• Sonuç bulunamadı

Av aletinin etkinliğini arttırarak uygun yapı ve donanıma dönüştürerek avcılık verimini arttırmak için varolan tekniklerden biri yemleme yaparak balık avlamaktır.

İki avlama sezonu yapılan avcılıkta yemli ağlarla avlanan balık miktarının yemsiz ağlarla avlanan balık miktarından fazla olduğu tespit edildi. Alınan veriler farklı göze genişliklerine ve farklı yem tiplerine göre ağırlıkça ve sayısal anlamda değerlendirildi.

Alınan verilere istatistiki olarak Anova testi uygulandı. Gruplar arasındaki fark p < 0.05 olduğundan fark istatistiki olarak önemli bulundu. Bu nedenle gruplar içerisine duncan testi uygulandı. Uygulanan istatistiki test sonuçları değerlendirildi. Yapay yemli ağlar ile doğal yemli ağlar ve yemsiz ağlar karşılaştırılarak gruplar arasındaki farkın önemli olduğu bulundu (p<0.05).

Ayrıca Ocak 2009 – Aralık 2009 avlama sezonu ve Ocak 2010 – Aralık 2010 yılları arasındaki farkı ortaya koymak için istatistiki olarak t testi yapıldı. Yapılan istatistiki analiz neticesinde yıllar arasında farkın önemsiz olduğu tespit edildi. (p> 0.05).

Yemli ve yemsiz monofilament sade ağlarla avlanan balık türleri Cyprinus carpio,

Barbus esocinus, Barbus lacerta, Barbus mystaceus, Capoeta trutta, Capoeta umbla, Chondrostroma regium, Oncorhyncus mykiss olmak üzere toplam 8 tür ve alttür olduğu

tespit edilmiştir.

İki avlama sezonu yapılan avcılık verimi neticesinde en fazla avlanan tür 40 mm göze genişliğine sahip yapay yemli ağlarla 37 adet ile Capoeta trutta (Karabalık) olmuştur. En az avlanan tür ise 1 adet ile Oncorhyncus mykiss (Gökkuşağı alabalığı)’tir.

Ülkemiz dahil tüm dünyada özellikle içsularda pasif av araçları içerisinde galsama ağları yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu nedenle pasif av araçları ile yapılan balıkçılıkta balık stokları ve balıkçıyı yakından ilgilendiren av verimi, iş gücü, maliyet ve kazanç konuları geçim kaynağı olan balıkçılar için çok önemlidir.

82

Aşırı avcılıktan dolayı stoklara zarar veren balıkçılar için av verimini arttırma çabaları bir o kadar önemli konu haline gelmiştir. Bundan dolayıdır ki, balık davranışlarının bilinmesi, avlanılacak balık türüne özgü avlama aletinin belirlenmesi ve av aletlerinin etkinliğinin arttırılarak avcılık verimine uygun aletlerin yapılandırılması gündeme gelmektedir. Balık davranışları bilinir ve su ürünleri avcılığında uygun av araçları kullanılırsa etkin bir balıkçılık kolaylıkla sağlanabilir.

Modern ülkelerdeki balıkçılık faaliyetlerinde kullanılan balık davranışları ve av aracı ilişkisi yavaş yavaş tüm dünyaya yayılmaktadır. Yakın gelecekte bu konudaki gelişmeler dünya su ürünleri sektörünü olumlu yönde etkileyecektir.

Bu tez çalışması ile kullanılan monofilament sade ağların avlama etkinliğini arttırarak, verimli bir avcılık şekline dönüştürülmesine yönelik bu araştırma sonucunda, amacımıza uygun olarak geliştiğini ve ağların daha verimli hale geldiğini göstermiştir.

Balıklar, duyu organlarıyla algıladıkları bir dünyada yaşarlar. Duyu organlarının

fonksiyon ve kapasiteleri, kendilerini saran fiziksel ve biyolojik ortamı tanımalarını sağlar. Gerekli aksiyonu göstermeden önce yakındakinin dost mu, düşman mı, yem mi predatör mü olduğunu kavramak tamamen duyulara bağlıdır. Duyu organı tarafından algılanarak sinir hücresine aktarılan duyu, bilgi olarak merkezi sinir sisteminde kodlanır. Bu bilgi ile canlının davranışı belirir (Ünsal, 2002).

