• Sonuç bulunamadı

TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERE İLİŞKİN ULUSLARARAS

1982 Anayasası’nın 90. maddesinin son fıkrası uyarınca “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.” Bu çalışma bakımından önem taşıyan fıkranın son cümlesi, Türk hukukunda kurallar kademelenmesinde ulusal hukuk- uluslararası hukuk ilişkileri bağlamında bir çatışma kuralıdır177.

Madde incelemeye geçilmeden önce ne bis in idem ilkesinin hukuki niteliğine tekrar değinilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Buna göre; ilke aynı kişinin, aynı fiili nedeniyle birden fazla kez yargılanmaması ve cezalandırılmamasını güvence altına aldığı, adil yargılanma ve lekelenmeme hakkının bir görünümü olduğu için temel bir insan hakkıdır178. Nitekim ilkenin bir insan hakkı olarak görülmesi gerektiği 16. Uluslararası Ceza Hukuku Kongresi’nde de açıkça ifade edilmiştir179. Bu sebeple de ne

bis in idem ilkesine yer veren uluslararası andlaşmalar herhangi bir uluslararası

andlaşma kapsamında değil, temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşma kategorisinde değerlendirilmelidir. Nitekim bu andlaşmalarda ilke, bireysel bir hak olarak saptanmıştır180.

Değişikliğin gerekçesinde hangi sözleşmelerin temel hak ve özgürlüklere ilişkin olduğu belirtilmemiş; ancak madde metninde yer almayan “insan haklarına ilişkin

177 Necmi Yüzbaşıoğlu, Mayıs 2004’te Anayasa’nın 90. Maddesine Eklenen Hükmün Türk Anayasallık

Blokuna Etkileri Üzerine Bir Değerlendirme, Bülent Tanör Armağanı, Legal Yayıncılık, 1. Bası, İstanbul 2004, s. 809.

178 Illias Bantekas, s. 375; Tezcan, Erdem, Önok, s. 108, D. 120. 179 16. Uluslararası Ceza Hukuku Kongresi, s. 224.

41

milletlerarası andlaşmalar” referans gösterilmiştir181. Bu sebeple, temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası sözleşmeler kapsamına hangi sözleşmelerin dâhil olduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Dar yorum yapılarak sözleşmenin adından hareket etmek yeterli olmayacaktır; çünkü pek çok sözleşme farklı isimlere sahip olsa da temel hak ve özgürlükleri düzenlemektedir182. Geniş yorum yapılarak sözleşmenin içeriğinin esas alınması da benimsenebilir; fakat bu durumda da temel hak ve özgürlüklere ilişkin hükümler içeren yüzlerce belgenin hüküm hüküm değerlendirilmesi gerekeceği doktrinde belirtilmektedir183. Bu noktada görüşümüze yer vermeden önce, 2004 yılında Anayasa’da yapılan ve 90/son fıkrasına usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların çelişmesi halinde milletlerarası andlaşma hükümlerinin esas alınacağı hükmünün eklenmesi şeklindeki değişikliğin184 amacına bakılması gerektiği kanaatindeyiz. Değişiklik paketinin hazırlık çalışmalarında, 2004 değişikliklerinin Avrupa Birliği’ne uyum amacıyla gerçekleştirildiği görülmektedir185. Bahsi geçen uyum, AB organları tarafından aday ülkelerin gözetmesi beklenen insan hakları hukukuna uyum olduğu için, değişiklikle amaçlananın iç hukukla insan hakları sözleşmeleri arasındaki çelişkinin giderilmesi olduğu görülmektedir186. Bu husus anayasa değişikliğinin genel gerekçesinde “…temel hak ve hürriyetlerin, evrensel düzeyde kabul edilmiş standart ve normlar ile Avrupa Birliği kriterleri seviyesine çıkarılması amacıyla kanunlarımızda düzenlemeler yapılması ihtiyacı temel yasamız

181 TBMM 22. Dönem, 2. Yasama Yılı, Sıra Sayısı: 430, Adalet ve Kalkınma Partisi Grup

Başkanvekilleri Ankara Milletvekilleri Salih Kapusuz, Haluk İpek, Bursa Milletvekili Faruk Çelik, Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa ve Hatay Milletvekili Sadullah Ergin ile 193 Milletvekilinin; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/278), https://www.tbmm.gov.tr/sirasayi/donem22/yil01/ss430m.htm

(son erişim 23.04.2018).

