• Sonuç bulunamadı

Küresel ısınma, tarımda yüzde 75-80’in üzerinde vahşi tarımsal sulama kullanımı, baraj-göletler, zirai ilaç kalıntıları, evsel ve sanayi atıklar nedeniyle kirletilmesi gibi nedenlerle tatlı su kaynakları ve göllerin hızla yok olduğu, son yıllardaki yağışların giderek azalmasıyla da büyük bir kuraklık tehdidi yaşandığı kaydedildi.

Meteorolojik verilere göre Ege, Marmara ve İç Anadolu bölgelerinde yağışlarda yüzde 80'lerin üzerinde azalma var. Şehirlere içme suyu sağlayan barajlardaki rezervler de önemli oranda düştü. Artvin'den Isparta ve Muğla'ya pek çok barajda suyun çekilmesi ile havza içinde kalan eski yerleşimler ortaya çıktı.

KURAKLIK SALDA GÖLÜ'NÜ DE VURDU

Yağışların azlığı, sadece barajları değil akarsu ve gölleri de etkiledi. Mevsim normallerinin altında giden yağışlar sonrasında gölde çekilme meydana geldi.Turkuaz rengiyle kendine hayran bırakan Salda Gölü'nde küçük adacıklar

ortaya çıktı.Çekilmenin 20-30 metre civarında olduğunu söyleyen Yeşilova Belediye Başkanı Mümtaz Şenel, Türkiye'nin birçok yerinde olduğu gibi Salda Gölü'nde de bir çekilme olduğu ifade etti.

DEMİRKÖPRÜ BARAJI ALARM VERİYOR

Türkiye, son yılların en büyük kuraklık sorunuyla karşı karşıya... Ülkenin dört bir yanından gelen

görüntülerde, göllerin sularının çekildiği görülüyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün üç ve altı

aylık dönemleri gösteren son kuraklık haritaları da sorunun boyutunu gözler önünde seriyor.

DENİZ TİCARETİ / OCAK 2021

suyla kaplı alanlar adeta ovaya dönüştü.

Çiftçiler suların çekildiği alanda çeşitli ürünler yetiştirmeye başladı. 1 milyar metreküp kapasiteli barajda 170 bin metreküp su kaldı.

MEŞHUR NEHİR KARARDI

Türkiye'de olağanüstü kuralık riski atında bulunan illerden olan Amasya'da şehrin ortasından geçen Yeşilırmak'ta azalan su seviyesi nehir yatağındaki kirliliği de gözler önüne serdi. Kışın kar, yaz ve sonbaharda da beklenen yağışların düşmemesi dolayısıyla olağanüstü kuraklık riskinin yaşandığı Amasya'da debisi iyice azalan

Yeşilırmak'ın ortasında adacıklar oluştu.

Kirlilik nedeniyle nehir yatağının rengi karardı.

ACIGÖL’DE KURAKLIK ENDİŞESİ

Türkiye'nin önemli sulak alanlarından Denizli-Afyonkarahisar sınırındaki Acıgöl'de su seviyesinin düşmesi, bölgede yaşayanları endişelendiriyor.

Flamingoların da aralarında olduğu 20 farklı familyadan 160'ın üzerinde kuş türüne ev sahipliği yapan Acıgöl'ün büyük bölümünde kuraklık dikkati çekiyor. Kıyı kesimlerde, suların

çekilmesiyle daha önce su altında kalan

da su seviyesinin düşmesine neden olduğu söyleniyor.

400 TON SU TAŞINDI

Kastamonu’nun Devrekani İlçesi’ne bağlı Örenbaşı Köyü sınırlarında bulunan Çiğdem Göleti’nde, mevsimin kurak geçmesi nedeniyle sular çekildi.

Suların çekildiği göletteki balıklar ise, suyun yüzeyine vurarak çok sayıda balık ölme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Gölette yaşanan balık ölümlerinin önüne geçebilmek için bugün itibariyle, balıkların yaşayabileceği kadar su bırakılmaya başlandı. Yağışsız geçen mevsim nedeniyle kuruma noktasına gelen Çiğdem Göleti’nde balık ölümlerinin önüne geçebilmek için Devrekani Kaymakamlığı, Devrekani Belediyesi, Devrekani İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Sulama Birliği Başkanlığınca bugün başlatılan çalışmayla, su tankerleri ve itfaiye araçlarıyla Kulaksızlar Barajından alınan yaklaşık 400 ton su, Çiğdem Göleti’ne taşındı. Tankerlerin taşıdığı 400 ton suyla balıkların canlandığı görüldü.

MEKE GÖLÜ, YAĞMUR BEKLİYOR

Yeraltı suları ile beslenen Meke Gölü, kış mevsiminde aldığı yağmur ve kar yağışı ile birlikte bir nebze

ve bilinçsiz tarımsal sulama sonucu yeraltı su seviyesinin sürekli düşmesi nedeniyle göl yıllar önce kurumuştu.

Gölün kuruması ve yağışların olmaması sebebi ile göldeki kirlilik de su yüzüne çıktı. Gölde çok sayıda şişe, araç lastiği ve ayakkabı göze çarpıyor. Ziyaretçilerin, bir zamanlar su dolu olan gölde araçları ile gezmesi gölün doğal görüntüsünü de bozuyor.