Uçsuz bucaksız sularda belirli bir yol olmadığı halde yüzlerce kilometre mesafe kateden ve gideceği noktayı şaşmaz bir kesinlikle bulan balıkların bu becerileri şaşkınlıkla izlenir. Balıkların her zaman su içerisinde yön bulmaları için ilişkilendirilecekleri bir referans kaynağı vardır. Çünkü balıkların suda rastgele veya gelişigüzel hareketlerden hoşlanmadıkları bilinmektedir. Suda balıkların yol,yön tayinleri kıyı şeridi, kayalar, mağaralar, bitkiler gibi yerel çevre koşulları, besin kaynakları, koku, tat ve ses gibi çevre faktörlerine göre değişir (Şahin, 1986).

Balıkların algılama ve görme kabiliyetini bilmek, yapay yemlerde ve hatta doğal yemlerde kullanılan renk ve renk tonlarının avcılığa etkisi kıskandırıcı ve cezp edici olması açısından çok önemlidir. Bu bakımdan balıkların görme yeteneği, ışığı, renkleri ve de çeşitli ortam şartlarındaki etkilerinin bilinmesi gerekir (Johannessen, 1983).

83

Bu tez çalışmasında, yukarıdaki literatirlerin ışığı altında doğal yemler ve yapay yemlerin balıkları cezp etmesi ve ağlara yönelmeleri ayrıca renkli ve parlak görünümlü yapay yemlerin galsama ağlarına bağlanması önemsenmiştir. Hem doğal yemlerin hem yapay yemlerin sade ağlarda avcılık verimine katkıda bulundukları tez çalışmasında tespit edilmiştir.

Uzatma ağının ip kalınlığı ve su içerisindeki ışık durumu ağın balık tarafından fark edilip kaçmasına ya da avlanmasına yardımcı olabilmektedir (Cui vd., 1991). Teorik olarak hızlı yüzen balıkların ağ ile karşılaşma olasılığı fazla olduğundan yavaş yüzen balıklara oranla daha yüksek oranda yakalanırlar (Pope vd., 1975). Tatlı sularda, gece saatlerindeki yüzme aktivitesinin su sıcaklığı ile bağlantısı olduğunu bildirmişlerdir (Jacobsen vd., 2002). Sıcaklığın azalması, yüzme hızını ve sürekliliğini azaltır (He, 1986). Su sıcaklıklarının daha yüksek olduğu yaz aylarında ağlardaki avcılık değerleri kış aylarındaki değerlere oranla fazla olmaktadır (Aydın ve Metin, 2008).

Balıkların tercih ettiği besinler, yemli oltaların ve bunlara takılacak yemlerin seçimine, ağız biçimleri ve beslenme davranışları kancaların şekillerine, hareketleri ve anatomileri ağların yapısına esin kaynağı olmuştur. Bazı balıkların vücutları üzerindeki yüzgeç ışınları ve benzeri çıkıntılar onları uzatma ağlarına takılarak yakalanmalarına, daha yavaş hareket eden hantal vücutlu balıkların ise uzatma ağlarına dolanarak yakalanmalarına neden olur (Erkoyuncu, 1995; Özdemir, 2003).

Bu doktora tez çalışmasında da, iki avlama sezonunda su sıcalığının daha yüksek olduğu yaz aylarında özellikle yüzme yetenekleri daha iyi ve vucut yapılarının fusiform özellikleri olması bakımından barbus türlerinin (B.mystaceus, B.lacerta, B.esocinus) daha fazla avlandığını görmek mümkündür. Bu nedenle tezde elde edilen bu sonuç, ilgili literatür ile paralellik göstermiştir.

Ağlara takılan yemler dikkate alınarak yapay yemli ağ doğal yemli yemli ağa göre daha fazla tercih edilmiştir. Bu fark istatistiki olarak anlamlı bulunmuştur (p < 0.05).

