• Sonuç bulunamadı

3. BÖLÜM: TÜRK GÜMRÜK TEġKĠLATI

3.2 Türk Gümrük TeĢkilatının Tarihçesi

Tarihsel süreç içerisinde, toplumlar ve devletlerin kendi aralarında veya kendi içlerinde ticari iliĢkilerin olması, doğal olarak devletleri bu iliĢkide vergi geliri elde etmeye sevk etmiĢtir. Bu durum da, söz konusu ticari iliĢki sonucunda gümrük kurumunun ortaya çıkmasına ve geliĢmesine yol açmıĢtır.

Türk gümrük teĢkilatı da, uzun bir tarihsel süreç içerisinde, devletin toplumlar ve devletler arasındaki ticari iliĢkilerden ve devlet içindeki ticari faaliyetlerden devlete gelir sağlama düĢüncesi sonucunda kurulmuĢ ve geliĢmiĢ olan bir kurumdur. Bu kurum, etkileĢim içinde bulunduğu toplumların, devletlerin izlerini taĢıyarak, tarihi birikimi ile kurulan ilk Türk devletlerinden; Anadolu‘da kurulan devletlere, Osmanlı Ġmparatorluğu‘na, Ondan da Türkiye Cumhuriyeti‘ne ve Türkiye Cumhuriyeti‘nden günümüze kadar dönüĢerek gelmiĢtir (Atan, 1990: 1-12).

―Türk gümrük tarihi‖, genel olarak Osmanlı Ġmparatorluğu‘ndan Önceki Dönem, Osmanlı Ġmparatorluğu Dönemi ve Cumhuriyet Dönemi olmak üzere üç döneme ayrılarak incelenmektedir (Atan, 1990: Önsöz).

Osmanlı Ġmparatorluğu‘ndan önceki dönemde kurulan Türk devletlerinden her birinin kendine özgü bir gümrük sistemi ve bunun sonucu olarak da gümrük teĢkilatı olmuĢtur. Devletin üzerinde kurulduğu coğrafi bölge, komĢuları, ticaret yollarına karĢı olan konumu vb. özelliklerine göre devlet, gelirleri arasında önemli bir yer tutan gümrük vergilerini tahsil etmek için teĢkilatlanmıĢtır.

Osmanlı‘da gümrük teĢkilatı genel olarak, ―Tanzimat‘tan önceki Dönem‖, ―Tanzimat Dönemi‖ ve ―Ġkinci MeĢrutiyet Dönemi‖ olmak üzere üç dönemde incelenmektedir (Atan, 2007: 1-3).

Gümrük teĢkilatı, Tanzimat‘tan önceki dönemde, genel olarak devletin ―idari ve mali teĢkilatı‖ içinde örgütlenmiĢtir. Bunun sonucunda da gümrük teĢkilatı maliye teĢkilatına bağlı olarak örgütlenmekle birlikte, gümrüklerle ilgili Divan-ı Hümayun ve kadıların da görev ve yetkileri olmuĢtur (Atan, 2007: 11). Ancak bu dönemde gümrüklerin ciddi bir teĢkilatlanma özelliği olmamıĢtır. Bunun nedenini de Atan, bu dönemde taĢra teĢkilatı gümrük idareleri arasında herhangi bir bağlantının, teftiĢ kurumunun, gümrük muhafaza teĢkilatının olmaması ve gümrük kimyahanesinin bulunmaması olarak belirtmektedir (Atan, 2007: 2).

Tanzimat Dönemi, birçok alanda olduğu gibi gümrük teĢkilatı açısından da bir dönüm noktası olmuĢtur. Bu dönemde gümrük teĢkilatı, maliyeden ayrılarak doğrudan Sadrazamlığa bağlanmıĢ ve ―Rüsumat Emaneti‖19adıyla örgütlenmiĢtir. Bu örgütlenme sonucunda ―Gümrük MüfettiĢliği‖ kurumu oluĢturulmuĢ, ―Gümrük Muhafaza teĢkilatı kurulmuĢ‖, ―taĢrada bulunan gümrük eminliklerinin ünvanları ―gümrük müdürlükleri olarak değiĢtirilmiĢ‖ ve yapılan bu düzenlemeler, taĢra idareleri arasında bağlantı oluĢmasını sağlamıĢtır (Atan, 2007: 2-3).

