• Sonuç bulunamadı

MEDENİ VE SİYASİ HAKLARA İLİŞKİN ULUSLARARAS

Birleşmiş Milletler Sözleşmelerinden olan MSHS216 14. maddesi ile yargısal hakları düzenlemektedir. Maddenin 7. fıkrası217 ise ne bis in idem ilkesine yer vermektedir. Buna göre; “Hiç kimse, bir ülkenin yasalarına ve ceza usulüne göre daha önce kesin olarak mahkûm olmuş ya da beraat etmişse, aynı fiil için yeniden yargılanamaz ve cezalandırılamaz.” Sözleşme’nin açık olmayan ifadesi dolayısıyla doktrinde MSHS’nin ilkeye uluslararası geçerlilik tanıdığını savunan yazarlar ve mahkeme kararları218 mevcut olmakla birlikte çoğunluk görüşü düzenlemenin aynı ülke içinde geçerli olduğu şeklindedir219. İnsan Hakları Komitesi’nin 32 Numaralı Genel Yorum’u220 uyarınca da ne bis in idem ilkesi Sözleşmede uluslararası boyutuyla düzenlenmemektedir. Fakat Komite bu yorumun, Devletleri aynı suçtan ikinci kez yargılanmayı önlemeye yönelik uluslararası andlaşmalar yapmak konusunda engellemediğini de belirtmiştir221. Komite aynı zamanda, bir İtalyan vatandaşının aynı suç nedeniyle iki ayrı devlette mahkûm edildiğine ve bunun Sözleşme uyarınca ne bis

in idem ilkesini ihlal ettiğine yönelik bireysel başvurusuyla ilgili, Sözleşme’nin çifte

216 Türkiye Sözleşme’yi 15 Ağustos 2000 tarihinde imzalamış, Sözleşme'nin onaylanmasını uygun bulan

4 Haziran 2003 tarih ve 4868 sayılı Kanun, 18 Haziran 2003 tarih ve 25142 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Bakanlar Kurulu’nun 7 Temmuz 2003 tarih ve 2003/5851 sayılı kararıyla Sözleşme’nin onaylanması kararlaştırılmış ve Sözleşme’nin resmi Türkçe çevirisi, 21 Temmuz 2003 sayılı ve 25175 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Türkiye, onay belgelerini 15 Eylül 2003 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği’ne tevdi etmiş ve 49. madde uyarınca, Sözleşme Türkiye bakımından 23 Aralık 2003 tarihinden itibaren hüküm doğurmaya başlamıştır.

217 Fıkranın İngilizce metni: “No one shall be liable to be tried or punished again for an offence for which

he has already been finally convicted or acquitted in accordance with the law and penal procedure of each country.” http://www.ohchr.org/en/professionalinterest/pages/ccpr.aspx (son erişim 15.5.2018).

218 Dionysios Spinellis, Revue Internationale de Droit Pénal, Global Report The Ne Bis In Idem Principle

In “Global” Instruments, C. 3, S. 73, 2002, s. 1152.

219 Tezcan, Erdem, Önok, s. 101; Erdem, s. 329.

220 23.08.2007 tarihli, CCPR/C/GC/32 adlı Genel Yorum için bkz. http://undocs.org/CCPR/C/GC/32

(son erişim 15.5.2018).

51

cezalandırma yasağını sadece aynı devlette kabul ettiğini, aynı suçun iki ya da daha fazla devlette kovuşturulmasını yasaklamadığını belirtmiştir222.

Maddeye göre, herhangi bir suçtan daha önce kesinleşmiş bir kararla hüküm giyen veya beraat eden bir kişi, aynı suçtan dolayı daha önceki mahkemeye veya bir başkasına çıkarılamaz. Bu sebeple, örneğin daha önce sivil bir mahkeme tarafından hakkında beraat kararı verilen bir kişi aynı suçtan dolayı askeri veya özel bir mahkemede tekrar yargılanamaz. Ancak, üst mahkemenin mahkûmiyet kararını bozup yeniden yargılama emri verdiği durumlarda Ek 7. Protokol m.14/7 ihlal edilmiş olmaz. Ayrıca aynı hüküm, beraat kararı verilirken ortada olmayan veya bilinmeyen bir kanıtın ortaya çıkması gibi istisnai durumlar söz konusuysa yargılamanın yenilenmesini de yasaklamaz223. Dikkat edilirse madde, ilkenin uygulanması için kesin hükmün infaz edilmiş ya da edilmekte olmasını aramamaktadır. Bu sebeple hüküm infaz edilmiyor olsa bile kişi aynı suçtan dolayı tekrar yargılanamayacak veya cezalandırılamayacaktır224.

