• Sonuç bulunamadı

Türkiye Enerji Sektörünün Tarihsel Gelişimi ve Serbestleşme Süreci

5.1.1. Türkiye Elektrik Piyasasının Gelişimi

Türkiye elektrik piyasası, 1970 yılında Türkiye Elektrik Kurumu’nun (TEK) kurulmasıyla birlikte dikey bütünleşik yapı kazanmış ve 1980’li yıllara

dek kamu tekelinde kalmıştır. 1984 yılında yayımlanan 3096 sayılı Kanun102,

özel sektörün elektrik üretimi, dağıtımı ve ticareti faaliyetlerinde bulunabilmesini mümkün kılarak, elektrik piyasasını kamu tekeli dışında bir yapılanma imkanına kavuşturmuştur.

3096 sayılı Kanun ve sonrasında yürürlüğe giren kanunlar103, özel

teşebbüslerin, Yap-İşlet-Devret (YİD) sözleşmeleri ve Yap-İşlet (Yİ) sözleşmeleri çerçevesinde yeni üretim tesisleri kurmalarına ve işletmelerine, İşletme Hakkı Devri (İHD) sözleşmeleri çerçevesinde mevcut üretim ve dağıtım varlıklarını işletmelerine olanak sağlamıştır.

1993 yılında TEK, Türkiye Elektrik Üretim İletim A.Ş. (TEAŞ) ve

Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. (TEDAŞ) olmak üzere ikiye bölünmüştür104.

Böylece, TEAŞ tarafından gerçekleştirilen üretim ve iletim faaliyetleri, TEDAŞ tarafından yürütülen dağıtım faaliyetlerinden ayrıştırılmıştır.

1023096 sayılı Türkiye Elektrik Kurumu Dışındaki Kuruluşların Elektrik Üretimi, İletimi, Dağıtımı

ve Ticareti ile Görevlendirilmesi Hakkında Kanun.

103 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun ve 4283 sayılı Yap-İşlet Modeli ile Elektrik Enerjisi Üretim Tesislerinin Kurulması ve İşletilmesi ile Enerji Satışının Düzenlenmesi Hakkında Kanun.

2000 yılına gelindiğinde ise, TEAŞ, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ), Elektrik Üretim A.Ş. (EÜAŞ) ve Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt

A.Ş. (TETAŞ) olmak üzere üç tüzel kişiliğe ayrılmıştır105. Bu gelişme, Türkiye

elektrik piyasası reformunun ilk adımı olarak değerlendirilmektedir (Özercan 2007, 52).

Türkiye’de, gerek elektrik piyasasında, gerekse doğal gaz piyasasında yaşanan reform sürecinin temel sebebi olarak, enerji talebinin hızla artması nedeniyle ortaya çıkan yatırım ihtiyacının kamu kaynaklarıyla karşılanmasına ilişkin zorluklar sayılmaktadır (Atiyas ve Dutz 2003, 8). Reform girişimlerinin diğer önemli gerekçeleri ise, Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu (IMF) desteğinde hazırlanan programların ve AB müktesebatına uyum sürecinin gereğinin yerine getirilmesidir (Tan 2010, 97).

Elektrik piyasası reformunun yasal çerçevesi, 2001 yılında yürürlüğe giren 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu (4628 sayılı Kanun) ile belirlenmiştir. Elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreyle uyumlu bir şekilde tüketicilere sunulması için, rekabet ortamında faaliyet gösteren güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir piyasanın oluşturulmasını amaçlayan 4628 sayılı Kanun çerçevesinde, piyasada bağımsız bir düzenleme ve denetimi sağlamak üzere Enerji Piyasası

Düzenleme Kurumu (EPDK)106 oluşturulmuştur.

4628 sayılı Kanun, elektrik üretimi ile toptan satış ve perakende satış faaliyetlerinin rekabete açılmasını; doğal tekel niteliğindeki elektrik iletim ve dağıtım faaliyetlerinin ise düzenlenmesini öngörmektedir. Bu çerçevede, iletim hattının TEİAŞ bünyesinde ve kamu elinde kalacağı; üretim ve dağıtım tesislerinin ise özelleştirme yoluyla özel sektöre devredileceği bir yapı tasarlanmıştır. Bu doğrultuda gerçekleştirilen dağıtım özelleştirmeleri büyük ölçüde tamamlanmış olup, üretim özelleştirmelerinin yakın dönemde hız kazanması beklenmektedir.

Elektrik piyasasında rekabetin oluşması bakımından büyük önem

taşıyan “serbest tüketici107” kavramını getiren 4628 sayılı Kanun, serbest tüketici

tanımına ilişkin limitlerin her yıl indirilmesini ve böylece, nihai aşamada tüm tüketicilerin tedarikçilerini seçme serbestisine kavuşması yoluyla piyasadaki rekabetin artırılmasını hedeflemektedir.

