• Sonuç bulunamadı

2.13. Sadberk Hanım Müzesi

2.13.1. Tarihçe

Türkiye’nin ilk özel müzesi olan Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi Sarıyer-Büyükdere’de bulunmaktadır. 14 Ekim 1980 tarihinde Azaryan Yalısı olarak adlandırılan yapı Vehbi Koç’un eşi Sadberk Koç’un kişisel koleksiyonunun sergilemesi için açılmıştır.

19. yüzyıl sonlarında inşa edilmiş olan Azaryan Yalısı, 1950 yılında Koç ailesi tarafından satın alınmış ve müzeye dönüştürülmesine karar verilen 1978 yılına kadar da yazlık olarak kullanılmıştır. 1978-1980 yılları arasında, Sedat Hakkı Eldem’in hazırladığı restorasyon projesinin uygulanmasıyla müzeye dönüştürülmüştür.

Sadberk Koç’un kişisel koleksiyonunda yer alan geleneksel kıyafet, işleme, tuğralı gümüş ve porselen gibi eserlerden oluşan müze koleksiyonu zaman içinde hibe ve satın alma yoluyla zenginleşmiştir. Türkiye’nin büyük koleksiyonerlerinden Hüseyin Kocabaş’ın vefatından sonra, koleksiyonu Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonuna katılmıştır. Vehbi Koç Vakfı’nın 1983 yılında Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonlarına kattığı Hüseyin Kocabaş Koleksiyonu’nda yer alan arkeolojik eserlerin sergilenebilmesi için

mevcut binanın hemen yanındaki 20. yüzyıl başlarında inşa edildiği sanılan yalı da satın alınmış ve ön cephesi aslına uygun olarak restore edilmiştir. (http://www.sadberkhanimmuzesi.org.tr/default.asp?page=tarihce&hl=tr).

Müzede binlerce yıllık eserler sergilenmektedir. Osmanlı dönemi dokumaları, kıyafetleri ve işlemeleri Azaryan Yalısı’nda bulunmaktadır.

Sadberk Hanım Müzesi kuruluşunda yaklaşık 3 bin esere sahipken bugün 18 bini aşkın eseri bünyesinde toplamaktadır. M.Ö. 6. bin yıllarından Bizans dönemi sonuna kadar Anadolu’da yaşayan uygarlıkların maddi kültür kalıntılarını yansıtan arkeolojik eserler Sevgi Gönül Binası’nda, Osmanlı ağırlıklı İslâm eserleri, Osmanlılar için yapılmış Avrupa, Uzak ve Yakın Doğu eserleri ile Osmanlı dönemi dokumaları, kıyafetleri ve işlemeleri Azaryan Yalısı’nda sergilenmektedir.

(http://www.sadberkhanimmuzesi.org.tr/default.asp?page=tarihce&hl=tr).

Birinci kattaki Türk-İslam bölümünde sergilenen eserlerde; Erken İslam, Selçuklu, Eyyubî, Memlûk, Timurlu ve Safevi dönemlerine ait maden, seramik ve cam eserleri vardır. Bu dönemlere ait bronz, pirinç ve bakırdan yapılmış eserler arasında sürahi, kâse, tabak, şamdan, kandil, havan, dirhem ve asma kilitler bulunmaktadır.

Osmanlı dönemi tombak ve tuğralı gümüşlerin sergilendiği odadaki eserler arasında ise askeri teçhizat, mutfak eşyaları, aynalar, hamam tasları, yazı takımları görülür. Mineli ve murassa eserler müzenin göz alıcı vitrinlerini oluşturmaktadır. Avrupa’da 18. ve 19. yüzyılda Osmanlı pazarı için yapılmış olan şerbet bardakları, fincan zarfları, tatlılıklar, saatler, enfiye kutuları sergilemede önemli bir yer tutmaktadır.

