• Sonuç bulunamadı

Günümüz ticaret dünyasında lojistik sektörü hızla büyüyen ve teknolojik gelişmelerden oldukça etkilenen bir sektör konumundadır. Tarihsel gelişim sürecinde lojistik, sadece ulaştırma faaliyeti anlayışından çıkarak, hammadde tedarikinden, son kullanıcı memnuniyetine kadar uzanan geniş bir üretim ve hizmet ağı haline dönüşmüştür.

Bu noktada lojistik faaliyetlerin yönetimi, yani “Lojistik Yönetimi” ve “Tedarik Zinciri Yönetimi” kavramları önemini artırmıştır. Özellikle küresel rekabet ortamında işletmelerin maliyet üstünlüğü sağlama ve bu sayede karlılıkları artırma çabalarının başında lojistik faaliyetlerinin verimli kılınmaya çalışılması gelmektedir.

Lojistik yönetiminin giderek artan önemi, bu sektördeki insan kaynaklarının beklentilerinin ve önemimin artmasına neden olmaktadır. Özellikle yönetici konumundaki çalışanlar, lojistik sektörünün ve çağın gerektirdiği mesleki yeterlilik, bilgi ve becerilerle donanımlı olmak zorundadırlar. Çoklu bir disiplin anlayışına sahip olan lojistik, tüm işletme yönetimi ve ilgili diğer disiplinlerin ihtiyaç duyduğu bilgilerin yanı sıra, yöneticilerinden pek çok yeteneğe (beceri) de sahip olmasını bekler. Bu yetenekler literatürde sıklıkla işletme yetenekleri, lojistik bilgi yetenekleri ve yönetim yetenekleri olarak belirtilir. Bunlardan en önemlisi yönetim yetenekleri olarak gözlemlenir. Ayrıca daha önceki yıllarda üzerinde pek durulmayan kişisel yetenekler de, günümüz lojistik yöneticisinin sahip olması ve geliştirmesi gereken bir yetenekler setini oluşturur. Küresel gelişim ve değişimle beraber, bu yeteneklerin önem dereceleri de değişmekte ve gelişmelerini sürdürmektedir. İşletmeler, en önemli yatırım insan kaynaklarına yapılması gerektiği düşüncesinde hemfikirdirler. Kaliteli insan kaynağına duyulan bu ihtiyaç da çağdaş ve yapısalcı bir eğitim sistemiyle karşılanmalıdır.

Yeni eğitim yöntemleri, öğrenci merkezli bir yapıya sahip olup, öğrenciye uygulama yapma olanağı sağlayarak, edinilen bilgilerin pekiştirilmesini ve daha iyi

kavranmasını amaçlar. Sürekli öğrenme anlayışı çerçevesinde, sürekli gelişen ve çeşitlenen bilgileri edinme, öğrenci merkezli bir eğitim sistemiyle karşılanmaya çalışılır. Öğrenci merkezli eğitim anlayışında, öğrenci problem çözme, karar verme, analitik düşünme gibi becerileri geliştirerek daha verimli ve etkili bir öğrenme gerçekleştirir. Bu yeni eğitim anlayışı uygulamaları, sıklıkla teknolojinin sağladığı olanaklardan faydalanır. Günümüzde gerek iş ortamında gerekse özel hayatta kullandığımız bilgisayar ve yazılımlarını eğitim amaçlı kullanılmaktadır.

Bilgisayar Destekli Eğitim (BDE) ve uygulamaları, sınıflarda geleneksel eğitimi destekleyici bir özelliğe sahiptir. BDE yönteminin eğitim ve öğretimde kullanılmasıyla, bilgiye daha kolay ve ucuz yolla ulaşılır ve aynı zamanda uygulama yapma olanağı sağlanır. Bu uygulamalar, bilgisayar ortamında kullanılan simülasyonlar ve oyunlar gibi çeşitli yöntemleri içerir.

Simülasyonlar ve oyunlar, etkin öğrenmede, uygulamaya dayalı disiplinlerin öğretilmesinde pek çok üstünlüğe sahiptirler. Sürekli yenilenebilen içerikleri ve farklı öğrenme hedeflerine uygun oluşturulabilmeleri, eğitimde sıklıkla kullanılmalarını sağlar. Simülasyonların ve oyunların en önemli üstünlükleri, motivasyon sağlamaları, takım çalışmasına teşvik etmeleri, çeşitlilikleri, uygulamaya olanak vermeleri ve deneysel öğrenme üzerindeki olumlu etkileridir. Ayrıca simülasyonlar, risksiz bir sanal ortamda, gerçeğe en yakın sonuçların elde edilmesini deneyimlemeye olanak sağlarlar. Operasyonel ve yönetim alanlarında pek çok farklı simülasyon ve eğitim uygulamaları, hem üniversite eğitim programlarında hem de işletme içi eğitim programlarında kullanılmaktadır. Simülasyon ve oyuna yazılım işletmeleri de günümüz rekabet ortamında gerekli bilgi ve becerilerin edinilmesine hizmet edebilecek çeşitli simülasyonlar ve oyunlar üretmektedirler.