Dünyanın birçok ülkesinde deniz ve iç sularda çok çeşitli boylarda ve donamlarda galsama ağları kullanılmaktadır. Bu ağların verimlilikleri de o bölgede bulunan balık türlerine göre değerlendirilebilmektedir. Ülkemiz çok geniş iç su alanlarına sahip olmasına karşın yetersiz üretimi ile de dikkat çekmektedir. Öncelikle av verimi düşük ağların yerine

84

populasyona zarar vermeyecek verimlilikleri yüksek olan ağların kullanılmasını teşvik etmek gerekmektedir Galsama ağları ile avcılık verimini arttırma çalışmaları, dünyada yapılan araştırmalarda da kendini göstermiştir. Ağ materyalinin özellikleri, ağın donatılması, dizayn dilmesi gibi teknik yapılanmalarının yanında balıkların ağa karşı gösterecekleri davranışlar, göze büyüklükleri, kullanılan yemler, ağın rengi gibi özellikler araştırılmıştır (Andreev, 1955; Jester,1977; Orsay, 2007;Orsay ve Duman,2010).

Doktora tez çalışması ile aynı bölgede daha önce yapılan bir başka doktora tez çalışmasında (Orsay,2007), farklı renklerdeki (yeşil, mavi, bordo ve siyah) monofilament sade ağlar 0,50 ve 0,67 donam faktörlerine göre donatılmış aynı bölgede ekonomik balıkların avcılık verimine bakılmıştır.

Orsay (2007)’de, 0,50 donam faktörü ve 40 mm göze genişliğindeki galsama ağlarında en verimli ağın siyah renkli ağ olduğunu, 55 mm göze genişliğindeki galsama ağlarında en verimli ağın mavi renkli ağ olduğunu belirtmiştir. Çalışmamızda, 0,50 donam faktörü ve 40 mm göze genişliğindeki galsama ağlarında en verimli ağın kaşık, balık, solucan gibi yapay yemlerle yemlenen ağın, 55 mm göze genişliğindeki galsama ağlarında en verimli ağın yine yapay yemlerle yemlenen ağlar olduğu tespit edilmiştir.

Yemin kimyasal yapısı, türün besin tercihini ve son yıllarda geliştirilen yapay yemler seçicilik ve tür kompozisyonunu önemli derecede etkilediğini belirtmiştir. (Lokkeborg, 1990). Tez çalışmasında da kaşık, solucan ve balık şeklindeki yapay yemler kullanılarak avcılık veriminin artış gösterdiği tespit edilmiştir.

Ağların karışık sıra ile suya bırakılmasının avcılık üzerine herhangi bir etki yapmadığını bu doğrultuda ağların karışık değil, sırasıyla suya bırakılmasının verimlilik üzerine olumlu etki yaptığı belirtilmektedir (Dutt, 1965). Bu tez çalışmasında da doğal yemlerden mısır, buğday, küspe ile yemli monofilament sade ağlar arkasından sakatat ile yemli ağlar, ardından yapay yemli ağlar sırasıyla serilmiştir. İlgili literatür ile paralellik tespit edilmiştir.

Dünyada galsama ağlarını yemleyerek yapılan bazı çalışmalar da mevcuttur. Engas vd., (2000)’de yaptıkları çalışmada, Norveç sularında yemli galsama ağlarının yakalama oranına etkisi ile ilgili yapılan çalışmada, kullanılan yemin balık yakalama oranını arttırıp arttırmadığı araştırılmıştır. Çalışmada uskumru ile yemlenen galsama ağları kullanılmıştır.

85

Yemli ve yemsiz ağların yakalama oranı karşılaştırılmıştır. Yemli ağlarla avcılık yemsiz ağlara oranla morina % 61, pisi % 36, uskumru % 23 daha fazla olarak avlanmıştır. Yapılan bu doktora tez çalışmasında da, yemli ağlarla % 82.4, yemsiz ağlarla % 17.6 balık avlandığı tespit edilmiştir. Bu da yemlenen ağların av verimini arttırdığını göstermektedir.

Kallayil vd., (2002)’de yapmış oldukları yemli galsama ağlarının balık davranışlarını nasıl etkiledikleri çalışmalarında Kuzey Norveç’te avlanan morina balıklarının akustik olarak hareketlerini belirlemektedirler. Doğal şartlar altında temel hareketleri gözlenen bu balıklara yemli ve yemsiz galsama ağları kullanılarak çalışma yürütülmüştür. Balıkların yemli ağlarla karşılaşmaları daha fazla olduğu tespit edilmiştir.

