• Sonuç bulunamadı

İNCELEMESİ

Stacy, 26 yaşında bir kadındı ve garsonluk yapıyordu. İşinde çok iyiydi ve bunun başlıca sebebi, mantıksız bile görünse bütün müşterilerinin

ihtiyaçlarına cevap vermek için büyük çaba harcamasıydı. Patronu, onun bu özelliğini seviyordu çünkü Stacy, müşterilerinin memnun kalmasını sağlıyordu. Kızarmış biftek siparişi vermiş bir müşterisiyle

iletişimi, onun bu becerisini gösteren iyi bir örnekti. Adama bifteği getirdiğinde, yemekle ilgili bir yığın şikayet dinledi. Adam, etin ve patates püresinin üzerine biraz daha sos istedi, sebzelerden daha fazla

getirmesini söyledi, porsiyonu az buldu ve tüm siparişin tekrar ısıtılmasını istedi. Stacy defalarca özür diledi ve hiç tepki göstermeden siparişlerini, onun isteğine uygun olarak tekrar getirdi. Birlikte çalıştığı garsonların pek çoğu da bu müşterinin siparişini geri getirirdi, ancak öç almak için başka yöntemler bulurlardı, örneğin yemeğin sonunda hesabı

geciktirirlerdi. Siparişte herhangi bir hata olmadığından, müşteriden özür dilemezlerdi.

Stacy başkalarını memnun etmek için çabalamaya alışkındı. Zaten hayatı boyunca bunu yapmıştı. Çocukluğunda, ergenliğinde ve şimdi, genç yetişkinlik döneminde hep itaatkar bir insan olmuş, bu davranışı bazen çevresindekilerin onu, sinir bozucu bulmalarına dahi sebep olmuştu.

Stacy, yalnız bir anne tarafından büyütülen dört çocuğun üçüncüsü olarak

annesinden ilgi görmek istemiş fakat bu isteği pek gerçekleşmemişti. İki ağabeyi ele avuca sığmıyor, sürekli başlarını belaya sokuyor ve ancak annelerinin

yardımıyla kurtuluyorlardı. Kız kardeşi, Stacy’ den ancak on üç ay küçüktü ve babaları onları terk ettikten altı ay sonra dünyaya gelmişti. Anneleri bütün çocuklarını sevmesine rağmen, hepsine ihtiyaç duyduğu ilgiyi göstermekte zorlanıyordu. Bu durum özellikle ortanca çocuk sendromunu yaşayan Stacy için geçerliydi. Büyük kardeşleri annesinin bütün ilgisini istiyordu ve bu ilgiye

alışmışlardı, küçük kız kardeşi de henüz bebek olduğundan annesinin ilgisine muhtaçtı. Bu durum Stacy için fazla vakit bırakmıyordu.

Okul öncesi döneminde Stacy annesinin dikkatini çekiyordu, ancak bunun nedeni hiç ilgi beklememesiydi. Annesi Stacy hakkında sık sık ‘’Çok şükür, bari sen benden bir şeyler istemiyorsun!’’ şeklinde yorumlar yapıyordu. Bu ifadeler pek sevimli olmamakla birlikte annesi bunu hep esprili bir şekilde söylediğinden Stacy’ nin

duyguları incinmiyor, daha ziyade kendisini daha iyi hissetmesini sağlıyordu. Bütün çocuklar gibi Stacy de annesini memnun etmek istiyor ve bunun için sık sık mutfak temizliği ya da bebek bakımı gibi işlerde ona yardım ediyordu. Böyle zamanlarda annesi onu alışık olmadığı bir ilgiyle kucaklayarak teşekkür ediyordu. Bu deneyimlerden Stacy’ nin çıkardığı ders, birinin ilgi ve sevgisini kazanmak için o kişiden bir şeyler talep etmek yerine, o kişi için bir şeyler yapılması gerektiğiydi.

