• Sonuç bulunamadı

B. Temel Kurumlar  

1. Genel Kurul’un işlevi nedir?  

Genel Kurul TBMM’nin nihai karar organıdır. Meclise gelen her türlü tasarı ve teklif metinleri Genel Kurul tarafından görüşülür ve gerekirse değiştirilerek karara bağlanır.

Denetim sürecinin önemli bir bölümü de Genel Kurul’da geçer. Yasama sürecinin bütün aktörleri Genel Kurul’un çalışmalarına katkı yapmak ya da kararlarına etkide bulunmak için faaliyetlerde bulunurlar. Bütün kanunlar ve Meclis kararları Genel Kurul tarafından kabul edilirler.

STK’ların Genel Kurul toplantılarına katılmaları mümkün değildir. Görüşmeleri dinleyici locasından izleyebilirler. Ancak bu, STK’ların Genel Kurul aşamasında etkide bulunamayacakları anlamına gelmez. STK’ların milletvekilleri, siyasal parti grupları ve komisyon başkan ve üyelerine taleplerini ileterek etkide bulunmaları mümkündür. Bunun için taleplerin, görüşmeler başlamadan önce iletilmiş olması gerekir.

2. Hükümetin yasama sürecindeki rolü nedir? 

Hükümet aslında yürütme organı olmakla birlikte parlamentonun bir parçasıdır.

Parlamenter sistemlerde meclis ve hükümet birlikte parlamentoyu oluştururlar. Hükümet Meclisin içinden çıkar ve Meclise karşı sorumludur. Bu nedenle de gerek komisyonlarda, gerekse Genel Kurul’daki görüşmelerde hükümetin başbakan veya bir bakan tarafından temsil edilmesi zorunludur.

Tasarılar genellikle ilgili bakanlıklar tarafından hazırlanır ve başbakanlık tarafından koordine edilir. STK’ların bakanlık ve başbakanlıktaki hazırlık aşamalarına katkıda bulunmaları mümkündür. Mevzuat Hazırlama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik, tasarı taslaklarının hazırlanmasında STK’ların görüşlerinin alınacağını öngörmüştür. Bu yönetmelikte belirtilen esaslara göre STK’ların daha hazırlık aşamasında görüş bildirmeleri olanaklıdır. STK’ların görüşlerini bu aşamada taslağa ekleyebilmeleri amaçlarına ulaşabilmeleri bakımından çok önemlidir.

3. Komisyonların yasama sürecindeki işlevi nedir?  

TBMM’de 17 tane daimi komisyon vardır. Bunları tasarı teklif görüşen ve görüşmeyen olarak iki gruba ayırmak mümkündür. Dilekçe Komisyonu, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ve KİT Komisyonu ikinci grupta yer almaktadır. Ayrıca Meclis Araştırması ve Meclis Soruşturması gibi geçici denetim komisyonları vardır. Tasarı veya teklif görüşen komisyonlar yasamanın mutfağını oluşturmaktadır. Komisyonlar kendilerine havale edilen kanun tasarı ve tekliflerini olgunlaştırarak Genel Kurul’a sunarlar. Bu olgunlaştırma sırasında ilgili bütün tarafları dinleyerek önlerindeki düzenlemeye en uygun şeklini kazandırmaya çalışırlar.

İleriki bölümlerde komisyon türleri ve komisyonlarda kanun yapım ve denetim süreci hakkında detaylı bilgi verilecektir. Ancak özellikle kanun yapım sürecine müdahil olmak için STK’lar açısından komisyonların en uygun zemin olduğunu ifade etmek gerekir.

4. TBMM Başkanlık Divanı’nın üyeleri kimlerdir, işlevleri nelerdir? 

TBMM Başkanlık Divanı hem yasama sürecinde hem de yönetsel işlerin düzenlenmesinde önemli işlevi olan bir kurumdur. Meclis Başkanı, başkanvekilleri, katip üyeler ve idare amirlerinden oluşur.

