• Sonuç bulunamadı

Tasarımda Değerlendirme ve Karar Verme 27

28

birini seçmek için karar verme sürecinde değerlendirmeye gerek duyulmaktadır. Değerlendirme, başlıca görevi tanımlanmış olan amaca erişmek için gerekli alternatifleri seçmek ve bu alternatiflerin birbirleri ile olan karşılaştırmalarını nesnel olarak yapmaktır [2]. Karar verme sürecinde böylesi bir değerlendirmenin yapılabilmesi için karar verilecek nesne veya düşünce ürünün bir değere sahip olması gerekir.

Değer kavramının çeşitli alanlardaki tanım ve yorumu farklı olarak yapılmıştır. Felsefe alanında Lotze, değer kavramını varoluş ile insana özgü davranışlar arasındaki soyut bir ilişki olarak tanımlamaktadır. Perry bu alanda, nesne değerinin insan ilgisini çekme özelliğine bağlı olduğunu, Parker ise, değerlerin sadece eylemlerde ve deneyimlerde yattığını söylemektedir. Ona göre nesnelerin kendi başlarına değeri yoktur, beğenildikleri ve kullanıldıklarında değer yaratan bir özelliğe sahiptirler. Bu nedenle insanlar bir nesneden ziyade, o nesneden elde edecekleri zevki ve yararı ararlar [2]. Tasarım alanında yapılan tanımlamalarda da tasarımın yapısı ve tasarımda kabul edilen değerlendirme sentezlerine göre farklılıklar bulunmaktadır. Anstey [52], “değer”i bir nesnenin insanlara hizmet etme gücü, Stone, yararlar arasındaki ilişki, Fleming, seçim yapmak için gerekli temel, Siddall [53], ise bir tasarlama ürününün kullanıcı isteklerini tatmin etme niteliği olarak tanımlamaktadır. Mimari ürün için geçerli olabilecek en uygun tanımlamalar arasında, kullanıcı isteklerini ve gereksinmelerini temel alarak, bir nesnenin o gereksinme ve istekleri hangi oranda yerine getirip getirmediklerini belirlemek amacıyla “değer” kavramını ifade etmeye çalışan, Anstey ve Siddall’ın tanımlamaları gösterilebilir.

Günümüzde, tasarımda değerlerin toplumsal ve teknolojik gelişmelerin ışığında hızla değiştiğini söylemek mümkündür. Değişen bu süreçte Bayazıt [1], tasarımda değerler ve olgular arasındaki ilişkiye dikkat çekmektedir. Ona göre tasarımda olgular nesnelliği, değerler ise öznelliği çağrıştırdığından, bu iki kavram arasında büyük, önemli bir ilişki vardır. Bu ilişki çerçevesinde çalışma kapsamında öngörülen, tasarımda değer ve değer yargılarının nesnelliğine ilişkin bir kuramın oluşturulabilmesi için, tasarım sürecindeki karar adımlarında değerlendirmenin bilinçli olarak yapılabilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu doğrultuda çalışmanın izleyen bölümünde mimarlıkta bilinçli değerlendirmenin amacı ve bu amaçla geliştirilecek yöntemlerin nasıl kurgulanması gerektiği ile ilgili bir çerçeve oluşturulmaya çalışılmıştır.

29 2.2.1 Mimarlıkta Bilinçli Değerlendirme

Mimarlıkta bilinçli değerlendirme, alternatifler arasından seçme veya bir ürünün hipotetik bir alternatif ile karşılaştırma işlemidir. Tapan [2], mimarlıkta bilinçli bir değerlendirmenin amacını, problemin tanımlanmasında belirlenen kullanıcı istek ve gereksinmelerine bağlı olarak gelişen değer kriterlerinin sonuç üründe hangi oranda gerçekleştiğini saptamak olarak ifade etmektedir. Genel olarak mimarlıkta bilinçli değerlendirme yöntemleri ile amaçlananlar aşağıda belirtilmiştir. Buna göre:

 Optimum bir çözümün bulunmasına yardımcı olunması,

 Tasarlama sürecindeki aşamalar arasında geri dönüşlere, dolayısı ile sürecin denetlenmesine olanak sağlanması,

 Gelecekte tasarlanması söz konusu aynı tipolojik özelliği olan ürünlerin programlarına ve tasarlama süreçlerine veri sağlanması.

Mimarlık alanında gerek süreç içindeki alternatiflerin gerekse salt uç ürünün değerlendirilmesinde, süreç başında belirlenen değerlendirme kriterlerinin yeterli sayıda ve iyi tespit edilmiş olmaları daha gerçekçi bir değerlendirilmenin yapılabilmesi için önemlidir. Bunlarla birlikte mimari tasarım sürecindeki değerlendirmelerin daha bilinçli yapılabilmesi için geliştirilecek bilimsel yöntemlerde olması gereken özellikler aşağıda belirtilmiştir. Buna göre;

 Tasarım ürünün başarısında sıklıkla, farklı ölçme birimlerine sahip birden fazla ölçüt etkili olmaktadır. Değerlendirme sonucunda elde edilen değer yargılarının sağlıklı olabilmesi için, seçeneklerin değerlendirilmesi ve karar verilmesinde birden fazla ölçütün ve ölçme biriminin dikkate alınması,

 Değerlendirmede karar vericilerin tümü tarafından kabul edilmiş nesnelliğin esas alınması,

 Tasarım ürünün başarısında bütün kriterler aynı öneme sahip değildir. Dolayısı ile kriterlerin önem derecelerinin belirlenmesinde, karar vericilerin kriterler hakkındaki kişisel görüşlerini ifade etmelerine olanak sağlanması,

 Mimarlık sezgisel, soyut, somut, ölçülebilir, ölçülemez, tahmin edilemez ve belirsiz özellikleri bünyesinde taşımaktadır [54]. Dolayısı ile belirsizliklerin ifade edilmesi ve bu belirsizliklerin, rasyonel olarak değerlendirilebildiği bir formata dönüştürülmesinde etkili olunması.

30

Özetle, geliştirilecek bir karar verme yönteminde, birbirinden farklı özelliklere sahip birden fazla ölçüt ile çalışmaya ve seçenekleri birbiri ile karşılaştırmaya olanak sağlayan, belirsizlikleri ifade etme ile değerlendirebilmede etkili bir yaklaşıma ihtiyaç duyulmaktadır.

Bu güne kadar geliştirilen tasarımda karar verme yöntemleri ele alındığında; karakter olarak soyut kavramlarla iç içe, karmaşık ve çelişkili bir yapıya sahip mimarlık işinin üretilmesinde, genellikle belirli bir yöntem ya da sürecin kullanılmadığı, dolayısıyla bu tarzdaki yöntem odaklı çalışmaların sınırlı sayıda gerçekleştirildiği görülür.

Bu nedenle çalışma kapsamında geliştirilen kuramsal karar verme yöntemi, mimari tasarım alanında bu amaç çerçevesinde gerçekleştirilen çalışmalar içinde sınıflandırılmamıştır. Geliştirilen kuramsal yöntemin sınıflandırılması daha üst bir ölçekte karar verme yöntemleri altında yapılmıştır. Yapılan bu sınıflandırma ve yöntemin kuramsal alt yapısı karar teorisi altında izleyen bölümde sunulmuştur.

Benzer Belgeler