• Sonuç bulunamadı

4. SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİ

4.1 SOSYAL AĞLAR

Sosyal paylaşım sitelerinden bahsedebilmemiz için öncelikle genel olarak sosyal ağlardan söz etmemiz yerinde olacaktır. Çünkü internet ortamının bir düzlemi olan sosyal paylaşım siteleri bir yandan da sosyal ağlar bağlamında değerlendirilebilecek bir platform vazifesi görmektedir günümüzde. Dolayısıyla sosyal paylaşım sitelerinin daha iyi anlaşılabilmesi sosyal ağlarla ilgili belli başlı bilgilerin aktarılması ile mümkün olabilecektir.

Sosyal ağlar, insanlar arasındaki kişisel ya da profesyonel ilişkilere yönelik olarak oluşturmuş ağlar olarak tanımlanabilir. Bir diğer ifade ile sosyal ağlar, birbirleri ile doğrudan ya da dolaylı bir şekilde etkileşim içerisinde bulunan insanların oluşturmuş oldukları ağlardır. Sosyal ağlar, yalnızca aile ve arkadaş çevresi ile sınırlı değildir, öğretmenler, komşular, kurumlarda çalışan insanlar gibi toplum içerisindeki farklı yapılar arasındaki ve içerisindeki bağlantıları da kapsamaktadır (Talayhan, 2012). İletişim modelleri göz önünde bulundurularak bakıldığında, 1970'li yıllara kadar geliştirilmiş olan iletişim modellerinin büyük çoğunluğunun doğrusal/lineer bir yapıda olduğu ve ağlardaki insanlar arası ilişkinin ihmal edilmiş bir alan olduğu görülmektedir (Kincaid, 1972). İletişim yalnızca doğrusal/lineer bir yapıda olan ve kaynak ile alıcı arasında gerçekleşen bir süreçten ziyade kaynak ile alıcının değişik/çeşitli kaynaklardan etkilendikleri bir süreci ifade etmektedir. Halkla ilişkilerin ve kurumsal iletişimcilerin, sosyal ağları; ağları incelemek, mesajların geldikleri kaynakları belirlemek, hedef alınacak kişileri tasnif etmek ve ona göre mesaj göndermek şeklinde değerlendirmeleri önem arz etmektedir. Günümüz

41

koşullarında, iletişim teknolojileri yaşam ve yaşam pratiğinin içerisinde daha fazla bir alan işgal etmektedir, bu nedenle sosyal ağların önemi artmaktadır.

"Network Theory's New Math" ismi ile Strategy Business dergisinde yayımlanmış olan makalede, sosyal ağların günümüzde kazandıkları önem şu şekilde vurgulanmıştır: “Bazıları bağlantılı doğar, bazıları bağlantılar kurmayı başarır, diğerlerinin ise hâlâ bağlanmış olmadıkları için kendilerine güveni yoktur. Herkes sosyal ağlarla birbirine bağlanmıştır. Her bir birey başka bir kişinin sosyal ağında bir düğüm ya da merkez olarak bulunmaktadır. Yaşantımızın kalitesinin büyük bir kısmı sosyal ağlarımızın kalitesinden etkilenmektedir. Yaşam standardımız, sosyal ağlarımızın standartlarına bağlıdır. Marshall McLuhan’ın Küresel Köy isimli kitabındaki dediklerini uyarlarsak ‘Bizler sosyal ağlarımızı oluşturuyoruz ve sonra sosyal ağlarımız bizi şekillendiriyor.’ (Hamilton, 2013)

İnsanlar, bağlantıları ile iletişime geçerek internet ortamında kendilerine ait minimal bir dünya yaratmaktadırlar. Stanley Milgram, küçük - dünya (small - world) adı verilen fenomeni, 1967 senesinde bir posta deneyi vasıtasıyla keşfetmiştir. Bu deneyde altı dereceli bir sınıflandırma ortaya çıkmaktadır; bir kişi, tanımadığı bir insanla en fazla beş kişiyi kullanarak bağlantı kurabilmektedir(Patch, 2004).* Milgram'ın yaptığı deneyde bahsettiği bu "altı kişi", halkla ilişkiler özelinde altı ayrı düzeyde değerlendirmeye tabi tutulabilir. Bunlar;

- Kişisel ağ bağlantıları,

- Profesyonel alan bağlantıları, - İç çevre bağlantıları,

- Dış çevre bağlantıları, - Üyelik bağlantıları,

şeklinde sıralanabilir (Green, 2006).