Sadberk Hanım Müzesi’nin İznik seramik koleksiyonu, dünyanın hayran olduğu koleksiyonlarından biridir. Teşhirde birbirinden değerli nadide eserler bulunmaktadır. 15. yüzyılın sonundan 17. yüzyılın ortalarına kadar İznik seramik sanatının gelişimini rahatça görebileceğiniz koleksiyonda natüralist üslupta gül, lale, karanfil, sümbül gibi motiflerin yer aldığı tabak, kâse, vazo ve maşrapa gibi günlük kullanım kapları bulunmaktadır. Bunların yanında cami, türbe, medrese, hamam gibi yapılar için üretilen çinilerden örnekler vardır.

Sadberk Hanım Müzesi’nin Çin porselenleri koleksiyonu, mütevazi bir koleksiyon olmakla birlikte, içinde özgün eserlerin yer almasıyla Osmanlı döneminde kullanılan Çin porselenlerini incelemek isteyenler için önemli bir hazinedir.

Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım Müzesi, 14 Ekim 1980 yılında Türkiye’nin ilk özel müzesi olarak ziyarete açılmıştır. Başlangıçta Vehbi Koç’un eşi Sadberk Koç’un kişisel koleksiyonundan oluşan Müze’deki eser sayısı, bugün Türk-İslam eserleri ve arkeolojik eserlerle birlikte 18.000’in üzerindedir. Müze yönetimi, Osmanlı Dönemi ve Türk sanatının nadide örneklerini Müze bünyesinde toplamaya ağırlık vermektedir.

Özellikle İznik çini ve seramikleri, Osmanlı Dönemi kadın kıyafetleri ile işleme koleksiyonu niteliği bakımından dünya koleksiyonları içerisinde hatırı sayılır bir yer edinmiştir. Müze koleksiyonu, hibeler, yurtiçi ve yurtdışından satın alınan eserlerle hızla büyümeye devam etmektedir (http://www.sadberkhanimmuzesi.org.tr/default.asp?page=tarihce&hl=tr).

Osmanlı seramik sanatının 18. yüzyıl ile 20. yüzyıl arasındaki gelişimini de Kütahya ve Çanakkale seramiklerinin, çinilerinin sergilendiği vitrinde görebiliriz. Araştırmanında konusu olan Kütahya çini koleksiyonundaki eserler kendine has üslubuyla dikkat çekmektedir.

Sadberk Hanım Müzesi, Arkeoloji ve Erken İslam Dönemi eserleri yanında hat sanatından ipekli dokumalara kadar 600 yıllık bir imparatorluğun eserleri olan Osmanlı sanatının en seçkin örneklerini toplayarak ve gerekli koruma koşullarını sağlayarak Müze bünyesindeki kültürel mirası gelecek kuşaklara aktarmayı hedeflemektedir. Bununla birlikte daimi sergilemenin yanı sıra

düzenlediği geçici temalı sergiler, bilimsel yayınlar ve eğitim programları ile toplumun her kesimi ile bütünleşmeyi amaçlamakta, çağdaş müzecilik anlayışı içerisinde toplumun sanatsal ve bilimsel gelişimine katkıda bulunan, insanların bilgilenirken keyif almalarını da sağlayan eğitim ve kültür kurumu olarak hizmet vermektedir.

Sadberk Hanım Müzesi, MÖ. 6. Binden günümüze kadar Anadolu ve Türk kültürüne ait eserleri kronolojik düzenlemesiyle ziyaretçilere sunmaktadır. Osmanlı evini ve Osmanlı adetlerini yansıtan vitrinleriyle müze olarak kendi türünün iyi bir örneğini oluşturmuştur. Ulusal ve uluslararası bilimsel dünyada, ICOM üyesi olarak müzecilik camiasında, Dünya kültürüne vâkıf yerli, yabancı kişiler arasında iyi tanınan ve değer verilen bir kurum olarak yer edinmiştir. Müze, bilimsel araştırmaya olanak tanımakta, yurt içi ve yurt dışı pek çok sergiye ödünç eser verme yoluyla Türkiye’nin tanıtımına yardımcı olmaktadır. Bu çalışmaları ciddiyet ve disiplinle ele alırken, Kültür Bakanlığı’na bağlı devlet müzeleri ile ortak projelerde yer almaktadır (http://www.sadberkhanimmuzesi.org.tr/default.asp?page=tarihce&hl=tr).

Benzer Belgeler