• Sonuç bulunamadı

Bu bölümde, araştırma soruları doğrultusunda ulaşılan sonuçlar, araştırmanın dayandığı kuramsal temeller ve alanyazında yapılmış diğer çalışmalar ile karşılaştırılarak analiz edilmiştir.

5.1.1.Birinci Araştırma Sorusu İle İlgili Sonuç ve Tartışma (Uygulama Öncesindeki Yazma Becerileri)

Birinci araştırma sorusu öğrencilerin dönüt uygulamasından önceki yazma becerilerinin nasıl olduğuyla ilgilidir. Öğrencilerin yazma performansı ve bilgisayarda çalışmaya yönelik düşünceleri ortaya konulmuştur. Öğrencilerin yazma niteliğinin 6+1 yazma ölçeğindeki boyutlarda hangi seviyede olduğu, kelime sayıları ve konunun detaylandırılması bakımından durumları hem gözlem hem de uygulama sonucunda ortaya çıkarılmıştır.

Bilgisayarda yapılan ilk yazma çalışması sonrasında öğrencilerin yeterlilik düzeyinin yazma niteliği açısından düşük olduğu fikirler, organizasyon, kelime seçimi, cümle akıcılığı ve imla boyutlarında geliştirilmesi gerektiği görülmüştür. Ulaşılan bulgular öğrencilerin büyük çoğunluğunun öğretim programında yer alan noktalama işaretlerini doğru bir biçimde kullanabilme konusunda problem yaşadıklarını göstermektedir. Bu bulgu Avcı (2006); Bağcı (2011); Ekinci, Çelikpazu (2006); Karagül (2010); Kırbaş (2006); Topuz (2008); Uludağ (2002); Yıldız (2002) tarafından yapılan araştırma bulgularıyla paralellik göstermektedir. İlköğretim 4. sınıf kız öğrencilerinin; nokta, virgül, ünlem, tırnak, kesme, uzun çizgi ve denden işaretlerini doğru kullanım sıklık düzeyinin erkek öğrencilerin doğru kullanım sıklık düzeyinden yüksek olduğu saptanmıştır. Ulaşılan sonuç, kız öğrencilerin programdaki noktalama işaretlerinin çoğunu, erkek öğrencilerden daha başarılı düzeyde uyguladıklarına işaret etmektedir. Bu bulgu, Avcı (2006), Bağcı (2011), Erdem (2007) tarafından yapılan araştırma bulgularıyla paralellik göstermektedir.

135

5.1.2. İkinci Araştırma Sorusu İle İlgili Sonuç ve Tartışma (Uygulama Sonrasındaki Yazma Becerileri)

Araştırma sorusuna cevap bulmak amacıyla öğrencilerin yazma bilgisi sürecin başında ve sonunda olmak üzere yapılan görüşmelerle ölçülmüştür. Sonuç olarak, öğrencilerin iyi bir yazının özellikleri ile ilgili büyük-küçük harf kullanımı, eklerin yazımı, satır başı yapma, noktalama işaretleri gibi yazılı ürünün niteliği hakkındaki bilgilerinde gelişmeler olduğu ortaya konmuştur. Ayrıca, öğrencilerin yazma süreci hakkındaki anlayışları gelişmiştir. Yazma sürecinin aşamaları olan planlama, araştırma, fikir üretme, taslak oluşturma ve düzeltme ve gözden geçirme gibi süreçlere ilişkin bilgilerinin arttığı görülmüştür.

Öğrencilerin süreç bilgisine nazaran noktalama işaretleri kullanma, büyük-küçük harfe dikkat etme ve güzel yazma gibi ürün bilgisine daha fazla ağırlık verdikleri görülmektedir. Öğrencilerin yazma bilgisinin gelişimini araştıran çeşitli araştırmalar öğrencilerin yazma bilgisinin sınıf düzeyi ile birlikte arttığı ve ilkokul öğrencilerin üst sınıflara göre ürün bilgisinden daha fazla bahsettiği ve süreç bilgisi farkındalıklarının düşük olduğunu göstermektedir (Barbiero, 2011). Bu sonuç uygulamanın başında yazma bilgisinin yetersizliği ile ilgili elde edilen bulgularla tutarlık göstermektedir.

Grubun öntest ve sontest ortalama puanı arasındaki fark incelendiğinde, öğrencilerin yazım- noktalama becerilerinin olumlu yönde geliştiği söylenebilir. Bu bulgu, Özkara (2007), DeJarnette (2008) ve Wriggle’nin (2011) bulgularıyla benzerlik göstermektedir. Ön test-son test sonuçlarından elde edilen bulgular arasında anlamlı bir fark bulunduğu görülmektedir. Bu durum öğrenme-öğretme sürecinde öğretmen tarafından etkili bir biçimde verilen sözlü dönütün ilkokul 4. sınıf öğrencilerinin akademik başarısına etkisi olduğunu göstermektedir. Bu araştırmada elde edilen dönütün yararlılığıyla ilgili bulguları destekler şekilde, Hattie ve Timperley (2007)’de dönütün öğrenme ve başarı üzerinde en güçlü etkenlerden biri olduğunu ifade etmişlerdir.