Sosyal ağların gerçek yaşamdakinden daha farklı bir biçimde yeniden kurulması, bilgi teknolojileri sayesinde gerçekleşmiştir. İlk online sosyal ağ örnekleri: bir kuruluşun içerisinde kurulmuş olan yerel ağ üzerinden birbirlerine mesaj gönderen çalışanlar, e-posta listelerindeki kişiler ve e-posta guruplarıdır. İlerleyen süreçte

42

sosyal işbirliğini sağlayan, bloglar ve sosyal ağ siteleri gibi, teknolojiler oldukça hızlı bir biçimde gelişmiş ve kişilerin birbirleriyle iletişim kurabildikleri, haberleşebildikleri, bilgiler paylaşabildikleri online sanal topluluklar teknolojik gelişmelerin hızına paralel bir biçimde abartılı bir artış göstermiştir. Günümüzde "www" denilen kavram, Web 2.0 ortamlarına doğru kaymış ve sosyalleşmiş web kavramı hâlini almıştır (Fu, Lui, ve Wang, 2007). 1990'lı yıllardaki Web kavramı ile günümüzde gerçekleşmiş olan Web 2.0 evrimini yakalamış Web kavramı karşılaştırıldığında, bu evrimde bireysel performansların en büyük rolü oynadığı söylenebilir. Tek tek kişilerin artan performansları sayesinde hareketlilik ve etkileşimler artmıştır. Bu artış ise beraberinde, bilgi, olay, fikir, öneri, haber, söz, resim gibi paylaşımları getirmiş ve ortaya çıkan online dünyanın içerisine girerek, daha fazla renk, inanış ve ülkeyi bünyesine katmıştır. Web 2.0 platformunun, özgür düşünce ve ilham kaynağı olarak bir cennet olduğu söylenebilir (Fu, Lui, ve Wang, 2007). Dünya, www'den, web 2.0'a oldukça kısa bir süre içerisinde ve aynı anda geçiş yapmış, daha sonra bu geçişten daha kısa sürede kolayca sosyal ağlar içerisindeki yerini almıştır web 2.0.

Facebook bu konuda güzel bir örnektir. Başlangıcında ABD'deki üniversiteli gençlerin üye oldukları Facebook, daha sonra milyonları aşan aktif üyeye hitap eden ve gün içerisinde ortalama olarak yüz elli bin aktif kullanıcıya ulaşan dünya üzerindeki en popüler site hâline gelmiştir. Web 2.0 çağındaki sosyal ağların oldukça abartılı bir hızla yayılmaları, enformasyonun, fikirlerin, trendlerin sosyal topluluklar vasıtası ile ne şekilde yayıldıklarına yönelik olarak analizleri beraberinde getirmiş ve bu analizler sonucunda firmalar pazarlama iletişimi amaçlarına sosyal ağların oldukça büyük katkı sağladıklarını fark etmişlerdir.

Sosyal ağ siteleri incelendiğinde aşağıdaki gibi sınıflandırmak mümkündür:

1. Genel kullanıma açık, daha çok gençlerin kullandığı siteler; Facebook, Yonja, MySpaces, Open Social.

2. İş ağları (business networks); LinkedIn, BNI, GBN, Cember.net, Xing.com, Ryze 3. Uzmanların ve ilgi alanlarının sosyal ağları; Mediapost.com, Marketing Professionals network (mpn.boston.org), pazarlama amaçlı Arkamarka.com

4. Etnik ağlar; Cyworld (Güney Kore), Asian Avenue (Asya), Black Planet (siyahlar), Corazons.com (İspanyol asıllılar)

43

5. Flört ağları; Siberalem.com, Yonja.com, İslami evlilik ve flört ağları; islamievlilik.com, habibimol.com gibi

6. Etnik flört ağları; ethnicdatingnetwork.com

7. Kadın çalışanların ağları; wibn.co.uk, womanowned, cdbizwomen.com, viwbn.org 8. Belirli yaş gruplarına hitap eden ağlar; SagaZone (50’lilerin üstündekiler için Saga tatil ve sigorta şirketinin kurduğu ağ)