İçtüzüğe göre Başkanlık Divanı; 1 başkan, 4 başkanvekili, 3 idare amiri ve 7 katip üye olmak üzere toplam 15 üyeden oluşur. Bu üyelerin sayısı sabit değildir; Genel Kurul, gerektiğinde Danışma Kurulu’nun önerisi üzerine idare amirlerinin veya kâtip üyelerin sayısını artırabilir. Ancak başkanvekillerinin sayısı 4’ten fazla olamaz.

Genel Kurul birleşimleri, haftalık nöbet sırasına göre başkanvekilleri tarafından yönetilir. Meclis başkanı istisnai olarak, önemli birleşimlerde kürsüye çıkar.

Başkanlık Divanı üyelerinin hem kurul hem de kişisel olarak çok çeşitli görev ve yetkileri bulunur. TBMM Genel Kurulu, başkan veya görevlendirdiği bir başkanvekilinin yönetiminde çalışır. Toplantıya başlandığı sırada iki kâtip üyenin de başkanlık kürsüsündeki yerlerinde hazır bulunması gerekir. Aksi takdirde görüşmeler başlayamaz.

Başkanlık Divanı’nın; kurul olarak oylamalarda yapılan seçimler ve oylamalarla ilgili usul belirlemek, komisyonların Genel Kurul’un toplantı saatlerinde görüşme yapmalarına izin vermek, saygı duruşunu gerektirecek halleri kararlaştırmak, Genel Kurul salonundaki görevlilerin kıyafetlerini belirlemek, üyelikten istifa eden milletvekilinin istifa yazısının gerçekliğini inceleyip saptamak, milletvekilliği ile bağdaşmayan bir görevi sürdürmekte ısrar eden milletvekilinin durumunu incelemek, Genel Kurul’da tutulan tutanağın düzeltilmesi için yapılan başvurular üzerine gerekli incelemeleri yapmak gibi görevleri bulunmaktadır.

Kurul’un, STK’ları da ilgilendiren özel giriş kartları ile ilgili esasları belirlemek, basın ve yayın organları üyelerine özel dinleme locaları ve çalışma büroları ayırmak, bunların çalışma düzenini belirlemek, TBMM Kütüphanesi’nden yararlanma koşullarını düzenlemek gibi görev ve yetkileri de vardır. Yine STK’lar tarafından TBMM’ye getirilmek istenen basılı materyalin içeri sokulmasına da yetkili idare amiri karar vermektedir.

5. Siyasi parti grubu nasıl kurulur, neden önemlidir? 

Çoğulcu sistemlerde, siyasal partiler siyasal sistemin vazgeçilmez unsurları olarak nitelendirilir. Çünkü toplumdaki farklı çıkarlar, farklı siyasal partiler tarafından siyaset sahnesine taşınır. Bundan dolayı da siyasi parti gruplarının meclisin bütün faaliyetlerine üye sayısı oranında katılmaları anayasa tarafından güvence altına alınmıştır. Dikkat edilmesi gereken şey meclisin bütün faaliyetlerine katılacak olanların siyasal partiler değil siyasal parti grupları olduğudur. TBMM’de çalışmalar siyasi parti grubu esası üzerine kurulmuştur. Siyasi parti grupları meclis çalışmalarına güçleri oranında katılma hakkına sahiptir.

Bir siyasi partinin siyasi parti grubu kurabilmesi için en az 20 milletvekiline sahip olması zorunludur. 20’nin altında milletvekili bulunan siyasal partilerin grup kurma hakkı olmadığı gibi bu partilerin bir araya gelerek bir grup kurmaları da mümkün değildir.

Siyasi parti gruplarının uyacakları kurallar, her partinin kendi yetkili organları tarafından çıkarılan “grup iç yönetmelikleri”nde gösterilir. Grup iç yönetmeliklerine göre, siyasi parti gruplarının organları şunlardır:

Siyasal partilerin genel başkanları genellikle aynı zamanda siyasal parti grup başkanlarıdır.

