• Sonuç bulunamadı

2. LĠTERATÜR ĠNCELEMESĠ

2.2. Türk Eğitim Sisteminin Genel ve Özel Amaçları

Türk milli eğitiminin düzenlenmesinde esas olan amaç ve ilkeler, eğitim sisteminin genel yapısı, öğretmenlik mesleği, okul bina ve tesisleri, eğitim araç ve gereçleri ve devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğu ile ilgili temel hükümler, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından belirlenmektedir.

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu (1973), Türk eğitim sisteminin genel amaçlarını belirlemiĢtir. Buna göre Türk milli eğitiminin genel amaçları Ģunlardır (m. 2):

1. “Türk Milletinin bütün fertlerini, (DeğiĢik: 16.6.1983 - 2842/1 m.) Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliĢtiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalıĢan, insan haklarına ve Anayasanın baĢlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karĢı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranıĢ haline getirmiĢ yurttaĢlar olarak yetiĢtirmek;

2. Beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı Ģekilde geliĢmiĢ bir kiĢiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düĢünme gücüne, geniĢ bir dünya görüĢüne sahip, insan haklarına saygılı, kiĢilik ve teĢebbüse değer veren,

topluma karĢı sorumluluk duyan; yapıcı, yaratıcı ve verimli kiĢiler olarak yetiĢtirmek;

3. Ġlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliĢtirerek gerekli bilgi, beceri, davranıĢlar ve birlikte iĢ görme alıĢkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak;

Böylece bir yandan Türk vatandaĢlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu artırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaĢ uygarlığın yapıcı, yaratıcı, seçkin bir ortağı yapmaktır.”

Görüldüğü üzere genel bir yaklaĢımla Türkiye‟nin eğitim amaçlarının baĢında devletin ve milletin değerlerine karĢı sorumlu olan iyi vatandaĢlar, üretici bireyler ve akıllı tüketiciler yetiĢtirmek gelmektedir. Türk eğitim sisteminin özel amaçları ise, her okul kademesinde öğrencilere hayata hazırlık açısından önemli olan ve bunun için de kazandırılması öngörülen bilgi, beceri, tutum ve davranıĢları kapsamaktadır. HiyerarĢik bir hususiyet arz eden eğitimin amaçları, genel ve özel amaçlardan farklı okulların, okul programlarının, derslerin ve konuların amaçlarına doğru bir sıra takip etmektedir (DemirtaĢ; 2012: 195).

2.2.1. Türk Eğitim Sisteminin Temel Ġlkeleri

Aynı kanunda, özel amaçlar kısmında “Türk eğitim ve öğretim sistemi, bu genel amaçları gerçekleĢtirecek Ģekilde düzenlenir ve çeĢitli derece ve türdeki eğitim kurumlarının özel amaçları, genel amaçlara ve aĢağıda sıralanan temel ilkelere uygun olarak tespit edilir” (m. 3) denilmektedir. Okulların özel amaçları, Türk milli eğitiminin hem genel amaçlarına, hem de temel ilkelerine uygun olarak belirlenmesi gerektiği, bizzat kanunda düzenlenmiĢtir. O halde tezi mantıki bir çerçeve oluĢturabilmek için, Türk eğitim sisteminin temel ilkelerini, ilgili kanun üzerinden irdelemek ve çalıĢmanın (alt) hipotezleri ile bağlantı kurarak, ele almak gerekmektedir.

I. Genellik ve Eşitlik: Ġlgili Kanun, “Eğitim kurumları dil, ırk, cinsiyet,

engellilik ve din ayırımı gözetilmeksizin herkese açıktır. Eğitimde hiçbir kiĢiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz” (m. 4) diyerek, “Genellik ve

Eşitlik” ilkesine atıf yapmaktadır. Tez çalıĢmamızda bu ilkenin Fen Liseleri üzerinden yola çıkarak, ne derece gerçekleĢtirildiği, özellikle engelli öğrenciler üzerinden test edilecektir. Bu ilke doğrultusunda ankette Fen Lisesi öğrencilerine “Herhangi bir engeliniz var mı?” sorusu sorulmuĢtur. Ayrıca kız erkek oranına göre eĢitliğin sağlanıp sağlanmadığı da ortaya çıkartılacaktır. Diğer yandan “eğitimde hiçbir aileye imtiyaz tanınamaz” ilkesinin pratik hayattaki geçerliliği, Fen Liselerinde okuyan öğrencilerin ailelerinin sosyo-ekonomik özelliklerine bakılarak, test edilmiĢtir. Eğer Fen Liselerinin ağırlıklı olarak zengin aile çocuklarının gittiği okullar olduğu yönünde somut veriler ortaya çıkması durumunda eğitim hayatında “eĢitlik ilkesinin” tam olarak uygulanmadığı sonucuna varılabilir.

II. Eğitim Hakkı: “Ġlköğretim görmek her Türk vatandaĢının hakkıdır.

Ġlköğretim kurumlarından sonraki eğitim kurumlarından vatandaĢlar ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde yararlanırlar.” (m. 7) ifadesi, “Eğitim Hakkı” ilkesine iĢaret etmekle beraber “Yöneltme” ilkesi ile de yakından ilgilidir. Ortaokullardan mezun olan öğrenciler, Fen Liselerine kendi hür iradeleri ile özel ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde mi girmekte veya bu okulları daha çok veliler ve akrabalar gibi sosyal çevrenin etkisi/baskısı ile mi tercih etmektedirler? Diğer taraftan bu ilgi, istidat ve kabiliyetlerin ortaya çıkması ailelerin sosyo-ekonomik durumlarına bağlı olarak öğrencilerin okul dıĢı eğitim destek hizmetlerinden yararlanma imkânlarına sahip olmaları ile ne derece ilgili olmaktadır? Bu iki soruya da anket sonuçlarına göre cevap verilecektir.