Her ne kadar Sözleşme’nin resmi çevirisi “bir ülkenin yasalarına ve ceza usulüne göre” şeklinde olsa da orijinal metindeki225 “in accordance with the law and penal procedure of each country” ifadesi dikkate alındığında bu kısmın “bir ülkede geçerli hukuk ve ceza usulü çerçevesinde” şeklindeki bir çevirisinin daha uygun olduğu görüşündeyiz. Buna göre Sözleşme, usul haricinde verilen kararları, örneğin idari yaptırımları dışlamaktadır. Komite’nin Genel Yorumuna göre de ne bis in idem ilkesinin sağladığı güvence yalnızca ceza gerektiren suçlar için geçerli olup Sözleşme’nin 14’üncü maddesinin içeriği bağlamında suç teşkil eden bir fiil

222 United Nations Doc. A/6316 (1966), 999 United Nations Treaty Series 171. In A.P. v. Italy, para. 7.3.

http://hrlibrary.umn.edu/undocs/html/204-1986.htm (son erişim 15.5.2018).

223 CCPR/C/GC/32, 23.08.2007, para. 56, http://undocs.org/CCPR/C/GC/32 (son erişim: 15.5.2018). 224 Spinellis, s. 1153.

225 “No one shall be liable to be tried or punished again for an offence for which he has already been

finally convicted or acquitted in accordance with the law and penal procedure of each country.”

52

karşılığında uygulanan yaptırım anlamını taşımayan disiplin önlemleri bakımından uygulanamayacaktır226.

Türkiye, TBMM’nin 20.07.2016 tarihinde ilan ettiği Olağanüstü Hal sebebiyle Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği’ne Sözleşme’nin 4/3 maddesi227 uyarınca 21.07.2016 tarihinde yükümlülük azaltma bildiriminde bulunmuş, Sözleşmenin 2/3, 9, 10, 12, 13, 14, 17, 19, 21, 22, 25, 26 ve 27. maddelerini uygulamaktan kaçındığını belirtmiştir228. İnsan Hakları Komitesi’nin 29 Numaralı Genel Yorum’u uyarınca; Sözleşme’nin 4. maddesinin 1. fıkrasında belirtildiği gibi, Sözleşme’den doğan yükümlülüklerden ayrılan tedbirler alınması, alınacak tedbirlerin olağanüstü durumun gerektirdiği ölçüde olmasını gerektirmektedir. Yani bu tedbirler olağanüstü halin süresi, coğrafi alanı, içeriği ile sınırlı ve orantılı olmalıdır229. Ayrıca, 5. maddede de belirtildiği üzere, Sözleşme’deki hiçbir hüküm, herhangi bir Devlete, gruba ya da kişiye, bu Sözleşme'de tanınan hak ve özgürlüklerin herhangi birinin ortadan kaldırılmasına ya da bu Sözleşme'de öngörülmüş olandan daha geniş ölçüde sınırlanmasına yönelik olarak yorumlanamayacaktır.

226 CCPR/C/GC/32, 23.08.2007, para. 57.

227 Madde 4: “1. Ulusun hayatını tehdit eden ve varlığı resmen ilan edilmiş olan olağanüstü bir durumun

ortaya çıkması halinde, bu Sözleşme'ye Taraf Devletler, uluslararası hukuktan kaynaklanan diğer yükümlülüklerine aykırı olmamak ve ırk, renk, cinsiyet, dil, din ya da toplumsal kökene dayalı bir ayrımcılık içermemesi kaydıyla, durumun gerektirdiği ölçüde olmak üzere, bu Sözleşme'den doğan yükümlülüklerinden ayrılan tedbirler alabilirler.

2. Bu hükme dayanılarak Sözleşme'nin 6, 7, 8 (1. ve 2. fıkralar), 11, 15, 16 ve 18 nci maddelerine aykırılık getirilemez.

3. Aykırılık hakkından yararlanmak isteyen bu Sözleşme'ye Taraf Devletler, hangi hükümleri uygulamaktan kaçındıklarını ve bu davranışta bulunmalarına yol açan nedenleri, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri aracılığıyla, bu Sözleşme'ye Taraf diğer Devletlere derhal bildireceklerdir. Böyle bir aykırılığı sona erdirdikleri tarih konusunda da yine aynı kanal aracılığıyla bir bildirimde bulunacaklardır.”

228 Metnin tamamı için bkz. https://treaties.un.org/doc/Publication/CN/2016/CN.580.2016-Eng.pdf (son

erişim 15.5.2018).

53

D. CEZA KOVUŞTURMALARININ AKTARILMASINA DAİR AVRUPA