Ġkinci MeĢrutiyet döneminde ―Rüsumat Emaneti‖ kaldırılmak suretiyle gümrükler, Tanzimat‘tan önceki dönemde olduğu gibi yeniden maliye teĢkilatına bağlanmıĢtır. Bu dönemde gümrük teĢkilatının ―Maliye Nazırı‘nın mahiyetinde‖ genel müdürlük olarak örgütlenmesi öngörülmüĢtür (Atan, 2007: 225-227). Aynı zamanda dünyadaki geliĢmelere paralel olarak gümrük mevzuatı da dönemin koĢullarına göre modernize edilmiĢtir. Bu kapsamada beyanname sistemine geçilmiĢ (1909), ileri düzeyli ―ilmi, spesifik ve sistematik‖ yeni gümrük tarifesinin uygulanmasına baĢlanmıĢ (1916) ve yeni bir gümrük kanunu hazırlanmıĢtır (Atan, 2007: 251-286).

19 Rüsumat, vergi anlamına gelen ―resm‖in çoğulu olan ―rüsum‖ kelimesinin çoğulu olup, ―devlete ait

vergiler‖ anlamında kullanılmaktadır. Rüsumat veya Rüsumat Emaneti de gümrük vergisinin yanı sıra baĢka bazı vergileri de toplayan gümrük idaresi için kullanılmaktadır. Bkz. (Ata, : 140).

Gümrük teĢkilatı konusunda 2. MeĢrutiyet Dönemi‘nde yapılan düzenlemeler, Türkiye Cumhuriyeti‘nin kurulmasından sonraki ilk dokuz yıllık dönemde de aynen uygulanmıĢtır (http: //www. Kemalizm 1938. org/ pdf/ kitap 2/16. pdf. EriĢim Tarihi: 26.08.2011).

Türkiye Cumhuriyeti‘ni kuran kadroların temel amaçları arasında, Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra, kazanılan siyasi bağımsızlığı ekonomik bağımsızlıkla güçlendirme düĢüncesi bulunmaktaydı. Bu düĢüncenin hayata geçme imkânı da ancak güçlü bir ekonomik sistemle mümkündü. ―Ulus Devlet‖ düĢüncesinin de en çok geçerli olduğu dönem denilebilecek olan bu dönemde sistemin vazgeçilmez unsurlarından biri olan gümrükler üzerinde tam söz sahibi olmak, gümrük teĢkilatı konusunda yasal düzenlemelerin yapılmasını kaçınılmaz kılmıĢtır.

Cumhuriyet döneminde gümrükler konusundaki ilk yasal düzenleme, 01.10.1929 Tarih ve 1499 sayılı Gümrük Tarifesi Kanunu olmuĢtur. Böylece Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında ―çeĢitli kanun, kararname ve tefsirlerle oldukça dağınık bir uygulama içinde‖ olan gümrük mevzuatı, ilk defa bir bütünlük kazanmıĢtır (http://www.kemalizm1938.org/pdf/kitap2/16.pdf. EriĢim Tarihi: 26.08.2011).

Gümrük Tarife Kanunu‘nun yürürlüğe girmesinden sonra gümrük resimlerinin artması kaçakçılık olaylarını tetiklemiĢtir. Artan kaçakçılık olaylarını önlemek amacıyla da kaçakçılığın men ve takibi konusunda hazırlanan ilk kanun olan 02.06.1929 Tarih ve 1510 sayılı ―Kaçakçılığın Men ve Takibi Kanunu‖ yürürlüğe konulmuĢtur. 27.7.1931 Tarih ve 1841 sayılı Kanunla da ―yarı askeri nitelikte‖ olan Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı oluĢturulmuĢtur.