III. Fırsat ve İmkân Eşitliği: “Eğitimde kadın, erkek herkese fırsat ve

imkân eĢitliği sağlanır. Maddi imkânlardan yoksun baĢarılı öğrencilerin en yüksek eğitim kademelerine kadar öğrenim görmelerini sağlamak amacıyla parasız yatılılık, burs, kredi ve baĢka yollarla gerekli yardımlar yapılır. Özel eğitime ve korunmaya muhtaç çocukları yetiĢtirmek için özel tedbirler alınır.” (m 8), ifadeleri, “Fırsat ve Ġmkân EĢitliği” ilkesine doğrudan iĢaret etmekte ve eğitimde sosyal adaletin önemine vurgu yapmaktadır. Bu ilke çalıĢmanın ana omurgasını oluĢturduğu için, Türk eğitim sisteminin önemli okullarından olan Fen Liselerinde okuyan öğrencilerin hangi koĢullar çerçevesinde bu imkânı elde ettiği, sosyal devletin “eğitimde fırsat eĢitliği” ilkesi doğrultusunda oluĢturduğu özel tedbirlerden ne derece yararlanabildikleri tespit edilmiĢtir. Bu bağlamda tezde Fen Liselerine giden

(yoksul) öğrencilerden kaçının devletin burs ve yatılı yurt imkânlarından yararlanabildiği konusu da araĢtırılmıĢtır.

2.2.2. Türk Eğitim Sisteminde Liselerin Konumu Ve Amaçları

Türk eğitim sistemi, örgün eğitim ve yaygın eğitim olmak üzere, iki ana bölümden oluĢmaktadır. Örgün eğitim, okul öncesi eğitim, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumlarını kapsamaktadır. Yaygın eğitim ise örgün eğitimin yanında veya dıĢında düzenlenen eğitim faaliyetlerinin bütünüdür (Erdem, 2012: 28).

Okulların genel bir yaklaĢımla sosyal sistemde, dar yaklaĢımla örgün eğitim sisteminde kendine has bir kültürel yapısı vardır. Kendi içinde bir alt sistem oluĢturan okullar, eğitim sisteminin amaçları doğrultusunda faaliyet gösteren eğitim kurumları olmanın ötesinde aralarında sosyal iliĢkilerin yoğun olduğu müdürlere, öğretmenlere, öğrencilere ve velilere sahip bir nüfusa sahiptir. Okul sistemi içinde her bir üye, kendine özgü bir rol üstlenmektedir. Bu çerçevede yetiĢkinlerin rolü, öğrencileri geleceğe hazırlamaktır. Okula, eğitim sisteminin bir alt sistemi olarak baktığımızda, her bir okulun hukuki, idari ve bürokratik bir yapıya sahip olduğunu, iĢlerin bir hiyerarĢi içinde görev bölümü ile yürütüldüğü söylenebilir (Hoy-Miskel, 1996).

Milli Eğitim Temel Kanunu‟nun 26. maddesine göre (DeğiĢik: 2/12/2016- 6764/23 m.) Türk eğitim sistemine ait ortaöğretim, ilköğretime (temel eğitime yani 4 yıllık ilk ve yine 4 yıllık orta okula) dayalı dört yıllık zorunlu örgün veya yaygın öğrenim veren genel, mesleki ve teknik öğretim kurumları ile mesleki eğitim merkezlerinin tümünü kapsamaktadır. Bir baĢka deyiĢle ortaöğretim, çeĢitli programlar uygulayan liselerden meydana gelmektedir. Belli bir programa yoğunlaĢan okullara, lise, teknik lise ve tarım meslek lisesi gibi eğitim dallarını belirleyen isimler verilmektedir. Liseler, 2005/2006 öğretim yılından itibaren 9. sınıftan baĢlamak üzere kademeli olarak 4 yıla çıkartılmıĢtır (Erdem, 2012: 37).

Bu okul ve kurumları bitirenlere, bitirdikleri programın özelliğine göre diploma verilmektedir. Ġlköğretimini tamamlayan ve ortaöğretime girmeye hak kazanmıĢ olan her öğrenci, ortaöğretime devam etmek ve ortaöğretim

imkânlarından ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde yararlanmak hakkına sahiptir (m. 27).

Lise veya dengi okulları bitirenler, yükseköğretim kurumlarına girmek için aday olmaya hak kazanmaktadır. Hangi yükseköğretim kurumlarına, hangi programları bitirenlerin nasıl girecekleri, giriĢ Ģartları MEB ile iĢbirliği yapılarak, YÖK tarafından tespit edilmektedir (m. 31).

Milli Eğitim Temel Kanunu‟nun 28. maddesine göre ortaöğretimin amaç ve görevleri, milli eğitimin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak belirlenmektedir. Buna göre orta eğitimin özel amaçları Ģunlardır:

1) Bütün öğrencilere ortaöğretim seviyesinde asgari ortak bir genel kültür vermek suretiyle onlara kiĢi ve toplum sorunlarını tanımak, çözüm yolları aramak ve yurdun iktisadi sosyal ve kültürel kalkınmasına katkıda bulunmak bilincini ve gücünü kazandırmak.

2) Öğrencileri, çeĢitli program ve okullarla ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda yükseköğretime veya hem mesleğe, hem de yükseköğretime veya hayata ve iĢ alanlarına hazırlamaktır.

Bu görevler yerine getirilirken, öğrencilerin istekleri ve kabiliyetleri ile toplum ihtiyaçları arasında denge sağlanmaktadır.

Benzer Belgeler