• Sonuç bulunamadı

3. BULGULAR 1 Katılımcıların Sosyodemografik Özellikler

4.6. Sigara Kullanımının ve Otomatik Düşüncelerin Depresyon Üzerindeki Etkis

Hem sigara kullanımının hem de otomatik düşüncelerin depresyon üzerinde bireysel etkisi olduğu önceki araştırmalar tarafından ortaya konmuştur. Sigara kullanımı yoğun olan kişilerin sigara kullanmayan kişilere göre, daha yüksek oranda depresyon tanısı aldığı ve depresif belirtiler sergilediği birçok araştırma tarafından desteklenmiştir (Anda ve ark., 1990; Glassman ve ark., 1990; Murphy ve ark., 2003). Benzer şekilde, Beck (1979) uyum bozucu düşünme biçimlerinin ve olumsuz otomatik düşüncelerin depresyon ile bağlantılı mekanizmalar olduğunu belirtmiştir. Daha sonra, yapılan birçok araştırma Beck’in (1979) bu teorisini desteklemiştir (Akkoyunlu, & Türkçapar, 2013; Aydemir ve ark., 2002; Cerit & Coşkun, 2012; Harrel & Ryon, 1983; Safren ve ark., 2000). Bizim araştırmamız, önceki araştırmalarda depresyon üzerinde bireysel olarak etkili olduğu ortaya konulan bu iki değişkenin, depresyon üzerinde ortak etkisi olup olmadığına odaklanmıştır. Bulgular, sigara kullanımının ve otomatik düşünce koşullarının birleşiminin depresyon seviyeleri üzerinde farklılık yarattığını göstermiştir. Düşük otomatik düşünceler koşulunda sigara içmeyenlerin depresyon seviyesi hem düşük hem de yüksek nikotin bağımlılarının depresyon seviyesinden düşük bulunmuştur. Aynı şekilde, yüksek otomatik düşünceler koşulunda sigara içmeyenlerin depresyon seviyesi hem düşük hem de yüksek nikotin bağımlılarının

78

depresyon seviyesinden düşük bulunmuştur. Böylece, hem düşük hem de yüksek otomatik düşünceler koşulunda sigaranın koşulları arasında depresyon düzeylerinde fark olması bu iki değişkenin birleşiminin depresyon üzerinde etkili olduğunu göstermektedir. Ayrıca, yüksek nikotin bağımlılarında düşük ve yüksek otomatik düşünce koşulları arasında depresyon seviyelerinde anlamlı fark bulunmuştur. Buna göre, yüksek nikotin bağımlılığı koşulunda, yüksek otomatik düşüncelere sahip kişilerin depresyon seviyesi düşük negatif otomatik düşüncelere sahip kişilere göre yüksek bulunmuştur. Böylece hem yüksek nikotin bağımlılığına hem de yüksek otomatik düşüncelere sahip olmanın depresyon üzerindeki etkisi diğer koşullara göre daha yüksektir. Sonuç olarak, sigara ve otomatik düşüncelerin birleşiminin depresyon üzerinde, bu iki değişkenin bireysel etkilerine oranla daha fazla etki yaratacağı beklenen bir bulgudur ve önceki araştırmaların sonuçları ile benzerlik göstermektedir. Haaga ve arkadaşları (2004) depresyona yatkın sigara bağımlılarının BDT’de öğretilen baş etme yöntemlerini kullanmakta yetersiz kalmakta olduklarını vurgulamıştır. Bunun sonucunda depresif bireyler olumsuz otomatik düşüncelerle baş etmekte daha fazla zorlanmaktadırlar. Literatürdeki verilerin ışığında, yüksek nikotin bağımlılığı ve yüksek otomatik düşünceleri olan kişilerin baş etme yöntemlerini kullanmakta yetersiz kalmakta olduğu söylenebilir. Böylece, baş etme mekanizmaları yetersiz olan bu kişiler, daha yüksek depresif belirtiler deneyimliyor olabilir.

4.7. Sigara Kullanımının ve Otomatik Düşüncelerin Sürekli Kaygı Üzerindeki Etkisi

Sigara kullanımının ve otomatik düşüncelerin sürekli kaygı üzerinde bireysel etkisi olduğu önemli sayıda araştırma tarafından ortaya konmuştur. Önceki

araştırmalar, şiddetli kaygı belirtilerinin ve günlük hayattaki işlevselliğin

79

ve ark., 2004; Goodwin ve ark., 2005; Johnson ve ark., 2000; Zvolensky ve ark., 2003). Aynı şekilde, bilişsel modeller, otomatik düşünceler ile anksiyetenin birbiriyle bağlantılı süreçler olduğunu ortaya koymuştur (Safren ve ark., 2000). Bizim