Bu itaatkar davranış kalıbı, Stacy’ nin okul hayatında ve arkadaşlıklarında da devam etti. İlkokulda ortalama bir öğrenciydi. Okulda sessizdi, sınıfta sorulan sorulara cevap vermek için genellikle gönüllü olmuyor ve öğretmeninden

kendisine zaman ayırmasını beklemiyordu. Başka çocuklarla arkadaşlık kurmada da güçlük çekiyordu. Onlara yaklaşırken ve kendisiyle oynamalarını isterken tereddüt ediyordu. Onlara uyum sağlamak için bulduğu yöntem, kendi isteklerini bir yana bırakarak hep onların istediği oyunları, onların istediği şekilde

oynamaktı. Tahmin edileceği gibi, diğer çocuklar Stacy’ i aralarına alsalar bile çoğu zaman onu kullanıyorlardı. Kendileri, polis ya da süper kahraman gibi rolleri oynarken, en istenmeyen rolleri, örneğin kötü adam rollerini ona veriyorlardı.

Stacy üst sınıflarda da diğer kızlarla arkadaşlık kurmada sorunlar yaşadı. Aslında onu seviyorlardı, ancak Stacy onlarla iletişim başlatmakta zorlanıyordu. Diğer kızlar birbirlerini arıyorlar ve evlerine davet ediyorlardı ama Stacy hiç böyle teklifler almıyordu.

Ortaokulda diğer kızlar gibi Stacy de erkeklerle ilgilenmeye, kız-erkek

ilişkilerinden bahseden dergiler okumaya başladı. Bütün hikayelerin konusu aynıydı; kız, bir sorunu için bir erkekten yardım istiyordu. Erkek bu sorunu çözerken kıza ilgi duyuyordu. Ya da kızlar erkeklerin hoşlanacağı bazı değişimler yaşıyor ve erkeklerle ilişkiye giriyorlardı. Stacy bir kez daha, başkalarının

istediği şeyleri yaptığında onlar tarafından sevildiğini, onunla arkadaş ya da sevgili olmak istediklerini öğrendi. Stacy ergenlik çağında gittikçe daha çekici bir kız olmaya başladı. Fiziksel çekiciliği ve erkeklerin gözündeki uysal görünümü sayesinde karşı cinsle ilişkiler yaşamaya başladı. Kendisini koruyamadığından, bir erkekle çıkmaya başladıktan kısa bir süre sonra birlikte oluyordu. Erkek arkadaşları kendisiyle ilişkiye girmek istediklerinde, kabul etmemesi

durumunda terk edilmekten korktuğu için çoğu kez ikna oluyordu. Maalesef yine de ilişkileri sık sık ayrılıkla sonuçlanıyordu. Ayrıldıktan kısa bir süre sonra başka bir erkekten çıkma teklifi alıyordu. Önüne gelen herkes ile çıkan bir kız olarak tanınmaya başlamıştı.

Bu tarz ilişkileri lisede de devam etti ve bir defasında talihsizlikle sonuçlandı. Lisede genç bir adamla tanıştı ve başlangıçta ilişkilerinden memnundu. Ancak onun

huysuzluklarını sevmiyor ve anlamlandıramıyordu. Delikanlı sık sık öfkeleniyor ve kendisini kızdıran herhangi bir şey için Stacy’ i suçluyordu. Öfkelendiğinde önceleri sadece bağırırken zamanla Stacy’ i hırpalamaya, ona vurmaya ve ciddi boyutta fiziksel şiddet uygulamaya başladı. Stacy, ilişkileri süresince onu hep memnun etmeye ve nerede hata yaptığını anlamaya çalıştı. Annesi, Stacy’ nin vücudundaki çürükleri gördükten sonra bu ilişkiyi sürdürmesini yasakladı.

Stacy, bir yetişkin olduğunda bile, hala yakın bir ilişki arayışındaydı. Hem kendisi arkadaşlık kuramadığından, hem de birlikte çalıştığı kadınlar ona yaklaşmadığından hala hiç kız arkadaşı yoktu. Stacy ile birlikte çalışmakta bir sakınca görmüyorlar fakat onu, biraz çekingen ve ürkek buluyorlardı. Aynı şekilde Stacy erkeklerle çıkıyor ama ilişkileri uzun sürmüyordu çünkü Stacy sürekli, onların istedikleri şeyleri yapmaya, hoşlandıkları konulardan konuşmaya çalışıyordu. Dolayısıyla, erkeklerin onu tanıma fırsatı olmuyordu. İlişkinin tek yönlü olduğunu hissedip bundan rahatsızlık

duyuyorlardı.

UYGULAMA

Benzer Belgeler