29.12.1931 Tarih ve 1909 sayılı kanunla ―Gümrük ve Ġnhisarlar Vekâleti‖ kurularak, gümrük teĢkilatı bağımsız bir bakanlık olarak örgütlenmiĢ; kaçakçılıkla mücadele yetkisi de bu Bakanlığın bünyesine verilmiĢtir. Daha sonra Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı (1932) ve Maliye Bakanlığı‘na bağlı olan Tekel

Ġdare ve ĠĢletmeleri‘nin (1932) de bu Bakanlığa bağlanması ile Bakanlığın kuruluĢu tamamlanmıĢtır.20

Gümrük ve Ġnhisarlar Vekâleti‘nin kurulmasından dört yıl sonra, Bakanlığın teĢkilat ve görevlerine dair 09.10.1935 Tarih ve 2825 sayılı Gümrük ve Ġnhisarlar Vekilliği TeĢkilât ve Görevleri Hakkında Kanun hazırlanmıĢtır. Bu Kanun hükümleri ile Bakanlığın merkez ve taĢra teĢkilatı ile bu teĢkilatların görevleri belirlenmiĢtir.

2825 sayılı Kanunun 1. maddesine göre Bakanlığın merkez teĢkilatı ana hizmet birimleri itibariyle MüsteĢarlık, Hususî Kalem Müdürlüğü, Ġnhisarlar Umum Müdürlüğü, Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı, TeftiĢ Heyeti, Hukuk MüĢavirliği, Gümrükler Umum Müdürlüğü, Muhasebe Müdürlüğü, Zat ve Sicil ĠĢleri Müdürlüğü ve Levazım Müdürlüğü‘nden oluĢmaktaydı. Bakanlığın taĢra teĢkilatı ise, gümrük ve gümrük muhafaza kuruluĢları itibariyle BaĢmüdürlük, Müdürlük, BaĢmemurluk, Amirlik ve Memurluk Ģeklinde düzenlenmiĢti.

Kaçakçılıkla mücadele amacıyla 1510 sayılı ―Kaçakçılığın Men ve Takibi Kanunu‖na göre daha sert yaptırımlar öngören 1918 sayılı ―Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun‖ 07.01.1932 Tarihi‘nde yürürlüğe girmiĢtir.

Cumhuriyet döneminde de uygulanmaya devam edilen, 2. MeĢrutiyet Döneminde hazırlanan 1918 Tarihli Gümrük Kanunu‘nun günün ihtiyaçlarını karĢılamada yetersiz kalması sonucunda, 02.5.1949 Tarih ve 5383 sayılı olan Cumhuriyet döneminin ilk Gümrük Kanunu yürürlüğe konmuĢtur.

Ġkinci Dünya SavaĢı‘ndan sonra dünya yeniden Ģekillenirken, Türkiye de yeniden yapılanan bu dünyada yer almaya çaba göstermiĢtir. Bu doğrultuda 1947 yılında Cenevre‘de imzalanarak 1948 yılında yürürlüğe konulan GATT sonrasında yapılan ―gümrük mevzuatının basitleĢtirilmesi, formalitelerinin azaltılması ve mevzuat uyumunun sağlanması‖ amacına yönelik olan çalıĢmalar sonucunda 1950 yılında Brüksel‘de Gümrük ĠĢ Birliği Konseyi kurulmuĢtur. Türkiye bu kuruluĢun ilk

20 12 Ocak 1932 Tarih ve 1917 sayılı Kanunla Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı ile 29 Mart

1932 Tarih ve 1989 sayılı Kanunla da o tarihte Maliye Bakanlığına bağlı bulunan ―TEKEL Ġdare ve ĠĢletmeleri‖, yeni kurulan Gümrük ve Ġnhisarlar Vekâleti‘ne bağlanmıĢtır.

üyeleri arasında yerini almıĢtır (http: //www.gumruk. gov.tr/ tr-TR/ tanitim/ Sayfalar/tarihce.aspx. EriĢim Tarihi: 27.08.2011).