Yeni Mexico’nun Butte Gölün’de yapılan araştırmaya göre ticari olarak yapılan galsama ağlarındaki yem, renk ve göze büyüklüğünün verim üzerine etkisi incelenmiştir. Çalışmada galsama ağlarıyla yapılan avcılıkta, balıkçılık araştırmalarında, populasyon kontrolünde, balık türleri ve seçicilik çalışmalarına ışık tuttuğu ve balık yakalama etkinliğini arttırma oranını belirlemiştir. Yemin, renkli ağların ve farklı göze büyüklüklerinin kullanımı avcılık etkinliğini % 80 ile % 85 oranında arttırdığı tespit edilmiştir (Jester, 1977).

Bu tez çalışmasında, yemin avcılık verimini arttırdığı, istatistiki olarak farkın önemli olduğu belirlendi (p<0,05). En fazla avcılığın yapay yemli monofilament sade ağlarla olduğu tespit edildi. Denemelerde sayısal olarak, toplamda 3 farklı göze genişliğine bağlı olarak 1029 adet balık avlanmıştır. İki avlama sezonu süren çalışmanın sonunda en fazla avlanan tür karabalık (Capoeta trutta) olmuştur. Karabalık (Capoeta trutta) 112 adet ile en fazla yapay yemli galsama ağlarına yakalanırken, 16 adet ile en az sakatat ile yemli ağa yakalanmıştır. Ayrıca avlanan tüm türlerin yapay yemli monofilament ağlara diğer ağlardan daha fazla yakalandığı tespit edilmiştir.

Yemleme yaparak su ürünlerini ağa yönlendiren çalışmalardan bazıları da, sepet ve tuzakların yemlenmesi şeklinde olmaktadır. Kapanlar grubundaki bu av aletleri için genellikle ringa, uskumru, sardalya gibi balıklar, kalamar, yengeç, midye ve deniz hıyarı gibi diğer su ürünleri parçaları yaygın olarak kullanılan yemlerdir. Bu nedenle kullanılan sepetlerin yanında avı tuzak içerisine çekmede en önemli faktör olan yemler de çok önemlidir (Kawamura vd., 1995).

86

Çalışmamızda kullanılan galsama ağlarında doğal yem olarak sakatat (ciğer) kullanılmış, fakat balıkların av verimliliğini gerek sayısal gerekse ağırlıkça arttırmadığı tespit edilmiştir. Çünkü özellikle bölgede yapılan mide analizi çalışmalarında (Pala vd., 2003; Tellioğlu vd., 2004) Cyprinidae familyası olan balık türlerinin daha çok bitkisel orjinli beslendiklerini tespit etmişlerdir.

Sepetlerin içinde ve üzerindeki parlak eşyaların da balığı sepet ve tuzak içine çekmede etkili olduğu bildirilmektedir. Örneğin mezgitlerin sepet içerisine tutturulan iki beyaz klipse sık sık saldırdıkları gözlenmiştir (Fruveik ve Lokkeborg, 1994). Ayrıca balıkların halat, şerit ve metal parçaları gibi farklı objelere karşı da ilgili olduğu tespit edilmiştir (Valdemarsen, 1977).

Çalışmamızda kullanılan yapay yemleri; kaşık gibi metal parçalar, balık görünümlü suni yemler, yapay solucanlar oluşturmuştur. Yapay yemlerin avcılık verimini olumlu yönde etkilediği ve balıkları ağa cezp ettiği bu tez çalışmasında da tespit edilmiştir. Wicksten vd., (1982)’de Güney Kalifornia’da yemli galsama ağları ve yemli tuzaklar üzerine yapmış oldukları çalışmada, 2 karides türü avlanırken yemli tuzaklarda 4 türe çıktığı ve 8 balık türü avlanırken 12 balık türü avlanıldığı tespit edilmiştir. Orsay (2007)’de renkli ağlar kullanarak 4 balık türü avlarken, çalışmamızda aynı bölgede yemli ağlar kullanılarak 8 balık türü avlanılmıştır. Bu bulguda galsama ağları ile yapay yemleme yapıdığı takdirde hem avlanan balık miktarının hem de avlanan tür sayısının arttığını göstermiştir.

87

Benzer Belgeler