VERİLERDE SUSUZLUK ALARMI Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız meteoroloji verilerinin ciddi bir susuzluk alarmı verdiğini belirterek çiftçileri tarımsal kuraklığa karşı uyardı.

Yağışların geçtiğimiz yıla karşı yüzde 50 azaldığına dikkat çeken Yıldız

‘Hidrolojik kuraklık henüz tam olarak tarımsal kuraklığa dönüşmüş değil.

Çiftçilerin doğrudan ekim yöntemi yaygınlaştırılmalı. Yüzde yüz basınçlı sulamaya geçilmeli’ dedi. Yıldız bütün vatandaşlara su tasarrufu çağrısı da yaptı. Yıldız, İstanbul’a düşen yağışların en fazla Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık’ta düştüğünü belirtti ve 2020’nin bu ayları kapsayan döneminde son 90 yıldaki en düşük yağış miktarın görüldüğünü söyledi.

TÜRKİYE, SU FAKİRİ ÜLKE OLABİLİR Barajlardaki suların çekilmesi ve küresel ısınma nedeniyle, iklim değişikliğinin etkilerinin artığını söyleyen Meteoroloji Uzmanı Prof. Dr. Orhan Şen, Türkiye’nin kişi başına düşen yıllık su miktarının bin 700 metreküp olduğunu şimdi ise bin metreküpün altına düşmeye başladığını ve 2030 yılında 700 metreküpe kadar düşeceğinin uyarısında bulundu.

2030 yılında Türkiye’nin su fakiri bir ülke olacağını belirten Şen, barajların doluluk oranlarının yaza girerken en az yüzde 60-70 seviyesinde doluluğa ulaşması gerektiğini sözlerine ekledi.

YERALTI SULARININ YÜZDE 85'İ TÜKENDİ

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı

DOSYA

DENİZ TİCARETİ / OCAK 2021

Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer,

Trakya’da yeraltı sularının yüzde 85'inin tükendiğini söyledi. Tecer, "Tekirdağ bölgesinde 16-17 hektometreküp kadar bir yeraltı suyu seviyesi kaldı. Yani bu tüketim biçimiyle yeraltı su seviyesinden artık istifade edilemeyecek noktaya geleceğiz, bu kaçınılmaz. Dolayısıyla yeraltı suyu alarm veriyor" dedi.

MEGA KENT İSTANBUL’DA DURUM NE?

İstanbul'un barajlarında doluluk oranı Eylül ayında yüzde 40'larda gösterirken bu oran Aralık ayında yüzde 21.53 seviyelerine inerek son yılların en düşük seviyesine ulaştı. Birçok barajda su seviyelerinde hızlı kayıplar yaşanırken, Anadolu yakasının önemli içme suyu kaynaklarından Darlık Barajı bu durumdan en az etkilenen baraj oldu.

Darlık barajında doluluk oranı yüzde 49.22 olarak ölçüldü. Barajların tek tek doluluk oranı ise şu şekilde;

Ömerli barajı: yüzde 20,79 Pabuçdere barajı: yüzde 6,53 Sazlıdere barajı: yüzde 5,44

Büyükçekmece barajı: yüzde 17,27 Alibey Barajı: Yüzde 30,58

Terkos Barajı: Yüzde 22,96 Kazandere Barajı: Yüzde 3,32 Elmalı Barajı: Yüzde 24,23 Darlık Barajı: Yüzde 50,06 Istrancalar Barajı: Yüzde 25,55

İSTANBUL’UN KURAKLIĞINA ÇÖZÜM

“DENİZ SUYU”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden son yıllarda artan kuraklığa çözüm umudu olabilecek bir açıklama geldi. Belediye Başkanı İmamoğlu deniz suyundan içme suyu elde etmeyi hedeflediklerini açıkladı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu katıldığı bir sosyal medya programında İstanbul'un su sorununa ilişkin dikkat çekici bir açıklamada bulundu.

İmamoğlu açıklamasında İstanbul'un susuzluk probleminin çözülmesi için deniz suyunu içme suyu haline getirmeye çalıştıklarını belirtti.

Kuraklığın bir gerçek olduğunu ve barajların doluluk oranının yüzde 27’lere gerilediğini söyleyen İmamoğlu,

"Deniz suyunun içme suyu olması için çabalıyoruz. Bu konuda yurt dışından teknik destek almayı düşünüyoruz”

dedi.

Yağmurun az yağdığı bazı ülkelerde barajların yetersizliği nedeniyle deniz suyundan içme suyu elde edilebiliyor.

Deniz suyu içerisinde bulunan insan sağlığına zararlı maddeler

ayrıştırılarak bu suyun içilebilir su haline dönüştürülmesi sağlanıyor. Üstelik içme suyu elde etmenin elektrik kullanımı maliyeti de mümkün olduğu kadar düşürülmektedir.

Örneğin: Bir metreküp su karşılığında elektrik tüketimi 2,2 kW olmaktadır.

Bugün dünyada deniz suyundan su arıtımı ile içme suyu elde eden birçok ülke ve şehir bulunuyor.

Birleşik Arap Emirlikleri, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Japonya, İsrail ve İspanya'nın yanı sıra ABD'nin Kaliforniya eyaletinde de deniz suyundan içme suyu elde edilebiliyor.

BUNKER

DENİZ TİCARETİ / OCAK 2021

Benzer Belgeler