GATT‘ın amaçları arasında yer alan uluslararası ticaretin basitleĢtirilmesi ve uyumlulaĢtırılması amacının gerçekleĢtirilmesi için, Gümrük ĠĢbirliği Konseyi tarafından hazırlanan Nomanklatür ve Kıymet SözleĢmeleri‘ni Türkiye, 7 Ocak 1955 Tarih ve 6449 sayılı ―Gümrük Tarifelerindeki EĢya Tasnif Nomanklâtürüne ve Gümrük Kıymetine Mütedair Mukavelenamelerin Tasdiki Hakkında Kanun‖ ile kabul etmiĢtir. Bu doğrultuda da yürürlükteki 5383 sayılı Gümrük Kanunu'nda gerekli değiĢiklikler yapılmıĢtır. Bu düzenlemelerle Türkiye, spesifik tarifeyi terk etmiĢ ve kıymet sistemine dayalı yeni nomanklatürü uygulamaya baĢlamıĢtır.

16 Temmuz 1956 Tarih ve 6815 sayılı Kanunla, Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı kaldırılarak, sınır, kıyı ve kara sularımızın muhafaza ve güvenliği ile gümrük bölgesinde kaçakçılığın men, takip ve tahkiki görevi ĠçiĢleri Bakanlığı'na devredilmiĢtir. Ancak, gümrük kapılarıyla, gümrük teĢkilatı bulunan hava ve deniz limanlarıyla, Marmara Denizi, Çanakkale ve Karadeniz boğazlarında ve bu yerlerdeki gümrük bölgesinde gümrük muhafaza vazifeleriyle, kaçakçılığın men, takip ve tahkik görevleri, ―Gümrük ve Ġnhisarlar Vekâleti ve TeĢkilatı‖nda bırakılmıĢtır. Aynı zamanda Bakanlığın merkez ve taĢra teĢkilatının 2825 sayılı Kanunla yeniden yapılandırılması sonucunda Gümrük Muhafaza Umum Kumandanlığı'nın yerine, merkezde Gümrük Muhafaza Müdürlüğü kurulmuĢtur (md: 1).

Süreç içerisinde yapılan kimi değiĢikliklerle birlikte günümüzde halen uygulanmakta olan 14.05.1964 Tarih ve 474 Sayılı ―Gümrük GiriĢ Tarife Cetveli Hakkında Kanun‖ 1964‘te yürürlüğe girmiĢtir. Bu Tarife Kanunu ile birlikte 1499 sayılı Kanun‘un vergi matrahını hesaplanma yöntemlerinden miktar ölçüsünü esas alan ―spesifik‖ vergi sistemi yerine, değer ölçüsünü esas alan "advalorem" vergi sistemi uygulanmaya baĢlanmıĢtır.

Türkiye Avrupa Birliği iliĢkilerinin fazlasıyla yoğunlaĢmaya ve geliĢmeye baĢladığı 1960‘lı yıllarda, 02.5.1949 Tarih ve 5383 sayılı mevcut Gümrük Kanunu‘nun değiĢen ve geliĢen ekonomik ihtiyaçları karĢılamada yetersiz kalması

sonucunda, 1962 yılında yeni bir kanun tasarısı yasama organına gönderilmiĢ, ancak bu kanun tasarısı yasalaĢmamıĢtır. Söz konusu kanun tasarısında yapılan değiĢiklikler sonucunda hazırlanan tasarının yasalaĢması ile birlikte 19 Temmuz 1972 Tarih ve l615 sayılı Gümrük Kanunu, Cumhuriyet Döneminin ikinci Gümrük Kanunu olarak, 1 ġubat 1973 Tarihi‘nden itibaren uygulanmaya baĢlanmıĢtır.