Öne çıkan bir diğer sorun olan düzenli yazma alışkanlığının olmayışı öğrencilerin yazılı anlatımlarının gelişmesini olumsuz yönde etkilemektedir. “Yazma becerisi yazı yazmakla öğrenilir. Yazma eğitimi yönteminin temel ilkesi yazdırmaktır” (Demirel ve Şahinel, 2006, s. 111). Alanyazında yapılan çalışmalarda (Özbay ve Zorbaz, 2012; Tekşan, 2001) düzenli yazma alışkanlığının bir göstergesi olarak değerlendirilebilecek günlük tutma ile yazılı anlatım başarısı arasında sıkı bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu yönüyle yazı

136

yazmanın yazılı anlatım becerisini geliştirdiği bulgusu ile alanyazındaki bulguların örtüştüğü söylenebilir. Öğrenci kaynaklı sorunlarda kelime hazinesinin yetersizliği de belirleyici olabilmektedir.

5.1.3. Üçüncü Araştırma Sorusu İle İlgili Sonuç ve Tartışma (Cinsiyet ve Sosyo- ekonomik Düzeylerine Göre Gösterdiği Farklılık)

Öğrencilerin yazma becerilerinin cinsiyete göre anlamlı bir etkisinin olup olmadığını ortaya koymak için yapılan test sonucuna göre, kız öğrencilerin test puan ortalaması (3.0125) ile sınıftaki erkek öğrencilerin test puan ortalaması ( =2,5955) arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edilememiştir.

Öğrencilerin yazma becerilerinin sosyo-ekonomik duruma göre anlamlı bir etkisinin olup olmadığını ortaya koymak için yapılan test sonucuna göre, sosyo-ekonomik durumları 2000 tl’nin altında olan öğrenciler (2.9775) ile sosyo-ekonomik durumları 2001-4000 tl olan öğrenciler (2.4571) arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edilememiştir. Ancak yapılan araştırmalar alt ve üst sosyo-ekonomik düzey arasında yeni okuryazarlık açısından bir bölünme olduğunu göstermektedir (Cooper, 2004; Forzani ve Leu, 2012). Cinsiyet ve sosyo-ekonomik düzeyin de yazılı anlatım konusunda önemli bir rol oynadığı farklı araştırmalarda yer almıştır (Arıcı ve Mungan, 2008; Kırbaş, 2006; Şimşek, 2000). Bu çalışmada öğrencilerin kelime hazinesinin yetersiz olması bir sorun olarak yansımıştır. Öğrencilerin daha akıcı okuma, konuşma ve yazma becerileri kazanmaları ve sözcük dağarcıklarının gelişimi için okul çapında güzel okuma ve yazma etkinlikleri düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Yalar (2010)’da çalışmasında aynı sorunla karşılaşmıştır.

Aynı zamanda geri bildirim uygulaması yapılan bu çalışmada ulaşılan geri bildirimin yazma becerisini olumlu yönde etkilediği bulgusu aşağıdaki araştırmaların geri bildirimle ilgili bulguları ile paralellik göstermektedir. Geribildirim ve düzeltme işlemlerinin sistemli olarak uygulandığı tam öğrenme yöntemiyle geleneksel yöntemlerin karşılaştırıldığı birçok araştırma yapılmıştır. Bunlardan; Anderson (1973), Arlin (1973), Levin (1975), ve Pillet (1975) tarafından farklı alanlarda yapılan araştırmalarda; deney gruplarına her ünitede geribildirim verilmiş, düzeltme önlemleri alınmış ve bu işlemler kontrol grubunda uygulanmıştır. Araştırmaların sonucu, geribildirim ve düzeltme işlemlerinin uygulandığı

137

grupta bulunan öğrencilerinin başarılarının kontrol grubundaki öğrencilerin başarılarından gittikçe daha çok farklılaştığını göstermiştir.

5.1.4. Dördüncü Araştırma Sorusu İle İlgili Sonuç ve Tartışma (Bilgisayarda Yazmaya İlişkin Algılar)

Öğrenciler bilgisayarda yazı yazma konusunda olumlu düşünceye sahiptirler. Bazı öğrencilerin (f=4) yetersiz klavye bilgisi konusunda endişe yaşadığı görülmüştür. Öğrencilerin bilgisayarda yazma geçmişleri olmasına rağmen bazılarının yazarken zorlanacaklarını düşündükleri görülmüştür. Genel endişe harflerin yerini klavyede hemen bulamamak ve hızlı yazamamak olmuştur. Öğrenciler çoğunlukla (f=19) kalemle kâğıda yazmak yerine bilgisayara yazmayı tercih etmektedirler.

Bilgisayarda yazı yazmak öğrencilerin yazma sürecine katılma açısından motivasyonlarını artırmaktadır. Öğrencilerin daha önce çok az etkileşim hâlinde oldukları bilgisayarı kullanmaları onların yazma sürecine katılma isteğini güçlendirmektedir. Daha önce yazma görevlerini erteleyen öğrenciler yazma sürecine aktif bir şekilde katılmışlardır. Yazma öğretiminde bilgisayar kullanımı öğrencilerin ürettikleri yazıları hem nicelik hem de nitelik bakımından önemli derecede etkilediği görülmektedir. Ekrana yazma, yazma becerisi için yeni fırsatlar sunabileceği gibi yazma becerisinin süreçlerini önemli oranda etkileyebilir. Kelime işlemciler kalem kâğıtlara göre, yazarlara daha fazla özgürlük tanımaktadır. Bu araştırmada yazma çalışması yapılırken kalem kâğıt yerine klavye kullanılmasının öğrencilerin hayal gücünü, yazma kapasitesini ve yazma kolaylığını artırdığını gösteren bu bulgular diğer araştırmaların klavye kullanımını önemseyen bulgularıyla uyuşmaktadır (Burnett & Myers, 2006; Goldberg, Russell, & Cook, 2003; Kuhlman, Danielson, Campbell, & Topp, 2005; Ulusoy, 2006).