TBMM’deki yasama sürecine genel olarak bakıldığında bireysel olarak milletvekillerinden ziyade siyasi parti gruplarının etkin aktörler olduğu söylenebilir. Sistem gruplar üzerine kurulmuştur. Gruplar kendi milletvekilleri üzerinde oldukça etkindirler.

Açık veya kapalı grup disiplini sayesinde milletvekillerinin her türlü yasama işlemleri bir şekilde grup tarafından denetlenmektedir. Hem iktidar, hem de muhalefet partilerine mensup milletvekillerinin kanun teklifleri, sözlü veya yazılı soru önergeleri, genel görüşme, Meclis araştırması önergeleri veya yasamaya ilişkin diğer faaliyetleri öncelikle mensubu oldukları siyasi parti grubunun bilgisine sunulmaktadır.

Uygulamada gruptan kasıt grup başkanvekilleridir. Grup başkanı, milletvekili olan Genel Başkandır. Ancak yasamaya ilişkin faaliyetlerde grup başkanvekilleri aktif olarak görev almakta ve grup adına belirleyici olmaktadırlar.

Anayasa ve İçtüzüğe göre bir milletvekili sadece kendi imzasıyla kanun teklifi veya soru önergesi verebilir. Ancak milletvekilinin verdiği bir teklif grup açısından sorunlu olabilir. Bazen grup baskısıyla milletvekili vermiş olduğu kanun teklifini geri çekmektedir.

Herhangi bir sürprizle karşılaşmamak için gruplar da üyelerinin yasama faaliyetlerini denetlemek ihtiyacı hissetmektedir. Ne kadar demokratik olduğu tartışılmakla birlikte uygulama bu yöndedir.

Siyasal partilerin grup iç yönetmeliklerine göre grup genel kurulları haftada bir kez olağan olarak toplanır. Uygulamada genellikle Salı günleri ve bazen Çarşamba günleri grup toplantıları yapıldığı görülmektedir. Siyasal partilerin genel kurulları, başkanlık divanları tarafından yönetilir. Başkanlık divanı, grup başkanı ya da başkanvekillerinden birinin başkanlığında iki yönetim kurulu üyesinden oluşur. Siyasi parti gruplarının genel kurulları ile yönetim kurullarının toplantıları kural olarak gizlidir. Grup yönetim kurulunun önerisi ve grup genel kurulunun kararı üzerine açık toplantı yapılabilir.

STK’ların savunuculuk çalışmalarını siyasi parti grupları ile temasa geçerek gerçekleştirmeye çalışmaları, bireysel görüşmelerden çok daha etkili bir seçenektir. Çünkü siyasi parti grupları karar almada bireysel milletvekillerinden çok daha etkilidir. STK temsilcilerinin, TBMM Genel Kurulu’nun gündemini belirlemede etkili olan Danışma Kurulu üyesi siyasi parti grubu başkanvekilleri ile temasa geçmeleri sonuç almaları açısından önemlidir. STK temsilcilerinin grup toplantıları zamanlarını gözeterek bu zamanlar dışında görüşme talebinde bulunmaları zaman kaybetmelerini önleyecektir.

STK’lar için vurgulanması gereken en önemli husus siyasi partilerin Meclis stratejilerinin belirlenmesinde grup başkanvekillerinin çok etkili olduğudur.

6. Danışma Kurulu kimlerden oluşur, işlevi nedir?  

Danışma Kurulu yasamaya ilişkin bir organ olup özellikle Genel Kurul gündemi ve çalışma saatlerinin belirlenmesinde çok önemli rol oynamaktadır. Bu konulara ilişkin önerilerin Genel Kurulda görüşülebilmesi ve oya sunulabilmesi için mutlaka öncesinde bir Danışma Kurulu toplantısı çağrısı yapılması gerekir.

Danışma Kurulu, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanının başkanlığında siyasî parti grup başkanları veya grup başkanvekillerinden birisi veya onların yazılı olarak görevlendirdiği birer milletvekilinden oluşur. Gerektiğinde bir Hükümet temsilcisi veya Meclis başkanvekilleri de Danışma Kuruluna çağrılabilir.