Gümrük TeĢkilatı, 1975 yılında kendi içinde yaptığı iç düzenlemelerle, merkezde Ģube müdürlüğü veya daire baĢkanlığı olarak faaliyette bulunan bazı birimleri, Kontrol Genel Müdürlüğü, DıĢ AntlaĢmalar Genel Müdürlüğü yapmıĢtır. 1981 yılında yapılan düzenlemeyle Tasfiye Genel Müdürlüğü kurulmuĢ, Gümrük Muhafaza Müdürlüğü ile Zat ve Sicil ĠĢleri Müdürlüğünü Genel Müdürlük düzeyine yükseltilmiĢ, Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü ile Personel ve Eğitim Genel Müdürlüğü kurulmuĢtur (http: //www. gumruk. gov. tr/tr - TR/tanitim/ Sayfalar/ tarihce.aspx. ; http: //www.mergumder. org.tr/index.php?sf =sayfalar &id=84. EriĢim Tarihi: 25. 08. 2011).

Gümrük teĢkilatının maliye teĢkilatı içinde veya dıĢındaki tarihsel örgütlenme süreci, 1983 yılında Gümrük ve Tekel Bakanlığı‘nın kaldırılarak, yeniden Maliye Bakanlığı‘na bağlanmasıyla, maliye teĢkilatı içinde devam etmiĢtir.

13.12.1983 Tarih ve 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Gümrük ve Tekel Bakanlığı‘nın kaldırılması üzerine, Gümrük ve Tekel Bakanlığı'nın merkez ve taĢra teĢkilatı da yeni kurulan Maliye ve Gümrük Bakanlığı‘nın bünyesine intikal etmiĢtir (md: 45).

Gümrük teĢkilatının maliye teĢkilatıyla olan beraberliği yaklaĢık olarak on yıl sürmüĢtür. 1993 yılında çıkarılan 2.7.1993 Tarih ve 485 sayılı "Gümrük MüsteĢarlığının TeĢkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname" ile gümrük teĢkilatı, tekrar Maliye Bakanlığı'ndan ayrılmıĢ ve BaĢbakanlığa bağlı bir MüsteĢarlık olarak organize edilmiĢtir.

Gümrük MüsteĢarlığı‘nın kurulmasından iki yıl sonra (1995), Türkiye ile Avrupa Birliği iliĢkilerinin son dönemi olan Gümrük Birliğinin oluĢturulması aĢamasına geçilmiĢtir. Gümrük teĢkilatının modern ve Avrupa Birliği standartlarında

bir TeĢkilat Yasası‘na kavuĢturulması için bu dönemde, önemli bir ölçüde beklentiler oluĢmuĢ ve bu amaçla farklı kanun tasarıları sürekli teĢkilat personelinin gündemini meĢgul etmiĢtir. Gümrük teĢkilatı, yeni bir teĢkilat yasası beklentileri içindeyken, 03.6.2011 Tarih ve 640 Karar Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Gümrük MüsteĢarlığı kaldırılarak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı kurulmuĢtur.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı‘nın kurulması ile birçok kurum bu Bakanlığa bağlanmıĢtır. Bu yeni yapılanmada dikkat çeken önemli unsurlardan biri Gümrük TeĢkilatı ile ilgisi olmayan ―Esnaf ve Sanatkarlar Genel Müdürlüğü‖, ―Kooperatifçilik Genel Müdürlüğü‖ gibi birçok birim, Gümrük teĢkilatına bağlandığı halde, DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı gibi doğrudan Gümrük TeĢkilatıyla ilgili olan kurumların da Gümrük ve Ticaret Bakanlığı‘nın dıĢında bırakılmasıdır. Bu durum Gümrük TeĢkilatının yeni yapısının da rasyonel temellerden yoksun olduğuna iĢaret etmektedir. Çünkü Gümrük TeĢkilatı tamamıyla DıĢ Ticaret mevzuatının uygulayıcı birimidir. Bu durumda Gümrük MüsteĢarlığı ile DıĢ Ticaret MüsteĢarlığının tek çatı altında bir icracı bakanlık olarak teĢkilatlanmasının en rasyonel ve mantıklı yapılanma olacağını söylemek mümkündür.

Benzer Belgeler