9. Yerel topluluklar oluşturmak için kurulan ağlar; Residents HQ (İngiltere’de kurulan ağın amacı büyük binalarda yaşayan insanların online iletişim ortamlarını kurmalarını amaçlar)

10.Diğer ağlar

Belli düğümleri olan ve bu düğümler arasındaki bağlantılarla oluşan yapılara ağ adı verilmektedir. Sosyal ağlar konusunda düğümler şeklinde ifade edilen kavram, kişileri ve/veya organizasyonları işaret ederken, düğümler arasındaki bağlantı ise herhangi bir etkileşimi ya da bir bağlantıyı oluşturan, bağlantıyı ortaya çıkaran denklemleri işaret etmektedir. Sosyal ağlarda iki düğüm olarak ifade edilen bu bağlantılarla ilgili şu örnekler verilebilir:

- Arkadaşlık amacıyla kurulan bağlantılar/akrabalar arasında kurulan bağlantılar/sosyal iletişim amacıyla kurulan bağlantılar,

- Ekonomik bağımlılığa dayanan bağlantılar (işçi/işveren/müşteri/tedarikçi...),

- Sosyal anlamda ortak bir paydada buluşan insanların bir araya gelmesine zemin hazırlayan ve bu ortak payda temelinde bir bağlantıyı ortaya çıkartan bağlantılar (mezun olunan okul, üyelik...)

- Antropolojik olarak ortak bir kökene sahip kişilerin, bu temelde kurdukları bağlantılar (ırk, din, etniklik, doğum yeri...) (Gladwell, 2002).

Birbirinden farklı ilgi alanlarını ve uygulamaları destekleyen, çeşitli teknolojik özelliklerle geliştirilmiş milyonlarca sosyal ağ sitesi bulunmaktadır. Bununla birlikte, bu sosyal ağ siteleri bir yandan daha önce de varlığını sürdüren insanlar arası ağların devamını sağlayabilmekte, diğer yandan da gerek ortak ilgi alanlarına yönelik olarak, gerekse politik görüşlere ve aktivitelere yönelik olarak bir örgütlenme imkânı

44

sunmakta ve böylece oluşturulan sanal alanlara yabancıların da katılımlarını olanaklı hâle getirmektedir. Sosyal ağların tam da bu noktada açığa çıkan avantajları, insanların yeni insanlar ile tanışması, dostluklar kurmaları ve bir ortam yaratmaları gibi sosyal ve bireysel konularda kolaylık sağlamasıdır. Sosyal ağların, kitle iletişim aracı konumuna erişerek sağladığı bu avantajlar, onu farklı bir boyuta da ulaştırmaktadır (Lenhart; Madden; Macgill; Smith, 2010).

Sosyal ağların ne şekilde açıklandığı şu şekilde maddeleştirilebilir: Sosyal ağlar;

1) Sınırları olan bir sistemde, kişilerin tercihlerine göre herkese açık bir profil oluşturdukları,

2) İletişimde olunan kişilere ait bir liste oluşturdukları,

3) Oluşturulan listede bulunan kişilerin, sistem içerisindeki diğer insanlarla ilgili bağlantılarını izleme şansı veren web tabanlı uygulamalardır (Boyd; Ellison, 2007). Sosyal ağlar ile web siteleri, interaktif özellikleri içerisinde bulundurmaları konusunda ortaklaşsalar da sosyal ağları web sitelerinden ayıran özellik, kullanıcıların sayfanın neredeyse tamamını kendi isteklerine göre oluşturmalarıdır. Sosyal ağlarda, web sitelerinden farklı olarak kullanıcılar tamamıyla kendilerini ifade eden, kendi özelliklerini yansıtan profiller hazırlama olanağına sahiptirler. Kullanıcılar bu profilleri kendilerine sistem tarafından sorulan sorulara yanıt vererek oluşturmaktadırlar. Sorulan sorular ise kullanıcıların kişisel özellikleri ile ilgili olmaktadır; kullanıcıların yaşları, meslekleri, yaşadıkları yer, hobileri, eğitim hayatına yönelik bilgileri, ilgi alanları gibi bilgiler, bu soruların yanıtlarının ifade ettiği bölümlerden birkaçıdır. Kullanıcılar, sosyal ağların ve sitelerin çoğunluğunda kendi özelliklerini yansıtan bu profillere kimin erişip kimin erişemeyeceğine karar verebilmekte, daha da ötesi bir başkasının kendisi ile ilgili bilmesini istediği alana bir sınır getirebilmektedir. Teknolojik gelişmelerdeki hızla doğru orantılı bir biçimde, sosyal ağlar da, kendilerine kullanıcılara türlü kolaylık sağlayabilecek çeşitli ve ilgi çekici yenilikler eklemeye devam etmektedir. Sosyal ağlar günümüzde oldukça etkileyici olan ve hemen hemen bir bağımlılık yaratan alanlar hâline gelmiştir, bu duruma gelmesi on iki yıllık bir süreç içerisinde olmuştur ve git gide bu anlamda etkileri ve bağımlılık yaratan gücü artmaktadır.