Simülasyon ve oyun türü yazılımların kullanılmasında dikkat edilmesi gereken konular vardır. Kullanılacak olan simülasyonun eğitim hedeflerine uygun olması gerekmektedir. Ayrıca gerçekçi olan simülasyon ve oyunlar, kullanıcılar tarafından daha

kolay kabullenilir. Diğer önemli bir özellik de simülasyonların kolay kullanılabilir bir ara yüze sahip olmasıdır. Eğitim simülasyonları karmaşık olmamalıdır. Simülasyon ve oyun yöneticisi konumundaki eğitmen de yeterli seviyede bilgi ve donanıma sahip olmalıdır.

Yönetim eğitimde simülasyonun en fazla kullanıldığı alanlardan bir de lojistik yönetimidir. Uygulamaya dayalı ve çoklu bir disiplin anlayışı çerçevesinde, simülasyon ve oyunların sıklıkla kullanıldığı lojistik yönetimi eğitimi için geliştirilmiş pek çok simülasyon ve oyun mevcuttur. Bu oyunlar üç boyutlu operasyonel simülasyonlar ve işletme oyunları şeklindedir. Üniversiteler ve özel işletmeler bünyesinde oluşturulan simülasyonlar, çeşitliliklerini ve gelişimlerini sürdürmektedir.

Lojistik yönetimi eğitiminde simülasyon temelli eğitim yaklaşımlarında, öğrencilerin değerlendirmelerine yönelik yapılan bu araştırma, Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Yüksekokulu (DİYYO) Denizcilik İşletmeleri Yönetimi Bölümü öğrencileri üzerinde gerçekleştirilmiştir. İlgili literatür taraması ve odak grup çalışması sonucunda, “simülasyon yönteminin eğitime katkıları” ve “simülasyon yönteminin kritik başarı faktörleri”ne ilişkin değişkenler oluşturulmuştur.

Araştırma sonucunda, simülasyon yönteminin eğitime katkıları ile ilgili değişkenler önem sırasına göre; “Öğrenme sürecini olumlu etkilemektedir”, “Simülasyon yöntemi deneysel öğrenme ile tamamlayıcı bir özelliğe sahiptir” ve “Teorik bilgilerin beceriye dönüştürülmesinde faydalıdır” şeklinde oluşmuştur. Simülasyon yönteminin kritik başarı faktörlerine ilişkin değişkenler ise önem sırasına göre; “Senaryonun/Konunun ilgi çekiciliği önemlidir”, “Güncellik önemlidir” ve “Gerçekçilik önemlidir” şeklinde oluşmuştur.

Lojistik yönetimi eğitiminde kullanılan simülasyonların, eğitime katkıları ile ilgili ifadeler, simülasyon yönteminin kullanıldığı eğitim yılana göre değerlendirilmiş ve değişkenler ile eğitim yılı arasında herhangi bir anlamlı farklılık bulunamamıştır.

Öğrenciler eğitim yönteminin uygulandığı süreden bağımsız olarak yöntemin kendi eğitim süreçlerine katkılarını olumlu yönde değerlendirmişlerdir.

Lojistik yönetimi eğitiminde kullanılan simülasyonların kritik başarı faktörlerine ilişkin öğrencilerin değerlendirmelerinde ise, simülasyonun “görselliğinin önemi” ve “güncelliğinin önemi” kriterlerinin algılanmasında istatistiksel olarak anlamlı derecede bir farklılık olduğu, eğitim süresi ile de ilişkili olarak ortaya konmuştur. Çalışmanın literatür taraması bölümlerinde ortaya konan, simülasyonun sahip olması gereken önemli birer başarı faktörü olarak değerlendirilen “ görselliğin önemi” ve “ güncelliğin önemi” değişkenlerinin, öğrenciler tarafından farklı algılanması önemli bir bulgu olarak tespit edilmiştir. Ancak yapılan istatistiki testlerin bu değişkenler ile ilgili sonuçlarına bakıldığında, eğitim yılı ile söz konusu bu kriterlerin algılanma derecelerinin ilişkili olduğu sonucuna varılabilir. Eğitim yılı arttıkça, farklılığın azaldığı görülmektedir. Bu verilerden çıkarılan sonuç, eğitim yılı arttıkça kullanılan simülasyonun “görselliğinin” ve “güncelliğinin” önem dereceleri artmaktadır şeklinde yapılabilir.

Lojistik yönetimi eğitiminde simülasyon temelli eğitim yaklaşımlarında, öğrencilerin değerlendirmelerine yönelik yapılan bu araştırma, sadece Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz İşletmeciliği ve Yönetimi Yüksekokulu (DİYYO) Denizcilik İşletmeleri Yönetimi Bölümü’nde en az bir yıl simülasyon temelli eğitim almış öğrenciler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Ayrıca araştırma kesitsel bir araştırmadır. Daha sonraki araştırmalarda, farklı üniversiteler ve farklı simülasyon uygulamaları da değerlendirilebilir. Bu çalışmada bağımsız değişken “eğitim yılı” olarak seçilmiştir. İleriki çalışmalarda bağımsız değişken sayısı çoğaltılarak farklı bulgulara ulaşılabilir.

Bu çalışma, simülasyon temelli eğitim için yazılım üretecek kişi veya işletmeler ve bu simülasyon yazılımlarını kullandıracak eğitimci veya uygulayıcılar için, simülasyonların eğitim ve kritik başarı faktörleri açısından sahip olması gereken özellikleri, ilgili değişkenler çerçevesinde ortaya koyarak yol gösterici olmaktadır.