105 TEAŞ’ın bölünmesi, 2000/1312 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile gerçekleştirilmiştir.

106 Başlangıçta, “Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu” adını taşıyan Kurum, 4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu ile 4628 sayılı Kanun’da yapılan değişiklikle, “Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu” adını almıştır.

107 Serbest tüketici ve serbest olmayan tüketici kavramları, 4628 sayılı Kanun’un 1(3). maddesinde tanımlanmaktadır.

5.1.2. Türkiye Doğal Gaz Piyasasının Gelişimi

Türkiye doğal gaz piyasasına ilişkin hukuki süreç, 1988 yılında yürürlüğe

giren 350 sayılı KHK108 ile başlamıştır. Boru hatlarıyla petrol taşımacılığı

faaliyeti yapmak üzere, 7/7871 sayılı Kararnameye istinaden 1974 yılında Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) tarafından kurulan Boru Hatları İle Petrol Taşıma A.Ş. (BOTAŞ), 350 sayılı KHK ile doğal gaz ithalatı konusunda tek yetkili kuruluş olarak belirlenmiştir. 1990 yılında yürürlüğe giren 397 sayılı

KHK109 ile 350 sayılı KHK yürürlükten kaldırılmış ve doğal gaz ithalatı, satış

fiyatının tespiti ve ülke içinde dağıtımı yetkisi münhasıran BOTAŞ’a verilmiştir (EPDK 2011, 21).

4646 sayılı Doğal Gaz Piyasası Kanunu’nun (4646 sayılı Kanun) yürürlüğe girmesine kadar geçen dönem boyunca BOTAŞ, doğal gaz ithalatı, toptan satışı ve iletimi faaliyetlerini dikey bütünleşik bir yapıda münhasıran yürütmüş; ayrıca, Bursa ve Eskişehir’deki şehir içi doğal gaz dağıtım faaliyetlerini üstlenmiştir. Bu süreçte, Ankara, İstanbul ve İzmit şehirlerindeki doğal gaz dağıtım faaliyeti ise, belediye şirketleri EGO (Başkentgaz), İGDAŞ ve İZGAZ tarafından gerçekleştirilmiştir (EPDK 2011, 22).

Doğal gaz piyasasının serbestleştirilmesini ve güçlü, istikrarlı, şeffaf bir piyasanın oluşturulmasını amaçlayan ve 2001 yılında yürürlüğe giren 4646 sayılı Kanun’da, BOTAŞ’ın dikey bütünleşik tekel yapısını ortadan kaldırmaya yönelik kapsamlı bir reform çerçevesi çizilmiştir.

4646 sayılı Kanun’da, BOTAŞ’ın, dağıtım faaliyeti hariç olmak üzere, 2009 yılı sonrasında ayrıştırılarak yeniden yapılandırılması ve iletim faaliyetini gerçekleştiren şirket hariç olmak üzere, depolama ve ticaret faaliyetlerini yürüten diğer şirketlerin özelleştirilmesi hükme bağlanmıştır. Bu çerçevede, Türkiye’deki doğal gaz ve petrol boru hatlarının mülkiyetine sahip olan BOTAŞ’ın kamu teşebbüsü niteliği devam edecektir. Ayrıca, 4646 sayılı Kanun’un yayımlandığı dönemde BOTAŞ’ın mülkiyetinde ve işletiminde bulunan şehir içi dağıtım şirketleri ve varlıklarının özelleştirilmesi; yeni oluşturulacak dağıtım bölgelerinde ise, EPDK tarafından gerçekleştirilecek ihaleler ile belirlenecek özel şirketlerin faaliyet göstermesi öngörülmüştür. Bu çerçevede, BOTAŞ’ın doğal gaz dağıtım faaliyeti, 2004 yılında BURSAGAZ ve ESGAZ’ın özelleştirilmesiyle sona ermiş; yeni oluşturulan dağıtım bölgeleri için özel şirketlere lisans verilmiştir. 4646 sayılı Kanun öncesinde faaliyet gösteren dağıtım şirketlerinden İZGAZ’ın özel sektöre devri gerçekleşmiş olup, Başkentgaz ve İGDAŞ’ın özelleştirme süreci devam etmektedir.

108 18.11.1988 tarih ve 350 sayılı Doğal Gazın Kullanımı Hakkında KHK. 109 02.01.1990 tarih ve 397 sayılı Doğal Gazın Kullanımı Hakkında KHK.

4646 sayılı Kanun, doğal gaz tüketicilerinin tedarikçilerini seçme serbestisine kavuşması yönünde de düzenlemeler getirmiş ve serbest tüketici tanımına ilişkin limitlerin her yıl yeniden belirlenmesini öngörmüştür. Nihai aşamada tüm tüketicilerin serbest tüketici olması yoluyla doğal gaz piyasasındaki rekabetin artırılması hedeflenmektedir.

5.2. Türkiye Elektrik Piyasasında Ayrıştırma Uygulaması