• Sonuç bulunamadı

6. SONUÇ ve ÖNERİLER

6.1 Sonuçlar

Bu bölümde araştırmadan elde edilen sonuçlar maddeler halinde sıralanmaktadır.

• Öğretim öncesi 5. sınıfta ve 6. sınıfta uygulanan kavramsal anlama testi ve görüşmelerden elde edilen bulgulara göre, öğrencilerin kuvvet ve hareket konuları ile ilgili olarak birçok kavram yanılgılarına sahip oldukları görülmüştür. Öğretim öncesinde öğrencilerde ortaya çıkan durumlar aşağıda özetlenmektedir.

 Kuvvet kavramını güç kavramı ile özdeşleştirmişlerdir.  Kuvveti harcanan bir olgu olarak ifade etmişlerdir.  Sürat ve hız kavramlarını aynı anlamda kullanmışlardır.  Ay’da yer çekiminin olmadığı fikrine sahiptirler.

 Hava olmayan yerlerde yer çekiminin olamayacağı (yer çekiminin havanın varlığını bağlı olacağı) düşüncesine sahiptirler.

 Ağırlık ve kütle kavramlarını aynı anlamda kullanmışlardır.

 Kütlenin ölçülen ağırlığın ölçülemeyen bir nicelik olduğu yanılgılarına sahiptirler.

 Ağır insanların güçlü olduğu fikrine sahiptirler.  Kütle ve ağırlığı hacim kavramı ile açıklamışlardır.

 Kütle ve ağırlığın birimi ve ölçüm araçları konusunda yanılgı içerisindedirler.

 Hareket etmeyen cisimlere kuvvetin etki etmediği düşüncesine sahiptirler. Yukarıda sıralanan durumların oluşmasında öğrencilerin bilimsel anlamlarını sorgulamadan kuvvet ve hareket konuları ile ilgili kavramları günlük yaşamda farklı anlamlarda ve yanlış kullanmalarının neden olduğu düşünülmüştür. Bu sonuç alan yazında yapılan diğer araştırma sonuçları ile benzerlik göstermektedir. Öğrencilerin günlük yaşamda kullandığı dilin fizikte kullanılan dille uyuşmadığı ve bu bağlamda kuvvet kavramını diğer bilimsel kavramlarla özdeşleştirdikleri Atasoy ve Akdeniz (2007) tarafından yapılan çalışmada ortaya konulmuştur. Öte yandan öğrencilerin okul ve çevre etkileşiminden dolayı kuvvet ve hareket konularıyla ilgili olarak kavram yanılgılarına sahip oldukları tespit edilen bir diğer araştırma da Candan, Türkmen ve Çardak (2006)’ın araştırması olup; bu çalışmada ayrıca kütle ve ağırlık kavramlarının aynı anlamda kullanıldığı ve ölçüm araçları ile ilgili kavram yanılgılarının ortaya çıktığı saptanmıştır. Kuru ve Güneş (2005)’in araştırmasında da öğrencilerde ağırlık kavramına ilişkin kavram yanılgılarının olduğu tespit edilmiştir.

Öğrencilerin kuvvet ve hareket ilişkisi ile ilgili olarak “hareket etmeyen cisimlere kuvvet uygulanmadığı” şeklinde düşünce oluşturdukları bu çalışma ile tespit edilmiştir. Benzer sonuçlara Driver ve arkadaşları (1994) ile Hançer (2007) tarafından yapılan araştırmalarda da saptanmıştır.

Öte yandan sürat ve hız kavramlarının aynı anlamda kullanıldığına ilişkin bir bulguya yapılan alan yazın taramasında rastlanılmamıştır. Bu çalışmadan elde edilen diğer sonuçlar aşağıda maddeler halinde sıralanmıştır.

• Öğretim sonrasında öğrencilere uygulanan kavramsal anlama testinin analiz sonuçları ve öğrencilerle yapılan görüşmeler, sosyal yapılandırmacı öğrenme yaklaşımının öğrencilerin kavramsal gelişimlerini olumlu yönde etkilediğini ve öğrencilerde öğretim öncesi var olan kavram yanılgılarının en aza indirdiğini göstermiştir.

• Sosyal yapılandırmacı öğrenme yaklaşımının öğrencilerin aralarındaki etkileşimini arttırdığı, yeni kavramların öğrenilmesinde ve yanlış kavramlara neden olmayan ortak bir dilin geliştirilmesinde ve kullanılmasında etkili olduğu görülmüştür. Bu durumun özellikle öğrenciler tarafından öğretim öncesinde aynı anlamda kullanıldıkları tespit edilen sürat-hız, kütle-ağırlık ve kuvvet-güç kavramlarının birbirlerinden ayırt edilmesinde etkili olduğu görülmüştür.

• Bir kısmı ders kitabı ve ilköğretim fen ve teknoloji 6. sınıf programından; bir kısmı da araştırmacı tarafından hazırlanan etkinliklerin öğrencilerin ilgisini çektiği ve derse olan motivasyonlarını arttırdığı gözlenmiştir. Bu durum öğrencilerin ünite sonunda yazılı olarak alındığı görüşlerinden anlaşılmaktadır. Aşağıda örnek olarak öğrenci 1’in görüşlerine yer verilmiştir.

Şekil 6.1 Öğrenci 1’in Üniteye İlişkin Görüşü

• Öğrencilere okul dışı şeklinde verilen bireysel etkinliklerin öğrencilerin çevre ile olan etkileşimini arttırdığı ve konuların öğrenilmesinde kolaylık sağladığı görülmüştür. Okul dışında verilen etkinliklerin aynı zamanda öğrencilerin oluşturduğu kavram yanılgılarını çevresinden oluşturduğu ile ilgili önemli ipuçları vermiştir.

• Öğretim öncesinde bazı öğrencilerin sezgisel kanılarını ortaya koyarak oluşturdukları yanlış inanışlar öğretim sonrasında da ortaya çıkmıştır. Bu duruma halat çekme sorusunun yer aldığı ve dengelenmiş kuvvet kavramına ilişkin olan kavramsal anlama testinin 2. sorusunda rastlanmıştır. Bu öğrenciler

öğretim öncesinde sezgisel kanılarını ortaya koyarak “sürtünme kuvveti” ve “ağırlık” gibi kavramlar ile halatın hareket etmemesi arasında bilimsel olarak kabul edilemez ilişki kurmuşlardır. Öğretimden sonra ise bu öğrenciler dengelenmiş kuvvet ile ilgili bilimsel olarak doğru örnekler vermelerine rağmen, halat çekme oyununda dengelenmiş kuvveti açıklayamadıkları ve öğretim öncesinde olduğu gibi benzer ilişkiler kurdukları görülmektedir. Bu öğrencilerin dengelenmiş kuvvet ile ilgili bilimsel olarak doğru örnekler vermesinde “dengelenmiş ve dengelenmemiş kuvvetler” konu başlığı altında yapılan öğrenme etkinliklerinin etkisi olduğu düşünülse de, öğrencilerde var olan sezgisel düşünce yapısını değiştirmede yetersiz kaldığı düşünülmüştür.

• Öğretim sürecinde ilköğretim fen ve teknoloji 6. sınıf programında yer alması nedeniyle enerji kavramına değinilmiş ve hareketli cisimlerin enerjileri olduğu öğrencilere kavratılmaya çalışılmıştır. Öğretmen kılavuz kitabında da belirtildiği gibi kuvvet ve enerji kavramlarının aynı şeyler olmadığı üzerinde durulmasına rağmen bir öğrencinin kuvvet ve enerji kavramları arasında ayırıma gidemediği görülmüştür.