdır. Bu anlamda çok dikkat etmesi gereken medya terörün amacına ulaşmaması için gerekli zemini oluşturmaktan kaçınmalıdır (Yüksel, 2010: 263).