45

İnsanlar arasındaki ilişkileri tanımlayan basit yapılar olarak tanımlanan sosyal ağlar; birbirleri ile doğrudan ya da dolaylı bir biçimde etkileşimde bulunan insanların oluşturduğu ağlardır (Onat; Alikılıç, 2008). İnsanlar bu ağlar vasıtasıyla birbirleri ile bağlantı kurmaktadırlar ve bu ağların “sosyal” olarak nitelenmesi, pratik sosyal hayatın farklı bir tezahürüne imkân sağlamasından ileri gelmektedir. Öte yandan internet üzerinden birbirleri ile bağlantı kuran ve iletişen insanlar bu ilişkilerini gerçek hayatta da devam ettirebilmektedirler. Böylece sanal dünyada başlayan ilişki, gerçek hayatta da ifadesini bulabilmektedir.

Daha geniş bir tanımlama ile, sınırlı bir sistem içerisinde bireylerin halka yarı-açık profil oluşturmalarına, bağlantılı olunan kullanıcıların listelerine ulaşabilmesine, öteki kullanıcıların sistem içerisinde listelenmiş olan bağlantılarını görebilmelerine ve bu bağlantılar arası gezinti yapabilmelerine imkân sağlayan web tabanlı hizmetler şeklinde tanımlanmaktadır (Boyd; Ellison, 2007).

Six Degrees, bilinen ilk paylaşım ağı olarak 1997'de kurulmuştur. Site

kullanıcılarına, kullanıcıların kendi özelliklerini yansıtabilecekleri bir profil kurma ve arkadaş listeleme olanağı sunmuştur, alanında ilk olduğu için belli bir başarı yakaladıysa da 2000 yılına gelindiğinde bu başarısını sürdüremediği için verdiği hizmete son vererek kapanmıştır. Six Degrees'in kapanmasındaki en önemli neden olarak, bu ağda gelen arkadaşlık taleplerini kabul etmek ve arkadaş listesi oluşturmaktan başka yapılabilecek bir aktivitenin olmaması gösterilmektedir (Toprak, Binark, ve Yıldırım, 2009). Six Degrees'in kapanmasına neden olan bu eksikliğin fark edilmesi ise uzun sürmemiştir ve bu açığı kapatan sosyal ağ siteleri art arda kurulmaya başlanmıştır. Six Degrees'ten sonra kurulan sosyal ağlarla ilgili genel bir liste şu şekilde yapılabilir:

-Live Journal, Asian Avenue, Black Planet, Lunar Storm; 1999 yılında, -MiGente; 2000 yılında,

-Cyworld ve Ryze; 2001 yılında,

-Fotolog ve Friendster, Skyblog; 2002 yılında,

-Couchsurfing, LinkedIn, Tribe.net, Open BC/Xing, Myspace, Last.FM, Hi5, Orkut, Dogster; 2003 yılında,

46

-Flickr, Piczo, Mixi, Facebook (yalnızca Harvard Üniversitesi ile sınırlı olarak), Multiply, aSmallWorld, DodgeBall, Care2, Catster, Hyves; 2004 yılında,

-Yahoo!360, Youtube, Xanga, Cyworld, Bebo; 2005 yılında,

-QQ, Windows Live Spaces, Twitter, MyChurch; 2006 yılında kurulmuştur. (Onat; Alikılıç, 2008).

4.2 SOSYAL PAYLAŞIM SİTELERİ ve KULLANIM AMAÇLARI

Benzer Belgeler