araştırmamız, sürekli kaygı üzerinde etkili olan bu iki değişkenin ortak etkisine odaklanmıştır. Buna göre, sigara kullanımının ve otomatik düşünce koşullarının birleşimi sürekli kaygı seviyeleri üzerinde farklı bir etki yaratmamıştır. Sigara kullanımı ve negatif otomatik düşüncelerin ortak etkisinin detayları incelendiğinde, düşük otomatik düşünceler koşulunda yüksek nikotin bağımlılarının sürekli kaygı seviyesi sigara içmeyenlerin sürekli kaygı seviyesinden yüksek bulunmuştur. Ancak, yüksek otomatik düşünceler koşulunda sigara içmeyenlerin sürekli kaygı seviyesi ile düşük ve yüksek nikotin bağımlılarının sürekli kaygı seviyeleri arasında anlamlı fark bulunamamıştır. Buna göre, otomatik düşünceler seviyesi düşük iken sigara koşulları arasında ortaya çıkan farklılığının öncelikli olarak nikotinin sürekli kaygı üzerindeki etkisinden kaynaklandığı söylenebilir. Fakat otomatik düşünceler seviyesi yüksek iken sigara koşulları arasında herhangi bir farklılık olmaması otomatik düşüncelerin sürekli kaygı üzerindeki direk etkisini ortaya koymakta ve bu iki değişkenin

birleşiminin farklılık yaratmadığını göstermektedir. Bunun sebebi, ODÖ’nün daha çok depresyonla alakalı negatif otomatik düşünceleri tespit etmede etkili olması olabilir. ODÖ’nün genellikle depresif belirtilerle ilişkiledirildiğini vurgulayan araştırmalar bulunmaktadır (Hollon ve ark., 1986; Şahin & Şahin, 1992). Böylece, otomatik düşünceleri yüksek olan grubun aslında daha çok depresif içerikli içsel diyaloglarının bulunması mümkün olabilir. Bunun sonucunda, ODÖ sigara ve otomatik düşüncelerin ortak etkisini belirlemede yetersiz kalıyor olabilir.

80

4.8. Sigara Kullanımının ve Otomatik Düşüncelerin Durumluk Kaygı Üzerindeki Etkisi

Sigara kullanımının durumluk kaygı üzerindeki etkisine odaklanan

araştırmalar, sigara içimi sırasında bireylerin duygulanımının normale döndüğünü ancak sigara tüketimi olmadığında kötüye gittiğini göstermiştir (Parrott, 1999). Böylece, araştırmacılar, sigara içmenin stresle başa çıkmaya yaraması yerine strese sebep olduğu yorumunu yapmıştır. Bizim araştırmamızın bulgusu, nikotin bağımlılık düzeyinin durumluk kaygı seviyesi üzerinde farklılık yaratmadığını bulmuştur. Araştırmada, kişilerin anlık sigara içimine bağlı olarak durumluk kaygı

düzeylerindeki değişim yerine nikotin bağımlılık düzeylerine bağlı olarak durumluk kaygı düzeylerinde olan farklılık analiz edildiği için Parrott’un (1999) araştırmasında bahsettiği etki bulunamamış olabilir. Ancak, otomatik düşüncelerin durumluk kaygı üzerindeki etkisine odaklanıldığında, yüksek otomatik düşüncelerin durumluk kaygı seviyesini artırdığı bulunmuştur. Bu durum, önceki alanyazısı ile benzerlik

göstermektedir. Sigara kullanımı ve negatif otomatik düşüncelerin ortak etkisine bakıldığında, iki değişkenin koşullarının birleşimi durumluk kaygı seviyeleri üzerinde farklı bir etki yaratmadığı ortaya çıkmıştır. Düşük otomatik düşünceler koşulunda sigara içmeyenlerin durumluk kaygı seviyesi yüksek nikotin

bağımlılarının durumluk kaygı seviyesi arasında fark bulunamamıştır. Aynı şekilde, yüksek otomatik düşünceler koşulunda sigara içmeyenlerin durumluk kaygı seviyesi ile düşük ve yüksek nikotin bağımlılarının durumluk kaygı seviyeleri arasında anlamlı fark bulunamamıştır. Ayrıca, yüksek nikotin bağımlılarında düşük ve yüksek nikotin otomatik düşünce koşulları arasında durumluk kaygı seviyelerinde anlamlı fark bulunamamıştır. Buna göre, hem yüksek otomatik düşünceler seviyesinde sigaranın koşulları arasında fark olmaması hem de yüksek nikotin bağımlılık

81

koşulunda otomatik düşünceler koşulu arasında fark olmaması, sigara ve otomatik düşünceler değişkenlerinin birleşiminin durumluk kaygı üzerinde farklılık

yaratmadığının göstergesidir. Bu alanda daha önce araştırma yapılmamış olması sebebiyle, bu durumun altında yatan mekanizmaların belirlenmesi için gelecekte yeni araştırmalar yapılması önem teşkil etmektedir.