Danışma Kurulu, Başkanın gerekli görmesi veya bir siyasî parti grubu başkanlığının istemi üzerine en geç yirmidört saat içinde Başkan tarafından toplantıya çağrılır.

İçtüzükte Danışma Kurulunun tespitine, teklifine veya görüş bildirmesine bağlanmış olan bütün hallerde, Danışma Kurulu, yapılan ilk çağrıda toplanamaz, oybirliğiyle tespit, teklif yapamaz veya görüş bildiremezse, Meclis Başkanı veya siyasî parti grupları ayrı ayrı, istemlerini doğrudan Genel Kurula sunabilirler. Bu durumda istemin oylanması ilk birleşimin gündemindeki Başkanlık sunuşlarında yer alır ve Genel Kurul işaret oyuyla karar verir. Sunuşlar gündem dışı konuşmalardan hemen sonradır.

Danışma Kurulu’nun, yasama sürecini kolaylaştırıcı ve siyasal partilerin yasama sürecine güçleri oranında katılımı ilkesini canlandırıcı bir göreve sahip olduğu söylenebilir.

Danışma Kurulu’nun en önemli fonksiyonu Genel Kurul’un çalışma gün ve saatleri ile gündemini belirlemektir. Genel Kurul’un çalıştığı her gün için siyasi parti grupları Danışma Kurulu’nu toplantıya çağırabilir. Ancak gündem ve çalışma saatleri genellikle Salı günleri belirlenmektedir.

Uygulamada Danışma Kurulu daha çok siyasi parti gruplarının istemi üzerine Meclis Başkanı tarafından toplantıya çağrılmaktadır. Siyasi parti grupları (grup başkanvekilleri) Meclis Başkanlığına yazdıkları yazıda Danışma Kurulu toplantısı için belirli bir gündem teklif etmektedir. Çağrı yazısındaki gündem ya genel olarak “Genel Kurul gündemi veya çalışma saatlerinin yeniden düzenlenmesi” şeklinde olmakta veya özellikle gündeme alınacak iş veya işler ile çalışma saatleri açıkça belirtilmektedir.

STK’lar siyasi partilerin grup başkanvekilleri ile görüşerek gündeme alınmasını istedikleri işin Danışma Kurulu toplantısına konu edilmesini sağlayabilirler. Bu iş, görüşülmesi istenen bir tasarı veya teklif olabileceği gibi bir genel görüşme veya Meclis araştırması önergesi de olabilir. Danışma Kurulundan oybirliği ile karar çıkabilmesi için STK’ların bütün siyasi parti grubu temsilcileri (grup başkanvekilleri) ile görüşmeleri ve onları ikna etmeleri gerekir. Oybirliği sağlanamaması halinde her grup kendi gündem teklifini Genel Kurula sunma hakkına sahiptir. STK’lar gündeme alınma ihtimali zayıf dahi olsa muhalefet partilerinin grup başkanvekilleri ile görüşerek takip ettikleri işin siyasi parti grup önerisi olarak Genel Kurul gündemine taşınmasını sağlayabilirler.

Genel Kurulda öncelikle Danışma Kurulu veya siyasi parti grubu önerileri okunmakta, sonra üzerlerinde görüşme açılmaktadır. Bu görüşmelerde lehte ve aleyhte ikişer milletvekili onar dakika konuşma yapma hakkına sahiptir. Başka bir ifade ile Danışma Kurulu veya grup önerisi üzerinde toplam 40 dakika görüşme yapma ihtimali vardır. Birden fazla grup önerisi varsa her grup önerisi için ayrı görüşme yapılır.

Sonuçlara bakıldığında iktidar partisi grubu önerilerinin kabul edildiği, muhalefet partileri gruplarının önerilerinin reddedildiği görülmektedir. Ancak reddedilecek olsa bile grup önerisi aracılığıyla STK’lar muhalefet partileri aracılığıyla belli bir işin belli bir günde Genel Kurulda gündemine taşınmasını ve yaklaşık 1 saat süre ile tartışılmasını sağlayabilirler.

Benzer Belgeler