182 Rona Aybay, Uluslararası Antlaşmaların Türk Hukukundaki Yeri, TBB Dergisi, S. 70, 2007, s. 203. 183 Aybay, s. 204.

184 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun, (Kanun No.

5170, Kabul Tarihi: 7 Mayıs 2004), Madde 7, (R.G. 22 Mayıs 2004-25469).

185 Olgun Akbulut, Güncel Tartışmalar Işığında İnsan Hakları Sözleşmelerinin Türkiye Anayasal

Sisteminde Normlar Hiyerarşisindeki Yeri, Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 9, S. 115-116, Mart-Nisan 2014, s. 35.

42

olan Anayasada da değişiklikler yapma zorunluluğu doğurmuştur.” şeklinde ifade edilmiştir187. Değişikliği dar yorumlamak eklenen cümlenin amacı ile bağdaşmayacağı için tercih edilmemelidir188. Bu sebeple hangi andlaşmaların temel hak ve özgürlüklere ilişkin olduğuna dair belirlemenin andlaşmaların içeriğine bakılarak yapılması gerektiği kanaatindeyiz.

İç hukukta uygulanabilen, temel hak ve özgürlüklere ilişkin bir uluslararası hukuk kuralının, kendisiyle bağdaşmayan bir iç hukuk kuralı karşısında nasıl uygulama alanı bulacağı da tespit edilmelidir. Söz konusu olan insan haklarının korunması olduğu için en elverişli, başka bir deyişle hakların korunmasında en etkili olan kuralın saptanması ve uygulanması gerekmektedir189. Bu bağlamda, Anayasa 90/son hükmü göz önünde bulundurularak, iç hukuktaki düzenleme, temel hak ve özgürlüğe ilişkin sözleşmeye göre insan haklarını daha etkili biçimde koruyan bir düzenleme getiriyorsa iç hukuk normu uygulanmalıdır190. Şayet hakların korunması bakımından daha ileri bir düzenleme getiren uluslararası sözleşme ise bu durumda sözleşme uygulanacaktır. Usulüne göre yürürlüğe giren temel hak ve özgürlüklere ilişkin andlaşmayla aynı konuda farklı hükümler içeren ve andlaşmaya göre insan haklarının korunması bakımından daha aleyhe olan kanun, andlaşmadan sonraki bir tarihte yürürlüğe konmuş bile olsa maddenin açık hükmü karşısında lex posterior ilkesi değil, andlaşma hükümleri uygulanacaktır191. Kaldı ki kanun koyucu da Anayasa’nın 2. maddesinde belirtilen insan haklarına saygılı devlet ilkesiyle bağlı olduğundan ve insan haklarına saygılı olma yükümlülüğü bulunduğundan192 usulüne göre yürürlüğe konan temel hak

187 TBMM, 22. Dönem, 2. Yasama Yılı, Sıra Sayısı: 430, Adalet ve Kalkınma Partisi Grup

Başkanvekilleri Ankara Milletvekilleri Salih Kapusuz, Haluk İpek, Bursa Milletvekili Faruk Çelik, Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa ve Hatay Milletvekili Sadullah Ergin ile 193 Milletvekilinin; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun Teklifi ve Anayasa Komisyonu Raporu (2/278), https://www.tbmm.gov.tr/sirasayi/donem22/yil01/ss430m.htm

(son erişim 23.04.2018). 188 Akbulut, s. 38. 189 Tarhanlı, s. 674. 190 Aybay, s. 212. 191 Tarhanlı, s. 687. 192 Tarhanlı, s. 681.

43

ve özgürlüklere ilişkin uluslararası andlaşma ile aynı konuyu düzenleyen ve çelişen iç hukuk düzenlemeleri yapmamalıdır.

Temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası andlaşmaların iç hukuk ile ilişkisine değindikten sonra bu bölümün kalanında, ne bis in idem ilkesinin uluslararası veya iç hukuklardaki uygulamasını düzenleyen ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası ve bölgesel andlaşmalar incelenecektir.